Jump to content

İsrail gemileri harekete geçti


Recommended Posts

Bunun uydurma olduğu ortaya çıktı. Üstelik Tunus'u Fransızlara, Kıbrıs'ı İngilizlere pazarlayan, Bulgaristan kurulurken hiçbri şey yapmayıp yapmak isteyenleri engelleyen, Yunan Harbi'ndeki kazandıklarımızı geri veren biri bunlar söylese ne olur?

Bu arada Abdülhamit dönemi Yahudi, Siyonist ve misyonerlerin cirit attığı, Filistin'de Yahudi yerleşiminin arttığı bir dönemdir.

Ondan daha sonrasına gelelim. Araplar bizzat Siyonistlerle görüşmüş ve onları Filistin'e kendileri davet edip kabul etmişlerdir. Yahudilere karşı çıkmayı bırak, tam tersine Filistin'e yerleşmeleri için destek bile vermişlerdir. Tabii daha sonra akılları başlarına geldiğinde iş işten geçmişti.

Siyonizmin ne olduğunu en baştaki amacın ne olduğunu boşunamı anlattık.O topraklar müslüman Arapların olduğu kadar Yahudilerede aittir.Ama İsrail emperyalist işgalcidir.Abdulhamidin karşı çıktığı Yahudilerin vatanlarına dönmeleri değildi.Orada özerk bir devlet istiyorlardı haliyle Abdulhamit kabül etmedi.

Abdulhamit aynı zamanda Kurdistana gidebileceklerinide söylemiştir.Kurdistanda Osmanlı toprağıydı

tarihinde marcos tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 974
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Bu baskın ile başlayan ve Türkiyeyi yerinden oynatan bu olayın sorumlusu sadece İsrail değildir. İsrail uluslar arası bir bölgede sivil gemiye müdahele ederek hukuk kurallarını çiğnemiştir. Bu yüzden BM dahil, bir çok ülke savunacak bir şey olmadığından tam tersi bir U dönüşüyle israile cephe almıştır. Eğer bu olay İsrail karasularında gerçekleşmiş olsa idi BM'in aynı açıklamayı yapması düşünülemezdi. Zira benim bildiğim İsrail yanlısı BM'in İsraili kınamasının altındaki nedeni de biraz buna bağlıyorum.

Diğer taraftan, hiç bir devlet ve uluslar arası komisyonlara danışmadan kendi halinde bir ülkenin karasularına girmeye çalışarak sınır ihlali işlemiş bulunuyorlar. Bu bakımdan İsrailin müdahele etmesi zaten normal karşılanabilirdi. Bunu duygusal değil de objektif düşünebilirsek daha iyi kavrayabiliriz. Gemilerdeki yardım malzemeleri ne olursa olsun bir ülkeye mal girişi yapılacaksa bundan o devletin izin vermesi gerekir. Ayrıca denetlenmesi de gerekir. Bir ülkeye danışmadan o ülkeye ne olduğu belirsiz mal sokamazsınız. Suçtur bu. O bakımdan yardım gemilerinin izlemiş olduğu yöntem tam anlamıyla saçmalıktır. Daha uygun yöntemler kullanılabilirdi, diplomasi işin içine girebilirdi.

İsrail içindeki bir bölgedeki halkın durumu neden Türkiyeyi bu kadar ilgilendirmektedir ? Nitekim bu İsrailin kendi iç sorunudur. Eğer İsrail bu iç sorunu çözemiyorsa devreye BM girer, uluslararası hukuk girer. Bir şekilde bu suç önlenmeye çalışılır. Türkiye Filistinden sorumlu değildir. Olmamalıdır da. Türkiye her şeyden önce kendi ülkesi içinde bulunan durumu değerlendirmeli ve çözmelidir. Terör sorunu bitmiş değildir, işsizlik önlenmiş değildir, Kürt sorunu hallolmuş değildir. Tüm bu sorunlar dururken bir de İsrail ile aramızda bir sorun üretmek Türkiyenin sadece aleyhine olacaktır.

