'Açılımcı Alevi' Arif Sağ'dan Alevilere Suçlama.

[Satsuma54 0]

ALEVİLERE SAĞ KROŞE

AK Parti'nin 'Alevi Çalıştayı' ile Dolmabahçe'deki 'açılım toplantısı'na katıldığı için Alevi örgütlerince eleştirilen Arif Sağ, alttan almadı. 'Saf değiştirdiğini iddia edenleri 'süreci anlamamakla' suçladı

Hükümetin 'Alevi Açılımı' çalıştayına ve Başbakan Tayyip Erdoğan'ın 'Demokratik Açılım' çerçevesinde İstanbul'da sanatçılarla yaptığı toplantıya katıldığı için bazı Alevi örgütlerince topa tutulan Arif Sağ, sessizliğini AKŞAM'a bozdu. Yaşanan süreçte hakarete varan eleştirilerle karşılaştığını söyleyen Sağ, 'Bacak bacak üstüne atarak bu işler çözülmez. Aleviler de artık diplomasiyi kullanmalı' dedi, hem cemaate hem örgütlere sert çıktı.

'Bu süreçte herkesi mutlu etmek mümkün değil' diyen Sağ 'Tabii ki birileri de rahatsız olacak . Gerçi rahatsızlığın dozunu artırıyorlar. Hoş olmayan, hakarete varan eleştiriler getiriyorlar. Ama önemsemiyorum. Önemsediğim tek şey, Alevilerin haklarını elde etmesi. Bu, benim için her şeyin önünde. Yoksa beni ne Arif Sağ ne de Alevi örgütleri ilgilendiriyor' dedi.

İşte Sağ'ın çarpıcı açıklamaları:

KİM MÜCADELE EDİYOR

Bacak bacak üstüne atıp oturmakla olmaz.

Alevilik ayrı, Aleviler ayrı tartışılmalı. Türkiye'deki Aleviler acaba Alevi gibi mi yaşıyor? Yoksa herkes kendine göre değiştirmeye mi çalışıyor? Aleviler, inançlarını özgürce yaşayabilmeli. Birileri evlerinde bacak bacak üstüne atıyor, Alevi haklarıyla ilgili hiçbir mücadelenin içinde yer almıyor. Biz bu mücadeleyi başlattığımızda da 'Vay, dincilik yapıyorlar' diyor.

MUHATABIM AK PARTİ DEĞİL

'AK Parti somut adım atsın' diyenler adım atıyor mu?

Devlet 'Siz kendi aranızda bir karara varın, biz uygulayacağız' diyor. Ama 'Hükümet somut adım atmıyor' diyen Aleviler somut adım atmıyor. A dernek 'Böyle' diyor, B dernek 'Öyle olmaz' diyor. Ne olacak peki? Başbakan; 'Bu bir devlet projesi' dedi. Ben hükümeti değil devleti muhatap alıyorum. Devlet 1000 yıldır ilk kez 'gelin Alevi kardeşler konuşalım' diyor.

SAF DEĞİŞTİRMEDİM

Ben hep 'sol'a giderim 'sağ'a doğru gitmem

AK PARTİ'YE yakınlaşıyor' diyenleri ciddiye bile almam. Sol gelenekten geliyorum, belim sağlamdır. Hep sola giderim, sağa gitmem. Milletvekili olmuşum, olmamışım öyle bir sorunum yok. Aleviyim, Alevi gibi yaşıyorum. Kavgam budur. Çuvalla para kazanabilirdim. Neyim eksik? Tipim mi bozuk? Elim, ayağım mı yok? Ben de yapardım ama yapmadım.

Cemevlerine eskisi gibi itiraz yok, süreç yol aldı.

BU mesele ideolojik bakış açılarıyla çözülmez. Ne yani, Alevilerin eline silah mı vereceğiz? Yok böyle bir şey. Demokratik bir ülkede yaşadığımızı varsayıyorsak, demokratik kurallar içinde hak alma mücadelesi vereceğiz. Alevi toplumumun da artık diplomasiyi kullanabilmesi gerekiyor. Süreç, çok yol aldı. Cemevlerine eskisi gibi itiraz var mı? Alevilere kötü gözle bakanlar artık 'Onlar da insan' demeye başladı.

Babam AK Parti'ye oy verirse eli de kırılır, vicdanı da

- BABAMLA konuştum, 'Neden katıldın baba o toplantılara?' diye sordum. Konuya taraf olarak masanın bir kenarına oturmamız gerektiği konusunda beni tatmin etti.

- AÇILIM konusunda hükümet bir şeyler yapmaya çalışıyor. Ama ne kadar inandırıcı, bilemeyiz. Somut hiçbir şey yok. Ben kişisel olarak hissetmedim, hissetmiyorum da. Ama sonuçta o masanın bir tarafında muhatap birilerinin olması lazım. Yarın hükümetten birileri kalkıp da 'Açılım sürecinde biz sizi çağırdık, gelmediniz' diyememeli. Bu kozu ellerinden almak lazımdı. Babam da bu nedenle o toplantıya katıldı. Yapılan eleştiriler etik değil.

- BU süreçlerin inandırıcı olduğuna inanmıyorum. Zaten açılımların, hükümetin kendi dirayetiyle yapıldığına da inanmıyorum. Uluslararası bir baskı sürecinin çalışmaları gibi görüyorum.

- BABAMIN, AK Parti'ye yaklaştığı iddialarını gerçekten çok komik buluyorum. Babam AK Parti'ye oy veremez. Verirse eli de, vicdanı da kırılır. 1988'den beri Alevi örgütlenme mücadelesinde aktif rol alıyor. Hükümet gibi düşündüğü için orada olmadı, sadece masanın bir ucunda olması gerekiyordu. Her türlü tepkiye rağmen masanın bir ucuna, Aleviler adına, sosyal sorumluluk adına oturmayı tercih etti.

'Cemevi cümbüş evi' diyenler var

AK PARTİ'NİN bütün tabanı belki Milli Görüşçü değil, ama tabanının asıl unsurunu oluşturan Milli Görüşçüler'in, Alevilik konusunda bu kadar hassas davranacağına inanmıyorum. Karacaahmet Cemevi'ni yıkma teşebbüsünde bulunanlar da, Sivas olaylarının savunucuları da, daha düne kadar 'Cemevi cümbüş evi' diyenler de bu zihniyetin temsilcileri. Açılımdan önce, geçmişte yapılan bu girişimlerin doğru dürüst izah edilmesi ve Alevilerin vicdanlarına hesap verilmesi lazım. Yoksa bu anlayışın bu kadar hızla değişebileceğine inanmıyorum. Ama inanmak istiyorum.

Bu isi istediğiniz sekilde cözeceğiz

HÜKÜMETİN samimi olup olmadığı konusunda niyet okuyamayız. Diğer sanatçı arkadaşlarla birlikte katıldığım 'Demokratik Açılım' toplantısında Başbakan Tayyip Erdoğan'la ayaküstü sohbetimiz oldu. Başbakan bana 'Bu işi mutlaka sizin istediğiniz şekilde çözeceğiz, merak etmeyin' dedi. Devlet Bakanı Faruk Çelik'in açıklaması da aynı yönde.

(Kaynak: http://ihlassondakika.com/detail.asp?id=250529)

................................ (Alıntı sonu)

Toprağı bol olsun; Aşık Mahzuni Şerif, yıllar önce bu hazret için aşağıdaki besteyi yapmıştı. Bugünleri görüp bizi uyardığı için de kendisini saygıyla anıyoruz.

Bir elinde kadeh var nerden gelirsin canım

İçip de ağlamayı derman bilirsin canım

Dünya fani bahçedir bir gün ölürsün canım

Adam olamadın gittin zevzek

Beni bilemedin gittin zevzek

Yürü be yürü be yürü be insan değilsin

Kendini bilmeyen canım eli ne bilsin

Halkı hakkı ne bilsin

Hele bak şu aynaya yüzün yüze benzer mi

Ta sabahtan uyumuş gözün göze benzer mi

Vay o boyun devrilsin özün bize benzer mi

Adam olamadın gitti zevzek

Beni bilemedin gitti zevzek

Yürü be yürü be yürü be insan değilsin

Kendini bilmeyen canım eli ne bilsin

Halkı Hakkı Ne Bilsin

Mahzuni bu halinle nereye vardın canım

Sen bu ele gelmeden nerde yatardın canım

Belinde barabellum kimi kurtardın canım

Adam olamadın gitti zevzek

Beni bilemedin gitti zevzek

Yürü be yürü be yürü be insan değilsin

Kendini bilmeyen canım eli ne bilsin

Halkı Hakkı Ne Bilsin

AŞIK MAHZUNİ ŞERİF

[Fuzûlî 0]

Arif Sağ haklı: bu Alevi derneklerinden hiç bi numara olmaz.

3 tane hemşehrisini yanına alan dernek kurmuş.

Herkes birbirine çamur atıyor.

İşin garibi "kanaat önderiyim" diye ortalarda gezinenlerin Alevilikten haberi yok.

3-5 şey öğrenmişler, o da kulaktan dolma.

İşin maneviyatı falan da hak getire.

Dedeyim diye ortada geziniyorlar, aleviliğin İslam ile alakasını olmadığını iddia ediyorlar, Ali'ye inanmıyorlar falan. Böyle bir garabet, böyle bir pejmürdelik görülmemiştir.

Alevilerin sorunlarıymış...Alevilerin en büyük sorunu kendileriyle. Önce onu halletsinler. Sonra hükümetle pazarlığa otururlar.

[CEBRrail 0]

tavanarası

[Zola 0]

Bence de Arif Sağ haklıdır. Önceleri SHP-HEP çatısı altında milletvekili olarak Kürtçülerle aynı saflarda durmuş olan Arif Sağ sonradan yaptığı hatayı anlamış ve duruşunu değiştirmiş, özeleştiri yapabilmiş ve yanlıştan dönmesini bilmiştir.

Ben Alevileri kendi halkım gibi görürüm, dostlarımın çoğu Alevidir ve kendim de onların içinde yaşıyorum uzun yıllardır. Son zamanlarda Alevi kesim içinde Kürtçü-Marksist eğilimlerin arttığını üzülerek gözlemliyorum. Ne acı ki uzun yıllar cumhuriyete ve Atatürk devrimlerine sadık kalmış ve onun koruyucu olmuş bu kesim artık bilinçli bir politikanın kurbanı olmuş ve saf değiştirmiştir. Alevi forumlarını takip ediyor musunuz hiç? Bir Alevi forumuna girin ve şöyle bir göz atın; ayın üzerindeki Hz. Ali yazısından tutun din ulemalarının kehanetlerine kadar türlü metafizik inançlara bel bağladıklarını göreceksiniz. Bölücü propagandaya üstü kapalı da olsa çanak tutulduğunu da gözlemleyebilirsiniz. Aleviler, Atatürkçü çizgiden çıkmak üzeredir ve bu da dehşet verici sonuçlar doğurabilir.

Mahsuni'nin Arif Sağ'a yazdığı ileri sürülen dörtlükler hakkında da birkaç söz söyleyeyim. Sanatına çok büyük saygı duyduğum ve Halk Müziğimizin tartışılmaz bir otoritesi, dahi bir bağlama virtüözü olarak gördüğüm Arif Sağ hakkında buna benzer birçok karalayıcı iddia ortaya atılmıştır. Sanat dünyasında sıklıkla görülen bu tür sataşmalardan ya da içyüzünü tam olarak bilmediğimiz kişilik çatışmalarından yola çıkarak Sağ'ın siyasi duruşunu eleştirmek hiçbir biçimde ne sağduyuyla ne de etikle bağdaşırdır. Bir bağlama sanatçısı ve Arif Sağ hayranı olarak Mahsuni Şerif ile A. Sağ ve rahmetli Ali Ekber Çiçek arasında şahsi meseleler olduğunu olayın tanıklarından bizzat dinledim. Mahsuni büyük bir ozan ve değerli bir zattır; ancak bu oun dediği her şeyi mutlak doğru kılmaz. Yukarıdaki yazıda A.Sağ'ın tam olarak niçin eleştirildiği bile belli değil. Ona karşı güdülen bu düşmanlığın kökeninde, Sağ'ın akılcı ve sağduyulu hareket ederek saçma sapan söylemler içinde olan Alevi derneklerinin genel siyasetine ters düşmesi yatmaktadır. Bunu inanarak söylüyorum.