Jump to content

ahlaksızlık artar saçmalığı


Recommended Posts

müslüman biriyle konuşurken islamın saçmalığını açık bir şekilde gösterseniz bile iş 'ama insanlar islamdan çıkarsa ahlaksızlık artar' sözüyle bambaşka bir alana kayıyor.

karşınızdaki kişi ahlak=din bakışıyla büyümüş ve ateist=ahlaksızlık saçmalığıyla yoğrulmuş.

durumun tam tersi olduğunu hepimiz biliyoruz. ülkemizde mide bulandıran, baştan aşağı rezillik içeren, kimin eli kimin yırtık cebinde belli olmayan insanların hemen tamamının herhangi bir dine mensup olduğunu kabul etmeyen yoktur. sıbyancılık, babanın gelinine,kızına, dedenin torununa, çocuğun üvey annesine vs.....saldıran insanların sık sık tövbe ettiklerini bile duyarız.

hal böyleyken ateizm = ahlaksızlık algısı neden hala geniş bir kesime hakim durumdadır?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bizim kültürümüzde ahlak; ödül ve ceza ile öğretilir. Çocuk hata yaparsa dövülür, aşağılanır. Efendi durursa övülür, ödüllendirilir. Herkesin zihnindeki Tanrı da genellikle çocukluğunda ailesinden aldığı disiplinin içselleştirilmiş halidir. Freud'un fikri buydu ve bence doğru. Örneğin müslüman olduğu halde bazı aileler oldukça hoşgörülü. O ailelerde yetişen çocuklar da dini açıdan hoşgörülü oluyor. Allah affeder, Allah bilir gibi konuşurlar genellikle. Ceza ile, dayak ile yetişenler ise çok hoşgörüsüz olur. Allah'tan, cehennemden çok korkarlar ve herkesi de korkutmaya çalışırlar.

Maalesef ülkemizde ikinci tip çoğunlukta. Bu tip insanlar, insanların doğuştan kötü olduğuna ve adam etmek için korkutulmaları gerektiğine inanırlar. Aslında doğru. Eğer sen ahlakı korkutarak öğretirsen bir çocuğua, o çocukta bastırılmış duygular oluşur ve serbest bıraktığında herşeyi yapar. Aile serbest bıraktığında yapılanları görünce de, korkutmanın gerekliliğine daha fazla ikna olur. Bir kısır döngü yani.

Bu şekilde yetişen insanlar Allah korkusuna ihtiyaç duyacaktır. Herkesi kendiler gibi sandıkları için de Allah korkusunu yaymaya çalışacaklardır.

tarihinde Unholy tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Din suçları arttırır. Dinin etkili olduğu yerlerde, dinin daha az etkili olduğu yerlere göre daha fazla suç işlenmiştir. Bunun tersi olan bir istatistik mevcut değildir. Ateizm daha fazla suç işletse ne değişecekti? Hiçbir şey.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Benim etrafımdan, ailemden , ordan burdan tanıdığım müslümanların istinasız tamamı dini motivasyonunu cehennem ve ölüm korkusundan alıyor. Gerçi kuranın hitap tarzına bakarsak doğru olanda bu. Ama bu foruma gelen müslümanların hiçbiri bu güne kadar bunu kabul etmedi. Hepsi cehennemi falan önemsemediklerini, allahı sevdikleri için aşkla ibadet ettiklerini idda ettiler. Sorun benim tanıdığım müslümanlarda mı yoksa burada yazan müslümanlar mı sallıyor? Sizce hangisi?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Benim etrafımdan, ailemden , ordan burdan tanıdığım müslümanların istinasız tamamı dini motivasyonunu cehennem ve ölüm korkusundan alıyor. Gerçi kuranın hitap tarzına bakarsak doğru olanda bu. Ama bu foruma gelen müslümanların hiçbiri bu güne kadar bunu kabul etmedi. Hepsi cehennemi falan önemsemediklerini, allahı sevdikleri için aşkla ibadet ettiklerini idda ettiler. Sorun benim tanıdığım müslümanlarda mı yoksa burada yazan müslümanlar mı sallıyor? Sizce hangisi?

İnsan korktuğu bir şeyi sever mi? Buna psikoloijk açıdan bakmak lazım. Psikoloji de uzman arkadaşlar varsa yazsın. Bir insan çok korktuğu herhangi bir şeyi aynı zamanda çok sevebilir mi? Bana pek mantıklı gelmiyor. Bir kişiden korkuyorsam, gerçekten bana zarar verebileceğini düşünüyorsam onu sevmem.

İnsanların birşeyi çok sevdiği için günde beş vakit namaz kılıp, bir ay aç durup, Dünya'nın sayısız güzelliğinden mahrum kalması bana pek mantıklı gelmiyor. Ancak korktuğu için bunları yapar. Ya da bir menfaati olduğu için. Yani müslümanların müslümanlığının nedeni cennet ve/veya cehennem. Aşk falan palavra biraz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

din kuralları ve tanrı korkusu ile yetiştirilen insan bir kötülük yaptığında bilir ki tanrı onu cezalandıracaktır. ama yine şunu bilir ki bir gün affedecek ve sonsuz cennetine alacaktır. yeter ki tanrının kollarına bıraksın kendini.

ateist bir insanın ise kendisini affedecek bir tanrısı yoktur. ateist yaptığı kötülüğün hesabını kendi vicdanına verir. tanrı sizi affedebilir, ya vicdanınız?

Link to post
Sitelerde Paylaş

İnsan korktuğu bir şeyi sever mi? Buna psikoloijk açıdan bakmak lazım. Psikoloji de uzman arkadaşlar varsa yazsın. Bir insan çok korktuğu herhangi bir şeyi aynı zamanda çok sevebilir mi? Bana pek mantıklı gelmiyor. Bir kişiden korkuyorsam, gerçekten bana zarar verebileceğini düşünüyorsam onu sevmem.

Seni insani zaafların yüzünden yakma ihtimali olan bir varlığı sevmek :blink: :blink: ? ))

Gerçeken gülünç bir idda

Link to post
Sitelerde Paylaş

hal böyleyken ateizm = ahlaksızlık algısı neden hala geniş bir kesime hakim durumdadır?

Çünkü onlar "inanır" mantığıyla düşünüyorlar. Başka türlüsü mümkün değil.

Kötülük ya da ahlaksızlık yapmamızı engelleyen şey sadece bir Tanrı olabilir. Tanrıya inanmayan ve ondan korkmayan, cehenneme gitme endişesi de taşımayan insanı ahlaksızlık yapmaktan alıkoyacak hiçbir engel kalmayacağına göre, o insan ahlaksızlık yapacaktır. Olması gereken budur.

Tanrıya inanmıyor ve ondan hiç çekinmiyorsa, bütün iğrençlikleri yapmamak için bir neden kalmıyor.

"İç disiplin" dediğimiz şeyle tanışmamıştır bir inanır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Çünkü onlar "inanır" mantığıyla düşünüyorlar. Başka türlüsü mümkün değil.

Kötülük ya da ahlaksızlık yapmamızı engelleyen şey sadece bir Tanrı olabilir. Tanrıya inanmayan ve ondan korkmayan, cehenneme gitme endişesi de taşımayan insanı ahlaksızlık yapmaktan alıkoyacak hiçbir engel kalmayacağına göre, o insan ahlaksızlık yapacaktır. Olması gereken budur.

Tanrıya inanmıyor ve ondan hiç çekinmiyorsa, bütün iğrençlikleri yapmamak için bir neden kalmıyor.

"İç disiplin" dediğimiz şeyle tanışmamıştır bir inanır.

Unholy güzel yazmış aslında. Müslümanlar genelde aileleri tarafından baskı altında büyütüldükleri için iç disiplin geliştiremiyor olabilirler. Çünkü hep zorlalayıcı ve tehditkar bir dış disipline maruz kalmışlar. Bu insanlar allah korkusu denilen şeyi kaybettiklerinde gerçekten tehlikeli olabilirler aslında

Link to post
Sitelerde Paylaş

Benim etrafımdan, ailemden , ordan burdan tanıdığım müslümanların istinasız tamamı dini motivasyonunu cehennem ve ölüm korkusundan alıyor. Gerçi kuranın hitap tarzına bakarsak doğru olanda bu. Ama bu foruma gelen müslümanların hiçbiri bu güne kadar bunu kabul etmedi. Hepsi cehennemi falan önemsemediklerini, allahı sevdikleri için aşkla ibadet ettiklerini idda ettiler. Sorun benim tanıdığım müslümanlarda mı yoksa burada yazan müslümanlar mı sallıyor? Sizce hangisi?

Hatasız kul olmaz jadı.Ben de bir insanım ve hatalarım oluyor.Bilerek ya da bilmeyerek pek çok insanı üzebiliyorum.Farkettiğimde af diliyorum Allah'tan.Yaşadığım o vicdan azabı cehennem zaten.Yani ben Allah'tan af dilerken bir kere bile aklıma ölüp cehenneme gideceğim falan da gelmiyor.Ama Allah'tan korkarım.Ve siz inanmasanızda kimsenin hakkı kimsede kalmaz.

Allah kulunun ayıbını asla yüzüne vurmaz,acele de etmez.Ama hak yerini muhakkak bulur(Allahın cezamızı vermesi durumları yani :D )

Ateizmin artması demek ahlaksızlığın artması demek değil ayrıca.Dinsiz,inançsız bir insan da gayet ahlaklı olabilir.Bunun aksini düşünmek çok abes.Farkında olup olmamaktır tek fark.

Yaşa gitsin.İnsan ahlaklı olduktan sonra hiçbir sorun yok..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hatasız kul olmaz jadı.Ben de bir insanım ve hatalarım oluyor.Bilerek ya da bilmeyerek pek çok insanı üzebiliyorum.Farkettiğimde af diliyorum Allah'tan.Yaşadığım o vicdan azabı cehennem zaten.Yani ben Allah'tan af dilerken bir kere bile aklıma ölüp cehenneme gideceğim falan da gelmiyor.Ama Allah'tan korkarım.Ve siz inanmasanızda kimsenin hakkı kimsede kalmaz.

Allah kulunun ayıbını asla yüzüne vurmaz,acele de etmez.Ama hak yerini muhakkak bulur(Allahın cezamızı vermesi durumları yani :D )

Ateizmin artması demek ahlaksızlığın artması demek değil ayrıca.Dinsiz,inançsız bir insan da gayet ahlaklı olabilir.Bunun aksini düşünmek çok abes.Farkında olup olmamaktır tek fark.

Yaşa gitsin.İnsan ahlaklı olduktan sonra hiçbir sorun yok..

Sorun olduğunu idda etmedim. Ölümden ve akabinde gelecek işkencelerden korkan müslüman tanıdıklarım genel olarak çok iyi kalpli, günlük yaşam kavgası içinde yaşayıp giden, çocuklarını yetiştirmeye çalışan, kimseye bir zarar vermemiş böyle ömürlerini geçiren insanlardır. Ama dini motivasyonları korku, ölümden ve azap çekmekten çok korkuyorlar. Bu korku kesinlikle onların suçu değil bence

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu insanlar allah korkusu denilen şeyi kaybettiklerinde gerçekten tehlikeli olabilirler aslında

Çok haklısın. Kendilerini gözetleyen ve yaptıkları, akıllarından geçirdikleri her şeyi kaydeden bir Allah var şimdi. Kimse bilmese bile o biliyor. Ondan kaçış yok. İşin sonu da hesaplaşmaya, ardından cehennemde yanmaya gidiyor. Çok azap var.

Bu inanç bir nedenle kaybolsa, dünyayı bir günde talan ederlerdi.. Düşünsene.. Korku kaynaklı disiplin, korkunun kaynağı ortadan kalktığında yerini mutlaka başıboşluğa bırakır. Çok tehlikelidir.

Ama tabii Unholy'nin de dediği gibi gayet aklı başında düşünen ve Allah inancına karşın çocuğunun iç disiplin oluşturması koşuluna öncelikli olarak inanan bir sürü inançlı insan var. Ama çok dindar insanda bu mümkün değil.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ahlaktan kastımızın iyilik olduğunu kabul edersek rahatlıkla şunu diyebiliriz ki, insanı ahlaksızlığa götüren şey dünyevi kaygıları ve hırslarıdır. Günümüzün yozlaşmış dinlerinin ahlak anlayışının da aslında fazlasıyla dünyevi olması elbette onu da gerçek ahlaktan uzaklaştırır. Oysa kendi ruhsal/iç zenginliğini keşfeden insan, gelip geçici dünya yaşamına hak ettiğinden fazla kıymet vermemeyi de bilir. İbadet de insanın kendi ruhsallığını keşfetmek üzere nefsini terbiye etmeye yaradığı sürece anlamlıdır, yoksa kıymeti kalmaz. Ahlaksızlık veya kötülük, dünya yaşamını fazla ciddiye almaktan, kendini bu yaşama kaptırmaktan doğar.

Bu sözlerden hareketle, kendinde tanrısına kavuşamamış ve ''ben bedenim'' fikrini aşamamış kişilerin otomatik olarak ahlaksızlığa yöneleceğini iddia edemem elbette. Fakat bu kimselerin ahlakında bir sınır olacağı, örneğin yüksek fedakarlık gerektiren durumlarda bu fedakarlıktan kaçınıp bencilce ve dolayısıyla ahlaksızca davranacaklarını tahmin etmek güç değil. Zaten aksi halde tutarsız davranmış olurlar.

Kısacası, dinci veya ateist insanlar da ahlaklı olabilir ama nereye kadar? O sınır nedir? Bir sınır olduğu kesindir.

Kendini Tanrıda eriten ve böylece dünyayı da kendinde eriten bilge insanlar ise sınırsızca sevgi doludur.

''Ne olursan ol gel'' ya da ''Vurana diğer yanağını da dön'', ''Düşmanını bile sev'', ''En yüce buyruk şudur: Birbirinizi sevin'' diyecek seviyeye gelirler. Mükemmel ahlak işte bu noktada ortaya çıkar. İnsan Tanrıyı kendinde bulduğunda yüreği sevgiyle dolar çünkü ''Tanrı sevgidir.''

tarihinde Gnosis tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Ahlaktan kastımızın iyilik olduğunu kabul edersek rahatlıkla şunu diyebiliriz ki, insanı ahlaksızlığa götüren şey dünyevi kaygıları ve hırslarıdır. Günümüzün yozlaşmış dinlerinin ahlak anlayışının da aslında fazlasıyla dünyevi olması elbette onu da gerçek ahlaktan uzaklaştırır. Oysa kendi ruhsal/iç zenginliğini keşfeden insan, gelip geçici dünya yaşamına hak ettiğinden fazla kıymet vermemeyi de bilir. İbadet de insanın kendi ruhsallığını keşfetmek üzere nefsini terbiye etmeye yaradığı sürece anlamlıdır, yoksa kıymeti kalmaz. Ahlaksızlık veya kötülük, dünya yaamını fazla ciddiye almaktan, kendini bu yaşama kaptırmaktan doğar.

Bu sözlerden hareketle, kendinde tanrısına kavuşamamış ve ''ben bedenim'' fikrini aşamamış kişilerin otomatik olarak ahlaksızlığa yöneleceğini iddia edemem elbette. Fakat bu kimselerin ahlakında bir sınır olacağı, örneğin yüksek fedakarlık gerektiren durumlarda bu fedakarlıktan kaçınıp bencilce ve dolayısıyla ahlaksızca davranacaklarını tahmin etmek güç değil. Zaten aksi halde tutarsız davranmış olurlar.

Kısacası, dinci veya ateist insanlar da ahlaklı olabilir ama nereye kadar? O sınır nedir? Bir sınır olduğu kesindir.

Kendini Tanrıda eriten ve böylece dünyayı da kendinde eriten bilge insanlar ise sınırsızca sevgi doludur.

''Ne olursan ol gel'' ya da ''Vurana diğer yanağını da dön'', ''Düşmanını bile sev'', ''En yüce buyruk şudur: Birbirinizi sevin'' diyecek seviyeye gelirler. Mükemmel ahlak işte bu noktada ortaya çıkar. İnsan Tanrıyı kendinde bulduğunda yüreği sevgiyle dolar çünkü ''Tanrı sevgidir.''

Sevgili gnosis ne güzel yazmışsınız.Bu farkındalığı her zaman göremiyoruz değil mi ?

Hoş geldiniz :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Jadı,

Haksızlık etmemen lazım. Cehennem inancı insanları yapmak istedikleri kötülüklerden alı koymak yerine, istemedikleri kötülükleri din adına yapmalarını sağlar. Bu yüzden bu inancın kaybolması, insanların kitleler halinde kötülüğe yönelmelerinden ziyade, din adına yapılan kötülüklere daha fazla ortak olmamalarını sağlar. Bu da olumlu ve iyi birşeydir.

Zaten eğer cehennem inancının yitirilişinin insanları kötülüğe iteceğini düşünüyorsanız, kurmuş olduğunuz bu sitenin faydadan çok zarar getirdiğini de kabul etmelisiniz değil mi? :)

tarihinde Gnosis tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Kısacası, dinci veya ateist insanlar da ahlaklı olabilir ama nereye kadar? O sınır nedir? Bir sınır olduğu kesindir.

Kendini Tanrıda eriten ve böylece dünyayı da kendinde eriten bilge insanlar ise sınırsızca sevgi doludur.

''Ne olursan ol gel'' ya da ''Vurana diğer yanağını da dön'', ''Düşmanını bile sev'', ''En yüce buyruk şudur: Birbirinizi sevin'' diyecek seviyeye gelirler. Mükemmel ahlak işte bu noktada ortaya çıkar. İnsan Tanrıyı kendinde bulduğunda yüreği sevgiyle dolar çünkü ''Tanrı sevgidir.''

Ben bu saydıklarınızın mükemmel ahlakı ve gerçek sevgiyi değil, en yüksek dozda egoizmi temsil ettiğine inanıyorum.

Ne olursa olsun kabul etmek, vurana diğer yanağını da dönmek, düşmanını bile sevmek.. İşte bunların hepsi bir tür tanrı olmak isteği gibi geliyor bana ve korkunç bir ukalalık aslında.

Bana göre zaten gereksiz ve yanlış.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Vurana diğer yanağımızı dönmek ''uklalalık'' ama karşılık verip bir tane de ben patlatırsam o zaman ''alçak gönüllü'' mü oluyorum? İlginç bir düşünme biçimin varmış doğrusu.

''Tanrı olma'' isteğim var evet. Fakat bu istek, benden bu dünyadan vazgeçmemi de bekliyor. Bu yüzden ukalalık yok burada. Tanrıyla bir olmak fazlasıyla zor çünkü. Ancak kendi benliğini, egosunu, nefsini terbiye edebilmiş insanların yapabileceği birşey. Benim inancımda Tanrı herşeye egemen olan bir kral gibi düşünülmüyor; aksine, dünyayı ve maddeyi varedenin Tanrı değil ikincil bir varlık olduğuna inanıyoruz. Bu yüzden ''Tanrıyla birlikte olmak'', bize dünyevi hiçbir fayda vermiyor, çünkü kendimizi dünyadan kurtarmamızı, hatta 'kendilik' fikrini aşmamızı gerektiriyor ama bu durum çelişik biçimde insana huzur ve güven de veriyor.

Eski bir gnostik öğretmenin dediği gibi, ''Bu yolda birinciler sonuncu ve sonuncular da birinci olacak. Canını kurtarmak isteyen onu kaybedecek, bu yolda canını yitiren ise onu kazanacak.'' Nefsini çarmıhtan kaçıran sonunda onu yitirecek, ama kendi elleriyle kendini çarmıha çakanlar üç gün sonra mesih gibi dirilecek ve yaşama kavuşacak.

tarihinde Gnosis tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

bence dinsel ahlak ile bilimsel ahlakın karıştırılmaması gerekir..

dinsel ahlaka bende inanmam, ve dinsiz ahlaksızdırım daima...

ama bilimsel ahlak, bireyin ve toplumun refahı için uyulması gerekilen kurallardır, buna herkes uyacak, yoksa huzur ve güven ortamı bozulur.

tabi neyin dinsel neyin bilimsel ahlak olduğu tartışmaya açılmalıdır,

dinsel ahlak dinin emrettiği ve gereği olmayan lüzumsuz ahlak yasalarıdır, hatta bazen bu yasalar bilimsel ahlak tarafından ahlaksızlık olarak nitelendirilebilir.

bilimsel ahlaksa temeli akla dayanan , sorgulayıcı , test edici ve çözümleyici fikirlerden ortaya çıkmış basit kurallardır, dinsel ahlak tarafından ahlaksızlık olarak nitelendirilebilmektedir.

şahsen benim uyduğum temel ahlak arasında örneğin cinsel ahlakı ele alalım..bilime göre bu ahlak türü ancak ensest pedofili taciz ve tecavüz (karşıdakini zorlamak) le sınırlıdır, ve yapılmaması gereken, unsurlar bunlardır.

dinsel ahlaka göre ise, bunların bir bölümü çiğnenir (muhammedin pedofili olusu, amca dayı ve hala çocuklarının evlenebilmesinin normal kabul edilmesi vs.) ve başka gereksiz bölümler eklenir, örneğin nikahsız seksin tabu olması gibi, bu da lüzumsuzdur ve çiğnenmelidir bana göre. şayet bunun altında hiç bir ussal sebep bulamazsınız, ancak durumu kurtarmaya çabalamaktan öteye gitmez bu girişim.

yani ahlak olgusu böyledir,

ve toplumda din kalktığında güven ortamının bozulmaması için ahlak bir eğitim haline getirilmelidir, çocuklar küçük yaşlardan itibaren bilimsel ahlaka göre yetiştirilmeli ve bilimsel dünya görüşünün öne çıkardığı ahlak yasaları bilinçlere yerleştirilmelidir, din ise aşağılanmalı ve geçmişte insanlığa neler getirdiği gösterilmelidir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Jadı,

Haksızlık etmemen lazım. Cehennem inancı insanları yapmak istedikleri kötülüklerden alı koymak yerine, istemedikleri kötülükleri din adına yapmalarını sağlar. Bu yüzden bu inancın kaybolması, insanların kitleler halinde kötülüğe yönelmelerinden ziyade, din adına yapılan kötülüklere daha fazla ortak olmamalarını sağlar. Bu da olumlu ve iyi birşeydir.

Zaten eğer cehennem inancının yitirilişinin insanları kötülüğe iteceğini düşünüyorsanız, kurmuş olduğunuz bu sitenin faydadan çok zarar getirdiğini de kabul etmelisiniz değil mi? :)

Ben hiç böyle bişey düşünmemiştim aslında ama forumda yazan müslümanların çoğu devamlı olarak allah korkuları olmasa her türlü sapıklığı yapacaklarını(ensest dahil) söyleyip islamın bu yüzden çok iyi olduğunu gündeme getiriyorlar. Bu söylemlerin çok fazla olması benim de acaba doğru mu söylüyorlar diye düşünmeme sebep oldu. Büyük ihtimalle doğru söylüyorlar, zaten allahtan korktukları halde her kötülüğü yapan yine müslümanlar değil mi? Tövbe denilen bişey olduktan sonra belli bir noktaya kadar şiddetle terbiye edilmiş, korkularla büyümüş insanlar fırsatını bulduğunda yapıcağını yapıyor

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...