Jump to content

Big Bang bilim maskesi takmış din midir?


Recommended Posts

Evet ışık hızı aşılamaz ancak ışık hızının evrenin başlangıcından beri sabit olmadığı yönünde bir teori var,neye dayanıyor ayrıntısını bilmiyorum.Hatırladığım kadarıyla evren genişledikçe ışığın hızı düşüyor deniliyor.

Doğru... Işık hızı sabittir modern bilimler bunu açığa çıkarmıştır. Evren genişledikçe ışığın hızı görece olarak (sadece baktığın noktadan) değişkene uğrar bu da ışık hızının düştüğüne ispat kabul edilir.

Kabul edilir, diyorum; modern bilim (neo-fizik) iddiasını ancak son aşamada netleştirebilir. Bu da ışık hızının sabit olmasına benzer zaten.

Ama en önemlisi Neo-Fizik bize (çağrışımların bizde bıraktığı etkiler gibi) evrenin genişlemesine ispat olarak sunabiliyor olmasıdır zaten. Çünkü ''Evren'de ışık hem sabittir hem de madde genişler'' der. (Ama ikincisinden her zaman şüphe duymalısın, konumlara ve bulunduğun alanlara fazla güvenmemelisin) Bunun adına ''oluşum'' (bitmeyen) diyebiliriz belki basitçe. Çünkü oradaki gerçek bilimi ancak basitleştirebiliriz.

tarihinde ozger tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 223
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Sanıyorum, yazarın bahsettiği konu biraz yanlış anlaşılmış.

Konu bir teizm konusu değil. Konu insanların sık düştükleri bir sorun. Arasıra bende düşerim aynı yanılgıya. Herkeste düşüyor.

İnsan bir şeyi kabul edip, budur dedikten sonra, onun yanlışlığını apaçık gösteren bir sürü şeye rağmen hala o fikirde ısrarcı oluyor. BU bir handikapımız. Ve yazarda bundan bahsediyor. big bang acaba bu şekilde, o günkü gözlemleri güzelce açıklamasına rağmen, biraz aceleyle ortaya atılmış ve yanlış bir teori olabilir mi?

Evet, bu mümkün. Şimdi n'olacak?

Eğer big bang'ın doğruluğundan emin olarak her şeyi big banga uydurmaya gidersek, bunu yapabiliriz. Elbette bir iş uydurmaya kalınca, arkası kolaydır.

Yapılması gereken öncelikle big bangın sorgulanmasıdır. Bu sorgudan big bang güçlenerek çıkabilir, yerlere yeksanda olabilir. Ama bu sorgulama mutlaka yapılmalıdır. Fakat şu anda görünen odur ki, big bangın sorgulanması "teizm baskısı nedeniyle olmamak kaydıyla" ciddi şekilde engelleniyor. Sanki yeni bir din, kendi doğmalarının bir baştacı olarak big bangı kutsal ilan ediyor. Şimdi ne demek bu "Sanki .." ile başlayan cümle, ne anlamalıyız bundan? Big bang savunucuları (diyeyim, konu biraz daha karmaşık) big bangı tesitlerin dinlerini, adem havva, yer merkezli astronomi vs. de oldukları muazzam bir bağnazlık içinde savunuyorlar. İşte söylenen bu.

Eğer söylenen buysa, ki benim okuduğumdan çıkardığım sonuç bu, o zaman "adam haklı beyler".

İddiaları teker teker big banga uydurmak ve big bangı aklamak mümkün. Ama bu işte tam olarak bu yazıda bahsedilen şey olacaktır. Meseleyi formülize edelim.

1. Big bang vardır. budur, bu kesin bir doğrudur. herşey big bangın varlığını göstermek zorundadır.

2. O zaman big bangın ilk bilmem ne saniyesi içinde fizik güme giedecekse, fizik kanunları güme gitmelidir, çünkü 1. madde doğrudur.

3. O tekillikten ne olacka, nasıl olacakta çıkılacak? O tekilliğin yanına bile uğrayamayan süpernovalarda demir vs. ortaya çıkarken, o tekillikten nasıl sadece hidrojen çıkacak? Olamaz, çünkü big bang kesin gerçektir, bu big banga uymalıdır.

4. 750 milyon yaşındaki galaksi, nasıl olurda 13 Milyar öteye gitmiş olabilir? Olur elbette, çünkü 1. madde doğrudur.

Şimdi bu maddeleri tartışmak başka bir iş. Fakat şu anda gerçekten yapılan ve her tür aksine, big bangı absürt hale sokan keşifi alıp big banga yamamaya çalışmak, aynen bu harekettir. Şu anda big bang tartışılmaz doğru olarak kabul edilmekte her şey big banga uydurulmaya çalışılmaktadır.

Bu ciddi bir sorundur. Fakat bu sorunun varlığı, bilim felsefesi ve metodoloji sorunudur. big bang belki gerçekten doğrudur. Ama bunun doğru olup olmadığını bu gibi sakat bir metodolojiyle anlayamayız.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Her teoriye itiraz edilir.

Teorilerin doğruluğu sürekli olarak test edilir.

