Jump to content

İslam Tarihi Yeniden Yazılıyor....


Recommended Posts

2008'de size Kur'an hakkında pahalı bir kitabın yazıldığıından bahsetmiş ve kitaptan bazı quote'lar yapmıştım.

Daha sonra bu konuyu çeşitli başlıklar altında tartışmıştık.

Bazılarınız Muhammed'in yaşamadığı ve Kur'an'ı yazarak İslam'ı başlatmadığı iddialarına sıcak bakarken, çoğunuz onları ciddiya almamayı yeğlemiştiniz. Gerçekten bu iddialar biraz da şehir efsanelerine veya komplo teorilerine benziyordu.

Aklımız Muhammed, İslam ve Kur'an ile o kadar çok yıkanmış ki, onların bir efsane ve yalan olabileceklerini kabul etmemiz imkansız denecek kadar zor. Ama bir kolayına kaçmaktan hoşlanmadığımızı ve imkansız denecek kadar zor olduğu için bu konu üzerinde israrla durulması gerektiğini vurguladık ve bu konuda asla taviz vermedik.

Forumu izleyenlerin çoğu iddialara sıcak bakmaya başladı.. Ama onlar bile henüz bu inanılmaz iddiaları kabul etmekte zorlanıyorlar.

Bunu anlayabiliyoruz. Yerleşmiş efsanelerin efsane oldukları anlaşılsa bile, bir anda çöpe atılmaları mümkün değil.

Bu sene çıkan ikinci kitap İslam efsanesinin sonunun başlangıcını müjdeliyor.

Bundan sonra İslam'ın kendini toparlaması ve insanlığa kakaladığı sahte tarihini savunması çok zor.

Tabii bu haberler yayılırsa, İslam bir takım yalanlarla kendini savunacaktır mutlaka. Şimdiye kadar ne badirelerden geçmiştir bu sapık din.

Putperest olmadığı iddiları ile putperestliği insanlığa kakalamış bir dindir İslam.

Kökeni çok karışıktır.

Bu konudaki ilk yanın 2008'de yayınlanan şu kitaptır.

The Qur'an in its Historical Context

Edited by Gabriel Said Reynolds Routledge Studies in the Qur'an. 2008

Bu kitap Muhammed ile Kur'nın ilişkisini kesin olarak kesmiştir.

Kur'an'ın Muhammed'in eseri olmadığı kesin olarak kanıtlanmıştır.

Bu kitaptan sonra gelecek her yeni bilgi İslam'ın gerçek doğası hakkında bizi giderek daha fazla aydınlatacaktır.

Bu sene bu kitabın devamı diyebileceğimiz ve epeyidir beklediğim bir kitap yayınlanmıştır.

O kitabı daha yeni elde ettim.

Kitabın adı: The Hidden Origin of Islam

Edited by Karl-Heinz Ohlig anda Gerd-R. Puin Prometheus Books 2010

Bu kitap İslam'ın kökeni hakkında bizim iddialarımızın hepsini destekliyor ve Muhammed'in yaşamadığını kesin olarak kanıtlıyor.

Zaten bizim iddialarımız bu konuda yayınlanan çeşitli makalelerde dayanıyordu. Bu kitap onları bir araya getirip, İslam efsanesine son darbeyi vuruyor.

İki kitapda bilimsel.. Delillere ve delil yokluğuna dayanarak yazılan önemli kitaplar.

İhmal edilmeleri mümkün değil...

Bilimsel olarak Müslüman yazarlar tarafından reddedilmeleri de mümkün değil.

Çünkü kitap açıkça Müslüman tarihçilerinin tarihçi olmadıklarını ve efsane ve öykü yazdıklarını kanıtlıyor.

Ben de çeşitli başlıklar altında bu konuya değinmiş ve Müslüman tarihçilerin aslında tarihçi olmadıklarını vurgulamıştım.

Yeri geldikçe bu kitaplar hakkında sizleri bilgilendirmeye çalışacağım.

