Jump to content

Dinlerle savaşmalı mıyız ?


Recommended Posts

Dinlerle savaşma yanılgısına sıkça düşüyoruz . Dinlerle savaşabileceğimizi düşünüyoruz . Dinlere karşı dik durup ütopik bir cemiyet hayal edip bu arzuhalde spekülatif tahayyülerle oyalanıyor sonra niye bu düşüncelerden öteye gidemiyor ve kimseyi etkilemiyoruz diye yakınıp ; dinleri yok edeceğimizi düşünürken aslında hiç de öyle olmayacağını bilip umutsuzluğa düşüyoruz. Ben açıkcası dinlerle savaşta galip gelineceğine inanan birisi değilim . Ateizmin dayanılmaz ağırlıgını sıkça vurgulayıp menfi durumlara meyilini sık sık vurgulayan ateistlerin varlığıda inançsızlığın insan tabiatına uygun olmayışını ve insanları anlamsızlığa sürüklediğini bizlere gösteriyor. Müşterek olarak iyi niyetli katılımcılarımız bizlere dirayetli olmamızı söyleyip kendi çapında savaş verse de bu savaşın asla kazanılamayacağının da bilincindelerdir diye umuyorum. Bu fikri noktada buluştuğum kişilerle dinlerle savaşımı değil din algısının değişimi için çaba sarfedip bu yolda dinamizmi artırarak yol katetmek gerektiği hissiyatındayım .

Din , ilke / yöntem demektir . Dinsiz bir toplum düşünelemez . Dinsiz bir toplumda tarihte vuku bulup inkişaf süreci dahilinde bu siklus içerisinde vuku bulamamıştır. Hal böyleyken dinlere karşı savaşımın gereksiz ve akıntıya karşı kürek çekmek olduğunun bilincinde ve kanaatindeyim. Bu sebepler zinciri ise beni dinlerle savaşıma değil , din algısının esnemesi için çaba sarfetmek kanaatini uyandırdı. Durum böyleyken sonucu bilerekten sonucun hüsran olacağının farkında olan bir birey olaraktan asla dinle savaşılması gerektiği kanaatine sahip değilim . Çünkü dinler herzaman galip gelmiştir ve gelecektir. Aydın kimselerin çabaları bile dindarlığı engelleyememiş sadece din algısını değiştirip toplum algısını farklı boyutlara taşımıştır. Dinlerle savaşım veren birçok kişinin kellesi gitmiş , karşılığında ise ismi , tarihte bir isyancı , bir kafir olarak damgalanmaktan öteye gitmemiştir.Herşeyin bu kadar aşikar olduğunu bilerekten bizim dinlerle savaşımızdan galip geleceğimize inanan kaç kişi var? ‘’Dinler bir afyondur ‘’ diyen dikdatörler bile bunu becerememişken hangimiz bu beceriyi gösterme cesaretine sahip , hangimiz bu cürete vakıf kimseleriz ?

Cevap: Hiçbirimiz

Burada saatlerce kafa patlatıp hiçbir sonuca ulaşamayan , geniş kitlelere ulaşmaya çalışan bizler öcü bir ateist portresi çizerek toplumsal ayrışmada -iyi niyetli kimse dahi olsak – lokomotif rol üstleniyor ve nefreti körüklüyoruz. Dinlerle savaşmamalıyız , din algısını değiştirmek için çaba sarfedip daha esnek kuralları beyinlere empoze ederekten amacımıza varmalıyız. Ben şahsen yıllardır edindiğim tecrübelerimden ve tarihi bilgilerden bunu öğrendim ve bunu anladım.

Din algısının değişmesiyle birlikte insanların manevi dünyasına ışık tutan varlığını devam ettirirken bize karşı dayatmalara yeltenen kişilerin de sayısı gitgide azalacaktır. İnsanların duygusal yönüne hitap edemeyen bizler , alternatif üretmekten aciz , dinini ver sonra çek git dercesine gereksiz bir savaş veriyor ve bu savaşta galip gelemeyeceğimizi baştan mağlup olmamıza rağmen bilmiyoruz. Duygusal dünyasına hitap eden bir dinin esnek kurallarıyla yaşayan bir kitle hem hoşgörülü , yardım sever …. Hem de karşı tarafı insani vasıflarına göre değerlendirme bilincine sahip olacaktır. Bu sayede hem dinsiz bir toplum ütopyasından vazgeçmiş olarak amacımıza ulaşacağız hem de insanlara alternatif üretme zahmetinden de kurtulacağızdır. Ben dinle savaşmayı değil , din algısının değiştirilmesinin gerektiği kanaatine sahip olduğumu yine vurguluyorum . Daha önce daha sert kurallarla tekamül eden dinler zinciri , zamanla katılığını yorumlamalarla bırakmış ve geçmişe göre baya bir esnemiştir.Bu sebepler zincirinin son halkasında gördüğüm ise savaşta baştan kaybettiğimizdir.Dinlerle savaşım yanılsamasından kurtulup rotamızı biran önce değiştirmeliyiz….

SAYGILAR

tarihinde Crafterman tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 185
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Yazılarına katılmıyorum sevgili Crafterman.Eğer bugün ortalama bir Avrupa ülkesi seviyesinde olsaydık belki yazdıklarında haklı olabilirdin.Ama yaşadığımız toplum bizi savaşa zorluyor.İslam'da reform yapmak mümkün değildir ve kabul görmez.Çünkü islamı ne kadar eğip büksende islam islamdır.Değişmez,çok katı,çok sert kuralları var.Onları değiştirmeye harcayacağın zamanı, onun yalanlarını ortaya çıkarmak için harcamak daha mantıklı ve makul geliyor bana.

Bugün Avrupa'da dinsizlerin %80 civarı nüfusunu oluşturduğu kuzey ülkelerinde bizim ki gibi bir savaş göremezsin.Çünkü onların hayatlarında artık din direkt bir etki göstermiyor.İnsanlar hayatlarını dinin isteğine göre idame ettirmiyor.O yüzden bizim böyle bir şansımız yok.Tek yolumuz savaşmak.Ama bireysel olarak değil tabii örgütlenerek.Ben böyle düşünüyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Büyük oranda katılıyorum. "Ya ben inanıyorum" diye gelen insana "ya neden inanıyorsun bu saçma bişey" demek abesle iştigal.

- Ya ben çay seviyorum.

- Manyak mısın kahve gibisi var mı çay da sevilir mi?

Fakat diğer bir yandan biz eleştirmedikçe, sesimizi çıkartmadıkça, kendimizi tanıtmadıkça orda bir ateist var uzakta o ateist var ya işte o bizden değildir katli de vaciptir algısını güçlendirmiş oluyoruz. İnançlarına saygı istiyorlarsa inançsızlıklarımıza da saygı göstermeyi öğrenmek zorundalar. Bunu yapmanın yolu da seni aptal, cahil dinci. Hepiniz geberin de cennetin mennetin olmadığını tez elden görün türü yaklaşımlar olmamalı.

Yapmamız gereken aramızda dinlerin saçmalıklarını tartışmaya devam edip, " ya siz nasıl oluyor da inanmıyorsunuz mantıken inanmanız lazım" şeklinde gelen sazanlara mantık dersi vermek. Videolar, animasyonlar filan yapıp doğrudan islama veya muhammede saldırmadan fikirlerimizi açıklayabiliriz.

Örgütlenme fikirleri filan da iyi güzel de biraz fantezi. Adamlar kitaplarını kutsal kabul ettikleri papazları kesiyorlar bizim hiç bir şansımız olmaz. Şahsen sırf ön planda bulunacak, deşifre olacak liderlerimizi tehlikeye atmamak adına böye bir organizasyona karşı çıkarım. Kendinizi en hoşgörülü semtte dahi kapısında Ateist Düşünce Derneği tabelası olan bir binada hayal edebiliyor musunuz? (Gözümün önünde canlandırmaya çalıştığm zaman hep kapıya yakın oturuyorum)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yazılarına katılmıyorum sevgili Crafterman.Eğer bugün ortalama bir Avrupa ülkesi seviyesinde olsaydık belki yazdıklarında haklı olabilirdin.Ama yaşadığımız toplum bizi savaşa zorluyor.İslam'da reform yapmak mümkün değildir ve kabul görmez.Çünkü islamı ne kadar eğip büksende islam islamdır.Değişmez,çok katı,çok sert kuralları var.Onları değiştirmeye harcayacağın zamanı, onun yalanlarını ortaya çıkarmak için harcamak daha mantıklı ve makul geliyor bana.

Bugün Avrupa'da dinsizlerin %80 civarı nüfusunu oluşturduğu kuzey ülkelerinde bizim ki gibi bir savaş göremezsin.Çünkü onların hayatlarında artık din direkt bir etki göstermiyor.İnsanlar hayatlarını dinin isteğine göre idame ettirmiyor.O yüzden bizim böyle bir şansımız yok.Tek yolumuz savaşmak.Ama bireysel olarak değil tabii örgütlenerek.Ben böyle düşünüyorum.

En medeni ülkelerde bile din başgöstermiştir . ABD , Yunanistan , Fransa , İngiltere gibi ülkelerde irtica tehlikesi olmamasına rağmen insanlar dine verdiği önemi koruyorlar. Bilimle dini uzlaştırma yoluna giderek bunu başardılar . Dine düşman olarak değil dini esnetip bilimle uzlaştırıp bu sonuca ulaştılar . Ortalama bir Avrupa ülkesi haline gelmek istiyorsak da rotamız bu yönde olmalıdır . Gazali gibi kimselerin dünyanın düz olduğunu savunurken şimdi ise parantez içi uydurmasyonlarla insanlara dünyanın yuvarlak olarak ayette geçtiğini söylüyorlar ve bilimsel ayetmiş gibi servis ediyorlar . Küreselleşme ile İslam teknolojik iletişim araçları sayesinde de baya esnemiştir .

