Jump to content

Atatürkçülük Ne Demektir?


Recommended Posts

6 Ocak 1981

(Uyan Gazi Kemal!)

Atatürkçülük, kısaca ulusal bağımsızlık ve ulusal onur demektir. Atatürkçülük, özetle antiemperyalist bir kurtuluş savaşını başlatan ve sürdüren bir eylem ve öğretidir.

Amacımız, ulusal sınırlarımız içinde toprak bütünlüğümüzü ve ulusal tam bağımsızlığımızı sağlamaktır. Buna engel olmak üzere karşımıza çıkacak kuvvet, kim ve ne olursa olsun hiç duraksamadan çarpışırız ve başarı kazanırız. Bu konuda karar ve inancımız kesindir. Atatürkçülüğü, tam bağımsızlık inancından ayırmanın ve çok yönlü uluslararası ipotekleri Atatürkçülük adına savunmanın hiç olanağı yoktur. Kurtuluş Savaşı'nın başlarında Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin bütün programlarına dayanağı, şu iki temeldir: Tam bağımsızlık, kayıtsız koşulsuz ulusal egemenlik!..

- Tam bağımsızlık demek, elbette, siyaset, maliye, iktisat, adalet, askerlik, kültür gibi her alanda tam bağımsızlık ve özgürlük demektir. Bu saydıklarımın herhangi birinde bağımsızlıktan yoksunluk, ulusun ve ülkenin gerçek anlamı ile bütün bağımsızlığından yoksunluğu demektir. Biz, bunu sağlamadan ve elde etmeden başarıya ve esenliğe erişeceğimiz kanısında değiliz...

İşte Atatürk budur, işte Atatürkçülük budur...

Kurtuluş Savaşı, kökeninde antiemperyalist ve antikapitalist düşüncelerin kutsal harcını taşır:

- Biz bu hakkımızı saklı tutmak, bağımsızlığımızı emin bulundurmak için genel kurulumuzca, ulusal kurulumuzca bizi mahvetmek isteyen emperyalizme karşı ve bizi yutmak isteyen kapitalizme karşı kavga vermeyi uygun gören bir yolu izleyen insanlarız.

Bu sözleri söyleyen ve her adımında ulusal bağımsızlığı, devrimci ve ilerici bir dünya görüşü ile sağlayıp pekiştiren Atatürk'ü bugün içine itildiğimiz ekonomik tutsaklığın temeli ve adı gibi görmek, Atatürk'e ve Atatürkçülüğe karşı yapılabilecek en ağır ve de en sinsi saldırıdır.

Atatürkçülük bağımsızlık demektir, Atatürkçülük ulusal onur demektir,

Atatürkçülük devrimcilik demektir. Kurtuluş Savaşımızın ve ulusal devrimlerimizin önderi Mustafa Kemal, bugünkü emperyalist ilişkileri daha o günden görmekteydi:

- Karşılıklı güvenlik ve esenlik, bütün dünya uluslarının üzerinde titremesi gereken bir mutluluk ilkesidir. Ancak bu ilke bütün uluslar için gerçekleşmedikçe, genel bir barışma sağlamaktan çok, sömürülmek istenen birtakım uluslara karşı, bir takım güçlü ulusların yeni davranış ve ayrıcalıklar kazanmasını sağlamak niteliğinde görülse yeridir. Hele uluslararası silah alışverişinin, birtakım ulusların denetimi altında tutulmasını sağlayacak önlemlerin alınması bu kuşkuyu artırmaktadır...

Unutturulan, unutturulmak istenen Atatürk ve Atatürkçülük budur! Televizyon ekranlarında Türk halkına tanıtılmayan, anımsatılmayan sözler de işte bu sözlerdir:

- Biz Batı emperyalistlerine karşı yalnız kurtuluş ve bağımsızlığımızı korumakla yetinmiyoruz. Aynı zamanda Batı emperyalistlerin güçleri ve bilinen her aracı ile Türk ulusunu emperyalizme araç yapmak istemelerine engel oluyoruz. Böylece bütün insanlığa hizmet ettiğimiz kanısındayız...

Ezilen uluslar bir gün ezen ulusları yok edeceklerdir diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, yeniden ezilen ulusların, Asya ve Afrika halklarının bayrağı yapmak, biz Atatürkçülerin, biz devrimcilerin namus borçlarıdır.

- Bütün dünya bilsin ki benim için tek yanlılık vardır. Cumhuriyet yanlılığı, düşünsel ve sosyal devrim yanlılığı...

Atatürk'ün bütün dünyaya duyurduğu bu ilerici ve devrimci düşünceleri ne yazık ki, ülkeyi Atatürk'ten sonra yöneten, yönettiğini sanan politikacılar eliyle hançerlendi ve Atatürk, gerçek nitelikleri ile değil, beylik anma törenlerinin donmuş kalıpları olarak tanıtılmak ve benzetilmek istendi.

Atatürk'ü hiç olmazsa bu yıl, gerçek nitelikleri ile tanıtabilirsek, geçmiş dönemlerin ihanetleri bir ölçüde unutulmuş olur. Kurtuluş Savaşı'nın yüce önderini Atatürk Yılı nda inançla selamlıyoruz:

HOŞ GELİŞLER OLA MUSTAFA KEMAL PAŞA...

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 50
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Atatürk mükemmel bir insan değildi. Takdir edilecek yönleri çoktu. Ama Atatürkçülük insanları belirli bir kalıpta kısıtlıyor. Atatürkçü olduğun zaman Atatürk ne dediyse, nasıl davrandıysa savunmak zorundasın. Atatürk'ün hatalarını da savunmak zorunda kalıyorsun.

Kişilere bağlı olmamalıyız. Bazı değerler ve ilkeler oluşturmalı ve yaşatmalıyız. Ben laikliği ve demokrasiyi savunuyorum, ama Atatürkçü değilim. Atatürk'e düşman da değilim. Sadece ideolojini bir insana göre ayarlamayı saçma buluyorum. Dindarlardan ne farkımız kalıyor o zaman?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kişilere bağlı olmamalıyız. Bazı değerler ve ilkeler oluşturmalı ve yaşatmalıyız. Ben laikliği ve demokrasiyi savunuyorum, ama Atatürkçü değilim. Atatürk'e düşman da değilim. Sadece ideolojini bir insana göre ayarlamayı saçma buluyorum. Dindarlardan ne farkımız kalıyor o zaman?

Bunları Atatürk zaten söylemişti.

tarihinde Urotsukidoji tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Atatürkçü olmakla, Atatürk'ün devrimlerini savunmanın aynı şeyler olmadığını özellikle vurgulamalıyız.

Ben de Atatürkçü değilim. Çünkü benim ve çoğumuz için, Atatükçülük artık yeterli değil.

Biz çok daha fazlasını istiyoruz. Ve ülke olarak hak ediyoruz.

Ama giderek daha da azına sahip oluyoruz.

O yüzden bu duruma bir son vermek istiyorsak, tekrar Atatürkçülüğe dönmeliyiz.

Çünkü Atatürkçülüğün yerini alan başka ve yeni, çağdaş ilkelere sahip değiliz.

Atatürk'ün ilkelerini ilerletemedik. Onun devrimlerinden geriye doğru gidiyoruz. Onları ileri götüremiyoruz.

Aramızda görüşleri ileriye dönük Atatürkçü olmayanların bile Atatürk ilkelerine dönmelerinin zamanı gelmiştir.

Bu sıfırdan tekrar başlamak gibi bir atılım bile olsa, başka çaremiz yok gibi..

Malesef elimizde şu anda Atatürkçülükten daha saygın ve ileri görüşlü bir başka eğilim yok..

Bu çok acı bir gerçek. son 90 yıl içinde şimdi aptalca eleştirdiğimiz Atatürkçülüğü geçememişiz.

Bu kimin kabahati.. Kimin sorunu. Atatürkçülüğün mü? Yoksa o mirası değerlendiremeyenlerin mi?

Bence yeni bir sloganımız olmalı....

HEPİMİZ ATATÜRKÜZ..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben şuanki nesilden umutluyum.Atatürkçü yetişiyorlar.Dinlere karşı mesafeliler,ailelerinin baskısına rağmen.Türbanlı bir kız var mesela okulumuzda,aile zoruyla türbanlı olduğu o kadar belli ki,ailesinin gözü önünde takıyor,bazen çıkarıyor rahatlıyor.Genç nesil bende dahil olmak üzere Laikliği,Atatürkçülüğü geri kazanıyoruz.Ve hacı abi,Atatürkçülüğe geri dönmek ve onu ileri götürmek çok hızlı olucak,görüceksin,tıpkı bir milletin şeriat devletinden kuranın insan yapımı olduğunu kitaplara yazdıran bir devlete 10 yılda dönüşmesi gibi.Yeni nesil daha Batılı olmaya çalışıyor.Şuanki kuşağa bakıpta aldanmamak gerek,hepsi geri kafalı,çoğu köylerden malum kesimden türemiş şehirleri doldurmuş insanlar.Ama yeni nesilin bu azmini durduramayacaklar.Bir gün muasır medeniyetler seviyesine ulaşıp hatta o seviyeyi geçip artık tüm dünyaya sözümüzü geçirebildiğimiz,dünyayı etkileyecek duruma geldiğimiz zaman Atatürk'ü hatırlayacağız,o da demişti,inanmıştı,bu söylediklerim hakikat olduğu gün beni hatırlayınız diye.

Üredikleri gibi giderler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Atatürkçü olmakla, Atatürk'ün devrimlerini savunmanın aynı şeyler olmadığını özellikle vurgulamalıyız.

Ben de Atatürkçü değilim. Çünkü benim ve çoğumuz için, Atatükçülük artık yeterli değil.

Biz çok daha fazlasını istiyoruz. Ve ülke olarak hak ediyoruz.

Ama giderek daha da azına sahip oluyoruz.

Daha ne kadar fazlasını istiyorsunuz?

Milliyetçilik-------> Faşistlik

Devletçilik---------> Küçük burjuvanın devlet mekanizmasına yaslanması ve halktan kopuk aydın tabaka oluşturulması

Halkçılık-----------> Halk bir koyundur bu böyle biline, iradesi dışına çıkarsa TSk laik cumhuriyetimizi koruyacaktır.

Laiklik-------------> Bizim aslında din ile tam olarak bir sorunumuz yok. Sadece çeşitli saplantılarımız var. Türban gibi. O yüzden bu fos laikliği de her şekilde uygulayacağız.

Cumhuriyetçilik-----> Bunu da kağıt üstünde gösterelim ki sırıtmasın :D

İnkılapçılık--------> Nalıncı keseri gibi kendimize yontabileceğimiz ne varsa hemen değiştirelim onu. Bunu da halka yenilik diye yutturalım.

Bunlardan daha fazla ne istiyorsunuz, ne elde edebilirsiniz? Bir ülkeye bunlardan daha fazla ne kadar zarar verebilirsiniz?

Siz halka gerekenleri halktan daha mı iyi biliyorsunuz? Yoksa Hacı kendine peygamberlik gibi bir misyon mu biçtin? Halkın istemediğini ona zorla mı benimseteceksin? O kadar eleştirdiğin komünistlerle aranda bir gram fark olmadığını artık görmeye ne dersin?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Daha ne kadar fazlasını istiyorsunuz?

Milliyetçilik-------> Faşistlik

Devletçilik---------> Küçük burjuvanın devlet mekanizmasına yaslanması ve halktan kopuk aydın tabaka oluşturulması

Halkçılık-----------> Halk bir koyundur bu böyle biline, iradesi dışına çıkarsa TSk laik cumhuriyetimizi koruyacaktır.

Laiklik-------------> Bizim aslında din ile tam olarak bir sorunumuz yok. Sadece çeşitli saplantılarımız var. Türban gibi. O yüzden bu fos laikliği de her şekilde uygulayacağız.

Cumhuriyetçilik-----> Bunu da kağıt üstünde gösterelim ki sırıtmasın :D

İnkılapçılık--------> Nalıncı keseri gibi kendimize yontabileceğimiz ne varsa hemen değiştirelim onu. Bunu da halka yenilik diye yutturalım.

Bunlardan daha fazla ne istiyorsunuz, ne elde edebilirsiniz? Bir ülkeye bunlardan daha fazla ne kadar zarar verebilirsiniz?

Siz halka gerekenleri halktan daha mı iyi biliyorsunuz? Yoksa Hacı kendine peygamberlik gibi bir misyon mu biçtin? Halkın istemediğini ona zorla mı benimseteceksin? O kadar eleştirdiğin komünistlerle aranda bir gram fark olmadığını artık görmeye ne dersin?

Devrim böyle olur.Bütün ülkelerin gelişmesini sağlayan devrimlerde böyle oldu,hele Fransız İhtilali.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Devrim böyle olur.Bütün ülkelerin gelişmesini sağlayan devrimlerde böyle oldu,hele Fransız İhtilali.

Tamam da sizden devrim isteyen kim, defolup gitseniz daha iyi olur. Halka rağmen halk için devrim mi olurmuş?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Şeriatçılığa göz göre göre kayamazsınız malesef,üzgünüm.

Niye sizlerle şeriatçılar arasında bir tercih yapmak durumundayım ki? Aranızda bir saçın teli kadar fark yok. Halk ikinizi de istemiyor işte. İstenmemek bu kadar mı gücünüze gidiyor?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tamam da sizden devrim isteyen kim, defolup gitseniz daha iyi olur. Halka rağmen halk için devrim mi olurmuş?

pardon ceysıncım ama sen kimin ülkesinden kimi kovuyorsun??

sizlere bu yüzü, nefret ettiğin allahın pazarlamacılığını yapan bezirganlar veriyor biliyoruz..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Niye sizlerle şeriatçılar arasında bir tercih yapmak durumundayım ki? Aranızda bir saçın teli kadar fark yok. Halk ikinizi de istemiyor işte. İstenmemek bu kadar mı gücünüze gidiyor?

Bu arkadaş ludwigdir.

Haydaa.Halk sanki şeriatçılığı istemiyor ha.Şeriat kanunlarını uyguluyor lan halk.Zorla türban giydirilen çocuklar var,böyle özgürlük olmaz,buna sessiz kalınmaz,ayrıca queen'in dediği gibi kimi nereden kovuyorsun.Sizi yoktan var ettik biz.Yok olucaktınız lan.

Link to post
Sitelerde Paylaş

pardon ceysıncım ama sen kimin ülkesinden kimi kovuyorsun??

sizlere bu yüzü, nefret ettiğin allahın pazarlamacılığını yapan bezirganlar veriyor biliyoruz..

Ülkeden kovmadım ki. Haşa, benim ne haddime! Sadece bizi rahat bırakın. Kendinizi halkın tek temsilcisi olarak görüp, halkı koyun gibi görüp, biz en iyisini biliriz teranelerini artık bir kenara bırakın. Dünya değişiyor siz de değişmelisiniz. Değişmezseniz ya değersizleşip ele ayağa düşecek ya da değişime direnemeyecek ve yok olacaksınız. Tercih sizin.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Atatürkçü olmakla, Atatürk'ün devrimlerini savunmanın aynı şeyler olmadığını özellikle vurgulamalıyız.

Ben de Atatürkçü değilim. Çünkü benim ve çoğumuz için, Atatükçülük artık yeterli değil.

Biz çok daha fazlasını istiyoruz. Ve ülke olarak hak ediyoruz.

Ama giderek daha da azına sahip oluyoruz.

O yüzden bu duruma bir son vermek istiyorsak, tekrar Atatürkçülüğe dönmeliyiz.

Çünkü Atatürkçülüğün yerini alan başka ve yeni, çağdaş ilkelere sahip değiliz.

Atatürk'ün ilkelerini ilerletemedik. Onun devrimlerinden geriye doğru gidiyoruz. Onları ileri götüremiyoruz.

Aramızda görüşleri ileriye dönük Atatürkçü olmayanların bile Atatürk ilkelerine dönmelerinin zamanı gelmiştir.

Bu sıfırdan tekrar başlamak gibi bir atılım bile olsa, başka çaremiz yok gibi..

Malesef elimizde şu anda Atatürkçülükten daha saygın ve ileri görüşlü bir başka eğilim yok..

Bu çok acı bir gerçek. son 90 yıl içinde şimdi aptalca eleştirdiğimiz Atatürkçülüğü geçememişiz.

Bu kimin kabahati.. Kimin sorunu. Atatürkçülüğün mü? Yoksa o mirası değerlendiremeyenlerin mi?

Bence yeni bir sloganımız olmalı....

HEPİMİZ ATATÜRKÜZ..

yine tespitlerin yerinde hacı abi

gerçekten de daha atatürkün seviyesine ulaşamadan onun kurduğu sistemi eleştirmek ve ilerleyememenin de baş nedeni olarak bu ilkeleri göstermek için çapsız ya da art niyetli olmak lazım..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ülkeden kovmadım ki. Haşa, benim ne haddime! Sadece bizi rahat bırakın. Kendinizi halkın tek temsilcisi olarak görüp, halkı koyun gibi görüp, biz en iyisini biliriz teranelerini artık bir kenara bırakın. Dünya değişiyor siz de değişmelisiniz. Değişmezseniz ya değersizleşip ele ayağa düşecek ya da değişime direnemeyecek ve yok olacaksınız. Tercih sizin.

Kemalizm değişecek tabi.Biz zaten halkın çağa ayak uydurması için uğraşıyoruz.Yoksa Atatürk zamanı gelince Kemalizm'de reform yapın,insanların mutluluk anlayışı herşey değişiyor,değişmeyecek kanun getirilemez demişti.

Ama şeriatçılığa kayamazsınız,Bunu Kemalist ordu koruyor,buna izin verilmez.

Türkiye Cumhuriyeti'nin rejimi çağa uygundur,küçük reformlar yapılabilir tabi anayasada,ama başka türlü olmaz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu arkadaş ludwigdir.

Haydaa.Halk sanki şeriatçılığı istemiyor ha.Şeriat kanunlarını uyguluyor lan halk.Zorla türban giydirilen çocuklar var,böyle özgürlük olmaz,buna sessiz kalınmaz,ayrıca queen'in dediği gibi kimi nereden kovuyorsun.Sizi yoktan var ettik biz.Yok olucaktınız lan.

Birine bir şeyin zorla yaptırılabilmesi için öncelikle o kişinin dayatılan eylemi reddetmesi gerekir. Küçük çocuklara takılan türban zorla uygulanan bir eylem değildir. Çocuğun buna karar verebilecek bir zihin olgunluğu yoktur. Türbanı zorla giydiriyorlar da diğer giydirdikleri, yedirdikleri hep çocuğun istekleri mi? :D

Bu yapılan eylem doğru olmamakla beraber bunlar toplumda münferit olaylardır. Kendi kararlarını alma olgunluğuna eriştiği zaman istediği kararı da alabiliyor. Zira yolda türbanlıyken diz üstü etek giyen bir çok insanla karşılaşabilirsiniz.

Ayrıca bunu yok etmek için sizin işe yaramaz devriminize ihtiyacımız yok. Bunlar eğitimle, ilimle irfanla basbaya halledilebilir durumlardır.

Gölge etme, başka ihsan istemez.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu arkadaş ludwigdir.

Haydaa.Halk sanki şeriatçılığı istemiyor ha.Şeriat kanunlarını uyguluyor lan halk.Zorla türban giydirilen çocuklar var,böyle özgürlük olmaz,buna sessiz kalınmaz,ayrıca queen'in dediği gibi kimi nereden kovuyorsun.Sizi yoktan var ettik biz.Yok olucaktınız lan.

ludvig allaha inanıyormuydu da :blink:

Link to post
Sitelerde Paylaş

ludvig allaha inanıyormuydu da :blink:

Tabi inanıyordu,ludwig nurcudur.Eh eskiden değilse bile onlarla takıla takıla nurcu olmuş işte.Bekliyorduk zaten niye şaşırdın.

tarihinde KerpetenVahsi tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...