Jump to content

İman beyni ele geçiren virüstür...


Recommended Posts

Kafan birgun duz mantik ne, anlamaya baslayacak ve bu yazdiklarini okudugunda "iyi sacmalamisim ha" diyeceksin, gelecek.

Iki gözümüz var yaa mucizeye bak, ikide elimiz var hafazanallah, beyinle kalp ne kadar önemli ki bir tane tam bir mucize subhanallahhh, 3 ayagimiz olsa ne sacma olurdu degil mi? Boynumuzu 180 derece dönduremiyoruz göruyormusunuz mucizeyi oysa baykuslar dönduruyor o da apayri bir mucize, su iciyoruz ya anlamiyor musunuz, yani su yerine asit olsaydi dunya da bak yaratan ne guzel dusunmuste bize su bile yaratmis allahuakbar.

Senin anlamadigin su; oksijen olmasa yerine moksijen olsa moksijen soluyacak sekilde evrilecektik, su olmasa asit icecek sekilde evrilecektik ortam neyse ona adapte olacaktik. Senin bekledigin evrim varsa hani, olsunda göreyim ama evrim dedigin surec milyon yillarla milyar yillarla olusuyor, bugun insanligin emekleme caginda bunu insanlik anlamaya basladiysa milyon yil sonra yasayanlarin suphesi olmayacaktir cunki evrilecegiz belki evrimde insandan ustun irklar cikip besin zincirinin en usutune yerlesecek ama senin soyundan gelenler maalesef evrilmeyecek hala e böyleyse bunuda arabin putu yapti diyecek aslinda sana forumdaki herkes aksine bir sey söylese sen onuda allah istedigi icin öyle oldu diyecegin icin sana cevap yazmak bile luzumsuz ama yazmis olduk bir kere.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 40
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

evt dediğin gibi bu kadar büyük bir evrende çatlak göremiyorsun. nasıl güneşle dünya bu kadar kritik uzaklıkta buluşmuşlar?

Galileo'nin şu sözü ne kadar manidar: ''Güneş, etrafında dönen onca gezegene ve ona bağlı olmalarına rağmen, halen bir kaç salkım üzümü olgunlaştırabiliyor, sanki evrende yapacak başka işi yokmuş gibi.''

Allah sana kuru odundan şerbetli üzüm vermiş. Rahmeti bol. Hem senin ağzına da onu tartacak tatma duyusu vermiş. netice de biri odun, diğeri et. ikisini de bilen bir Zat bunu yapabilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

evt dediğin gibi bu kadar büyük bir evrende çatlak göremiyorsun. nasıl güneşle dünya bu kadar kritik uzaklıkta buluşmuşlar?

Galileo'nin şu sözü ne kadar manidar: ''Güneş, etrafında dönen onca gezegene ve ona bağlı olmalarına rağmen, halen bir kaç salkım üzümü olgunlaştırabiliyor, sanki evrende yapacak başka işi yokmuş gibi.''

Allah sana kuru odundan şerbetli üzüm vermiş. Rahmeti bol. Hem senin ağzına da onu tartacak tatma duyusu vermiş. netice de biri odun, diğeri et. ikisini de bilen bir Zat bunu yapabilir.

Bunları Allah'ın vermediğine dair çok şey yazıldı , çizildi . Ne biliyorsun belki uçan spagetti canavarı bunları yaptı ?

Sizin mantığınız nasıl işliyor bilmiyorum ki .

-Ölüm olduğu için Allah var .

-Aciz olduğumuz için Allah var.

-Kuru odundan şerbetli üzüm çıktığı için Allah var.

-Tavuklar uçamadığı için Allah var.

Varoğluvar. Başlığa yazacakların varsa yazarsın , yoksa yazmazsın. Bu başlık odunlar için açılmadı.

Link to post
Sitelerde Paylaş

iman; hayata pozitif bakmaktır.

Yok olacağına inanmak negatifliktir. Kişinin mutlu olması imkansızdır.

Hakiki İman sahibi birisi kadar mutlu ve huzurlu olmak başka şekilde mümkün değildir.

