Jump to content

AKP ye kapatma davası açıldı...


Recommended Posts

Süreç başlamıştır!

Olası tartışmalar sürece etki etmeyecektir!

Sadece bu başlıktaki sayfa sayısı rekor kıracaktır:-)

Bu kadar kırıcı olmaya gerek yok...

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı anyasada belirtilen görevini yapmak zorundadır.

Zira yapmıştırda...

Bari bırakında onlar görevini yapsın.

Olumlu sonuçlar getirip getirmesi hukuksal bir beklenti olamazdı.

Zamanında bir adım olup olmamasıda anlamsız bir tartışmadır.

Bu uyarı geçen aylarda yapılmıştı!!!

Yargıtay anayasal bir adım atmıştır.

Konu içerisinde 68 ve 69. maddenin değişmesinin olasılığından bahsedilmiş.

Evet kaldırıladabilinir!

Fakat anayasanın başlangıç ve birinci kısmında ki ilgili maddeler belirleyiciliğini devam ettirecektir.

Önceki yargı sonuçları da bu noktada temel teşkil edecektir.

Saygılarımı iletirim

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 376
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

zamanında bu ülkede okul bahcesinde kavga çıkarıyorlar diye asılanlar oldu. şimdi böyle birşey olabilir mi?

kadrolaşma, kadrolaşma diyorduk degil mi? senin amcan garson, teyzen aşçı, baban restorant sahibi. aç kalman mümkün mü?

Bunlar yeterli nedenler değil..

Türkiye sahipsiz değil..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yaw Oğuz..

Bu adamların demokrasiden anladıkları bu..

Kendi dinlerini yaşamak ve istediklerini uygulamak..

Çoğunluğun azınlığı sömürme hakkı olması..

İslam da öyle değil mi?

Senin dinin sana, benimki bana..

Müslüman olduğun süre..

Bu vesile ile bizim sapık Müslo'lar demokrasinin ne olduğunu öğreniyorlar..

Hazmedemiyorlar tabii..

Demokrasi kalın geldi değil mi Müslo'lar..

Size başka bir rejim lazım..

Deveye diken gibi bir rejim..

HACI

Link to post
Sitelerde Paylaş
OYAK önce Kuzey Irakta yaptığı yatırımların boyutunu açıklasın. Millete Barzaniyi, Talabaniyi sövdürtüyor; kendi yatırım yapıyor. Yani kendi yiyer salkımı başkasına verir talkını.

Ankarada bulunan en güzel yapılar sendika binaları, bunun farkında bile değilsin.

Ayrıca öğretmen olduğunu nickinden değil, muhakeme yapamamandan anlaşılıyor zaten sınıfta uyuyan öğretmen tipi bir Türkiye'de var..

Sen önce doğru yazmayı öğren; muhakemeyi sonra yaparsın.

tarihinde muallim tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Bunlar yeterli nedenler değil..

Türkiye sahipsiz değil..

türkiyenin sahibi kim? türkiye, halkin belli bir kesimine mi ait? ya da şöyle sorayım: Bu ülkede neden ben söz sahibi değilimde, sen söz sahibisin? aramızdaki fark ne? senin bu ülkeye sağladığın menfaatler, benimkilerden fazla mı?

Link to post
Sitelerde Paylaş
türkiyenin sahibi kim? türkiye, halkin belli bir kesimine mi ait? ya da şöyle sorayım: Bu ülkede neden ben söz sahibi değilimde, sen söz sahibisin? aramızdaki fark ne? senin bu ülkeye sağladığın menfaatler, benimkilerden fazla mı?

Türkiye'nin sahibi çoğunluk değildir.

Bu hep yanlış anlaşılıyor.

Türkiye'nin sahibi iktidardaki hükümet de değildir..

Türkiye'nin gerçek sahibi yasalardır.

Türkiye Cumhuriyeti laik, demokratik bir hukuk devletidir.

Buradaki sıfatlara bir göz at..

Hiç birisi halk ve hükümetle ilgili değil.

Ve buradaki demokrasi çoğunluğun diktatörlüğünü değil, çoğunluğun ülkenin tümünü idare etmesini simgeliyor.

Bu ülke sahipsiz değildir derken, ne demek istediğimi umarım şimdi anlamışsındır.

HACI

Link to post
Sitelerde Paylaş
Türkiye'nin sahibi çoğunluk değildir.

Bu hep yanlış anlaşılıyor.

Türkiye'nin sahibi iktidardaki hükümet de değildir..

Türkiye'nin gerçek sahibi yasalardır.

Türkiye Cumhuriyeti laik, demokratik bir hukuk devletidir.

Buradaki sıfatlara bir göz at..

Hiç birisi halk ve hükümetle ilgili değil.

Ve buradaki demokrasi çoğunluğun diktatörlüğünü değil, çoğunluğun ülkenin tümünü idare etmesini simgeliyor.

Bu ülke sahipsiz değildir derken, ne demek istediğimi umarım şimdi anlamışsındır.

O zaman yasa koyucular, bu ülkenin gerçek sahipleri oluyorlar. Kimse yazılı kurallara boynunu büküp, kölelik etmek zorunda değil. En azindan ben değilim..

Akparti baştan aşağıya kendi hazırladığı anayasayı yürürlüğe soksaydı..

Ne yapardik ? Akp'nin sahipliğini kabul etmezdin değil mi? Antidemokratlıkla suçlardın..

tarihinde SirOrphaned tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Yemişim yasalarını... Bu ülke gerçekten yasalarla yönetilseydi bu halemi gelirdi... Yasa, masa yok... Askeri oligarşi var ülkede... Daha dorusu vardı.. Artık kendilerini bitirdiler...

Şimdiye kadar neredeydin?

Davadan önce sesiniz soluğunuz çıkmıyordu..

Dava açılınca birden zaten demokrasinin olmadığından bahsetmeye başladınız..

6 yıl bu ülkeye İslam'ı yaymaya çalıştınız..

Ben sizin durumunuzu tek bir cümle ile açıklayabilirim..

Sizi demokrasi tepti...

HACI

Link to post
Sitelerde Paylaş
Yemişim yasalarını... Bu ülke gerçekten yasalarla yönetilseydi bu halemi gelirdi... Yasa, masa yok... Askeri oligarşi var ülkede... Daha dorusu vardı.. Artık kendilerini bitirdiler...

senın gıbıler oldukca zaten boyle olacak yemısmıs yasaları adam ıckı ıcer cocuk ezer yemısım yasaları der eroın satar yemısım yasaları der tacavuz eder yemısım yasaları der

ey sapık ruhlu varlıksende beynını yemısın

Link to post
Sitelerde Paylaş
Türkiye'nin sahibi çoğunluk değildir.

Bu hep yanlış anlaşılıyor.

Türkiye'nin sahibi iktidardaki hükümet de değildir..

Türkiye'nin gerçek sahibi yasalardır.

Türkiye Cumhuriyeti laik, demokratik bir hukuk devletidir.

Buradaki sıfatlara bir göz at..

Hiç birisi halk ve hükümetle ilgili değil.

Ve buradaki demokrasi çoğunluğun diktatörlüğünü değil, çoğunluğun ülkenin tümünü idare etmesini simgeliyor.

Bu ülke sahipsiz değildir derken, ne demek istediğimi umarım şimdi anlamışsındır.

HACI

Tamam Türkiye'nin sahibi sensin..

Azınlığın diktatörü.

Link to post
Sitelerde Paylaş
O zaman yasa koyucular, bu ülkenin gerçek sahipleri oluyorlar. Kimse yazılı kurallara boynunu büküp, kölelik etmek zorunda değil. En azindan ben değilim..

Akparti baştan aşağıya kendi hazırladığı anayasayı yürürlüğe soksaydı..

Ne yapardik ? Akp'nin sahipliğini kabul etmezdin değil mi? Antidemokratlıkla suçlardın..

Hayır!

Yasa koyucular da bu memleketin sahibi olamazlar..

Üç ayrı güç var..

Güç sayısı ordu ile dört..

Bizde durum bu..

Yasalar anayasaya uymak zorunda..

Uymazsa adli merciler onların reddi için dava açabilir.

Bu üç güç birlikte ama bağımsız çalışmak zorunda..

Hakimiyet milletindir derken, bu üç gücün harmoni içinde çalıştığı farzediliyor..

Bu güçleri ve ülkeyi bir arada tutan zamk ise yasalardır..

HACI

Link to post
Sitelerde Paylaş
Türkiye'nin gerçek sahibi yasalardır.

Evet parlemento bunun farkında olduğu için böyle absürd kapatma girişimleri sona erecektir..Bu yasalar bazı yobazların demokrasiyi hiçe saymamaları için reform edilecektir...

O güne kadar bol keseden atın...Herzaman attığınız gibi..

367 oyunu oynadınız artık halk seçecek cumhurbaşkanını, bu oyunu da oynayın çaresine bakılır..Demokrasilerde çare tükenmez :lol:

tarihinde herakles tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Demoklesin kılıcını bilirsiniz.

Hala aşiret anlayışı ve İslam'sal akidelerle idare edilen ülkemizde hükümet ve partilarin başına dikilen kılıçtır demokrasi ve hukuk....

Ulemanın tepesindedir..

Yasaları çiğneyenlerin tepesindedir..

Ve hukuk ve yasalar ülkemizde her zaman oradaki yerini terketmeyecektir.

Bunun birçok örneğini gördük..

Ama uslanmadık..

Akıllanmadık..

TC Atatürk ilkelerinden taviz veremez..

Bunu unutmayın yobazlar..

Sizler asla kazanamayacaksınız..

Asla...

HACI

Link to post
Sitelerde Paylaş

akp bu ulkeyı gercekten ayırdı eskıden dogu batı ayrımı vardı sımdı dogu batı ayrımının yanında bası kapalı bası

akpe kapanmasa ve ızmır dıyarbakırı almak ıcın calısırsa acık soyluyorum 90lar yıne gelır

Link to post
Sitelerde Paylaş

http://w9.gazetevatan.com/haberdetay.asp?t...mp;Categoryid=1

iddianamenin tam metnini buyurun okuyun , cok guzel hazirlanmis..bravo savci ve ekibine..

D- DAVALI SİYASİ PARTİ HAKKINDAKİ İSTEMİN İRDELENMESİ:

1- Adalet ve Kalkınma Partisi

Davalı siyasi parti, gerekli bildirim ve belgeleri 14.08.2001 tarihinde İçişleri Bakanlığı?na vererek 2820 sayılı Siyasi Partiler Yasası?nın 8 inci maddesine göre tüzel kişilik kazanmıştır.

Tüzel kişilik kazanmasından sonra 03 Kasım 2002 ve 22 Temmuz 2007 Milletvekili Genel seçimleri sonucunda Parlamento çoğunluğunu elde ederek tek başına iktidar olmuştur.

Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, daha önce Refah Partisi?nde siyaset yaparken, bu parti listesinden beş yıl süre için 1994 İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçilmiş, ancak 06.12.1997 tarihinde Siirt?te yaptığı konuşma nedeniyle halkı din ayrımı gözeterek kin ve düşmanlığa açıkça tahrik etmek suçundan on ay hapis cezasına mahkûm edilmiştir. Bu mahkûmiyeti nedeniyle 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanununun 11 nci maddesi gereğince siyasi parti kurucusu (veya üyesi) olmasına yasal engel bulunmasına rağmen, Adalet ve Kalkınma Partisi?nde kurucu üye olmuş ve bilahare partinin genel başkanı seçilmiştir.

Bu durumun yasal olarak olanaksızlığı karşısında Başsavcılığımızca 21.8.2001 tarihli başvuru üzerine Yüksek Mahkemenizce, 09.01.2002 tarih ve 8/9 sayılı kararla adı geçenin parti kurucu üyesi olamayacağı belirtilerek mevcut aykırılığın giderilmesi konusunda ihtar kararı verilmiştir. Bu ihtar kararında öngörülen altı aylık süre içerisinde aykırılık giderilmediğinden, Başsavcılığımızca SPY?nin 02.01.2003 tarih ve 4778 sayılı yasa ile değişiklik yapılmadan önceki 104 ncü maddesi uyarınca adı geçen parti hakkında 23.10.2002 tarihinde kapatma davası açılmıştır.

Adalet ve Kalkınma Partisi, 27.12.2002 tarih ve 4777 sayılı yasa ile Anayasa?nın 76 ncı maddesinde; 02.01.2003 tarih ve 4778 sayılı yasa ile SPY?nin 8 nci, 11 nci, 104 ncü ve Milletvekili Seçim Yasası?nın 11 nci maddelerinde değişiklik yapmış, ayrıca adli sicil kaydından kaynaklanan yasal engeli bertaraf etmek için (veto edilen 4779 sayılı yasa yerine) 4809 sayılı yasayı da çıkartmıştır. Yasalardaki ve Anayasa?daki bu değişikliklerle Recep Tayyip Erdoğan hakkında söz konusu olan mevzuat engelleri ortadan kaldırılmıştır. Açılan kapatma davasında karar halen açıklanmamış ise de, yasa değişikliği ile bu davaya konu SPY?nin 104 ncü maddesindeki yaptırım devlet yardımından yoksunluğa dönüştürülmüştür.

Recep Tayyip Erdoğan, Adalet ve Kalkınma Partisi kurulmadan önce, laikliğe aykırı eylemlerin odağı oldukları için Anayasa Mahkemesi?nce 1998 yılında kapatılan Refah Partisi ve 2001 yılında kapatılan Fazilet Partisi?nde siyaset yapmıştır.

Adalet ve Kalkınma Partisi tarafından 18.11.2002 ila 14.3.2003 tarihleri arasında kurulan 58. hükümette Başbakanlık görevini Abdullah Gül, siyasi yasaklılığının mevzuat değişikliği ile kalkması sonrasında yapılan ara seçimde milletvekili seçilmesi üzerine 14.3.2003 tarihinde kurulan 59 ncu ve daha sonra kurulan 60.ncı hükümetlerde ise Başbakanlık görevini Recep Tayyip Erdoğan üstlenmiştir.

tarihinde umma tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...