Jump to content

Allah ölümü niçin yarattı?


Recommended Posts

Bu durumu kabul edemeyenlerin, bu kendiliğinden oluş meselesini sindiremeyenlerin uydurduğu Tanrı'yı araya sıkıştırsalar bile böyle..

Kabullenip otursalar bir sorun olmayacak ama, onu da yapamıyorlar.

Sevgili IFeelGood, bahsettiğiniz kabul edememe, sindirememe durumu kişinin kendi elinde midir?

Kişinin inancından vazgeçmesi kendi iradesinde mi yoksa çözemediği bir takım korkularının ve iç süreçlerinin elinde midir?

Bir inanç bir korkuyu yalanda olsa bastırıyorsa, bu korkuyla yaşayamayacak durumda olan inançlı bir kişi bu inancından vazgeçebilir mi? Korku temel bir duygumuzdur ve kimse keyfinden korkmaz, korkanlarda bu korkularını yenmeden hareket bile edemezler bu yüzden yaşama uyum adına inançlarına sarılan kimseleri suçlayabilir miyiz?

Herkes beyinlerinin nörokimyasının durumuna göre, neye inanıp neye inanmayacağına ve neden korkup neden korkmayacağına karar vermiyor mu?

Kanımca inanan da inanmayan da bu tutumunda keyfi değil herşey uyum adına (mutluluk adına) uyumda yaşamda kalma adına çaba göstermiyor mu?

Sevgiler...

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 79
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

:lol:

Hayır söyleyemem.

Şuan evrendeki herşeyi bildiğimizi de söyleyemem.

''Ben bilmiyorum o halde yoktur.'' yanlış bir mantık.

Ama var olduğunu bilmediğim birşeyi de (tanrı) var sayamam.

Bana göre tanrısal bir varlığın olması mantıksızdır.

Dolayısıyla mantıksal delillerle tanrıya ulaşmayı doğru bulmam.

Kalınlaştırdığım yerleri bir daha düşün istersen, kendi kendinle çelişiyorsun.

Herkesin aynı şeyi düşündüğü yerde kimse düşünmüyor demektir.(Mevlana)

Herhalde tüm ateistler bir İlah ın olmadığını düşünüyorlar?

Yoksa var olmadığını bilmediğin bir şeyi var saymayan sen , yok olduğunu bildiğinden mi var olanı yok sayıyorsun?

Sana mantıksız gelenin olmaması bir zorunluluk değildir, bu sadece sana göredir..

Link to post
Sitelerde Paylaş

kendi kendini yok edemeyen insan evrime siginmis. evrim uzerinden tanri yok demis. tanri isine bakar, insan isine bakar. tanrinin isine burnunuzu sokup onu niye kendi isinize karistirtmiyorsunuz vicdansizlar.

tarihinde lakerda tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Yoksa var olmadığını bilmediğin bir şeyi var saymayan sen , yok olduğunu bildiğinden mi var olanı yok sayıyorsun?

Sana mantıksız gelenin olmaması bir zorunluluk değildir, bu sadece sana göredir..

Sen mi yarattın tanrıyı, var oldugunu biliyorsun? Başkalarından duyduğun ve kendine kanıtlama şansının olmadığı bir şeyin var olduğunu nasıl savunursun? Sen ve senin gibileri, siz düşünme özürlü müsünüz? Bu kadar mı kıt zekanız? Tanrının varlığını niye ispatlamıyorsunuz varsa?

Biz "tanrı yok" diyoruz. Olmayan bir şeyin olmadığı kanıtlanamıyacağına göre, bizim bir şeyi ispatlamamıza gerek yok. "Tanrı var" diyen sizsiniz, kanıtlayın o zaman. Ama kıvırtmadan. Aksi taktirde susun ve kendinizi daha gülünç duruma sokmayın. Ne doğa, ne de çevrenizde gördüğünüz herhangi bir şey tanrının var olduğunun kanıtı değildir, bunu da unutmayın.

Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olamazsınız.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sevgili IFeelGood, bahsettiğiniz kabul edememe, sindirememe durumu kişinin kendi elinde midir?

Kişinin inancından vazgeçmesi kendi iradesinde mi yoksa çözemediği bir takım korkularının ve iç süreçlerinin elinde midir?

