Jump to content

Biyoloji Soruları....


Recommended Posts

Dünyanın iç sıcaklığı hakkında bilgi veren güzel bir kaynak..

http://www.scientificamerican.com/article.cfm?id=why-is-the-earths-core-so

There are three main sources of heat in the deep earth: (1) heat from when the planet formed and accreted, which has not yet been lost; (2) frictional heating, caused by denser core material sinking to the center of the planet; and (3) heat from the decay of radioactive elements.

Üç nedeni var..

İlki dünya oluşurken planetçiklerin bir araya gelmesi sırasında açığa çıkan ısı..

İkincisi çekim kuvvetine bağlı maddelerin çekirdeğe doğru hareketinden açığa çıkan ısı.

Üçüncüsü ise radyoaktif elementlerin çürümesine bağlı ısı.

İlkinde demir-nikel çekirdeğe çöküyor.

İkincisi BAAL'ın çekim kuvveti dediği neden. Hala etkili ve hala dünyanın iç sıcaklığından kısmen de olsa sorumlu..

Üçüncüsü radyoaktif çürüme ama yalnız uranuyumun değil, aralarında radyoaktif potasyumun da olduğu bütün radyoaktif elementlerden çıkan ısı..

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 413
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Ben bir soru sormak istiyorum. Vatozların yassı yapısının derinlerdeki basınçtan kaynaklandığı doğru mudur? Basıncın etkisiyle bu fenotipe evrilmiş olabilir mi?

Saygılar

Önce hayır demekle başlayım. Kesinlikle hayır.. Bu absürd bir açıklama.

Derinlerde yaşayan bütün balıklar yassı mı?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Elbette ben sadece merak ettiğim içn sormuştum. Belki de zemine çok yakın yüzdükleri için böyle bir anatomi geliştirmiş olabilirler. Konuyla ilgili bilgi verebilir misiniz?

Bu açıklama da yanlış.

Zemine yakın yüzdükleri için yassı değiller.. Yassı oldukları için zemin onlara daha uygun bir yer.

Bu spesifik konu ile ilgili bilgi veremem.

Sadece genel bir yorumda bulunabilirim.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Fenotipi, yani görünüşü ve çevreye uyumu, morfolojiyi, çevre sağlamaz.

Genler sağlar.

Bu ilkeden hareket ederseniz evrimi daha kolay anlarsınız.

Çevrenin morfolojiyi dikte ettiği Lamarckcı görüştür.

Evrimde mutasyona uğrayan hücreler gamete ait hücrelerdir.

Mutasyonlar ve genetik değişiklikler, ya yumurta döllendikten sonra ortaya çıkarlar, ya da yumurta döllenmeden önce seks hücrelerinde ortaya çıkarlar.

Örneğin trizomi 21 olan Down sendromundan çoğu kere yaşlandıktan sonra döllenen yumurta sorumludur.

Bu sendrom bazan herediter de olabilir.

İleri yaşlardaki hamileliklerde çevrenin etkisi söz konusudur diyebiliriz.

Yumurtalık içinde uzun yıllar bekleyen yumurtada bazı genetik bozukluklara eğilim artabilir.

Aynı şekilde kadının çocukken radyasnona maruz kalması da ilerde sakat çocuklar doğurması için bir neden teşkil edebilir.

Spermle ilgili bazı bozukluklar da bebekteki anomalilerden sorumlu olabilir.

Hamilelik sırasında radyasyona veya ilaçlara maruz kalan kadınların bebekleri de sakat doğabilir.

Bunlar olayın ayrıntıları.

Bunlar evrime neden olurlar mı olmazlar mı ayrı bir konu. Büyük ihtimal olmazlar. Çünkü bunlar hastalıklardır.

Normalde mutasyonlar rastgeledir.

Bir amacı yoktur.

Yassı balıklar rastgele mutasyonların ürünüdür.

Morfolojisi değişen balık ortamda bir niche uyum sağlarsa doğal seçilim yasasını başarı ile geçmiş demektir.

Yani ne uygun bir ortamın olması, ne de yassı balıkların, yassı oldukları için özellikle yeğlenmeleri ve basınçlı bir ortama uymaları, evrimle ilgili değillerdir.

