Jump to content

'YETMEZ AMA EVET'Çİ SAHTEKARLAR.


Recommended Posts

Niye hocam. İlla, bize dayatılan seçeneklerin dışına çıkamayacakmıyız? Evet de çıksa Hayır da çıksa yapılan sadece cunta anayasasını meşrulaştırmak olacaktır. Kusura bakmayın ama sevgili hocam benim buna hiç niyetim yok.

Sevgili hallac politik manevraların inceliklerine ne oranda vakıfsın bilmiyorum.

Senin boykotun senin için anlamlı olabilir.

Ama işin içinde iş var. BDP boykotu referandum gününe kadar pazarlık kapısını açık bırakmak için ortaya attı.

Bir siyasi eylem olarak boykotun anlamlı ve ses getirici olabilmesi için, sonucu etkileyebilecek güçte olması gerekir. Bak Moldova'da bir referandum oldu. %71 boykot çıktı. %29 katılım oranından dolayı referandum geçersiz sayıldı. Peki BDP nin böyle bir gücü var mı? BDP boykot kararında samimi mi? Daha şimdiden bir takim tavizler koparmış olacak ki.

Bu hareketin önde gelenleri birer ikişer Evet vereceklerini açıklamaya başladılar.

Bak göreceksin Kürt bölgesinden ağırlıkla evet çıkacak.

Peki! senin cunta anayasasını meşrulaştırmamak için boykotuna ne olacak?

Cunta anayasasına, Kılıçdaroğlunun deyimi ile kaçak kat dikilmesine yardımcı olacak.

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 104
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Posted Images

Sevgili hallac politik manevraların inceliklerine ne oranda vakıfsın bilmiyorum.

Senin boykotun senin için anlamlı olabilir.

Ama işin içinde iş var. BDP boykotu referandum gününe kadar pazarlık kapısını açık bırakmak için ortaya attı.

Bir siyasi eylem olarak boykotun anlamlı ve ses getirici olabilmesi için, sonucu etkileyebilecek güçte olması gerekir. Bak Moldova'da bir referandum oldu. %71 boykot çıktı. %29 katılım oranından dolayı referandum geçersiz sayıldı. Peki BDP nin böyle bir gücü var mı? BDP boykot kararında samimi mi? Daha şimdiden bir takim tavizler koparmış olacak ki.

Bu hareketin önde gelenleri birer ikişer Evet vereceklerini açıklamaya başladılar.

Bak göreceksin Kürt bölgesinden ağırlıkla evet çıkacak.

Peki! senin cunta anayasasını meşrulaştırmamak için boykotuna ne olacak?

Cunta anayasasına, Kılıçdaroğlunun deyimi ile kaçak kat dikilmesine yardımcı olacak.

Sayın drekinci, seni eskiden beri pek severim ama şu reformizmin insanı öldürüyor biliyor musun? soL.org.tr'de de iki haftadır TKP'lilerle birbirimizi yiyoruz bu konuda. Daha doğrusu hepsi birden üstüme çullanıyorlar.

Birincisi; boykotu savunan herkes BDP'li olmadığı için, ''boykotçuların aslında evete meyilli oldukları'' türünden bir eleştiri bizi bağlamaz.

İkincisi; boykot savunusu, onun yaratacağı tahmin edilen etkiye bağlanamaz. Çünkü önemli olan başarılı olup olamayacağın değil, doğruyu savunup savunmadığındır. Ben komünist oyların %1'i bulmasını da rüyamda bile göremiyorum uzun süredir. Ama 'sapına kadar' komünistim. Hayırcı solcular oportünizme o kadar batmışlar ki, yapılması gerekeni değil seçenekler arasından en olası olanını destekliyorlar. Eğer politik tavrınızı belirlemedeki başat kriteriniz etkili olması en olası olanına yönelişten ibaret ise alabileceğiniz en radikal tutum sosyal demokrasi sınırlarını aşmaz.