Onlar da hayatını dine göre idame ettiriyor . Hatta benim enişte İngiliz'dir . Buradaki din anlayışına şaşkın kaldı . Sebebi ise bizim müslümanların camiye gitmeyişiydi . Orada her hafta kiliseye gidilir , günah çıkartılır , mumlar yakılırmış . Avrupa bizden daha dindar buna emin olabilirsin . Mesela Tevrat'ta da şeriat vardır . Onlar da laiklik ile Tevratı uzlaştırarak bu kerteye ulaşabildiler . Laikliği hazmedememiş , laikliğin ritüellerinden bihaber bir halkımız olduğunun farkındayım fakat bütün bunlarla savaşmak bize pek birşey kazandırmıyor bunu açıkca görebiliyoruz . Bir kişinin bile maneviyatını sarsmak aylar hatta yıllar alabiliyor . Bizimle karşılaştıklarında bizden duydukları tepkiden ötürü imanlarına daha sıkı sarılıp paranoyak biçimde din elden gidiyor naraları atabiliyorlar.

Ateizm dinin alternatifi olamaz . İnsanlar bugüne dek kendisinden daha yüce bir güce tapma ihtiyaçı hissetmişler bu yolda zihinde tanrı yaratıp iman etmişlerdir. İnsanlık tarihinde nasıl ki bilgi birikimi ile birlikte zihindeki tanrılar güçlenmişse , esneklikle birlikte de hoşgörü artmış din insan hayatını güzelleştirip , yozlaşık bir gölgenin altından sıyrılıp olumlu etkiler yapmıştır . İnsanın iç dünyasına hitap etmesi gereken ritüelleri dinler barındırır ve dinin alternatifi yine yeni bir dindir . Yeni bir din yaratamayacağımıza göre , yeni bir islam yaratmalıyız. Bu doğrultuda gerekirse reformistlerle birlikte olmalıyız . Elbetteki tepkisiz kalmamalıyız fakat din algısı esnek kişileri de linç etme girişiminde bulunup sen müslüman değilsin dememeliyiz. Savaşmanın sonuç vermeyeceğini anlamalıyız.

SAYGILAR SEVGİLİ DOSTUM

Büyük oranda katılıyorum. "Ya ben inanıyorum" diye gelen insana "ya neden inanıyorsun bu saçma bişey" demek abesle iştigal.

- Ya ben çay seviyorum.

- Manyak mısın kahve gibisi var mı çay da sevilir mi?

Fakat diğer bir yandan biz eleştirmedikçe, sesimizi çıkartmadıkça, kendimizi tanıtmadıkça orda bir ateist var uzakta o ateist var ya işte o bizden değildir katli de vaciptir algısını güçlendirmiş oluyoruz. İnançlarına saygı istiyorlarsa inançsızlıklarımıza da saygı göstermeyi öğrenmek zorundalar. Bunu yapmanın yolu da seni aptal, cahil dinci. Hepiniz geberin de cennetin mennetin olmadığını tez elden görün türü yaklaşımlar olmamalı.

Yapmamız gereken aramızda dinlerin saçmalıklarını tartışmaya devam edip, " ya siz nasıl oluyor da inanmıyorsunuz mantıken inanmanız lazım" şeklinde gelen sazanlara mantık dersi vermek. Videolar, animasyonlar filan yapıp doğrudan islama veya muhammede saldırmadan fikirlerimizi açıklayabiliriz.

Örgütlenme fikirleri filan da iyi güzel de biraz fantezi. Adamlar kitaplarını kutsal kabul ettikleri papazları kesiyorlar bizim hiç bir şansımız olmaz. Şahsen sırf ön planda bulunacak, deşifre olacak liderlerimizi tehlikeye atmamak adına böye bir organizasyona karşı çıkarım. Kendinizi en hoşgörülü semtte dahi kapısında Ateist Düşünce Derneği tabelası olan bir binada hayal edebiliyor musunuz? (Gözümün önünde canlandırmaya çalıştığm zaman hep kapıya yakın oturuyorum)

Katılıyorum . İkna edip dini esnetmek gerekir . Reformistler bu önermeyi ihtiva eder . Reformistlerle birlikte olup , algıyı kırmalıyız. Esneyip pembe boyalı din yaratmalıyız . Fikir savaşlarımızı vermeliyiz fakat maneviyatın alternatifi olarak da ateizmi sunmamalıyız.İnsanın tabiatında inançsızlık yoktur . İnançsızlığı önermek de tehlikeli bir yaklaşımdır .

SAYGILAR

tarihinde Crafterman tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Din nedir? İlk önce bu kavram üzerinde bir uzlaşı sağlamalıyız. Din en yalın haliyle bağ demektir. Ateistlerin, kanımca hataları, bu bağları yok edelim derken, yerine başka bağlar koyma çabasıdır. Hepimiz, ilk önce hayatla bağlıyız. Dinle savaşırken, ideolojik savşlardan kaçınmamız gerekli. Çünkü, bu ideolojik silahlarla kendimizi bağlanmış buluruz ve kendi gözümüzde ki şaşılığı görmeden, karşımızdakine kör deme hatasına düşeriz.

Bu bağlardan kurtulamıyorsak ki, kolay kolay, kurtulamayacağımız açık. Baksanıza bir kısım ateist örgütlenmekten, bir kısmıda ahlak bağından bahsediyor. O zaman neyle mücadele etmemiz gerekiyor? Semavi olduğu varsayılan bağlarla.

