bilibid 0 Oluşturuldu: Ağustos 17, 2010 Raporla Share Oluşturuldu: Ağustos 17, 2010 bir nedeni var mı, varsa nedir. yoksa nedensizce oluşmuş olabilir mi... Link to post Sitelerde Paylaş
BA'AL 0 Ağustos 17, 2010 gönderildi Raporla Share Ağustos 17, 2010 gönderildi Teorinin nedenini mi soruyorsun? Her teori gibi bigbang de bazı gözlemlere dayanır.İki önemli gözlem var birincisi halen evrenin genişliyor olması diğeri kozmik arkaplan ışımasıdır. Her genişleyen şey hareketine ilkönce bir noktadan başlayarak genişler. Aynı şeyi evren için düşündğümüzde, evrenin de geçmişte bir noktadan genişlemeye başladığı sonucuna varırız.İşte bu büyük patlamadır. Uzayda belli bir dalga boyunda radyasyon her tarafta var. Buna kozmik arkaplan ışıması deniyor. Bu radyasyonunda patlamadan sonra uzaya yayılmış kalıntı radyasyon olduğu düşünülüyor. bu iki gözlem big bang'in nedenidir diyebilirz. Link to post Sitelerde Paylaş
bilibid 0 Ağustos 17, 2010 gönderildi Yazar Raporla Share Ağustos 17, 2010 gönderildi hocam soruyu yanlış anlamışsın. sorum şu evren big bang ile oluştu... big bang patlamsınının nedeni nedir diye sordum.. evrende herzaman enerj mi vardı mesela Link to post Sitelerde Paylaş
haci 0 Ağustos 17, 2010 gönderildi Raporla Share Ağustos 17, 2010 gönderildi hocam soruyu yanlis anlamissin. sorum su evren big bang ile olustu... big bang patlamsininin nedeni nedir diye sordum.. evrende herzaman enerj mi vardi mesela Big Bang'in nedeni Heisenberg'in belirsizlik yasasıdır. Mevcut yalancı zerreler bu yasa yüzünden çok kısa olan ömürlerini dolduramadan Big Bang şeklinde genişlemişlerdir. Evet. Evrendeki boşlukta vaküm enerjisi vardır. Bu genişleme sırasında hiçlik içindeki o enerji bir noktaya odaklanmış ve ondan evren oluşmuştur. Link to post Sitelerde Paylaş
ozger 0 Ağustos 17, 2010 gönderildi Raporla Share Ağustos 17, 2010 gönderildi (düzenlendi) >>>> bir nedeni var mı, varsa nedir. yoksa nedensizce oluşmuş olabilir mi... Hareketten otonom olarak ışığın hızı bütün gözlemciler için aynıdır. Modern fiziğin yasası görecedir fakat yine de öngörü yerini analize bırakmış gibidir... Çünkü aynı zamanda sabit bir noktadan gerçek zaman farkı ölçülebilir. Zaten ölçü birimine ihtiyacınız da yoktur. Çünkü zaten kara tahtada bir problem çözmek gibidir. Problemin çözümüne giden yolda gözün eşzamanlı olarak konuya bakması ve hakim olması gerekmektedir. Ağustos 17, 2010 tarihinde ozger tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
anibal 0 Ağustos 20, 2010 gönderildi Raporla Share Ağustos 20, 2010 gönderildi >>> hocam soruyu yanlis anlamissin. sorum su evren big bang ile olustu... big bang patlamsininin nedeni nedir diye sordum. Quantum seviyesinde nedensellik prensibi geçerli değildir. Bir şeyin nedeni olması gerekmez. Ve big bang kunatum seviyesinin en anasıdır. Bu yüzden, big bangın oluşması için bir sebep olması gerekmez. Fakat, bunun bir sebebi olabilirde, olmayadabilir. Bu karanlık bir husustur, daha iyi gözlemlerle aydınlatılmaya çalışılmaktadır. Ama bu, big bangın bir nedeninin olmasının gerekmediği gerçeğini değiştirmez. Basitçe, günümüz koşullarında sen öleceksin. İlla buna sebep olacak bir tren kazası olması zorunlu mudur? big bangın bir sebebi olabilir. Fakat varmıdır, bu şu an bilinmemektedir. Fakat olmasının gerekmediği kesin olarak bilinmektedir. Link to post Sitelerde Paylaş
haci 0 Ağustos 20, 2010 gönderildi Raporla Share Ağustos 20, 2010 gönderildi >>> hocam soruyu yanlis anlamissin. sorum su evren big bang ile olustu... big bang patlamsininin nedeni nedir diye sordum. Quantum seviyesinde nedensellik prensibi geçerli değildir. Bir şeyin nedeni olması gerekmez. Ve big bang kunatum seviyesinin en anasıdır. Bu yüzden, big bangın oluşması için bir sebep olması gerekmez. Fakat, bunun bir sebebi olabilirde, olmayadabilir. Bu karanlık bir husustur, daha iyi gözlemlerle aydınlatılmaya çalışılmaktadır. Ama bu, big bangın bir nedeninin olmasının gerekmediği gerçeğini değiştirmez. Basitçe, günümüz koşullarında sen öleceksin. İlla buna sebep olacak bir tren kazası olması zorunlu mudur? big bangın bir sebebi olabilir. Fakat varmıdır, bu şu an bilinmemektedir. Fakat olmasının gerekmediği kesin olarak bilinmektedir. Yukardaki satırlar bana aşağıdakileri esinlendirdi. Big Bang için neden olursa olur, olmazsa olmaz. Olursa oluyor dememtir, olmzsa olmuyor. Olması için bir sebep olmadığı gibi, olmaması için de bir sebep yoktur. Olması gerekmediği halde bir sebep olursa olmuş demektir. Bunu olması gerektiği şekilde yorumlamak yanlıştır. Olması gerekmediği halde olabilir, olabildiği halde olması gerekmeyebilir. Link to post Sitelerde Paylaş
anibal 0 Ağustos 20, 2010 gönderildi Raporla Share Ağustos 20, 2010 gönderildi Mesele basit hacı: Ölmen için illa bir tren çarpması gerekmiyor. Ama bir tren çarparakta ölebilirsin. Big bangın olmasına yol açan bir sebep olabilir. Fakat o sebep olmasa bile, big banga giren bileşenlerin kendi doğası big bangı oluşturabilecek durumdadır. Teknik izah böyle yapılabilir. Link to post Sitelerde Paylaş
haci 0 Ağustos 20, 2010 gönderildi Raporla Share Ağustos 20, 2010 gönderildi Mesele basit hacı: Ölmen için illa bir tren çarpması gerekmiyor. Ama bir tren çarparakta ölebilirsin. Big bangın olmasına yol açan bir sebep olabilir. Fakat o sebep olmasa bile, big banga giren bileşenlerin kendi doğası big bangı oluşturabilecek durumdadır. Teknik izah böyle yapılabilir. Big Bang olduysa, onun bir sebebi vardır. Bu da benim teknik izahım.... Link to post Sitelerde Paylaş
anibal 0 Ağustos 20, 2010 gönderildi Raporla Share Ağustos 20, 2010 gönderildi >>> Big Bang olduysa, onun bir sebebi vardır. Bu da benim teknik izahım.... Olabilir. Sorun geçersiz bir izah olması. Tekillik durumunda nedensellik prensibi geçerli değildir. Dahası, big bang öncesi için nedensellik ilkesinin geçerli olup olmadığıda meçhul. Determinizm geçerli olsada bu noktada, bu nedensellik için yeterli değildir. Link to post Sitelerde Paylaş
haci 0 Ağustos 20, 2010 gönderildi Raporla Share Ağustos 20, 2010 gönderildi >>> Big Bang olduysa, onun bir sebebi vardır. Bu da benim teknik izahım.... Olabilir. Sorun geçersiz bir izah olması. Tekillik durumunda nedensellik prensibi geçerli değildir. Dahası, big bang öncesi için nedensellik ilkesinin geçerli olup olmadığıda meçhul. Determinizm geçerli olsada bu noktada, bu nedensellik için yeterli değildir. O zaman şöyle bir açıklama yapayım. Bir olgunun spesifik bir nedeninin olması da onun nedenidir, olmaması da. Bir olgu nedensiz demek de bir nedendir. Link to post Sitelerde Paylaş
Mask 0 Ağustos 20, 2010 gönderildi Raporla Share Ağustos 20, 2010 gönderildi Big Bang a neden aramak, yaratıcıyı aramaktır. Dolayısı ile ateist bilmin bu noktada bir cevabı yoktur.. Daha doğrusu bu noktayı sorgulamaz. Evrenin varlığına neden arar ama o nedenin nedenini sorgulamaz. Oysa şuan biliyoruz ki; her sonuç bir olgu neticesinde ortaya çıkar ve bu olgu mutlaka bir takım fizik yasalara uymak zorundadır. Madde kendisini aşamaz, bu kanunları çiğneyemez.. Link to post Sitelerde Paylaş
drekinci 0 Ağustos 21, 2010 gönderildi Raporla Share Ağustos 21, 2010 gönderildi Big Bang a neden aramak, yaratıcıyı aramaktır. Dolayısı ile ateist bilmin bu noktada bir cevabı yoktur.. Daha doğrusu bu noktayı sorgulamaz. Evrenin varlığına neden arar ama o nedenin nedenini sorgulamaz. Oysa şuan biliyoruz ki; her sonuç bir olgu neticesinde ortaya çıkar ve bu olgu mutlaka bir takım fizik yasalara uymak zorundadır. Madde kendisini aşamaz, bu kanunları çiğneyemez.. Big bang teorisini yaratıcı arayanlar bulmadı. Big bang teorisinın yaratıcı ile hiçbir ilişkisi yoktur. Bilim adamları ve ateistler big bang teorisi ile evrenin oluşumuna bilimsel bir cevap bulmuştur. Bilim adamlarının yaratıcı aramak ve okus pokus ile işi olmaz. Her sonuç'un bir olgu neticesinde ortaya çıkmasına determinizm denir. Her olgunun bir takım fizik yasalarına uymak zorunluluğu ile yaratıcı arasında en küçük bir ilgi ve ilişik yoktur. Eğer ilişki kurmak istersen. Bu kez yaratıcının yaratıcısı ilişkisi sorgulanır. Ve kısır döngüye girilir. Sevgiler. Link to post Sitelerde Paylaş
Mask 0 Ağustos 21, 2010 gönderildi Raporla Share Ağustos 21, 2010 gönderildi Sizinkiside bana göre farklı bir bakış açısı.. Ama en azından şu noktada anlaşıyoruz sanırım; oda maddenin uymak zorunda olduğu kanunlar var.. Hatta ilk andan itibaren... Şimdi bu noktada; - Ya kanunlar maddeden önce vardı.. Ki bu durumda evrende yine madde ötesinde bir manayı kabul etmemiz gerekir.. Bu mananın kaynağını yaratıcı olarak kabul etmesenizde.. - Yada kanunları madde oluşturmuştur.. Bu durumda yine madde haricinde bir manayı kabul etmemiz gerekir.. Hangi açıdan bakarsanız bakın; olayı sadece madde eksenin de açıklayamıyoruz, yetmiyor.. Şuan bilmin bu konuda fikir yürütmemesi yada bu mesele ile ilgilenmemesi olmadığına delil değildir.... Seçenekleri ne kadar çoğaltırsanız çoğaltın; madde haricinde birşeyleri kabul etmemiz gerekiyor.. Sonrasında aynı başlangıca geri dönüyor olabiliriz, yani bu mananın kaynağı nedir..? Yaratıcı mı, tesadüf mü.. ? Bu ayrı bir mesele.. Ama manasız madde, maddesiz de mana bi işe yaramıyor.... Link to post Sitelerde Paylaş
drekinci 0 Ağustos 22, 2010 gönderildi Raporla Share Ağustos 22, 2010 gönderildi Maddenin uymak zorunda olduğu, maddeden bağımsız fizik yasaları diye bir şey yok. Fizik yasaları denilen şey, aynı şartlar altında, aynı maddelerin, aynı davranışları göstermesidir. Yani yasa denilen şey maddelerin davranış biçimlerindeki aynılıktır. Maddeden bağımsız bir yasa, sen şu koşulda böyle davranacaksın diye zorlamıyor. Bu konuyu sevgili hacı ile tartışmıştık. Takip etmediysen ilgili başlığı bul ve gözden geçir. Maddeden bağımsız bir yasa, tıpkı tanrı kavramı gibi soyut bir şeydir ve varlığına ilişkin hiçbir bulgu yoktur. Çünkü maddeden başka bir şey yoktur. Maddeyi ve yasayı birbirinden ayırabilirsen mantığın doğru olabilir. Ama nasıl ki bir paranın iki yüzünü birbirinden ayıramayacağına göre, hareket eden maddenin hareketini maddeden ayıramayacağına göre, geçen zamanı maddesiz düşünemeyeceğine göe, enerjiye maddesiz kavrayamayacağımıza göre, madde ve manayı da birbirinden ayrı düşünemezsiniz. Düşünürseniz o düşün değil düş olur. Sevgiler. Link to post Sitelerde Paylaş
haci 0 Ağustos 22, 2010 gönderildi Raporla Share Ağustos 22, 2010 gönderildi Sizinkiside bana göre farklı bir bakış açısı.. Ama en azından şu noktada anlaşıyoruz sanırım; oda maddenin uymak zorunda olduğu kanunlar var.. Hatta ilk andan itibaren... Şimdi bu noktada; - Ya kanunlar maddeden önce vardı.. Ki bu durumda evrende yine madde ötesinde bir manayı kabul etmemiz gerekir.. Bu mananın kaynağını yaratıcı olarak kabul etmesenizde.. - Yada kanunları madde oluşturmuştur.. Bu durumda yine madde haricinde bir manayı kabul etmemiz gerekir.. Hangi açıdan bakarsanız bakın; olayı sadece madde eksenin de açıklayamıyoruz, yetmiyor.. Şuan bilmin bu konuda fikir yürütmemesi yada bu mesele ile ilgilenmemesi olmadığına delil değildir.... Seçenekleri ne kadar çoğaltırsanız çoğaltın; madde haricinde birşeyleri kabul etmemiz gerekiyor.. Sonrasında aynı başlangıca geri dönüyor olabiliriz, yani bu mananın kaynağı nedir..? Yaratıcı mı, tesadüf mü.. ? Bu ayrı bir mesele.. Ama manasız madde, maddesiz de mana bi işe yaramıyor.... Maddeden önce nasıl bir kanun vardı? Bu sorunun cevabını verebiliyor musunuz? Bu soruyu olumlu olarak yanıtlamadan, yani cevabını bilmeden, böyle bir iddia ortaya atamazsınız. Şöyle bir soruyu tartışabilirsiniz ki biz tartıştık. Fizik yasaları maddeden bağımsız mıdırlar? Fizik yasaları ancak maddenin davranışları ile tanınacaklarından, bu sorunun yanıtı da olumsuzdur. Fizik yasalar maddeden bağımsız olamazlar... Madde parçacıklarının dışında, onların davranışlarını manüple eden fizik yasaları var mıdır? Öyle yasalar vardırlar ama onlar da maddenin davranış biçimlerinden sayılabilirler. Örneğin proton ve elektronların yükü, birbirlerinin davranışarını etkilerler. Protonlar olmasaydı elektronların bazı davranışları farklı olacaktı. Ama o yasalar da maddenin dışında ve üstünde değillerdir. Bir parçacıkla ilgili bir özellik diğer parçacığın uyması gereken bir fizik yasasıdır. Hiç mi fizik yasası yoktur? Heisenberg'in belirsizlik ilkesi dışında temel bir fizik yasası yoktur. İlginç olarak o yasa da ancak iki kuantum değer varsa onların üzerinde etkilidir. Yani Heisenberg'in belirsilik yasasının geçerli olabilmesi için bir parçacığın iki ayrı özelliği olmalıdır. Bu özellikler herşey olabilir. Bir parçacığın yeri ve hızı da olabilir, ortaya çıkıp kaybolması için gerekli zaman ve enerji de olabilir. Yani ortaya çıkıp var olduğu zaman biliniyorsa, enerjisi bilinemez, enerjisi biliniyorsa, ne kadar zaman var olacağı belirsizlik kazanır. Ayrıca enerjisi ne kadar büyükse var olduğu zaman o kadar kısadır. Yalancı zerrelerden birinin false vacuum olarak evreni oluşturmasının nedeni bu belirsilik yasasıdır. Bağımsız başka yasa yoktur. Çünkü başka yasaya gereksinim yoktur. Maddenin davranış biçimleri fizik yasaları olarak algılanmaktadır. İlginç olarak bu tek yasa da belirsizlik yasasıdır. Yani bir yaratıcının belirsizliği söz konusudur. Görüldüğü üzere bilim bile bir yerde Tanrı'nın varlığını yok edebiliyor. Maddede mana arayan bulur. Bu maddede mana olduğu anlamına gelmez. Link to post Sitelerde Paylaş
