Jump to content

okçu balığı


Recommended Posts

Bu arada bence ayette pulsardan falan değil kutup yıldızından yani sürekli kuzeyi gösteren yıldızdan bahsediyor. O kadar parlak ki gece tüm karanlığı deler geçer diyor.

Pulsar uydurmasını siz yapıyorsunuz. Tarık yıldızı belli ki arapların Kurandan önce bildiği yıldızlardan biri.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 175
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Posted Images

sen sus o konuda çoktan çuvalladınız.forumu oku biraz.....

Karmaşık bir canlıyı anlatarak kimseyi çuvallatamazsınız... Evrim teorisi bunları çok güzel bir şekilde açıklar; sadece okumanız ve biraz National Geographic Wild seyretmeniz kafi Sırlar Dünyası yerine... Okumaya gelince size evrimi ve motor mekanizmalarını anlatacak çok güzel kitaplar da var ama başınızı biraz 7. yy 'dan kaldırmanız gerekiyor, artık 21. yy'dayız...Size küçük bir sır; evrimin motorları Harun Yahya'nın motorlarına da benzemez bu arada... Hem hazır "karmaşık" demişken erkekteki memelere (uygun hormonlar ile süt bile verebilir; yani fonksiyoneldir), körelmekte olan ve sık sorun çıkaran yirmi yaş dişlerinize, göğüslerinizdeki işe yaramaz kıllarınıza falan da bir bakın bakalım... Forumdaki çoğu kişi artık bu tarz olaylara cevap verme zahmetinde bile bulunmuyorlar bıkkınlıktan; bunu sakın bir zaafiyet olarak algılamayınız; sadece arşivleri tarayınız... Çünkü herkesin size burada evrimin kitabını yazacak vakti olmayabilir...

Link to post
Sitelerde Paylaş
Tarık: Arapça 'tarq' kökünden gelmektedir. Osmanlıca'ya 'terk' olarak geçen kelimenin ism-i fa'il idir. Yani 'yapan kişisi'dir. O halde 'tarıq'= 'terk eden kişi' anlamındadır.

Hiçte vurucu falan anlamına gelmiyor sanırım. İşiniz gücünüz yalan.

ne diyor yani :evrene ve terkeden kişiye mi?

yani şu mu:evrene ve terkeden kişiye ...

sen terkeden kişi nedir bilir misin

o delici yıldızdır.

bu mu?komikmisin sen?1 nisan şakası mısın?

ne anlatıyo yukarıda senin sözünü dinleyerek yaptığım çeviri:????

tarihinde kolonya tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Karmaşık bir canlıyı anlatarak kimseyi çuvallatamazsınız... Evrim teorisi bunları çok güzel bir şekilde açıklar; sadece okumanız ve biraz National Geographic Wildseyretmeniz kafi Sırlar Dünyası yerine... Okumaya gelince size evrim anlataqcak çok güzel kitaplar da var ama başınızı biraz 7. yy 'dan kaldırmanız gerekiyor, artık 21. yy'dayız... Hem hazır karmaşık demişken erkekteki memelere (uygun hormonlar ile süt bile verebilir; yani fonksiyoneldir), körelmekte olan ve sık sorun çıkaran yirmi yaş dişlerinize, göğüslerinizdeki işe yaramaz kıllarınıza falan da bir bakın bakalım... Forumdaki çoğu kişi artık bu tarz olaylara cevap verme zahmetinde bile bulunmuyorlar bıkkınlıktan; bunu sakın bir zaafiyet olarak algılamayınız; sadece arşivleri tarayınız... Çünkü herkesin size burada evrimin kitabını yazacak vakti olmayabilir...

senin evrimin daha onun nasıl evrildiğini bilmiyor....cevabı arıyorsan eğer.....

şimdi sus..abilerin tartışsın...

Link to post
Sitelerde Paylaş

kolonya gel senle pulsarlar üzerine bi konuşalım.

Pulsardan aldığın bir çay kaşığı kütlenin yoğunluğunu nasıl muhafaza etmeyi düşünüyorsun? Hangi şartlarda bir çay kaşığı madde yüz milyonlarca ton gelir biliyor musun? Dünyanın bir ucundan girip diğer ucundan çıkacağını nereden uydurdun?

Pulsarlar orta büyüklükteki yıldızların merkezden gelen füzyon enerjisinin azalıp da dış katmanları taşıyamadıkları için kendi içlerine çökmesiyle oluşur. Yıldız orta büyüklükte olunca helyum, lityum, berilyum gibi atom kütlesi küçük olan değil daha büyük maddeler de sentezlenebildiğinden yıldızın kütlesinin büyük bölümünü metaller oluşturur. Güneş gibi daha küçük yıldızların dış katmanlarını atarak bir beyaz cüceye dönüşmesinin nedeni de budur. Ağır elementler meydana getiremediğinden kendi içine çökmeyip dış katmanlarını uzaya savurur. Ama orta büyüklükte yıldızların hem merkeze doğru uyguladığı çekim kuvveti yüksek olduğundan hem de dış katmanlarda çekim kuvveti uygulanan elementler daha ağır elementler olduğundan kendi içine çöker. Öyle ki güneşin 10 katı büyüklüğünde bir yıldızın dünyadan daha küçük bir hacme sığdırıldığını düşünebilirsiniz. Bu yüzden pulsarlardan alınan bir kaşık madde milyonlarca ton eder. Yapısının büyük kısmını metallerin oluşturması ise pulsarları muazzam manyetik üreteçlere çevirir. Pulsarlar kendi etraflarında çok hızlı dönerler. Saniyede yüzlerce tur atan bir pulsarın milyarlarca ton metali o hızla döndürdüğünü düşününce gayet normal bir durum. Fakat manyetik dalgaların pulsarın dönüş hızına bağlı olarak kürenin iki yanında rezonansa uğraması sonucu deniz feneri etkisi ortaya çıkar. Manyetik dalga salınımı süreklidir ama biz dünyadan bunu nabız atışı gibi gözlemleriz. Bu yüzden adları da pulsardır zaten.

Şimdi bu kavranamayan pulsarların (kavrayan kavramış) nasıl olup da adım atmakla eşdeğer görülüp kavranamaz ilan edildiğini ve bir saçmalıkla bağlantısının kurulduğunu anlatabilir misin?

Link to post
Sitelerde Paylaş
ne diyor yani :evrene ve terkeden kişiye mi?

kolanya sevgili dostum,meallerdeki farklar bile bazı şeylere sürekli zorlamalarla değişik manalar verilip,bilimsel bir buluşa denk getirilmeye çalışıldığını ispatlamaya kafi.

elmalılının ilk versiyonunda evreni biz yarattık biz genişlik sahibiyiz diyor.

sonra bilim ilerliyor,bing bang iyiden iyiye kabul görüyor, meallerde anlam şuna dönüyor:

evreni biz yarattık onu biz genişletiyoruz.

anlatımlar belli belirsiz ve kopuk olduğu için heryere çekilebiliyor.

tarihinde murteddd tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
senin evrimin daha onun nasıl evrildiğini bilmiyor....cevabı arıyorsan eğer.....

şimdi sus..abilerin tartışsın...

Bak güzel kardeşim; sen burada çoluk çocukla sidik yarıştırdığını sanma... Burada sana cevap veren bir çok insan bu konunun bilimini yapan araştırmacılar... Benim de ağırlıkla Evolutionary biogerontology konusunda çok sayıda bilimsel makalem, yurt içi ve dışı konferansım var... Buralara ilkokul fen bilgisi düzeyiyle gelip insanların vaktini almadan önce daha önce de dediğim gibi en azından biraz National Geographic Channel izleyiniz başınızı Samanyolu belgesellerinden (!) kaldırıp... Hem size bir soru da benden; nihayetsiz zengin ve cömert olan ve aynı zamanda da Rezzak olan bir tanrının yarattığı canlılar niye birbirini yiyerek beslenirler? Sence bu sorunun cevabını evrim teorisi mi yoksa 7. yy saçmalıkları mı daha iyi verir... Biraz düşünün artık yazı yazmadan önce, saksıyı çalıştırın biraz, yazık beyninize...

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bu arada bence ayette pulsardan falan değil kutup yıldızından yani sürekli kuzeyi gösteren yıldızdan bahsediyor. O kadar parlak ki gece tüm karanlığı deler geçer diyor.

Pulsar uydurmasını siz yapıyorsunuz. Tarık yıldızı belli ki arapların Kurandan önce bildiği yıldızlardan biri.

hem bence diye cümleye başlama ...belki sence olan yanlıştır

kuran dan önce bilinen bir yıldızın idrak edilemeyecek yanı nedir?ki sen tarık nedir bilir misin diyor..

yani açıklamaların cümleyi kavrıyamıyor...

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bak güzel kardeşim; sen burada çoluk çocukla sidik yarıştırdığını sanma... Burada sana cevap veren bir çok insan bu konunun bilimini yapan araştırmacılar... Benim de ağırlıkla Evolutionary biogerontology konusunda çok sayıda bilimsel makalem, yurt içi ve dışı konferansım var... Buralara ilkokul fen bilgisi düzeyiyle gelip insanların vaktini almadan önce daha önce de dediğim gibi en azından biraz National Geographic Channel izleyiniz başınızı Samanyolu belgesellerinden (!) kaldırıp... Hem size bir soru da benden; nihayetsiz zengin ve cömert olan ve aynı zamanda da Rezzak olan bir tanrının yarattığı canlılar niye birbirini yiyerek beslenirler? Sence bu sorunun cevabını evrim teorisi mi yoksa 7. yy saçmalıkları mı daha iyi verir... Biraz düşünün artık yazı yazmadan önce, saksıyı çalıştırın biraz, yazık beyninize...

dediğim gibi o konu çözüldü.

birdaha uğraşamam aynı konuda...forumu oku.

Link to post
Sitelerde Paylaş
kolanya sevgili dostum,meallerdeki farklar bile bazı şeylere sürekli zorlamalarla değişik manalar verilip,bilimsel bir buluşa denk getirilmeye çalışıldığını ispatlamaya kafi.

elmalılının ilk versiyonunda evreni biz yarattık biz genişlik sahibiyiz diyor.

sonra bilim ilerliyor,bing bang iyiden iyiye kabul görüyor, meallerde anlam şuna dönüyor:

evreni biz yarattık onu biz genişletiyoruz.

anlatımlar belli belirsiz ve kopuk olduğu için heryere çekilebiliyor.

sende git zariyat 47 başlıklı forumunu oku...

dönmeyen gerçek arapça mealinde musiun der ve .şimdi de musiun der.sıfat fiildir..ne demeke sıfat fiil?

git zariyat 47 başlıklı forumunu oku...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tarık Suresi (Arapça: سورة الطارق) Kur'an-ı Kerim'in 86. suresi. Mekke'de Beled Suresi'nden sonra nazil olmuştur. 17 ayetten oluşur. Sure, ismini 1. ayette geçen ve gece gelen, şiddetle vuran, kapı çalan anlamına gelen tarık kelimesinden alır. Tarık kelimesi surede sabah yıldızı anlamında kullanılmıştır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
kolonya gel senle pulsarlar üzerine bi konuşalım.

Pulsardan aldığın bir çay kaşığı kütlenin yoğunluğunu nasıl muhafaza etmeyi düşünüyorsun? Hangi şartlarda bir çay kaşığı madde yüz milyonlarca ton gelir biliyor musun? Dünyanın bir ucundan girip diğer ucundan çıkacağını nereden uydurdun?

Pulsarlar orta büyüklükteki yıldızların merkezden gelen füzyon enerjisinin azalıp da dış katmanları taşıyamadıkları için kendi içlerine çökmesiyle oluşur. Yıldız orta büyüklükte olunca helyum, lityum, berilyum gibi atom kütlesi küçük olan değil daha büyük maddeler de sentezlenebildiğinden yıldızın kütlesinin büyük bölümünü metaller oluşturur. Güneş gibi daha küçük yıldızların dış katmanlarını atarak bir beyaz cüceye dönüşmesinin nedeni de budur. Ağır elementler meydana getiremediğinden kendi içine çökmeyip dış katmanlarını uzaya savurur. Ama orta büyüklükte yıldızların hem merkeze doğru uyguladığı çekim kuvveti yüksek olduğundan hem de dış katmanlarda çekim kuvveti uygulanan elementler daha ağır elementler olduğundan kendi içine çöker. Öyle ki güneşin 10 katı büyüklüğünde bir yıldızın dünyadan daha küçük bir hacme sığdırıldığını düşünebilirsiniz. Bu yüzden pulsarlardan alınan bir kaşık madde milyonlarca ton eder. Yapısının büyük kısmını metallerin oluşturması ise pulsarları muazzam manyetik üreteçlere çevirir. Pulsarlar kendi etraflarında çok hızlı dönerler. Saniyede yüzlerce tur atan bir pulsarın milyarlarca ton metali o hızla döndürdüğünü düşününce gayet normal bir durum. Fakat manyetik dalgaların pulsarın dönüş hızına bağlı olarak kürenin iki yanında rezonansa uğraması sonucu deniz feneri etkisi ortaya çıkar. Manyetik dalga salınımı süreklidir ama biz dünyadan bunu nabız atışı gibi gözlemleriz. Bu yüzden adları da pulsardır zaten.

Şimdi bu kavranamayan pulsarların (kavrayan kavramış) nasıl olup da adım atmakla eşdeğer görülüp kavranamaz ilan edildiğini ve bir saçmalıkla bağlantısının kurulduğunu anlatabilir misin?

yazıların benim savımı bilimsel olarak da destekliyor teşekk........

ben sana sen "şunun" ne olduğunu biliyormusun desem...

"şu": hakınnda ne söyleyebilirsin....

asla "şu"nu anlayamayacağınımı kastetmişimdir..

yoksa uzun uğraşlar sonundamı anlayableceğini mi..ve zor idrak edildiğinimi...

burada kelimeler üzerinden demogoji yapmayın ..yazı anlamamak için ısrar eden hariç ,açıktır.

şimdi de ben kolayca idrak ettim demeyin onuda açıklattırmayın bana...dediğim gibi herşey doğru kelimeler mi yanlış?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ya sayın ++++ kardeşim, şu tarık kelimesinden nasılda kasıp pulsarları çıkardınız onu soruyorum. Yarın öbür gün "zort" adında bir gök cismi keşfedilir, "ahanda kurandaki 'pırt' kelimesi buna işaret ediyor" diye ötmeye başlarsınız. İnsanı çileden çıkarmayın, edebini adabını bozdurmayın. Muhattap alıyoruz iki satır bilgimizi paylaşalım diye gözümüze bayrak sokmaya kalkıyorsunuz yahu...

Bu adama argo kullanip hakli cikmasina sebep vermeyin . Yazdiklarini cevaplamak zorunda degilsiniz. Lütfen

tarihinde Rochader tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Birde şu okçu balığını akıl ve mükemmel tasarlayıcıya bağlayan zihinden aşağıda ki balığın o upuzun unicorn un ne işe yaradığını ve bu mükemmel tasarımcının neden onu oraya taktığının izahını dinleyelim..

Buyurun.

Ama en baştan söyleyeyim o unicorn silah ya da savunma amacı taşımıyor.

Birde kesinlikle eminim ki kendisini zoolog zanneden ve bu konu başlığındaki bilgileri verenler hayatlarında bu balığı görmemişlerdir.

Balığın ismini bir süre açıklamayacağım..

post-787-1207521524_thumb.jpg

Link to post
Sitelerde Paylaş
evreni yarattı genişletiyo,

her şeyden çift çift yaratmış,

geceyi gündüze sarıyo,dünya yuvarlak demek ki,

yeşil ağaçtan ateşi çıkarıyo,oksijeni söylüyo bize,

dağları duruyo sanıyoruz,halbuki bulutlar gibi gidiyo onlar,dünya dönüyo,

iki deniz kavuşmuyo,özkütle farkına işaret ediyo,

zeytine incire yemin ediyo,bunlar zaten çok faydalı besinler,

yıldızların yerine yemin ediyo,karadeliklere işaret ediyo,

allah indinde zaman farklı farklı veriliyo,izafiyet kuramı,

daha sayayım mı? :blink:

Cok guzel bir ozet. Bu kadar mucize!! den sonra kuranda evrim mucizesini hala nasil bulamadiklarini anlamiyorum. Cok basit; bir iki ayeti herzaman yaptiginiz gibi egip bukeceksiniz, o kadar; al sana evrim.

Bakin bu wikipedia dan (http://en.wikipedia.org/wiki/Evolution) :

"Evolution is still a contentious concept in some quarters outside the scientific community"

yani kisaca..

"Evrim, bilim cevreleri disinda hala tartisilan bir konudur." Nerede tartisiliyormus? "Bilim cevrelerinin disinda".

Zaten evrimi artik muslumanlar da (genelde teistler) yavas yavas kabul etmeye basladilar. Bu sizleri cok kizdiriyor tabii. Hatta sizin gibi dusunenlerden biri "Evrime inanan muslumanlar suratiniza tukureyim" diye bir baslik acmisti hatirlarsaniz. Cagin gerisinde kalmayin!

Bakin iste bu da teistlerin evrimi: http://en.wikipedia.org/wiki/Theistic_evolution

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tek kelimeyle: yanlış.

Ön yargılarınız ve kibriniz yüzünden sürekli yanılıyorsunuz...

Sonra bu az suyu “alaka” hâline getirdik. Alakayı da “mudga” yaptık. Bu “mudga”yı da kemiklere dönüştürdük ve bu kemiklere de et giydirdik. Nihayet onu bambaşka bir yaratık olarak ortaya çıkardık. Yaratanların en güzeli olan Allah’ın şânı ne yücedir! (MÜ’MİNÛN: 14)

....

Yanlış, çünkü önce kemik, sonra etrafında et olmuyor.

Muhammed, şöyle bir inceleseydi, koyun, deve embryolarına baksaydı, görürdü.

Kemikler, yavaş yavaş, etin içinde oluşur.

Bakmamış bile.

Kafadan atmış.

Etrafındaki cahil çöl bedevileri de "vay be neler biliyor bizim Muhammed" diye kafa sallamışlar.

Neyse, konu bu değil.

Ben okçu balığını KocaBoğa'nın tasarladığını söylüyorum.

Dün gece bana vahiy geldi. O yapmış.

Okçu balığının varlığı KocaBoğanın varlığının kanıtıdır.

Var mı aksini kanıtlayabilecek?

.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Tek kelimeyle: yanlış.

Yanlış, çünkü önce kemik, sonra etrafında et olmuyor.

Muhammed, şöyle bir inceleseydi, koyun, deve embryolarına baksaydı, görürdü.

Kemikler, yavaş yavaş, etin içinde oluşur.

Bakmamış bile.

Kafadan atmış.

Etrafındaki cahil çöl bedevileri de "vay be neler biliyor bizim Muhammed" diye kafa sallamışlar.

Hayır. Bir süre öncesine kadar oyleydi.

En son bilgiler ayetleri destekliyor.

Embriyoloji kitaplarını inceleyin.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Hayır. Bir süre öncesine kadar oyleydi.

En son bilgiler ayetleri destekliyor.

Embriyoloji kitaplarını inceleyin.

Evrimsel olarak ata canlılarda da izlenen ortak ve daha ilksel yapılar embriyolojik olarak önce oluşur... Mesela omurga tüm omurgalılar sınıfı için esastır ve embriyolojik olarak önce oluşması normaldir... Beynin gelişmiş bölümlerinin ise evrimsel hikayesi daha yenidir ve bu bölümler embriyolojik olarak geç safhalarda oluşur... Kemiklere gelince tüm kemik yapılar mezenkim (yumuşak bağ dokusu-et) hücreleri içinde oluşmaya başlar:

Link 1

Link 2

Yani önce kemikler oluşup sonra onu mezenkim sarmaz...

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...