Hemen hiç bir teoride son söz söylenmemiştir.

Teoriden vazgeçtik.. Doğruluğu ve kesinliği konusunda en ufak bir kuşkunun olmadığı dogmalaştırılmış gözlemlere bile meydan okunduğunu ve dogmaların birer birer yıkılarak çöpe atıldığını biliyoruz.

Son 30 yıl içinde tıpda büyük ilerlemele kaydedildi. Yakın zamanlara kadar hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçların etki mekanizmaları bilinmiyordu. Bir hastalık için iyi gelen ilaç kullanılıyordu. Ama hastalığa neden iyi geldiği kesin olarak bilinmiyordu.

Bu nedenler anlaşıldıktan sonra ilaç sanayisinde devrim yaşandı. İlaçların etki mekanizmalarının bilinmesi yeni ilaçların keşfini sağladı. İlaçların neden iyi geldikleri artık çok iyi biliniyor.

Big Bang'e olan itirazlar hem bilim için, hem de paradoksik olarak, Big Bang kuramının kendisi için yararlıdır.

Nitekim sadece ani bir patlama olduğu düşünülen Big Bang'in evren ile ilgili bazı gözlemleri doğru yansıtmadığı anlaşılınca, yapılan itirazlara rağmen, ya da onlardan dolayı, bu kuram çöpe atılmaktan kurtuldu ve giderek sofistike bir nitelik kazandı.

Big Bang kuramı yaratılışı açıkladığı için eşi benzeri olmayan bir kuramdır.

Elbette meydan okunacak ve doğruluğu sürekli olarak test edilecektir.

Ara verilmeksizin sürdürülen gözlemlerin bu kuramla uyumlu olup olmadıkları sürekli olarak incelenmektedir.

Kuramın genel hatları ile bağdaşmayan gözlemler önce kuramda yapılan bir iki değişiklikle telafi edilmeye çalışılmaktadır.

Şimdiye kadar Big Bang kuramına, açıklanmayacak kadar ters düşen bir gözlemle karşılaşılmamıştır.

Her ne kadar bazı düzeltmeler zorlama gibi dursalar da, fizik yasaları ile bağdaştıkları için, kabul edilmektedir.

Tabii bu bağlamda fizik yasalarının ne olduğu ve neden ihlak edilmedikleri de sorgulanabilir. Örneğin nasıl oluyor da ışık hızı geçilmektedir?

Big Bang kuramında ışık hızının geçilmesinin mevcut fizik yasalarını ihlal edip etmediğini sorgulamaktan çok, eğer ışık hızı geçilirse, nasıl bir durumun ortaya çıkacağı araştırılmıştır. Işık hızının geçilmesi Big Bang kuramını çökmekten kurtarmıştır.

O halde denmiştir, bu istisnayı kabul edersek, Big Bang kuramını kurtarabiliriz.

Işık hızı geçilmiş ve Big Bang kuramı çökmekten kurtarılmıştır.

Bu arada evrenin ışık hızından 100 kere daha hızlı genişlemesi hipotezinin yanı sıra, ışığın ortaya çıkmakta olan evrende daha hızlı hareket ettiği hipotezi de ortaya atılmıştır. Genç ve çok parlak Portekiz kökenli bir kuramsal fizikçi olan Joâo Magueijo(*) tarafından ortaya atılan bu hipotez ile alay bile edilmiştir.

Yani uzayın Big Bang'in ilk anlarında ışıktan 100 kere daha hızlı genişlediğini fizikçiler akla yakın bularak kabul etmişlerdir ama, genç evrende ışığın daha hızlı hareket edebileceği hipotezini alay ederek reddetmişlerdir.

Big Bang teorisine olan itirazlar elbette daha uzun yıllar devam edecektir.

Bu teori hiç kuşkusuz evrilerek değişecek ve ilerde çok daha başka bir kılığa bürünecektir.

O kılığın ne olacağını şimdiden bilmek mümkün değildir.

(*) Faster than the speed of light. The story of a scientific speculation. Perseus Publishing.2003

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sanıyorum, yazarın bahsettiği konu biraz yanlış anlaşılmış.

Konu bir teizm konusu değil. Konu insanların sık düştükleri bir sorun. Arasıra bende düşerim aynı yanılgıya. Herkeste düşüyor.

İnsan bir şeyi kabul edip, budur dedikten sonra, onun yanlışlığını apaçık gösteren bir sürü şeye rağmen hala o fikirde ısrarcı oluyor. BU bir handikapımız. Ve yazarda bundan bahsediyor. big bang acaba bu şekilde, o günkü gözlemleri güzelce açıklamasına rağmen, biraz aceleyle ortaya atılmış ve yanlış bir teori olabilir mi?

Evet, bu mümkün. Şimdi n'olacak?

Eğer big bang'ın doğruluğundan emin olarak her şeyi big banga uydurmaya gidersek, bunu yapabiliriz. Elbette bir iş uydurmaya kalınca, arkası kolaydır.

Yapılması gereken öncelikle big bangın sorgulanmasıdır. Bu sorgudan big bang güçlenerek çıkabilir, yerlere yeksanda olabilir. Ama bu sorgulama mutlaka yapılmalıdır. Fakat şu anda görünen odur ki, big bangın sorgulanması "teizm baskısı nedeniyle olmamak kaydıyla" ciddi şekilde engelleniyor. Sanki yeni bir din, kendi doğmalarının bir baştacı olarak big bangı kutsal ilan ediyor. Şimdi ne demek bu "Sanki .." ile başlayan cümle, ne anlamalıyız bundan? Big bang savunucuları (diyeyim, konu biraz daha karmaşık) big bangı tesitlerin dinlerini, adem havva, yer merkezli astronomi vs. de oldukları muazzam bir bağnazlık içinde savunuyorlar. İşte söylenen bu.

Eğer söylenen buysa, ki benim okuduğumdan çıkardığım sonuç bu, o zaman "adam haklı beyler".

İddiaları teker teker big banga uydurmak ve big bangı aklamak mümkün. Ama bu işte tam olarak bu yazıda bahsedilen şey olacaktır. Meseleyi formülize edelim.

1. Big bang vardır. budur, bu kesin bir doğrudur. herşey big bangın varlığını göstermek zorundadır.

2. O zaman big bangın ilk bilmem ne saniyesi içinde fizik güme giedecekse, fizik kanunları güme gitmelidir, çünkü 1. madde doğrudur.

3. O tekillikten ne olacka, nasıl olacakta çıkılacak? O tekilliğin yanına bile uğrayamayan süpernovalarda demir vs. ortaya çıkarken, o tekillikten nasıl sadece hidrojen çıkacak? Olamaz, çünkü big bang kesin gerçektir, bu big banga uymalıdır.

4. 750 milyon yaşındaki galaksi, nasıl olurda 13 Milyar öteye gitmiş olabilir? Olur elbette, çünkü 1. madde doğrudur.

Şimdi bu maddeleri tartışmak başka bir iş. Fakat şu anda gerçekten yapılan ve her tür aksine, big bangı absürt hale sokan keşifi alıp big banga yamamaya çalışmak, aynen bu harekettir. Şu anda big bang tartışılmaz doğru olarak kabul edilmekte her şey big banga uydurulmaya çalışılmaktadır.

Bu ciddi bir sorundur. Fakat bu sorunun varlığı, bilim felsefesi ve metodoloji sorunudur. big bang belki gerçekten doğrudur. Ama bunun doğru olup olmadığını bu gibi sakat bir metodolojiyle anlayamayız.

Bu sakat yöntemde ısrar edilmesinde, teist inancın bilim üzerindeki tekelinin büyük bir payı olmalıdır.

Birçok kaynakta Big Bang yaradılışa kanıt olarak sunulmakta ve "işte sonunda bilim tanrıyı buldu" sloganları dillendirilmektedir.

Işık hızının aşıldığı bir durum bilmiyoruz/bunu denemedik/görmedik.

Evrendeki tüm kütlenin bir noktaya sığabileceğinin kanıtı yok; akla zarar bir kabul bu.

Evrendeki gökada dağılımları Big Bangle açıklanamıyor.

Ama tüm bunlara karşın Big Bang herkese bir gerçekmiş gibi tanıtılıyor/anlatılıyor.

Çelişkiler sümen altı ediliyor.

tarihinde DİRİLİŞ tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Teistlerin bilim üzerindeki Tekelinin (ve baskısının) bir sonucudur elbette bu konunun teorik bir sorun olması. Bunu bilmemek için o Portekizli genç düşünür falan olmak lazım bunu herkes bilir...

Şimdi konunun teorik olarak ''red edilmesi ya da kabul edilmesi'', ''İzafiyet'i'' bozmaz; onun anlatmaya çalıştığı da budur..

Bir örnek; Sovyet Gürcüler'in bulduğu bir antibiyotik çeşidinin (ama antibiyotik değil elbette) bir defa kullanımında tüm virüsleri yok ettiği bilinir. Ancak bir türlü virüsü yok edemeyen antibiyotik için durum daha nettir. Çünkü 2 ya da 3 defa deneme aşamasından geçmiş ve durmadan yenilenip gelişmiştir. Anacak antibiyotik hala virüslerin tamamını yok edememektedir.

İşte basit bir örnek oluşturdum. Bu anlamda ele alınıp tartışılır. Konunun ''öz''ü budur!..

Teistler bu Tekeli oluşturmadan önceleri mesela Newton'da falan biraz daha farklıdır bilimin tanımı o kadar... Yoksa pratiği bütünsel olarak anlatabilmesi klasik fiziği hiç de öyle bilim yapmazdı elbette....

Quantum ve onun kuramları için esas bilim insanlığın gerçek büyük tarihi olacak olan gelecekte başlayacaktır. Geleceğin ve bugünün bilimi...

tarihinde ozger tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu yazıdaki hata nedir? Bu yazıda çok önemli bir bilimsel hata var. Big Bang bilimsel bir teoridir. Gözlemlere dayanır.

Doğru veya yanlış olması hiç önemli değildir. Önemli olan yapılan gözlemlerle bağdaşmasıdır.

