Jump to content

Ateizm bir zorunluluk değil, bir tercihdir.


Recommended Posts

Aklın ulaşabildiği her şey yetersiz kaldığından tercih etmek zorunluluğu açıktır.dolaysıyla böylesi bir yaklaşım gerçek bilginin olduğu yerde başlar.

Bu yüzden varlığın gerçeğinin bilinemezliği tercihi zorunlu kılar.

isterseniz tercih nedir ona bir bakalım:

Yokluğu mümkün olmayan hayatın varlığı ve devamı için özellikler ve sebeplerin hal tavırdır.bu ise iradenin varlığındaki amaçı gösterir.

şu halde , nerden geldiği bilinmeyen alem yaratılmşmıdır sorusuna bilim yetersiz kaldığından akıl ve bilim tercih etmek zorunda kalmıştır.

işte bu zorunluluk halidir..İnsan düşünür bilimsel verileri kaydeder neticeye ulaşamaz.bunu felsefe diline çevirirseniz Kim sorusuna cevap bulamazsınz.

İşte tercih eşit ikiliden birini seçmek olduğundan varlığıda zorunludur..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Neden eşit ikili olsun. Eşit ikiliden tercih yapılmaz. Yazı tura atılır hangisi gelirse.

Halbuki ateizm ve teizm eşit ikili değildir.

Tercihte, akıl, mantık, sağduyu, yarar vs bir sürü şey rol oynar.

Herhangi bir dini seçmekte zaten başlangıçta bile bir tercih yoktur. Hangi dinin geçerli olduğu bir toplumda doğmuşsa otomatikman o dinin inanırı olunur. Eğer büyüyüp işin içine akıl, mantık, sağduyu, kar, zarar meseleleri girince ve din bu kriterlerin hiçbirine olumlu yanıt vermiyor ise o dinden ayrılmak yine tercih olmaktan çıkar zorunluluk olur. Ama kar ve zarar konusu, akıl, mantık ve sağduyuya galip gelirse inanmadığı halde, kar uğruna inanmış görünebilir.

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Aklın ulaşabildiği her şey yetersiz kaldığından tercih etmek zorunluluğu açıktır.dolaysıyla böylesi bir yaklaşım gerçek bilginin olduğu yerde başlar.

Bu yüzden varlığın gerçeğinin bilinemezliği tercihi zorunlu kılar.

isterseniz tercih nedir ona bir bakalım:

Yokluğu mümkün olmayan hayatın varlığı ve devamı için özellikler ve sebeplerin hal tavırdır.bu ise iradenin varlığındaki amaçı gösterir.

şu halde , nerden geldiği bilinmeyen alem yaratılmşmıdır sorusuna bilim yetersiz kaldığından akıl ve bilim tercih etmek zorunda kalmıştır.

işte bu zorunluluk halidir..İnsan düşünür bilimsel verileri kaydeder neticeye ulaşamaz.bunu felsefe diline çevirirseniz Kim sorusuna cevap bulamazsınz.

İşte tercih eşit ikiliden birini seçmek olduğundan varlığıda zorunludur..

En büyük sorun böyle bir felsefi konudaki yanlış tercihin ebedi cezasının olduğunun iddia edilmesidir... Toplumları korkutarak prim yapmaya çalışan tek kelime ile "adice bir yaklaşım olduğunu düşünüyorum... İlksel ve içgüdüsel duygulara hitap ediyor bu primitif ödül-ceza sistemi...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Herşey akla dayanır.

Akılla ateist de olunur, teist de..

Ben insan aklına fazla güvenmem..

Nelere kadir olduğunu biliyorsunuz..

Aklı aradan çıkarınca ateizm ne bir tercihdir ne de bir zorunluk...

Çünkü bunlar akla dayalı yargılardır.

Diyalektik karşıt görüşlerin, tez ve antitezlerin sürekli ilişkilerinin sağladığı çözümlerdir.

VE ne bir tercihdir ne de bir zorunluk..

O yüzden ateizmin diyalektik olması ama zorunlu olmaması, daha olası gibi geliyor bana....

Link to post
Sitelerde Paylaş

Neden eşit ikili olsun. Eşit ikiliden tercih yapılmaz. Yazı tura atılır hangisi gelirse.

Halbuki ateizm ve teizm eşit ikili değildir.

Tercihte, akıl, mantık, sağduyu, yarar vs bir sürü şey rol oynar.

Herhangi bir dini seçmekte zaten başlangıçta bile bir tercih yoktur. Hangi dinin geçerli olduğu bir toplumda doğmuşsa otomatikman o dinin inanırı olunur. Eğer büyüyüp işin içine akıl, mantık, sağduyu, kar, zarar meseleleri girince ve din bu kriterlerin hiçbirine olumlu yanıt vermiyor ise o dinden ayrılmak yine tercih olmaktan çıkar zorunluluk olur. Ama kar ve zarar konusu, akıl, mantık ve sağduyuya galip gelirse inanmadığı halde, kar uğruna inanmış görünebilir.

Sevgiler.

Sevgili doktorcoğum , ne dini?

Yazımı senin nasıl anladığına uğraşı verdim bir türlü senin gibi anlayamadım.

Eşitliğe gelince;

Senin basit mantık düzeyinde karalaman tercihi değiştirmez..Kaldıki yazı tura eşit meşit değil , ona tercih değil iki eşit olmayan denir.

neden eşit?

Ne demişim;

varlığın gerçeğinin bilinemezliği tercihi zorunlu kılar.

Tercih iki eşit birini seçmekle olur..Biri diğerinden güzel olsa bu iki eşit olmaz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Peki din bir zorunluk mudur?

Dindar bir topluma doğan için elbette bir zorunluktur.

Zorunluk alternatifi olmayan ya da alternatiflerin pek olası olmadığı durumlardır.

Tercihlerde her zaman alternatifler vardır.

Ülkemizde ateizm bir tercih değildir. Olamaz.

Çünkü çocuğun tercih etme yeteneği ve hakkı yoktur.

Beyni İslam'la yıkanmış bir çocuğun ilerde ateist olması tercih değildir. Mucizedir.

Yine de bu mucize arada bir gerçekleşir.

Kişi yaptığı tercihin aslında bir tercih değil, zorlama olduğunu görür.

Ateist aileye doğan bir çocuk için de ateizm bir tercih değildir.

Teizm bir tercih gibi durmasına rağmen, çocuğa bir tercih olarak sunulmaz.

Bu nedenlerden dolayı ben ne teizmi ne de ateizmi bir tercih olarak kabul edemiyorum.

Eğer bir şey olacaklarsa, zorunlu olmaları gerekir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Peki din bir zorunluk mudur?

Dindar bir topluma doğan için elbette bir zorunluktur.

Zorunluk alternatifi olmayan ya da alternatiflerin pek olası olmadığı durumlardır.

Tercihlerde her zaman alternatifler vardır.

Ülkemizde ateizm bir tercih değildir. Olamaz.

Çünkü çocuğun tercih etme yeteneği ve hakkı yoktur.

Beyni İslam'la yıkanmış bir çocuğun ilerde ateist olması tercih değildir. Mucizedir.

Yine de bu mucize arada bir gerçekleşir.

Kişi yaptığı tercihin aslında bir tercih değil, zorlama olduğunu görür.

Ateist aileye doğan bir çocuk için de ateizm bir tercih değildir.

Teizm bir tercih gibi durmasına rağmen, çocuğa bir tercih olarak sunulmaz.

Bu nedenlerden dolayı ben ne teizmi ne de ateizmi bir tercih olarak kabul edemiyorum.

Eğer bir şey olacaklarsa, zorunlu olmaları gerekir.

senin bu sorun konunun dışında, ateist cafede ateistlere çağrı diye bir başlık açmışsın , oraya yazacaktım ama seni kırmam medem burda sordun..

Hayır din bir tercih değildir .nedeni diğeri ile eşit değildir.evet tercihdir; çünkü inanmak ve rituelleri içerir. üstünlükleride gözden kaçırma.

Teklif akla yapalır aklın ulaşamadığı çok şeylerin oluşumundan melekeler motive edilerek insan özgürce olumlu veya olumsuz karar verir.işte aslında bu karara tercih diyoruz. Bu yüzden sorumluluk gerçekleşir..çocuklar ebeveynden sorumludurlar elbet.alternatifler tercihe sebeptirler ancak tercih değillerdir.tercih, üç şıkka ayrılır. Ya evettir, ya hayırdır , veya cehalettir. Müslüman ülkede ateist olmanın avantajları az olur. buda eğitimle gerçekleşir.Avrupa ne kadarda hırıstiyan dinine mensup olsada ateizm orda daha yaygındır .nedenide din sorgulanmadan empoze edilir.oysa zorlama terorizmin en büyük sebeplerindendir.

Bence islam ülkelerinde inanmanın sorgulayarak öğretilmesi gerekir ki, insan ister ateizmi isterse teizmi şeçsin.çünkü özgürlük bunu gerektirir.cahillerde ortada kalır...

başlığa yeniden dönelim.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sevgili doktorcoğum , ne dini?

Yazımı senin nasıl anladığına uğraşı verdim bir türlü senin gibi anlayamadım.

Eşitliğe gelince;

Senin basit mantık düzeyinde karalaman tercihi değiştirmez..Kaldıki yazı tura eşit meşit değil , ona tercih değil iki eşit olmayan denir.

neden eşit?

Ne demişim;

varlığın gerçeğinin bilinemezliği tercihi zorunlu kılar.

Tercih iki eşit birini seçmekle olur..Biri diğerinden güzel olsa bu iki eşit olmaz.

Sevgili Turgay; doğrusu başlık yazıdan,

tercihin iki eşitten birini seçmek olarak algılayarak basit bir mantık yürütmüşüm.

Senin kompleks mantığın; varlığın gerçeğinin bilinemezliğine ve aklın ulaşmada yetersiz kaldığında tercihi zorunluluk haline getiriyorsa kabahat benim değil.

Varlığın gerçeği de neymiş? Kendimiz bir varlık olduğumuz gibi objektif varlık da önümüzde duruyor. Nesine ulaşamıyormuşuz. Önümüzde duranı sahte mi zannediyorsun. Ki gerçeğinden bahsedesin.

Yokluğu mümkün olmayan hayatın varlığı ve devamı için özellikler ve sebeplerin hal tavırdır.bu ise iradenin varlığındaki amaçı gösterir.

şu halde , nerden geldiği bilinmeyen alem yaratılmşmıdır sorusuna bilim yetersiz kaldığından akıl ve bilim tercih etmek zorunda kalmıştır.

Bu kompleks cümle ile neyi anlatmak istiyorsun. Fazla filozofik olmuş, kusura bakma ben anlamadım. Anlayan beri gelsin.

işte bu zorunluluk halidir..İnsan düşünür bilimsel verileri kaydeder neticeye ulaşamaz.bunu felsefe diline çevirirseniz Kim sorusuna cevap bulamazsınz.
Neden neticeye ulaşamasın. Sen "bilinemezcilik"le filozofik anlamda bir yere ulaşmışsın ya. Bilim verilerden neticeye ulaşmak için çalışmalarını kesintisiz sürdürüyor. Bildikleri onu götürdüğü yere kadar götürüyor. Ayakları yere basa basa ilerliyor. Aslolan bu eylemin kendisidir. Bilimin nereye varıp varamayacağı değil. Kim sorusuna, Sen bilinemez diyorsun. Bir başkası allah diyor, bilim "kim?" sorusunu sormuyor. Kim sorusu kimlik gerektirir. Bilim; her önüne aldığı madde ve harekete; neden? ve nasıl? sorularını sorup araştırıyor. Ve pek çoğunun nedenini ve nasılını bulup açığa çıkarıyor.
İşte tercih eşit ikiliden birini seçmek olduğundan varlığıda zorunludur..

Anlamadım tekrar sorayım hangi eşit ikiliden birini seçmek zorundayız?

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Aklın ulaşabildiği her şey yetersiz kaldığından tercih etmek zorunluluğu açıktır.dolaysıyla böylesi bir yaklaşım gerçek bilginin olduğu yerde başlar.

Bu yüzden varlığın gerçeğinin bilinemezliği tercihi zorunlu kılar.

isterseniz tercih nedir ona bir bakalım:

Yokluğu mümkün olmayan hayatın varlığı ve devamı için özellikler ve sebeplerin hal tavırdır.bu ise iradenin varlığındaki amaçı gösterir.

şu halde , nerden geldiği bilinmeyen alem yaratılmşmıdır sorusuna bilim yetersiz kaldığından akıl ve bilim tercih etmek zorunda kalmıştır.

işte bu zorunluluk halidir..İnsan düşünür bilimsel verileri kaydeder neticeye ulaşamaz.bunu felsefe diline çevirirseniz Kim sorusuna cevap bulamazsınz.

İşte tercih eşit ikiliden birini seçmek olduğundan varlığıda zorunludur..

Saçma! Aklın ulaşamadığı bir konuda yapılabilecek bir tercih varsa, o da bilmemektir. Buna da tercih denmez, adı üzerinde "bilmemek" denir.

İnsan, bilmediği/bilemediği bir şeyin yerine aklın ulaşamadığı ve asla da ulaşamayacağı bir şeyi koyarsa, buna tercih denmez, saçmalık denir.

- Evrenin nasıl var olduğunu bilemiyorum,

- O zaman bir yaratıcı var

- Yok yahu! Bilemediğin herşey için bir yaratıcı mı ataman lazım?

- Tabii! Ya bileceksin, ya da bir yaratıcıyı kabul edeceksin. İkisinden birini tercih etmen gerek.

- Yürü git lan, sabah sabah asap bozma!

Link to post
Sitelerde Paylaş

- Evrenin nasıl var olduğunu bilemiyorum,

- O zaman bir yaratıcı var

- Yok yahu! Bilemediğin herşey için bir yaratıcı mı ataman lazım?

- Tabii! Ya bileceksin, ya da bir yaratıcıyı kabul edeceksin. İkisinden birini tercih etmen gerek.

- Yürü git lan, sabah sabah asap bozma!

Yaratıcıyı kabul etmesen de O'nu inkar da etmemen lazım. Olgun bir insanın Evrenin nasıl var olduğunu bilene kadar şunu demesi gerekir. "Yaratıcı var da olabilir yok da olabilir."

Link to post
Sitelerde Paylaş

- Evrenin nasıl var olduğunu bilemiyorum,

- O zaman bir yaratıcı var

- Yok yahu! Bilemediğin herşey için bir yaratıcı mı ataman lazım?

- Tabii! Ya bileceksin, ya da bir yaratıcıyı kabul edeceksin. İkisinden birini tercih etmen gerek.

- Yürü git lan, sabah sabah asap bozma!

Yaratıcıyı kabul etmesen de O'nu inkar da etmemen lazım. Olgun bir insanın Evrenin nasıl var olduğunu bilene kadar şunu demesi gerekir. "Yaratıcı var da olabilir yok da olabilir."

Sevgili Cubbeli,

Birçok iletimde belirttim ama yeri gelmişken tekrar belirtmek istiyorum.Ateistlerin tanrı inancına karşı çıktıkları yok,o bir tercihtir.Hatta tartışılabilir,tartışılıyorda.Sorun nedir peki? Sorun,din ile tanrı inancını karıştırmaktır.Dinlerin çıkar uğruna yapılan uydurmalar olduğu aşinadır.Bu fikri kabul etttiğinizde,mantıksal sorgulamalarla tanrı arayışı içerisinde iseniz sonsuz saygı duyar,ve saygı çerçevesindede tartışırız.Mantıksal sorgulamayı alıpta dine alet ederseniz,karşınıza ateizm duvarı çıkar.Bilmem anlatabildim mi?

Link to post
Sitelerde Paylaş

- Evrenin nasıl var olduğunu bilemiyorum,

- O zaman bir yaratıcı var

- Yok yahu! Bilemediğin herşey için bir yaratıcı mı ataman lazım?

- Tabii! Ya bileceksin, ya da bir yaratıcıyı kabul edeceksin. İkisinden birini tercih etmen gerek.

- Yürü git lan, sabah sabah asap bozma!

Yaratıcıyı kabul etmesen de O'nu inkar da etmemen lazım. Olgun bir insanın Evrenin nasıl var olduğunu bilene kadar şunu demesi gerekir. "Yaratıcı var da olabilir yok da olabilir."

Yaratıcıya en ufak bir ihtimal dahi verince hemen İslamcılar tarafından konunun suistimali başlıyor... O yüzden müslümanların Allah tanımı üzerinden hareketle böyle bir Allah'ın asla var olmadığı ve olamayacağını göstermek daha pratik ve yararlı... Pragmatist bir tavır takınmak lazım cübbeli bu konularda... Yoksa boş çene çalmak için burada değiliz...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sevgili Turgay; doğrusu başlık yazıdan,

tercihin iki eşitten birini seçmek olarak algılayarak basit bir mantık yürütmüşüm.

Senin kompleks mantığın; varlığın gerçeğinin bilinemezliğine ve aklın ulaşmada yetersiz kaldığında tercihi zorunluluk haline getiriyorsa kabahat benim değil.

Varlığın gerçeği de neymiş? Kendimiz bir varlık olduğumuz gibi objektif varlık da önümüzde duruyor. Nesine ulaşamıyormuşuz. Önümüzde duranı sahte mi zannediyorsun. Ki gerçeğinden bahsedesin.

Bu kompleks cümle ile neyi anlatmak istiyorsun. Fazla filozofik olmuş, kusura bakma ben anlamadım. Anlayan beri gelsin.

Neden neticeye ulaşamasın. Sen "bilinemezcilik"le filozofik anlamda bir yere ulaşmışsın ya. Bilim verilerden neticeye ulaşmak için çalışmalarını kesintisiz sürdürüyor. Bildikleri onu götürdüğü yere kadar götürüyor. Ayakları yere basa basa ilerliyor. Aslolan bu eylemin kendisidir. Bilimin nereye varıp varamayacağı değil. Kim sorusuna, Sen bilinemez diyorsun. Bir başkası allah diyor, bilim "kim?" sorusunu sormuyor. Kim sorusu kimlik gerektirir. Bilim; her önüne aldığı madde ve harekete; neden? ve nasıl? sorularını sorup araştırıyor. Ve pek çoğunun nedenini ve nasılını bulup açığa çıkarıyor.

Anlamadım tekrar sorayım hangi eşit ikiliden birini seçmek zorundayız?

Sevgiler.

Sevgili ekinci kardeşim,

Varlığı kim var etmiştir?

Varlık hangi sebeplerle var olur ?

Varlığın var olma amaçı nedir ?

Varlığın gerçeği nedir ?

Şüphesiz İnsanoğlu varoluşundan beri şu gördüğümüz sırlarla dolu alemi var edene, bütün melekeleriyla ulaşmak ister .Çünkü alem cazibesiyle aklı kendisine çağırarak bana bak bana der, sanki insanı etileyerek hipnoz eder. . Şu alem Fiozofların,şairlerin,bilimadamların,aşıkların, say sayabilidğin kadar muhteşemliğine,güzelliğine,görkemliğine , baş eğdirip akılları hayran bırakmıştır.. .bazı insanlar bu gerçeği gizleyip dursalarda ruhlarının ve akıllarının derinliklerinde işte bu yatar.

Varlık hangi sebeplerle var olur ?

Şey,in var olabilmesi için bağlı olduğu bütün sebeplerin varolması gerekir..sebeplerden tek birinin eksikliği onun vucuta gelmemesi demektir.Hele ki bu bir canlı olacaksa , eğer birde aklı şuuru olacaksa .!

Her var oluş bir ölçü ile olması kaçınılmaz olacaktır .hatta bu kaos olsa bile .. bazı ölçüsüz akılsızların bağırdıkları gibi intizam ölçü mölçü yok demeleri safsatanın ta kendisidir ..o gafiller sefiller kendi kendine alay etmektedirler.oysa ölçüyü ve intizamı ölçülü ve intizamlı okullarda öğrenmekteyiz..böylesi kendini kandıran insanlar konumuzun muhatabı değillerdir.

Varlığın var olma amaçı nedir ?

Vucuta gelmiş her varlık bir veya birden çok amaçlara yöneliktir.neticeler bunu hareket hız ve zamanla gözlerimiz önüne sermektedir.

Öyleyse luzumsuz zannetiğimiz bilğimizin aklımızın erişemediğidnendir.

Biz bilgileri toplar bilinenleri kayıt ederek yeni bilgilerimize ekler neticeler elde ederiz.demekki bilimde bir amaçaa yönelik hareket eder.İşte bu takamül kanununu gösterir..Kimleri bu sürece evrim kimleri yaratılış anı diyor.

Varlığın gerçeği nedir ?

Bu sır öyle zannedildiği kadar basit değil hatta zor bile değil.

Önümüzde duran varlık tabiki sahte değil vardır..yani var olanın gerçeği nedir? varolanın gerçeği kendisi olamaz , zaten hiç bir''şey'' kendiliğinden oluşamaz..sen bunu koyu maddeden enerjiden tut ta kanunlara kadar gidebilirsin. bu yüzden bende varlığın gerçeğinin bilinemezliği tercihi zorunlu kılar dedim .işte burda akla edilen teklifi tercih yapılması zorunlu kılınmıştır.zira belirsizlik vardır , belirsizlik ise eşittir.taki belirsizlik kalkıncaya dek.ne zamanki belirsizlik bilinir teklif kalkar zorunluluk hali yok olur.Alem yaratılmışmıdır sorusunu soran varlığın ta kendisidir .Alem yaratılmamış denirse ispat gerekir.Yaratılmış denirse inanılır, ispat gerekmez..Yaratılmış kendi hal dili ile yaratıldığını göstermekle yaratıcıyı ispat eder. .Çünkü yaratıcı ile yaratılmış arasında münasebet yalnız yaratmak olmalıdır.tersini düşünsen akıldan uzak kalırsın , yani bir anda başlayan alemin kendisi yaratıcı olamaz.

Kim bu yaratıcı tanımı nasıldır gibi soruları ilahiyatcılara sormalısın ...bana değil..Bizim konumuz ateizm zorunlulukmudur yoksa tercihmidir.

varlığın gerçekliği gizli kaldıkça tercih kaçınılmaz olacaktır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

En büyük sorun böyle bir felsefi konudaki yanlış tercihin ebedi cezasının olduğunun iddia edilmesidir... Toplumları korkutarak prim yapmaya çalışan tek kelime ile "adice bir yaklaşım olduğunu düşünüyorum... İlksel ve içgüdüsel duygulara hitap ediyor bu primitif ödül-ceza sistemi...

Andromeda:

Bu tercihi zaten Ateismi tercih ederek SEN yapıyorsun. Sonsuz yokluğu tercih ediyorsun. Bense sonsuz varlığı ve mutluluğu tercih ediyorum. Bu gerçeğin ifade edilmesini niye "adice bir yaklaşım" olarak eleştiriyorsun? Sen seçtiğinden razıysan ben de seçtiğimden razıysam bu razı olduğumuz iki şıkkın ifade edilmesi niye seni bu kadar hiddetlendirsin?

