Andromeda 0 Mayıs 21, 2008 gönderildi Raporla Share Mayıs 21, 2008 gönderildi Kureyşlilere ana dilleriyle hitap eden bir kitap gönderildiği zaman, Ebu Cehiller, Ebu Lehebler dediler ki: "bundan başka bir kur'an getir veya bunu değiştir" Farzı muhal, bu gün türkçe bir kitab inzal buyursaydı yüce Allah; şimdi iman etmeyenler, yine iman etmeyecekti. Çünki, nasılki Kur'an, kendinden önceki kitapları tasdik etti ve onların söylediklerini söyledi. Elbette, farzı muhal yeni bir kitap gelseydi, elbette o kitap Kur'an'ın söylediklerini söyleyecekti. Ve şu an Kur'an'a iman etmeyenler, ona da iman etmeyeceklerdi. Çünki Kur'an; 6 iman esasını ve 5 islam esasını esas maksad ediyor. Fikre "tevhid", hayata "istikamet" bahşediyor. Kapitalizmin sömürüsünden, zavallı insanları "faizi kaldırmakla" ve "zekat" ı emrederek kurtarıyor. "sen çalış ben yiyeyim" zulmünden kurtarıyor; kazanmada esası, çalışma üzerine bina ediyor. "Altını ve gümüşü biriktirip de onu Allah yolunda harcamayanları ise , acı bir azabı müjdele." (Tevbe Suresi.34.) Kur'an, servetin zalimlerde toplanmasına ve saklanmasına sed çekiyor. Hiç razı olur mu, günümüz ebu cehilleri böyle bir kur'an'dan. Elbette razı olmaz. Onlarda aynen kureyşli müşrikler gibi ; "bundan başka bir kuran getir veya bunu değiştir." diyorlar. Kur'an'da kölelik kaldırılmamıştır ve hatta teşvik edilmiş hukuku yazılmıştır... "Sen çalış ben yiyeyim anlayışını islam kaldırmıştır" derken hiç utanıp sıkılmıyor musunuz?... Karşınızda aptallar mı var sanıyorsunuz? İslamofaşistlerin bu konuya bakışını ve işçilere neyi reva gördüklerini günlük uygulamalarında da görmek mümkün, biraz günlük gazete okuyun... Link to post Sitelerde Paylaş
erosa 0 Mayıs 21, 2008 gönderildi Raporla Share Mayıs 21, 2008 gönderildi Çünki, nasılki Kur'an, kendinden önceki kitapları tasdik etti ve onların söylediklerini söyledi. Elbette, farzı muhal yeni bir kitap gelseydi, elbette o kitap Kur'an'ın söylediklerini söyleyecekti. Ve şu an Kur'an'a iman etmeyenler, ona da iman etmeyeceklerdi. Öncelikle hoş geldin. Hiç bir peygambere allah tarafında verilen bir kitap yoktur, buna muhammedde dahildir. Hiç bir peygamber kendi kitabını görmemiştir. Bahsettiğin kitaplar peygamberler öldükten sonra etrafındaki kişiler tarafından yazılmıştır. Kitap denilen şeyler ogünkü ortamı anlatan tarih ve basit kanunları kapsayan yazıtlardır. Bu sebeple Türkçede inse ingilizcede inse içeriğinde konu itibariyle gereksiz ve boş şeylerdir, insanlara fayda yerine zarar verir. Yumurtayı yaratan allah zaten sana zeka vermiş peygambere ne ihtiyaç var, doğruları görmek istiyorsan sana yapılmasını istemediğin şeyi başkasına yapma yeter. Eğer allaha inanıyorsanız ona basit kitapları mal edip saygısızlık yapmayınız, allah gerzek olmamalı. Link to post Sitelerde Paylaş
2kere2 0 Mayıs 21, 2008 gönderildi Raporla Share Mayıs 21, 2008 gönderildi Öncelikle hoş geldin. Hiç bir peygambere allah tarafında verilen bir kitap yoktur, buna muhammedde dahildir. 6. Rablerini inkar edenler için cehennem azabı vardır. Ne kötü varılacak yerdir orası! 7. Oraya atıldıklarında, onun kaynarken çıkardığı korkunç uğultuyu işitirler. 8. Neredeyse cehennem öfkeden çatlayacaktır! Oraya her bir topluluk atıldıkça oranın bekçileri onlara, "Size bir uyarıcı gelmemiş miydi?" diye sorarlar. 9. Onlar da şöyle derler: "Evet, bize bir uyarıcı gelmişti. Fakat biz onu yalanlamış ve Allah hiçbir şey indirmemiştir. Siz ancak büyük bir sapıklık içindesiniz' demiştik." 10. Yine şöyle derler: "Eğer kulak vermiş veya aklımızı kullanmış olsaydık, şu alevli ateştekilerden olmazdık." 11. İşte böylece günahlarını itiraf ederler. Artık alevli ateştekiler Allah'ın rahmetinden uzak olsun! 12. Görmedikleri halde Rablerinden korkanlar için bir bağışlanma ve büyük bir mükafat vardır. mülk suresi'nden. Link to post Sitelerde Paylaş
2kere2 0 Mayıs 21, 2008 gönderildi Raporla Share Mayıs 21, 2008 gönderildi Kur'an'da kölelik kaldırılmamıştır ve hatta teşvik edilmiş hukuku yazılmıştır... "Sen çalış ben yiyeyim anlayışını islam kaldırmıştır" derken hiç utanıp sıkılmıyor musunuz?... Karşınızda aptallar mı var sanıyorsunuz? İslamofaşistlerin bu konuya bakışını ve işçilere neyi reva gördüklerini günlük uygulamalarında da görmek mümkün, biraz günlük gazete okuyun... islam=kur'an dır. islam adına bir şey söylemek için, illa ki Kur'an'dan delil yazmalıyız. Günahkar, zalim insanların yanlış uygulamalarından islam mesul olamaz. bu formda bazı homoseksüeller var diye bütün bu formdaki ateistleri homoseksüel olmakla suçlayabilir miyiz ? bazı insanların, islam adına yaptığı yanlış uygulamalardan, asla islam ümmeti mesul tutulamaz. evet. bu konuda Kur'an ne diyor, dikkatle okuyalım: 5. İnsanoğlu, kendisine kimsenin güç yetiremeyeceğini mi sanıyor? 6. "Yığınla mal harcadım" diyor. 7. Kendisini kimsenin görmediğini mi sanıyor? 8, 9, 10. Biz ona iki göz, bir dil, iki dudak vermedik mi; iki apaçık yolu (hayır ve şer yollarını) göstermedik mi? 11. Fakat o, sarp yokuşa atılmadı. 12. Sarp yokuşun ne olduğunu sen ne bileceksin? 13. O köle azat etmek tir. 14, 15, 16. Yahut şiddetli bir açlık gününde kendisiyle yakınlığı olan bir yetimi, yahut yerde sürünen bir yoksulu doyurmaktır. 17, 18. Sonra da iman edenlerden olup birbirine sabrı tavsiye edenlerden, birbirine merhameti tavsiye edenlerden olanlar var ya, işte onlar Ahiret mutluluğuna erenlerdir. beled suresinden. Link to post Sitelerde Paylaş
Andromeda 0 Mayıs 21, 2008 gönderildi Raporla Share Mayıs 21, 2008 gönderildi Köle azad etmek köleliği kaldırmak değildir... Peygamberin onlarca cariyesi (savaş esiri kadın seks kölesi) ve erkek kölesi vardır... Kur'an köleler için ayrı hukuk tanımlayarak bu durumu kurumsallaştırmıştır... Buralarda konuyu iyi bilmeden yazı yazarsanız çok zor durumlarda kalabilirsiniz sizi uyarmak isterim... Bu arada İslam sadece Kur'an değildir; islamın ana kaynakları bellidir... Burada şahısların akşam evde uydurdukları kendi islamlarını değil, islamı tartışıyoruz... Link to post Sitelerde Paylaş
2kere2 0 Mayıs 21, 2008 gönderildi Raporla Share Mayıs 21, 2008 gönderildi Bu arada İslam sadece Kur'an değildir; islamın ana kaynakları bellidir... asıl itibariyle islam=kuran dır. bu konuda ehl-i sünnet ulemasının ittifakı vardır. diğer kaynaklar ise yine kuran'dan hareketle kaynak olmuştur. diğer ana kaynaklar ise; sünnet icma kıyas olup, bunlarda yine kuranın kapsamı içerisindedir. islam savaş hukuku, (köle ve cariye hukuku) detaylı bir konudur ve ayrı bir başlık ister. kınuyu dağıtmamak için o bahsi açmıyorum. tevhid ve haşir gibi bedihi hakikatları anlamaktan aciz bir akla, şeriatın mükemmel hükümlerini izaha çalışmayı abesle iştigal görüyorum. güneşi inkar eden bir adama, floresan lambadan nasıl bahsedeceksin ? Link to post Sitelerde Paylaş
Andromeda 0 Mayıs 21, 2008 gönderildi Raporla Share Mayıs 21, 2008 gönderildi asıl itibariyle islam=kuran dır. bu konuda ehl-i sünnet ulemasının ittifakı vardır. diğer kaynaklar ise yine kuran'dan hareketle kaynak olmuştur. diğer ana kaynaklar ise; sünnet icma kıyas olup, bunlarda yine kuranın kapsamı içerisindedir. islam savaş hukuku, (köle ve cariye hukuku) detaylı bir konudur ve ayrı bir başlık ister. kınuyu dağıtmamak için o bahsi açmıyorum. tevhid ve haşir gibi bedihi hakikatları anlamaktan aciz bir akla, şeriatın mükemmel hükümlerini izaha çalışmayı abesle iştigal görüyorum. güneşi inkar eden bir adama, floresan lambadan nasıl bahsedeceksin ? Bu klasik misyoner yaklaşımıdır... Link to post Sitelerde Paylaş
2kere2 0 Mayıs 21, 2008 gönderildi Raporla Share Mayıs 21, 2008 gönderildi Bu klasik misyoner yaklaşımıdır... güneşi inkar eden birisine, güneşi ispatlamadan, hi. bir şeyi ispatlayamazsın. tevhid inancı, güneşten daha aşikar bir hakikattır. Link to post Sitelerde Paylaş
Andromeda 0 Mayıs 21, 2008 gönderildi Raporla Share Mayıs 21, 2008 gönderildi güneşi inkar eden birisine, güneşi ispatlamadan, hi. bir şeyi ispatlayamazsın. tevhid inancı, güneşten daha aşikar bir hakikattır. Tevhid ve haşiri iddia eden onlarca din var... Seninkinin doğru olduğu ne malum ?... Link to post Sitelerde Paylaş
bayşapka 0 Mayıs 21, 2008 gönderildi Raporla Share Mayıs 21, 2008 gönderildi yeni peygamber gelirse ne yapacan..gidip destur mu alacan. mürit mi olacan Siz ne yapacaksınız? Son peygamber.. ama.. ama.. diyip yeni dine mi yöneleceksiniz? Yoksa yeni dini mi yalanlayacaksınız? Link to post Sitelerde Paylaş
2kere2 0 Mayıs 21, 2008 gönderildi Raporla Share Mayıs 21, 2008 gönderildi Tevhid ve haşiri iddia eden onlarca din var... Seninkinin doğru olduğu ne malum ?... işte bunu ancak, tevhid ve haşri can-u gönülden tasdik eden o insanlar ile tartışmak mümkün. ve rahatlıkla tartışıyoruz. Link to post Sitelerde Paylaş
Rochader 0 Ağustos 27, 2009 gönderildi Yazar Raporla Share Ağustos 27, 2009 gönderildi ... Hiç bir peygambere allah tarafında verilen bir kitap yoktur, buna muhammedde dahildir. Hiç bir peygamber kendi kitabını görmemiştir. Bahsettiğin kitaplar peygamberler öldükten sonra etrafındaki kişiler tarafından yazılmıştır. Kitap denilen şeyler ogünkü ortamı anlatan tarih ve basit kanunları kapsayan yazıtlardır. ... :good: Cok dogru söylemissin. Gercektende kendilerine indigi varsayilan sözde kitaplardan okumak bile nasip olmamis. Okusalardi bu teistlerin haline cok gülerlerdi. SAYGILAR Link to post Sitelerde Paylaş
Mohammed 0 Ağustos 27, 2009 gönderildi Raporla Share Ağustos 27, 2009 gönderildi Bu ayette başka bir yamuklukta var.. Kitab ın İslamdan önce sadece iki topluluğa indiğini söylüyor.. Demek ki Yahudiler ve Hırıstiyanlar haricinde (tabikibirde Araplar) başkalarına kitap inmemiş.. En'am 156- (Onu size indirdik ki:) "Kitap, sadece bizden önceki iki topluluğa (yahudi ve hıristiyanlara) indirildi; biz ise, onların okumasından habersizdik (o kitapları okuyamıyor ve dillerini anlayamıyorduk)" demeyesiniz. Link to post Sitelerde Paylaş
l3f6fe8f45 0 Ağustos 28, 2009 gönderildi Raporla Share Ağustos 28, 2009 gönderildi 6-EN'AM: 155- İşte bu (Kur'ân) da mübarek bir Kitap'tır. Onu biz indirdik. Ona uyun ve Allah'tan korkun ki, size rahmet edilsin. 156- (Onu size indirdik ki:) "Kitap, sadece bizden önceki iki topluluğa (yahudi ve hıristiyanlara) indirildi; biz ise, onların okumasından habersizdik (o kitapları okuyamıyor ve dillerini anlayamıyorduk)" demeyesiniz. 157- Yahut: "Eğer bize kitap indirilseydi, biz onlardan daha çok doğru yolda olurduk" demeyesiniz. İşte size de Rabbinizden açık delil, hidayet ve rahmet geldi. Allah'ın âyetlerini yalanlayıp, onlardan yüz çevirenden daha zalim kim olabilir? Âyetlerimizden yüz çevirenleri, yüz çevirmeleri sebebiyle azabın en kötüsüyle cezalandıracağız... Peki biz bu ayetlere göre söyle söyleme hakkina kavusmus olmuyormuyuz ; 1- Kitap sadece bizden önceki üc topluluga indirildi o kitaplari okuyamiyor sadece cevirilerini okuyabiliyorduk. 2- Eger bir Türkce kitap indirilseydi biz onlarin hepsinden cok daha dogru olurduk. Ahada hepsini yazili ilan ettim. Ne yaparsan yap. SAYGILAR 156 da Onu size indirdik ki deniyor ve açıklanıyor.yani indirmeseydik bize kitap gelmedi gelenlerin dillerinden anlamıyoruz derdiniz.Ve bize kitap gelseydi biz çok daha doğru yolda olurduk dememeniz için size de açık delil geldi.Şimdi olması gereken ne olmalıydı.Yani bir kitap inecek peygamber arapça biliyor etraftakiler arapça biliyor bu kitapta arapça olmalı.Peki Biz Türkler biz anlamadık bize de gelseydi diyebilir mi.Hayır çünkü başka dillere çevirmeyin onlara anlatmayın denmiyor.Eğer böyle olsaydı anlamsız olurdu.Ama arap toplumunda inen bir kitabın arapça olması doğal. Bu arada 1 demişsin.ve o kitapları okuyamadığını çevirileri okuduğunu anlatmışsın.Ama ayette dillerini anlayamıyorduk demeyin diye diyor.Çevirileri okuduğuna göre anlaman gerekiyor.Yani biz anlayamıyorduk deme hakkımız yok. 155-156- İşte bu da, bu Kur'ân da büyük bir Kitaptır. Bir Kitap ki, onu biz indirdik. Bir Kitap ki, mübarek, feyz ve bereketine sınır yoktur. Şu halde buna uyun ve karşı gelmekten sakının ki rahmetimize erebilesiniz. Biz bunu indirdik ki Kitab ancak bizden önceki iki topluma -yahudi ve hıristiyanlara- indirildi. Ve şüphesiz biz onların öğretiminden kesinlikle habersizdik; o kitabın anlattığı bilgi ve hükümlerden habersiz bulunuyorduk, demeyesiniz, kıyamette böyle özür beyan etmeyesiniz. Yani yukarda tavsiye edilen genel hükümleri bildiren Kitabın şu topluma veya bu topluma indirilmiş olması, o Kitabın sadece onlara ait olmasını ve hükümlerle yalnız onların yükümlü olmasını gerektirmez. Gerçi Kitabın inmesinden hiç haberi olmamak bir özür oluşturursa da, yahudilerin Tevrat'ında ve hıristiyanların İncil'inde olduğu gibi, bir defa iniş gerçeği duyulup yaygınlaştıktan sonra "Biz O kitabın dilini bilmiyoruz, okuyup anlayamayız ve konuları da her zaman bilmiyoruz" diye özür ileri sürmek de caiz olmaz. Bir Kitabın inişi duyulduktan sonra, her toplumun onu öğrenmesi ve genel hükümlerini bellemesi mümkündür. En azından o toplum içinde bazıları, onun dilini ve anlaşılması için gereken şartlarını, imkan ölçüsünde öğrenip, diğerlerine de sözlü veya yazılı olarak tebliğ edebilirler. Arap müşrikleri arasında da söz konusu hükümleri kapsayan semavî Kitaplardan bir veya iki Kitabın, daha önce iki topluma inmiş bulunduğu ve bu şekilde yahudi ve hıristiyanların Ehl-i Kitab oldukları biliniyordu; bununla beraber onlar, bunların genel hükümlerinden habersiz bulunuyordu. Bu habersizlik, onlar için aslında müşriklikte ısrar açısından bir özür olmamakla birlikte, okuyup yazmaları, mektep- medreseleri olmayan ümmî (okuma yazma bilmeyen) bir toplum olduklarından dolayı, Arab müşriklerinin çoğunluğuna nisbetle, bu habersizlikte bir özür şüphesi bulunabilirdi. İşte herkese feyz ve bereket ve rahmetin genelleştirilmesi için indirilen Kur'ân'ın Arapça olarak indirilmesi, Kıyamet gününde, o haşr ve neşr, o ceza ve azab gününde, bu gibi özür ve bahanelere imkan bırakmamak ve kitabın hükümlerinin sadece indirildiği topluma has olmadığını, onun inmesi işitildikten sonra onu okuma ve okutmasıyla, öğretimiyle uğraşmayıp, hükümlerinden habersizliğin bir özür sayılmayacağını kesin bir şekilde anlatmak gibi bir hikmeti de taşımaktadır. 157-Bu mübarek Kitap indirildi ki, yarın ahirette öyle özür beyan etmeyesiniz veyahut Bize Kitap indirilmiş olsaydı muhakkak biz onlardan daha çok doğru yolda olurduk. Daha iyi anlar, daha iyi uygular, daha doğru giderdik demeyesiniz. Gerçi Kitabın hükümleri geneldir ama, ne yapalım ki, kendi dilimizde olmadığından biz onlar kadar olamadık, yoksa bu halimizde bile birçok hususlarda zekamızı, üstünlüklerimizi göstermiş olan bizlere, bir de kendi dilimizde bir kitap verilmiş olsaydı, neler yapmaz, ne başarılar göstermezdik! Ne çare ki Allah vermedi, diye özür ve övünmeye kalkışmayasınız. Artık muhakkak ki size Rabbinizden, benzersiz bir beyyine (açık delil) ve büyük bir hidayet rehberi ve rahmet geldi. Bunun üzerine Allah'ın âyetlerini yalanlayan ve insanları onlardan çeviren; hem doğru yoldan sapmış, hem de başkalarını saptıran kimselerden daha zalim, daha haksız kim olabilir? Halkı, âyetlerimizden çevirenleri, bu çevirmeyi, sapıtmayı âdet edindiklerinden dolayı azabın kötüsüyle cezalandıracağız. Link to post Sitelerde Paylaş
convert 0 Ağustos 28, 2009 gönderildi Raporla Share Ağustos 28, 2009 gönderildi y56u5u sen bu zarzavat lafları buraya yazacağına kendi fikrini yaz. okumadığın çızıktırmaları aktarmak marifet değil. Link to post Sitelerde Paylaş
cubbelii 0 Ağustos 28, 2009 gönderildi Raporla Share Ağustos 28, 2009 gönderildi y56u5u sen bu zarzavat lafları buraya yazacağına kendi fikrini yaz. okumadığın çızıktırmaları aktarmak marifet değil. herkesi kendin sanma convers Link to post Sitelerde Paylaş
sagan 0 Ağustos 28, 2009 gönderildi Raporla Share Ağustos 28, 2009 gönderildi O zamanin Araplari arasinda Hiristiyani da var Yahudisi de var. Araplar nasil kalkip diyebilir ki bizim haberimiz yoktu vs? Ayetlerin kendisi zaten diger iki dinden bahsediyor. Muhammed bu ayeti acikladiginda o zamanin insanlarinin soyle bir tepki vermis olmasi gerekmez mi: "Hangi iki topluluktan bahsediyorsun sen?" Madem haberleri yok; o zamanin bu ayetten de bi b.k anlamamis olmalari gerekiyor. E o zaman bu ayetin inmesindeki amac ne? Son olarak Muhammed yeni din indirecegine eskilerini direk Arapca'ya cevirememis mi? Oyle ya Allah'in derdi Araplarin "biz o dilleri anlamiyorduk" dirdirindan kurtulmakmis. Yoksa o kitaplarda Muhammed'in isine gelen ayetler yoktu da yenilerini yazma ihtiyaci hissetti? Link to post Sitelerde Paylaş
ssinnerr 0 Eylül 3, 2009 gönderildi Raporla Share Eylül 3, 2009 gönderildi Tevrat ve incil İsrailoğlularına indi. Bu kitaplar sadece İsrailoğlularına hitabeder. Başka bir millet çıkıp Allah'a " sen bu kitapları bize değil israiloğlularına gönderdin" diyebilir. Allah'da bunu engellemek için Kur'an ı tüm insanlığa gönderiyor. Kur'an'ın araplara indirilmesi de çok manidar. mesaj o zamanda ki en sapkın topluluk olan araplara ve tüm insanlığa gönderiliyor. hitabettiği kesimde "ins-u cin", yani tüm insanlara ve cinlere. herşeyi olduğu gibi bu ayetleride çarpıtmışsınız. Link to post Sitelerde Paylaş
Luuu 0 Eylül 3, 2009 gönderildi Raporla Share Eylül 3, 2009 gönderildi (düzenlendi) eğer türklere peygamber geleckse ben adayım, küçük kızlara ilgim yok ama idare ediceksinz nabalım, ha bi de onu bunu kesn biçin demem, ewlatlık alsam karısına göz dikmem... aslında düşünnce allah beni peygamber yapmz bu rezillikleri ne Peygamberim s.a.v yaptı nede sen (seni tanıdıgım kadarı ile ) bu rezillikleri yapabilecek karakterdesin. ALLAH VARDIR. Luuu Eylül 3, 2009 tarihinde Luuu tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Rochader 0 Eylül 3, 2009 gönderildi Yazar Raporla Share Eylül 3, 2009 gönderildi ...herşeyi olduğu gibi bu ayetleride çarpıtmışsınız. Esas carpitanlar sen ve senin gibilerdir. Bu kitap sadece Araplar icin düsünülmüs ve ayetlerinide ona göre yazmislardir. Insanlik icin inen kitap mitap yok. Siz öyle saniyorsunuz sanmayada devam edin. Insanlik icin indi denen kitaba 6 milyar bakmiyor bile. Bu ne basarisiz Allah. SAYGILAR Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts