İlginç Fizik Soruları

[DreiMalAli 0]

Siz DreiMalAli kardeşimize aldırmayın. O bu deneyi çok yükseklere çıkabilen babadan kalma bir pırpırla yapmıştı.

Sevgili Haci de benim şahidim.

Haci aynı deneyi cam şişe ile yapmak istemişti. Şişenin içinde önceden ne bulunduğunu, nasıl boşalttığımızı...

Iııııh... Söylemem.

Sevgiler

[DreiMalAli 0]

BigBang sırasında bir an ışık hızının geçildiğini öne sürenler var. O nedenle olabir mi?

http://www.network54...IZI GEÇİLDİ Mİ-

Sevgili dustrol.

Söylediğin nokta doğrusu aklıma gelmemişti. Ama sadece bir anlık bir hızlı genişlemeyle bu fark açıklanamaz sanıyorum.

Yukarda Haci'nında belirttiği gibi Evrenin genişlemesi ile açıklanabilir bu çelişki(!).

Sevgiler

[Uzay 0]

Bir kilo demir mi daha hafiftir, bir kilo pamuk mu?

Soru ciddidir. Şaka yapmıyorum.

İkiside bir kiloysa, ikiside teraziye konduğunda, terazinin kolları dengede kalır. Ama sorunun içinde başka cinlik varsa bilemem.

[dustrol 0]

Sevgili dustrol.

Söylediğin nokta doğrusu aklıma gelmemişti. Ama sadece bir anlık bir hızlı genişlemeyle bu fark açıklanamaz sanıyorum.

Yukarda Haci'nında belirttiği gibi Evrenin genişlemesi ile açıklanabilir bu çelişki(!).

Sevgiler

DreiMalAli, fizikçi olmadığım için sadece lafla katılmaya çalışıyorum konuya. Bu kondua disiplin eğitimi almadım. Zamanında okuduğum bir yazıydı aklımda kaldığı şekliyle nedeni olabilir sanmıştım. Yanılmışım özür dilerim.

Evrenin normal genişlemesi ile ilgiliyse yaşı ile genişlemesi arasında bir karşılaştırma yapılamaz o zaman diyeyim. Çelişki'nin sonuna ünlem koyduğunuza göre yapay bir çelişkiden bir cinlikten bahsediyoruz Yani evet evrenin yaşı 13 milyar ışık yılıdır ve bu sürede yarıçapı 42 milyar ışık yılı olacak kadar genişlemiştir. Biz evrenin yaşını ölçerken de evren genişliyor. Bir çocuğun boyunu ölçerken yaşını ölçmüş olmuyoruz kemik yaşına bakarken de boyunu ölçmüyoruz gibi mi? Karışık işler hocam bunlar.Ben kitlenmeden bırakıyorum  

[haci 0]

DreiMalAli, fizikçi olmadığım için sadece lafla katılmaya çalışıyorum konuya. Bu kondua disiplin eğitimi almadım. Zamanında okuduğum bir yazıydı aklımda kaldığı şekliyle nedeni olabilir sanmıştım. Yanılmışım özür dilerim.

Evrenin normal genişlemesi ile ilgiliyse yaşı ile genişlemesi arasında bir karşılaştırma yapılamaz o zaman diyeyim. Çelişki'nin sonuna ünlem koyduğunuza göre yapay bir çelişkiden bir cinlikten bahsediyoruz Yani evet evrenin yaşı 13 milyar ışık yılıdır ve bu sürede yarıçapı 42 milyar ışık yılı olacak kadar genişlemiştir. Biz evrenin yaşını ölçerken de evren genişliyor. Bir çocuğun boyunu ölçerken yaşını ölçmüş olmuyoruz kemik yaşına bakarken de boyunu ölçmüyoruz gibi mi? Karışık işler hocam bunlar.Ben kitlenmeden bırakıyorum

Evrenin yaşı 13 milyar ışık yılı değildir. Evren 13,4 milyar yıl önce ortaya çıkmıştır. Yani yaşı 13,4 milyar yıldır. Işık yılı değildir.

Diğer sayı ise ışık yılı olarak verilmiştir. Bir yıl dünyanın güneş etrafında tam bir tur atmasıdır.

Bir ışık yılı ise ışığın bir yılda kat ettiği mesafedir. Işık yılda şu kadar mesafe kat eder.. 300 bin kmx 60x60x24x365,4

Bunlar farklı zaman kavramlarıdır.

[DreiMalAli 0]

DreiMalAli, fizikçi olmadığım için sadece lafla katılmaya çalışıyorum konuya. Bu kondua disiplin eğitimi almadım. Zamanında okuduğum bir yazıydı aklımda kaldığı şekliyle nedeni olabilir sanmıştım. Yanılmışım özür dilerim.

Evrenin normal genişlemesi ile ilgiliyse yaşı ile genişlemesi arasında bir karşılaştırma yapılamaz o zaman diyeyim. Çelişki'nin sonuna ünlem koyduğunuza göre yapay bir çelişkiden bir cinlikten bahsediyoruz Yani evet evrenin yaşı 13 milyar ışık yılıdır ve bu sürede yarıçapı 42 milyar ışık yılı olacak kadar genişlemiştir. Biz evrenin yaşını ölçerken de evren genişliyor. Bir çocuğun boyunu ölçerken yaşını ölçmüş olmuyoruz kemik yaşına bakarken de boyunu ölçmüyoruz gibi mi? Karışık işler hocam bunlar.Ben kitlenmeden bırakıyorum

Sevgili dustrol,

Fizikçi olmak-olmamak hiç sorun değil burada. Hangimiz fizikçiyiz ki? Gerçi forumda fizikçi arkadaşlar da var ama kendilerini belli etmedikleri gibi pek nadir uğrarlar buraya. Bu yüzden kendi aramızda ağır-aksak, doğru-yanlış kendi aramızda muhabbet ediyoruz.

Sevgiler

[DreiMalAli 0]

Evrenin yaşı 13...14 milyar yıl olarak veriliyor.

Evrenin büyüklüğü (yarıçapı) ama 42...48 milyar ışık yılı olarak veriliyor.

Bu bir çelişki değil midir?

Işık dahi 13 milyar yıl süresince 13 milyar ışık yılı büyüklüğünde yol katederken, evrenin yarıçapı nasıl olur da bunun 3 katı, 42...48 ışık yılı büyüklüğünde olabilir?

Sevgiler

Soruyu biraz değiştirelim/neşelendirelim.

1.

Türev, integral vs. ile uğraşmamak için:

Elimizde 1 metre boyunda olan ve sonsuza dek gerip uzatabileceğimiz bir lastik ip var. Bu ipin A ucunu bir duvara bağlıyoruz. B ucunu da bir bir arabaya bağlıyoruz. A ucuna bir solucan yerleştiriyoruz. Solucan ipin B ucuna doğru gidiyor. Solucanın saniyede 1 milimetre yol alıyor.

Solucan 1 saniye süreyle gidince duruyor. Solucan durunca araba lastik ipi çekerek B ucunu 1 metre ileriye götürüyor ve duruyor. Araba durunca solucan yine 1 saniye süreyle gidiyor ve duruyor. Solucan durunca araba lastik ipin B ucunu yine 1 metre ileriye götürüyor ve duruyor.

Ve bu olay hiç durmadan böyle tekrarlanıyor.

Solucan lastik ipin B ucunu yakalayabilir mi?

Yakalayamzsa neden?

Yakalarsa ne zaman yakalar?

Not: Arabanın B ucunu 1 metre uzatması için geçen süreyi 0 (sıfır) saniye kabul edelim.

2.

Hız, türev vs. ile uğraşmak isteyenler için:

Elimizde 1 metre boyunda olan ve sonsuza dek gerip uzatabileceğimiz bir lastik ip var. Bu ipin A ucunu bir duvara bağlıyoruz. B ucunu da bir bir arabaya bağlıyoruz. A ucuna bir solucan yerleştiriyoruz. Solucan ipin B ucuna doğru yol alırken araba lastik ipi uzatıyor.

Solucanın hızı 1 mm/s ve arabanın hızı 1 m/s ise...

Solucan lastik ipin B ucuna erişebilir mi? Erişirse ne kadar süre sonra erişir?

Not/Analoji: Verdiğim sayısal değerlerin oranları uymasa da...

A noktası: Bize ışık gönderen bir yıldız/galaksi vs.

Solucan: ışık

Solucanın hızı: Işık hızı

Arabanın hareketi = lastik ipin uzaması: Evrenin genişlemesi

Arabanın hızı = lastik ipin uzama hızı = Evrenin genişleme hızı. Hubbel sabiti

B noktası: Evrende bizim bulunduğumuz yer. Dünya

Sevgiler

[Hızlı 0]

Bir madde hasar aldığında elektronlara ne olur?

[haci 0]

Bir madde hasar aldığında elektronlara ne olur?

Ne demek istediğin anlaşılmıyor.

Soruyu biraz daha açmalısın.

Hasar almak ne demek?

[Hızlı 0]

Mesela masanın köşesine dokundum veya vurdum. Elektronlara ne olur?

[BrainDamage 0]

Hasar gören masanın atomları değil masanın bütünlüğüdür. Yani sen hasarı atoma değil bütünlüğe veriyorsun..

[cinali 0]

Mesela masanın köşesine dokundum veya vurdum. Elektronlara ne olur?

Hiç bir şey olmaz, masada vurduğun şey aslında elektronlar değildir.

4 temel etkileşim olduğunu biliyoruz, bunun adı elektromanyetik kuvvettir, vurduğun şey elindeki molekülleri kuşatan elektron bulutunun masanın elektron bulutunu itmesidir, o kadar, bu yaklaşmada iki atom birbirine değmediği gibi iki elektron da birbirine değmez, birbirini iter, yeterince güçlü iki mıknatısın eş kutuplarını birbirine yaklaştıramaman gibi.

Hayatta 2 temel etkileşimi biliriz, kütleçekim ve elektromanyetik kuvvet, görebildiğimiz dünyadaki aşağı yukarı herşey bu 2 temel kuvvetle açıklanabilir.

Bir de güçlü ve zayıf çekirdek kuvvetleri vardır, ki bunu da ancak elini ışık hızına yakın bir hızda sallayabilirsen farkedersin,

Ama o durumda da ne el artık senin elin olur ne de o masaya masa denir...

[DreiMalAli 0]

26.09.2012 gününün Die Welt gazetesinin bir haberine göre Mitt Romney bir seçim kampayasında uçakların penceresinin açılmamasını konu etmiş, yakınmış ve şikayet eder tavırlara bürünmüş.

Adam haklı beyler!

Ne de olsa bu günlerde sık sık uçması gerekiyor. Bir seçim kampanyasından diğerine koşturmak kolay değil.

Arabayla gittiğinde, canı istedikce arabanın penceresini açıp, püfür püfür araba rüzgarında biraz rahatlıyor.

Ama araba ile planladığı seçim konuşmalarına zamanında erişmesi mümkün değil.

Mecburen uçakla gidecek.

Adam rahatlasın diye azıcık pencere açmak istiyor. Uçağın penceresini/camını aaçmak amacıyla elektrikli veya elektriksiz bir düzenek takmak zor bir şey olmasa gerek.

Uçağın penceresini açmak için neden bir düzenek takmıyorlar acaba?

Garibim Mitt Romney'in rahat nefes almasını, uçağın penceresini biraz açıp birazcık seçim stresi atmasını istemiyorlar galiba.

Yoksa?...

Sevgiler

[cinali 0]

Adam rahatlasın diye azıcık pencere açmak istiyor. Uçağın penceresini/camını aaçmak amacıyla elektrikli veya elektriksiz bir düzenek takmak zor bir şey olmasa gerek.

Uçağın penceresini açmak için neden bir düzenek takmıyorlar acaba?