Oysa tam da bu zihniyet yüzünden bu günlere geldik. ''Daha kötüsüne karşı eldekini koruyalım bari'' diye diye hep daha kötüsü oldu. Bugün de yine 50 senelik siyasi terane tekrarlanıyor: ''AKP ülkeyi daha da kötü bir noktaya çekecek, öncelikli görev bunu durdurmaktır. Sosyalizm, devrim v.s. deyip de öncelikli görevi ihmal etmek AKP'ye destek çıkmak anlamına gelir.'' İşte düzen kuyrukçuluğunun 50 yıllık klasik teranesi! Ben bunu yemeye direniyorum, yiyenlere de afiyet olsun diyorum. Bu teraneler yüzünden Türkiye solunda sıra hiçbir zaman devrime gelemedi. ''Daha kötüsü olmasını engellemek öncelikli görevimizdir'' şeklinde özetlenebilecek aşamacı zihniyet, solu sisteme yedeklemenin klasik söylemidir. Boykot da bu söyleme kapılmayı reddetmenin göstergesidir. ''AKP'nin ülkemizi daha da beter bir noktaya çekmesine karşı'' -boykotun başarı şansının pek az olduğunu da öne sürüp- referandumda hayır demeyi savunanlar; genel seçimlerde de aynı mantıkla AKP'ye karşı -başarı şansı en fazla olan- CHP'yi destekleyip ''ülkemizin felakete sürüklenişini'' engelleyebilirler. Öyle ya, bugün boykot başarısız olduğu için desteklenmiyor da genel seçimlerde sosyalistler çok mu başarılı oluyor? O halde genel seçimde gene komünistlerin %1'i bulamayacağını bile bile CHP'yi desteklememek de aslında ''apolitik'' ve son tahlilde AKP'yi destekleyen bir tutum olmuyor mu? Bugün size hayır dedirten mantık, yarın size CHP'yi destekletmelidir. Aklın yolu bu. Biz ise herşeye karşın devrimciyiz. Düzenin referandumunu boykot eder, seçimine de girmeyiz. Yarın genel seçim vakti geldiğinde de bugün boykotçulara sıraladıkları tüm argümanları sosyalist geçinen legal partilere tek tek yediririz.

tarihinde İç_Mihrak tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Sevgili hallac politik manevraların inceliklerine ne oranda vakıfsın bilmiyorum.

Senin boykotun senin için anlamlı olabilir.

Ama işin içinde iş var. BDP boykotu referandum gününe kadar pazarlık kapısını açık bırakmak için ortaya attı.

Hocam BDP'nin beni bağlamadığını öğrenemediniz gitti :) Ben boykot kararımı BDP'den önce açıkladım. Onlar gibi ''Şoyle olursa boykottan cayarım'' da demedim...

Anlatanadığım şey ben cunta anayasasının orjinal haline de AKP'nin sunduğu yamalı halinede karşıyım... Benim savunduğum anayasanın hayat bulması 12 Eylül'de ki sandıktan geçmiyor..

Sevgilerimle

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sevgili iç mihrak.

Doğrusu ben de seni eskiden beri sevmek isterim ama. Hangi eski olduğunu açıklaman gerek.

Söylediklerin genel olarak doğru. %1e bile ulaşamayacak komünist oyların referanduma etkisi de aynı oranda olacaktır.

eğer oylarınız %1 düzeyinde ise, zorunlu olarak mevcutlar içinde ehveni şer ayrımı yapmak zorundasınız. Bunun için şu soruyu yanıtlamanız gerek.

AKP iktidarını mı tercih edersiniz. CHP iktidarını mı?

Ben CHP yi düşündüğüm için hayır vereceğim. Şimdi vereceğim hayır oyu, Aynı zamanda mevcut iktidarın güvenoyu olacak ve ona da hayır demiş olacağım.

Tespiterin doğru. Yakın zamanda yapılacak genel seçimlerde de aynı ikileme düşeceğiz. CHP hep eskiden beri, oylar bölünmesin diye kendi dışındaki soldan destek istedi. Genellikle bu destek verildi ama hiçbirzaman yeterli olmadı. Bu seçimde de benzer durum olacak. %1 destek ile sosyalist devrim gerçekleştirecek değiliz elbette. Ya bağımsız sosyalist ve komünist partilere vereceğiz oyumuzu veya CHP yi destekleyeceğiz. Veya boykot edeceğiz, dağa küseceğiz dağ farkında olmayacak.

Özetle ne kadar keskin görünürsek görünelim, etimiz belli budumuz belli.

Sevgili hallac, söylediğin gibi boykot kararını BDP den önce almış olabilirsin. Boykot kararın senin için anlamlı olabilir. Ben de yakın zamana kadar kararsızdım. Çünkü çıkacak evet veya hayır anlamlı bir sonuç olmayacaktı. Ben tavrımı oylanacak maddelere göre saptamadım. 12 anayasasına göre de değil. Ben bu referandumu AKP iktidarının bir tür güvenoylaması olarak görüyorum. AKP nin dışındaki tüm partiler hayır verirse önümüzdeki seçimlerde bunların direncı kırılır, belki yine birinci parti olurlar ama burunları sürtülmüş olur. Türkiye yi dikensiz gül bahçesi olarak görmezler. Zıvanadan çıkmazlar. Bu referandumun sonucu yüksek oranda evet çıkarsa bu sonuçtan sonra AKP takiye yapmaktan vazgeçer. Orduyu bir şekilde hizaya getirdiler. İyi de oldu. Ancak Yargıyı hizaya getirmek orduya benzemez. Yargı evrensel insan hakları ve hukuk açısından ordudan çok daha önemli durumdadır. Yasama, yürütme ve yargı üçlemesinde, Yasama ve yürütme iktidarın elindedir. Tek engel yargıdır. Yargıyı teslim aldıktan sonra takiye yapmalarına gerek kalmayacak. Fetullahın hedef gösterdiği tüm kaleler feth edilmiş olacaktır.

Geriye Fetullah'ı, Ayetullah Hümeyni gibi karşılamak kalacaktır.

Sevgiler.

tarihinde drekinci tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Referandumdan çıkacak "hayır" oyunun da 12 eylül 1980, Kenan Evren, Darbe, Militarizm, Faşizm için nasıl bir güvenoyu olacağını tartışmaya ne dersiniz?

Belki "hayır" sonucunu kutlamak için tank yürütürler 13 eylül sabahı..

Haydi güven oylamasına gel...

tarihinde SirOrphaned tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Referandumdan çıkacak "hayır" oyunun da 12 eylül 1980, Kenan Evren, Darbe, Militarizm, Faşizm için nasıl bir güvenoyu olacağını tartışmaya ne dersiniz?

Belki "hayır" sonucunu kutlamak için tank yürütürler 13 eylül sabahı..

Haydi güven oylamasına gel...

Ne ordunun, ne de CHP nin tank yürütecek gücü kalmadı.

Evet çıkarsa tanklar yürümez ama, Üzerinde arapca Allahın Kılıcı yazılı kılıçlar ışıldamaya başlar. Yenenler, yenilenlerin gömleklerine siler kılıçlarının kanlarını.

Belki genel seçimleri de gereksiz bulurlar. İslami devrim demokrasiyi rafa kaldırır. Devrim muhafızları da üzerlerine düşen görevi yerine getirir.

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ne ordunun, ne de CHP nin tank yürütecek gücü kalmadı.

Evet çıkarsa tanklar yürümez ama, Üzerinde arapca Allahın Kılıcı yazılı kılıçlar ışıldamaya başlar. Yenenler, yenilenlerin gömleklerine siler kılıçlarının kanlarını.

Belki genel seçimleri de gereksiz bulurlar. İslami devrim demokrasiyi rafa kaldırır. Devrim muhafızları da üzerlerine düşen görevi yerine getirir.

Sevgiler.

Bu referandumla ilgili bir arkadaşımın yorumu fevkaladeydi:

"Yeni anayasının içi bomboş olsa, hiçbir yenilik getirmese bile sırf 12 eylül'ü yapanları cezalandırmak ve onların yaptıklarını kabullenmediğimi göstermek için evet derim."

Bu referandum'un en büyük özelliği belki de bu olacak. Sırf 12 eylül anayasasını, darbeyi istemediğimizi göstermek ve yapılacak ilerde yapılacak yeni değişikliklerin önünü açmak için anayasa değişmeli... Halk bu değişiklikleri reddederse eski darbe düzeninden memnun demektir. Bu da Kenan Evren'e şunu söyleme hakkı tanıyor: "Ulan madem bu kadar memnunsunuz ne diye bana ağzınıza geleni söylüyorsunuz."

Ve bazılarının dediği gibi belki de bu saatten sonra hiçbir bok değişemeyecek. Sen ordunun ne kadar gücü kaldığını nereden biliyorsun drekinci? Ellerinde darbe gibi iğrenç bir hakkın anayasa tarafından verildiği bir düzenden bahsediyoruz. Sen de bunu destekliyorsun. Destekleme sebebini de "artık güçleri kalmadı" olarak açıklıyorsun. Bir daha darbe yaptıklarında karşılarına çıkar öyle söyleriz ama. "Ya siz darbe yaptınız ama artık gücünüz kalmadı yapmamamalısınız" diye..

Bence SirOrphaned'in endişesi de, drekinci'nin endişesi de gerçekçi değil. Ne evet çıksa şeriat gelir, ne de hayır çıkarsa bir darbe daha olur.

Benimki endişe değil. Eğer ellerinden o hakkı alacaksam, bunu vereceğim oyla sağlayabileceksem bunu yaparım. Olma ihtimalinden bahsetmiyoruz, o hakkı ellerinden almak istiyoruz. Drekinci'nin yeni anayasadaki hangi değişikliğin bu hakkı akp'ye verdiğini göstermesi hepimizi mutlu edecektir tabii ki. Yoksa bu haliyle en fazla Tuncay Özkan kadar komik olabiliyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bence referandumun tek anlamı var: Yüksek Yargıdaki Kemalist ideolojik tekel kırılsın mı kırılmasın mı? (Ve ikincil olarak YAŞ ihraçlarına hukuki itiraz yolu açılarak bir ölçüde Ordudaki Kemalist ideolojik tekelin de kırılabilmesi sözkonusu)

Bu tekelin krılması direk olarak bu kadroların Fettoşcular tarafından doldurulacağı anlamına gelmez. Yargı'da da Ordu'da da her türlü ideolojide insan var. Liberali de var dincisi de var, merkez sağcısı da var, Osman Can gibi modern sosyaldemokrat kafalar da var.

Yüksek yargının en büyük ayıbı Ergenekon ve Balyoz gibi olaylarda Ordu'nun bu tarz şeylerden ayıklanmaya ayak diremesinde yardımcı olması ve bu önemli davaları sabote etmeye çalışması oldu. Bu açıdan Referandum'da evet demek istiyor insan.

Kemalist derin yapılanma dinci atağa karşı hukuk dışı, bazen akıllara ziyan planlar yazıp çizmiş. Bazen savaşta herşey mübahtır falan dense de bunlar artık ortaya çıktıktan sonra savunulamaz.

Derin yapılanma bu şekilde korumasın laikliği.

Diğer taraftan, Fettoşçuların da kadrolaşma amaçları sır değil. Her ne kadar kadroların hepsini direk bu adamlar dolduracağı belli olmasa da, insan şunu sormadan edemiyor: Ulen madem bir kere bir şekilde bu cihatçı zihniyeti kafakola almışız, onlar üzerinde laik bir hakimiyet kurmuşuz. Ne diye bu imtiyazdan vazgeçelim de onlarla eşit şartlarda kapışalım? Bunlar sayısal çoğunluğa sahipler. Kimin kazanacağı belli.

tarihinde post-kemalist tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Yetmezin karşılığı bu anayasal paket yeterli düzeyde bir reform paketi değil demektir.Ama referandumda bir karşılığı yoktur.Yetmez diyenlerin evete yönelmesini doğru buluyorum.Çünkü bu reform paketini yapıp sunanlar dahi bunun yetersiz olduğunu ama bir başlangıç olduğunu zaten söylemekteler.

Ayrıca demokratik görüşünü yetmez ama evet şeklinde ifade edenlere sahtekar denilmesine ben sahtekarlığın en alası demekle yetineceğim.Çünkü adamlar açık açık Evet diyeceklerini zaten saklamamış.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu referandumla ilgili bir arkadaşımın yorumu fevkaladeydi:

"Yeni anayasının içi bomboş olsa, hiçbir yenilik getirmese bile sırf 12 eylül'ü yapanları cezalandırmak ve onların yaptıklarını kabullenmediğimi göstermek için evet derim."

Bu referandum'un en büyük özelliği belki de bu olacak.

Sevgili SirOrphoned. Evetciler, evet oylarını artırmak için 23 maddeyi çukolata gibi iki maddeye sardılar. 12 eylülü cezalandırmak, 15. maddeyi kaldırmaya mecliste hiçbir parti karşı çıkmıyor. Anayasa maddelerini zaten daha önce onlarca kez değiştirdiler. Eğer 15. maddeyi kaldırmaya, 12 eylülcüleri cezalandırmaya niyetleri olsa idi çoktan kaldırır ve 12 eylülcüleri cezalandırırlardı. Bugün Ergenekon adı ile peşine düştükleri bir darbeye tevessül etse bile bu darbeyi gerçekleştirememiş kimselerdir. Halbuki 12 eylül gerçekleştirilmiş bir darbedir ve asıl onların peşine düşmek gerek.

Demek ki bunların 12 eylülcüler ile bir alıp veremedikleri yok. Zaten zamanaşımına uğrayacak, muhdemelen darbecibaşı da geberip gidecektir. Geri kalanlar cezalandırılmaya kalkışılınca emir komuta zinciri içinde bana verilen emirleri yerine getirdim diyerek kendilerini savunacaklardır.

Dolayısıyla bu referandumun 12 ile ilgisi yok. 12 eylül ile hesaplaşma referandumu değil.

Seni ve senin gibilerini kandırıyorlar, sen ve senin gibiler de kanıyor.

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Dinci-Liberal ittifakında iki taraf da arkaplanda "bu hıyarları ilerde kazıklayıp kendi ajandamızı gerçekleştirecez" diye düşünüyor.

Liberaller Batı tarzı bir demokrasi isterken dincilerin de bu reformlarla temel amacının devlet ideolojisindeki Kemalist tekeli kırmak olduğu belli. Kemalist tekel kırılmadan ne Avrupa tarzı demokrasi, ne de İslama yönelik bir devlet olabilir.

O yüzden bu Dinci-Liberal ittifakında iki taraf da şimdilik diğerine katlanıyor. Amaç Kemalizmi tahttan indirmek. Sonra ikisi de oturmaya çalışacak.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Almanyada faşistler demokratik mekanizmalarla iktidara gelmişlerdi. Ama sonuçun ne olduğunu hepimiz biliyoruz.

Faşizm sürecini sıradan biri şöyle tanımlamıştı.

Yahudileri götürdüler, sesimi çıkarmadım. Çünkü yahudi değildim.

Sosyalist ve komünistleri götürdüler yine sesimi çıkarmadım. Çünkü sosyalist ve komünist değildim.

......... ları götürdüler, .............. götürdüler. sesimi çıkarmadım çünkü ben bunlardan değildim.

Sıra bana geldi. Beni de götürürlerken sesini çıkaracak kimse kalmamıştı.

Türkiye'de sıra liberallere geldiğinde, sesini çıkaracak kimse kalmayacak.

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sevgili SirOrphoned. Evetciler, evet oylarını artırmak için 23 maddeyi çukolata gibi iki maddeye sardılar.

....

bu referandumun 12 ile ilgisi yok. 12 eylül ile hesaplaşma referandumu değil.

Aynen öyle Drekinci. Bunu anlamak için takım tutar gibi parti tutmamak, biraz da beyin lazım, ama sirorphoned'de ondan yok...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Liberaller Batı tarzı bir demokrasi isterken dincilerin de bu reformlarla temel amacının devlet ideolojisindeki Kemalist tekeli kırmak olduğu belli.

Hangi liberaller ve hangi kemalistler?

Bu ülkede liberal mi var?

Bu ülkede Kemalist mi var?

Var diyorsan bunların kimliklerine açıklık getir; kim olduklarını söyle de biz de bilelim.

Hem sonra Kemalist tekel ne demek? Kemalistler var ve bir de tekel mi oluşturmuşlar bunlar?

Ne tekeli? Ne yapmışlar örneğin bu Kemalist tekelciler? Şeriat sloganları atan bir zübüğün devletin en tepesine çöreklenmesine engel olmuşlar mı? Kemalist Tekel, yüzlerce İmam Hatip okulu açılırken neredeymişler?

Kemalist tekel kırılmadan ne Avrupa tarzı demokrasi, ne de İslama yönelik bir devlet olabilir.

Avrupa tarzı demokrasi mi? Biz onu çoktan solladık aslanım. Bizim demokrasimizin dünyada bir örneği daha yoktur. "Halk isterse şeriat da gelir" diyenlerin cumhurbaşkanı, başbakan olabildiği bir Avrupa ülkesi göster bana!

Hadi bakayım.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bu referandumla ilgili bir arkadaşımın yorumu fevkaladeydi:

"Yeni anayasının içi bomboş olsa, hiçbir yenilik getirmese bile sırf 12 eylül'ü yapanları cezalandırmak ve onların yaptıklarını kabullenmediğimi göstermek için evet derim."

Travmatik bir vaka.

Buna halk arasında "şeyim hıyar diyene bir avuç tuzla koşma sendromu" diyoruz.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...