Jump to content

Evrim Teorisinin kanıtlanamayısı


Recommended Posts

  • İleti 628
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Hominidler neden dikelme gereği duymuşlar?

dikelmeye gerek duymadılar, bu lamarkçı bir tespittir. anatomik yapıları nedeniyle, insanın atası olan ara halka türler açık araziye doğru derece derece tedrici olarak önuyum kurdular, bu süreçte sistemleride yapısal değişikliklere uğradı..

tarihinde gavur tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

İyi koşması gerektiği bilgisi nerden geliyor. Niçin at iyi koşmaya şartlıyor kendisini?

 bir bilgi felan yok, tamamen bilinçsiz, milyonlarca yılda yavaş yavaş oluşuyor..

doğal kosullar ve türün iç dinamiği ortogenezi buna zorluyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

dikelmeye gerek duymadılar, bu lamarkçı bir tespittir. anatomik yapıları nedeniyle, insanın atası olan ara halka türler açık araziye doğru derece derece tedrici olarak önuyum kurdular, bu süreçte sistemleride yapısal değişikliklere uğradı.. 

Açık arazide yaşamayı sürdürmek için dikelmek mi şart?

Link to post
Sitelerde Paylaş

daha avantajlı.. bu avantajlar ille de gözle görünecek diye bir şey yok, görülenlerde olabilir, görünmeyen avantajlarda.

Avlanmak ise avantaj (ki hayvanın tek derdi bu olmalıdır ve bir de yem olmamak) hızlı koşmaktır. çita saatte 125 km hızla koşabilir. Aksine insan, iki ayağı üzerinde yürüdüğü için, yerde çok daha yavaş bir biçimde hareket eder.

Sen hangi avantajdan bahsediyorsun? Avlanmak ve korunmanın dışında???

Link to post
Sitelerde Paylaş

Avlanmak ise avantaj (ki hayvanın tek derdi bu olmalıdır ve bir de yem olmamak) hızlı koşmaktır. çita saatte 125 km hızla koşabilir. Aksine insan, iki ayağı üzerinde yürüdüğü için, yerde çok daha yavaş bir biçimde hareket eder.

Sen hangi avantajdan bahsediyorsun? Avlanmak ve korunmanın dışında???

avlanma olabilir ya da başka bir şey, ama sizin benzetmeniz yanlış.. herhangi bir sebep olabilir, şu an için bunlari tek tek yazmak oturup insan evriminin 6.5 milyon yıllık sürecini tek tek saniyesi saniyesine yazmaya çalışmakla özdeştir. sonuç olarak ormandan açık arazilere doğru bir geçiş olmuştur, bu süreçle paralel bir biyolojik evrim süreci sözkonusudur. ya da en kötü ihtimalle önuyum tesadüfen kurulmuştur, olay çok yavaş işleyince zaten bir nedene bağlı olmaksızın ilerlemektedir, uyum sürecide baştan sona sebepsiz olabilir.

tarihinde gavur tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

avlanma olabilir ya da başka bir şey, ama sizin benzetmeniz yanlış.. herhangi bir sebep olabilir, şu an için bunlari tek tek yazmak oturup insan evriminin 6.5 milyon yıllık sürecini tek tek saniyesi saniyesine yazmaya çalışmakla özdeştir. sonuç olarak ormandan açık arazilere doğru bir geçiş olmuştur, bu süreçle paralel bir biyolojik evrim süreci sözkonusudur. ya da en kötü ihtimalle önuyum tesadüfen kurulmuştur, olay çok yavaş işleyince zaten bir nedene bağlı olmaksızın ilerlemektedir, uyum sürecide baştan sona sebepsiz olabilir.

Eh be güzelim en baştan "HENÜZ BİLİNMİYOR" deseydin ya... :lol:

Link to post
Sitelerde Paylaş

sen amphioxus gibi bir ilkel kordalı ile öğlena, amip ve bakteri gibi tek hücrelileri bir mi tutuyorsun? kafadan atmaya başladın..

bilmediğin şey hakkında konusuyorsun, evrim teorisi bütün canlılar sürekli değişir demez, üstelik evrimini tamamlamış canlıların değişmeyeceğini söyler.

darvinistlere göre doğal seleksiyon birey üzerinde değil genler üzerinde işler. üstelik dediğim gibi bir canlı mutasyona uğrayip yeni türe dönüşmez, populasyonları olusturan bireylerin ufak tefek gözle görünmeyen yararlı mutasyonları yüzbinlerce yılda türün gen havuzuna toplaşır ve tedrici olarak değişim yaşanır, sonunda evrim olayı gerçekleşir.

kardeşim banane faramir'den , sen daha yazdığım yanıtları anlayamayacak kadar akıldan yoksunsun. üsttekileri doğru dürüst okusan bunların hepsinin yanıtı var zaten. bozuk formlar yaşayamaz  ve yok olur, bunlar canlının yaşamasını engelleyen zararlı değişikliklerdir, çoğu radyasyondan köken alır.

ama evrimin bununla ilgisi yok, evrim çok yavaş bir süreçtir, küçük ve yararlı mutasyonların nesiller boyunca türün genetik frekansını tedrici olarak değiştirmesi , ilerleyen dönemlerdede bu niceliksel değişikliklerin niteliksel köklü farklılıklara yol açmasıyla kendisini ortaya koyar.

kromozom sayısının biyoloji açısından hiç bir fonksiyonel değeri sözkonusu değildir, bu sizin daha lise düzeyinde biyoloji dahi bilmediğinizi gösteriyor. bonobo şempanzesi ile modern insan arasındaki tüm genetik fark %1 kadardır, geri kalan genler tamamen aynıdır, aynı şekilde kan proteinleri %100 aynıdır bonobolarla.

ilaç deneyleri fare üstündede yapılır, bakteri üstündede, çünkü ilaçların etki ettiği hücre zarı reseptörleri bütün canlı hücrelerde aşağı yukarı aynıdır. bütün canlılar ortak kökenden çıkmıştır, bu yüzden metabolik bazı ortaklıkları sözkonusu olacaktır.

kardeşim, olmuş mu olmuş mu diyip demagoji yapıyorsun.. kafatasının ortaya çıkışı ilkel kordalıların omurgalılara dönüşüm sürecinde olmuştur ve ilk olarak çenesiz balıklarda belirmiştir.

düzgün simetrisini kendisinden önce ortaya çıkmış olan notokord'un vücudun sırt bölümünde uzanıp canlıyı simetrik iki parçaya bölmesine borçludur, bu notokordun konumu sayesinde kafatasıda diğer uzuvlarda simetrik olarak gelişmiştir. mesela böbrekler, testisler , beynin lobları , kollar, bacaklar vs.. de bu simetriye uygun gelişim göstermek zorunda kalmıştır. aksi olan her değişiklik silinmiştir.

hahahaha, seninkiler yorum bile değil, kaldıki yazdığım sorduğun absurt sorunun bilimsel yanıtıdır.

çok ve boş konuşuyorsun arkadaşım, senin ya yaşın cidden çok küçük yada aklen bayağı gerisin. üstteki yazından kaliteni değerli forum katılımcıları anlayabilir, daha evvelde dediğim gibi organlar sıra sıra ortaya çıkmamıştır, birbiriyle bağlantılı olarak tedrici olarak gelişmişlerdir. dinozorların ellerinin körelmesi uçmaya yönelik geliştirilen adaptasyonlardan sadece birisidir, kuş sınıfı oluşurken, önce kanatlarında pençeleri olan yarı-uçucu salınıcı türler belirmiştir, ki arkeopteriks bunlardan birisidir, sonrada tam ve eksiksiz kuşlar ortaya çıkmıştır.

doğumdaki faydası olsa olsa yan faydadır, esas işlevi olan kuyruğun omurgaya iliştirilmesi görevini bitirmiştir bu organ.. önemli olan esas işlevdir, diğerleride tamamen yok olmasına engel olmuştur işte.

bahsettiğin organlar asli işlevini yitirmiştir, diğer söyleyeceğin bahanelerin ve yan işlevlerin herhangi bir rasyonel değeri sözkonusu değildir.

Sevgili gavur,

İtiraf etmeliyim bir önceki yazı daha iyiydi, burada da hepten çuvallamış kurtuluş olarka da yine küçük düşürme ve küçük görme savunmasına gitmişsin.

"ilaç deneyleri fare üstündede yapılır, bakteri üstündede, çünkü ilaçların etki ettiği hücre zarı reseptörleri bütün canlı hücrelerde aşağı yukarı aynıdır. bütün canlılar ortak kökenden çıkmıştır, bu yüzden metabolik bazı ortaklıkları sözkonusu olacaktır."

YA bir kere bu perhiz ne lahana turşusu.100 de yüz benziyorsak başka bir şeye ya o olalım. yada bizle ilgili deneyleri onun üstünde yapsınlar iyinin iyisi sonuçlar alınmaz mı yok bu benzerlik önemli değilse maymunla genlerimiz tıpatıp aynı hatta bakma böyle göründüğümüze maymunun tekiyiz denmesin. evrimci siteler bu gen benzerliğinin sarhoşluğuyla ne dediğini bilmiyor. Patates de de 56 kromozom var diyinc egen ve kromozom önemli değil deniyor öyle ya patatesden de gelecek değiliz. aynı moleküllerden oluşuyorsak zürafanın da üstünde yapsınlar tabii onun boyu uzun neden çünkü güçsüz ve uyum sağlayamayan kısa boyluları öldü üstteki yaprakları bunlar yedi değil mi altta yaprak kalmadı tabii. Allttan yaprak yiyen hiçbir tür de yaşamıyor sanırım günümüz de. Evrime haksızlık mı ediyoruz acabaaaaaaaaaaaaaaaaaa

BAk Bakterilerin evrimleşerek bitki ve hayvan hücrelerine (ökaryotik hücrelere) dönüşmesi her türlü biyoloji, fizik ve kimya kuralına aykırı mı değil mi. Bu konuda büyük ünlü yerli evrimcilerden al sana Prof. Ali Demirsoy ilkel olduğu iddia edilen bakteri hücrelerinin ökaryotik hücrelere dönüşemeyeceği konusunda bakın ne diyor,

“Evrimde açıklanması en zor olan kademelerden biri de bu ilkel canlılardan, nasıl olup da organelli ve karmaşık hücrelerin meydana geldiğini bilimsel olarak açıklamaktır. Esasında bu iki form arasında gerçek bir geçiş formu da bulunamamıştır. Bir hücreliler ve çok hücreliler bu karmaşık yapıyı tümüyle taşırlar, herhangi bir şekilde daha basit yapılı organelleri olan ya da bunlardan birinin daha ilkel olduğu bir gruba veya canlıya rastlanmamıştır. Yani taşınan organeller her haliyle gelişmiştir. Basit ve ilkel formları yoktur.”

Prof. Dr. Ali Demirsoy, Kalıtım ve Evrim , Ankara, Meteksan Yayınları, s.79

Prof. Ali Demirsoy'u bu derece açık itirafları yapmaya iten ne arkadaşlar? bakteri hücresi ile bitki hücresi arasındaki büyük yapısal farklılıklara bakalım mı

1. - Bakteri hücresinin hücre duvarı polisakarid ve proteinden oluşurken, bitki hücresinin hücre duvarı bunlardan tamamen farklı bir yapı olan selülozdan oluşur.

2. - Bitki hücresinde zarla çevrili, son derece kompleks yapılara sahip pek çok organel varken, bakteri hücresinde hiç organel yoktur. Bakteri hücresinde sadece serbest halde dolaşan çok küçük ribozomlar vardır. Bitki hücresindeki ribozomlar ise daha büyüklerdir ve zarlara bağlıdırlar. Ayrıca her iki ribozom tipi de farklı yolla protein sentezi gerçekleştirir. (3. Prof.Dr. İlhami Kiziroğlu, Genel Biyoloji, Desen Yayınları, s.22)

3. - Bakteri hücresindeki ve bitki hücresindeki DNA'ların yapıları birbirlerinden farklıdır.

4. - Bitki hücresindeki DNA molekülü çift katlı bir zarla muhafaza edilirken, bakteri hücresindeki DNA molekülü hücre içerisinde serbest durmaktadır.

5. - Bakteri hücresindeki DNA molekülü biçim olarak kapalı bir ilmik görünümündedir yani daireseldir. Bitki hücresindeki DNA molekülü ise doğrusal biçimdedir.

6. - Bakteri hücresindeki DNA molekülünde oldukça az sayıda protein vardır. Ancak bitki hücresindeki DNA molekülü bir uçtan diğer uca kadar proteinlere bağlıdır.

7. - Bakteri hücresindeki DNA molekülü tek bir hücreye ait bilgi taşımaktayken, bitki hücresindeki DNA molekülü bitkinin tümüne ait bilgileri taşır. Örneğin meyveli bir ağacın kökleri, gövdesi, yaprakları, çiçekleri ve meyvesine ait tüm bilgiler, ağacın tüm hücrelerinin her birinin çekirdeğindeki DNA'da ayrı ayrı bulunmaktadır.

8. - Bazı bakteri türleri fotosentetiktir, yani fotosentez yaparlar. Ancak bitkilerden farklı olarak bakteriler hidrojen sülfit ile sudan ziyade başka bileşikleri kırar ve oksijen gazı salmazlar. Ayrıca fotosentetik bakterilerde (örneğin cyano bakterisinde) klorofil ve fotosentetik pigmentler kloroplast içinde bulunmazlar. Bunlar hücrenin içinde çeşitli zarların içine gömülü olarak dağılmışlardır.

9. - Bakteri hücresi ile bitki/hayvan hücresindeki mesajcı RNA'ların biyokimyasal yapıları birbirlerinden oldukça farklıdır.

İş daha bu aşama da mat. Bunlar sadece bazı farklar yani hepsi aynı orjin ama farklı çalışırlar değişirler artık inandırıcı değil be arkadaşlar yani,son derece gelişmiş bir otomobil benzinle çalışıyorsa yakıt olarak odun, kömür atamazsınız. Öyle bir şey barındırıyor ki içinde önce arabanın kaportası oluştu motor tampon ............... ve sonra da ferrari. ya ben de şimdi bu nokta da bilim adına bilim adamıyım diyene inanamıyorum. daha bu ikisinin birbirine evrimleşmesi imkan haricin de

Moleküller arasındaki benzerlik söylediğim gibi benzer yapı taşlarından oluştupğpumuz için. Kim midesine giren etin orada kovadaki su gibi durmasını isterdi. İşte evrim yok demek için istenen farklılık o düzeyde olsaydı tavşanın yediği havuç midesi tarafından sindirilip hücrelerine karışamayacaktı. Bir taraftan bilmem ne maymununun genleri acaip benziyor demek ki ondan evrildi diğer taraftan genetik ve baz benzerliği önemli değil. Ya yazdıklarınızı okumuyro musunuz siz. Benim bu soruları soracağım bellli değil mi saksı taşımıyoruz. Hemen lise biyolojisi bilmiyoru yapıştır gözden düşürmeye çalış, ya tutarsa.

Öyle bir genel kabul var ki bugün araştırılan şey canlıların evrilip evrilmedikleri değil, nasıl evrildikleri. . CEvaplar olmamış ksura bakma tekrar yaz istersen bakalım ne protozoa geçiyor ne yılan ve ayakları ne de evrimleşti dediğine bilimsel kanıt hatta evrimi tamamlanan diye bir şey olamaz biz en üst formsak bizim bile her an aşama aşama yüzgeçlerimizin çıkma ihtimali olmalı. Geç bunları evrim var saevrimi bitti diye açıklanamaz 100 milyon yaşındaki canlı ohhhhhh olmayınca işi bitti oldu sanınca nasıl oldu. olan biten saçmalamak başka bir şey değil.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Eh be güzelim en baştan "HENÜZ BİLİNMİYOR" deseydin ya...   :lol:

kelime hokkabazlığı yapıyorsun, bilinmiyor demedim, insanın dikelmesi açık araziye geçmesiyle alakalıdır bu kesin, ama dikelmeye avlanmamı yoksa başka bir şey mi yol açtı orası tartışmalı.

Link to post
Sitelerde Paylaş
YA bir kere bu perhiz ne lahana turşusu.100 de yüz benziyorsak başka bir şeye ya o olalım. yada bizle ilgili deneyleri onun üstünde yapsınlar iyinin iyisi sonuçlar alınmaz mı yok bu benzerlik önemli değilse maymunla genlerimiz tıpatıp aynı hatta bakma böyle göründüğümüze maymunun tekiyiz denmesin. evrimci siteler bu gen benzerliğinin sarhoşluğuyla ne dediğini bilmiyor. Patates de de 56 kromozom var diyinc egen ve kromozom önemli değil deniyor öyle ya patatesden de gelecek değiliz. aynı moleküllerden oluşuyorsak zürafanın da üstünde yapsınlar tabii onun boyu uzun neden çünkü güçsüz ve uyum sağlayamayan kısa boyluları öldü üstteki yaprakları bunlar yedi değil mi altta yaprak kalmadı tabii. Allttan yaprak yiyen hiçbir tür de yaşamıyor sanırım günümüz de. Evrime haksızlık mı ediyoruz acabaaaaaaaaaaaaaaaaaa

:) hücre zarındaki reseptör proteinler ve bazı metabolik enzimler dedim, bütün organizasyon demedim orada.

BAk Bakterilerin evrimleşerek bitki ve hayvan hücrelerine (ökaryotik hücrelere) dönüşmesi her türlü biyoloji, fizik ve kimya kuralına aykırı mı değil mi. Bu konuda büyük ünlü yerli evrimcilerden al sana Prof. Ali Demirsoy ilkel olduğu iddia edilen bakteri hücrelerinin ökaryotik hücrelere dönüşemeyeceği konusunda bakın ne diyor,

ökaryotların (bitki hayvan ve mantar) atası olan hücre tipi archea'lardır. archea'ları bir araştır önce, bakteriler eukaryotlara dönüşmemiştir. önce bakteriler ile archea lar ayrışmıştır, sonra archea'larla çekirdekli hücreler..

geri kalan bitki hücresi ile bakteri karşılaştırmalarında çöpe gidiyor böyle kısa ve öz biçimde..

http://web.mit.edu/1.../bio/archea.gif

burada archea prokaryotları var biraz incelersin artık.

demiyor muyum ben sana, önce bir şeye karşı çıkmadan onu öğren diye.

tam eğlencelik bir adamsın ha!

tarihinde gavur tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Ata-torun ilişkilerine dayalı insan evrimi şeması, tamamen gerçeklerin sonrasında oluşturulmuş bir insan icadıdır ve insanların önyargılarına göre şekillenmiştir... Bir grup fosili almak ve bunların bir akrabalık zincirini yansıttıklarını söylemek, test edilebilir bir bilimsel hipotez değil, ama geceyarısı masallarıyla aynı değeri taşıyan bir iddiadır -eğlendirici ve hatta belki yönlendiricidir, ama bilimsel değildir. (Henry Gee, In Search of Deep Time, New York, The Free Press, 1999, ss. 116-117 )

Ne var ki, fosil kayıtlarındaki boşluklar gerçektir. Herhangi bir (evrimsel) soy oluşumunu gösterecek kayıtların yokluğu, son derece olgusaldır. Türler genellikle çok uzun zaman dilimleri boyunca sabit kalırlar. Türler ve özellikle cinsler hiçbir zaman yeni bir türe ya da cinse doğru evrim göstermezler. Bunun yerine, bir tür ya da cinsin bir diğeriyle yer değiştirdiği gözlenir. Değişim ise çoğunlukla anidir. (R. Wesson, Beyond Natural Selection, MIT Press, Cambridge, MA, 1991, s. 45 )

Zırva!

İlkin sadece bir grup fosili alıp bunların iskelet şekillerinin benzerliğine dayalı bir kuram değildir evrim. Fosiller ki birinci dereceden bilmsel kanıttırlar- bir yana, yakın türlerin kan plazmları, organların anatomik yapıları ve işlevleri, homolog benzerlikleri, hücre yapıları ve tüm olarak canlıların kendileri içinde görmezden gelimeyecek bir aynilik vardır. Aynı biyolojik sınıflandırmada yer alan canlıların ayrı aryı ve özel olarak yaratılmış olduklarına inanabilmek için geri zekalı olmak gerekir.

İki tane ne idüğü belirsizin ucubenin New York Times'da yazısı çıktı diye aldanıp bu yıukarıda alıntıladığım zırvanın bilim dünyasında benimsendiğini düşünmeyin.

Avrupa'da Charles Darwin'in evi müzedir ve şahsına, bilimde yaptığı devrime olağanüstü saygı gösterilir.

C. Darwin bir devrimcidir.

Evrim kuramı çığır açmış, görkemli bir teoridir.

Biyoloji biliminin temelidir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Cüppe Lee,

Bak ben sana ne sormuşum:

Tanrının ruhundan üfürülmüş insanoğlu ve aşağılık maymunun molekülü nasıl olur da birebir özdeş olur?

Sen ne diyorsun?

evrime delil olarak sunduğu sitokrom-c adlı molekül üzerinden yapılan kıyaslamalar, aslında evrimcileri hayal kırıklığına uğratan sonuçlar getirmiştir. Bu kıyaslamalar sonucunda kaplumbağa kuşlara, bir başka sürüngen olan yılandan daha yakın çıkmıştır. Oysa evrimcilerin iddiasına göre her ikisi de sürüngen olan kaplumbağa ve yılanın protein dizilimi birbirine daha yakın olmalıdır. (Francisco Ayala, "The Mechanisms of Evolution", Scientific American, V. 239, No. 3,1978, s. 56)

"İnsana en yakın olan kanguru" diyordun, bunun yalan olduğunu, insana en yakın olanın şempanze olduğunu ispatladık. Böyle birşey hiç olmamış gibi davranıyorsun. Ayıptır...

Ayrıca bir de bunu eklemişsin...

Cambridge Üniversitesi'ndeki araştırmacıların yaptığı bir çalışmada, kara canlılarının bazı proteinleri karşılaştırılmaktadır. Hayret verici bir şekilde, yaklaşık bütün örneklerde insan ve tavuk, birbirlerine en yakın akraba olarak eşleşmişlerdir. Bir sonraki en yakın akraba ise timsahtır. (New Scientist, no. 103, 16 Ağustos 1984, s. 19 )

Şimdi sana düşen, bu iddianı ispatlamaktır. Buraya yazmakla öyle olmuyor. Hadi göster bakalım, hangi insan proteinleri en çok tavuğa, daha sonra timsaha benziyormuş...

Hadi bakalım, delikanlı gibi bu iddianı ispatla bize..

Link to post
Sitelerde Paylaş
Henry Gee, In Search of Deep Time, New York, The Free Press, 1999, ss. 116-117

cüpüş yine yalanlara başvurmuş.şurda henry gee hakkında ayrıntı var ve kendisinin evrimsel biyolojist olduğu yazıyor:

http://en.wikipedia.org/wiki/Henry_Gee

burada da henry gee nin yazısı hakkında özet:

http://www.acampbell.ukfsn.org/bookreviews/r/gee.html

Link to post
Sitelerde Paylaş

erkeklerdekini napcaz akıllıcan?

Büyük abdest yapacaksın faramir:) bunda cinsiyet ayrımı yok . gerçi bazı kızlar biz yapmıyrouz havasında geziyorlar ama bir arkadaşım kızın birinden bahsederken tanrıça dedi ben de sen onu bir de tuvalette gör dedim. Abartmaya gerek yok, insanız değil mi:)

Link to post
Sitelerde Paylaş

sakarsarkan copy-paste yapmış. tabi içerikten de bihaber olduğu kanaatındayım.şimdi mesela:

Yakın zamanda yapılan çalışmalar, apandisin mezenkimal kök hücreler için bir kaynak olduğunu ve böylece kök hücreler içeren diğer organlara benzer şekilde, hasar tamirinde rolü olabileceğini göstermiştir

yazılmış. göbek de bir işe yaramaz hayat boyunca ama orda da kök hücre bulunur. şimdi böyle şeyler yazılınca apandisit işlevi olan bir organ mı oluyor.kaldı ki artık diş hücresinden göz yapıyorlar.

nıormal fakat 7 ayaklı olmasını engelleyen neydi, 40 elli her eli 90 parmaklı?

engel yok . yalnız böyle bir yaşam formu genlerini bir sonraki nesillere aktarması hemen hemen mümkün değil. amiyane tabirle alanı satanı olmaz.

mezenkimal

sakarsarkan bu arada mezenkimal ne demek. aydınlatsan diyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evrim Teorisini yok saymak , ideolojik bir eylemdir.

Diğer tüm ideolojik eylemler gibi, söylemleri demogojiye dayanır. Var olanı anlatmaya çalışanların karşısına, bilinemeyenlerle çıkmaya çalışır. Bilgi boşluğuna sığınır. "Henüz" ulaşılamamış noktadaki soru işaretlerine sığınır.

Bilimi yanlışlamak gibi bir amacı ya da işlevi de yoktur. İdeolojisi gereği, karşı görüşü tehdit kapsamından çıkartmak için her türlü eylem ve söylem mübahtır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evrimle ilgili güzel bir kitap gördüm bugün kitapçıda..

gayet ayrıntılı ve dolu bir kitap..

buradaki müslümanların bile anlayabileceği bir dille açıklamış evrimi..

yaratılışçıların her türlü iddalarına cevaplar var kitapta...

müslümanlara tavsiye edilir..

gelip burda saçma sapan şeyler yazmadan önce okusunlar..

hem bişeyler öğrenirler, hem de bizi de boşuna yormamış olurlar..

100b.jpg

bu da Dawkins'in son kitabı.. evrimin kanıtları...

325852_2.jpg

okuyun adam olun len!!!

tarihinde Faramir tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...