Garibim Mitt Romney'in rahat nefes almasını, uçağın penceresini biraz açıp birazcık seçim stresi atmasını istemiyorlar galiba.

Yoksa?...

Sevgiler

Yani soru şu, uçak giderken pencere açılabilir mi?

Elbette açılabilir, ama yere yeterince yakın olmanız şartıyla.

Genel mit uçak penceresinin açıldığı zaman vakum yapıp içeridekileri yutacağı yönündedir. Ama bu gerçek değildir, uçak penceresinden kimse dışarı uçmaz, yeterince yakın değilseniz açık kapıdan da dışarı vakumlanıp fırlamazsınız. Tıpkı arabanın camını açtığınızda dışarı fırlamayacağınız gibi, güçlü bir rüzgar yüzünüze vuracaktır, ama biraz serinlik uğruna buna değer..

Eğer ki 3000 metrenin üzerinde bir irtifada iseniz bu iş biraz tehlikeli olabilir, çünkü fazla oksijen yoktur boğulursunuz ve eksi otuz derecede de dudaklarınız çatlayabilir.

Ama kız kulesi manzarasını dönüp izlerken pencereyi açmak en çok saçlarınızın biraz dağılmasına neden olacaktır, o kadar.

[haci 0]

26.09.2012 gününün Die Welt gazetesinin bir haberine göre Mitt Romney bir seçim kampayasında uçakların penceresinin açılmamasını konu etmiş, yakınmış ve şikayet eder tavırlara bürünmüş

Sevgili DriMalAli

Alman gazetecinin Mitt Romney'i hiç bilmediği çok belli.

Mitt Romney Amerika'nın en zengin, akıllı, zeki ve başarılı adamlarından biri.. President adayı ve eski Massachusetts valisi..

Bu haberi gazeteci rüyasında görmüş olmalı. Mitt Romney uykusunda bile bu rüyayı görmez.

[DreiMalAli 0]

Sevgili haci.

Mitt Romney'in kim olduğunu ben dahi biliyorsam, gazeteciler hele hele biliyordur.

Ben haberi geçenlerde Die Welt gazetesinde okumuştum. Ciddi bir gazete olduğunu bildiğimden şüphelenmedim. Sadece bıyık altından biraz gülüp eğlendim.

Şimdi diğer bazı medyalara da baktım. Die Zeit, n-tv, Der Spiegel vs. Haber doğru! Almanca medya linklerini vermiyeyim. İngiLAZcam beni yanıltmıyorsa Los Angeles Times da aynı haberi veriyor.

Eşinin uçağında bir elektrik hatasından dolayı duman çıkıyor. Ama kontrol altına alınıyor. Eşinin başından geçen bu olayı duyan Romney'in herhalde aklı karışmış, dili şaşırmış... Eh belki birazcık da eşine şirin görünmek istemiştir. Dayanamamış ve bir politikacı olarak görevini yerine getirerek uçakların yapılışındaki önemli bir soruna(!) dikkat çekmiş.

Eh! Ben ve benim gibi bazıları da (bloglar vs.) azıcık bıyık altından güldük.

Bir kusur işlediysek affola!

Sevgiler

[DreiMalAli 0]

Yani soru şu, uçak giderken pencere açılabilir mi?

Elbette açılabilir, ama yere yeterince yakın olmanız şartıyla.

Genel mit uçak penceresinin açıldığı zaman vakum yapıp içeridekileri yutacağı yönündedir. Ama bu gerçek değildir, uçak penceresinden kimse dışarı uçmaz, yeterince yakın değilseniz açık kapıdan da dışarı vakumlanıp fırlamazsınız. Tıpkı arabanın camını açtığınızda dışarı fırlamayacağınız gibi, güçlü bir rüzgar yüzünüze vuracaktır, ama biraz serinlik uğruna buna değer..

Eğer ki 3000 metrenin üzerinde bir irtifada iseniz bu iş biraz tehlikeli olabilir, çünkü fazla oksijen yoktur boğulursunuz ve eksi otuz derecede de dudaklarınız çatlayabilir.

Ama kız kulesi manzarasını dönüp izlerken pencereyi açmak en çok saçlarınızın biraz dağılmasına neden olacaktır, o kadar.

Küçük pırpırlı uçakları göz ardı edersek... 5-10 km yüksekte 500-900 km/h ile uçaklarda pencereyi açtığımızda, saatta 500-900 km hızla rüzgara maruz kalmak hiç hoş bir şey olmasa da (Romney'in berberlerine epeyce iş çıkarır), asıl neden belirittiğin gibi bu yüksekliklerdeki çok düşük oksijen miktarı ve -30, -60 derecelerde seyreden soğukluk (Romney'in televizyondaki görüntüsü seçmenlerin hiç de hoşuna gitmezdi. Ama Obama zevkten dört köşe olurdu.).

Sevgiler

Ekim 2, 2012 tarihinde DreiMalAli tarafından düzenlendi

[haci 0]

Sevgili haci.

Mitt Romney'in kim olduğunu ben dahi biliyorsam, gazeteciler hele hele biliyordur.

Ben haberi geçenlerde Die Welt gazetesinde okumuştum. Ciddi bir gazete olduğunu bildiğimden şüphelenmedim. Sadece bıyık altından biraz gülüp eğlendim.

Şimdi diğer bazı medyalara da baktım. Die Zeit, n-tv, Der Spiegel vs. Haber doğru! Almanca medya linklerini vermiyeyim. İngiLAZcam beni yanıltmıyorsa Los Angeles Times da aynı haberi veriyor.

Eşinin uçağında bir elektrik hatasından dolayı duman çıkıyor. Ama kontrol altına alınıyor. Eşinin başından geçen bu olayı duyan Romney'in herhalde aklı karışmış, dili şaşırmış... Eh belki birazcık da eşine şirin görünmek istemiştir. Dayanamamış ve bir politikacı olarak görevini yerine getirerek uçakların yapılışındaki önemli bir soruna(!) dikkat çekmiş.

Eh! Ben ve benim gibi bazıları da (bloglar vs.) azıcık bıyık altından güldük.

Bir kusur işlediysek affola!

Sevgiler

Sevgili DreiMalAli..

Romney şaka yapmıştır. Bunu hiç düşünmediniz mi?

Kusur işlemedin.. Hiç endişe etme..

Ben oyumu Obama'ya vereceğim. Bu tür şakaları Amerikalılar için yaparlar ama Almanların daha akıllı olmadığını ben kendi deneyimlerimlerimde biliyorum.

Burada ve Türkiye'de birkaç Alman arkadaşım oldu.

[haci 0]

Bu arada.. Pilot kabinindeki pencerelerden biri açılabilir mi?

Ben bir uçak kaçırma olayında açıldığını gördüğümü hatırlıyorum.

[DreiMalAli 0]

Sevgili DreiMalAli..

Romney şaka yapmıştır. Bunu hiç düşünmediniz mi?

Kusur işlemedin.. Hiç endişe etme..

Ben oyumu Obama'ya vereceğim. Bu tür şakaları Amerikalılar için yaparlar ama Almanların daha akıllı olmadığını ben kendi deneyimlerimlerimde biliyorum.

Burada ve Türkiye'de birkaç Alman arkadaşım oldu.

Sevgili haci,

almanların mı yoksa amerikalıların mı daha akıllı olduğu konusunda hiç fikrim yok. Romney gibi birisinin şaka anlayışı hakında da keza.

Uçak penceresi konusunu bilmesini kimseden beklemiyorum. Eğer o cümleler buradaki birisinden kaynaklansaydı okur geçerdim veya belki de doğrusu nedir diye yazardım. Fakat ne ayıplar ne de dalga geçerdim.

Ama sürekli medya önünde arz-ı endam eden kişiler pot kırmayagörsünler... Dayanamam. İstim arkadan gelsin! dedirtmek elimden gelmez. Devirdikleri çam ile ille de dalga geçmem lazım.

Sevgiler