Bu mücadelemizi sürdürürken, düştüğümüz hatalara değinecek olursak, bence yeterince tarafsız olamıyoruz. İlk başta konu islam olunca bile bu tarafsızlığımıza halel geliyor. İslam, hristiyanlık vs. bunlar beni ilgilendirmiyor, beni bu semavi varsayımlı bağlar ilgilendiriyor. Bence hatamız şu, ilahiliği yok sayacakken, gönderdiği varsayılan absürd kitaplarla uğraşıyoruz. Bu kitap içinde ki çelişkilerle uğraşıyoruz. Geleceğe dair verdiği haberlerden, bahsediliyor. Bizde sazan gibi atlayıp, bunu çürütmeye çalışıyoruz. Evreni okuduğu varsayılıyor. Bu varsayımlarla uğraşıyoruz. Hayatı düzenlediği söyleniyor, bu zırvalıklara cevap veriyoruz. Biraz alıntı yapacağım. Başka tartışmalardan örnekler sunacağım.

http://forum.ateizm2...showtopic=41745

Örneğin bu başlıkta. Tarihi olayların bilinebilirliği varsayımı ile ateistler, birbirine girmişler.

http://forum.ateizm2...showtopic=41743

Sonra bu başlıkta, vahiyler deneye gözleme vs.ye dayındırılmaya çalışılmış. Bu minval üzerinde yürümeyelim işte.

Bu başlıkları takip etmiş olan arkadaşlar, ne anlatmaya çalıştığımı daha iyi anlayabilirler.

Dinlerin dayatmasından bıkıp, sürekli evrim teorisini dayatmaya çalışanlar mı dersiniz. Saymakla bitmez. Bir öz eleştiri vermek kaçınılmazlaşıyor. Craftermana bu imkanı sunduğu için teşekkür ederim.

Saygılarımla...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sevgili Arthur kardeşim

Bozuk plak gibi önümüze aynı kalıpların sunulmasından biz de rahatsısız tabi ki . Fakat müslümanlar nasıl yol ayrımında çatışıyorlarsa bizler de belli noktalarda çatışıyoruz . Tek farkımız bizlerin birey , onların ümmet oluşudur . Ümmet fikrinden vazgeçirip , bireyselleşmenin önünü açmak için din algısını baltalamamız gerekmektedir . Reformist müslümanları linç etme girişimlerimizden vazgeçip onlara karşı daha az eleştiri getirmeliyiz kanaatindeyim . Dinle savaşılmaz , din herzaman kazanılır . İhtiva ettiği anlamları daha genel/geçer biçimde sundum. Daha farklı anlamlar yüklenebilir dine fakat benim dine yükledğim anlamda budur . Ben bir dindarım çünkü benim şiariyetim var . Din algısının kırılması için mücadeleyi yapmak gerekiyor . Yoksa halen içi küflenmiş sözcüklerin arkasına sığınıp edebiyat yapmaktan öteye gidemeyiz .

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sayın, dostum, kardeşim crafterman.

Dinle savaşılmaz , din herzaman kazanılır .

Burada bir sorun yok. Aynı fikirdeyim.

Ümmet fikrinden vazgeçirip , bireyselleşmenin önünü açmak için din algısını baltalamamız gerekmektedir .

Bu bir hayal gibi geliyor bana. Bireyselleşmenin önünü tıkıyan sadece İslam vs. değil. Bu konuya el atacaksak, başka sorunlarımız var. İstersen başka bir başlık açabiliriz, ancak. Çünkü, ikimizde açıklayıcı olmak gayesiyle, epeyce uzun yazıyoruz.

Reformist müslümanları linç etme girişimlerimizden vazgeçip onlara karşı daha az eleştiri getirmeliyiz kanaatindeyim .

Reformist müslümanlar, sütten çıkmış ak kaşık falan değil, onlarda belli tehlikeleri barındırıyorlar. Örneğin, kuranı deneye, gözleme vs. dayandırarak.

Ayrıca ben diyorum ki; Müslüman, hristiyan, yahudi vs. gibisinden bunları ayırmayalım, hepsine eşit mesafede olmak adına kategorize edip, ilah kavramıyla mücadele edelim. Bu ayrımı yaptığımız zamanda yanlış algılara neden oluyoruz, örneğin; İslam düşmanlığıyla vs. suçlanıyoruz.

Saygılarımla...

Link to post
Sitelerde Paylaş

En medeni ülkelerde bile din başgöstermiştir . ABD , Yunanistan , Fransa , İngiltere gibi ülkelerde irtica tehlikesi olmamasına rağmen insanlar dine verdiği önemi koruyorlar. Bilimle dini uzlaştırma yoluna giderek bunu başardılar . Dine düşman olarak değil dini esnetip bilimle uzlaştırıp bu sonuca ulaştılar . Ortalama bir Avrupa ülkesi haline gelmek istiyorsak da rotamız bu yönde olmalıdır . Gazali gibi kimselerin dünyanın düz olduğunu savunurken şimdi ise parantez içi uydurmasyonlarla insanlara dünyanın yuvarlak olarak ayette geçtiğini söylüyorlar ve bilimsel ayetmiş gibi servis ediyorlar . Küreselleşme ile İslam teknolojik iletişim araçları sayesinde de baya esnemiştir .

Bence burada din olgusunu tek olarak ele almamalıyız.Semavi dinler arasında en tehlikelisi İslamdır.Bizde islam toplumunda yaşadığımıza göre islam ile mücadele etmeliyiz.Tanrının yokluğunu anlatmaya çalışmaktansa dinleri bir şekilde sekteye uğratmak,yalanlarını açığa çıkarmak daha mantıklı geliyor bana.Çünkü, insan hayatına direk olarak yön veren dindir.Neleri nasıl yapması gerektiğini tek tek anlatılır dinde.İnsanı bir robot olarak görür.Şu aşamada kendimizi diğer ülkelerle kıyaslamak doğru değil.Çünkü onlar kiliselere gidip günah çıkardıktan sonra İsa'nın resimleriyle alay edebilcek kadar geliştirmişlerdir kendilerini.Müslümanlar kadar bağnaz değiller en azından.

Ateizm dinin alternatifi olamaz . İnsanlar bugüne dek kendisinden daha yüce bir güce tapma ihtiyaçı hissetmişler bu yolda zihinde tanrı yaratıp iman etmişlerdir. İnsanlık tarihinde nasıl ki bilgi birikimi ile birlikte zihindeki tanrılar güçlenmişse , esneklikle birlikte de hoşgörü artmış din insan hayatını güzelleştirip , yozlaşık bir gölgenin altından sıyrılıp olumlu etkiler yapmıştır . İnsanın iç dünyasına hitap etmesi gereken ritüelleri dinler barındırır ve dinin alternatifi yine yeni bir dindir . Yeni bir din yaratamayacağımıza göre , yeni bir islam yaratmalıyız. Bu doğrultuda gerekirse reformistlerle birlikte olmalıyız . Elbetteki tepkisiz kalmamalıyız fakat din algısı esnek kişileri de linç etme girişiminde bulunup sen müslüman değilsin dememeliyiz. Savaşmanın sonuç vermeyeceğini anlamalıyız.

Kuran tek bir kitap.İçinde yazılanlar oldukça açık ve net.Bunu ne kadar reforme edebilirsin ki? Edip Yüksel mesela, Kuran'da beğenmediği,çağa uymayanlar ayetleri değiştirmiş ve sonucunda mürted ilan edilmiştir.Buna yapmaya kimse cesaret edemez.Bizde ki reformistler, Kuran'ı değiştirmeye çalışmıyorlar ki.Kendi kafalarına göre anlamlar çıkarıp kendileri inanıyorlar.Öyle ki reformcular arasında bile binbir çeşit farklı düşünen var.Hem ülke geneline bakarsan bunların sayısı ateistlerden bile azdır.

Yalanları yalanla kapatmaya çalışmaktansa daha cesur olup onun yalan olduğunu söyleyebilmek gerekir diye düşünüyorum.Anlatmak istediğim, çıkıp insanlara bakın işte Kuranda bunlar bunlar yazıyor hepsi külliyen yalandır,inandığınız peygamber bunları bunları yapmıştır demek değil elbette.İnsanları araştırmaya,okumaya,anlamaya sevk etmek.Aklı biraz çalışan insan Kuranı anlayarak okuduğu zaman kafasında şimşekler çakar.En azından sorgular, fanatik davranmaz.Zaten bir kere sorgulamaya başlayan insan sonunda doğru yolu buluyor.

Saygılar Dostum

tarihinde PearlyGates tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Sayın dostum, pearlygates.

İnsanı bir robot olarak görür.

İnsanı robot olarak görme hatasına sende düşmüşsün.

Çünkü, insan hayatına direk olarak yön veren dindir.Neleri nasıl yapması gerektiğini tek tek anlatılır dinde.

Çünkü; insan hayatına direk olarak yön veren din değildir. Dini, istediği gibi yorumlayıp ona yön veren insanlardır. Bakınız, reformistler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İnsanı robot olarak görme hatasına sende düşmüşsün.

Dostum, eğer bir kitap içinde zina yapmıcan,alkol içmicen,hergün dua edicen,Allah'ın yasakladığı hiçbirşeyi yapmıcan diyorsa, düşünüp sorgulamak yerine yüce peygamber ya da Kuran'ı kim yazmışsa o bizim yerimize düşünmüş diyip onu sorgusuz kabul edilip ona göre yaşamak bence robotluktur.Nasıl bir robotu programlarsın ve verdiğin komutlar dışında haraket edemez, din aynısını insanlara yapıyor diye düşünüyorum.

Çünkü; insan hayatına direk olarak yön veren din değildir. Dini, istediği gibi yorumlayıp ona yön veren insanlardır. Bakınız, reformistler.

Reformistler benim için baz alıncak müslüman tipi değildir.O yüzden onları başka bir grupta değerlendirmek gerekir.Ama cübbelli mesela, eğer dinim bana inanmayanları öldürün diyorsa ben onu yaparım diyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Dostum, eğer bir kitap içinde zina yapmıcan,alkol içmicen,hergün dua edicen,Allah'ın yasakladığı hiçbirşeyi yapmıcan diyorsa, düşünüp sorgulamak yerine yüce peygamber ya da

Yahu dostum, hayatında, kaç tane böyle müslüman gördün? Cübbeliye ne bakıyorsun sen. Burada gelir, sallar durur, o bile bi yerden çiğner geçer dini. Neyse uzatmak istemiyorum. Başlık amacından sapmasın şimdi.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Siz bence bi soluklanın, bi elinizi yüzünü filan yıkayıp ondan sonra yazın.

İnsanlık dinlerle savaşmayacak da neyle savaşacak acaba?

Sizler masumca ibadet eden, inancını kendi içinde yaşayan ve daha ahlaklı insan olmak için araç olarak kullananlarla kimsenin bir derdi olmadığının farkında değilsiniz sanırım.

Dinler insanların düşünce biçimine yön veren en önemli unsurlardır. Çocuklukta, ailede öğretilir bu düşünce biçimi ve ondan sıyrılmak çok zordur.

Bilimin en büyük düşmanıdır din. Dinle bilim asla bağdaşmaz, bağdaşmayacaktır. Dünyanın en zengin ülkelerinde bilim yapanlar, seçkin bilimciler, bilimsel otoriteler bile bugün hala "evrim yoktur" diyen zihniyetle savaşmak zorundadır. Bunun tek nedeni dinler ve onlardan beslenenlerdir.

Savaşlar, terör, ilkel bir yığın zorbalık ise cabası. Milyarlarca insan sefalet içinde yaşamakta ise, bunun en büyük nedeni dinlerdir. Çünkü insanlara aydınlanma ve sorunlarla başetme şansı tanımaz.

Dinler, savaşmak zorunda olduğumuz, çok yönü olan ilkel inançlardır. İnsanlığın yüzkarasıdırlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Dinlerle savaşma yanılgısına sıkça düşüyoruz . Dinlerle savaşabileceğimizi düşünüyoruz . Dinlere karşı dik durup ütopik bir cemiyet hayal edip bu arzuhalde spekülatif tahayyülerle oyalanıyor sonra niye bu düşüncelerden öteye gidemiyor ve kimseyi etkilemiyoruz diye yakınıp ; dinleri yok edeceğimizi düşünürken aslında hiç de öyle olmayacağını bilip umutsuzluğa düşüyoruz. Ben açıkcası dinlerle savaşta galip gelineceğine inanan birisi değilim .

Sevgili Crafterman

Yazını okuyunca kendi kendime acayip düşüncelere kapıldım. Ne bileyim sanki Türk ateistleri parti kurmuş, Türkiye’nin tüm il ilçe, kasaba, köy, nahiye ve hatta mezralarında dahi teşkilatlanmış da dinlerle kıran kırana savaşıyor. Tek bir emelleri var, o da kayıtsız şartsız dinleri ortadan kaldırmak.

Google’a gir ve araştır. Bana Türk dilinde yayın yapan, okur sayısı hayli yüksek eli yüzü düzgün 50’yi geçkin ateist site bulursan ben tüm iddialarımdan vazgeçeceğim. Kaldı ki bu siteleri çıkaranların da ne tür riskleri göze alarak çaba gösterdiklerini ayrıca anlatmama gerek yok sanırım.

Beri tarafta ise Google’a sadece İslam, din veya ne bileyim Allah kelimesi yaz. Göreceksin ki milyonlarca site karşına çıkacak ve nasıl büyük bir gayret ve çaba içerisinde din propagandası yaptıklarını göreceksin.

Bırak diğerlerini, sadece şu AKPlilerin, şu Fetullahçıların dahi reeli geç sanalda da ne hummalı bir çalışma içerisinde olduklarını bilmiyor olamazsın.

( Devam edecek… )

Link to post
Sitelerde Paylaş

Savaşlar, terör, ilkel bir yığın zorbalık ise cabası. Milyarlarca insan sefalet içinde yaşamakta ise, bunun en büyük nedeni dinlerdir. Çünkü insanlara aydınlanma ve sorunlarla başetme şansı tanımaz.

Offfff, yeter ya. Harbiden artık. Bu ne arkadaş ya. Dine söven, dindar olmasa bari.

Tarihsel materyalizm diye bir şey var. Gidin öğrenin gelin. Sıkıldım artık.

Haçlı seferleri vs. dine dayanan savaşlar, bu ne düz mantık arkadaş, savaş ganimeti vs. diye bişi yok. İnsanın, ilkel davranışları, bir kitapta kutsanıyorsa vs. ne kadar önemi var ki? İnsan dediğin mahlukat, aç gözlü, sapıksa, bu sapıklığı bir şekilde dinle kapatıyorsa, büyüyene kadar iki yüzlü bu yol ona belletiliyorsa, bu yol mu suçlu bu din mi?

Dini ne kadar abartıyorsunuz. Anlayamadım. Her şeyin sosyo-ekonomik temelleri vardır. Bu temellerden soyutla, her şeyi dine bağla bu ne kolaycılıktır, anlamadım gitti.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yeni bir din yaratamayacağımıza göre , yeni bir islam yaratmalıyız. Bu doğrultuda gerekirse reformistlerle birlikte olmalıyız . Elbetteki tepkisiz kalmamalıyız fakat din algısı esnek kişileri de linç etme girişiminde bulunup sen müslüman değilsin dememeliyiz. Savaşmanın sonuç vermeyeceğini anlamalıyız.

Katılıyorum . İkna edip dini esnetmek gerekir . Reformistler bu önermeyi ihtiva eder . Reformistlerle birlikte olup , algıyı kırmalıyız. Esneyip pembe boyalı din yaratmalıyız .

Sen dinde reform gibi birtakım düşünceler vasıtasıyla yol alınabileceğine, İslam’ın esnetilip daha yaşanılır bir din haline dönüştürülebileceğine inanıyorsun.

İnanıyorsun iyi de bu ülkede bunu yapan yok mu sanki Crafterman?

Var, hem de tonlarca.

Pearly’nin de dediği üzere bir yığın reformist var ve ne hikmetse birinin ak dediğine diğeri kara diyor.

Atatürkçü reformistten tut da Marksist-Müslüman reformiste varıncaya kadar, liberal reformistten tut da bilmem nemne reformistine varıncaya kadar bir yığın reformist var.

Peki netice?

Hatice…

Cumhurbaşkanı: Abdullah Gül

Başbakan: Tayyip Erdoğan

Padişah: Fetullah Gülen ( gerçekte ilkokul mezunu sıradan bir vaiz iyi mi )

Meclis: AKPlilerin elinde

Yargı: AKPlilerin elinde

Basın: AKPlilerin elinde

Toplumsal hayat: Cemaatlerin kontrolünde

Ört ki ölem.

Ne anladım ben şimdi bu reformistlerden.

( Devam edecek… )

----------

Ortada Kuran adında tek bir harfinin bile değiştirilemez olduğu düşüncesinin kafalara adeta kazık gibi çakılıp üzerine de ilaveten beton döküldüğü bir kitap, hadisler adında bir yığın sözler ve hakeza yine dincilerin zayıfken takiyye ( Savaş hiledir. Muhammet ), güçlüyken de açıktan açığa oldukça şerir hoşgörüsüz bir yöntemle mücadele ettiği ve bunun da ayan beyan Kuran’da yazılı olduğu, dinci taktiklerinin de tarih boyunca hep bu yönde seyir gösterdiği bilinirken dinin esnetilip daha yaşanılır bir hale dönüştürülebileceğine inanmak bence olsa olsa sadece safdillikle açıklanabilir.

Biraz açalım şurayı ve neden dinciyle uzlaşılamayacağının ve neden dincinin nato mermer kafasının aşınmaya tabi tutulamayacağının örneklerini verelim:

Modern, çağdaş, laik ve sadece hukuk kurallarının geçerli olduğu bir yolda ilerleyen Türkiye’de 1950’lerden beri bir karşıdevrim hareketinin başlatıldığına sanırım hemfikiriz. Fetullah Gülen ve taraftarlarının ise 1960’lardan itibaren kısa, orta ve uzun vadeli bir çalışma içerisine girdiklerini sen de bilirsin.

Bu ülke işte o dönemden beri popülist muhafazakar partiler eliyle her tarafı imam-hatiplerle donatılmış bir halde 1980’lere getirilmiştir. Ekilen tohumların biçildiğine, sonrasında Türkiye’deki tüm cemaatlerin yeryüzüne çıktıklarına, en nihayetinde sadece başbakanlığı değil, Cumhurbaşkanlığını da ele geçirdiklerine ve şimdi de yargının dincilerin hakimiyeti altına girdiği gerçeğiyle yüz yüze gelmiş bulunuyoruz.

Devrimlere rağmen dinciler altmış yıl gibi kısa bir sürede ve sadece birkaç nesilde bu başarıyı gösterebildiler.

Dincilerin bu kadar kısa bir sürede ve birkaç nesilde elde ettiği bu başarı, kabul etmek gerek ki ibretliktir.

Biz sözde ateistlerin terlemeden baba parasına konmuş savurgan mirasyedi davranışları ise bir başka ibretlik vaka.

------

Crafterman, bir şey diyeceğim sana: ''Kuru ateizm''le elbetteki bir yere varılamaz. Sanırım senin söylemeye çalıştığın da bu. Kaldı ki kuru ateizmle bir yerlere gidilebileceği düşüncesine en çok karşı çıkanlardan biri de benim.

Hacı’nın burada söyleye söyleye dilleri kurudu; ateistlerin de kendilerine has bir takım prensipleri olmalıdır ve dayandığı, güç aldığı ve dinin etkisini kırabileceği güçlü bir de siyasi düşüncesi. Aksi hüsranla sonuçlanıp laga lugadan, tamamen entel dantel kılıflı şahsi ego tatmininden öteye geçemeyecektir.

Ateistlerin mücadelesi her şeyden önce dinleri yok etmek değil, dinin toplumsal hayattaki güçlü etkisini kırmak, insanları toplumun veya cemaatlerin tahakkümünde kurtarıp fikri hür, vicdanı hür insanlar haline getirmek olmalıdır. Bu da ancak dinin etkisinin ne yapılıp edilip mutlaka kırılmasının şart olduğu sonucunu getirir.

Reformistlerden medet ummak bence hüsranla sonuçlanacaktır. Çünkü biz ateistler, ayaklarının altına sıkılmış kurşunlardan kaçınacağım diye dans edip duran ve kendisine bile hayrı olmayan reformist kovboylara kadar düşmüşsek işimiz var.

Bu mücadele her şeyden önce sistemli bir şekilde yürütülmelidir. Kurumlarıyla ve o kurumlara sahip çıkarak geliştirerek…

İlkeli, tavizsiz, kararlı bir şekilde.

O kurumlar bu ülkede var mıydı?

Vardı.

Peki bizler elimize hazır verilmiş bu kurumlara sahip çıktık mı?

Yok.

Sen sahip çıkmazsan ben sahip çıkmazsam birileri de işte gelir, oraları teker teker ele geçirip kendi çıkarına göre değiştirir atar.

Bilinçli ateistlerin sıkıntısı bu olmalı sadece.

Batılılar dini kiliseye ve kendi sınırları içerisine sokma konusunda 300 yıl savaştılar ve başardılar. Bizde ise her şey Atatürk gibi bir dahinin sayesinde elimize hazır beleş bir halde sunuldu. Sanılmasın ki Türk halkı savaştı, mücadele etti de bu hakları aldı.

Hayır.

Aydınlanma uzun soluklu bir mücadeledir Crafterman.

Ne ucu bucağı vardır ne de sonu.

Gücenme fakat, sen daha mücadaleye başlamadan pes etmiş, havlu atmış gibi bir ruh hali sergiliyorsun.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Dinlerle savaşırsak, bu savaşı kaybederiz.

Dinleri daha da güçlendiririz.

Dindarları uyandırarak, eğiterek, korkularını yok ederek teker teker kazanmalıyız...

Bu da bir çeşit savaş değil midir Hacı? Savaştan kasıt silahları,zırhları kuşanıp saldırmak değil elbette.Ben dinlerle savaş deyince, dindarları eğitmek ve kademe kademe onlara inandıklarının gerçek olmadığını göstermek olarak algılıyorum.Bundan daha iyi bir savaş yöntemi olamaz herhalde.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İnsanlık dinlerle yaptığı mücadele sayesinde bu günlere gelebilmiştir. Yoksa hala dünyanın evrenin merkezinde olduğunu sanırdık ve doğrusunu anlatmaya çalışan bilim adamlarını idam ederdik

Link to post
Sitelerde Paylaş

Offfff, yeter ya. Harbiden artık. Bu ne arkadaş ya. Dine söven, dindar olmasa bari.

Tarihsel materyalizm diye bir şey var. Gidin öğrenin gelin. Sıkıldım artık.

Haçlı seferleri vs. dine dayanan savaşlar, bu ne düz mantık arkadaş, savaş ganimeti vs. diye bişi yok. İnsanın, ilkel davranışları, bir kitapta kutsanıyorsa vs. ne kadar önemi var ki? İnsan dediğin mahlukat, aç gözlü, sapıksa, bu sapıklığı bir şekilde dinle kapatıyorsa, büyüyene kadar iki yüzlü bu yol ona belletiliyorsa, bu yol mu suçlu bu din mi?

Dini ne kadar abartıyorsunuz. Anlayamadım. Her şeyin sosyo-ekonomik temelleri vardır. Bu temellerden soyutla, her şeyi dine bağla bu ne kolaycılıktır, anlamadım gitti.

Ben de senin bu saçma sapan üslubundan sıkıldım. Arada bir buhran geçiriyorsun herhalde.

Ne anlattığın belli değil, ne dediğin belli değil, neyi savunduğun belli değil ama uzun uzun her konuyu bir anda yazabilme kabiliyetin var maşallah.

Yukarıda ne yazdık:

"Savaşlar, terör, ilkel bir yığın zorbalık ise cabası. Milyarlarca insan sefalet içinde yaşamakta ise, bunun en büyük nedeni dinlerdir. Çünkü insanlara aydınlanma ve sorunlarla başetme şansı tanımaz."

Düşünme biçimi diye bir şeyden de bahsettik.

Siz savaş deyince insanların üstüne topla tüfekle saldıracağız filan mı sanıyorsunuz, anlamadım ki?

Onları bilgilendirmekten, bilinçlendirmekten, uyandırmaktan sözediyorum. Kurmayı başarmak zorunda olduğumuz çağdaş eğitim sistemleriyle ve her birimiz kendi yaşamımızda. Çağdaş ahlak anlayışını ve çağdaş hukuku bir şekilde dayatmak zorunda olduğumuzdan, dinlere en küçük bir taviz vermememiz gerektiğinden sözediyorum.

Dinlerle din aracılığıyla savaşamazsınız. Sizin bu din eksenli yöntemleriniz bugün ülkeyi şeriatın eşiğine getirdi.

Dinlerin dümen suyunda ilerleyenler kaybederler. Çağdaş ülkelerin hepsi dinleri ibadethaneye tıkmayı başardığı, bu konuda taviz vermediği için çağdaş. Demokrasi, özgürlük ve laiklik dediğimiz o değerlerin hepsini dünyaya ihraç edenler onlardır.

Ama sen kimseye bir şey anlatmaya kalkma bence. Anlaşılmıyor çünkü.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...