Jump to content

İntikam almak


Recommended Posts

İslam şizofrenik bir biçimde affetmeyi intikam almaktan daha üstün tutar. Birisi size bir şekilde zarar vermişse onun verdiği zararı birisi gidermeli. İşte buna intikam denir. Eğer affederseniz Allah pezevenklere kendi kurduğu keranede verilen zararı ödeyecekmiş. Hem de fazlasıyla. İntikama karşı çıkan argümanların hepsi Allahçıdır. Hiçbiri seküler değildir.

Eğer birisinin yaptığı zarara karşılık onun cezasını vermezseniz o aynısını tekrarlamaktan geri durmaz. Yenisini yapar. Devlet yasaları bunun için koymuş. Peki yasaların cezalandıramadığı konularda ne yapacağız? Bir tanrı da olmadığına göre O konularda da kendi yasalarımızı oluşturup cezalarını kendimiz vereceğiz tabii ki. Bunun için kendi yasalarımızın hem mimarı, hem uygulayıcısı, hem de hakimi olmalıyız. Yasalarınızı kurun ve hata yapanlardan intikamınızı alın!

Birileri komşularının düşman olduğu yasasını koydu ve bunun hakimi ve savcısı oldu. Onlara cezalarını verdi. Birileri tanrıya inanmayanların öldürülmeleri gerektiği kuralını koydu. Ve hata işleyenlere karşı intikamlarını aldı. Birileri de insanların öldürülmeleri gerektiği yasasını koydu... Bin bir türlü bahanelerle insanları böcekler gibi öldürdüler.

Tanrı da kendisine inanmayanlara büyük bir nefret duymuyor mu? Onları ebedi bir cehennemde cezalandırmak istemiyor mu? Ve bu tanrının intikam aşkı asla sönmüyor. Derileri yanıyor ama yeniden yakıyor, yeniden yakıyor... Konunun esprisi budur: İntikam almada tanrı gibi ol.

Bir misal... Çünkü tanrılar düşüncelerini misallerle anlatırlar. Daha bu kurban bayramından.. Bir büyükbaş hayvan kaçıyor. ve sahibi 4-5 saat boyunca onu kovalıyor; ama yakalayamıyor. Daha sonra hayvan kendi isteğiyle sahibinin yanına geliyor. O da 4 saatin verdiği yorgunluğa karşılık herkesin içinde hayvanın arka ayaklarını kesiyor. "İşte bu hayvan beni bu kadar koşturdu ve cezasını çekti" dercesine. Ve hayvan bir kaç saat arka ayakları ön ayaklarına doğru kıvrılmış şekilde yürümeye çalışıyor. Daha sonra da boğazlıyorlar tabi. Bu misalleri herkes anlayamaz.

Bu aslında hem zarar veren hem de zararının intikamını alan kişi için bir iyiliktir. Zararın tazminini isteyen kişi eğer bunu elde ederse diğer kişi kendini daha da geliştirir. Tabi eğer zararın tazmini hayatı olmamışsa... Eğer tazmini onun hayatı olmuşsa da bir daha aynı hatayı yapamaz. Bu da onun için bir iyiliktir. Zarar tazmin edilmemişse intikam alan zararını nasıl tazmin edeceğini düşünür, bu konuda kendini geliştirir. Hiç zarar vermeme gibi bir durum mümkün değil. Böyle bir dünya ancak masal kitaplarında ve din kitaplarında olur.

Hiç bir şeyin cezasız kalmaması insanlığın daha hızlı gelişmesini sağlar. Affetme, merhamet, acıma gelişimi yavaşlatır. Onun için Nietzsche'ye göre acıma ilk günahtır. Yaşama isteğini reddeden Schophauer'e göre bir erdemdir. Eğer hataları affetme yolunu tutarsanız düzeniniz bozulur. Bozulan düzeni daha düzgün bir düzen alır. Yeni düzenin hataları onu daha düzgün bir düzene götürür. İşte ilerleme böyle süreeeeer gider. ve bu gelişim asla durmaz. Çünkü bunun adı Güç İstenci'dir. O her yerdedir. Mikro alemden makro aleme kadar her yere yayılmıştır. O tek güçlüdür. Ezeli ve ebedidir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Çok güzel konu..

İntikam dünyanın en güzel duygusu bence.Bilmiyorum, belki intikam ateşiyle yandığımdan böyle düşünüyorum.

Ben çok kızarım ve intikam duygusuyla direk saldırıya geçerim. Yalnız sonrasında hep üzülüyorum hatta pişman oluyorum. Ama o an mutlaka "karşı yumruğu" vurmam gerekiyor, çok sert biri oluyorum.. sonra da :(

Link to post
Sitelerde Paylaş

Güc istenci evet, affettikce kendini yüceltmek ve karşindakinin tekrar hata yapmasina olanak vererek onu daha da kücültmek. Daha farkli bir acidan kendini bu yolla(yücelterek)tatmin ederek zamanla tanrisiz olamayacak konuma getirilmektir affetmenin dinlerce yüceltilmesinin esas amaci.

tarihinde gonca tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...