İşte zaten meselede burada, gözlemler big bangın olmadığını söylüyor. Daha doğrusu, big bang olmadan bu gözlemler daha iyi açıklanabiliyor.

Böyle bir zorunluk yoktur. Tekillik vardır veya yoktur. Bu tartışılabilir ama, tekillik var diye karadeliklerin de var olması zorunluğu yazarın kendi aklından menkul bir koşuldur. Kabul edilemez.

Burada bir sorun var Hacı. Tekillik varsa, o zaten bir karadeliktir. Karadelik olmak birinin gelip kulağına ezan okuyup seni bir karadelik kıldım demesi gerekmiyor. Bir sür madde bir şekilde bir noktada toplanmışsa, o her halükarda bir kara delik olacaktır.

Maddenin nasıl davrandığı ise kendisi ve etrafındaki maddelerle ilgili bir özelliktir. Evren ortaya çıkarken enerji maddeye dönüşmektedir. Bu dönüşüm sırasında ortaya çok farklı madde parçacıkları çıkıyor olabilir. Ve onların birbirleri ile olan tepkileşmesi farklı fizik yasalarından sorumlu olabilir.

Bu iddia da işe yaramıyor. Kabul edilemez..

İşte buda zaten adamın anlattığı olay. Sen diyorsun ki, enerji maddeye dönüşüyordu. Ama buna dair bir gözlem yok. Ortada bir sorun olması nedeniyle, "o zaman enerji varmıştırda, maddeye dönüşmüşmüştür" gibi bir açıklama var. Kısaca, big bangı aklamak için ortaya atılmış bir spekülasyon var burada. big bang doğrudur, kesindr, böyledir o yüzden de böyle olmalıdır diyorsun açıkca.

Burada kütle ve enerjinin aşırı olduğundan dolayı genişlemenin mümkün olmadığı ve eğer mümkünse bile mevcut parçacıklardan demir ve üstündeki ağır elementlerin ortaya çıkması gerektiği ileri sürülüyor.

Yine yanlış.. Çok yanlış hem de.

Elementlerin nasıl oluştuğu açıklamalarını dikkate alırsanız, hepsinin birbirleri ile ilgili olduklarını görürsünüz.

Yani biri olmadan diğerleri de olmuyor. Bu olay bir sıra izliyor. Büyük bir enerjiyi bir araya getirip patlatmakla ağır metalleri sentez edemezsiniz.

Bu absürd bir iddia.

Hacı, yok böyle bir şey. Bu sadece geriye oynatmanın ileriye oynatması halinde bir şey. Ve öyleki ne oldu, nereye gitti antimadde dediğin anda, oturup kalıyor bu açıklama yerine. Ortada sadece madde var, demekki element sentezi olması gerekiyor ve, ilk oluşan hidrejneler, süratle hemen her tür elemente dönmek zorunda. Bu açık şeyi yok saymak için tersten bir kabul yapıyor, big bang anına özel yasalar uyduruyorsun. Kısaca, gene big bangı reddedilemez olarak görüyorsun.

Dehri güzel açıklamış. Teşekkürle.

Big Bang'i destekleyen iki önemli gözlem var..

Red shift ve microwave background radiation.

Tabii başka gözlemler de var ama bu ikisini başka kuramlarla açıklamak çok zor.

Ama teşebbüsler var..

Başka itirazlar da var. Steady state (static universe) modelinin gözlemlere daha uygun olduğu iddiaları var..

http://www.metaresearch.org/cosmology/bb-top-30.asp

Bu arada Dehri'ye sorayım..

Pilot wave teorisi destek görüyor mu?

Sen madem dolaşıklıkla uğraşıyorsun. Valentina yı izliyor musun?

Red shift ve microwave background radiation, big bang olmadan da açıklanabilir. Sorun bu değil, Sorun, sadece bu ikisini big bangın ispatı gibi görüp, ondan her şeyi big banga göre açıklamaya çalışmak. Şimdi düşünelim. RS ve CMB Big bang olmadan açıklanamıyor olsun. Big bang olmuş olsaydı, şu an gözlemlerin tersine bir sürü şeyin olması gerekirdi. Yani, big bang başka gözlemleri açıklayamıyor. Şimdi RS ve CMB'yi açıklayaibliyor olmasına bakarak, diğerlerini bigbanga mı uydurmalıydık. Yoksa, bu RS ve CMB'nin asıl kaynağını mı aramalıydık?

Şu an maalesef gidişat abes bir yönde. Bunlar big banga yamanmaya çalışılıyor. Oysa bizim "durun beyler, big bang olmuş olamaz. Olsaydı şu şu şu olmazdı, bu bu bu olurdu. O halde, bu ikisini big bangtan bağımsız olarak ele alıp bir ne halt olduklarını bulmamız gerekiyor" denmesi gerekirdi. Ama bu yola bakan yok. İlla önce big bang diyeceksin, sonra her şeyi ona uyduracaksın.

Atalım şu big bangı. Bakalım, acaba gerçekten bu ikisinin başka bir izahı var mı?

En büyük sorun şu. Big bang, genel izafiyet teorisine göre vücut bulur. Ama big bangın kendisi, kendini ortaya koyan teori ile çelişmekte, ışıktan daha hızlı gitmeyi öngörmektedir. Bu ise apaçık şekilde genel izafiyet teorisinin çürütülmesi demektir. O teori çürütüldüğünde ise big bangta güme gidecektir elbette ki. Bu da açık bir kısır döngüdür.

Bu kadar bariz bir şeyin sümen altı edilmeye çalışılması ise, cidden üzerinde düşünülmesi gereken bir husustur.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İşte Anibal benim söylediğimi benzer şekilde söylemiş...

İzafiyet iki ucu açık hem de çok açık bir konudur. üzerinde çok çok düşünmek çok zeka ister özellikle sümen altı edilmesi hususunda.

tarihinde ozger tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Görüşümüze uymadı subjektif fikirlerimize,hezeyanlarımıza uymadı veya biz öyle istiyoruz arkadaş dedik ve Big bang yoktur diyoruz,gerçekten de teori doğru olmayabilir.

Noolcek?

Tanrıyı dışarda bırakabilecek başka bir bilimsel model bulabilecek miyiz?

Evren'in oluşumu hakkında Tanrı'yı dışarda bırakabilecek bir ispat sözkonusu değildir.

Bu bilinirse en azından komik olunmaz,80 senedir yanlışlanamayan Big bang'i tuzla buz ettiniz iki dakikada.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Lemaitre rahiplik eğitimi aldı ama fizik profesörü,Evernin genişlediğini de genel görelilik uyarınca buldu ve Einstein bunu kabul etmedi,aralarındaki mektuplaşmaları okuyun,haklı çıkan Lemaitre oldu.

Adam rahipmiş de dini inancı gereği big bani sallamışmış muamelesi yapmayın.

Adam evrenin gemişlediğini tamamen bilimsel kurallarla ortaya koydu ve evrenin genişlediği doğrudur.

Ne yani evren genişlemiyor mu?

Adamın hatası nerede?

Mendel de rahip değil mi?

Onu da mı küçümseyelim,yahut öküz altında buzağı arayalım?

Bruno rahiplik eğitimi almadı mı?

Ona bakarsanız Hubble'de hukukçu zaten.

Önyargılı olmak iyi bir şey değildir.

Geçmişteki bilim adamlarının büyük bölümü dini eğitim almak durumunda idi.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İşte zaten meselede burada, gözlemler big bangın olmadığını söylüyor. Daha doğrusu, big bang olmadan bu gözlemler daha iyi açıklanabiliyor.

Burada bir sorun var Hacı. Tekillik varsa, o zaten bir karadeliktir. Karadelik olmak birinin gelip kulağına ezan okuyup seni bir karadelik kıldım demesi gerekmiyor. Bir sür madde bir şekilde bir noktada toplanmışsa, o her halükarda bir kara delik olacaktır.

İşte buda zaten adamın anlattığı olay. Sen diyorsun ki, enerji maddeye dönüşüyordu. Ama buna dair bir gözlem yok. Ortada bir sorun olması nedeniyle, "o zaman enerji varmıştırda, maddeye dönüşmüşmüştür" gibi bir açıklama var. Kısaca, big bangı aklamak için ortaya atılmış bir spekülasyon var burada. big bang doğrudur, kesindr, böyledir o yüzden de böyle olmalıdır diyorsun açıkca.

Hacı, yok böyle bir şey. Bu sadece geriye oynatmanın ileriye oynatması halinde bir şey. Ve öyleki ne oldu, nereye gitti antimadde dediğin anda, oturup kalıyor bu açıklama yerine. Ortada sadece madde var, demekki element sentezi olması gerekiyor ve, ilk oluşan hidrejneler, süratle hemen her tür elemente dönmek zorunda. Bu açık şeyi yok saymak için tersten bir kabul yapıyor, big bang anına özel yasalar uyduruyorsun. Kısaca, gene big bangı reddedilemez olarak görüyorsun.

ndan her şeyi big banga göre açıklamaya çalışmak. Şimdi düşünelim. RS ve CMB Big bang olmadan açıklanamıyor olsun. Big bang olmuş olsaydı, şu an gözlemlerin tersine bir sürü şeyin olması gerekirdi. Yani, big bang başka gözlemleri açıklayamıyor. Şimdi RS ve CMB'yi açıklayaibliyor olmasına bakarak, diğerlerini bigbanga mı uydurmalıydık. Yoksa, bu RS ve CMB'nin asıl kaynağını mı aramalıydık?

Şu an maalesef gidişat abes bir yönde. Bunlar big banga yamanmaya çalışılıyor. Oysa bizim "durun beyler, big bang olmuş olamaz. Olsaydı şu şu şu olmazdı, bu bu bu olurdu. O halde, bu ikisini big bangtan bağımsız olarak ele alıp bir ne halt olduklarını bulmamız gerekiyor" denmesi gerekirdi. Ama bu yola bakan yok. İlla önce big bang diyeceksin, sonra her şeyi ona uyduracaksın.

Atalım şu big bangı. Bakalım, acaba gerçekten bu ikisinin başka bir izahı var mı?

En büyük sorun şu. Big bang, genel izafiyet teorisine göre vücut bulur. Ama big bangın kendisi, kendini ortaya koyan teori ile çelişmekte, ışıktan daha hızlı gitmeyi öngörmektedir. Bu ise apaçık şekilde genel izafiyet teorisinin çürütülmesi demektir. O teori çürütüldüğünde ise big bangta güme gidecektir elbette ki. Bu da açık bir kısır döngüdür.

Bu kadar bariz bir şeyin sümen altı edilmeye çalışılması ise, cidden üzerinde düşünülmesi gereken bir husustur.

Bu yorumlar bilimsel olmaktan çok uzak.. Big Bang'i bir din kabul edip ona saldırıyor Anibal..

Don Kishot da değirmenlere aynı nedenlerle saldırıyordu.

İçinde yaşadığımız evren eğer genişliyorsa, bir başlangıcı vardır.

Bence Big Bang'i reddetmeden önce genişlemenin olup olmadığına bakalım.

Hubble evrenin genişlediğini delilleri ile ortaya koymuştur.

Einstein'ın genel görelik kuramı da evrenin genişlemesi gerektiğine işaret etmektedir.

Bunlar önümüzde dururken, evren genişlemiyor gibi bir şeyler zırvalamamayalım lütfen.. Çünkü kabak tadı veren temelsiz bir iddia.

Compton etki red shifti açıklamaz. Çünkü Compton etki yaygın ve diffüz bir redshift göstermektedir.

Oysa galaksilere odaklanınca onlarda redshift olduğu görülmektedir.

Ayrıca her galaksinin dünyadan uzaklaşma hızına göre farklı bir red shifti vardır.

Evren genişlediği süre bu tür itirazları kaldırıp çöpe atmamız gerekiyor.

Big Bang'in olmadığı iddiasını ciddiye almamız için önce evrenin neden genişlediğinin anlaşılması gerekir.

Bu arada karanlık enerji ve madde üzerinde de gereksiz yere durmanın evrenin doğasını açıklamada bir yararı olacağını sanmıyorum.

Çünkü daha onların ne olduğunu bilmiyoruz. Bilmediğimiz şeyleri kendi savımızı savunmak için kullanamayız. Bu absürd bir iddia olur.

Ayrıca bu adamın yaptığı sadece itiraz etmek ve prediction da bulunmaktır.

Şu şöyle olmalıdır, böyle olmamalıdır şeklinde bilimsel bir ifade olmaz. Delilleri ile açıklanmalıdır.

Adam bunu yapmıyor. Olmaz bu diyor ve orada kesiyor.. Açıklaması bile yeterli değil. Kendi açıklamalarının alternatif olduğunu da kabul ediyor zaten. Bir teorinin alternatifleri olabilir ama onu ayrıntıları ile bize açıklamıyor.

Big Bang bazı ayrıntıları ile açıklanabilen bir teoridir.

Aksini düşünmek zihin jimnastiği olmaktan öteye gidemez..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Doğruya doğru,

Burada da Hacı haklı.

Daha öncede belirttim bu başlıkta

gerçekten çok iyi,hatta şaşırtıcı.

Karsan benim düşüncelerimi desteklediğin için teşekkür ederim ama, sorunu kişileştirmeyelim lütfen.

Sen de fikrini yazarsan sorun kalmaz.

Senin gibi düşünmeyen diğerlerinin sana göre yanlış olduğu bu şekilde daha iyi ve forum kurallarına uygun olacak şekilde anlaşılır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Karsan benim düşüncelerimi desteklediğin için teşekkür ederim ama, sorunu kişileştirmeyelim lütfen.

Sen de fikrini yazarsan sorun kalmaz.

Hacı,

Fikir belli,

Bilimin safında mıyız?

yoksa,

Kendi ideolojik veya felsefi önyargılarımız uğruna her türlü bilimsel gerçeği katletme peşinde miyiz?

Seni destekleme sebebim,bilimsel duruşun nedeniyle (ki doğrusu bu kadar beklemiyordum) ve yazıdaki absurdluklere karşı,anında ve doğru reflex vermiş olmandandır.

Yoksa, Big bang'in yanlış olduğu kanıtlandı diyebilenlere karşı ne yazsak boştur.

Yani doğru bulduğum yerde desteklerim,yanlış bulduğum yerde eleştiririm.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Görüşümüze uymadı subjektif fikirlerimize,hezeyanlarımıza uymadı veya biz öyle istiyoruz arkadaş dedik ve Big bang yoktur diyoruz,gerçekten de teori doğru olmayabilir.

Noolcek?

Tanrıyı dışarda bırakabilecek başka bir bilimsel model bulabilecek miyiz?

Evren'in oluşumu hakkında Tanrı'yı dışarda bırakabilecek bir ispat sözkonusu değildir.

Bu bilinirse en azından komik olunmaz,80 senedir yanlışlanamayan Big bang'i tuzla buz ettiniz iki dakikada.

