Jump to content

PROTESTO DEMOKRATİK HAK MIDIR ?


Recommended Posts

Demokratik ülkelerde bireyler hakaret ve şiddete başvurmadan kişileri/kurumları protesto edebilirler.Siyasetçiler yuhalanabilir,ıslıklanabilir,bu kişilere sırt dönülebilir vs.Örnekler memleket kanunlarının emredici hükümleri ve protestocuların zeka kapasitesine göre değiştirilebilir / geliştirilebilir.

Bizim ülkemizde ise hiçbir,hakaret ve slogan içermeden ıslık ve yuhalama ile başbakanı protesto ederseniz "....polis protestocuların tespiti için özel bir çalışma başlatabilir. İlk önce, kamera görünlüleri incelenerek Erdoğan’ı protesto edenler tek tek saptanabilir. Ardından oturdukları koltuk numaralarından kimliklerine ulaşılmaya çalışılabilir.

Protestocuların ‘özellikle bu amaçla oraya geldiği’ görüşünden hareket eden Başbakanlık ekibi bu şahısların herhangi bir parti veya örgüte üye olup olmadağını ortaya çıkarmaya çalışabilir. Bir yetkili, yuh çekenlerin sıradan kişiler olmadığını ve seyircileri provoke ettiklerini gözlediklerini iddia edebilir..Kamera kayıtlarından görüntüleri tespit edilen protestocuların, oturdukları koltuk numaralarından kimliklerine ulaşılmaya çalışılabilir. Bunun için de biletlerin satıldığı internet sitelerindeki bilgiler ile kredi kartı kayıtları incelenebilir...."

Velhasıl Dünya Basketbol Şampiyonası finalini izlemeye gittiyseniz ve hazretleri ıslıkladıysanız bir gece ansızın kapınız çalınabilir,ismini duymadığınız örgütlerin üyeliğiyle suçlanabilir,aylarca cezaevinde tutuklu kalabilirsiniz.

Çünkü bu ülkede hukuk artık eskisinden çok daha belirgin bir şekilde siyasetin metresi olmuştur.Siyasetin odağındaki isim de Sultan 1.Recep Tayyip Erdoğan'dır.

Haber Başlığı.........: Azılı suçlular bile böyle aranmıyor!

Şampiyonada Erdoğan'ın protesto edenler için CSI yöntemi uygulanıyor.

Kaynak : http://haber.mynet.com/detay/guncel/azili-suclular-bile-boyle-aranmiyor/532763?utm_source=mynet&utm_medium=www&utm_campaign=home_haber_thumbnail_1

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evet bu mümkün ama pratik bir çözüm değil.

Neden değil...

Polise aşırı yük yükler.

Polisin esas görevi suçluları bulmaktır. Onun için de ortada bir suçun olması gerekir.

Sudan nedenlerden suç yaratılırsa, polis görevini yapamaz hale gelir.

Gerçek suçluları yakalanamaz.

Ayrıca adalet sistemi de suçlu sayısının artmasından dolayı işleyemez hale gelebilir.

Hapishanelerde yer kalmaz.

Ülkede huzursuzluk artar. Ve bu durum kimsenin işine gelmez.

Polis devleti dedikleri aynen budur.

Polis devleti olmaya doğru gidiyoruz ama, olur muyuz bilmiyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Polis devleti dedikleri aynen budur.

Polis devleti olmaya doğru gidiyoruz ama, olur muyuz bilmiyorum.

Polis devletini en kısa bir şekilde yönetenlerin bir hukuk kuralıyla bağlı olmaması veya hukuk kurallarının ve uygulamalarının yönetenlerin menfaatine göre değiştirilmesi/esnetilmesi ve uygulanması diye tanımlayacak olursak polis devleti olma yolunda epeyce mesafe aldığımızı rahatlıkla söyleyebiliriz;

Ucu açık soruşturmalarla muhalif avları,kanunsuz dinlemeler,özel hayatın dinleme-izleme çeteleriyle sabote edilmesi,seçim sürecinde Siyasi Partiler Kanunu'nun amir kurallarının bile yok sayılması,parti binalarının basılması,partililerin kelepçelenerek göz altına alınması vsvs.

Diğer yanda Deniz Feneri hadisesinin yıllardır sümen altı edilmesi,hukuku ağır bir şekilde çiğneyen kamu görevlileri ve bürokratalar için soruşturma izni verilmemesi,kamuda yapılan atama,tayin ve sürgünlerin adalet duygusundan uzak oluşu.....vs.

23 Nisan töreninde Sultan.1.Tayyip Erdoğan'ın,koltuğuna oturan küçük çocuğa söylediklerini de bir bilinç altı yansıması olarak düşünürsek memleketin rotasını tahmin etmek zor olmaz.Ne demişti hazret ? Artık yetki sende ,ister asar ister kesersin.....Talihsizce sarf edilmiş bu sözler bile polis devletinin tanımını tek başına yapabilecek yeterliliğe sahip..Polis devleti nedir ? Yetkiyi elinde bulunduran yönetenlerin ister asıp ister kestiği sistem...:)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Değildir. Sen dersen ki 23 nisan veya 19 mayısta protesto eden kişiyi meczup yaparsan, hemen basın veya yetkili kişi bu manşeti atar. Recep tayyip'i yuhalamakta demokratik değildir. Men dakka dukka.;)))

O dediğin protestolar yıllardır yapılıyor.Törenlere katılmama,töreni terk etme şeklinde kimseye hakaret etmeden,kimseyi tehdit etmeden yapılan eylemlerle ilgili açılmış bir dava veya soruşturma da yok.Haaa sen homojen bir grubun içinde tek başına aktif bir protesto yaparsan örneğin 19 Mayıs'ı kutlayanları ıslıklar veya yuhalarsan polis seni, senin başına birşey gelmemesi için göz altına alır ve bir süre sonra serbest bırakır.Medyada bunun örneklerini görebilirsin.

Küfür,tehdit,hakaret içermeksizin ıslıkla yapılan protesto eğer memleket hukuk devletiyse suç değildir.Eğer suç diyorsan getir TCK'nın ilgili maddesini yapıştır buraya.Hal böyleyken bu protestonun hedefindeki kişiler böyle istedi diye bu kişilerin örgüt üyesiymiş gibi gösterilmesi ve polisin işini gücünü bırakıp bu kişileri aramasını sen nasıl açıklarsın onu bilemiyorum..Bir örnek vereyim Kemal KILIÇDAROĞLU referandum çalışmaları sırasında Bingöl'de biri BDP'li biri AKP'li olmak üzere iki ayrı grup tarafından eylemli bir şekilde protesto edildi ve CHP mitingi yarıda kesildi...Peki kaç kişi gözaltına alındı ? Hiç.... İşte anlatmak istediğim konu budur..Bu protestolar suç olarak algılanmıyorsa aynı protestolar iktidar partisi veya onların mensuplarına karşı yapıldığında da suç olarak algılanmamalıdır.Bir diğer örnek de şudur;Ergenekon davası kapsamında birçok insanın özel görüşmeleri basına sızdırılmış ve insanlar özel yaşamlarıyla sorgulanır hale gelmişlerdir.Bu açıkça suçtur ama bu suçla ilghili gerek bu konuşmayı sızdıranlar ve gerekse yayınlayanlarla ilgili hiçbir işlem yapılmamıştır.Keza Deniz Baykal'ın görüntüleri ile ilgili de bir tek kişi tutuklanmamıştır.Ancak Başbakan'ın birkaç özel konuşmasını yayınlayan gazeteciler Ufuk AKKAYA ve Deniz YILDIRIM apar topar tutuklanmışlardır.10 aylık bir tutukluluktan sonra Ufuk Akkaya tahliye olmuştur ancak Deniz YILDIRIM halen tutukludur.Şimdi bu olaylardaki çifte standardı anlayabilmek için illa hukukçu olmana gerek yok,partiler üztü birşey söylüyorum ve vicdanına sesleniyorum.Hukuk kurallarının uygulanması kişilere göre değişiyorsa,iktidara karşı yapılan bir protesto suç olarak algılanıyorken muhalefete yapılan protestoyu yapanlar mahallenin yaramaz çocukları olarak algılanıyorsa ortada hukuk var mıdır ,bu devlete hukuk devleti denilebilir mi ?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Değildir. Sen dersen ki 23 nisan veya 19 mayısta protesto eden kişiyi meczup yaparsan, hemen basın veya yetkili kişi bu manşeti atar. Recep tayyip'i yuhalamakta demokratik değildir. Men dakka dukka.;)))

Karşımıza çıkan her günü, olayı, basketbol maçlarını 23 Nisan, 19 Mayıs olayı gibi bakacaksak, o zaman her gün esas duruşa geçmeye hazır olalım. Bu nasıl iştir anlamak mümkün değil, sen öyle yapıyorsan ben de böyle yaparım, bu nasıl bir mantıktır, hani demokrasiye geçiyorduk, yoksa başka bir şeyin davası mı güdülüyor?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Elbette demokratik haktır. Bu protesto olayını ben de şık bulmadım, spor müsabakaları bunun yeri değil; ama polisin protestocuların peşine düşmesi saçmalık.

Astur,

Meseleye biraz ilkesellikten uzaklaşarak bakmaya çalış.Şimdi bu adamlar sabah bayram namazına gidiyorlar arkalarında medya ordusu,namazdan çıkıyorlar koskocaman bir platform kurulmuş,devasa ses sistemleri monte edilmiş ( herşey planlı ve programlı, asıl amaç ibadet değil ibadet üzerinden propaganda ) namazdan çıkan insanlara propaganda yapıyorlar.İftar çadırları kuruyorlar iftar öncesinde veya sonrasında yine evet propogandası yapıyorlar ve propaganda esnasında hayır diyenlerin aklından zoru olabileceğini dile getiriyorlar.Şimdi düşün oraya gelen insanların tamamı evetçi kanattan ise neden propaganda yapma gereği hissediyorsun,yok eğer hayırcıların da olabileceğini düşünüyorsan neden rencide edici ifadeler kullanıyorsun ? Saydığım ahlaksızlıklara nazaran, hazretlerin spor müsabakasında yuhalanması az bile,benim meseleye bakışım bu..

Ha bir de şu olmuş olabilir.Süreç içerisinde hayırcı birçok insan dövüldü,göz altına alındı,parti pankartları söküldü,yırtıldı vsvs.Tüm bu olan bitene bireysel bir tepki gösteremeyen veya sesini gerektiği şekilde duyuramayan insanlar, içinde bulundukları kontrol edilmesi güç kalabalıktan cesaret alarak tepkilerini göstermiş olabilirler.

Onlar açısından mesele yuhalanmak değil,yoksa gittikleri her şehit cenazesinde belli gruplar tarafından yuhalanıyorlar ve hatta artık bu cenazelere bu sebepten dolayı katılmıyorlar.Asıl mesele yaklaşık 190 ülkenin canlı olarak yayınladığı bir turnuvanın ödül töreninde tüm dünyanın tanıklığında karizmayı çizdirmek,onlara asıl dokunan bu..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Astur,

Meseleye biraz ilkesellikten uzaklaşarak bakmaya çalış.Şimdi bu adamlar sabah bayram namazına gidiyorlar arkalarında medya ordusu,namazdan çıkıyorlar koskocaman bir platform kurulmuş,devasa ses sistemleri monte edilmiş ( herşey planlı ve programlı, asıl amaç ibadet değil ibadet üzerinden propaganda ) namazdan çıkan insanlara propaganda yapıyorlar.İftar çadırları kuruyorlar iftar öncesinde veya sonrasında yine evet propogandası yapıyorlar ve propaganda esnasında hayır diyenlerin aklından zoru olabileceğini dile getiriyorlar.Şimdi düşün oraya gelen insanların tamamı evetçi kanattan ise neden propaganda yapma gereği hissediyorsun,yok eğer hayırcıların da olabileceğini düşünüyorsan neden rencide edici ifadeler kullanıyorsun ? Saydığım ahlaksızlıklara nazaran, hazretlerin spor müsabakasında yuhalanması az bile,benim meseleye bakışım bu..

Bold yaptığım kısım ahlâksızlıktan da öte aptallık bence, hatalı bir strateji. Ama bu Türkiye Cumhuriyeti'nin temsilcisi niteliğindeki Cumhurbaşkanı'nın ülkemizde düzenlenen bir dünya şampiyonasında başarı elde eden sporculara madalya takarken yuhalanmasını benim gözümde doğru yapmıyor. Adamlar spor müsabakalarına gelip evet propagandası falan yapsalar protestoyu anlarım ama bildiğim kadarıyla böyle bir durum yok. Ben izlerken keşke güzel bir spor organizasyonunun sonuna böyle siyaset karışmasaydı dedim.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bold yaptığım kısım ahlâksızlıktan da öte aptallık bence, hatalı bir strateji. Ama bu Türkiye Cumhuriyeti'nin temsilcisi niteliğindeki Cumhurbaşkanı'nın ülkemizde düzenlenen bir dünya şampiyonasında başarı elde eden sporculara madalya takarken yuhalanmasını benim gözümde doğru yapmıyor. Adamlar spor müsabakalarına gelip evet propagandası falan yapsalar protestoyu anlarım ama bildiğim kadarıyla böyle bir durum yok. Ben izlerken keşke güzel bir spor organizasyonunun sonuna böyle siyaset karışmasaydı dedim.

referandum bitmiş neyine propaganda yapacak ..

tarihinde IFeelGood tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Astur, aslında Dünya Basketbol Turnuvası'na siyaset bizzat Federasyon Başkanı tarafından bulaştırılmıştır. "Çifte zafer" temennisinden hepimiz haberdarız. Artı RTE'nin geldiği maçlarda gösterici kızların yasaklanması felan-herhalde bundan dolayı Türkiye ceza da aldı- spora siyasi bakma işine RTE de girişti.

Bu tür siyasi açıklamalar ve davranışlar varken, seyircinin protestosu bana hiç batmadı açıkcası. Ama bakan olacak faşistin söyledikleri fazlasıyla battı. Orada protesto eden vatandaşların ne terbiyesizlikleri, ne şerefsizlikleri kaldı.

Link to post
Sitelerde Paylaş

o kızların çıkmaması olayına liberaller yorum yapsın bide :)

... sizin için tek özgürlük türbanlıların özgürlüğüdür ama kısasa kısas sen madem o kızların dansına izin vermiyorsun bende yaşadığım müddetçe üniversitelere türbanlı .. girmesine hep karşı olucam.

yazıklar olsun türkiyenin şerefini iki paralık ettiler artık bildiğin arap ülkelerinden farkımız yok

iyiki burkina fasoda yaşıyorum (pazar günü kaçtım referandumdan sonra) türkiyede yaşayanlar bitti aga

tarihinde IFeelGood tarafından düzenlendi
Küfür etmeden yaz lütfen!
Link to post
Sitelerde Paylaş

referandum bitmiş neyine propaganda yapacak ..

Basket turnuvası sadece 12 Eylül'de miydi?

Astur, aslında Dünya Basketbol Turnuvası'na siyaset bizzat Federasyon Başkanı tarafından bulaştırılmıştır. "Çifte zafer" temennisinden hepimiz haberdarız. Artı RTE'nin geldiği maçlarda gösterici kızların yasaklanması felan-herhalde bundan dolayı Türkiye ceza da aldı- spora siyasi bakma işine RTE de girişti.

Bu tür siyasi açıklamalar ve davranışlar varken, seyircinin protestosu bana hiç batmadı açıkcası. Ama bakan olacak faşistin söyledikleri fazlasıyla battı. Orada protesto eden vatandaşların ne terbiyesizlikleri, ne şerefsizlikleri kaldı.

Doğru, Turgay Demirel yalakalık yaptı orada. O ceza olayının aslı yok sanırım ama:

http://www.milliyet.com.tr/-fiba-ponpon-kizlara-degil-12-dev-adam-marsina-kizdi-/pazar/haberdetay/19.09.2010/1290760/default.htm

Başbakan ve Cumhurbaşkanı final maçını izledi, ponpon kızlar da çıktı.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Astur, Turgay Demirel'in röportajını ben de okudum. Gösterici kızlardan dolayı, ceza gelmediğini söylüyor. Doğru olabilir, zaten bu konuyu bir köşe yazarından okuduğum ve henüz bir açıklama yapılmadığı için "herhalde" ibaresini kullanmıştım.

Ama benim garibime kaçan bir yer hala mevcut. Turgay Demirel, seyircinin maça olan konsanterasyonu bozulmaması sebebiyle Yunanistan ve Rusya maçlarında bunların yapılmadığını beyan ediyor. Kamuoyunda bu ayyuka çıktıktan sonra yapılan bir açıklama ve bence anlamsız. Ben ortaokul yıllarında NBA seyretmeye başlamıştım. Kanal D'de İsmet Badem'li NBA geceleri ve LA Lakers'ın en iyi olduğu dönemler. Ve İsmet Badem'in ağzından Lakers'lı dansçı kızların anlatımı. Bu aslında büyük bir şovun bir parçasıydı. Türkiye'de bu turnuvada bunu yaşamıştık ama birilerinin rahatsız olduğu çok açık. Çok açık söyleyebilirim ki, herhangi birinin dini inançları sebebiyle bundan rahatsız olması normal, ama bunu elindeki gücü kullanarak engellemesi felan hoş değil. Zaten bakanı da buna benzer açıklamalar yapmıştı daha sonra ama ilk olarak engelleme olayını yalanlamadılar.

Her neyse aslında anlatmaya çalıştığım olaya seyirciden önce, Federasyon Başkanı'nın ve AKP Hükümeti'nin spora siyaset karıştırdığını anlatmaktı. Bu gün de bu protestoyla ilgili olarak ilk göz altı gerçekleşmiş durumda. Büyük ihtimal, protestoculara herhangi bir ceza uygulanmaz, ama insanları baskı altında tutmak, onları pasifize etmek adına gayet anlamlı bir işe atılmış bulunuyorlar.

http://haber.sol.org.tr/devlet-ve-siyaset/buna-evet-mi-hayir-mi-haberi-33475

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben hâlâ NBA izliyorum, Celtics-Lakers final serisinin tüm maçlarını canlı izledim mesela. Ponpon kızların şovları da elbette hoşuma gidiyor, muhteşem şovun bir parçası, CSKA Moskova kızlarının şovlarından zevk almamam gibi bir şey de söz konusu değil. :)

Ponpon kızları bazı maçlarda İranlı heyet, ya da muhafazâkar siyasetçilerimiz rahatsız oldu diye engellemiş olabilirler elbette. Biraz tepki gelince final maçında geri adım atmış da olabilirler. Tam olarak bilemiyorum artık Demirel'in söyledikleri mazeret mi değil mi.

Protestocuların peşine düşmek ise tam anlamıyla rezalet.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...