Jump to content

Bir soru


Recommended Posts

Doğurganlık ve aile başı nüfus oranı eskiden çok yüksekti.

Avrupa'da İstanbul ve Roma ve arada Atina yüksek nüfuslara sahip olmuş savaş dönemlerinde aşırı nüfus kaybetmiştir.Genelde ordular başkent formunda olan yerlerde mevcut olduğundan nüfusların yüksekliği devlet işlemlerinin günümüzden daha merkeziyetçi olmasındandır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Doğurganlık ve aile başı nüfus oranı eskiden çok yüksekti.

Çocuk ölüm oranı da yüksekti ama, ve de ömür beklentisi şimdikine göre çok düşüktü(bebek/çocuk ölüm oranının bunda çok payı var elbette). Şu açıdan diyorum, eskiden metropollerin milyonlara ulaşması epeyce zor bir şeydi.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Çocuk ölüm oranı da yüksekti ama, ve de ömür beklentisi şimdikine göre çok düşüktü(bebek/çocuk ölüm oranının bunda çok payı var elbette). Şu açıdan diyorum, eskiden metropollerin milyonlara ulaşması epeyce zor bir şeydi.

Açıkçası benim nüfus için tek açılımım doğurkanlık değil.

İstanbul devlet merkezi olduğundan askeri varlığı da içinde barındırıyordu birçok varlığıda.Eski Başkentlerin nüfuslarının orantısız yüksekliği çok daha merkeziyetçi saltanatların varolması diye düşünüyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bir soru daha sormak istiyorum.

Timurlenk'in Ankara savaşında Yıldırım'ı mağlup etmesiyle, Osmanlıda bir dönem yönetim kargaşası yaşandığı tarih derslerinde öğretilir. Bu döneme fetret devri denir vs...

Aslında bu olay Timurlenk tarafından bakıldığında Osmanlı'nın yıkılışıdır.

Peki biz neden öyle bakmayız.? Yani böyle düşünmemizin nedeni bir çeşit maziyi kurtarma çabası mıdır?

tarihinde BAAL tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Bir soru daha sormak istiyorum.

Timurlenk'in Ankara savaşında Yıldırım'ı mağlup etmesiyle, Osmanlıda bir dönem yönetim kargaşası yaşandığı tarih derslerinde öğretilir. Bu döneme fetret devri denir vs...

Aslında bu olay Timurlenk tarafından bakıldığında Osmanlı'nın yıkılışıdır.

Peki biz neden öyle bakmayız.? Yani böyle düşünmemizin nedeni bir çeşit maziyi kurtarma çabası mıdır?

Osmanlı'nın sonraki sürecine baktığımızda Fetret döneminden büyük dersler çıkarmıştır.

Özellikle Fatih'in tahta geçen kardeşin diğer kardeşlerini öldürebilme yetkisinin altında Fetret(taht kavgaları çekişmeleri dönemi) dönemi etkisi yatar.Anadolu beylikleri Yıldırıma kadar federatif bir katılım gösteriyordu.Fatihten sonra ilhak ve beylik yönetimleri yıkılarak merkezden bölge valilikleri atanması sistemine geçilmiştir.

Osmanlı'nın yıkılmadığı sonraki serüvenden bellidir.

Kardeşlerin diğer kardeşi öldürme yetkisinin kaldırıldığı gün şehzadeler üzerinden saray entrika ve tehditleri yoğunlaşmış Osmanlı'yı dirilten yeniçeriler Osmanlı'yı yine bitirmiştir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bir soru da benden. 17. Ve 18. Yy larda misket atan silahlılar neden silahların önünde yürüyerek giderler? Koşarak gitseler daha az kayıp vermezler mi? Sonuçta ya öleceksin ya da öldürecek.

Bir de askerlerin birbirlerine çok yakın olmaları uzun top atışlarında büyük kayıp vermeye neden oluyor. Neden birbirleriyle kol kola yürüyerek saldıracakları yere geliyorlar? O zamanlar şimdiki gibi taramalı silahlar yok. Fikir yürütenler bunu da göze alsınlar. Silahlar 4-5 saniyede bir ateş ediyor. Ve bir kaç sıra birbirlerinin üzerinden ateş ediyor...

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...