İslam'ın başlangıcı hakkındaki son gelişmeleri ilginç bulacağınızı tahmin ediyorum.

Bazı Müslüman'lar bu yeni iddialardan rahatsız olabilirler.

Her ne kadar biz de aynı iddiaları yaptıysak da, onların bilimsel olarak ortaya atılmalarını Müslüman'ların daha fazla ciddiye alacaklarını düşünüyorum.

Evet Müslüman kardeşlerimiz..

İnancınızın sonunun başlangıcına şahit oluyoruz.

Umarım bu iddiaları ciddiye alır ve bu sapık inancınızdan bir an önce kurtulursunuz...

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 94
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

öncelıkle sunu soylıyım amacının ne oldugunu kestıremedım.

dostum ben hep sunu savundum herkez kendı ısınde gucunde derdınde. ısteyen ıstedıgıne ınanır. kımsenın kımse ustunde bır hakkı mevcut degıldır.

neden musluman? neden ıslam? ya adamlar ınege tapıyor 1mılyon 150 bın gıbı dehset korkunc bır rakam bu. yolda gorfuklerınde heen durup saygıyla egılıo bu adamlar ınege. neden bunları gormuyosunuz.

bana gore ınsan olarak herkez esıt bu dunyada ben ne kadar rahatsam sende o kadar rahatsın rahat olmalısın.

bu arada bu soyledıgın 2 kıtabıda alıp ıncelycm cok merk ettım delıllerını.

tarihinde Fikresel tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

öncelıkle sunu soylıyım amacının ne oldugunu kestıremedım.

dostum ben hep sunu savundum herkez kendı ısınde gucunde derdınde. ısteyen ıstedıgıne ınanır. kımsenın kımse ustunde bır hakkı mevcut degıldır.

neden musluman? neden ıslam? ya adamlar ınege tapıyor 1mılyon 150 bın gıbı dehset korkunc bır rakam bu. yolda gorfuklerınde heen durup saygıyla egılıo bu adamlar ınege. neden bunları gormuyosunuz.

bana gore ınsan olarak herkez esıt bu dunyada ben ne kadar rahatsam sende o kadar rahatsın rahat olmalısın.

bu arada bu soyledıgın 2 kıtabıda alıp ıncelycm cok merk ettım delıllerını.

Neden mi, ineğin tapıldığı bir dinle değil de, İslam'la uğraşıyoruz?

İneğe tapmak çok masum bir yaklaşım.

Adamlar et bile yemiyorlar..

İslam gibi vahşi bir din değil. Tanrılarına kurban kesmiyorlar.

Terörist etkinliklerde bulunmuyorlar. Fetihlere teşebbüs etmiyorlar.

Diğer dinlere inananları aşağılamıyorlar.

Kendi aralarında Müslüman'lar gibi birbirleri ile kavga etmiyorlar. Birbirlerini doğramıyorlar. Kemen teli ile boğmuyorlar.

Diri diri yere gömmüyorlar. Sudan sebeplerle bazılarının başlarını kesmiyorlar.

Tabii biz ayrıca bütün dinler içinde en iyi İslam'ı biliyoruz..

Onun nelere kadir olduğunu biliyoruz yani..

Kendi vatandaşlarımızın iyiliğini daha çok düşünüyoruz.

Dünyanın da iyiliği için İslam'ın tezden yok olması gerektiğine inanıyoruz.

Bu nedenler yeterli değilse başkalarını da buluruz.. O kadar çok neden var ki?

Link to post
Sitelerde Paylaş

bu arada bu soyledıgın 2 kıtabıda alıp ıncelycm cok merk ettım delıllerını.

180 dolarına kıyabilecek misin? İki kitap 180 dolar ediyor.

http://www.amazon.com/Hidden-Origins-Islam-Research-History/dp/1591026342

http://www.amazon.com/Quran-its-Historical-Context/dp/0415428998

Ama burda beleş yazılar var. Onlara bi göz at istersen... http://forum.ateizm2.org/index.php?showtopic=33130

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bu kitap Muhammed ile Kur'nın ilişkisini kesin olarak kesmiştir.

Kur'an'ın Muhammed'in eseri olmadığı kesin olarak kanıtlanmıştır.

Bu kitaptan sonra gelecek her yeni bilgi İslam'ın gerçek doğası hakkında bizi giderek daha fazla aydınlatacaktır.

Bu neyi değiştirecek.Yaşanan din kuranın dini değilki.Hadis rivayet hikaye dinini bunlar bitirmez.Kara köpekle kadını aynı hizaya sokan adam ahangi bilimsel makale işleyecek ?

Kuran ayrıdır.Yaşanan din ayrıdır.Muhammed yaşamış olsa ne olamasa ne ?

Şapkadan tavşan çıkardım havası hiç bir işe yaramaz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Adamlar et bile yemiyorlar..

İslam gibi vahşi bir din değil. Tanrılarına kurban kesmiyorlar.

Terörist etkinliklerde bulunmuyorlar. Fetihlere teşebbüs etmiyorlar.

Diğer dinlere inananları aşağılamıyorlar.

Kendi aralarında Müslüman'lar gibi birbirleri ile kavga etmiyorlar. Birbirlerini doğramıyorlar. Kemen teli ile boğmuyorlar.

Diri diri yere gömmüyorlar. Sudan sebeplerle bazılarının başlarını kesmiyorlar.

dostum sen bence duruma cok duygusal bakıosun.

senın anlattıgın seyler ınsanlıkla alakalı bısey

bu yapılanlar ne ıslama ne hrıstıyanlıga nede ateıst bırıne yakısır. hıckımse boyle olmamalı.

herkes etrafndakı ınsanların yasamlarına durumlarına saygı gostermelı.

hosgoru ılk adım olacaktır bu konuda.

bunların bıletını ıslama kesmenız cok yanlıs her dınde dılde ırkta lekeler mutlaka vardır. bellı bır kesım yuzunden herkezı ıdama surukler gıbı ıste sonunuz dıyemezsın. nasıl ben veya benım gıbı ıslamı dogru durust yasayan ınsanlar senın ve ateıst ınsanların dusuncelerıne ınancına saygı gosterıosa sızınde ıslamı ucta degıl geregı gıbı yasayanlara saygı gosterıp genele vurmamalısın bence bu durumu..

saygılarımla.

Link to post
Sitelerde Paylaş

dostum sen bence duruma cok duygusal bakıosun.

senın anlattıgın seyler ınsanlıkla alakalı bısey

bu yapılanlar ne ıslama ne hrıstıyanlıga nede ateıst bırıne yakısır. hıckımse boyle olmamalı.

herkes etrafndakı ınsanların yasamlarına durumlarına saygı gostermelı.

hosgoru ılk adım olacaktır bu konuda.

bunların bıletını ıslama kesmenız cok yanlıs her dınde dılde ırkta lekeler mutlaka vardır. bellı bır kesım yuzunden herkezı ıdama surukler gıbı ıste sonunuz dıyemezsın. nasıl ben veya benım gıbı ıslamı dogru durust yasayan ınsanlar senın ve ateıst ınsanların dusuncelerıne ınancına saygı gosterıosa sızınde ıslamı ucta degıl geregı gıbı yasayanlara saygı gosterıp genele vurmamalısın bence bu durumu..

saygılarımla.

Herşeyden önce kimse kimsenin inancına saygı duymaz.

Bu absürd bir iddia..

Bunun bilinen bir istisnası yoktur..

Size çok yakın inancı olanın inancına saygı duymanız mümkündür.

Ama inancı sizinle çelişen kimsenin inancı saygı ile kabul edilmez..

Ona anlayış gösterebilirsiniz. Susarak tepkinizi göstermeyebilirsiniz.