Mask 0 Ağustos 23, 2010 gönderildi Raporla Share Ağustos 23, 2010 gönderildi Aslında bana kalırsa daha felsefik bir bakış açısı ile madde de yok.. Sadece Kanunlar var.. Peki bu kanunların müstakil bir zatı var mı ?.. YOK... O zaman bu kanunlar da yok.. Sadece düşünce var, yaratıcının ilmi... Bu ayrı bir konu... Ben maddeden önce kanun var yok meselesine girmiyorum.. Dediğim kısaca şu; Madde ile MANA ayrı ve birlikte vardırlar.. Hangisi hangisini kapsar diye bişey yok.. İki taşı birbirine vurdunmu ses çıkar, parçalanır v.s... Bunlar birlikte olmak zorunda.. Ayrı ayrı değil.. Ama bu birliktelik onların aynı nicelikler olduğunu göstermiyor.. Aslında faklı ve hatta zıt şeyler... Zıtlıkları ile birbirleni gösteriyorlar... Fizik yasalarını kabul etmekle birlikte; bu yasalarında sabit ve müstakil bir zaatları yok.. Şuan için böyle tezahür ediyorlar.. Çok basit değişiklikler ile tüm evren farklı bir şekle bürünebilir.. Sorun bizim buna gücümüzün yetmediği.. Dolayısı ile madde ve kanunlar en azından bizim dışımızda tezahür eden şeyler... Biz bunları ancak keşf edebiliyoruz.. Kendi irademiz ile bir kanun oluşturup ta; maddeyi bu kanuna esir edemiyoruz.. (Keşf edilen mevcut kanunları kullanarak bişeyler üretmek, teknolojik yada tıbbi gelişmeler v.s. kanun üretmek değildir.) Doalyısı ile maddeyi kanunlardan soyutlayamadığımız gibi, kanunları da maddeden soyutlayamıyoruz.. İkisi birlikte vardır ama farklı şeylerdir... Burdaki temel farkımız ise; Ben bu kanunları koyan, bu kainat ve yaşam programını yazan bir yaratıcıya inanıyorum, siz inanmıyorsunuz... Link to post Sitelerde Paylaş
anibal 0 Ağustos 23, 2010 gönderildi Raporla Share Ağustos 23, 2010 gönderildi >>> Doalyısı ile maddeyi kanunlardan soyutlayamadığımız gibi, kanunları da maddeden soyutlayamıyoruz.. İkisi birlikte vardır ama farklı şeylerdir... Alakası yok mask. >>> Burdaki temel farkımız ise; Ben bu kanunları koyan, bu kainat ve yaşam programını yazan bir yaratıcıya inanıyorum, siz inanmıyorsunuz... Fizik kanunu dediğim şey nedir? Kapı kapalı ise, odadan çıkamazsın. İlla çıakcaksan, kapıyı, duvarı vs. yıkman şarttır. Yada anahtarı bulman. İşte fizik kanunu dediğin şey budur. Peki acaba o kapıya bu kanunu birinin koyması mı gerekiyor yani? Link to post Sitelerde Paylaş
Mask 0 Ağustos 23, 2010 gönderildi Raporla Share Ağustos 23, 2010 gönderildi Anibal.... Genellikle olduğu gibi saçmalamışsın ama saçmalamayı bile sonuçsuz bırakmışsın... Alakası yok dediğin şey nedir; o zaman alakasını açıkla bakalım.... Biz burda kanunu koyan var, yok tartışması yapmıyoruz... Bana göre var, sana göre yok.. Ama esas mesele kanunlar ile maddenin ayrı, hatta zıt ama birlikte olduğu gerçeğidir.. Biri birisiz olmuyor, birini birinden soyutlayamıyorsun.. Kapı yoksa çıkış açık, kapı kapalı ise açman gerek.. Madde de var, kanun da.. İkisi bir arada ama aynı şey değil.. Link to post Sitelerde Paylaş
anibal 0 Ağustos 24, 2010 gönderildi Raporla Share Ağustos 24, 2010 gönderildi >>> Biz burda kanunu koyan var, yok tartışması yapmıyoruz... Bana göre var, sana göre yok Bunun bana göresi sana göresi yok mask. Sen sanki madde var, birde uyacağı kanun var gibi sanıyorsun. Oysa madde ve kanun aynı şey. Gidip bir kanun koyucu filan olması gerekmiyor ve yokta zaten. Ve o kanun kanun dediğin şeyin hepsi, maddenin varlığından ibaret sadece. Peki bu ne demek? Matematikte tek bir işlem vardır: Toplama. O bildiğin tüm integralmiş, polinommuş vs. hepsi sadece toplamanın türevleri ve kombinasyonlarıdır. Yani, maddenin işte o tek kanunu: var olmak ve kendisi olmaktır. Fizik kanunu dediğin şeylerde, işte o tek eylemin türevleri ve kombinasyonlarından ibarettir. Gidip amanda bunu ayırayım demek, insanı madde ve ruh diye ayırmaktan farksız bir angutluktur. Ruh denen bir şeyi işkembeden uydurmanın anlamı neyse, maddeden hariç bir fizik kanunu uydurmak aynı şeydir. Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts