Tanrı 'Fikri' Artık Gereksiz.

[areyougood 0]

Arkadaşlar öncelikle biraz sonra okuyacağınız entry ilk defa benim tarafımdan ortaya atılmış bir düşüncedir.

Müslüman olduğumuda belirteyim.

Belkide insanoğlu gelecekte yokolmadan önce bu sorunun cevabını bulmak için uğraşacak ve bu sadece bi düşüncemdir. Ben bu kesin böyledir diyemem dersem zaten dinden çıkmış olurum Allah korusun.

İçimizde konuştuğumuz ses Allah diye düşünüyorum. Aslında Allah kendimiz miyiz? Allah size şah damarınızdan daha yakındır diye bundan mı bahsediliyor.

Acaba Allah kendini milyarlarca ruha(düşünce, içimizdeki ses) mı parçaladı.Acaba doğumdan öncemizi hatırlamadığımız gibi bayılınca mesela hiçbirşey hatırlanmıyor hatırlanan tek şey hiçbirşey. Ölüncede aynen doğum öncesi gibi hiçbirşey mi olacak.Ve bizler akıl yeteneğimizle bulduğumuz tüm bu buluşlara rağmen insanoğlu bi şekilde yokolmadan tekrar bi Allah olabilecek miyiz.Yoksa böyle birşeyi başaramayıp tüm uzay karadelikler tarafından çekilip hiç birşey kalmayacak mı ortada. Ve en acısıda şu olur Anneni Babanı sevdiklerini tekrar göremiyecek olmak en üzücüsüde bu gibi sanki.

Çok çalışıp Allaha ulaşmamız mı gerek acaba. Umarım anlaşılabilmişimdir.

[Mask 0]

areyougood;

İçimizde Melek ve Şeytan, Ruh ve Nefis ve ENE var.. Bu sesler ve belli belirsiz düşnceler bunlara ait..Tabi ihtimal dahilinde direk Allah'ın hitabına da maruz kalabiliriz..

Allah'ın zatı vardır ama kainat cinsinden değildir...Bizde ve kainatta tecelli eden şey onun isimleridir.. Kendi zaatı değil.. Her varlıkta o varlığın kapasitesi ölçüsünde farklı teclliler vardır..

Allah varlık cinsinden olmadığı için; bölünmez, parçalanmaz, şekil değiştirmez.. Zaatı ile hiç bir yerde, ilmi ile heryerdedir..

Ama ben şunu ihtimal dahilinde görüyorum ki; Beyinlerimiz büyük bir networktür.. Online ve eş zamanlı çalışan bir network ve tüm bilgi levh-i mahfuzda kayırlıdır.. MSN gibi... Yani ister dünyada, ister ahirette, ister berzahta, ister kabirde olalım; Ruh bu bilgiye her daim sahiptir.. O yüzden biliç kaybolmaz..

[legolas8989 0]

Eğer buna inanıyorsan ve diğer söylediklerinde samimiysen ebced hesaplarıyla mucize uydurmana gerek yok.İnanıyorum çünkü inanmak istiyorum/benim için iyi olduğunu düşünüyorum/hayatıma pozitif etki ettiğini düşünüyorum.....bunlar senin fikrindir ve hiç bir ateistin bunlara karşı argümanı olamaz.Ama şunu dersen ki işte şunlar şunlar mucizedir Allahın varlığının somut kanıtıdır bu evrensel gerçektir vesaire burda günlerce tartışırız.Eğer elle tutulur bir kanıt olsa bunun adı inanç olmazdı.İnancınız inanç olarak kalsın böyle saçmalıklara kurban gitmesin...

Tekrar başa döndük ...

İnanmak istemiyorum doğru olduğunun farkındayım,iyi olduğunun farkındayım,pozitif etkisinin farkındayım..Ben hem bunları diyorum hemde Allah'ın varlığına dair somut kanıtlar ile de karşınıza geliyorum...

Bakın bu adresi yeni edindim..Kitapta bulunan herşey bu adreste var .. Şunuda öğrendim sen 2ve3 e bölünen sayıların orantılı 3ve5 e bölünen sayıların neden orantısı yok diye sormuştun....Şöyle bir şey atlamışım özür dilerim..2ve3 e bölünen sayılar var ve ayriyetten bölünemeyen diyerek geri kalanlarıda bir grup içinde tasnif etmiş. Lİnkteki bilgileri okurlarsa sanırım daha iyi anlaşacağımızı umuyorum..Lütfen bilgileri kontrol ediniz

http://www.simetrikkitap.com ..

Ayrıca somut kanıtlar olarak günümüzde yeni keşfedilen bilgilerin 14 asır önce bu kitapta bulunduğunu belirtmek isterim..Bu ayrı bir tartışma konusudur..Ama öncelikle bu sayılar konusunda hemfikir olmalıyız...Lütfen kontrol edin;

http://www.simetrikkitap.com

Saygılarımla..

[legolas8989 0]

Ünlü bilimadamları Audrey Hepburn ve Clark Gable 2004 yılında ABD'nin Oxford üiversitesinde verdikleri konferansta şunu söylemişler:

Bing Bang sadece bir teoridir. Mevcut haliyle evrenin ortaya çıkışını açıklayamamaktadır. Yakın zamanda yerini başka teoriler alacaktır. Multiple intelligence theory bunlardan biridir.

Büyük Patlama ya da Big Bang, evrenin yaklaşık 13,7 milyar yıl önce aşırı yoğun ve sıcak bir noktadan meydana geldiğini savunan evrenin evrimi kuramı ve geniş şekilde kabul gören[1] kozmolojik model.[2] İlk kez 1920’lerde Rus kozmolog ve matematikçi Alexander Friedmann ve Belçikalı fizikçi papaz Georges Lemaître [3] tarafından ortaya atılan, evrenin bir başlangıcı olduğunu varsayan bu teori, çeşitli kanıtlarla desteklendiğinden bilim insanları arasında, özellikle fizikçiler arasında geniş ölçüde[4]kabul görmüştür.

Şu anda big bang'ı yalanlayan bir kanıt ortaya atılmadı..Yakın zamanın ne getireceğini bilemeyiz .. Belkide yakın zamanda big bang yalanlanmayacak ve big bang teori olmaktan çıkıp evrensel bir gerçek olacaktır...2. ihtimal bilim insanlarına göre daha ağır basmaktadır...Big bang hakkında daha fazla bilgi için Lütfen : http://tr.wikipedia.org/wiki/B%C3%BCy%C3%BCk_Patlama

çoklu zeka :

Çoklu Zekâ Kuramının İlkeleri:

Her birey normal şartlarda çoklu zekâlara sahiptir.

Bireysel farklılıklardan dolayı bireyde bazı zekâlar baskın bazı zekâlar ise resesif (çekinik) olabilir.

Bireysel farklılıklardan dolayı her zekânın farklı bireylerde gelişim süreci de birbirinden farklıdır.

Tüm zekâlar tanımlanabilir.

Çoklu zekâlar üzerine gidilerek güçlendirilebilir, aynı zamanda üstüne düşülmeyerek köreltilebilir.

Bireyler kendi zekâları hakkında bilgi edinebilir ve zekâlarını geliştirme yollarını öğrenerek geliştirebilir.

Zekâlar, algı, hafıza, problem çözebilme ve dikkat açısından birbirlerinden farklılık gösterebilir.

Her bir zekâ diğer zekâların gelişimi için kullanılabilir.

Çoklu zekâlar performansta, üründe, süreçte farklı yollarla sergilenebilir.

Normal olan her birey tüm zekâlara sahiptir.

Her bireyin zekâ profili tüm zekâlarının baskın ve çekinik olarak bileşimden oluşur.

Her bireyin zekâ profili parmak izi kadar kendine özgü ve özeldir.

Hayatta hiçbir normal birey yoktur ki tek bir zekâsı ile yaşabilsin. Hayatta hiçbir eylem yoktur ki tek bir zekâ ile gerçekleştirilebilsin.

Çoklu zekâlar beyinde belirlenmiş yerlere sahiptir. Birebir işlevleri olduğu gibi birlikte çalışabilmektedirler.

Bu ilkeler göstermektedir ki zeka kişiden kişiye değişir.Sizin değinmek istediğiniz nokta sanırım şu:Matematiksel zekaya sahip her birey böyle bir kitap yapabilir.14 asır evvel Hz.Muhammed böyle bir zekaya sahipti ve böyle bir kitap olusturdu diyorsunuz..Tarihi bilgilerde Hz.Muhammed'in matematik konusundaki zayıflığını araştırabilirsiniz..Benim teorimde şudur..Matematiksel zekaya sahip tüm bireyler bir araya gelse bile böyle bir kitap yapmaya ömürleri yetmez..bu teoriye nasıl ulasıyorum ??Lütfen araştırın ..

http://www.simetrikkitap.com/

Zekâ bireylerde bulunan birşeydir..Zeka'nın tek başına big bang teorinin yerini alacağını anlayamadım..Evrenin başlangıcı çoklu zekanın tek başına bir ürünümüdür ?Anlayamadım lütfen açıklayınız ..

Saygılarımla..

Eylül 12, 2010 tarihinde legolas8989 tarafından düzenlendi

[walchak 0]

Arkadaşlar öncelikle biraz sonra okuyacağınız entry ilk defa benim tarafımdan ortaya atılmış bir düşüncedir.

Müslüman olduğumuda belirteyim.

Belkide insanoğlu gelecekte yokolmadan önce bu sorunun cevabını bulmak için uğraşacak ve bu sadece bi düşüncemdir. Ben bu kesin böyledir diyemem dersem zaten dinden çıkmış olurum Allah korusun.

İçimizde konuştuğumuz ses Allah diye düşünüyorum. Aslında Allah kendimiz miyiz? Allah size şah damarınızdan daha yakındır diye bundan mı bahsediliyor.

Acaba Allah kendini milyarlarca ruha(düşünce, içimizdeki ses) mı parçaladı.Acaba doğumdan öncemizi hatırlamadığımız gibi bayılınca mesela hiçbirşey hatırlanmıyor hatırlanan tek şey hiçbirşey. Ölüncede aynen doğum öncesi gibi hiçbirşey mi olacak.Ve bizler akıl yeteneğimizle bulduğumuz tüm bu buluşlara rağmen insanoğlu bi şekilde yokolmadan tekrar bi Allah olabilecek miyiz.Yoksa böyle birşeyi başaramayıp tüm uzay karadelikler tarafından çekilip hiç birşey kalmayacak mı ortada. Ve en acısıda şu olur Anneni Babanı sevdiklerini tekrar göremiyecek olmak en üzücüsüde bu gibi sanki.

Çok çalışıp Allaha ulaşmamız mı gerek acaba. Umarım anlaşılabilmişimdir.

Bu teorine diyebilecek tek bir söz bulabildim.

"uçmuşsun".

-------------------------

Tanrının varolmasına neden bukadar ihtiyaç duyarsınız anlamıyorum ki?

İnsanlar tecavüze uğrarken ,açlıktan ölürken tanrı orada yoktu.

Siz namaz kılıyorsunuz ediyorsunuz diye tanrı hep sizin yanınızdamı oluyor?

Tanrı mükemmel değil ozaman . Tanrı varsa ve dünyada ki kötülüklere izin veriyorsa kötü niyetlidir.

Tanrı sadece islam dininin mensuplarına yardım ediyorsa ayrımcıdır.

"bu bir test , hiç bir şekilde müdahale edemez diyorsan"

Tanrı, insanları tecavüze uğratarak, açlıktan öldürerek mi test ediyor?

Tanrı yeni doğan bebeği öldürerek ne istiyor?.

Artık sürekli herşeyi tanrıya bağlamaktansa insan olmaya çalışın...

[evrensel-insan 0]

Bilim, bilimsel olarak tanri ile ilgilenmez, cunku tanri konusu ve bilgisi akilciligin gnostik ve inancsal bilgisidir,bilimsel degildir.

Hawking'in yaptigi ise, bilime tanriyi ve inanci bulastirmak, kendi aklinin aradigi tanriyi bilime yamamaktir.

Bir bilim adaminin, kendi gorusu olarak degil de, bilimsel olarak boyle bir aciklama yapmasi manidardir ve bilimin cern deneyindeki, tanri parcacigindan sonra; inanca alet edilmesidir.

Tanri fikrinin gerekli ya da gereksizligi bilimin bilimsel gozleminin degil; aklin inancsal dogrusunun bir soylemidir.

Ortada gozlem yoksa, bilim de bilimsellikte yoktur. Tanri ise aklin bir urunu olarak gozlem vermez, ya da felsefi olarak gozlem veren bir fenomen ile ozdeslestirilir.

[adenium 0]

14 asır evvel Hz.Muhammed böyle bir zekaya sahipti ve böyle bir kitap olusturdu diyorsunuz..Tarihi bilgilerde Hz.Muhammed'in matematik konusundaki zayıflığını araştırabilirsiniz..

muhammed genç yaştan beri tüccar değilmiydi? zayıf matematikle o işi nasıl yapıyordu? sanki bütün tarihi bilgiler gerçeği yansıtıyor.

[biri 0]

Fizik, Tanrı'yı gereksiz kıldı!

İngiliz fizikçi Stephen Hawking, “Modern fizik evrenin oluşumunda Tanrı'ya yer bırakmamıştır” dedi.

İngiltere’nin en tanınmış bilim insanı Hawking, “Nasıl ki Darwinizm biyolojideki yaratıcı ihtiyacını sona erdirdi, yeni fizik teorileri de evrenin oluşumu konusunda yaratıcının rolünü gereksiz kılmıştır” dedi.

İngiliz Times gazetesinin eki Eureka dergisi Hawking’in yayınlanmak üzere olan son kitabından alıntılar yaptı. Kitapta “Evrenin bir yaratıcıya ihtiyacı var mı?” sorusunu soran Hawking “Yerçekimi gibi bir kuvvet olduğu için evren kendi kendini hiçten yaratabilir ve yaratacaktır” dedi. Kitap Sör Isaac Newton’ın teorisinin yapı sökümünü hedefliyor.

Hawking’in bu kitabı daha önceki çalışmalarındaki dinle ilgili görüşlerinden çok farklı. Hawking Zamanın Kısa Tarihi’nde Tanrı’nın bilimin evrene yaklaşımıyla uyumsuz bir fikir olmadığını yazmıştı. 1988 tarihli çoksatan kitabında Hawking, “Eğer tam bir teori kurabilirsek bu insan mantığının zaferi olur, böylece Tanrı’nın aklını da anlayabiliriz” demişti.

Hawking’in kitabı The Grand Design, İngiltere’de 9 Eylül’de raflarla buluşacak. Kitabın çıkışından bir hafta sonra Papa İngiltere’ye gidecek.

http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetay&ArticleID=1016927&Date=02.09.2010&CategoryID=81

fizik değil de bence yaradan kendini gereksiz kıldı ...bu nasıl bir yücelik anlayabilene aşk olsun .......