Yassı balıkların yaşadığı ortamda başka her türlü yaratık yaşamaktadır. Onların hepsi yassı olmadığından, basıncın yassı olmaktan sorumlu olduğu iddiası yanlıştır.

Yassı olmayı başka nedenlerde aramak gerekir.

Görünüşten (fenotipiden) yalnız genler sorumlu olacaklarından, evrimsel süreçleri rastgele genetik değişikliklerin dışında aramak doğru değildir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sayın Hacı verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim. Birkaç soru daha sormak istiyorum.

Doğal seleksiyon sürecinde, rastgele mutasyon çeşitliliği içinden türün yaşam kalımı yönünde fayda sağlayan mutajenler seçiliyor. Bu bilgi doğru mudur?

Bu mutajenlerin öne çıkmasında türün yaşadığı eko sistemin, iklim değişikliklerinin ve beslenmenin etkileri var mıdır? Tamamen yoktur buna katılıyorum ama etkileri var mıdır?

Rastgele genetik değişikliklerin seçilim sürecinde belli bir yöne doğru yani yaşam kalımda fayda sağlayan değişikliklere doğru yönlenmesi ya da birikmesi söz konusu mudur?

Saygılar

tarihinde taylan74 tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Doğal seleksiyon sürecinde, rastgele mutasyon çeşitliliği içinden türün yaşam kalımı yönünde fayda sağlayan mutajenler seçiliyor. Bu bilgi doğru mudur?

Yaşam kalımı ne demek? Yaşaması demekse bu açıklama yanlış.

Yaşam avantajı evrimde hiç birşey ifade etmez, eğer aynı zamanda çoğalma ile birlikte değilse....

Genlerin yeni nesillerde devam etmesi ancak çoğalma ile mümkündür. Yalnız uzun yaşamakla sağlanan avantaj o nesil içindir.

Canlı isterse bir saat yaşasın. O süre içinde yeterince çoğaldı ise sorun yoktur.

Bu arada ben mutajenlerin neden olduğu mutasyondan bahsetmiyorum.

Spontane mutasyonlardan bahsediyorum.

Mutejenlerin neden olduğu mutasyonların canlı için yararlı olması çok uzak olasılık.

Spontane mutasyonları tetikleyen mekanizmaları bilmiyorum.

Ancak sıcak iklimlerde evrim hızlandığı için iklimle spontane mutasyonların bir alakası olabilir.Ben başka ilişki bilmiyorum. Belki vardır.

Rastgele geneitk değişikliklerin bir amacı ve hedefi yoktur. Belli bir yöne doğru gelişmezler.

Mutasyonlar birikir elbette. İşlevsiz genler için nötral mutasyonların ürünü oldukları söylenir. Onların önemi çok sonraları ortaya çıkabilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

>>> Fenotipi, yani görünüşü ve çevreye uyumu, morfolojiyi, çevre sağlamaz.

Hacı, insanların en sık yanıldığı şeylerin başında bu gelir. Hiç bir canlıyı yaşadığı çevreden bağımsız düşünemezsin. Tüm fenotip özellikler, bin kere söylediğimiz şu formülle belirlenir:

Fenotip = Genotip + çevre.

Bu denklemde çevre'yi hiç bir zaman sıfır olarak alamazsın.

Fakat yanılgı şudur. Bu üçü bir eşitlik olsada, bir bütünü ifade eder. Aynı genotip, farklı çevrede farklı fenotip ortaya çıkarır demek değildir. Genotip ve çevre birbirine sımsıkı bağlıdır. Genotipin tolerans sahası ile çevrenin tolerans sahasının örtüştüğü bir alan sözkonusu. bu integral bir fenotipi işaret eder. Eğer her ikiside bu aralığın dışına çıkarsa, farklı bir canlı değil, yaşayamayan bir canlı ortaya çıkar.

Fenotip üzerinde çevre etkileri genellikle yok sayılır. Flamingo'nun pembe olmasının yediği şeylerden kaynaklanması örneğin. Oysa, olayın aslı şudur. Denklemde çevrenin değişimi, genotipi "var olabilen" bir fenotip oluşturmak üzere zorlar. İşte buna da evrim denir.