Bunun en büyük delili ateistler değil midir Sevgili Zazo? Dünyada sayıları hızla artmıyor mu bu insanların? Bilginin ve bilimin günlük yaşamda da dolaşımda olduğu gelişmiş ülkelerde korkularıyla başetmiş insanlar daha fazla değil mi?

Demek ki korkuyla başetmek gayet mümkün ve tamamen iradi bir mesele.

Çok kolay değil tabii ama mümkün. Bir de çocuklarımızı nasıl yetiştirmemiz gerektiğini öğrenmemiz lazım.

Bir inanç bir korkuyu yalanda olsa bastırıyorsa, bu korkuyla yaşayamayacak durumda olan inançlı bir kişi bu inancından vazgeçebilir mi? Korku temel bir duygumuzdur ve kimse keyfinden korkmaz, korkanlarda bu korkularını yenmeden hareket bile edemezler bu yüzden yaşama uyum adına inançlarına sarılan kimseleri suçlayabilir miyiz?

Herkes beyinlerinin nörokimyasının durumuna göre, neye inanıp neye inanmayacağına ve neden korkup neden korkmayacağına karar vermiyor mu?

Kanımca inanan da inanmayan da bu tutumunda keyfi değil herşey uyum adına (mutluluk adına) uyumda yaşamda kalma adına çaba göstermiyor mu?

Sevgiler...

Yukarıda da belirttiğim gibi, ben korkuyu reddetmiyorum. Korku bizi korur ve evrimsel süreçte de bu duygu korunmuştur zaten. En önce yaşama içgüdümüz ölümden korkmamızın temel nedenidir öyle değil mi? Yani ölümden korkmak doğal.. Daha doğrusu ölmek istememek doğal.

Dinler, bu korkuyu sömürmüş olan sosyal parazitlerdir. Başlangıçta böyle değildir, daha masumdur belki ama binlerce yılda değişmiştir.

Bir din, kendi evriminin başlangıcında, yani herhangi bir düzene erişmeden, kollektif bir ürün olma aşamasına gelmeden önce de insan beyninin tercihlerine ve eğilimlerine hizmet ediyordu. Yalandı, yanılsamaydı ama insan bundan yararlanıyordu ve memetik seçilimle aktarıyordu. O yüzden dinlere sosyal parazit ya da evrimin yan ürünü diyoruz.

Artık pekçok şeyi biliyoruz ve yalanlarla yaşamanın dünyaya büyük zararlar verdiğini görüyoruz. Kısacası evrim, bu sosyal parazitten arınacaktır umarım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Şahsi olumsuz düşüncelerinizi yansıtmazsanız seviniriz.

Bize niçin ölüme evrim geçirmek yerine nesil aktarmayı seçtiğini evrenin açıklarsanız faydalanırız :)

Selamlar

Çok üzgünmüm ama sizi sevindiremeyeceğim. Tanrı ve dinler hakkında hiçbir olumlu düşüncem yok ne yazık ki. Size göre olumsuz tabii....

Sorunuzu da anlayamadım. Yeniden düzenler ya da açıklarsanız yanıtlayabilirim belki.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ne zaman ki İslam'ın sevgisiz, saygısız, her fırsatta insanı aşağılayan Allah'ı ile gizemli, romantik olguları açıklamaya çalışıyorsunuz, işte o zaman beni İslam'dan biraz daha uzaklaştırmakla kalmıyor, aynı zamanda biraz daha iğrendiriyorsunuz.

İslam'ın ilkeleri, ritüelleri ve Allah'ı kadar beni maneviyattan uzaklaştıran ve insanlığımdan utandıran başka bir neden düşünemiyorum.

Yine de beni en çok tiksindiren ve öfkelendiren şey ateist yazılarımda Allah'ı arayıp bulmanız.

Ben daha çelişkili, gerçeklerle bağdaşmayan ve uygunsuz bir münasebetsizlik düşünemiyorum.

Kafanızda bir ateist şablonu oluşmuş. Nasıl ve neden oluştuğunu tahmin ediyorum ama, beni ve her ateisti o şablona uydurmaya çalışmanızı İslam'la uyuşmuş beyninizin düşün üretememesine bağlıyorum. İslam sağduyuyu da yok ediyor galiba..

Derdimi anlatabildim mi acaba?

Yoksa bu da mı boş bir çaba?

Yeter artık diyeceğim ama, ilerde aynı minval üzere devam edeceğinize eminim... Çünkü İslam paraziti yalnız maneviyatınıza değil, aklınıza da yerleşmiş.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Çok üzgünmüm ama sizi sevindiremeyeceğim. Tanrı ve dinler hakkında hiçbir olumlu düşüncem yok ne yazık ki. Size göre olumsuz tabii....

Sorunuzu da anlayamadım. Yeniden düzenler ya da açıklarsanız yanıtlayabilirim belki.

Bizi sevindirmeniz önemli değil,insan sevindirmekten daha güzel bir şey olmadığını söyler dinimiz.

Sorularım şunlar

1. En gelişmiş beyne sahip canlılardan birisi olarak niçin bakıma muhtaç doğarız?

2. Evrim diye iddaa ettiğiniz şey canlılığın neslini devam ettirmek için niçin ölmemeye progranlanmadıda,nesilden nesile doğurkanlık vs yolu ile canlı aktarımını seçti?

Allah hakkındaki fikirlerinizi bizi ilgilendirmez,bu sizinle onun arasındaki meseledir.Zaten ölünce herşey her gerçek ortaya çıkacaktır.

Sorularımı mantıksal çerçevede cvplarsanız seviniriz

selamlar

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bunun en büyük delili ateistler değil midir Sevgili Zazo? Dünyada sayıları hızla artmıyor mu bu insanların? Bilginin ve bilimin günlük yaşamda da dolaşımda olduğu gelişmiş ülkelerde korkularıyla başetmiş insanlar daha fazla değil mi?

Demek ki korkuyla başetmek gayet mümkün ve tamamen iradi bir mesele.

Çok kolay değil tabii ama mümkün. Bir de çocuklarımızı nasıl yetiştirmemiz gerektiğini öğrenmemiz lazım.

Yukarıda da belirttiğim gibi, ben korkuyu reddetmiyorum. Korku bizi korur ve evrimsel süreçte de bu duygu korunmuştur zaten. En önce yaşama içgüdümüz ölümden korkmamızın temel nedenidir öyle değil mi? Yani ölümden korkmak doğal.. Daha doğrusu ölmek istememek doğal.

Dinler, bu korkuyu sömürmüş olan sosyal parazitlerdir. Başlangıçta böyle değildir, daha masumdur belki ama binlerce yılda değişmiştir.

Bir din, kendi evriminin başlangıcında, yani herhangi bir düzene erişmeden, kollektif bir ürün olma aşamasına gelmeden önce de insan beyninin tercihlerine ve eğilimlerine hizmet ediyordu. Yalandı, yanılsamaydı ama insan bundan yararlanıyordu ve memetik seçilimle aktarıyordu. O yüzden dinlere sosyal parazit ya da evrimin yan ürünü diyoruz.

Artık pekçok şeyi biliyoruz ve yalanlarla yaşamanın dünyaya büyük zararlar verdiğini görüyoruz. Kısacası evrim, bu sosyal parazitten arınacaktır umarım.

10 sene sonra siz öleceksiniz arkadaşımız evrenin ölüp ölmeyeceğini sormamış.

Siz ölüyorsanız evrendeki bireylerin geleceği sizi ilgilendirmemeli.

Yani aslında evrende ölüm yoktur gibi bir felsefenin saçmalığı sizi ölümden kurtarmaz.

Siz bir bireyseniz tek gerçek öleceğiniz

Yorumlarınızı buna göre yaparsanız seviniriz

Selamlar

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bizi sevindirmeniz önemli değil,insan sevindirmekten daha güzel bir şey olmadığını söyler dinimiz.

Sorularım şunlar

1. En gelişmiş beyne sahip canlılardan birisi olarak niçin bakıma muhtaç doğarız?

2. Evrim diye iddaa ettiğiniz şey canlılığın neslini devam ettirmek için niçin ölmemeye progranlanmadıda,nesilden nesile doğurkanlık vs yolu ile canlı aktarımını seçti?

Allah hakkındaki fikirlerinizi bizi ilgilendirmez,bu sizinle onun arasındaki meseledir.Zaten ölünce herşey her gerçek ortaya çıkacaktır.

Sorularımı mantıksal çerçevede cvplarsanız seviniriz

selamlar

Bu soruların cevabının bilimsel olarak verilemeyeceğini sanıyorsunuz.

Yanılıyorsunuz.

1. En gelişmiş beyne sahip canlılardan birisi olarak niçin bakıma muhtaç doğarız?

Beyin doğumdan sonra gelişmesine devam eder. Mevcut nöronlar çoğalmaz ama, miyelin kılıfları hızla gelişir ve bebek dış dünyaya hazır olana kadar aradan yıllar geçer.

Anne çocuğun bakımından sorumludur. Eğer doğum sonu bakım olmasaydı, insanlar başka türlü evrilirlerdi. Diğer kuyruksuz maymunlar da insan gibi bakıma muhtaç doğarlar.

İnsan bakıma muhtaç tek primat ve memeli değildir. Eğer doğum sonu bakım olmasaydı, insan türü de olmazdı, diğer kuyruksuz maymun türleri de olmazdı.

2. Evrim diye iddia ettiğiniz şey canlılığın neslini devam ettirmek için niçin ölmemeye progranlanmadıda,nesilden nesile doğurkanlık vs yolu ile canlı aktarımını seçti?

Çünkü ölmeyerek neslinizi devam ettiremezsiniz. Yalnız kendinizi devam ettirirsiniz.

Ve tabii ölmemek fizik olarak mümkün olmadığı için evrimin başka seçeneği de yoktu zaten.

En kolayı nedir? Çoğalmak.. Ölümsüzlük mümkün olmayan bir durum. İmkansız bir durum..

Gerçi evrim ona da başvurmuş. Bakteriler, öldürmezseniz, ölmezler ve ölmeden çoğalırlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hayır söyleyemem.

Şuan evrendeki herşeyi bildiğimizi de söyleyemem.

''Ben bilmiyorum o halde yoktur.'' yanlış bir mantık.

Ama var olduğunu bilmediğim birşeyi de (tanrı) var sayamam.

Bana göre tanrısal bir varlığın olması mantıksızdır.

Dolayısıyla mantıksal delillerle tanrıya ulaşmayı doğru bulmam.

Kalınlaştırdığım yerleri bir daha düşün istersen, kendi kendinle çelişiyorsun.

Herkesin aynı şeyi düşündüğü yerde kimse düşünmüyor demektir.(Mevlana)

Herhalde tüm ateistler bir İlah ın olmadığını düşünüyorlar?

Yoksa var olmadığını bilmediğin bir şeyi var saymayan sen , yok olduğunu bildiğinden mi var olanı yok sayıyorsun?

Sana mantıksız gelenin olmaması bir zorunluluk değildir, bu sadece sana göredir..

eğer mantıksız şeyler içinde ,ben mantıksız kabul etsem dahi , onların var olabileceğini kabul etseydim.

O zaman kendi içimde çelişirdim.Ama öyle değil.

''Ben bilmiyorum o halde yoktur.'' yanlış bir mantık.

Bu cümleyi şöyle kursaydım yönelttiğiniz eleştiride haklı olurdunuz.

'' Bana mantıksız geliyor o halde yoktur'' yanlış mantık.

ama kasıtlı olarak bilmek fiilini seçtim.

bilmenin mantıkla ilişkisi yoktur.

tarihinde BAAL tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Yukarıda da belirttiğim gibi, ben korkuyu reddetmiyorum. Korku bizi korur ve evrimsel süreçte de bu duygu korunmuştur zaten. En önce yaşama içgüdümüz ölümden korkmamızın temel nedenidir öyle değil mi? Yani ölümden korkmak doğal.. Daha doğrusu ölmek istememek doğal.

Dinler, bu korkuyu sömürmüş olan sosyal parazitlerdir. Başlangıçta böyle değildir, daha masumdur belki ama binlerce yılda değişmiştir.

Haklısınız sevgili IFeelGood, vurgulamak istediğim nokta korkuydu. Bu korku insanı bazı durumlarda robotlaştırıyor, bu durumlarda insanın iradesini etkisiz hale getiriyor.