Hic bir bilimsel teori (Big Bang de dahil), evrenin olusumunun arkasina "tanri" gibi ne oldugu belli olmayan bir kavram koymaz. Big Bang teorisine gore de, evren teklilikten ortaya cikmistir, yokluktan degil.

Teklilik nasil olmustur? Bilmiyoruz. Bu durumda bilimsel yaklasim nedir? "Tekliligi XYZ yaratmis olabilir" deyip, XYZ'le ilgili hic bir aciklama getirmemek mi?

"Tanri" derken "doga ustu" bir seyi kastetigini tahmin ediyorum. Eger bu dogruysa, bilimsel yaklasim doga ustu bir seyi olasi cozumler arasina koyar mi?

Yoksa, her zaman bilimsel olmak gibi bir zorunlulugumuz yok mu?

>>>Evren'in oluşumu hakkında Tanrı'yı dışarda bırakabilecek bir ispat sözkonusu değildir.

demissin.

Hawking, evrenin olusumu icin bir tanriya gerek olmadigini gosterdigini soyluyor. Yani, artik evrenin sebebi olarak tanriyi ileri surmek biraz zor; Hawking'i ikna etmen gerekiyor. Ama, yine de, Hawking'in devam ettigi gibi, bu bir tanrinin yoklugunu ispatlamaz diyebilirsin. Tanri (her ne ise), evreni yaratmamis olabilir ama ben var olabilecegini iddia ediyorum diyebilirsin. Biz de bunun yoklugunu ispatlayamayiz. Herkes mutlu olur ..

Link to post
Sitelerde Paylaş
Hic bir bilimsel teori (Big Bang de dahil), evrenin olusumunun arkasina "tanri" gibi ne oldugu belli olmayan bir kavram koymaz.

Çünkü hiç bir bilimsel teori oraya kadar ulaşamaz,zaten ulaşabilse,olayı tanrısız çözer biz de kurtulurduk tanrının avukatlığından.

Big bang evrenin oluşumunun arkasına geçemiyor,dolayısı ile orası yorum veya inanca kalıyor.

Big Bang teorisine gore de, evren teklilikten ortaya cikmistir, yokluktan degil.

Ne farkeder tekilliği yokluktan çıkmış farzet,engel mi var önünde,o tekilliği oraya birinin koymadığına kanıtımız mı var?

Teklilik nasil olmustur? Bilmiyoruz. Bu durumda bilimsel yaklasim nedir? "Tekliligi XYZ yaratmis olabilir" deyip, XYZ'le ilgili hic bir aciklama getirmemek mi?

Güzel yaklaşmışsın,peki şimdi iyi düşün,

Bilimsel yaklaşım,o tekiilik hep vardı,madde ezeli idi,canı sıkıldı,patladı mıdır.

Bilimsel yaklaşım çok açık oysa,şöyle der bilim;

'Ben burası hakkında hiç bir yorum yapamam çünkü benim kapsama alanımın dışındadır'

"Tanri" derken "doga ustu" bir seyi kastetigini tahmin ediyorum. Eger bu dogruysa, bilimsel yaklasim doga ustu bir seyi olasi cozumler arasina koyar mi?

Bilim tabii ki böyle bir çözüm sunamaz,onun sınırı dışında,o sunamazsa biz de sunamayız dururuz,

Ama kimi çıkar tanrı vardı o yaptı der,

Kimi de Tanrı yoktu ,ezeli madde vardı o yaptı der,

her ikisi de ispatlanamz ve bu yüzden bilimsel değildir.

Yoksa, her zaman bilimsel olmak gibi bir zorunlulugumuz yok mu?

Bilim'in sınırı var,ondan sonrası sana kalmış,ya orada durursun ya da bir takım inançlar,görüşler vs edinirsin.

>>>Evren'in oluşumu hakkında Tanrı'yı dışarda bırakabilecek bir ispat sözkonusu değildir.

demissin.

Hawking, evrenin olusumu icin bir tanriya gerek olmadigini gosterdigini soyluyor. Yani, artik evrenin sebebi olarak tanriyi ileri surmek biraz zor; Hawking'i ikna etmen gerekiyor. Ama, yine de, Hawking'in devam ettigi gibi, bu bir tanrinin yoklugunu ispatlamaz diyebilirsin. Tanri (her ne ise), evreni yaratmamis olabilir ama ben var olabilecegini iddia ediyorum diyebilirsin. Biz de bunun yoklugunu ispatlayamayiz. Herkes mutlu olur ..

Hawking orada sanal zaman kullanıyor,takdir edersin ki bunun da ispatı mümkün değil.

Yineleyelim,evrenin oluşumu hakkında Tanrı'yı dışarda bırakacak bir ispat mümkün değildir.

Buradan Tanrı'nın kesinlikle varolduğu sonucu çıkmaz tabii ki.

Bu Hawking te de böyledir,Einstein da da vs vs

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hawking, evrenin olusumu icin bir tanriya gerek olmadigini gosterdigini soyluyor. Yani, artik evrenin sebebi olarak tanriyi ileri surmek biraz zor; Hawking'i ikna etmen gerekiyor. Ama, yine de, Hawking'in devam ettigi gibi, bu bir tanrinin yoklugunu ispatlamaz diyebilirsin. Tanri (her ne ise), evreni yaratmamis olabilir ama ben var olabilecegini iddia ediyorum diyebilirsin. Biz de bunun yoklugunu ispatlayamayiz. Herkes mutlu olur ..

Bu adam, tanrı var ama evreni yaratmış değil, kendi kendine dolanıp duruyor dese tamam, ama öyle demiyor. Yaratan (hatta evren dışı) bir tanrı var ve Big Bang'i başlatıyor diyor. Tekillik, hiçliğe eşit değildir diyoruz cevap veremiyor, konuyu tavsatıyor, dansözlüğe başlıyor.

Hawking'in ya da diğer bilim insanlarının fikirleri elbette önemsenmelidir, ama ben kişilere referans yapmaksızın da uyduruk kavramların iççelişkilerinin ve mantıksızlığının gösterilebileceğine ve böylesinin daha iyi olduğuna inanıyorum. Çünkü; atıfta bulunulan kişi fikrini değiştirebilir; spekülasyon yaparak malı götürmek için "yanılmışım, meğerse allah varmış" gibisinden kitaplar yazarak cebini doldurmak isteyebilir. Yaşanan örneklerinden bunların tümünün imkan dahilinde olduğunu biliyoruz.

Bu nedenle, ben, argümanın temeline inip onun temelsiz bir inşaattan ibaret olduğunu, böylece de kurgudaki hata nedeniyle dikkate alınamaz oluşuna vuyrgu yaparak "yaratıcı güç" safsatasının geçerli bir tez ya da iddia olmadığını göstermekten yanayım. Bu tür tartışmalarda, tam teşhis konulmadan yapılacak her çeşit savunmanın, "tanrı çürütülemez" ya da "olmadığını kanıtlayın" diyerek yokluğa kanıt isteyen hamkafanının eline koz vereceğini artık iyice öğrenmiş bulunuyoruz. Bunu savunanlara, tanımlayamayacağın birşey yoktur ve olamaz demek gerekiyor. Çünkü, aslında neyin olup olmadığı bile belli değilken belirsiz bir kavramın tartışmayı kabul etmek bile karşı tarafın ilini güçlendirmekten ve yanlış bir mecrada sonuçsuzluğa yol almaktan başka birşey değil.

Kısacası, bir hipotezin nasıl kurulabileceğini bilmeden, destekleyen hiçbir veriye sahip olunmadan argüman üretmenin ne kadar boş ve anlamsız bir çaba olduğunu ortaya koymak gerekiyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

hawking'in bir kısım görüşleri.

http://www.infidels.org/library/modern/antony_flew/hawking.html

So long as the universe had a beginning, we could suppose it had a creator. But if the universe is really self-contained, having no boundary or edge, it would have neither beginning nor end, it would simply be. What place, then, for a creator? (pp. 156 - 157)
The consequence, therefore, seems to be that, even if it were to be allowed that the universe as we know it began with the Big Bang, still physics must always remain radically agnostic: it is physically impossible to discover what if anything caused that Big Bang.

2.Hubble's observations suggested that there was a time, called the big bang, when the universe was infinitesimally small and infinitely dense. Under such conditions all the laws of science, and therefore all ability to predict the future, would break down. If there were events earlier than this time, then they could not affect what happens at the present time. Their existence can be ignored because it would have no onservational consequences. One may say that time had a beginning at the big bang, in the sense that earlier times simply would not be defined. It should be emphasized that this beginning in time is very different from those that had been considered previously. In an unchanging universe a beginning in time is something that has to be imposed by some being outside the universe; there is no physical necessity for a beginning. One can imagine that God created the universe at literally any time in the past. On the other hand, if the universe is expanding, there may be physical reasons why there had to be a beginning. One could imagine that God created the universe at the instant of the big bang, or even afterwards in just such a way as to make it look as though there had been a big bang, but it would be meaningless to suppose that it was created before the big bang. An expanding universe does not preclude a creator, but it does place limits on when he might have carried out his job! [stephen Hawking, A Brief History of Time (New York: Bantam, 1988), pp. 8-9.]

8

.What I have done is to show that it is possible for the way the universe began to be determined by the laws of science. In that case, it would not be necessary to appeal to God to decide how the universe began. This doesn't prove that there is no God, only that God is not necessary. [stephen W. Hawking, Der Spiegel, 1989]
Link to post
Sitelerde Paylaş
I was interested in the question of whether there had been a Big Bang singularity, because that was crucial to an understanding of the origin of the universe. Together with Roger Penrose, I developed a new set of mathematical techniques, for dealing with this and similar problems. We showed that if General Relativity was correct, any reasonable model of the universe must start with a singularity. This would mean that science could predict that the universe must have had a beginning, but that it could not predict how the universe should begin: for that one would have to appeal to God.

Redfinity,

Bak burada tekilliği bulan hawking bunun Tanrıyı dışlamadığını anlatıyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...