Senin tercihini yanlış görsem de tercih hakkına saygım var. Eğer Allah var ise, ki benim onun varlığından atomun ağırlığı kadar bile kuşkum yok, o zaman sen seçtiğine ben de seçtiğime layık olabileceğiz. Benim tercihime göre, tekrar diriltildikten sonra bir süre bu tercihinin ne kadar yanlış olduğunu kavrayacak ve sonsuz pişmanlık hissedeceksin ama sonunda sonsuzluk boyunca tercihinle yaşayacaksın. Din Gününde bu seçimini "adice bir yaklaşım" olarak mı yoksa "aptalca bir seçim" olarak mı yaftalayacaksın bilmiyorum. Senin tercihine göre ise, bende seninle birlikte sonsuz sessizliğe ve yokluğa gömüleceğim.

Ben senin tercihinden alınmıyorum, sen de benimkinden alınmamalısın. Sen benim tercihime gülebilirsin, ama ben senin bu tercihine gülecek kadar vicdansız değilim.

Selam,

Edip

tarihinde EdipYuksel tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Şurdan devam edelim:

Seçenek: yokluğu mümkün olmayan bireysel ve toplumsal hayatın varlığı ve devamı için özellikler ve sebeplerden oluşan zorunluluk halidir..işte hür iradenin varlığındaki amaç özelliklerdeki tercihi, gerektirir.

Teklif: olmaması düşünülemeyen ferdi ve sosyal hayatın yasaları akli,vicdani gibi iç ve dış iletişim ilkelerinin bütünüdür.

Özgürlüğü kısıtlayan kriterler nelerdir?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sevgili Cubbeli,

Ateistlerin tanrı inancına karşı çıktıkları yok,o bir tercihtir.

Ateizm tanrı tanımazlık demektir. Tanrı tanımamaktan siz ne anlıyorsunuz?

Tanrı tanımamak elbette ve doğal olarak tanrı inancına karşı çıkmaktır, bu son derece açık.

"O bir tercihtir"

Ateizm mi tercihtir?

Ateizm bir tercih olmadığı gibi inanç da bir tercih değildir.

Ateizm yoktan var eden, herşeye kadir bir tanrının olmadığını/olamayacağını anlamaktır.

Ateizm gerçeği bilmek demektir.

İnanç ise gerçeği bilmek istememektir aslında; çünkü inanç bilgiden değil bilgizlikten doğar.

Öyleyse inanç da bir tercih değildir, hayal gücünün bir oyunu, bilinci esir alan bir sanrıdır inanç!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Andromeda:

Benim tercihime göre, tekrar diriltildikten sonra bir süre bu tercihinin ne kadar yanlış olduğunu kavrayacak ve sonsuz pişmanlık hissedeceksin ama sonunda sonsuzluk boyunca tercihinle yaşayacaksın. Din Gününde bu seçimini "adice bir yaklaşım" olarak mı yoksa "aptalca bir seçim" olarak mı yaftalayacaksın bilmiyorum. Senin tercihine göre ise, bende seninle birlikte sonsuz sessizliğe ve yokluğa gömüleceğim.

Ben senin tercihinden alınmıyorum, sen de benimkinden alınmamalısın. Sen benim tercihime gülebilirsin, ama ben senin bu tercihine gülecek kadar vicdansız değilim.Selam,

Edip

güzel bir yaklaşım

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ateizmin tercih olması, ''tanrını olmadığına inanmaya'' karar vermek olur. Ama bu ateizm sayılmaz.

Önce karar değil, inançsızlık gelir.

Tanrıya, inanmıyorsan daha doğrusu inanamıyorsan, ikna olmuyor/olamıyorsan zaten senin için ateizm den başka bir seçinek yok demektir. Seçenek olmadan da seçim olmaz.

Ateizm bilginin, özgür düşüncenin ve cesaretin geirdiği bir ''zorunluluk'' tur diyebiliriz.

Ama zorunluluk kelimesi yanlış anlaşılmaya da çok açık.

Ancakk dinler arası seçim olabilir. Tarıya inanıyorsan geriye ''hangi dinin tanrısı'' sorusu kalır. Burda seçenek olur, ve bir seçim gerçekelşebilir belki..

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...