Onun kendini belirtme özgürlüğüne saygı duyabilirsiniz.

Ama onların sizinkilere benzemeyen inançlarına saygı göstermezsiniz.

Saygı gösterirseniz, sizin inancınızda bir kusur var demektir. Ya da kendi inancınıza yeterince saygı duymuyorsunuz demektir.

İnaç bazında hoşgörü saygı duymaktan çok farklı bir kavramdır.

Sapkın inançların belirtilmesini kabul etmek demektir.

Dinlerde leke olmamalıdır. Allah mükemmel değil midir size göre?

İslam'ı gerekli gördükleri şekidle pratik edenlere bir lafım yok.

Ama onların bize müdahale etmemeleri koşulu ile..

Şimdiye kadar onlara karşı hep anlayışlı olduk.

Zaten kuvvet onların elinde değil mi?

Onların bize hoşgörülü olması lazım ki bunu asla gözlemlemedik.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Herşeyden önce kimse kimsenin inancına saygı duymaz.

Bu absürd bir iddia..

Bunun bilinen bir istisnası yoktur..

Size çok yakın inancı olanın inancına saygı duymanız mümkündür.

Ama inancı sizinle çelişen kimsenin inancı saygı ile kabul edilmez..

Ona anlayış gösterebilirsiniz. Susarak tepkinizi göstermeyebilirsiniz.

Onun kendini belirtme özgürlüğüne saygı duyabilirsiniz.

Ama onların sizinkilere benzemeyen inançlarına saygı göstermezsiniz.

Saygı gösterirseniz, sizin inancınızda bir kusur var demektir. Ya da kendi inancınıza yeterince saygı duymuyorsunuz demektir.

İnaç bazında hoşgörü saygı duymaktan çok farklı bir kavramdır.

Sapkın inançların belirtilmesini kabul etmek demektir.

Dinlerde leke olmamalıdır. Allah mükemmel değil midir size göre?

İslam'ı gerekli gördükleri şekidle pratik edenlere bir lafım yok.

Ama onların bize müdahale etmemeleri koşulu ile..

Şimdiye kadar onlara karşı hep anlayışlı olduk.

Zaten kuvvet onların elinde değil mi?

Onların bize hoşgörülü olması lazım ki bunu asla gözlemlemedik.

havuca tapana da ınege tapanada kufr edenede saygı ınsanlıgımızdan gelır ınancından degıl

zıt ınanclar dusunceler hep oldu olacakta ama senınde dedıgın gıbı bu hosgoru ıle halledılmelı sen Allah'a tapmıyorsun kafanı keselım dıyerek daha da ısın ıcınden cıkılmaz bı durum olamaz ve bunun gıbı canıce bır dusunce asla olamaz.

dınlerde leke olmaz ınsanları kast etmıstım ben ıslamı alır ona uymaya calısır ama nefsıne hıddetıne ve cahıllıgıne uyar sapıtır bu bır lekedır.

ınancımıza gore Allah ınsana yon vermez ınsan kendı akl-ı ıradesıyle bulur ve yasar taakı Allah herkeze ıman verseydı ne kotuluk olurdu ne yasam mucadelesı olurdu nede dın olurdu herkez butn gununu ıbadetle gecırırdı.o zamanda cennet cehennemın anlamı olmazdı. bunlar sıze gore yalan yanlıs gelecektır elbet ama bakın saygı dedım. dusunen herkez hersey saygı gormelı kararları fıkırlerıle ılgılı.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Biz bu başlık altında İslam dininin başlangıcının Muhammed olmadığını tartışıyoruz.

Bize göre İslam herhangi bir din.

Ben İslam'la Hinduizim veya Hristiyanlık arasındaki farkları biliyorum ama, onlardan hiç rahatsız olmuyorum.

Çünkü o farkların hepsi bize göre zaten kabul edilmeleri mümkün olmayan inançlar.

Farkların üzerinde durmamız onlara inananları rahatsız ediyor.

Bir dinin gerçek doğasını ortaya koymak da o dine inananları rahatsız ediyor.

Bizim ne rahatsız olmak ne de etmek gibi bir amacımız var.

Biz sadece bilimsel gerçeklerle ilgileniyoruz.

Şahsen benim için Muhammed yaşamış veya yaşamamış hiç önemli değil.

Ama sizin için çok önemli..

Çünkü siz Allah ile birlikte Muhammed'e de yemin ediyorsunuz.

Biz Muhammed'i aradan çıkarınca bundan çok rahatsız oluyorsunuz.

Bence gerçeklerin bilinmesinden rahatsız olsanız bile korkmanız için bir neden yok.

Avrupa'da nerdeyse 300 yıl önce gerçekleşen aydınlanma döneminde Hristiyanlık ve Yahudilik daha kötüsü olamayan sıfatlarla aşağılandılar.

Gerçek doğaları ifşa edildi. Onlara en ağır hakaretlerle hitabedildi.

Ama değişen bir şey olmadı.

Hala insanların çoğu Hristiyanlığa inanıyor.

İnanç garip bir fenomen.. İnsanların zayıf tarafı ile ilgili ve çoğu kere (herzama değil) akıl ve mantıkla bağdaşmayan bir yeti. Özgün bir özellik. Nitelik...

İnsanlar sosyal bir hayvan oldukları için inanmak zorundalar.

Dinlerin temeli işte insanların doğasındaki bu zayıf ve nahif yapı..

İnsanlar inanmak zorunda..

Ateistler de bu zayıflıktan kendilerini arındırabilmiş değiller..

Onların bütün yaptığı din inancının yerini başka bir inancın almasını sağlamak.

İnançsız insan olmaz..

Biz İslam'la ilgili gerçeklere vakıfız. Ama bu hiç bir şeyi değiştirmeyecek..

İslam daha yüzlerce yıl Müslüman'ların dini olmaya devam edecek.

Belki de yeni nesil Müslüman'lara hitabedecek şekilde değişecek.

Ama muhtemelen bütün dinler gibi ilerde bir zaman yok olup gidecek..

Şimdiye kadar gelen bütün dinlerin yok olduğu gibi..

Tanrı inancı ise hep kalacak. Dinlerden soyutlansa bile yok olmayacak.

Çünkü biliyoruz ki dinler yok olurken ateizm yayılmıyor. Yayılan çoğu kere deizm...

Dindarlar dinsiz olunca ateist olmuyorlar yani. Genellike deist oluyorlar..

İnsanlarda ateizme karşı bir nefret ve korku var nedense..

Link to post
Sitelerde Paylaş

İnançsız insan olmaz diyorsun ama var.

Ben varım. Benim hiçbir inancım yok. Bulana ödül vereceğim.

Tanrıya her zaman iman edenler olacak mıdır?

Zor bir soru. Kolayca "hayır birgün insanlar bu tür ilkel inanışlardan tamamen arınacaktır" demek gerçekten de zor.

Ancak, gidişata bakılırsa, birkaç asır sonra inananların sayısının yarıdan fazla azalacağını söylemek olası gibidir.

Ben insanda metafizik güçlere inanmaya yol açan kimi genetik ve fiziksel bölgeler olduğunu düşünüyorum. Bunu destekleyen bilimsel araştırmalar da var.

Bence birgün insanlık, eğitimle başa çıkamadıklarını daha anne karnındayken tespit edip allah genini bir şekilde etkisiz hale getirmeyi akıl edeceklerdir.

İşte buraya yazıyorum. Birkaç asır sonra birileri bulup okur ve Zola'yı yad eder belki.

Ne dersiniz?

Link to post
Sitelerde Paylaş

İnançsız insan olmaz diyorsun ama var.

Ben varım. Benim hiçbir inancım yok. Bulana ödül vereceğim.

Bilime inanıyorsun. Bilimin gücüne inanıyorsun.

