erdo 0 Mayıs 9, 2012 gönderildi Raporla Share Mayıs 9, 2012 gönderildi Evrimin en büyük açığı, daha doğrusu açıklayamadığı nokta 'ara geçiş formlarına ait fosil olmamasıdır. Yani kuşlar evrimleşirken kanatın gelişimi gibi, yarım kanatlı bir fosil yok,.... Link to post Sitelerde Paylaş
kozmopolit 0 Mayıs 9, 2012 gönderildi Raporla Share Mayıs 9, 2012 gönderildi Evrimin en büyük açığı, daha doğrusu açıklayamadığı nokta 'ara geçiş formlarına ait fosil olmamasıdır. Yani kuşlar evrimleşirken kanatın gelişimi gibi, yarım kanatlı bir fosil yok,.... Niye? Yarım akıllı insanlar var ya.. Link to post Sitelerde Paylaş
erdo 0 Mayıs 14, 2012 gönderildi Raporla Share Mayıs 14, 2012 gönderildi Niye? Yarım akıllı insanlar var ya.. ..))) Umarım bu tepki bana değildir. Çünkü tamamen bilimsel temellere dayalı olan bir durumu aktarmış bulunmaktayım. Link to post Sitelerde Paylaş
Hizip 0 Haziran 25, 2012 gönderildi Raporla Share Haziran 25, 2012 gönderildi Evrimin en büyük açığı, daha doğrusu açıklayamadığı nokta 'ara geçiş formlarına ait fosil olmamasıdır. Yani kuşlar evrimleşirken kanatın gelişimi gibi, yarım kanatlı bir fosil yok,.... Link to post Sitelerde Paylaş
haci 0 Haziran 25, 2012 gönderildi Raporla Share Haziran 25, 2012 gönderildi ..))) Umarım bu tepki bana değildir. Çünkü tamamen bilimsel temellere dayalı olan bir durumu aktarmış bulunmaktayım. O zaman bize bilimsel temelin ne olduğunu da aktarsaydın. Kaç ara geçiş formu olmalı? Bu konudaki bilimsel görüşler nelerdir? Sakın onlar zırvalamak olmasın. Link to post Sitelerde Paylaş
elevation_ 0 Haziran 30, 2012 gönderildi Raporla Share Haziran 30, 2012 gönderildi Evrimin en büyük açığı, daha doğrusu açıklayamadığı nokta 'ara geçiş formlarına ait fosil olmamasıdır. Yani kuşlar evrimleşirken kanatın gelişimi gibi, yarım kanatlı bir fosil yok,.... homolog organlar kanununu bilmezmisin ? kuşun kanatları önüyelerdir ve senin öndeki iki kolunla homolog olup ortak kökenden kaynaklanır. en baştaki kökeni ise tetrapodlara dayanır. yani ilk amfibianlara kadar uzanır, sudan karaya geçiş sürecinde ortaya çıkmıştır. önce evrimin ne olduğunu öğrenip ya da en azından savlarını daha sonra ahkam keserseniz iyi olacak. Link to post Sitelerde Paylaş
Gurabi 0 Temmuz 25, 2012 gönderildi Raporla Share Temmuz 25, 2012 gönderildi TÜBİTAK evrimi rafa kaldırmış görünüyor. Link to post Sitelerde Paylaş
Ulaş'ın sesi bu 0 Temmuz 26, 2012 gönderildi Raporla Share Temmuz 26, 2012 gönderildi forum yöneticiniz şimdi bu mesajıda siler kesin. Siler. Burası Bilim Forumu. Kuralları var. Burada senin ergen tanrına yer yok sevgili Hak1. Özellikle klasik müslüman ajitasyonu içeren cümlelere hiç yer yok. Hele hele bir paragrafı belleyip, sağ sola yapıştıran yüzeysel düşüncelere hiç mi hiç yer yok. Böyle devam edersen senin üyeliğini de iptal eder. Bu mesaj da senin yazınla beraber silinecektir örneğin. Sanıyorum anlaştık. Sevgiler. Link to post Sitelerde Paylaş
Zeynep-sude 0 Aralık 15, 2012 gönderildi Raporla Share Aralık 15, 2012 gönderildi siz maymundan mı geldiniz yoksa şempazeden mi babam diyor biz urangutandan geldik ama.... Link to post Sitelerde Paylaş
haci 0 Aralık 15, 2012 gönderildi Raporla Share Aralık 15, 2012 gönderildi siz maymundan mı geldiniz yoksa şempazeden mi babam diyor biz urangutandan geldik ama.... Sen garanti ayılardan geldin. Burada bunları ancak bir ayı yazabilir. Link to post Sitelerde Paylaş
Astronaut 0 Nisan 12, 2013 gönderildi Raporla Share Nisan 12, 2013 gönderildi Babanızın haklı, orangutanlar bugün yaşayan akrabalarımızdan birisidir. Eğer İngilizce seviyeniz yeterli ise Google'a "ape Family" yazarak biraz araştırma yapınız. Bu arada o "urangutan" değil; "orangutan". "O" ile. Link to post Sitelerde Paylaş
kaytan 0 Nisan 8, 2014 gönderildi Raporla Share Nisan 8, 2014 gönderildi İnsanın evrimsel uzak kökenlerinde bitki ya da bitkimsel bir canlı var mıdır? Yoksa bitkiler ve hayvanlar birbirinden net bir şekilde ayrılarak dallandıktan sonra hayvanlardan insana doğru bir evrim mi olmuştur? Link to post Sitelerde Paylaş
nemesis_ 0 Nisan 8, 2014 gönderildi Raporla Share Nisan 8, 2014 gönderildi İkisi de doğru. Söylediklerinde çelişen bir şey yok. Tüm canlılar ortak bir atadan geldiği gibi, insanlar da bu ortak atadan gelmiştir. Mitokondrili bir ökaryot hücreye, siyanobakterilerin de katılıp kloroplastı oluşturmasıyla bitkisel ve hayvansal hücreler ayrılmıştır. Evet bitkilerle ortak bir atamız var. Ve yine evet hayvanlar ve bitkiler yaklaşık 500 milyon yıl önce ayrıldı. Sonra da hayvanlardan, mantarlar alemi ayrıldı. Omurgasızlar, omurgalılar, kuşlar, memeliler, plasentalılar derken primatlar evrildi, türleşti ve işte homo sapiens Link to post Sitelerde Paylaş
kaytan 0 Nisan 9, 2014 gönderildi Raporla Share Nisan 9, 2014 gönderildi teşekkür ederim ama benim sormak istediğim şuydu, biz insanların bitki olarak nitelendirilebilecek bir uzak atası var mı? Link to post Sitelerde Paylaş
nemesis_ 0 Nisan 9, 2014 gönderildi Raporla Share Nisan 9, 2014 gönderildi (düzenlendi) Atamızın bitki olabilmesi için, hayvanların bitkilerden dallanmış olması gerekirdi. Ancak bitkiler, hayvanlardan evrildi. Yani bitki hücreleri; hayvan hücrelerine kloroplast, hücre çeperi gibi bitkiye özgü yapıların katılmasıyla, hayvanlardan dallandı. Yani bitki aleminden bir atamız yok, ancak akrabayız her canlıyla olduğu gibi. Zaten kloroplastlı bir hücreden, kloroplastsız bir hücrenin evrilmesi saçma olurdu. Nisan 9, 2014 tarihinde nemesis_ tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
kaytan 0 Nisan 12, 2014 gönderildi Raporla Share Nisan 12, 2014 gönderildi Peki bu verdiğiniz bilgi %100 kesin bilgi midir, yoksa çok düşük bir ihtimal de olsa tersi olabilir mi? Bu bilginin dayanağı nedir mesela, sadece fosillere dayanarak mı bu bilgiye ulaşmış durumdayız? Yoksa hücrelerin yapıları dolayısıyla yaptığımız bir çıkarım mıdır bu? Önerebileceğiniz herhangi bir kaynak var mı? Neticede yüzmilyonlarca yıl öncesinden bahsediyoruz. Link to post Sitelerde Paylaş
nemesis_ 0 Nisan 12, 2014 gönderildi Raporla Share Nisan 12, 2014 gönderildi (düzenlendi) Peki bu verdiğiniz bilgi %100 kesin bilgi midir, yoksa çok düşük bir ihtimal de olsa tersi olabilir mi? Bu bilginin dayanağı nedir mesela, sadece fosillere dayanarak mı bu bilgiye ulaşmış durumdayız? Yoksa hücrelerin yapıları dolayısıyla yaptığımız bir çıkarım mıdır bu? Önerebileceğiniz herhangi bir kaynak var mı? Neticede yüzmilyonlarca yıl öncesinden bahsediyoruz. Endosimbiyoz kuramına göre önce mitokondri hücreye katılır, sonra kloroplast. Dolayısıyla bitkisel hücreler daha sonradan oluşur. Endosimbiyoz için özet bilgiye şuradan ulaşabilirsiniz: http://evrimagaci.org/makale/148 Evrim mantığına göre bitkilerden hayvan evrilemez. Bitkisel hücreler kloroplast ve mitokondri organellerinin her ikisine de sahiptir ve bu şekilde doğaya uyum sağlamıştır. Bitkilerin kloroplastını kaybetmesi bir avantaj değil onlar için dezavantaj olabilir. Doğal seçilim sadece avantaj sağlayanları seçer, ortama uyum sağlayamayacak özellikleri eler. Kloroplastını kaybeden bir bitki hücresi ölür. Bu yüzden kloroplastsız bitki hücreleri genlerini sonraki nesillere aktaramaz. Ancak bir hayvan hücresi, mitokondri organelinin yanına bir de kloroplast eklerse onun için müthiş bir avantaj olur. Kendi besinini kendisi üretebilen bu hayvan hücreleri, diğer hayvanlardan izole olur ve bitki olarak türleşmeye başlar. Yalnız burada hücresel boyuttan bahsettiğimizi unutmayalım. Çıkıp da birisi demesin, hayvanların bitkiye dönüşmesi avantaj ise şuanki hayvanlar bitkiye dönüşebilir mi diye. Bilginin doğruluk payına gelince. Elbette asla %100 kesin çıkarımda bulunamayız. Ancak elimizdeki veriler, endosimbiyozu ve bitkilerin hayvanlardan evrildiğini ispatlıyor. Aksini ispat eden bir veriyle karşılaşılana kadar en doğru bilgi bu. Ve unutmayın ki modern bilimde mutlak doğru bilgi yoktur. Nisan 12, 2014 tarihinde nemesis_ tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
kaytan 0 Nisan 13, 2014 gönderildi Raporla Share Nisan 13, 2014 gönderildi Endosimbiyoz kuramına göre önce mitokondri hücreye katılır, sonra kloroplast. Dolayısıyla bitkisel hücreler daha sonradan oluşur. Endosimbiyoz için özet bilgiye şuradan ulaşabilirsiniz: http://evrimagaci.org/makale/148 Evrim mantığına göre bitkilerden hayvan evrilemez. Bitkisel hücreler kloroplast ve mitokondri organellerinin her ikisine de sahiptir ve bu şekilde doğaya uyum sağlamıştır. Bitkilerin kloroplastını kaybetmesi bir avantaj değil onlar için dezavantaj olabilir. Doğal seçilim sadece avantaj sağlayanları seçer, ortama uyum sağlayamayacak özellikleri eler. Kloroplastını kaybeden bir bitki hücresi ölür. Bu yüzden kloroplastsız bitki hücreleri genlerini sonraki nesillere aktaramaz. Ancak bir hayvan hücresi, mitokondri organelinin yanına bir de kloroplast eklerse onun için müthiş bir avantaj olur. Kendi besinini kendisi üretebilen bu hayvan hücreleri, diğer hayvanlardan izole olur ve bitki olarak türleşmeye başlar. Yalnız burada hücresel boyuttan bahsettiğimizi unutmayalım. Çıkıp da birisi demesin, hayvanların bitkiye dönüşmesi avantaj ise şuanki hayvanlar bitkiye dönüşebilir mi diye. Bilginin doğruluk payına gelince. Elbette asla %100 kesin çıkarımda bulunamayız. Ancak elimizdeki veriler, endosimbiyozu ve bitkilerin hayvanlardan evrildiğini ispatlıyor. Aksini ispat eden bir veriyle karşılaşılana kadar en doğru bilgi bu. Ve unutmayın ki modern bilimde mutlak doğru bilgi yoktur. Teşekkür ederim, çok aydınlatıcı oldu. Link to post Sitelerde Paylaş
kaytan 0 Nisan 14, 2014 gönderildi Raporla Share Nisan 14, 2014 gönderildi ''Endosimbiyoz kuramına göre önce mitokondri hücreye katılır, sonra kloroplast. Dolayısıyla bitkisel hücreler daha sonradan oluşur. Endosimbiyoz için özet bilgiye şuradan ulaşabilirsiniz: http://evrimagaci.org/makale/148 Evrim mantığına göre bitkilerden hayvan evrilemez. Bitkisel hücreler kloroplast ve mitokondri organellerinin her ikisine de sahiptir ve bu şekilde doğaya uyum sağlamıştır. Bitkilerin kloroplastını kaybetmesi bir avantaj değil onlar için dezavantaj olabilir. Doğal seçilim sadece avantaj sağlayanları seçer, ortama uyum sağlayamayacak özellikleri eler. Kloroplastını kaybeden bir bitki hücresi ölür. Bu yüzden kloroplastsız bitki hücreleri genlerini sonraki nesillere aktaramaz. Ancak bir hayvan hücresi, mitokondri organelinin yanına bir de kloroplast eklerse onun için müthiş bir avantaj olur. Kendi besinini kendisi üretebilen bu hayvan hücreleri, diğer hayvanlardan izole olur ve bitki olarak türleşmeye başlar.'' Sadece beyin cimnastiği yapıyorum, çok saçma ise kusuruma bakma. Kloroplastını kaybeden bitki hücresi ölür diyorsun ve çok haklısın. 1- Peki kloroplastını kaybetmeden hayvana evrilip(neticede her taraf bitki dolu ve kendi besinini üretme yeteneğine sahip bir bitkinin buna ek olarak otobur bir özellik kazanması doğal seçilim açısından bir avantajdır) sonra bir mutasyon neticesinde kloroplastını kaybetmiş olamaz mı? Yani bundan 1 milyar yıl önce kloroplasta sahip otobur bir ''bitki-hayvan'' var olmuş, duruma göre kendi besinini sentezlemiş, duruma göre de her tarafta hazır bulunan bitkileri yiyerek beslenmiş sonra da bir mutasyon neticesinde kloroplastını kaybetmiş olamaz mı? 2-Halen etobur bitkiler var. Etobur bitkiler kloroplastlarını kaybetse bile yaşayamaz mı? Hayvanlar etobur bir bitkiden evrilmiş olamaz mı? Link to post Sitelerde Paylaş
Wolfram 0 Nisan 14, 2014 gönderildi Raporla Share Nisan 14, 2014 gönderildi Sevgili kaytan, Bu bilgiler böyle akıl yürütme yoluyla değil, binlerce fosil incelenerek yapılıyor. Genetik, anatomi hepsi içinde. Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts