Jump to content

"Allah geleceği bilmez" diyen kafirler


Recommended Posts

Şu anda 20 metrekarelik bir odada, bilgisayarın başında oturuyorum. Diyelim ki şu andan itibaren 5 dakika süreyle ve bu odanın sınırı içinde olmak üzere alim-i mutlakım. Şu an sıfırıncı saniyedeyim, bu odanın içinde 5 dakika içinde ne olacak ise biliyorum. Tüm atom ve atomaltı parçacıklarının hızını ve momentumunu biliyorum. Kaloriferin üstündeki perde çeşitli yönlerde çeşitli şekillerde hafifçe sallanıyor. Zaman içinde nerelerde hangi konumda olacaklarına vakıfım. Ben de bu süre içinde bilgisayarın başında oturup yazı yazıyor olacağım. Biliyorum çünkü. Karşımda duran yeşil saatin saniyesi her saniye bir kere ilerleyecek. Bunun dışındaki maddelerin atomları brown hareketi dışında pek kımıldamayacak. Evet, bu oda sınırları içinde 5. dakika bitinceye kadar olacak her şeyi biliyorum. Ben de oturup şu an okuduğunuz yazıyı yazacağım. Tam 5. dakika sona erdiğinde "post" yazısına basıp bu yazıyı göndermiş olacağım.

3.dakika 56. saniyede çişim geldi, tuvalete gidebilir miyim?

Birşeyi unutuyorsunuz sevgili kardeşim..

Allah alimi mutlak,Kadiri mutlak

Ama aynı zamanda dikkat ZAMANDAN MÜNEZZEH

Ayrıca yazdığınız yazıda ki tuvalete gitme bilgisi neden bilginiz dahilinde değil??Alimi mutlaklığı örnekte çiğnemişsiniz

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 256
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Birşeyi unutuyorsunuz sevgili kardeşim..

Allah alimi mutlak,Kadiri mutlak

Ama aynı zamanda dikkat ZAMANDAN MÜNEZZEH

Ayrıca yazdığınız yazıda ki tuvalete gitme bilgisi neden bilginiz dahilinde değil??Alimi mutlaklığı örnekte çiğnemişsiniz

Tamam işte, okuma parçası diyor ki, geleceği bilen biri, bildiği şeyin mahkumu olur. Bildiği şeyden başkasını yapamaz. Bu da kadiri mutlak olmadığını gösterir. Gelip de gelecekte bildiğinin dışına çıkıyorsa da alimi mutlak değildir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Neden olmazı var mı, cübüş? Bunu da 6666 kere açıkladık. Hadi hatırın için bir kere daha deneyelim:

1- Tanrı, alim-i mutlaktır. Herşeyi bilir. Bu herşeyin içine kelimenin anlamıyla herşey giriyor.

2- Tanrı, kadir-i mutlaktır. Herşeye gücü yeter. Bu herşeyin içine kelimenin anlamıyla herşey giriyor.

Herşeyi bilen bir tanrı, herşeyi biliyorsa eğer hiçbir şey yapamaz, hiçbir şeyi değiştiremez dolayısıyla herşeyi bilmek ve herşeyi bilmeye başladığı ana kadar yaptıkları dışında hiçbir şeye gücü yetmez duruma düşmüştür artık. Herşeyi bilmekle kendisini hiçbir şey yapamaz konumuna düşürmüştür bir kere.

.....

Allah, daha evreni yaratmaya karar vermeden dahi önce gün gelip Aziz Nesin'i yaratacağını, onun hangi ana-babadan olacağını, kaç yıl yaşayacağını, hangi eğitimi alacağını, hangi mesleği yürüteceğini, ne tür kitaplar okuyacağını, ne tür bir arkadaş çevresi olacağını, dinsel inançlarının ne olacağını ve kaç yıl yaşayıp ne şekilde öleceğini, ölürken de bir ateist olarak öleceğini biliyordu, değil mi?

"Bilmiyordu" diyemezsin, çünkü Allahınızın alim-i mutlak olduğunu iddia ediyorsunuz, dolayısıyla bu iddianızı reddetmiş olursunuz. "Biliyordu" olduğuna göre, Aziz Nesin'in ölürken dini bütün bir müslüman olarak ölmesi de imkansızlaşmış demektir artık. Eğer böyle olsaydı, yani Aziz Nesin bir ateist olarak değil de dini bütün bir müslüman olarak ölseydi, Allah bu duruma şaşırıp: "Ulan ben bu adamın trilyonlarca yıl öncesinden dahi bir ateist olarak öleceğini biliyordum ama adam müslüman olarak öldü" diyecek olması gerekir. Bunu diyecek bir tanrı da alim-i mutlak olamaz. Alim-i mutlaksa, yani Aziz Nesin'in bir ateist olacağını ve öyle de öleceğini, daha onu yaratmadan önce biliyor idiyse eğer, kadir-i mutlak sıfatı zail olmuş demektir artık; Aziz Nesin, bir ateist olarak ölmek zorundadır, çünkü Allah'ın bilgisi dışında bir şey yapamaz ve dolayısıyla Allah da bu gerçeği değiştiremez artık.

Değiştirecek olsa alim-i mutlaklığı, değiştiremeyecek olsa kadir-i mutlaklığı zail oluyor şu durumda.

Ve siz, hep dediğim üzere Nasreddin Hoca'nın bal küpü misali, yarattığınız tanrıya öyle meziyetler yüklediniz ki, o tanrıyı kendi kendinize imkansızlaştırdınız; karıştırdıkça bokunu çıkardınız yani.

Laplace'ın Cini dahi, sizin Allahınızdan daha mümkün kalıyor şu durumda. O, sadece biliyor çünkü...

Sizlerin de anlamadığı taraf; klasik yada modern olsun tüm müslümanların Allah inancı O'nun kadir-i yada alim-i herneyse her bakımdan mutlak ötesi mutlak, hayal edilemez olduğudur.

Eğer ortada bir çelişki ve problem varsa, bir müslüman şahsen bundan şeref duymalıdır. Onun için bu bir "meydan okuma"dır.

Klasik Müslümanlarla burada ayrıştığım nokta, Allah'ın düşlenemez ve betimlenemez oluşundan yola çıkarak, ortaya çıkan çelişkilerin de ÇÖZÜLEMEZ, AKIL SIR ERMEZ olduklarını kabul etmeleri. Ama yine söylüyorum, meydan okuma olmalıdır bu; insanın AKLI, çelişki denen iddiaları elinin tersiyle süpürmeye kadirdir. Allah'a inanan bir insanın aklı demek istiyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tamam işte, okuma parçası diyor ki, geleceği bilen biri, bildiği şeyin mahkumu olur. Bildiği şeyden başkasını yapamaz. Bu da kadiri mutlak olmadığını gösterir. Gelip de gelecekte bildiğinin dışına çıkıyorsa da alimi mutlak değildir.

Güzel yakalamışsın.

Evet, bildiği şeyden başkasını yapamaz,

kendi mutlak bildiği evrenin (çalışma odasının) bir parçası olsaydı...

Ama pekala, istediği kadar çalışma odası yaratıp, önceden bildiklerinin dışına çıkabilir. Nitekim onları da biliyor olacak elbette. (daha ziyade onları yaratıyor olacak)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Böyle Allah üzerine tartışılan konuları görünce bir garip oluyorum.Mesela düşünün ki insanlar şunları tartışıyor,peri tozları karanlıkta parlar mı parlamaz mı?Bir taraf parladığını bir tarafsa parlamadığını iddia ediyor.halbuki hiç biri hayatında ne peri görmüş ne peri tozu :)

Öyle değil aslında o, bir toz var ortada ama kimileri bu tozun kendiliğinden varolduğunu kimileri de kendiliğinden varolamayacağını ve muhakkak bir varedicisi olması gerektiğini iddia ediyor.

Kimileri de var ki emin olmamız mümkün değil bu muhteşem eserlerin kendiliğinden varolabileceğinden diyor.

Ateistler pek çok kez söylemişlerdir, söylüyorlar da, zeki olanların Ateizm' e yöneleceğini, bense bunun aksini iddia ediyorum, bu kadar cesurca, cüretkarca, bilmediği, bilemeyeceğini inkar edebilmesi insanın deli olduğundandır diyorum yoksa bu kadar cesur, bu kadar cüretkar olabilmesi mümkün değil insanın.

Var ile yok arasında kalanı anlarım ama katiyen yokluğu iddia edeni anlayamam, anlamam mümkün değil.

Bu kendinin ne kadar küçük, ne kadar aciz olduğunu anlayamamasındandır insanın.

tarihinde Serare tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Güzel yakalamışsın.

Evet, bildiği şeyden başkasını yapamaz,

kendi mutlak bildiği evrenin (çalışma odasının) bir parçası olsaydı...

Ama pekala, istediği kadar çalışma odası yaratıp, önceden bildiklerinin dışına çıkabilir. Nitekim onları da biliyor olacak elbette. (daha ziyade onları yaratıyor olacak)

Öyle bir çeliştin ki kendinle ben bile anlamadım. Bildikleriyle bildiklerinin dışına mı çıkacak?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Öyle bir çeliştin ki kendinle ben bile anlamadım. Bildikleriyle bildiklerinin dışına mı çıkacak?

Benim yaptığım şairane bir şımarıklık. Sadece seninkiyle kafiyeyi olsun diye...

Artık böyle şeyleri bıraksam mı diyorum. Forumda kemale ersek de daha "düz" yazmayı hala öğrenemeyecez...

Bildiklerinin dışına çıkmayacak tabi ki.

Bilmek kelimesi biz haberi olmak, enformasyon olarak kullanıyoruz; bu bakımdan, istihbaratın/ enformasyonun dışına çıkmak saçma, abes. "Senin" bilmediğin bir gidişat olabilir. Allah'ın olmaz. O her gidişatı zaten "yaratmış" olmalıdır. Şu bayat sandığımız ama hala tatmadığımız Paralel evrenler mevzusu.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Benim yaptığım şairane bir şımarıklık. Sadece seninkiyle kafiyeyi olsun diye...

Artık böyle şeyleri bıraksam mı diyorum. Forumda kemale ersek de daha "düz" yazmayı hala öğrenemeyecez...

Bildiklerinin dışına çıkmayacak tabi ki.

Bilmek kelimesi biz haberi olmak, enformasyon olarak kullanıyoruz; bu bakımdan, istihbaratın/ enformasyonun dışına çıkmak saçma, abes. "Senin" bilmediğin bir gidişat olabilir. Allah'ın olmaz. O her gidişatı zaten "yaratmış" olmalıdır. Şu bayat sandığımız ama hala tatmadığımız Paralel evrenler mevzusu.

Tamam işte, paralel evrenler de olsun milyar trilyar evren olsun farketmez, bu evrenlerin de gidişatını bilen bir tanrı, hiçbir şey üzerinde değişiklik yapamayacaktır. Zaten kendi bildikleriyle kendini sınırlandırmıştır, aynı zamanda bizi de.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Güzel yakalamışsın.

Evet, bildiği şeyden başkasını yapamaz,

kendi mutlak bildiği evrenin (çalışma odasının) bir parçası olsaydı...

Ama pekala, istediği kadar çalışma odası yaratıp, önceden bildiklerinin dışına çıkabilir. Nitekim onları da biliyor olacak elbette. (daha ziyade onları yaratıyor olacak)

Kamil-i mutlak ise yaratamaz da...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Öyle değil aslında o, bir toz var ortada ama kimileri bu tozun kendiliğinden varolduğunu kimileri de kendiliğinden varolamayacağını ve muhakkak bir varedicisi olması gerektiğini iddia ediyor.

Kimileri de var ki emin olmamız mümkün değil bu muhteşem eserlerin kendiliğinden varolabileceğinden diyor.

Ateistler pek çok kez söylemişlerdir, söylüyorlar da, zeki olanların Ateizm' e yöneleceğini, bense bunun aksini iddia ediyorum, bu kadar cesurca, cüretkarca, bilmediği, bilemeyeceğini inkar edebilmesi insanın deli olduğundandır diyorum yoksa bu kadar cesur, bu kadar cüretkar olabilmesi mümkün değil insanın.

Var ile yok arasında kalanı anlarım ama katiyen yokluğu iddia edeni anlayamam, anlamam mümkün değil.

Bu kendinin ne kadar küçük, ne kadar aciz olduğunu anlayamamasındandır insanın.

Teo bu konuda çok haklı.Ama sizin elinizde sizi doğrulayacak ne var.Hadi günümüzü boşverelim tarihte ne vardı.Bir sürü uydurma,hatta bi tane de ben uydurabilirim.Bilim olmasa idi,şizofrenler,şizofren olduğunu anlayamayacak kendini farklı hissedecekti.Şimdi muhonun bir şizofren olmadığını ispatlarmısınız?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Teo bu konuda çok haklı.Ama sizin elinizde sizi doğrulayacak ne var.Hadi günümüzü boşverelim tarihte ne vardı.Bir sürü uydurma,hatta bi tane de ben uydurabilirim.Bilim olmasa idi,şizofrenler,şizofren olduğunu anlayamayacak kendini farklı hissedecekti.Şimdi muhonun bir şizofren olmadığını ispatlarmısınız?

Şizofren olmayabilir; fakat Temporal Lob Epilepsisi?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Teo bu konuda çok haklı.Ama sizin elinizde sizi doğrulayacak ne var.Hadi günümüzü boşverelim tarihte ne vardı.Bir sürü uydurma,hatta bi tane de ben uydurabilirim.Bilim olmasa idi,şizofrenler,şizofren olduğunu anlayamayacak kendini farklı hissedecekti.Şimdi muhonun bir şizofren olmadığını ispatlarmısınız?

Hangi konuda haklı?

Toz zerresinin resmini getiren kendisi oysa, şu soluk mavi nokta.

Ortada bir toz zerresi var, gerisi sizin o toz zerresine nasıl baktığınıza bağlı.

Burada değinilen yalnızca o toz zerresinin varedicisinin olup olmadığı.

tarihinde Serare tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Tamam işte, okuma parçası diyor ki, geleceği bilen biri, bildiği şeyin mahkumu olur. Bildiği şeyden başkasını yapamaz. Bu da kadiri mutlak olmadığını gösterir. Gelip de gelecekte bildiğinin dışına çıkıyorsa da alimi mutlak değildir.

Burda bir mantık hatası var.

Müslümanlar Allahın Alimi mutlak oluşunu sınırlı değilde başı sonu olmayan bilmeye derler.

Şu halde ne gelip de nede gelecekte diye bi şey olmaması gerekir .yani biz insanların başı sonu olmayan bir bilğiyi akıl kefelerine koyupta tartamayız...buda başı sonu olmayan bilginin olmadığını göstermez..materyalizmde de başı sonu olmayan materyal(enerjı) denir buna....

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tamam işte, paralel evrenler de olsun milyar trilyar evren olsun farketmez, bu evrenlerin de gidişatını bilen bir tanrı, hiçbir şey üzerinde değişiklik yapamayacaktır. Zaten kendi bildikleriyle kendini sınırlandırmıştır, aynı zamanda bizi de.

İşte ama burada evrenlerin birbiriyle ilişkili olduğunu, büyük orandan birbirlerinin "aynısı" olduklarını göz önüne almak gerek. "Değişti" "değişmeli" dediğin gidişatların hepsi (yazıyla hepsi) zaten vardır.

Bu halde bile değişmek mi?

Evrenler kendi içinde kapalı sistem değil diyelim, değişebilir diyelim.

Kendi kendine değişmezler (kaderleri), diğer kardeş (aynı) evrenle olasılıkları değiştirebilirler. Taktir edersin ki, bunları değiştirmemiş kardeş evrenler de olacak. "Her şey" in var olması ne demek?...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yine kendinize göre tanrı yaratmaya kalkmışsınız.

Allah nasılki bigbang anında kainatın kederini üzerine işlemiştir.Herşey domino taşları gibi birbirini tetikliyerek gelişiyor.

Geleceği bilmesi demek bu değil midir ?

Yoksa neden bilim insanları kainatın sırrını çözmek için ilk anı yakalamaya çalışıyor dersiniz ?

Bu kadar masraf emek hep o ilk anı gözlemleyebilmek içindir.Çünkü herşey o anda gizli.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Burda bir mantık hatası var.

Müslümanlar Allahın Alimi mutlak oluşunu sınırlı değilde başı sonu olmayan bilmeye derler.

Şu halde ne gelip de nede gelecekte diye bi şey olmaması gerekir .yani biz insanların başı sonu olmayan bir bilğiyi akıl kefelerine koyupta tartamayız...buda başı sonu olmayan bilginin olmadığını göstermez..materyalizmde de başı sonu olmayan materyal(enerjı) denir buna....

Kuran'da niye sınırsız sayıda "O her şeyi bilendir" gibisinden ayetler geçiyor?

Her epilepsi olanın peygamber olduğunu söylemiycem. (Kriz sonrası kendini çok iyi hissettiğini, adeta Tanrı'ya ulaştığını söyleyenler var.)

Peki diyelim, (sd)Muhammed epileptik ise, vahiyleri bununla ilgiliyse,

ne olmuş?

Bu epilepsi Muhammed'in o bütün ayetleri salladığını gösterir. Her ayet geldiğinde nöbet geçiriyor; sonra da bu nöbetlerden yararlanarak milleti kandırıyor.

Evet, bu tür epileptiklerde dine, metafiziğe ilgi olur. Allah'a ulaştım derler dediğin gibi.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...