Ateistler ise herhangi bir nedenden ötürü(Yetiştirilme tarzı, doğuştan yüksek zeka, merak dürtüsü ya da sonradan yaşanan derin acılar, travma vs.) bu korkuyu yenen bireylerdir ve böylece kendilerine sorgulamanın kapıları açılmıştır. Aydınlanmada beraberinde gelmiştir yani beyin kimyaları değişmiştir. Bunu hissedebiliyorum ve değişmeyenlerle yani inançlılarla kıyaslama yapabiliyorum. Ancak bu korkuyla baş edemeyen inanan insanlar önlerine hangi delili koyarsanız koyun gözlerini ve algılarını bu gerçeklere kapalı tutarlar bunun örnekleri forumumuzda bolca mevcuttur. Bu gerçekleri sansürleyen şey; korkak insanın sağlıklı hareket edemeyeceğini bilen beyin yapısı yani gerçekleri öğrenmeye hazır olmayan insanın uyutulması, yaşama uyum adına.. Gerçekleri öğrenip korku duymaması için kişiye derin bir uykuda rüya gösterilmektedir bunun adı din/inançlardır diye düşünüyorum.

Bu dediklerimin doğruluğunu sınamak isteyenler şöyle küçük bir deney yapabilirler.

Ateistlerin gördükleri gerçekleri inançlı insanlar neden göremezler. Hani akşlın yolu tekti? Demek ki aklın yolu tek değilmiş ve kişinin nörokimyasal yapısına göre değişebiliyormuş. Umarım korkunun insanı robotlaştırmasını ve ona düş aleminde rüyalar göstermesi durumunu anlatabilmişimdir. Sevgiler...

tarihinde zazo tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

konuyu acmadan soyle bir dusunun allah askina dicem inanciniz yok olumu nicin yaratti diye sacma bir soru olamaz bir insan hic olmese surekli cogalsak dunya nufusu kac milyar olur hesap edebiliyormusunuz babaannen kac yasinda diye sordugumuzda 600 yasinda demek hic olum olmasa mahfolduk gorevi dolan saati vakti gelen gider ne bir dakika ileri ne bir dakika geri

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 2 weeks later...

konuyu acmadan soyle bir dusunun allah askina dicem inanciniz yok olumu nicin yaratti diye sacma bir soru olamaz bir insan hic olmese surekli cogalsak dunya nufusu kac milyar olur hesap edebiliyormusunuz babaannen kac yasinda diye sordugumuzda 600 yasinda demek hic olum olmasa mahfolduk gorevi dolan saati vakti gelen gider ne bir dakika ileri ne bir dakika geri

Nüfus ölümle değil doğumla kontrol edilebilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

konuyu acmadan soyle bir dusunun allah askina dicem inanciniz yok olumu nicin yaratti diye sacma bir soru olamaz bir insan hic olmese surekli cogalsak dunya nufusu kac milyar olur hesap edebiliyormusunuz babaannen kac yasinda diye sordugumuzda 600 yasinda demek hic olum olmasa mahfolduk gorevi dolan saati vakti gelen gider ne bir dakika ileri ne bir dakika geri

Sevgili samet

Konuyu açarken düşünmediğimi nereden çıkarıyorsun?

Benim ateist olduğumu biliyorsun.

Ölümün allah işi olmadığını anlatmaya çalışıyorum.

Allah her şeye kadir değil.

Ölüm olmasaydı, dirim olmazdı.

Ölüm bir zorunluluk. Allah işi değil.

Allah ölümsüzlüğü gerçekleştiremezdi.

Allah ölümsüzlüğü gerçekleştirmek gibi bir gaflete düşse idi çuvallardı.

Hani allah her şeye kadır di? Ölüm aslında allahın her şeye kadir olmadığının delilidir.

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hacı

Evrende gerçek anlamda ölüm yoktur derken tam olarak neyi kastdediyorsun.

Bende aynı şeyi söylerdim ve daha önce bahsettiğim evren-insan ilişkisine dayandırdım söylemimi sen neye dayandırıyorsun merak ettim.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ölümsüz olan hareket.( Hareketinde koşulları bulunmaktadır.) Bu hareketin içersinde dönüp duruyoruz ama sürekli dönüp duran bilinçlerimiz değil maddesel olgumuz. Bu nedenle ölüm bizim dönüşme sürecimize verdiğimiz bir isimdir. Hareket var olduğu sürece bizim adlandırdıgımız yaşam ve ölüm devam edecektir. Yaşam ve ölüm bizden bagımsız harekete bağlıdır.

tarihinde powerr tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...