haci 0 Oluşturuldu: Kasım 17, 2009 Raporla Share Oluşturuldu: Kasım 17, 2009 Sizi neden hain olarak suçladığımızı anlıyorsunuzdur mutlaka..... Ama her adi hırsızın, katilin, her suçlunun hemen her seferinde baş vurduğu bir savunma yöntemine baş vurarak kendinizi, kendi gözünüzde aklamaya çalışıyorsunuz. Atatürk'e ve ilkelerine ihanet ettiğinizi biliyor ve bir takım gerekçelerle kendinizi, kendinize karşı savunmaya çalışıyorsunuz. Bizi o sapık ve çarpık mazeretlerinizle kandıramazsınız. Onlarla ancak kendinizi ikna edebilirsiniz.. Biz sizlerin neden hain olduğunuzu çok iyi biliyoruz. Ve sizi hiç bir şekilde bağışlamıyoruz. Burada size neden hain ve alçak olduğunuzu açıklamaya çalışacağım. Anlarsınız veya anlamazsınız.. Kabul edersiniz veya etmezsiniz.. Orası beni hiç ilgilendirmiyor. Benim bütün yapmak istediğim sizi yeterince tanımayanlara, sizin neden ülkemize alçakça ihanet ettiğinzi ifşa etmektir. Amacım sizin bizi ikna etmediğinizi, yalanlarınızla tatmin etmediğinizi yüzünüze haykırmaktır. Vatanlarına ihanet eden alçaklar her zaman var olmuşlardır. Hemen her zaman onları ihanete iten bir takım nedenler vardır. O nedenlerin arasında: Ülkenin savaştığı düşmanla ilgili bir azınlığa ait olmak... Ülkede politik gücü elinde tutan hükümete düşman olmak... Düşmandan para rüşvet alarak çıkar sağlamak. Kim daha çok para verirse ona hizmet etmek... Ve diğerleri vardır. Siz bu nedenlerin diğerleri bölümünde yer alan entel dantellere dahilsiniz. Halil Berktay da sizin gibi bir vatan hainidir.. Orhan Pamuk da... Çoğu kere sizi neyin motive ettiğini bilmek mümkün olmayabilir... Sayınız fazla değildir. Etkiniz fazla değildir. Savunduğunuz kesim tarafından da sevilmezsiniz, antagonize olduğunuz taraf tarafından da. Sonunda hangi taraf kazanırsa siz kaybedersiniz. Çünkü savunduğunuz taraf sadece sizi kullanacak ve işleri bitince sizleri boş bir patetes çuvalı gibi izbe bir köşeye atacaktır. Antagonize olduğunuz taraf kazanırsa, kuyruğunuzu bacaklarınızın arasına alıp, uyuz it gibi onların arasına katılarak kendinize başarıdan pay almaya çalışacaksınızdır. Hainsiniz.. Çünkü ülkenin ileri düşünenlere en çok ihtiyacı olduğu bir zamanda, düşmanla yapılan mücadelede ondan yana bir tutum sergilemektesiniz. Hainsiniz... Çünkü demokrasi, özgürlük ve insan haklarını, kendi çıkarları için kullanarak demokrasi, özgürlük ve insan haklarını boğmaya çalışanlara hizmet etmektesiniz. Hainsiniz... Çünkü ülkenin kurtuluşunun ne olduğunu bilmenize rağmen, düşmanla işbirliği yaparak inanç ve düşüncelerinize saygınlık kazandırmak peşindesiniz. Hainsiniz... Çünkü ülkemizin parçalanma tehlikesi ile karşı karşıya olduğu bir zamanda, tehlikeyi görmezden gelip, kendi sapık ilkelerinizin peşinde bencilce koşmayı, diğer aydınlarla işbirliği yapmaya yeğliyorsunuz. Hainsiniz.. Çünkü doğrunun ne olduğunu bilmenize rağmen, düşmana yardakçılık yapmaktan utanmıyor ve çekinmiyorsunuz... Hainsiniz vesselam.. Link to post Sitelerde Paylaş
SirOrphaned 0 Kasım 17, 2009 gönderildi Raporla Share Kasım 17, 2009 gönderildi İsmini vermek istemediğim ünlü bir şahsın söyleşisini okudum geçenlerde. Aşağı yukarı şöyle bir şey demişti: "Televizyonda siyasi tartışma programına çıkan en ordinaryus profesör'ün bile memleket meselelerine yaklaşımı, bir taksi şoförüyle aynı. Ben bunu gördükçe siyasetten uzaklaşıyorum." Şimdi hacı'nın yazdıklarıyla, kıraathanede kendi çapında siyaset yapan bir eğitimsizin söyledikleri o kadar örtüşüyor ki. Fazlası var, eksiği yok. Sadece bu vatandaşın değil, forumda bir çok islamdan yakınıp, özgürlük naraları atan şuursuzun da ilk çağdan kalma zihniyeti bu. Böyle insanlarla nasıl tartışabilirsiniz ki... "Yobaz, basmakalıp düşüncelere" sahip olduğunu iddia ettiğiniz müslümanların, sizlere söyleyeceği çok şey olmalı. Özgürlükçü bir müslümandan çok daha fazla yobaz, çok daha fazla eğitimsiz, çok daha fazla faşistsiniz çünkü. Link to post Sitelerde Paylaş
hallac 0 Kasım 17, 2009 gönderildi Raporla Share Kasım 17, 2009 gönderildi Yine ne oldu... Şu kurban bayramı gelse de 10 Kasım'ın etkisi geçse... Coşan coşana... Link to post Sitelerde Paylaş
haci 0 Kasım 17, 2009 gönderildi Yazar Raporla Share Kasım 17, 2009 gönderildi İsmini vermek istemediğim ünlü bir şahsın söyleşisini okudum geçenlerde. Aşağı yukarı şöyle bir şey demişti: "Televizyonda siyasi tartışma programına çıkan en ordinaryus profesör'ün bile memleket meselelerine yaklaşımı, bir taksi şoförüyle aynı. Ben bunu gördükçe siyasetten uzaklaşıyorum." Şimdi hacı'nın yazdıklarıyla, kıraathanede kendi çapında siyaset yapan bir eğitimsizin söyledikleri o kadar örtüşüyor ki. Fazlası var, eksiği yok. Sadece bu vatandaşın değil, forumda bir çok islamdan yakınıp, özgürlük naraları atan şuursuzun da ilk çağdan kalma zihniyeti bu. Böyle insanlarla nasıl tartışabilirsiniz ki... "Yobaz, basmakalıp düşüncelere" sahip olduğunu iddia ettiğiniz müslümanların, sizlere söyleyeceği çok şey olmalı. Özgürlükçü bir müslümandan çok daha fazla yobaz, çok daha fazla eğitimsiz, çok daha fazla faşistsiniz çünkü. Düşüncelerimin seninle değil de iddiasız ve olağan bir kıraathane müdavimi ile örtüşmesini yeğlediğimi unutma.. Önemli olan sağduyudur.. Sende olmayandır yani.. Hiç endişe etme ama.. Çünkü hiç bir zaman sahip olamayacaksın.. Link to post Sitelerde Paylaş
AbuzerKadayif 0 Kasım 17, 2009 gönderildi Raporla Share Kasım 17, 2009 gönderildi (düzenlendi) hacı kıvranmalarınızı anlıyorum.çünkü işiniz yavaş yavaş bitiyor.kürt sorunu da çözülünce tümden sizin zihniyetiniz ve tüm tabularınız çöpe atılacak.korkunun ecele faydası yok.kıvranmanız boşa. Kasım 17, 2009 tarihinde AbuzerKadayif tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
alcapone 0 Kasım 17, 2009 gönderildi Raporla Share Kasım 17, 2009 gönderildi İsmini vermek istemediğim ünlü bir şahsın söyleşisini okudum geçenlerde. Aşağı yukarı şöyle bir şey demişti: "Televizyonda siyasi tartışma programına çıkan en ordinaryus profesör'ün bile memleket meselelerine yaklaşımı, bir taksi şoförüyle aynı. Ben bunu gördükçe siyasetten uzaklaşıyorum." Şimdi hacı'nın yazdıklarıyla, kıraathanede kendi çapında siyaset yapan bir eğitimsizin söyledikleri o kadar örtüşüyor ki. Fazlası var, eksiği yok. Sadece bu vatandaşın değil, forumda bir çok islamdan yakınıp, özgürlük naraları atan şuursuzun da ilk çağdan kalma zihniyeti bu. Böyle insanlarla nasıl tartışabilirsiniz ki... "Yobaz, basmakalıp düşüncelere" sahip olduğunu iddia ettiğiniz müslümanların, sizlere söyleyeceği çok şey olmalı. Özgürlükçü bir müslümandan çok daha fazla yobaz, çok daha fazla eğitimsiz, çok daha fazla faşistsiniz çünkü. Heyy Orphaned! Sana 615627589018 farklı üyeliğim 63716372572 farklı karakterim, hepsiyle birlikte tapıyorum. Biliyosun değil mi? Link to post Sitelerde Paylaş
A$tur 0 Kasım 17, 2009 gönderildi Raporla Share Kasım 17, 2009 gönderildi Vatanlarına ihanet eden alçaklar her zaman var olmuşlardır. Hemen her zaman onları ihanete iten bir takım nedenler vardır. O nedenlerin arasında: Ülkede politik gücü elinde tutan hükümete düşman olmak... ... Orhan Pamuk da... Hmm...O zaman siz AKP'ye karşı çıktığınız için sizler de hain oluyorsunuz. Ülkede politik gücü elinde tutan hükümete düşman değil misiniz? Bu arada hain dediğiniz Orhan Pamuk Türkiye'nin tek Nobel ödülünü alan edebiyatçı değil mi bu arada? Neyse takıl hacı amca sen, hepimiz hainiz! Link to post Sitelerde Paylaş
Freddie 0 Kasım 17, 2009 gönderildi Raporla Share Kasım 17, 2009 gönderildi (düzenlendi) Hacı, yazısında pek çok yerde haklıdır. Dinci-liberal ittifakı ülkeyi berbat bir dönüşüme uğratıyor. Bu dönüşümü ''ihanet'' olarak görmek de mümkün elbette. Amerikan emperyalizminin bölgesel planları Türkiye'nin -bölgedeki diğer müslüman ülkelere işbirlikçilikte örnek olması için- dönüştürülmesini, dinci bir faşizmin ''demokrasi'' adı altında kurulmasını, her türlü ilerici direnişin ''darbecilik'' adı altında sindirilmesini gerektiriyor. Bu süreçte M.Kemal'i ve onun her biri birer tarihsel ilerleme olan devrimlerini de reddetmemeleri düşünülemezdi. Hal böyle olunca bu dinci-liberal ittifakı, Atatürk üzerinden laiklik, bağımsızlık, halkçılık gibi ilerici yaklaşımlarla hesaplaşmaya ve karaçalmaya başladı. Bu noktada -yani günümüz siyaset koşullarında- M.Kemal'i savunmak kapitalizmi savunmak değil laiklik ve bağımsızlık gibi tarihsel kazanımları savunmak anlamına gelecektir. Bence devrimcilerin, sosyalistlerin yaklaşımı böyle olmalıdır. Zira dönüştürülmekte olan laik cumhuriyetin yerine gerçekten daha demokratik bir düzen değil, eskinin hasta adamı Osmanlı diriltilmekte, toplumun kullaştırılması hedeflenmektedir. Bu dönüşüm tamamlanınca sadece kemalizm değil sosyalizm için de nefes alma olanağı kalmayacak. Sosyalist sol zaten 12 Eylül'le tüketilmişti, şimdi kemalizmin zaten az olan sol yönelimi de törpülenip dinci dönüşüm nihayete erdirilmeye çalışılıyor. Kemalizme bile tahammülü olmayan bir dinci diktatörlüğün sosyalizme tahammülü olabilir mi? Bu işbirlikçi-hain sürüsü, M.Kemal'e attıklarına benzer bir çamuru eski devrimci önderlere de atıyor. Gerek Atatürkçü gerekse devrimci olsun ülkenin tüm solu bastırılıyor, ülke sağa kaydırılmaya çalışılıyor. Çünkü kapitalizmin sömürüsüne emekçi halkı din dozunu daha fazla artırmadan maruz bırakmak mümkün değil. Bu yüzden hakkını arayabilecek türde insanlara tahammülleri yok. Ellerindeki her olanağı kullanarak toplumu cemaatleştirmeye çalışıyorlar. Bazen dinsel yayınlarla, bazen polis şiddetiyle, çoğu zaman yandaş medyalarının yalan bonbardımanlarıyla yapıyorlar bunu. Aydınlanmaya düşmanlar, çünkü aydınlanma demek hakkını arayan birey demektir. Kasım 17, 2009 tarihinde Freddie_ tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Freddie 0 Kasım 17, 2009 gönderildi Raporla Share Kasım 17, 2009 gönderildi hacı kıvranmalarınızı anlıyorum.çünkü işiniz yavaş yavaş bitiyor.kürt sorunu da çözülünce tümden sizin zihniyetiniz ve tüm tabularınız çöpe atılacak.korkunun ecele faydası yok.kıvranmanız boşa. Kürt sorunu nasıl çözülecekmiş? Hem Kürt hem de Türk kimliğini ''müslüman'' kimliği içerisinde eritip tüm halkları ümmetleştirerek mi? Hadi oradan! Link to post Sitelerde Paylaş
AbuzerKadayif 0 Kasım 17, 2009 gönderildi Raporla Share Kasım 17, 2009 gönderildi Bence devrimcilerin, sosyalistlerin yaklaşımı böyle olmalıdır. Zira dönüştürülmekte olan laik cumhuriyetin yerine gerçekten daha demokratik bir düzen değil, eskinin hasta adamı Osmanlı diriltilmekte, toplumun kullaştırılması hedeflenmektedir. Bu dönüşüm tamamlanınca sadece kemalizm değil sosyalizm için de nefes alma olanağı kalmayacak. Sosyalist sol zaten 12 Eylül'le tüketilmişti, şimdi kemalizmin zaten az olan sol yönelimi de törpülenip dinci dönüşüm nihayete erdirilmeye çalışılıyor. Kemalizme bile tahammülü olmayan bir dinci diktatörlüğün sosyalizme tahammülü olabilir mi? yok ya osmanlı diriltiliyomuş!hocam sen yakında şeriat geliyor filan da dersin.tüm komşularımızla ilişkilerimizi düzeltmeye başlamışız, kürt sorunu çözülmeye başlamış sen gelmiş hâlâ osmanlı diriliyor diyorsun.hem öyle bir şey mümkün müdür?200 yıl öncesindeki fetihler dönemine mi döneceğiz?!kemalizmin neresi sol allahaşkına komik olma."kemalizmde şu soldur" de bana, var mı öyle bir şey?kemalizm 30larda kaldı ve kelimenin tam anlamıyla bir dikta ve faşizmdi.istiyorsan dersim katliamına bak.istiyorsan yapılan diğer zulümlere de bak.bence daha iyiye gidiyoruz, kötüye değil. Link to post Sitelerde Paylaş
AbuzerKadayif 0 Kasım 17, 2009 gönderildi Raporla Share Kasım 17, 2009 gönderildi Kürt sorunu nasıl çözülecekmiş? Hem Kürt hem de Türk kimliğini ''müslüman'' kimliği içerisinde eritip tüm halkları ümmetleştirerek mi? Hadi oradan! bizdeki bu faşist kafayla bence sadece kanın durması bile önemli.ister ümmetçilik olsun, ister başka bir şey ama kan dursun.ümmetçilik filan da hikaye.hepsi kemalist serzenişleri bunların. Link to post Sitelerde Paylaş
taopaipai 0 Kasım 17, 2009 gönderildi Raporla Share Kasım 17, 2009 gönderildi (düzenlendi) Vatanlarına ihanet eden alçaklar her zaman var olmuşlardır. Hemen her zaman onları ihanete iten bir takım nedenler vardır. Bunu söylemeden önce şöyle bir konu bekliyorum senden hacı, Vatan nedir,kim icat etmiştir ve insanlar neden vatan denen kavrama hizmet etmekle yükümlüdür? Öncelikle bir başlık altında bunları inceleyelim ki "vatan haini" kavramı biz,yani o "entel dantel geçinen" kesim için birşeyler ifade etsin. Kasım 17, 2009 tarihinde taopaipai tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
AnArchos7 0 Kasım 17, 2009 gönderildi Raporla Share Kasım 17, 2009 gönderildi yaw her fikri olan watandaş gibi sizde bunları sawunuyorsunuz herkes gibi çirkinleşebiliyorsunuz hatta bu tür sataşmalarla muhafazakar hareketten bile ne sewiyede geride olduğunuzu açıkça ilan ediyorsunuz ne iyi kendinizi mahvetmeye dewam edin sizin düşmana ihtiyacınız yok buda benim kıyağım yalnız çok gizli bilgidir büyük sorumluluk gerektirir ona göre tarafın gizli kalmış yanı buyrun Link to post Sitelerde Paylaş
Freddie 0 Kasım 17, 2009 gönderildi Raporla Share Kasım 17, 2009 gönderildi (düzenlendi) yok ya osmanlı diriltiliyomuş!hocam sen yakında şeriat geliyor filan da dersin.tüm komşularımızla ilişkilerimizi düzeltmeye başlamışız, kürt sorunu çözülmeye başlamış sen gelmiş hâlâ osmanlı diriliyor diyorsun.hem öyle bir şey mümkün müdür?200 yıl öncesindeki fetihler dönemine mi döneceğiz?!kemalizmin neresi sol allahaşkına komik olma."kemalizmde şu soldur" de bana, var mı öyle bir şey?kemalizm 30larda kaldı ve kelimenin tam anlamıyla bir dikta ve faşizmdi.istiyorsan dersim katliamına bak.istiyorsan yapılan diğer zulümlere de bak.bence daha iyiye gidiyoruz, kötüye değil. Osmanlı'nın ayırdedici karakteristiği dinci ve işbirlikçi olmasıdır. İtilafçılık kısaca. Kemalizm ise Osmanlı'nın işbirlikçi yönetiminin batırdığı ülkeyi emperyalizmden kurtaran bir ulusal kurtuluş hareketinin pratiğinden doğmuştur. İlericiliği ve solculuğu burada. Emperyalizme karşı olmak soldur, laiklik soldur, halkçılık ve devletçilik de sosyal demokrat yönelimler olarak görülebilir. Dersim katliamı gibi olayları kimsenin savunduğu yok. Bugün tasfiye edilen şey devletin 'gerektiğinde' katliam da yapabilen zihniyeti mi sence ki kemalizm tasfiye oluyor diye Dersim'ın hesabının sorulduğunu sanıyorsun? Bugünkü dinciler alevilere daha mı tahammüllü olacaklar? Hiç sanmıyorum. Bugün tasfiye edilen şey, solun ayaklarını basabileceği tek zemin: Bağımsızlık ve laiklik düşüncesi. Bu değerlerin kırıntılarına bile tahammülleri yok artık. Bunların birer değer olarak kabul edilmesine bile düşmanlar. Kemalizme karşı çıkarken, bugün onun yerine gelen şeyin ne olduğuna da bakın biraz. Daha iyi birşey değil bin beter birşey geliyor yerine. Emperyalizme çok daha bağımlı, çok daha dinci, çok daha baskıcı, her tarafı tarikatlarla kuşatılmış, millet bilinci bile çürütülüp ümmetleştirilmiş bir düzen geliyor. Demokrasi değil, eskinin kıytırık Osmanlı'sı geliyor. Bunu mu savunacağız yani? Kasım 17, 2009 tarihinde Freddie_ tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
haci 0 Kasım 17, 2009 gönderildi Yazar Raporla Share Kasım 17, 2009 gönderildi bizdeki bu faşist kafayla bence sadece kanın durması bile önemli.ister ümmetçilik olsun, ister başka bir şey ama kan dursun.ümmetçilik filan da hikaye.hepsi kemalist serzenişleri bunların. Kürt sorunu neden mutlaka bir takım yeni ve özgün yasalarla çözüme bağlamak istiyorsunuz? Mevcut yasalar yetmiyor mu? Bütün yapılacak yasalara karşı gelenleri, suç işleyenleri cezalandırmaktır. Her TC vatandaşı o yasalara tabi iken, Kürt'lerin ne gibi bir ayrıcalığı olabilir? Kürt'lerin sorunu olabilir. Sorunlu Kürt'ler olabilir. Herkes sorunlu olabilir. Ülke neden özellikle Kürt'lerin sorunlarını üstlensin? Bu ülke hepimizin değil mi? Bunun mücadelesini yapmayı anlarım. Ama yalnız Kürt'lerin mücadelesini yapmayı anlamam. Link to post Sitelerde Paylaş
Freddie 0 Kasım 17, 2009 gönderildi Raporla Share Kasım 17, 2009 gönderildi bizdeki bu faşist kafayla bence sadece kanın durması bile önemli.ister ümmetçilik olsun, ister başka bir şey ama kan dursun.ümmetçilik filan da hikaye.hepsi kemalist serzenişleri bunların. Sorun çözülmeden kanın duracağını sanmam; ümmetçiliğin çözüm olamayacağından ise eminim. Ayrıca kendi savunmanı, ''kan akmasın da ne olursa olsun'' türü bir düşünceye dayandırıyorsun ki bu düşünce sakattır. Kurtuluş savaşında M.Kemal de böyle düşünmüş olsaydı şimdi soyumuz tükenmiş olurdu herhalde. AKP'nin derdi sorun çözmek, kanın akmasını önlemek falan değil. Çözüm adı altında memleketi nasıl daha fazla dinselleştireceklerinin yolunu arıyorlar. Siz de destek oluyorsunuz! Link to post Sitelerde Paylaş
AbuzerKadayif 0 Kasım 17, 2009 gönderildi Raporla Share Kasım 17, 2009 gönderildi Osmanlı'nın ayırdedici karakteristiği dinci ve işbirlikçi olmasıdır. İtilafçılık kısaca. Kemalizm ise Osmanlı'nın işbirlikçi yönetiminin batırdığı ülkeyi emperyalizmden kurtaran bir ulusal kurtuluş hareketinin pratiğinden doğmuştur. İlericiliği ve solculuğu burada. Emperyalizme karşı olmak soldur, laiklik soldur, halkçılık ve devletçilik de sosyal demokrat yönelimler olarak görülebilir. Dersim katliamı gibi olayları kimsenin savunduğu yok. Bugün tasfiye edilen şey devletin 'gerektiğinde' katliam da yapabilen zihniyeti mi sence ki kemalizm tasfiye oluyor diye Dersim'ın hesabının sorulduğunu sanıyorsun? Bugünkü dinciler alevilere daha mı tahammüllü olacaklar? Hiç sanmıyorum. Bugün tasfiye edilen şey, solun ayaklarını basabileceği tek zemin: Bağımsızlık ve laiklik düşüncesi. Bu değerlerin kırıntılarına bile tahammülleri yok artık. Bunların birer değer olarak kabul edilmesine bile düşmanlar. Kemalizme karşı çıkarken, bugün onun yerine gelen şeyin ne olduğuna da bakın biraz. Daha iyi birşey değil bin beter birşey geliyor yerine. Emperyalizme çok daha bağımlı, çok daha dinci, çok daha baskıcı, her tarafı tarikatlarla kuşatılmış, millet bilinci bile çürütülüp ümmetleştirilmiş bir düzen geliyor. Demokrasi değil, eskinin kıytırık Osmanlı'sı geliyor. Bunu mu savunacağız yani? tkpli gençlerin argümanları bunlar.onların da pek kemalistlerden farkı yok.bir kere bu ülkede laiklik asla olmadı ama siz tutturmuş bir laiklik diyorsunuz.sizin bu serzenişlerinizin hepsi hikaye ve reel olarak karşılığı da yok.yok şeriat geliyor, yok ülke bölünüyor.geçiniz bunları.herşey daha iyiye gidiyor. Link to post Sitelerde Paylaş
Freddie 0 Kasım 17, 2009 gönderildi Raporla Share Kasım 17, 2009 gönderildi tkpli gençlerin argümanları bunlar.onların da pek kemalistlerden farkı yok.bir kere bu ülkede laiklik asla olmadı ama siz tutturmuş bir laiklik diyorsunuz.sizin bu serzenişlerinizin hepsi hikaye ve reel olarak karşılığı da yok.yok şeriat geliyor, yok ülke bölünüyor.geçiniz bunları.herşey daha iyiye gidiyor. TKP'li değilim. Kemalizmi savunmuyorum, bu şekilde eleştirmenin yanlış olduğunu söylüyorum sadece. Elbette onun da eleştirilecek yönleri var ama laiklik veya bağımsızlık karşısındaki tutumu olmamalı bu. Kemalist 'statüko' gidince yerine gelenin sol açısından daha fena olacağını da görmek gerekir. Bu, kemalizmi geri istediğim anlamına gelmiyor. Ben sosyalizmi istiyorum. Fakat artık hedef alınması gerekenler kemalistler değil, çünkü onlar 'saltanak kayığı'ndan indi, yerine kırpma bıyıklılar bindi. Artık bu ülkede AKP sadece hükümet değil iktidar da oldu. Bu yüzden baş hedef olarak onlar alınmalıdır. Onlar dururken hala kemalizmle uğraşmak, asıl gerçekliği bırakıp gölgeyle savaşmak gibi. Derme-çatma bir Kürt ''çözümü'' için diğer tüm konularda gözleri yumup AKP destekçiliği yapmak solculukla bağdaşmaz. Link to post Sitelerde Paylaş
A$tur 0 Kasım 17, 2009 gönderildi Raporla Share Kasım 17, 2009 gönderildi Bunu söylemeden önce şöyle bir konu bekliyorum senden hacı, Vatan nedir,kim icat etmiştir ve insanlar neden vatan denen kavrama hizmet etmekle yükümlüdür? Öncelikle bir başlık altında bunları inceleyelim ki "vatan haini" kavramı biz,yani o "entel dantel geçinen" kesim için birşeyler ifade etsin. Tao, müsaade edersen ben sana açıklayayım olayı. Vatan sevmek çoğu insan için takım tutmak gibi bir olaydır. Çocukken büyüklerinden vatan sevmenin iyi ve kesinlikle olması gereken bir şey olduğunu gören çocuklar vatan sevgisi ile büyürler. Hangi vatanı, niye sevdiklerini de bilmezler. Aynı futbol takımı tutmak gibi. Bir vatansevere vatan nedir diye sorsan kıvranır, aynı şekilde bir fanatiğe de takım nedir diye sorsan kıvranır, cevap veremez. Ben aslında bu konuya kafa yordum, takım nedir, vatan nedir anlamaya çalıştım. Araştırmam sonucu elde ettiğim bulguları da konu açılmışken paylaşayım. Bakın mesela takım olayı hakkında neler buldum: -Takımda sevilen şey oyuncular değil. Mesele oyuncular olsa aynı oyuncu başka takıma transfer olduğunda ana avrat küfretmezler. -Sonra renkler konusunu incelemeye başladım, mesele renkler mi diye baktım. Ama olayın renkler de olamayacağı sonucuna vardım, zira aynı renkleri paylaşan takımlar var. Galatasaraylılar Kayserispor'u, Fenerliler de Ankaragücü'nü sadece renklerinden ötürü sevmiyorlar. Renkler sadece sevilen takım bağlamında anlamlı oluyorlar. -Olay formalar da değil, bunlar sezondan sezona değişiyorlar ama takım sevgisi baki kalıyor. -Bundan sonra şey düşündüm, acaba kulüp yöneticilerini mi seviyor bu adamlar. Ancak bir araştırınca gördüm ki yöneticilerin bazılarından nefret edilse, onlara ana avrat sövülse de, bunlar zırt pırt değişse de takım sevgisi yine baki kalıyor. -Olay başarı olabilir dedim, her ne kadar başarılı takımların daha çok taraftarı olsa da kayda değer hiçbir başarısı olmayan takımların da kemikleşmiş bir taraftar kitlesi olduğunu gördüm. -Son olarak acaba taraftarlar birbirlerini mi seviyorlar diye baktım, ama aralarında da sıkça kavga çıktığını görünce bu ihtimali de eledim. Şimdi bakalım...Bu adamlar oyunculara, renklere, formalara, taraftarlara ya da yöneticilere sevdalı değiller. Ama takıma sevdalılar. E takımı takım yapan ne kaldı elde? Takımın adı, logosu gibi simgeler kaldı. Vardığım sonuç şu ki takım tutmanın hiçbir rasyonel temeli yok, insanlar sadece büyüklerinden/çevrelerinden gördükleri için takım tutuyorlar, aslında hiçbiri de hangi takımı neden tuttuklarını bilmiyorlar. Takım dedikleri simgelere anlamsız bir bağlılık gösteriyorlar, takım yenince seviniyor, yenilince üzülüyorlar. ---- Vatan işinin de bundan farkı yok. Vatansever diye gezinen adamlar aslında ülkenin insanlarını sevmiyorlar. Sevseler "gerekirse analar ağlasın" şeklinde takılmazlar. Ülkeleri iyi ve yaşanabilir bir yer olsun diyenlere, çağdaş medeniyetin liberal demokratik değerlerine vs. resmen haçlı seferi düzenliyorlar, insanları sevseler bunu yapmazlar. Ve gel gör ki bu vatan dedikleri şeye inanılmaz bağlılar. Vatandan anladıkları şeyler de genelde semboller, hayatlarında adımlarını atmadıkları toprakları, ülkenin kurucusunu, bayrağı falan kutsallaştırmışlar, kendilerince saygısızlık olarak gördükleri her şeye acımasızca saldırıyorlar. Onlar bu şeyleri seviyorlar sevmesine, ama toprak, bayrak vs. de onları sever mi bilmem.(Zeki Müren de bizi görecek mi?!) Neyse, uzun lafın kısası bu vatan sevme işi en az takım tutmak kadar boş. Gerçekten vatanımı seveceğim diyenler yukarıda anlattığım gibi boş boş sevmesinler, önce kendilerini ve yaşamlarını sevsinler, sonra diğer insanları sevsinler, ülkeyi daha yaşanabilir bir yer yapmaya çalışsınlar. Vatanseverlik ancak o zaman anlamlı olur. Link to post Sitelerde Paylaş
seyitriza 0 Kasım 17, 2009 gönderildi Raporla Share Kasım 17, 2009 gönderildi bır ınsanı sevmek zorunda degılsın onun goruslerının yanlıs oldugunu da savunabılırsın bu senı haın etmez Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts