Jump to content

İsrail gemileri harekete geçti


Recommended Posts

:lol:

Meyva bıçağı değil onlar.

Kurban kesme bıçakları.

Malum Kurban bayramında ihtiyaçları olabilir insanların.

Sopalar keser sapı, sandalye ayağı değil.

İnşaat malzemesi yani.

Anahtarların, testere ve taşlama taşlarının bile silahmış gibi resme dahil edilmesi ise ilginç.

Abi sen dua et gidenler sizin Mahirciler değildi (belki aralarında bir iki tane olabilir) mazallah roketatar bilem çıkardı.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 974
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

2006 Lübnan/Hizbullah ile yaptığı savaşta İsrail bir binayı vurmuştu. Sonra bu binadan bebelk cesetleri çıkarıp televizyonlara gösterdiler. Halbuki aynı binanın tepesinden Sirail'e füze sallamışlardı. İsrail'in o bınayı vuracağını bildikleri halde bunu yaptılar. Sivilleri de binadan çıkartmadılar. Çünkü Arap teröristler medyaya oynuyor. Kendi bebeklerini (daha doğrusu olayda seçim hakkı olmayan Arap halkın bebeklerini) de olaya kurban ediyorlar.

bu olay doğru olsa bile dandik bir yardım konvoyunun bu işle alakası nedir? Kaldıki türkiye'de gümrüklerde kontrol edilip herkesin kolayca bakabildiği yardım gemileriyle mi silah taşıyordu bu adamlar? İçinde nobel barış ödülü almış bi ton adamın bulunduğu bir konvoya yapılan bu saldırı ki, basına yansıyan tanıkların ifadeleri daha botlar yaklaşırken israil askerleri ateş açtığı söylüyordu, hangi hukuk ve meşruiyetle bağdaşır? ntv'de mehmet barlas konvoydaki alman vekillerin de benzer ifadeler kullandığını söyledi bu akşam. hasılı hiçbir biçimde savunulur yanı olmayan bu vahşeti meşru göstermeye çalışman hangi insan hak ve ilkesiyle bağdaşır?

Filistin sorunu haricinde hiçbir meşruiyeti olmayan bu ablukaya karşı duyarlı bir çabaya verilecek cevap bu mudur? Gazze'de hamas militanları ve hükümetinin dışında milyonlarca insan yaşamıyor mu ve bu yapılan topyekun bir halkı cezalandırmak değilse nedir? Türk devleti pkk'yle mücadele adı altında güneyi ablukaya alıp insanları yokluk ve açlıkla terbiye etmeye çalışsa pkk'nin gayrı meşru olması dahi bu barbarlığı meşru kılabilir mi? ideolojik gözlük ve ön yargılar seni nasıl kör etmiş ki bir çırpıda kendinle çelişebileceğin tonla örneğe rağmen hala bu vahşeti savunabiliyorsun?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Katılıyorum ama hükümetin sorumsuzluğunu ve Filistinliler üzerinden siyasi rant sağlama gayelerini eleştirmeden konulacak ortak tavırı yanlış buluyorum. Bu, oyuna alet olmak olur. Gördüğüm kadarıyla sol, bu oyuna düşmüyor. İsrail'i lanetlediği gibi hükümeti de eleştiriyor. Doğrusu da bu.

Bu aşamadan sonra tüm talepler ambargonun kaldırılması yönünde olmalıdır.

Tamamda Türkiye vatandaşlarının üçüncü bir ülkede kötü muamele görebilir Türkiye bir halt yapamaz anlayışını nasıl kıracaz.

Ambargo kalkmalı artık dönüş yok ambargo kalkana kadar mücadeleye devam edilmeli.Bunun sonu emperyalistler tarafından dayatılan tüm ambargoların kaldırılmasına kadar uzanmalı.Biz müslümanlara destek veriyorsak müslümanlarda bize K.Kore ve Kübamız üzerindeki ambargoyu kaldırma mücadelemizde destek vermeli.Müslümanlar samimiyet sınavını o zaman verecek.Bu arada Küba'dan Raul yoldaştan Fidel yoldaştan hiç açıklama yokmu.Onlar hem Filistin mücadelesinin bayraktarlığını yaparlar hemde Türkiyeyi severler.Chavez ne yapıyor bu arada.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bazı arkadaşlar burada sivilleri öldürmekten, hak-hukuktan, ahlâktan bahsedip birçok fotoğraf asmış.

İsrail'in ne şartlar altında kurulduğu ve kurulduktan beri neler yaptığı, ne kadar ahlâklı olduğu ortada. O yüzden yok şu bunu yaptı, yok şu sivilleri öldürdü, bu camiye adam doldurdu tarzından şeyleri savunmayın. İsrail orada işgalcidir ve her türlü pisliği, ahlâksızlığı göze almış demektir. İsrail de kendi çıkarlarını korumak için doğal olarak yardım gemisine el koymuştur. İsrail zaten daha önce uyarmıştı, uyarmasa da hatta tam tersine hiçbir şey yapmayacağız deseydi bile geçmişte yaptıklarından o gemiye yapılacakları gayet kolay tahmin edilebilirdi.

Bunun sonucunda ne oldu? En fazla kınama. İsrail daha kötü şeyler de yaptı ve sonuçta yine aynı bilindik tepkiler geldi. Yarın bir gün gidip 200-300 Filistinliyi öldürse kim ne yapacak? Yine aynı şeyi, yani en fazla kınama, belki de yardım.

Sonuçta bu iki güç tıpkı geçmişte olduğu ve günümüzde devam ettiği gibi çatışacaktır. Bunun dışındaki ülkeler de başta Batı olmak üzere geçmişte yaptıkları yüzsüzlüklere ek olarka en fazla kınarlar, yani sonuç verici tek bir şey yapmazlar. Biz de İsrail ve Filistin'i savunanlar olarak hiçbir önemi olmayan olaylarla kendimizi haklı çıkarmaya çalışmaya devam ederiz.

Bu arada, İsrail ile ilgili olarak bütün Yahudilere nefret kusanlar acaba Pkk'dan dolayı aynı şeyi bütün Kürtler için hissediyorlar mı?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Türk bayrağıyla, Türk kanı döken israillilerin bayrağını yan yana getirip avatar yapan ateistlerimizi kutluyorum.

İşte humanizm budur :blink:

benimde anlamadığım bu hani biz Türk düşmanıydık.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Düşman bayrağına basmayıp onurlarını zedelemeden İzmir'e ayak basan bir şahsiyetin önderliğinde kurulan ülkemiz var. İsrail bayrağınında konuyla ilgisi yok, korkan ve acemi cesareti olan yeni kurulmuş bir ülke ve vatandaşları var sadece...

Bütün suç israilin yönetimindedir. Bir ülkenin kültürünü yöneticiler belirler....

Link to post
Sitelerde Paylaş

Katılıyorum ama hükümetin sorumsuzluğunu ve Filistinliler üzerinden siyasi rant sağlama gayelerini eleştirmeden konulacak ortak tavırı yanlış buluyorum. Bu, oyuna alet olmak olur. Gördüğüm kadarıyla sol, bu oyuna düşmüyor. İsrail'i lanetlediği gibi hükümeti de eleştiriyor. Doğrusu da bu.

Bu aşamadan sonra tüm talepler ambargonun kaldırılması yönünde olmalıdır.

Gülsemmi ağlasam mı?Sanki sen farklı bir şey yapıyorsun..Hükümetin Filistin üzerinden rant sağlamasından, rant sağlayıp hükümeti eleştirmiyormusun?Geçin bunları..Mademki kınıyorsunuz, hükümeti eleştirmeyin..Klişe bir şekilde kınıyoruz..Siz şuna Atatürkün 1937 de verdiği Filistin Söylevine, dinci hükümet bizden daha fazla mutabık desenize..Arap-İslam düşmanlığına çevirdiğiniz devletçilik ilkesi tekrar eski haline dönüyor desene..Rantiyeci Atatürkçülüğün elden gitmemesi için bütün bu tatava..Akhe susturulduğuna göre biz devam edelim..

Arz-ı mev'ut (vadedilmiş topraklar) üzerine devlet kurma çalışmaları ilk önce İngiltere'de görülür. 1848'de İngiliz hükumeti bir tamimle Filistin'deki konsoloslarını, Yahudileri himayeye memur etti.

1870'te Yahudi faaliyetlerinin merkezi İngiltere'den Rusya'ya geçti. Siyonist hareketlerin başına geçen Theodor Herzl, Filistin'de bir Yahudi devletinin kurulması için birçok çalışmalarda bulundu. Bunun gayesi bir Yahudi şirketi kurup, vadedilmiş topraklar üzerine müstakil ve üç dört milyon Yahudiye yetecek genişlikte toprak satın almaktı. Herzl, İngiltere gibi güçlü bir devleti arkasına alarak, gayesine ulaşma çabasındaydı.

Herzl, Yahudi devletinin ancak, kutsal topraklar üzerinde kurulmasını istediğinden, 1870 yılından itibaren Filistin toprakları üzerinde tarımsal yerleşme merkezleri teşkil etmeye başladılar. 1870-1896 yılları arasında Filistin'de on yedi tarım kolonisi kuruldu. Herzl, devrin Osmanlı Sultanı İkinci Abdülhamid Han ile görüşerek, ondan Filistin'de bir Aristokratik Cumhuriyet kurmak için izin istedi ve bazı tekliflerde bulundu. Bu teklifler ise şunlardı:

1. Yahudiler, Osmanlılara bir harp üssü inşa edecekler.

2. Osmanlı Devletine büyük mali yardımda bulunacaklar.

3. Sultanın siyasetini Avrupa'da destekleyecekler.

4. Filistin'de kuracakları büyük üniversitede aynı zamanda Türk öğrencileri de okuyacak. Tahsil için Avrupa'ya gitmeye lüzum kalmayacaktı.

İkinci Abdülhamid Han, devletin mali durumunun kötü olmasına rağmen bu teklifleri kabul etmedi ve tarih sayfalarına altın harflerle yazılması gereken şu cevabı verdi: "Newlinsky Efendi! Eğer Mr. Herzl, senin, benim arkadaşım olduğun gibi arkadaşın ise ona söyle, bu meselede ikinci bir adım atmasın. Ben bir karış dahi olsa toprak satmam, zira bu vatan bana değil milletime aittir. Milletim bu Devleti kanlarını dökerek kazanmışlar ve yine kanlarıyla mahsuldar kılmışlardır. O bizden ayrılıp uzaklaşmadan tekrar kanlarımızla örteriz. Benim Suriye ve Filistin alaylarımın efradı birer birer Plevne'de şehid düşmüşlerdir. Bir tanesi dahi geri dönmemek üzere hepsi muharebe meydanlarında kalmışlardır. Türk Devleti bana ait değildir. Türk milletinindir ve ben onun hiçbir parçasını veremem."

Bu cevaba karşılık Herzl, gene Sultana birçok mektuplar yazmıştır. Fakat Sultan Herzl'in talep ve israrlarını kabul etmemiş, hatta kat'i bir lisanla haberleşmeyi kesmiştir. 1908 Meşrutiyetinden sonra İttihat ve Terakki Partisine Yahudiler geniş bir şekilde nüfuz ettiler. 1909'da bu parti tarafından kurulan hükumette üç Yahudi nazır (bakan) bulunuyordu. 1914'te çıkartılan bir kanunla ekalliyet zümreleri toprak satın alabilecekti. Bu kanuna dayanarak; Yahudiler Filistin'de geniş araziler satın alıp, üzerlerine tapuladılar. Hatta Yahudi nazırlarının tesirleriyle Sultan İkinci Abdülhamid'in Filistin'deki şahsına ait münbit araziler Yahudilere satıldı.İşte o gün-bugündür bu siyonistler ve uşakları aramızdadır,..Akheneton nam-ı diğer votkalimon, hiçbir ahlaka mugayır iletesi olmadığı halde, sadece bunları deşifre ettiği için, teknik bir arıza! ile birlikte susturulmuş olabilir..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sonuç olarak anlaşılan bazıları bu videoları görmemizi istemiyor. Bu yüzden internete sansür uygulanmış. Belki de görmeyelim de İsrail'e kızgınlığımız azalmasın isteniyor. Belki de bunlar oy hesabı ile yapılıyor.

Sorumlusu Arap Telekom' dur.

n677246504_1193939_1907.jpg

Foto veriyorsun fotoyu okumuyorsun bei abi, mühim olan sadece fotolar göstermek değil onları yorumlayabilmektir.

Ne yazıyor ilk fotonun altında ; İngiliz mandası altındaki bölge. Yani artık orası o dönem bile Arapların bölgesi olmaktan çıkmış, İngilizlerde bölgenin bir kısmını Yahudilere bırakmış olay bu. Demek ki Filistinlilerin hiç bir zaman bağımsız devletleri, kendilerine ait toprakları yoktu, İngilizlerin olmuştu, Osmanlı çıkartılınca.

Sen bugün Fas işgal edilse burası benim toprağım önceden orası Osmanlı' nındı diyebilir misin? Adama derler ki o köprünün altından çok sular aktı ne diyorsun.

O dönem İsrail Filistin toprağı işgal edilerek kuruldu dediğniz dönemde dahi bağımsız bir Filistin devleti ve toprağı yok, kusura bakma, verdiğin fotodan bu da çıkıyor, teşekkürler.

Ne biçim yardım gemisi bu anlamadım, yardım ekibi mi nefret ekibi mi belli değil. Adam iner inmez demirle dalmışlar

:)

Arap devletlerini eleştiren arkadaşlara hak vermemek mümkün değil.İki gündür çıt çıkmıyor onlardan.

Mısır'da ablukayı bu olaydan sonra kaldırdı.

Hadi diyelim İsrail abluka uyguluyor peki Mısır?Neden Mısır Filistinli Arap kardeşlerine abluka uyguluyor?

Mısır daha önce bu Filistinlileri ülkesine aldı bunlar karşı devrim başlatıp iç karışıklık çıkardılar, Mısır da bunları s.tir etti. Aynı zamanda Mısır bugünkü Filistin yönetimini de kkendi rejimine ve ülkesine tehdit olarak görüyor, onları istemyor, olay tam olarak budur.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İkinci Abdülhamid Han, devletin mali durumunun kötü olmasına rağmen bu teklifleri kabul etmedi ve tarih sayfalarına altın harflerle yazılması gereken şu cevabı verdi: "Newlinsky Efendi! Eğer Mr. Herzl, senin, benim arkadaşım olduğun gibi arkadaşın ise ona söyle, bu meselede ikinci bir adım atmasın. Ben bir karış dahi olsa toprak satmam, zira bu vatan bana değil milletime aittir. Milletim bu Devleti kanlarını dökerek kazanmışlar ve yine kanlarıyla mahsuldar kılmışlardır. O bizden ayrılıp uzaklaşmadan tekrar kanlarımızla örteriz. Benim Suriye ve Filistin alaylarımın efradı birer birer Plevne'de şehid düşmüşlerdir. Bir tanesi dahi geri dönmemek üzere hepsi muharebe meydanlarında kalmışlardır. Türk Devleti bana ait değildir. Türk milletinindir ve ben onun hiçbir parçasını veremem."

Bunun uydurma olduğu ortaya çıktı. Üstelik Tunus'u Fransızlara, Kıbrıs'ı İngilizlere pazarlayan, Bulgaristan kurulurken hiçbri şey yapmayıp yapmak isteyenleri engelleyen, Yunan Harbi'ndeki kazandıklarımızı geri veren biri bunlar söylese ne olur?

Bu arada Abdülhamit dönemi Yahudi, Siyonist ve misyonerlerin cirit attığı, Filistin'de Yahudi yerleşiminin arttığı bir dönemdir.

Ondan daha sonrasına gelelim. Araplar bizzat Siyonistlerle görüşmüş ve onları Filistin'e kendileri davet edip kabul etmişlerdir. Yahudilere karşı çıkmayı bırak, tam tersine Filistin'e yerleşmeleri için destek bile vermişlerdir. Tabii daha sonra akılları başlarına geldiğinde iş işten geçmişti.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...