Her şeyden üzücü olan taraf ise yüzlerce verilen şehidimize duyulan ilgisizliktir. Başbakan yardımcısının ölen şehitlerimiz için bir damla gözyaşı dökmemesi ve bugün ölen 10 sivil için hüngür hüngür ağlaması onun kendi samimiyetsizliğini ve ülkesine olan duyarsızlığını ortaya koymaktadır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evet evet var..Hep aynı terane..Onlarda öldürmüş, İsrail haklıdır..Yav siz ne diyorsunuz..1 İsrailliye karşılık, İsrail 200 Filistinli öldürdü...Çoğu çocuk..Oda sadece Gazze de..Sağ kalanlarada ambargo uyguluyor..Sen kalkmışsın bana onlarda öldürdü geyiği yapıyorsun..Babam geldi işgal etti değilmi Filistini..Bunudamı Hamas istedi.Meselenin Kürt tarafında safını iyice belli ediyorsun..Ne demek Türk Askerine benim vatanım üzerinde duruyorsun diyebilir..Onu dese dese yıllar evvel kıstırdığımız mağarada "Kurtar bizi İsa Mesih" diye bağıran sünnetsiz, haçlı dövmeli, bölücü köpekler diyebilir ve dedirtebilir..Dün Araplara oynanan oyun bugün Kürtlere oynanıyor..Sende de dövme varmı?Hamasın ne istediğinden bi habersin..sallayıp duruyorsun..Al sana bir harita göstereyim..İsrail BM nin haritasına riayet etsin yeter..1947 ye dönülsün yeter..di..Ama bu saatten sonra olmaz..Olmamalı zaten..Birde bana sormazmı Yahudiler nereye gidecek diye..sanki milletin toprağına çöreklenen benim..Bir yahudi olarak bunu sen düşünmelisin..Bak nasıl çöreklenilmiş Filistin toprağına..1. Dünya Savaşı bittikten sonra yapılan San Remo Konferansı ile Filistin, İngiliz "mandat" yönetimine bırakıldı ve burada çok sayıda Yahudi yerleşim alanı kuruldu. 1920 Eylül'ünde 16500 kişilik bir Yahudi grubunun Filistin'e göç etmesi karar altına aldırıldı. 1934'de Filistin'deki Yahudilerin sayısı, Naziler'in iktidara gelmesi sebebiyle hızlanan yasadışı göçler nedeniyle 900.000'i buldu. Eğitilmemiş ve sermayesi olmayan Araplar, Eğitilmiş ve sermayesi ile gelen Yahudilerle rekabet edemezdi ve zamanla Araplar kendi ülkesinde ikinci sınıf yurttaş haline geldi. Bu, Araplarla Yahudiler arasında çatışmalar yarattı. 1936'da bir araya gelen Arap liderleri Yahudiler'e karşı mücadelede önderlik edecek Arap Yüksek Komitesi'ni kurdular ve başlattıkları genel grevi ulusal bir ayaklanmaya dönüştürdüler. Bunun üzerine Filistin'e giden bir komisyon, Yahudilerle Araplar'ın aynı devlet içinde yer almasının mümkün olamayacağını, Filistin'in bölüştürülmesi gerektiğini öneren Peel Raporunu yayımladı. Bu rapor Arap ayaklanmasının daha da şiddetlenmesine sebep oldu. 2. Dünya Savaşı sonrasında Filistin toprakları üzerindeki İngiliz mandat yönetimi sona ererken, sorun BM'ye götürüldü. BM Genel Kurulu 1947'de Filistin topraklarının Araplar ve Yahudiler arasında bölünerek, Kudüs'e uluslararası statü tanınmasını onayladı. 14 Mayıs 1948'de bağımsız İsrail Devleti'nin kurulduğu açıklandı.Demekki burada başka ülkelerde yaşayan Yahudilerin lobisi var..O ülkelere gidebilirler, kabul edilirlerse tabi..Bu yahudi bahsi üzerinden Pkk ile haması birleştirmen, Türkleri İsraile benzetmen yanlış..Kabul edilemez..1071 Malazgirt yalanına inanıyorsun..Zapt etti dediğin yerde zaten biz vardık..Öte yandan çoluk çocuk öldürerek, onun bunun toprağına konmadık..Cenneten arsa vaadiyle kandırılan haçlı askerleri gibi, girdiğimiz Hristiyan bölgelerinde insan eti yemedik..Hristiyan bebeklerinin kanını içmedik..Ha tabi Kürtlerde topraklarında bağımsızlık kurmak istiyor diyobiliyorsan, ki hangi topraklarda, hertürlü yalanı atabileceğin ve bunlara inanabileceğin muhtemeldir..Neyse..senin derdin başka tabii..Bir taraftan Türklere barbar derken, diğer taraftan güya aynı şeyi İsraili ve bunun üzerinden Kürtleri aklıyor, Kürt haritasını çizmeye çalışıyorsun..Adamlar topraklarını geri istiyor terörist oluyor, Kürtler güya toprak isteyince hakkını arıyor..Niyet belli ve açık..İlk yazımdaki Yahudi Kürt, sözüm ona ateist, profiline birebir uyuyorsun..

Neyse haritaya bakarak, asimilasyon yapan efendilerini biraz daha temizleyebilecekmisin bakalım..

n677246504_1193939_1907.jpg

Verdiğin haritanın hikayesini de biliyor musun? İlk haritayı BM 1947'de çizdi, buna göre iki devlet kurulacaktı. Ama Araplar kabul etmedi ve İsrail bağımsızlığını ilan edince 6 Arap ülkesi bunlara savaş açtı. Savaşı Yahudiler kazandı ve sınırlarını ikinci haritaya genişlettiler. Burda suçlu Yahudiler mi? Savaşı onlar açmamıştı. Bu savaşın sonucu olarak da Filistinli mülteciler sorunu çıktı çünkü savaş yüzünden kaçanlar daha sonra tekrar İsrail'e kabul edilmedi.

Orda herkese yetecek kadar toprak var. Niye 1947 bölüşmesini kabul etmediler Araplar da işleri bu raddeye getirdiler? Niye Yahudiler'in de bir ülkesi olmasını hazmedemediler? Bu sadece kibirdir. "Buraları zamanında bizim atalarımız işgal etmiş artık bizimdir, Yahudiler de ülke sahibi olmayı haketmeyen çapulcular ve aşağılık köle olmak için doğmuş bir ırktır, hem de Ehli Kitap olarak Müslüman hakimiyeti altında yaşamaları gerekir" zihniyetinden başka nedir?

Kürtleri olayında da seni anlayamıyorum. Sana öyle geliyor ki Kürtler doğal olarak başka bir milletin hakimiyeti altında yaşamaya meyilli köle bir millet. Ve Türkler de doğaları gereği hakim millet olarak, ve yüzyıllardır Kürtlerin üzerinde hakim olmuş olarak bu göreve en layık kişiler. Kürtler'in büyük abileri. Kürtler'in aklından "bağımsızlık" gibi fikirler geçmez. Onların beyni öyle çalışmaz. Onlar doğal olarak hükmedilmeye ve başka millete tabi olmaya meyillidir. Eğer "bağımsızlık" isteyen varsa bunlar ajandır, ülkeyi bölmek isteyenler Kürtler'i kandırıyordur ya da maşa diye kullanıyordur. Senin zihniyetin bu işte. Acaip. Hayal aleminde yaşıyorsun.

Sonuç olarak ben Kürtler ayrılsın diyen biri değilim, altını çizeyim. Ama "ayrılmak istiyoruz" demenin de onların doğal hakkı olduğunu düşünüyorum. Hele ki TC gibi onları zorla asimile etmeye çalışmış, dillerini etnik kimliklerini unutturmaya çalışmış bir despotluk altında yaşayan Kürtler'in bu tarz fikirleri olması gayet doğal gibi görünüyor bana.

Filistinliler'in de makul istekleri olabilir. 1967 sınırları, mülteci sorununa adil bir çözüm gibi talepler. Ama Hamas gibi "İsrail'i tanımıyorum, buranın tamamı İslam toprağı ve o devleti yıkana kadar savaşacam" diyen bir zihniyete ne demeli? Kim burda sorunun kaynağı?

Kalkıp "Yahudiler gelip işgal etti" deme. O topraklar zaten kimsenin malı değildi. Yüzyıllar boyu Osmanlı toprağıydı, sonra da İngilizler'in eline geçti. Zaten ortada bir Filistin ülkesi falan yoktu. Yahudiler de göç edip gelip yerleştilerse, toprak satın alıp kolonileştilerse ne var bunda? Sonuçta o toprakta herkesten çok onların hakkı var: Oranın her yanında antik Yahudi medeniyetinin izleri var. Şehirlerin harabelerin isimleri İbranice. Kudüsü (Yeruşalim'i) ve bugün El Aksa camisinin üzerinde yükseldiği Siyon Tepesini kutsal yapanın kendisi Yahudiler. Kuran'da anlatılan Davud ve Süleyman'ın krallığı kimlerdi ve neredeydi sanıyorsun?

Yahudiler 2000 senedir Siyon'a ilahiler söyleyip bugünü beklemişler. Ne var ki kıç kadar yerde bir ülkeleri olsa? Hep elalemin ülkesinde it muamelesi görüp pogromlara mı uğrasınlar? Soykırımlara mı uğrasınlar? Niye kendi devletleri olamasın?

Link to post
Sitelerde Paylaş
Gülsemmi ağlasam mı?Sanki sen farklı bir şey yapıyorsun..Hükümetin Filistin üzerinden rant sağlamasından, rant sağlayıp hükümeti eleştirmiyormusun?Geçin bunları..Mademki kınıyorsunuz, hükümeti eleştirmeyin..Klişe bir şekilde kınıyoruz..Siz şuna Atatürkün 1937 de verdiği Filistin Söylevine, dinci hükümet bizden daha fazla mutabık desenize..Arap-İslam düşmanlığına çevirdiğiniz devletçilik ilkesi tekrar eski haline dönüyor desene..Rantiyeci Atatürkçülüğün elden gitmemesi için bütün bu tatava..Akhe susturulduğuna göre biz devam edelim..

İster gül, ister ağla.

Hükümetin Filistinliler üzerinden rant sağlamaya çalıştığı gayet açık.

Bu küçük siyasetçiler ya din üzerinden ya da milliyetçilik üzerinden çalışırlar.

One minute'nin bereketini gören, açıktır ki 2. sine soyunmuştur.

Elbette bu aşağılık siyaset anlayışını eleştirilecektir.

Eleştirenleri de rant sağlamakla suçlamak ise ucuz siyaset.

İsrail'i kınamak, hükümeti eleştirmemek şartına mı bağlanacak?

RTE'nin akıncı olduğu zamanlarda ağzına almadığı Filistin için biz bağırıyorduk meydanlarda.

Filistin'in mücadelesini karşılıksız destekleyenler devrimcilerdi, solculardı.

Dinciler ne Atatürk'ün politikalarına yanaşabilir ne de devrimcilerin. Zoru gördüler mi kaçarlar.

Onların tüm hesabı birkaç puan oy arttırmak. İşte durum ortada. Hadi görelim hükümeti.

Versinler İsrail'e bu yaptığının karşılığını. Haddini bildirsinler. Yapabilecek mi?

Çok beklersiniz. Laftan başka hiç birşey yapmayacaktır. Elinden gelmez çünkü. Acizliğini hep beraber göreceğiz.

İkinci Abdülhamid Han, devletin mali durumunun kötü olmasına rağmen bu teklifleri kabul etmedi ve tarih sayfalarına altın harflerle yazılması gereken şu cevabı verdi:

Bu masallara karnımız tok.

Abdülhamit döneminde satın alınmaya başlamıştır Filistin.

Öyle ki üzerinde devlet kurabilecek kadar geniş topraklara sahip olabilmişlerdir.

Teklif karşısında Abdülhamit'in yaptığı ise Kuzey Irak'ı teklif etmek olmuştur.

İyi ki kabul etmemişler.

Yoksa kızıl sultan yüzünden başımıza en büyük belayı edinmiş olacaktık.

İsrail hükümetini ilk tanıyan ise bu hükümetin "devamıyız" dediği Menderes hükümeti olmuştur.

Bunları belirtmeyip işine geleni yazmayacaksın. Senin yazmadığını biz yazmasını iyi biliriz.

Zerre kadar Filistin halkını düşündüğünüz yok, tek çıkışınız Yahudi düşmanlığı ve Osmanlıcılık.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Siyonizmin ne olduğunu en baştaki amacın ne olduğunu boşunamı anlattık.O topraklar müslüman Arapların olduğu kadar Yahudilerede aittir.Ama İsrail emperyalist işgalcidir.Abdulhamidin karşı çıktığı Yahudilerin vatanlarına dönmeleri değildi.Orada özerk bir devlet istiyorlardı haliyle Abdulhamit kabül etmedi.

Abdulhamit aynı zamanda Kurdistana gidebileceklerinide söylemiştir.Kurdistanda Osmanlı toprağıydı

Tamam da benimkiyle çelişen nesi var? Yahudilere Afrika da dahil olmak üzere vatan teklif edildi fakat onlar sadece İsrail'i tercih etti. Araplar ise Filistin'e Yahudi göçünü kabul edip destekleyerek ilerideki İsrail ülkesinin kurulmasının önünü açtı. Bütün bunlar Kudüs merkezli İsrail devletine destektir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tamam da benimkiyle çelişen nesi var? Yahudilere Afrika da dahil olmak üzere vatan teklif edildi fakat onlar sadece İsrail'i tercih etı.ti. Araplar ise Filistin'e Yahudi göçünü kabul edip destekleyerek ilerideki İsrail ülkesinin kurulmasının önünü açtı. Bütün bunlar Kudüs merkezli İsrail devletine destektir.

İlk baştaki amaç Kudüs merkezli İsrail devletini destekleme amacı gütmüyordu.Daha sonraki olaylar emperyalistleri yahudileri kullanmaya teşvik etti.1.dÜNYA savaşında yahudilerin almanlar safında Rusyaya karşı hınçla savaşa girmeleri Amarikanın ingilizin gözünü açttı.Hoş daha sonra ingiliz bin pişman olsada Amarika olayın üstüne atladı.

Gecenin bu saatinde anca bu kadar oluyor ben kaçıyorum uykusuzluktan ölecem dün sabaha kadar yoldaşımdan nasıl haber alırım diye çırpındım durdum kusuruma bakma.

Link to post
Sitelerde Paylaş

@Kafir

Harika olur be.Tarih kitaplarına geçeriz..Yüzyıl sonra öğrenciler bize bol bol küfrederler :)

Yalnız 3. dünya savaşını çıkarmak için bazı şeylere ihtiyaç var,zaman zemin müsait bardağı taşıran son damla lazım.

Mesela birleşik arap emirlikleri prensi tel aviv ziyareti sırasında yahudi bir yobaz tarafından öldürülecek.

Bunun üzerine biz irandan savaş gemisi,füzesi falan satın alacağız,daha sonra bu gemilere isimler verip türk bayrağı çekeceğiz, gemileri adı "nihil" ve "gucistenci" olacak,bir diğerinin adı "ramirez" olsun. bu gemiler akdenize açılıp israil limanlarını bombardıman edecek.

Böylece savaşa girmiş olacağız,29 ekim tarihi çok uygun bir tarih bunun için.komunistleri de yanımıza alır,israilde komunist bir devlet vaadederiz.Eminim gelirler :)

İsraile saldırırız,canımız sıkılırsa müttefik arap yobazlara saldırırız,çok sıkılırsak birbirimizi öldürürüz.

Ermeniler kakasyadan saldırır,yunanlıların megalo ideası yeniden canlanır.Grek projesini ortaya atar putin falan filan.

Sonra enver paşalar çıkar içimizden 60.000 askeri akdenizde boğar ,biri çıkar lider olur akp iktidarını devirip 2. inkılap hareketlerine girişir.Heryere heykelleri dikilir.

1789 3. selimden beri devam eden bir türlü sonu gelmek bilmeyen yobaz gelenekçi-dayatmacı yenilikçi darbeleri süreeeeer gider.

tarihinde Ramirez tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Iste böyleee,

Sevgili POLAT,yazinin tümünden dolayi KUTLARIM seni.

YazInIn altta verecegim bölümünden dolayi gözlerinden öperim.

Samimi gecinenlerin SAMiMiYETSiZLiKLERiNi görüp yazdigin icin.

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

İsrail içindeki bir bölgedeki halkın durumu neden Türkiyeyi bu kadar ilgilendirmektedir ? Nitekim bu İsrailin kendi iç sorunudur. Eğer İsrail bu iç sorunu çözemiyorsa devreye BM girer, uluslararası hukuk girer. Bir şekilde bu suç önlenmeye çalışılır. Türkiye Filistinden sorumlu değildir. Olmamalıdır da. Türkiye her şeyden önce kendi ülkesi içinde bulunan durumu değerlendirmeli ve çözmelidir. Terör sorunu bitmiş değildir, işsizlik önlenmiş değildir, Kürt sorunu hallolmuş değildir. Tüm bu sorunlar dururken bir de İsrail ile aramızda bir sorun üretmek Türkiyenin sadece aleyhine olacaktır.

Her şeyden üzücü olan taraf ise yüzlerce verilen şehidimize duyulan ilgisizliktir. Başbakan yardımcısının ölen şehitlerimiz için bir damla gözyaşı dökmemesi ve bugün ölen 10 sivil için hüngür hüngür ağlaması onun kendi samimiyetsizliğini ve ülkesine olan duyarsızlığını ortaya koymaktadır.

Polat

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Ellerine saglik.

Bunlarin yüzünden Türkiye sorun üstüne sorun yasamaktadir.

Tolonbeg

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu baskın ile başlayan ve Türkiyeyi yerinden oynatan bu olayın sorumlusu sadece İsrail değildir. İsrail uluslar arası bir bölgede sivil gemiye müdahele ederek hukuk kurallarını çiğnemiştir. Bu yüzden BM dahil, bir çok ülke savunacak bir şey olmadığından tam tersi bir U dönüşüyle israile cephe almıştır. Eğer bu olay İsrail karasularında gerçekleşmiş olsa idi BM'in aynı açıklamayı yapması düşünülemezdi. Zira benim bildiğim İsrail yanlısı BM'in İsraili kınamasının altındaki nedeni de biraz buna bağlıyorum.

Diğer taraftan, hiç bir devlet ve uluslar arası komisyonlara danışmadan kendi halinde bir ülkenin karasularına girmeye çalışarak sınır ihlali işlemiş bulunuyorlar. Bu bakımdan İsrailin müdahele etmesi zaten normal karşılanabilirdi. Bunu duygusal değil de objektif düşünebilirsek daha iyi kavrayabiliriz. Gemilerdeki yardım malzemeleri ne olursa olsun bir ülkeye mal girişi yapılacaksa bundan o devletin izin vermesi gerekir. Ayrıca denetlenmesi de gerekir. Bir ülkeye danışmadan o ülkeye ne olduğu belirsiz mal sokamazsınız. Suçtur bu. O bakımdan yardım gemilerinin izlemiş olduğu yöntem tam anlamıyla saçmalıktır. Daha uygun yöntemler kullanılabilirdi, diplomasi işin içine girebilirdi.

İsrail içindeki bir bölgedeki halkın durumu neden Türkiyeyi bu kadar ilgilendirmektedir ? Nitekim bu İsrailin kendi iç sorunudur. Eğer İsrail bu iç sorunu çözemiyorsa devreye BM girer, uluslararası hukuk girer. Bir şekilde bu suç önlenmeye çalışılır. Türkiye Filistinden sorumlu değildir. Olmamalıdır da. Türkiye her şeyden önce kendi ülkesi içinde bulunan durumu değerlendirmeli ve çözmelidir. Terör sorunu bitmiş değildir, işsizlik önlenmiş değildir, Kürt sorunu hallolmuş değildir. Tüm bu sorunlar dururken bir de İsrail ile aramızda bir sorun üretmek Türkiyenin sadece aleyhine olacaktır.

Her şeyden üzücü olan taraf ise yüzlerce verilen şehidimize duyulan ilgisizliktir. Başbakan yardımcısının ölen şehitlerimiz için bir damla gözyaşı dökmemesi ve bugün ölen 10 sivil için hüngür hüngür ağlaması onun kendi samimiyetsizliğini ve ülkesine olan duyarsızlığını ortaya koymaktadır.

Çok güzel yazmışsınız.

Tebrik ediyor ve aynen katılıyorum.

Gerçekten de, terör kurbanı askerler için "askerlik herhalde yan gelip yatma yeri değildir" diyebilen bir adamın, halkın cehaleti ve kafakarışıklıkları üzerinden piyes üzerine piyes oynayan, karanlık bir su gibi akan bu adamın tek yaptığı duygu sömürüsüdür.

Onca İslam ülkesi dururken Gazze'ye yardım için Türkiye'nin ön ayak olması da ayrıca düşündürücü bir konu.

Arkasında kimler var? Amaçları ne?

İnsan sormadan edemiyor...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hem organizasyon hem de operasyon fiyaskosu

WashPost 1 Haziran 2010

ABD’nin önde gelen gazetelerinden Washington Post bugünkü baş yazısında hem organizatörlere hem de İsrail’e eleştiriler yöneltti.

Gazze açıklarındaki Türk gemisi Mavi Marmara'ya Pazartesi sabahının ilk saatlerinde giren İsrailli komandolar karşılaştıkları manzaraya hiç de hazırlıklı değillerdi: Ellerinde bıçaklarla ve demir çubuklarla bekleyen onlarca militan.

Bu olayın sonucu, en az 9 yolcunun hayatını kaybettiği kanlı bir çatışma ve Benjamin Netanyahu hükümetinin uğraşması gereken bir diplomatik kriz oldu.

Her ne kadar yapılacak olan soruşturma esas suçlunun kim olduğunu ortaya çıkaracak olsa da İsrail'in Filistin yanlısı filoya müdahalesi hem yanlış yönlendirilmiş hem de kötü uygulanmış bir operasyon oldu.

İçinde Filistin davasının Avrupalı sempatizanlarından İsralli Arap liderlere ve Türk İslamcı aktivistlere kadar birçok kişiyi barındıran filonun katılımcılarına hiçbir sempati beslemiyoruz.

İsrail, organizatörlerin bazılarının Hamas ve el Kaide ile bağlantılı olduğunu söylüyor. Grubun kağıt üzerindeki birincil amacının Gazze'ye "insani" yardım götürmek olduğu biliniyor ancak ikincil amacı da bir çatışma ortamını provoke etmek.

Filo, İsrail'in altı geminin yükünü boşaltarak malzemeleri Gazze'ye kamyonla taşıma önerisini reddederken, Gazze'ye ulaşmasına izin verilmeyeceği yönünde defalarca yapılan uyarılara da kulak asmadı. Filo sözcüsü, "İsrail'in kuşatmasını kırmaya" kararlı olduklarını söyledi.

SİYASİ TEHDİT

Yine de İsrail'e yönelik tehdit askeri olmaktan çok siyasi nitelikte. Şu ana kadar geminin Hamas'a füze ya da benzeri silahlar taşıdığını gösteren herhangi bir kanıt ortaya çıkmadı.

Netanyahu'nun amacı militanların yaratmak istedikleri olayın gerçekleşmesini engellemek olmalıydı. Gemilerin daha önce de olduğu gibi Gazze'ye demirlemelerine izin verilmesi, müdahale için komando göndermekten çok daha iyi bir yöntem olurdu.

Filoya liderlik eden Türk gemisine helikopterle inen askerlerin, yolcuları öldürücü güç kullanmadan kontrol altına almaya hazır olmamaları da mevcut hatalara bir yenisini ekledi.

İsrail'in şimdi aylarca olmasa da belki günlerce düşmanları tarafından kınanmaya katlanması gerekecek. Hem Ortadoğu barış görüşmeleri hem de İsrail'in bir zamanlar çok güçlü olan Türkiye ile ilişkileri bir kez daha risk altına girdi.

HÜKÜMET YAPISI DEĞİŞMELİ

Netanyahu ile Başkan Obama arasında Salı günü yapılması planlanan uzlaşma toplantısı da iptal edildi. Beyaz Saray şu ana kadar olaya verdiği tepki de uygun bir şekilde itidalli davrandı. Önümüzdeki dönemde de İsrail karşıtı korodan kendisini ayrıştırmak için dikkatli hareket etmesi gerekiyor.

http://www.hurriyet.com.tr/planet/14901986.asp?gid=373

Link to post
Sitelerde Paylaş

Türkiye, İsrail ile ilişkilerini bozunca Filistin'e yardımcı olabildi mi?AKP Hükümetinin en önemli stratejik ve siyasi hatası budur.Artık diplomatik ilişkiler gergin ve karşılıklı gözdağı şeklinde olacak.

Anlaşma ve dialog karşılıklı güvene dayanır.Türkiye ile İsrail'in artık birbirine güveni kalmamıştır.

Bu da daha çok ABD müdahelesi demek.

Türkiye Filistin ve Arapların psikolojisi kadar yahudilerinde psikolojisini düşünmek zorunda olan denge psikolojisi uygulamalı.

İsrail'in yokolmayı göze olacak kadar saldırganlaşabilen bir yer ve duygusal davranmadan her yeri vurur.Çünkü onların psikolojisinde yıllardır müslüman Arap çemberi içinde kalmış bir kin ve hırs var.Bunu dindirmenin yolu İsrail'i kışkırtmak değil.

Türkiye İsrail'i sakinleştirebilecek ülkelerden biri iken artık birbirine güvenmeyen iki düşmana dönüşebilirler.Ve malesef AKP'nin bunda hataları var.

Mesele Türkiye İsrail'i yokedebilir mi meselesi değildir ?Yaşatabilir mi ve barışı tesis edebilir mi meselesiydi yeğen.

Bir Arap devleti olan Mısır'ın dahi abluka uyguladığı biryere Türkiye'nin gemi göndermesi AKP hükümetinin olayları tek taraflı görmeye başladığının delilidir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sonuçta o toprakta herkesten çok onların hakkı var: Oranın her yanında antik Yahudi medeniyetinin izleri var. Şehirlerin harabelerin isimleri İbranice. Kudüsü (Yeruşalim'i) ve bugün El Aksa camisinin üzerinde yükseldiği Siyon Tepesini kutsal yapanın kendisi Yahudiler. Kuran'da anlatılan Davud ve Süleyman'ın krallığı kimlerdi ve neredeydi sanıyorsun?

Yahudiler 2000 senedir Siyon'a ilahiler söyleyip bugünü beklemişler. Ne var ki kıç kadar yerde bir ülkeleri olsa? Hep elalemin ülkesinde it muamelesi görüp pogromlara mı uğrasınlar? Soykırımlara mı uğrasınlar? Niye kendi devletleri olamasın?

Bunu okuyunca niyeyse aklıma Abd geldi. Başka başka milletlerden devşirme bir devlet. Üstelik geçmişi daha şurada senin verdiğini örneğe nazaran çok ama çok yeni.

Acaba Abd için aynı şeyleri söyler miyiz ve düşünür müyüz diye düşünmeden edemedim.

Bence kızılderililerin ve Amerikanın gerçek sahiplerinin kemikleri sızladı.

Ve üstelik orada eyaletler devleti kuran (daha doğrusu süper güce ulaşıp dünyaya hakim olmak isteyen zihniyet) milletlerin zaten o anda dünyada kendilerine ait bir devletleri varken hemde bu yaşandı.

Ne acı değil mi?

Bunu bilen birinin yukarıdaki cümleyi yazması kadar acı verici hemde...

Selamlar...

Link to post
Sitelerde Paylaş

böyle olaylarda toplumların dini ve milli duygularını provoke edenler her zaman olur/olacaktır da

sonuç itibarıyla ihh VE hamas kazanmıştır

israil de kazanmıştır

sadece

türkiye kaybetmiştr

+1

Link to post
Sitelerde Paylaş

jadı biliyor bak, yahudiler çok doğru diyor

müslümanlar ikiyüzlü

:)

Doğan bey,

Yahudiler doğru demiyorum, savunmamın bir kaç ana nedeni var.

Birincisi İsrail'in işgalci olduğunu düşünmüyorum. Onlarda o coğrafyada var olmuş bir halk, eğer dillerini, dinlerini, genlerini incelerseniz Araplarla çok yakın akraba olduklarını ve o bölge ile özdeşleştiklerini görebilirsiniz.

İkincisi adamlar zaten parayı bastırıp almışlar topraklarını, sonrasında da o dönem bir sürü değişik isimlerde Arap ülkeleri kurulurken kendi ülkelerini kurmuşlar, zaten yeni ülkelerin kurulduğu bir period yani

İsrail'in saldırganlığı meselesenine geldiğimizde öncelikle İsrail'in etrafını saran ülkelerin ona nasıl baktığını ve neler hissettiğini göz önüne almamız gerekir. Kendisini savunabilmesi için saldırgan olmaktan başka çaresi yok gibi görünüyor. Ayrıca komşusu olan Arap ülkelerini yok etmek, haritadan silek isteyen de O değil, ama bunu yapmak isteyenler Araplar ve müslümanlar. Sadece dini nedenlerle bir ülkeyi yok etmek isteyen insanlar var ama bunu yapmaya ne güçleri var nede beyin kapasiteleri yeterli. Doğal olarak amaçlarına ulaşamadıkça öfkeden zıp zıp zıplıyolar, kural dışı şeyler yapıyorlar.

İsrail'in çocuk öldürme meselesine gelirsek, Araplar kendi duydukları Yahudi nefretini bütün dünyaya yaymak için böyle bir yöntem belirlemiş gibi durmaktadır. Muhtemel hedefleri bildikleri halde boşaltmayan, çocukların ölümünü izleyen onlardır. Sonrada zavallı çocukların bedenleriyle şov yapmaktadırlar. Şimdi diyebilirsin ki insan kendi çocuğunun ölümüne izin verir mi? Arapsa verir. Zaten çocukların beline bomba bağlayıp ortalık yerde patlatanlarda onlar. Artı, insan hayatına değer veren bir millet değiller, yok namus cinayetiydi, töre cinayetiydi diye kendi çocuklarını çatır çatır öldürenler onlar değil mi? Aslında buna daha bir çok örnek verilebilir, ama Arapların kendi çocuklarının güvenliğini sağlamak konusunda çok istekli olmadıkları gerçeğini kabul etmek durumundayız, ama bu ölümleri İsrail' e karşı bir savaş yöntemi olarak kullanmaya çalışıyorlar

Bunun dışında sen demişsin ki başkaları fosura fosura uyurken İsrail sabaha kadar çalışandır. Bu çok doğru, öyledirler. İsrail şu an dünyanın en gelişmiş üniversitelerini ve bilim adamlarını barındıran ülkedir. Dünyanın en güzel şehirleri de buradadır. Gelişmişlik ve refah konusunda Avrupa'dan çok daha ileri seviyededirler. En çokta bu güçlü durumu etrafını, saran çapulcuların hasetten çatlamasına neden olmaktadır

Son olrak Türkiye- İsrail ilişkisine değinmek gerekirse, en son hatırladığım kadarıyla, Ecevit'in ricası üzerine Apo'yu katakulliye getirip yakalayan ve Mit'e teslim eden Mossad'dır. Hangi Arap Türkiye için böyle bişey yapar sizce? Tam tersi, bu terörist başını yıllarca bir prenses gibi pamuklar içerisinde saklayı beslemediler mi? Neden bize dost bir halktan, ilkel bir din öğretisi yüzünden nefret ediyoruz, bunun mantığı ne?

tarihinde jadı tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...