Haklarında en ufak bir bilginin bile olmadığı bilim dallarına inanıyorsun.

Bilimsel tıbba inanıyor ve değerli canını bir cerrahın bilgili ve tecrübeli ellerine teslim ediyorsun..

Ve daha binlerce, onbinlerce inanca sahipsin.

İnançsız yaşayamazsın.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bilime inanıyorsun. Bilimin gücüne inanıyorsun.

Demek istediğini anlıyorum elbette.

Zira bilimin inanç meselesi olmadığın sen de bilirsin.

Bu nedenle, asıl söylemek istediğine yanıt vereyim en iyisi...

Haklarında en ufak bir bilginin bile olmadığı bilim dallarına inanıyorsun.

Bilime inanma konusunda ima ettiğin bu ise, bilimsel olduğu iddia edilen şeyleri bile kendi mantık süzgecimden geçirmeden aasla kabul etmiyorum. Örneğin; az önce dahi bir arkadaşımız ggeçenlerde bulunan insanımsı kadın fosilinin evrimi yıktığından söz ediyor. Ona göre evrim bilimsel değil ve yanlış ve bizler, bilime ve evrime iman eden cahilleriz. Bu arkadaş bütün bu çürütme çabalarını hiçbir şeye iman etmemek adına yapabilir; ama ben biliyorum ki bilmek demek iman etmek değildir. Yani bilim ile iman bağdaşır şeyler değildir. Bilim sınamaya ve doğrulamaya, inanç ise körü körüne kabule dayanır. Bilime iman etmiyoruz; bilakis onu sınıyor ve doğruluğunu anlıyoruz. Bu durumda iman ettiğimiz şey bilim değil, olsa olsa onun yöntemi olan sınamadır. Yani sınamaya iman ediyoruz bu durumda. Evet bunu diyeceğini biliyordum. Yani "o zaman sınama yönetime iman ediyorsun" diyerek hamle yapacağını tahmin etmediğimi sanma. :) Ama Zola'nın buna da yanıtı var: Algılarımız! Bilimsel bilgilerimiz, şu ya da bu şekilde algılarımızla anlayabildiğimiz önkabullere dayanıyor. Eğer algılarımızda yanılıyorsak ve algılarımızda yanıldığımız ölçüde bilimin bir iman işi olduğunu söylemekte isabet vardır. Bu işin sonu, çörek örneğine kadar gider velhasıl...

Sen yediğin çörek aslında yok, duyu organlarını bir oyunu bu. Çöreğe iman etme dersin.

Ben de - eğer ki sen böyle dersen - çöreğin kanıtı onu yememizdedir derim.

İman etmek bilmeyi reddetmektir.

Bilimsel tıbba inanıyor ve değerli canını bir cerrahın bilgili ve tecrübeli ellerine teslim ediyorsun..

Tıbba imanla değil bilmekle bağlıyım. Şeylerin bilişsel olduklarını biliyorum, ama iman etmiyorum. Tıbbın, milyonlarca insanın rahatsızlığını doğru teşhis edip, doğru tedavi yöntemiyle iyileştirdiğini biliyorum çünkü. Çünkü bunu gözlerimle görüyor ve aklıma anlayabiliyorum. Aynı biçimde tıbbın henüz çözüm bulamadığı durumlar olduğunu da biliyorum. Bunları nasıl biliyorsam, birgün tıbbın ve insan aklının, bunları da çözeceğini ve tedavi edeceğini de biliyorum. Modern tıbbın tarihini, insanlık tarihiyle kıyasladığımda bütün bunlar gözümün önünde olanca çıplaklıklarıyla beliriveriyor. Galileo'nun Engizisyon Kilisesini dünyanın yuvarlak oluşuna ikna etmek için çırpındığı günlerin sadece 5 asır önce olduğunu ve ilk insanımsıların milyonlarca yıl önce iiki ayakları üzerine dikildiklerini anımsadığımda, tüm bilim tarihinin henüz emeklemek döneminde bile olmadığı aniden ortaya çıkıveriyor. O zaman diyorum, insan henüz geröek anlamıyla insan değil; evriminin henüz çok başlarında, bir ara-geçiş formudur bugünkü insanlık. Daha yürüyeceği çok yol var. Daha çok tökezleyecek, takılıp yüzüstü kapaklanacak, ama her düşüşünden sonra daha dik olarak doğrulacak, iyice silkinecek ve daha çok insanlaşacak" diyorum.

Kısacası evet ben sınamaya, akla ve algılarıma iman ediyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu konuda, daha önce çıkan "The Quran in its historical Context" kitabının orijinalini okuma fırsatım olmuştu ancak benim için biraz hayal kırıklığıydı, daha önce tartışmıştık bu konuyu zaten.

Bu yeni kitap "The Hidden Origin of Islam" ise henüz okumamama rağmen, tanıtıcı yazılardan ve ön incelemelerden anladığım kadarıyla gerçekten müthiş bir kitap ve Muhammed'in yaşadığını ve (vahiyle) Kur'an'ı yazıya geçirdiğini iddia eden müslümanları bile en azından oturup ciddi ciddi düşündürecek içeriğe sahip. İngilizcesi olanların vakit kaybetmeden bir şekilde temin edip okuması gerek diye düşünüyorum.

tarihinde Anthemoessa tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Herşeyi bilemezsin Zola kardeşim. Mümkün değil.

Ne kadar bilimsel olsan ve bilime düşkün olsan, bir yerde diplomasını duvara asan adamın profesyonelliğine inanacak ve kendini onun ellerine teslim edeceksin. O bir mühendis de olabilir, bir doktor da, bir avukat da..

Ama hiç bir zaman bir hacının veya hocanın eline teslim etmeyeceksin yaşamını..

Çünkü onun inanırlığı yok.

Ama duvarda asılı diplomanın inanırlığı var..

İyi bir doktor veya mühendis mi şeklnde bir araştırma yapabilirsin elbette.

Ama hepsi o kadar..

O diplomaya inanmakla yükümlüsün.

Yoksa çağdaş bir toplumda yaşaman mümkün değil.

Kimseye inanmazsan, herşeyden, herkesten kuşkulanırsan sana deli derler.

Bir yerde birşeylere, birilerine inanmak zorundasın.

İnanç insan olmanın en önemli gereksinimlerinden biridir.

Bu yüzden İslam'a inananları kötü gözle görmemeliyiz.

Onları insan olmanın ve İslam'ın kurbanları olarak kabul etmeliyiz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Muhammed gerçekten yaşamadı ise bu efsanenin senaristleri neden böyle kusurlu bir hikaye ürettiler? Madem ki böyle bir hikayeyi ortaya koyup herkesi bunun gerçek olduğuna inandıracak güçleri vardı, bizim gibi bu hikayedeki saçmalıkları görüp, sorgulayıp, inanmayanlar olmasın diye ortaya ütopik sorunsuz bir karakterde koyabilirlerdi.Neden bunu yapmadılar öyleyse de 11 eş ve onlarca köleli bir Muhammed karakteri çizdiler?

Bu yönden Muhammed yaşamadı geyikleri saçma geliyor bana. Muhammed gerçekten yaşamamış olsaydı biz şuan da hala müslüman olurduk ve dinin emrettiği gibi yaşardık.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Muhammed gerçekten yaşamadı ise bu efsanenin senaristleri neden böyle kusurlu bir hikaye ürettiler? Madem ki böyle bir hikayeyi ortaya koyup herkesi bunun gerçek olduğuna inandıracak güçleri vardı, bizim gibi bu hikayedeki saçmalıkları görüp, sorgulayıp, inanmayanlar olmasın diye ortaya ütopik sorunsuz bir karakterde koyabilirlerdi.Neden bunu yapmadılar öyleyse de 11 eş ve onlarca köleli bir Muhammed karakteri çizdiler?

Bu yönden Muhammed yaşamadı geyikleri saçma geliyor bana. Muhammed gerçekten yaşamamış olsaydı biz şuan da hala müslüman olurduk ve dinin emrettiği gibi yaşardık.

Herşeyden önce bu tarihsel bir olgu..

Bir takım mantık oyunları ile ona yön veremezsiniz.

Deliller sizi nereye götürürse oraya gidersiniz...

Soruna önyargısız yaklaşırsınız..

İslam tarihi söz konusu olunca delil yokluğu, yokluğun delilidir.

Yorumlarınız yapılan gözlemlerin, ya da onların yokluğunun dışına çıkarsa, bilimsellikten uzaklaşmış olursunuz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu konuda, daha önce çıkan "The Quran in its historical Context" kitabının orijinalini okuma fırsatım olmuştu ancak benim için biraz hayal kırıklığıydı, daha önce tartışmıştık bu konuyu zaten.

Bu yeni kitap "The Hidden Origin of Islam" ise henüz okumamama rağmen, tanıtıcı yazılardan ve ön incelemelerden anladığım kadarıyla gerçekten müthiş bir kitap ve Muhammed'in yaşadığını ve (vahiyle) Kur'an'ı yazıya geçirdiğini iddia eden müslümanları bile en azından oturup ciddi ciddi düşündürecek içeriğe sahip. İngilizcesi olanların vakit kaybetmeden bir şekilde temin edip okuması gerek diye düşünüyorum.

İlk kitabın düş kırıklığı uyandırmasının nedeni içeriğinin şizofrenik olması..

Bir yerinde Muhammed yaşamamıştır şeklinde yorumlar yapılırken, diğer yerlerinde onu yaşamış farzediyor.

İkincisinde bu çelişkiler yok gibi.

Mevcut birkaç delile ve genel olarak delil yokluğuna dayanarak İslam'ın kökeninin ortaya çıkmakta olan bir imparatorluğua bağlıyor.

Biz burada bunu yıllar önce kendimize göre delillerle kanıtlamaya çalıştık.

DreiMalAli az mücadele etmedi bu konuda.

Aynı iddialar karşımızda derli toplu bir kitap şeklinde duruyor.

Muhammed'in yaşamamış olması akıl ve mantıkla bağdaşıyor.

Neden bağdaştığına bu forumda birçok başlık altında uzun uzun değindik.

Ama tabii akıl ve mantıkla tarihsel olguları açıklamak mümkün değil..

Çünkü aklı ve mantığı insanı her zaman yanıltabilir.

Dolayısıyla bilimsel verilere dayanan bu kitap çok önemli. .

Link to post
Sitelerde Paylaş

islam tarihinin yeniden yazılabilmesi mümkün değil. Olmayan veri ile tarihi ancak Hristo profları (Ohlig) yazar.

Ülkemiz ateistleri ateist değil, hepsi Hristo maşallah. :lol:

1. yanlış: Ohlig'in alanı tarih değil teoloji (Teoloji denilince Türkiyedeki imam hatip lisesi, ilahiyat fakültesi öğretisi anlaşılmasın). Bu yüzden Ohlig yazmıyor Erken İslam Tarihini.

2. yalnış: Nerden çıkardın bu yazarların müslo olmayıp hristo olduklarını? Nüfus cuzdanına mı baktın, yoksa kilisenin vergi dairesinde mi çalışıyorsun?

3. yanlış: Erken İslam tarihi yeniden yazılır, yazılıyor ve yazılmaya da mecburdur. Çünkü İslamın "büyüklere massalar tarihi" artık iyice kabak tadı vermeye başladı.

4. yanlış: Ülkemizin ateistleri ne müslodur ne de hristo. Ama müsloların ve hristoların her gün piyasaya sürdükleri yeni yalanların önüne set çekmekle kalmıyor, eski yalanlarını da gözler önüne sermeye çalışıyorlar.

Sevgiler

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...