Jump to content

Mantık başta olmak üzere forum idarecilerine bir öneri


Recommended Posts

  • İleti 161
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Peygamberle tarihine bakıldığında bu tarihin bir kavmin tarihi ve geçmişine yönelik hikayeler olduğu çok açık..

O kadar ki peygamber denilen kişiler bile birbirleri ile akraba hısım ve birbirlerinin soyca ataları ...

Yani bir topluluğun kendilerine özel kendi hikayeleri..

Hakkaten muhammet bu hikayeleri bilmiyorduda allahmı ona öğretti..

Yada Allahın bir sürü başka kavimlere gönderdiği peygamberleri olması gerektiğine göre.. Muhammede'de neden onların hikayelerini anlatmadı..

Bu işler tüm dünyanın rabbi olan allahın işleri gibi değilde..

Kendi yöresindeki bilgileri, hikayeleri öğrenipte kitaplaştıran birilerinin işi gibi duruyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Birde Edip'e şunu sormak isterim..

Kuranın tanrısı erkekmi?

Çünkü erkeklere doğrudan hitabediyor.. Kadınlara üçüncü şahısmışlar gibi hitap ediyor.. Yada eğer hitabın içinde kadınları ilgilendiren bir konu varsa eğer özellikle ayrı olarak belirtiyor onları.

Allah her nekadar cinsiyetim yok falan desede.. En azından erkekler kulubüne üye.

Erkekler kulubünde vaaz veren bir erkek gibi. Ey insanlar, ey arkadaşlar şunları yapalım şunları yapın, şuraya gidin, koşun ,coşun .....hitap doğrudan erkeklere...

Yok eğer kadınlarda sözkonu ise..

"Kadınlarınıza da söyleyin..."

gibi ifadeler kullanıyor...

Allah cinsiyetim yok falan diyor ama kendini erkek hissediyor veya erkekleri kendine daha yakın görüyor, aidiyetide erkekler kulubünde...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Edip’e bir soru daha..

Kurandaki hukukun alt yapısını ortaya koyarsak eğer..

Kurana göre insanlar derecelendirilmiş…

1.derecede olanlar: İnanan erkekler

2.derecede olanlar: İnan kadınlar

3.derecede olanlar: İnanan köleler

4.derecede olanlar: İnanmayanlar.

Bu şekildeki bir derecelendirme ve sınıflama ile bu günün modern bir devleti yönetilebilir mi?

Yada yönetim kendi toplumuna bu derecelendirme ile bakabilirmi?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Merhaba:

Kuran'ı hem Türkçe ve hem İnglizce olmak üzere iki dile çevirmiş biri olarak, ateistlerin Kuran'a yönelttiği temel eleştirileri cevaplamak istiyorum...

Fim burda bitmiş zaten. Kuran'ı senden önce kimse çevirmedi de mi, sen çevirdin? Senden önce çevirenlerin çevirisinde ne vardı da, sen tekrar çevirme gereği duydun? Onlar Kuran'ı anlayamamışlar mıydı da, sen anladın yani? Kuran'ı hanginizin daha iyi anladığına sen mi karar verdin de, onların üzerine bir de sen çevirme gereği duydun? En iyi anlayan ve dolayısıyla anlatacak olanın sen olduğuna diğerleri de kani mi? Sen bu başlığı açmakla, senden önce Kuran yorumlamış herkesi aptal yerine koyduğunun, onların senin gibi bir müslüman olamadığını söylediğinin de farkında mısın, yoksa onları akletmeksizin sadece ateistleri mi aptal yerine koyacağını düşündün?

Kuran'ı çevirmek gibi gereksiz bir uğraşıya girip, onza zamanını heba edeceğine, şu forumdaki (tavanarasına kaldırılmışlar da dahil) her hangi bir başlığı baştan sona okuma zahmetine katlansaydın, hem onca zamanını heba etmemiş olacak, hem de haddini bilmiş olacaktın. Arife tarif gerekmez, de'mi?

Link to post
Sitelerde Paylaş

>>> Film burda bitmiş zaten. Kuran'ı senden önce kimse çevirmedi de mi, sen çevirdin?

Bu değilde, çevirmek ihtiyacı hiç bir zaman olmamış olanlar, acaba neden tarih boyunca islamı edip efendinin dediğinin tersine uygulayıp gelmişlerdir?

Link to post
Sitelerde Paylaş

İlk soru Allah'ın, yazılışının üzerinden bin seneden fazla vakit geçtikten sonra, anadili Arapça olmayan bir avuç insana asırlarca yanlış anlaşılan, bu haliyle de pek çok insanlık dramının kaynağı olan Kuran'ı doğru anlatarak ne yapmaya çalıştığıdır. Madem bin dört yüz sene boyunca hemen herkes yanlış anlayacak, Allah bu kitabı ne demeye göndermiş? 1400 sene sonra Edip bey doğrusunu anlasın diye mi?

Link to post
Sitelerde Paylaş

>>> Film burda bitmiş zaten. Kuran'ı senden önce kimse çevirmedi de mi, sen çevirdin?

Bu değilde, çevirmek ihtiyacı hiç bir zaman olmamış olanlar, acaba neden tarih boyunca islamı edip efendinin dediğinin tersine uygulayıp gelmişlerdir?

anibal, elbette %100 haklısın. Ama burada açık bir kapı var: Bu vatandaş, netice de Türk ateistlere hitap ediyor burada ve büyük bir kısmımız, Kuran Arapçası bir yana, günümüz Arapçasını da bilmiyoruz ve dolayısıyla Kuran'ı birilerinin çevirisi üzerinden yorumlayıp tartışıyoruz maalesef. Bu vatandaş da, Arapça bilmeyen benim gibi ateistlerin bu bilgisizliğinden faydalanmaya çalışıyor aklısıra. Bu, belden aşağı çalışmadır, gayrı ahlakidir bana göre. Neticede, senin de dediğin üzere, Kuran'ı çevirmeye gerek görmeksizin okuyup yorumlayan toplumların uygulamalarını, ne durumda olduklarını net bir şekilde görüyoruz. Kıçı boklu bir Arap'ın çıkıp da "Ben Dede Korkut Hikayelerini (yada Nasreddin Hoca fıkralarını, yada Nazım Hikmet şiirlerini ve hatta Hatai şiirlerini) günümüz Türkçesine çevirip yorumladım, gelin tartışalım" demesinden bile komik geliyor bu durum bana.

Adama sormazlar mı, bugüne kadar bunu yapanlardan senin fazlalığın ne? İslam öncesi ve sonrası Arap dilini, tarihini, kültürünü vs. Araplardan ve Türkçeye çeviren müfessirlerden daha mı iyi biliyorsun? Eğer öyleyse, bu konuyla ilgili ihtisasın nedir? Elmalılı Hamdi Yazır'a, Turan Dursun'a, Abdulbaki Gölpınarlı'ya, Süleyman Ateş'e, Ali Bulaç'a, Suat Yıldırım'a, Seyit Kutup'a, Muhammed Esed'e, Diyanet Vakfı'na, Diyanet İşleri'ne (bende olan tefsir ve mealler bunlar) değil de, Edip Yüksel'e (bu da bende var) neden inanayım? Mealini okuduğumda gördüğüm, Ömer Çelakıl ayarında biri işte.

Link to post
Sitelerde Paylaş

>>> Eğer öyleyse, bu konuyla ilgili ihtisasın nedir? Elmalılı Hamdi Yazır'a, Turan Dursun'a, Abdulbaki Gölpınarlı'ya, Süleyman Ateş'e, Ali Bulaç'a, Suat Yıldırım'a, Seyit Kutup'a, Muhammed Esed'e, Diyanet Vakfı'na, Diyanet İşleri'ne (bende olan tefsir ve mealler bunlar) değil de, Edip Yüksel'e (bu da bende var) neden inanayım?

Bu da bir şey değil.

İlk tefisr olayı, eli ayağı düzgün bir vaziyette olmak kaydıyla, Muhammed bin Cerir, yani Taberi'ye aittir. Cami-ul-Beyan et-Te'vil-ül-Kur'an bin seneye yakın, kaynak olarak kullanılmış, halada en muteber tefisrlerden birisi olarak kabul edilmiştir. Şimdi eğer o bin sene boyunca okuyup edip "yahu bu tefsir yanlış, alakasız vs." diyecek hiç kimse mi çıkmadı? Hiç mi arapça bilen yoktu?

Eğer yoktu, bilmediler, nerdne bilsinler diyorsanız, şu anda sizin bildiğinizi iddia ettiğiniz arapça nerden çıktı? Gökten zembille indirdiler size? Bugün sizin arapçayı onlardan daha doğru biliyor olmuş olmanız için, orjinal arapçayı size taşıyacak ve bin seneden fazla kimsenin görmeyeceği ve yok etmeyeceği bir kaynak olması gerekmez miydi?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Edip'e,

İslam anlayışında Allahtan korkulur ,Allahı sevmek ise çok sonra gelir.

Bununda nedenleri kuran da açıktır.O kendine inanmayanları çok sert şekilde tehdit eder. inanmayanları korkunç bir işkence ve cehennem beklemektedir.

Müslümanların Alllahı için affedemeyecegi bir suç yoktur.Herkesi affedebilir.Tek şartı ise kendisine inanılmasıdır.

Anglikan kiliseleri ,yehova Şahitleri sonsuz bir işkenceyi Allaha yakıştıramadıkları için cehennem fikrini reddederler.

Başka dinlere inanlara müslümanlıktan çıkmış dinsizlerle dost olmaya kalkıyorsunuz Allahın gazabından korkmuyormusunuz ona karşı mı geliyorsunuz?

İslamdaki cehennem anlayışı konusunda sunni islamla aynı şeyleri mi düşünüyorsunuz?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ediple daha genel konular tartışılsa daha iyi bir tartışma olur kanımca

Misal ,

Kuranın evrenselliği konusu ,

Kuran neden 1400 sene öncesinin arap zihniyetine hitap eder ?

Kuran neden bol benzetmeli , kinayeli , teşhisli vb. edebi bir dille yazılmışta daha sade anlaşılır ve açıklayıcı bir dille yazılmamış ve böylelikle insanların kuran okuyunca daha da şüpheye düşmemeleri sağlanmamış ?

Kuran neden bilimle çelişir ?

Kuran neden kendisiyle de çelişir ?

Kuran kendisinden önce gönderildiği düşünülen kitaplara göre temelde büyük oranda benzerlik gösterirken ve o kitapların büyük oranda deforme olduğu düşünülürken neden en son ve değişmesi mümkün olmayan kitap olarak ilan edilmiş ? Ayrıcalığı neymiş ?

Kuran Neden 22 yıl gibi uzun bir sürede inmiş ve bu süre zarfında nasıl onu ezberleyenlerin hafızalarında hiçbir değişime uğramadığına şüphe duyulmadan saklandığı kabul edilmiş ?

Daha bir çok soru var da önce bunları bi kıvırsın bakalım .

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben de şeyi merak ediyorum:

-Ölen "müşrikler"

-Ölen "müşrikler"in kadınları

-Ölen "müşrikler"in kızları

Bunların "müşrikler"i bozguna uğratanlarca savaş ganimeti olarak alınmasından sonra bunlara nasıl muamele yapılmıştır?

Ve bir de "müşrikler"in sistemi, kültürü, medeniyeti nasıl tarihten kazındı.

Bu devrim nasıl gerçekleştirildi? :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

MANTIK: Köleliğin olmadığı bir ortamı görmüş, yaşamış ve bilincinde olan birinin, köleliğin olduğu bir ortamı tavsip etmemesi normaldir. O zamanlar köleliğin doğal olması kutsal kitapta köleliği mazur gösteren onca ayetin olmasını belki açıklayabilir, ama köleliğin, insanların köle edinilemediği bir duruma göre daha ilkel, daha adaletsiz ve daha tercih edilmez olduğu yine de açıktır. Köleliğin olmadığı bir durumun ne olduğunu, nasıl olduğunu bilen birine, o kitapta köleliğin mazur görülmesini bu mantıkla satamazsınız.

EDIP: Yukarıdaki bazı iddiaların yanlış bilgiye dayanıyor. Kuran, köleliği kategorik olarak reddediyor ve onu suçların en büyüğü, yani Allah'a Ortak koşma (şirk) olarak görüyor

Sevgili Mantık, Edip beyin bu iddiasının hangi kaynağa dayandığını sorabilirmiyiz?

Kuranın hangi ayetinde kölelik Allaha şirk koşuluyor olarak geçiyor? Ve yasaklanıyor.

Ayrıca Edip beyin iddialarını destekleyerek yazmasını rica edersek, bu tür soruları sormamıza gerek kalmaz.

edip ve türevleri allahın köleliği yasakladığını "benden başkasına kulluk etmeyin" sloganından yola çıkarak savunuyorlar. ama unuttukları birşey var kölelik "benden başkasına kulluk etmeyin" diyerek kaldırılmaz. kölelilk "kimseyi kendinize kul köle etmeyin, herkes hür ve eşit doğar" diyerek kaldırılır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

***

ALINTI

Daha sonra, Milli Nizam Partisi'yle laik devlete karşı cihat ilan eden Erbakan bana meslek konusunda kutup yıldızı oldu. Ben de onun gibi makina mühendisi olacak ve vatanı masonlardan, hainlerden kurtaracaktım.

Akıncılar örgütünün Ankara şubesinde ve genel merkezinde aktif bir eleman oldum.

Bu arada Iran'daki sözde Islam devrimini kopya etmenin hayallerini kurdum. Nihayet, 1980 yılının ilkbaharında Pasdaran'ın (Devrim Muhafızlarının) lideri tarafından gizlice İran'a davet edildim. İki haftalık ziyaretim boyunca devrimin ileri gelen liderleriyle görüştürüldüm. İran topraklarında Türkiye'ye yönelik yayın yapacak bir radyo istasyonu gibi kültürel yardımlar beklerken Türkiyeli Akıncıların Iran topraklarında silahlı eğitimi görmesi önerisine muhatap oldum. Türkiye'ye döndükten sonra benimle irtibata geçen bir İranlı'nın Türkiye'deki askeri tesisler hakkında malumat toplamamı istemesi beni iyice rahatsız etti. Beni casusluk gibi sinsi ve hain bir iş için kullanmaya çalışmalarını yadırgadım.

Edip Yüksel'in yazisinin devami...

***

Yazilanlari okuyup Edip'in ne yazacagini bekledim fakat dogru dürüst bir sey yazmadi.

Kurani ve allahi savunan birisi alintilarda olan düsünceler ile celiskiler icindedir...Önce bunu belirteyim.Kimin kime hayat hakkini tanimadigini yazmaya gerek duymuyorum.

Cigi arkadaş. Neyi bekliyorsunuz benden anlayamadım. Hayatım dahil herşeyi riske sokma pahasına özeleştiri getirerek reddettiğim geçmişimi anlatan birkaç paragrafı alıntılayıp benden ne bekliyorsunuz. O yazıyı yoksa tersinden mi anlıyorsunuz?

Selam,

Edip

Link to post
Sitelerde Paylaş

sevgili edip yüksel, kuran bildiğin gibi(sanırım) 16 harfle kayda alınmıştır.daha sonraları harflerin , altına ve üstüne noktalar konularak harfler çoğaltılmıştır. yine bildiğin gibi bu yazı araplara özgü bir yazı çeşidi değildir.

nabati veya himyeri'lerden çalınmadır. noktalarda okumayı kolaylaştırmadığı için yaklaşık iki yüzyıl sonra hareke konmuştur. bu iki yüzyıl içinde değişik ''kurralar'' çıkmıştır.bu kurralardan aktarılan kuran metinleri değişmeden nasıl günümüze gelmiştir. ayrıca muhammed döneminden kalma bir kuran dahi yoktur.

her uyduruk mealden mucize bulan hödükler.bunları bilmiyor ve sallıyorlar. ne tesadüftürki evreni bile yarattığını söyleyen allah peygamberim dediği arabı mustaribeye ''yahu bu cahil araplar bu işi kıvıramazlar doğru dürüst bir yazı şekli bul dememiş. bumu büyük tanrı. bu tanrı megoloman gibi övünüp duruyor ama bir tane pratik çözümü yok.

hani şarkıdaki gibi ''hem en uzak yere gitmiş ,en güzel filmi o çekmiş, en güzel kızı okapmış ama ortada bir sürü yalan ve eksiklik var

tarihinde ozgurbeyin tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Din tacirlerinin hepsi ayni sekilde hem su kurnazlari hemde cok komikler.Al birini vur öbürüne. :D

Neden mi komikler?

Su kurnazi olduklarini hic kimse farketmiyor saniyorlar.

Haaaa haaaa haaaa haaa.

Link to post
Sitelerde Paylaş

edip ve türevleri allahın köleliği yasakladığını "benden başkasına kulluk etmeyin" sloganından yola çıkarak savunuyorlar. ama unuttukları birşey var kölelik "benden başkasına kulluk etmeyin" diyerek kaldırılmaz. kölelilk "kimseyi kendinize kul köle etmeyin, herkes hür ve eşit doğar" diyerek kaldırılır.

Madem Kuran'ı biliyor iddiasındasınız o zaman eleştiri yaparken eleştirinizi anlamsız kılan onlarca ayeti niye görmezlikten geliyorsunuz? Kuran'ın müşriklerin geleneği olarak reddettiği bir kurumu Kuran'a mal etmeye çalışan birisiyle tartışmak mümkün değil. Sana onlarca ayet yerine 49:13 ayetini anımsatmam bile yeterli olmalı, ama büyük olasılıkla Sunniler gibi onu da evirip kıvırıp köleliği illa da İslam'a sokmaya çalışacaksınız.

Selam,

Edip

Link to post
Sitelerde Paylaş
bu edip yüksel kim? bildiğimiz edip yüksel değil değilmi? arkadaşlar bilgisi olan lütfen yazsın

eğer edip yüksel değilseki değil çünkü kurani bilgileri zayıf tebliğci müslümanmı? 

0<br class="Apple-interchange-newline">

Dokunmayın Edip yüksel'e!

Keşke bütün dinciler onun gibi olsa.... Ben onu dinci olarak bile görmüyorum.

Bizim hoşgörü ve anlayış ortamını savunan, inancın da inançsızlığın da özgür olmasını dile getirenlerle sorunumuz olmamalı.

Edip Yüksel'in forumlara katılımı bile diğer dincilerle kıyaslandığında takdire değer bir davranıştır.

Bu ateistler de ne kadar agresif böyle!  :p

Sevgili Özgür_Beyin sen yapma bari! Edip'in Kuran bilgisi iyidir. Diğerleri gibi Arap'ı Bedevi diye çevirmiyor en azından. :)

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...