Jump to content

Zincirleme Çelişkiler


Recommended Posts

yunus , ögrendigimize göre kurandan, peygamber gönderilenlerdendir (gerci tanrı kac kişiye gönderdigi hakkında tam sayı veremesede) bknz;

147 - Biz onu (Yunus'u) yüz bin veya daha çok insana peygamber olarak gönderdik.

saffat

yunus efsaneye göre gemide cekilişte kaybediyor denize atılanlardan olmustur,bknz; saffat 139 147/

gemiye binmeden önce ögrendigimize göre yunus öfkeli bir sekilde tanrının o na güc yetiremeyecegini düşünürek gemiye biniyor bknz (enbiya 87)

87 - Zünnun'u (balık sahibi Yunus'u) da hatırla. Hani o, öfkelenerek gitmişti de, bizim kendisini hiçbir zaman sıkıştırmayacağımızı sanmıştı. Fakat sonunda karanlıklar içinde: "Senden başka ilâh yoktur, sen münezzehsin, Şüphesiz ben haksızlık edenlerden oldum" diye seslenmişti.

ama birden yunus balıgın karnına (ifade edilen karanlık yer ) düşünce tabiri caizse kıç korkusundan allaha yalvarmaya baslıyor bu her insan için normal bir tepki olsada bir peygamber için vahim bir durum,asıl celişki ise

enbiya 88 de baş gösteriyor

87 - Zünnun'u (balık sahibi Yunus'u) da hatırla. Hani o, öfkelenerek gitmişti de, bizim kendisini hiçbir zaman sıkıştırmayacağımızı sanmıştı. Fakat sonunda karanlıklar içinde: "Senden başka ilâh yoktur, sen münezzehsin, Şüphesiz ben haksızlık edenlerden oldum" diye seslenmişti.

88 - Biz de duasını kabul ile icabet ettik, kendisini üzüntüden kurtardık. İşte biz iman edenleri böyle kurtarırız.

deniliyor ki bizim yunus korkudan ne yapacagını şaşırınca tanrıya yalanmaya başlıyor o sırada tanrıda tamam diyor seni afettim artık çık diyor, karaya vuruyor ve kabak yetiştiriyor tanrı üstünde...

görüldügü gibi tanrının o na güc yetiremeyecegini düşünen bir peygamber zor anda tanrıya yakındıgında ''tam inanmış'' oluyor.....

tanrının tam inanmış mantalitesi böyle işlemektedir...gerisi vahim...

devam edelim ve bunca garip efsanevi celişik olaylardan sonra yoruma acık olmayan bir baska konuya gelelim ;

kalem 49 da (49 - Rabbinden bir nimet yetişmiş olmasaydı, elbette kınanacak bir halde ıssız bir diyara atılacaktı. )

anlatıldıgına göre tanrı kurtarmış olmasaydı karaya kınanmış bir şekilde vuracaktı derken tanrı birden ne dedigini unutup başka bir yerde ise şöyle diyor ;

143-144 - Eğer çok tesbih edenlerden olmasaydı, yeniden dirilecekleri güne kadar onun karnında kalırdı.

saffat.

bir yerde kınanmış olarak karaya vuracagını söyleyen tanrı öteki yandan kıyamete kadar balıgın karnında kalacagını ifade ediyor...

allahım sen nelere kadirsin ....

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 51
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Araf Süresi ;

103- Sonra onların arkasından Musa'yı mucizelerimizle Firavun'a ve topluluğuna gönderdik. Tuttular o mucizeleri inkâr ettiler. Ettiler de bak, o bozguncuların âkıbetleri nasıl oldu!

104- Musa: "Ey Firavun! Bil ki ben âlemlerin Rabbi tarafından gönderilmiş bir peygamberim." dedi.

105- Allah'a karşı ilk görevim, hak olandan başka bir şey söylemememdir. Gerçekten ben size Rabbinizden bir mucize getirdim, artık İsrailoğullarını benimle gönder.

106- Firavun: "Eğer bir mucize getirdiysen ve eğer doğru söyleyenlerden isen onu göster" dedi.

107- Bunun üzerine Musa, asâsını yere bırakıverdi, o da birdenbire kocaman bir ejderha kesiliverdi.

108- Ve Musa elini koynundan çıkarıverdi, eli bembeyaz olmuş, bakanların gözünü kamaştırıyordu.

109- Firavun'un kavminden ileri gelenler, "Muhakkak bu çok bilgili bir sihirbazdır." dediler.

110- O, sizi yurdunuzdan çıkarmak istiyor. (Firavun): "O halde siz ne diyorsunuz?" dedi.

111- Onlar da "onu ve kardeşini beklet, şehirlere de toplayıcılar gönder." dediler.

112- "Bütün bilgiç sihirbazları sana getirsinler."

113- O sihirbazlar Firavun'a geldiler: "Galip gelirsek bize muhakkak mükâfat var değil mi?" dediler.

114- "Evet" dedi (Firavun), "Üstelik o zaman benim yakınlarımdan olacaksınız."

115- Sihirbazlar, Musa'ya: "Ey Musa! Önce sen mi hünerini ortaya koyacaksın, yoksa biz mi?" dediler.

116- Musa, "Siz atın" dedi. Atacaklarını atınca herkesin gözünü büyülediler ve onları dehşete düşürdüler. Doğrusu büyük bir sihir gösterdiler.

117- Biz de Musa'ya "Sen de asânı bırakıver." diye vahyettik. Birdenbire asâ, onların bütün uydurduklarını yakalayıp yutuverdi.

118- Artık hakikat ortaya çıkmış ve onların bütün yaptıkları boşa gitmişti.

119- Orada mağlup olmuş ve küçük düşmüşlerdi.

120- Sihirbazlar hep birden secdeye kapandılar.

Yunus Süresi;

75- Sonra bunların arkasından Musa ile Harun'u âyetlerimizle Firavun'a ve cemaatine gönderdik. İman etmeyi kibirlerine yediremediler ve günahkâr bir kavim oldular.

76- Kendilerine tarafımızdan hak gelince, "Muhakkak ki bu, apaçık bir sihirdir." dediler.

77. Musa dedi ki, "Size hak gelince, ona böyle mi diyorsunuz? Bu sihir midir?" Halbuki sihirbazlar iflah olmazlar.

78- Dediler ki: "Sen bizi, atalarımızdan kalan yoldan çeviresin de yeryüzünde saltanat ikinizin olsun diye mi geldin? Biz ikinize de inanmayız".

79- Firavun da: "Bana bütün bilgili sihirbazları toplayıp getirin!" dedi.

80- Sihirbazlar gelince, Musa onlara: "Ortaya ne atacaksanız atın!" dedi.

81- Onlar ortaya atınca Musa dedi ki, "Sizin yaptığınız şey sihirdir. Muhakkak ki, Allah onu iptal edecektir. Şüphe yok ki, Allah fesatçıların işlerini düze çıkarmaz."

82-Allah, hakkın hak ve gerçek olduğunu kelimeleriyle ispat eder, günahkârların hoşuna gitmese de

83- Firavun ve adamlarının kendilerini belaya uğratacağı korkusundan dolayı Musa'ya kendi kavminin bir oymağındanbaşka kimse iman etmedi. Çünkü orada Firavun çok üstün idi ve o kesinlikle aşırı giden taşkınlardandı.

84- Musa dedi ki: "Ey kavmim! Siz gerçekten Allah'a iman ettinizse, O'na samimiyetle teslim olan müslümanlardan oldunuzsa artık O'na güvenin!"

85- Onlar da: "Biz Allah'a güvendik. Ey Rabbimiz, bizi o zalim kavmin fitnesine uğratma!" dediler.

86- "Bizi rahmetinle o kâfir kavmin elinden kurtar!"

87- Biz Musa ile kardeşine şöyle vahyettik: "Kavminiz için Mısır'da birtakım evler hazırlayın ve evlerinizi kıbleye karşı yapın ve namazı kılın ve müminlere müjde verin."

88- Musa dedi: "Ey Rabbimiz! Sen Firavun'a ve adamlarına şu dünya hayatında göz kamaştırıcı zenginlik ve bol bol servet verdin. Ey Rabbimiz! Senin yolundan saptırsınlar diye mi? Ey Rabbimiz! Onların mallarını sil süpür ve kalblerine sıkıntı düşür. Çünkü onlar o acıklı azabı görmedikçe iman etmeyecekler."

89- Allah buyurdu: "Her ikinizin de duası kesinlikle kabul olundu. Siz yine doğru ve dürüst olmaya devam edin. Kendini bilmeyenlerin yoluna sakın uymayın."

90- Ve sonra İsrailoğulları'nı denizden aşırdık. Firavun, düşmanca saldırmak için derhal adamlarını ve askerlerini arkalarına düşürdü. Ta ki, suda boğulmaya başlayınca "İnandım, gerçekten de İsrailoğulları'nın iman ettiğinden başka tanrı yoktur. Ben de ona teslim olanlardanım." dedi.

91- Şimdi mi? Oysa bundan önce hep isyan etmiştin ve fesatçılardan idin.

92- Biz de bugün senin bedenini arkandan gelenlere bir ibret olsun diye kurtaracağız. Bununla beraber, insanların birçoğu âyetlerimizden yine de gafildirler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Zor şartlar altında kalınsa bile bu şekilde davranılmaması gerekiyordu. Yunus Aleyhisselâm’ın zellesinin sebebi bu idi.

Fakat onun samimi itirafı, aczini ortaya koyuşu, azamet-i ilâhî karşısında boyun büküşü kurtuluşuna vesile oldu.

Âyet-i kerime’de:

“Eğer Allah’ı tesbih edenlerden olmasaydı, tekrar diriltilecek güne kadar balığın karnında kalacaktı.” buyuruluyor. (Saffat: 143-144)

Zühd ve takvâsı, zikir ve tesbihi kendisi için büyük bir nimet ve rahmet olmuştu. Yoksa kıyametten evvel berhayat olarak bir daha dünya yüzüne gelemeyecekti. Bu balığın karnı kıyamete kadar ona mezar olabilirdi.

Allah-u Teâlâ ona büyük bir lütufta bulunmuştu. O tesbihi o tehlili de ona ilham eden O idi

bu ayetina anlamı kalem suresinden farklıdır.bakın iyi okuyun. ALLAH I TESBİH EDENLERDEN OLMASAYDI KIYAMETE DEK BALIĞIN KARININDA KALACAKTI.BURDA TESBİH ETME DURUMUNUN LÜFFUNDAN BAHSETMEKTEDİR.

Diğer bir Âyet-i kerime’de şöyle buyuruluyor:

“Şayet Rabbinden ona bir lütuf nimeti erişmemiş olsaydı, kınanmış olarak sahile atılacaktı.” (Kalem: 49)

Allah-u Teâlâ sevgili peygamberinin dûasına icabet buyurdu. Onu karnında saklayan balığa, sahile yaklaşarak kıyıya bırakmasını ilham etti.

burdada RABBİNDEN ONA BİR LÜTUF anlamı vardır.yani onun tüm zikir ve tesbihlerine rağmen allaın ona bir lütfu olmasaydı kınanmış olarak sahile atılacaktı diyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

harun, o ayetlerin anlamları zaten belli, ne dediği ortada (yunusa gösterilen lütuf). burada bahsedilen ayetlerin neyi anlattığı değil,

yunus eğer allahı tesbih etmeseydi ve allah ona lütuf göstermeseydi, balığın karnında mı kalacaktı yoksa kınanmış olarak sahile mi atılacaktı?

bunun cevabını ver..

Link to post
Sitelerde Paylaş
harun, o ayetlerin anlamları zaten belli, ne dediği ortada (yunusa gösterilen lütuf). burada bahsedilen ayetlerin neyi anlattığı değil,

yunus eğer allahı tesbih etmeseydi ve allah ona lütuf göstermeseydi, balığın karnında mı kalacaktı yoksa kınanmış olarak sahile mi atılacaktı?

bunun cevabını ver..

hiç tesbih etmeseydi balığın karnında kalacaktı.tesbih ettiği halde allah ona merhamet etmeseydi rezil bi şekilde karaya atılacaktı.bunda anlamicak ne var

Link to post
Sitelerde Paylaş

Arkadaşlar, bu ayet esbapperestlerin yani sebeplere tapanların ve sebeplere icad verenlerin yüzünde tokat gibi inen mucize bir ayettir.