Biyoloji denklemleri denge denklemleridir. Matematiksel eşitliklere benzemez. Bu husus sen dahil herkesin kafasını karıştıran bir husus olarak görünüyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

>>> Fenotipi, yani görünüşü ve çevreye uyumu, morfolojiyi, çevre sağlamaz.

Hacı, insanların en sık yanıldığı şeylerin başında bu gelir. Hiç bir canlıyı yaşadığı çevreden bağımsız düşünemezsin. Tüm fenotip özellikler, bin kere söylediğimiz şu formülle belirlenir:

Fenotip = Genotip + çevre.

Bu denklemde çevre'yi hiç bir zaman sıfır olarak alamazsın.

Fakat yanılgı şudur. Bu üçü bir eşitlik olsada, bir bütünü ifade eder. Aynı genotip, farklı çevrede farklı fenotip ortaya çıkarır demek değildir. Genotip ve çevre birbirine sımsıkı bağlıdır. Genotipin tolerans sahası ile çevrenin tolerans sahasının örtüştüğü bir alan sözkonusu. bu integral bir fenotipi işaret eder. Eğer her ikiside bu aralığın dışına çıkarsa, farklı bir canlı değil, yaşayamayan bir canlı ortaya çıkar.

Fenotip üzerinde çevre etkileri genellikle yok sayılır. Flamingo'nun pembe olmasının yediği şeylerden kaynaklanması örneğin. Oysa, olayın aslı şudur. Denklemde çevrenin değişimi, genotipi "var olabilen" bir fenotip oluşturmak üzere zorlar. İşte buna da evrim denir.

Biyoloji denklemleri denge denklemleridir. Matematiksel eşitliklere benzemez. Bu husus sen dahil herkesin kafasını karıştıran bir husus olarak görünüyor.

Fenotipi yalnız genotip saptar.

Çevre ne fenotipi saptar ne de genotipi........

Ama genotipi seçerek ikisini de etkiler.

Çevre için doğal seçilim daha uygun bir terimdir.

Ben bu formülü şu şekilde yazabilirim.

Fenotip = Genotip x kofaktörler

Kofaktör doğal seçilimdir. Onu çevre olarak da düşünebilirsiniz, başka nedenler de olabilir.

Bunu evrimle birleştirerek ifade edersek:

Evrim = Fenotip + (Genotip x Kofaktörler)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hiç kuşkusuz çevre,genotiplerin bazılarını elimine ederek, fenotipe sınır koyuyor. Ama bunu daha çok aşırı koşullarda yapıyor.

Örneğin kutuplarda....

Ekvatorda bu sınır daha az. Dolayısıyla çeşitlilik çok daha fazla. Amazon yağmur ormanlarında olduğu gibi.

Yani çevrenin etkisini genotipi etkilemek olarak değil de, uygun fenotipe neden olan genotiği seçmek olarak da düşünebiliriz.

Tabii çevrenin kofaktörlerden biri olduğunu da unutmamaız lazım.

Diğerleri arasında diğer türlerle olan etkileşme, cinsel tercih ve diğer nedenler de var.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evrimle ilgili ilginç bir kaynak..

Fenotipi ve genotipi ile ilgili..

http://www.cell.com/trends/ecology-evolution/abstract/S0169-5347(10)00105-9

Bu adresi tıkladığınız zaman karşınıza çıkan sayfada home u tıklayın.

Sonra aşağı kayıp oradaki ilk başlık olan aşağıdaki cümleyi tıklayın..

Phenotypic plasticity's impacts on diversification and speciation

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sayın Hacı verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim. Birkaç soru daha sormak istiyorum...

.......

Rastgele genetik değişikliklerin seçilim sürecinde belli bir yöne doğru yani yaşam kalımda fayda sağlayan değişikliklere doğru yönlenmesi ya da birikmesi söz konusu mudur?...

Bu sorular çok yerinde olmuş aslında hacıda bunu vermeye çalışıyor...

>>>>>hacı, senin dişimi erkek mi olacğaına mesela ne karar veriyor?

Anibal'in sorduğu soru çok spesifik olmuş ama yanıt net bir biçimde verilmiş...

Hacı bir yerde de haklı çünkü yaşamı genler belirler yoksa anibal'İn ölçü dediği şey nasıl tutabilir ki...? Fazla spesifik olmasın ama çevre = bilinç anlamını da taşıyabilirdi. Ancak modern bilim Anibal zaten biliyor jargonunu sadece öngörü ile işler ve bu yüzden en son aşamada netleşir veya bilinebilir.Yani bilinç-dışı da etki eder. Dolayısıyla bu araştırma en son aşamda modern bilimde ki orjinal adını alır. Yani bu ad ''rastgele genetik''' tir. Sadece bu haliyle kabul edilebilir.

tarihinde ozger tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

>>> Hacı bir yerde de haklı çünkü yaşamı genler belirler yoksa anibal'İn ölçü dediği şey nasıl tutabilir ki...?

Hacının doğru cevap vermesi, haklı olduğu anlamına gelmiyor maalesef.

Zira hacının dişi mi erkek mi olacağına genleri karar veriyor, ama bir timsahın dişi mi erkek mi olacağına hava sıcaklığı karar veriyor.

Bir flamingonun hangi renkte olacağına yedikleri karar veriyor.

Örnekler pek çok. Hatta öyleki, şu anki şeklinize karar veren en büyük etmen, çevre. Tek yumurta ikizleri neden fenotip olarak %100 aynı olamıyor?

Basitçe, çevrenin etkisi pek çok yerde ve durumda sanıldığından çok ama çok fazladır. Fakat bu hep gözden kaçar. Timsahın fenotipinin en can alıcı (büyüklüğü, davranışları, kas yapısı, organları vs.) belirleyen şeyin çevre sıcaklığı olması en kolay örnektir. Ve buradan fenotip için asıl belirleyicinin genotip olmadığı çok kolay görülebilir. Mesele "asıl" sözcüğünde gizlidir. Fenotipi hiç bir zaman genotipe eşitleyemezsiniz. Fenotip her zaman genotip ile çevrenin korelasyonu olacaktır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

>>>>Hacının doğru cevap vermesi, haklı olduğu anlamına gelmiyor maalesef.

Anibal biliyor zaten...

Şimdi sıra hacı'da, bakalım onun ''doğru veya yanlış'' değerlendirmesi konusunda ki görüşü ne olacak..?

Çevre etkisi derken bir timsahın hayatta kalabilmesi için bir canlıyı bir başkasıyla içiçe de düşünebilmeyi ondan bekleyemezsin mesela.

Çünkü bu bilinçli olurdu.

Ancak ''rastgele genetik'' dediğimiz şey canlıların gözle görülebilir davranış tepkileridir.

tarihinde ozger tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Anibal'in hangi sorusuna cevap vereceğim?

Ben çevrenin hiç etkisi yoktur demedim zaten.

Çevre evrimde rolü olan etmenlerden biridir.

Ama Lamarck'ın düşündüğü gibi evrimi direkt olarak yönlendiren bir etmen değildir.

Genetik değişiklikleri yönlendiren (seçen) bir faktördür.

Genetik değişiklikler de fenotipik değişikliklerden sorumludur.

Filamingolar renklerini genleri ile yeni nesillere geçirmezler.

O halde ne yediklerinin evrimsel bir önemi olamaz.

Çevrenin timsahların cinsiyetini belirlemesi yeni nesillere alacakları şekli dikte ettirmez.

Çevrenin evrimsel sürece doğrudan bir etkisi yoktur. Bu etki dolaylıdır. Çevre mutasyonları seçer.

Aşırı koşullarda fenotipi sınırlı olmak zorunda olacağından, çevrenin etkisi abartılacaktır.

Kuzey kutbunda yaşayan canlılarda bunu gözlemleriz.

Ama Amazonlarda yaşayan canlılarda fenotipiye bir sınır koymak nerdeyse mümkün değildir.

Her birkaç kilometre karede yaşayan canlılar diğer yerlerde yaşayanlardan çok farklı olabilir.

Evrimin nasıl işlediğini anlamak istiyorsanız Şili'nin çöllerine değil, Amazon ormanlarına gitmelisiniz.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...