Şu duanın büyük sırrı şudur ki: O vaziyette sebeplerin hepsi sukut etti. Çünki o halde onu kurtaracak öyle bir zât lâzım ki; hükmü hem balığa, hem denize, hem geceye, hem gökyüzüne geçebilsin. Çünki onun aleyhinde "gece, deniz ve hbalık" ittifak etmişler. Bu üçünü birden emrine müsahhar eden bir zât onu sahil-i selâmete çıkarabilir. Eğer bütün halk onun hizmetkârı ve yardımcısı olsa idiler, yine beş para faydaları olmazdı. Demek sebeplerin tesiri yok. Müsebbib-ül Esbab'dan başka sığınacak bir yer olamadığını aynelyakîn gördüğünden, ehadiyyet sırrı, tevhid nuru içinde inkişaf ettiği için şu münacat birdenbire geceyi, denizi ve balığı müsahhar etmiştir.

Evet, bu ayet kıyamete kadar gelecek her insana ibretli bir derstir. Çünkü, biz de herşeyin dizgini elinde olan bir zattan gaflet edip sebeplere takılabiliyoruz. Oysa, sebepleri yaratan da Allahtır. İsterse sebepsiz de yaratabilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

yaw insan hiç balığın karnına girer mi? bu saçma efsaneye inanmanız yetmiyormuş gibi kalkıp bir de mucize diye açıklama getiriyorsunuz. aklın ve mantığın iflas etmesi böyle bir şey işte.

kitapta yunus dananın taşağına girdi yazsa ona da mucize diye inancaksınız. yazık ya..

Link to post
Sitelerde Paylaş
yaw insan hiç balığın karnına girer mi? bu saçma efsaneye inanmanız yetmiyormuş gibi kalkıp bir de mucize diye açıklama getiriyorsunuz. aklın ve mantığın iflas etmesi böyle bir şey işte.

kitapta yunus dananın taşağına girdi yazsa ona da mucize diye inancaksınız. yazık ya..

:lol::lol:

Link to post
Sitelerde Paylaş
iblis gene mesaiye başlamış bugün.ayet çarpıtmalar tüm hız devam ediyor.birazdan o ayetin tefsirlerini dökeceğim buraya.

Boşuna zahmet etme, biz o tefsirlerin ne olduğunu biiyoruz zaten oku bak.

Müslüman: Allah öyle demek istemiyor!

Allah: hayır,öyle demek istiyorum!

Müslüman: Yok yok, kesin başka birşey diyorsun!...

Allah: İncire, zeytine börtüböceğe and olsun ki öyle demek istiyorum!

Müslüman: Yok yok, sen bana bırak.. walla başka birşey diyorsun!

Allah; Sen benden iyimi bileceksin,bu kuran apaçık ve kolay anlaşılır diye kaç tane ayet indirdik.

Kamer 17. Andolsun biz Kur'ân'ı öğüt almak için kolaylaştırdık. Öğüt alan yok mudur?

Kamer 32. Andolsun biz Kur'ân'ı öğüt almak için kolaylaştırdık. Öğüt alan yok mudur?

kamer 40. Andolsun biz Kur'ân'ı öğüt almak için kolaylaştırdık. Öğüt alan yok mudur?

Müslüman; Yaw olurmu ama senin dediğin şekilde anlaşılınca , ateistler kurana saldırıyor.

Allah; Hastir lan sen benim avukatımmısın ?

Maide 105 Ey iman edenler! Siz kendinize bakın. Siz doğru yolda olunca sapan kimse size zarar veremez. Hepinizin dönüşü Allah'adır. Artık O, size yaptıklarınızı bildirecektir

Link to post
Sitelerde Paylaş

eee.sen benim yazdığım tefsirlere inanma ben senin yazdığın saçmalıkları önemsiyim öylemi.resmen kendin çalıp kendin oynuyorsun dinsavar.islam alimleri bilmiyorda sen iyisini biliyorsun öylemi.sen bikere tefsirci değilsin kafana göre tefsir yapamazsın brucee lee.keşke kanunen yasak olsan bu kafasına göre ayet yorumlayanlara 50 tane falaka filan atılsa ya.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Araf Süresi ;

103- Sonra onların arkasından Musa'yı mucizelerimizle Firavun'a ve topluluğuna gönderdik. Tuttular o mucizeleri inkâr ettiler. Ettiler de bak, o bozguncuların âkıbetleri nasıl oldu!

104- Musa: "Ey Firavun! Bil ki ben âlemlerin Rabbi tarafından gönderilmiş bir peygamberim." dedi.

105- Allah'a karşı ilk görevim, hak olandan başka bir şey söylemememdir. Gerçekten ben size Rabbinizden bir mucize getirdim, artık İsrailoğullarını benimle gönder.

106- Firavun: "Eğer bir mucize getirdiysen ve eğer doğru söyleyenlerden isen onu göster" dedi.

107- Bunun üzerine Musa, asâsını yere bırakıverdi, o da birdenbire kocaman bir ejderha kesiliverdi.

108- Ve Musa elini koynundan çıkarıverdi, eli bembeyaz olmuş, bakanların gözünü kamaştırıyordu.

109- Firavun'un kavminden ileri gelenler, "Muhakkak bu çok bilgili bir sihirbazdır." dediler.

110- O, sizi yurdunuzdan çıkarmak istiyor. (Firavun): "O halde siz ne diyorsunuz?" dedi.

111- Onlar da "onu ve kardeşini beklet, şehirlere de toplayıcılar gönder." dediler.

112- "Bütün bilgiç sihirbazları sana getirsinler."

113- O sihirbazlar Firavun'a geldiler: "Galip gelirsek bize muhakkak mükâfat var değil mi?" dediler.

114- "Evet" dedi (Firavun), "Üstelik o zaman benim yakınlarımdan olacaksınız."

115- Sihirbazlar, Musa'ya: "Ey Musa! Önce sen mi hünerini ortaya koyacaksın, yoksa biz mi?" dediler.

116- Musa, "Siz atın" dedi. Atacaklarını atınca herkesin gözünü büyülediler ve onları dehşete düşürdüler. Doğrusu büyük bir sihir gösterdiler.

117- Biz de Musa'ya "Sen de asânı bırakıver." diye vahyettik. Birdenbire asâ, onların bütün uydurduklarını yakalayıp yutuverdi.

118- Artık hakikat ortaya çıkmış ve onların bütün yaptıkları boşa gitmişti.

119- Orada mağlup olmuş ve küçük düşmüşlerdi.

120- Sihirbazlar hep birden secdeye kapandılar.

Yunus Süresi;

75- Sonra bunların arkasından Musa ile Harun'u âyetlerimizle Firavun'a ve cemaatine gönderdik. İman etmeyi kibirlerine yediremediler ve günahkâr bir kavim oldular.

76- Kendilerine tarafımızdan hak gelince, "Muhakkak ki bu, apaçık bir sihirdir." dediler.

77. Musa dedi ki, "Size hak gelince, ona böyle mi diyorsunuz? Bu sihir midir?" Halbuki sihirbazlar iflah olmazlar.

78- Dediler ki: "Sen bizi, atalarımızdan kalan yoldan çeviresin de yeryüzünde saltanat ikinizin olsun diye mi geldin? Biz ikinize de inanmayız".

79- Firavun da: "Bana bütün bilgili sihirbazları toplayıp getirin!" dedi.

80- Sihirbazlar gelince, Musa onlara: "Ortaya ne atacaksanız atın!" dedi.

81- Onlar ortaya atınca Musa dedi ki, "Sizin yaptığınız şey sihirdir. Muhakkak ki, Allah onu iptal edecektir. Şüphe yok ki, Allah fesatçıların işlerini düze çıkarmaz."

82-Allah, hakkın hak ve gerçek olduğunu kelimeleriyle ispat eder, günahkârların hoşuna gitmese de

83- Firavun ve adamlarının kendilerini belaya uğratacağı korkusundan dolayı Musa'ya kendi kavminin bir oymağındanbaşka kimse iman etmedi. Çünkü orada Firavun çok üstün idi ve o kesinlikle aşırı giden taşkınlardandı.

84- Musa dedi ki: "Ey kavmim! Siz gerçekten Allah'a iman ettinizse, O'na samimiyetle teslim olan müslümanlardan oldunuzsa artık O'na güvenin!"

85- Onlar da: "Biz Allah'a güvendik. Ey Rabbimiz, bizi o zalim kavmin fitnesine uğratma!" dediler.

86- "Bizi rahmetinle o kâfir kavmin elinden kurtar!"

87- Biz Musa ile kardeşine şöyle vahyettik: "Kavminiz için Mısır'da birtakım evler hazırlayın ve evlerinizi kıbleye karşı yapın ve namazı kılın ve müminlere müjde verin."

88- Musa dedi: "Ey Rabbimiz! Sen Firavun'a ve adamlarına şu dünya hayatında göz kamaştırıcı zenginlik ve bol bol servet verdin. Ey Rabbimiz! Senin yolundan saptırsınlar diye mi? Ey Rabbimiz! Onların mallarını sil süpür ve kalblerine sıkıntı düşür. Çünkü onlar o acıklı azabı görmedikçe iman etmeyecekler."

89- Allah buyurdu: "Her ikinizin de duası kesinlikle kabul olundu. Siz yine doğru ve dürüst olmaya devam edin. Kendini bilmeyenlerin yoluna sakın uymayın."

90- Ve sonra İsrailoğulları'nı denizden aşırdık. Firavun, düşmanca saldırmak için derhal adamlarını ve askerlerini arkalarına düşürdü. Ta ki, suda boğulmaya başlayınca "İnandım, gerçekten de İsrailoğulları'nın iman ettiğinden başka tanrı yoktur. Ben de ona teslim olanlardanım." dedi.

91- Şimdi mi? Oysa bundan önce hep isyan etmiştin ve fesatçılardan idin.

92- Biz de bugün senin bedenini arkandan gelenlere bir ibret olsun diye kurtaracağız. Bununla beraber, insanların birçoğu âyetlerimizden yine de gafildirler.

Buradaki çelişkiler kimsenin dikkatini çekmedi galiba.

araf suresi:

115- Sihirbazlar, Musa'ya: "Ey Musa! Önce sen mi hünerini ortaya koyacaksın, yoksa biz mi?" dediler.

116- Musa, "Siz atın" dedi. Atacaklarını atınca herkesin gözünü büyülediler ve onları dehşete düşürdüler. Doğrusu büyük bir sihir gösterdiler.

117- Biz de Musa'ya "Sen de asânı bırakıver." diye vahyettik. Birdenbire asâ, onların bütün uydurduklarını yakalayıp yutuverdi.

118- Artık hakikat ortaya çıkmış ve onların bütün yaptıkları boşa gitmişti.

119- Orada mağlup olmuş ve küçük düşmüşlerdi.

120- Sihirbazlar hep birden secdeye kapandılar.

yunus suresi:

80- Sihirbazlar gelince, Musa onlara: "Ortaya ne atacaksanız atın!" dedi.

81- Onlar ortaya atınca Musa dedi ki, "Sizin yaptığınız şey sihirdir. Muhakkak ki, Allah onu iptal edecektir. Şüphe yok ki, Allah fesatçıların işlerini düze çıkarmaz."

82-Allah, hakkın hak ve gerçek olduğunu kelimeleriyle ispat eder, günahkârların hoşuna gitmese de

83- Firavun ve adamlarının kendilerini belaya uğratacağı korkusundan dolayı Musa'ya kendi kavminin bir oymağındanbaşka kimse iman etmedi. Çünkü orada Firavun çok üstün idi ve o kesinlikle aşırı giden taşkınlardandı.

84- Musa dedi ki: "Ey kavmim! Siz gerçekten Allah'a iman ettinizse, O'na samimiyetle teslim olan müslümanlardan oldunuzsa artık O'na güvenin!"

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...