Kadere iman eden ,kederden emin olur.

İman sahibi birinin çevresinden çok sevdiği biri öldüğünde bilirki; "ahirette kişi sevdiğiyle beraberdir."

Elinden hiçbirşey gelmediği bir musibette kadere iman rüknü devreye girer ve kişiyi zihnen müthiş rahatlatır. Rahatlatmalı ! Rahatlatmıyorsa şayet iman takviye edilmeli, tefekkür edilmeli . Olaylara allah nazarından bakmalı.

Ve kişi herşeye sonuçları itibariyle değer vermelidir.

İnanmanın psikolojideki etkileri araştırılsın.

Ekseri insanlar uğurlu olduklarına inandıkları metal para, taş, kolye,yüzük vs. Materyallerle bile rahatlamaya çalışmaktadır. Bunlar en küçük örneklerdendir.

İnanmanın mı yoksa İslam'a inanmanın psikolojik faydalarını mı araştırayım?

Yoksa Nevzat Tarhan isimli Fetullahçı'nın '' İnanç Psikolojisi'' isimli aptalca yazılmış kitabını mı okudun?

İman karşıt görüşteki insanın hayatına bile saygı duymamayı gerektirebilir. Bundan dolayı fanatizmi katmerleyen en büyük etken de '' İmandır. ''

Kadere razı olmak , din dışı birşeyle ilgilenmemek , mutluluğun köleliğini yapmak , hayata anlam yüklemek mahiyetinde çabalara girip kendini kandırmak , adalet arzusunu imanı ile kamufle etmek , bilimden nasibini almamak , sevdiği insanın acılar çekmesine bile göz yumup ötenazi yaptırmasına engel olmak , hayatı uyuşturucu almış kişi gözüyle değerlendirip kendini rahatlatmaktan farksızdır. Sonra gelmişin bana hikmetlerden bahsediyorsun.

Mutluluk kölesi bir insansın. Buradaki tüm imansızların mutsuz olduğunu düşünen bir insansın. Hayatın ölçüsünü '' mutluluk '' olarak algılayan ve bunun da köleliğini yapan bir insansın. Kör gözünle insanları irşad ettiğini sanan ama insanların kafasına zehir zerk eden imanı katmerlenmiş bir insansın. Sen '' aşık '' bir insansın . Böyle hissettiğin için herkesin de aynı şeyleri hissetmesini bekleyen , herkesin senin inancına ulviyet atfetmesini isteyen bir insansın. Ama bu ulvileştirdiğin şiariyetini mutlak doğru değil , senin aciz bir insan olduğunu bizlere gösterir . Ama pis bir ortamdaki birisi , pis bir ortamda olmadığını nasıl sanırsa , sizler de kendi durumunu normalleştirmiş bir insansınız. Ama bu saydığım şeyleri ise katmerlenmiş imanınızdan dolayı farkedemiyorsunuz.

SAYGILAR

Link to post
Sitelerde Paylaş

gelecek_elbet_gelecek, on 18 November 2010 - 02:31 AM, said:

evt dediğin gibi bu kadar büyük bir evrende çatlak göremiyorsun. nasıl güneşle dünya bu kadar kritik uzaklıkta buluşmuşlar?

Galileo'nin şu sözü ne kadar manidar: ''Güneş, etrafında dönen onca gezegene ve ona bağlı olmalarına rağmen, halen bir kaç salkım üzümü olgunlaştırabiliyor, sanki evrende yapacak başka işi yokmuş gibi.''

Allah sana kuru odundan şerbetli üzüm vermiş. Rahmeti bol. Hem senin ağzına da onu tartacak tatma duyusu vermiş. netice de biri odun, diğeri et. ikisini de bilen bir Zat bunu yapabilir.

Bunları Allah'ın vermediğine dair çok şey yazıldı , çizildi . Ne biliyorsun belki uçan spagetti canavarı bunları yaptı ?

bu aklıma gelmemişti.

Link to post
Sitelerde Paylaş

dante insancıl yorumlarla görmüş papazların rezilliğini.

böyle bir durum söz konusu değil,Dante'nin dönemin politikacılarından olduğunu unutmamak gerek.

Dante'yi önemli kılan eskiye dair bilgileri merak etmesi ve latince ile yunanca ya hakim olmasıdır zaten Dante'nin asıl önemi de Rönesans ile anlaşılır bu da batı dünyasının antik yunan eserlerine ve edebiyatına yönelmesi ile olur,ayrıca o dönemde halk dili ile yazılmış olması önemli bir ayrıntı olması da gayet açıklayıcıdır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

iman kuran çağında ne anlama gelmektedir...

bunun hala çok doğru anlaşılabildiğini sanmıyorum...

şahsen az bir şey sezinlesem de bunu çok iyi anlatamıyorum...

imanı bir yaratıcının varlığını kabul etme şeklinde tarif etmek yanlış gibi geliyor...

çünkü kuranda kafirler imansızlar allah yoktur diye bir söylem getirmiyorlar...

tam tersine yeri göğü yaratanın rızkı verenin allah olduğunu kabul ediyorlar...

buna rağmen onları kafir diye nitelemenin sebebi neydi...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Uzuuuuuuuun uzuuuuuun yazmaya hiç gerek yok . Sade ve herkesin anlayacağı tarzda olması yeterlidir. İman kıçtan çıkan yel gibidir. Önce rahatlatır , sonra kokunun tesiriyle rahatsızlandırır,ardından adamı zehirler. Espri yapmıyorum. Harbiden öyle…:)

SAYGILAR

İmanın her çeşidi öyledir.

Ateizme iman da deizme iman da öyledir hatta bok sineğine iman da öyledir..

Link to post
Sitelerde Paylaş

iman kuran çağında ne anlama gelmektedir...

tam tersine yeri göğü yaratanın rızkı verenin allah olduğunu kabul ediyorlar...

buna rağmen onları kafir diye nitelemenin sebebi neydi...

İnan ki o inandığın tanrının da o kafirleden bi farkı yok..

tarihinde Leo tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Aşk!

Çok yakın bir arkadaşınızı düşünün. Bir gün yanında öyle biri ile geliyor ki...

..."bu ne lan"...

...oluyorsunuz.

Genelde aşk deyince karşı cinsten birine duyulan özel derişik duygular gelir akla...oradan yaptım girizgahı.

Adam ya da kadın arkadaşınızın yanındaki tipsizin teki...hemi de işsiz.

Hatta paspal...bakımsız.

"Ne işin olur böylesi ile" diyorsunuz...

...diyor ki aşığım.

Onun onda bulduğunu siz göremiyorsunuz...ya da gördüklerinizi o görmüyor. Gösterseniz dahi.

Adam doktor...ya da ne bileyim isterseniz endüstri mühendisi olsun...isterse inşaat işçisi ya da kokoreç satsın kardeşim. Önemi yok.

İşe başlasa ayda bir kaç bin lirayı başlangıç maaşı olarak cebine indirebilir. Ama yapmıyor. Tiyatroların tozlu kulislerinde kendisine verilen figüran rolu ile bir kaç yüz lira kazanıyor...yoksulluk ile açlık arasında bir yerde kazancı ama hasta bakmıyor...bir firmada takım elbise ile oraya buraya kartvizit dağıtmıyor.

Gül gibi mesleğin dururken yaptığına bak diyecek oluyorsunuz...dediğinize diyeceğinize pişman oluyorsunuz.

Kokoreçci kırk yaşına geliyor ama hala gözü mühendis olmakta...sınavlara girip çıkıyor. Yılmıyor. Yeter bu saaten sonra okula mı gideceksin diyorsun...durmuyor.

Bir diğeri profesör...hobi olarak müzisyenlik yapıyor. hiç bir sempozyuma ya da kongreye katılmıyor. Araştırma geliştirme zamanı yerine gidip trompetini üfürüyor.

"Manyak mısınız ulan" diyorsunuz ve fiziksel kanıtları ile yaptıklarının saçma olduklarını bir sürü örnekler vererek ortaya koyuyorsunuz.

Saç baş yoldurası cevaplar veriyorlar ve hiç bir şey kar etmiyor.

Meslek aşkı...hobi aşkı...hedef aşkı.

Senin benim gördüğümü o göremiyor...ya da biz onun gördüğünü göremiyoruz.

Aynı şehirde yaşıyor aynı yerlere girip çıkıyorsunuz ama onun soluduğu hava onda farklı yerlerde farklı reaksiyonlar oluşturmakta.

İman da öyle bir şey.

"Vayyy imanı amma yücelttin sen de be" diyeniniz olacaktır da öyle değil...imandan bahsetmiyorum, insanlardan bahsediyorum.

Adama bakıyorsun; tipsiz, edepsiz...

...kadına bakıyorsun; yelloz, zırtaboz...

...arkadaşına bakıyorsun "olamaz" diyorsun...

...oluyor.

Benim senin gördüğünü o göremiyor...ya da biz onların gördüklerini göremiyoruz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Aslında şu din, iman, inanç, konusunu sorun etme sorunsalının imbik göbeğidir bu.

(İmbiğin göbeği ne manaya gelir bilenleriniz illa ki vardır da...beeelki bilmeyen vardır. Rakı imalatında kullanılan imbik var ya...aha onun göbeğinden alınan rakı en lezzetli rakıdır...göbeğe bir musluk koyar da oradan aldığın rakıyı içersen farkı anlarsın. Yok mudur rakı fabrikasında tanıdığınız...deneyiniz.)

Yani şu din iman işlerini kendine dert edinenlerin içinde oldukları kaosun merkezidir bu aşk.

Arkadaş o aşka virüs diyor kızıyorsunuz da...pek de yanılmıyor hani.

Şöyle ki:

Dine, tanrıya, peygambere, ibadete aşık olduğunuzu iddia ediyorsunuz!

Eminim öylesinizdir.

Hödük kılıklı dallamanın yanındaki efsanevi hanımcık sarışını AŞK ile açıklayabiliyorsunuz? Öyle değil mi?

"Sana ne ulan birbirlerine aşıklar ve seviyorlar"

...diyorsunuz.

Demiyor musunuz?

Diyorsunuz diyorsunuz...(tamam, tamaaaam..."adamın parası var kardeşim" gibi kuyruklar taktığınız oluyordur da bazen de olmuyor)

Aşktan çok daha yüce bulduğunuz o kutsal unsurlara laf çakıyor/lar/uz burada...

...çakmıyor muyuz?

Hem de nasıl!!!

E delirmeniz ondandır...Ancak buna virüs denmesi o laf çakmalardan biri değil.

Öyle değil mi ama?

Dinci diyor ki

"Bende iman aşkı var!"

"Tanrı aşkı var!"

"Peygamber aşkı var"

"İbadet aşkı var"

He var.

Diyor ki;

"Gel sen de aşık ol"

Aşkın aşk olmaktan çıktığı, ayağa düştüğü hatta bittiği noktadır bu...

...hatta diyebiliriz ki:

"Demek dincinin derdi orada burada anlattığı o yüce duygu falan değil".

Derdi başkaları. Aşkı da bahane.

Birden bire iş o saf, tertemiz, pırıl pırıl yüce aşk başka bir şekle bürünüyor...

...hödüğün yanındaki efsanevi sarışın misali.

"Kesin adamın parası var abi" diyerek bir kalemde aşkı silip işi avanta seviyesine düşürüyorsunuz ya...

...tam da o hesap.

Demek aşık olduğunuzdan size karşı dönen bir aşk göremiyorunuz.

Katıksız aşk burada yara alıyor.

Katıksız aşkın ne olduğunu bilmeyen var mıdır?

Dinci diyor ki: "benim aşık olduğuma sen de aşık olacaksın"

Ateist diyor ki:

-Tipim değil...

Dinci zıplıyor:

-Seviyorum deeeeee

:)

Aşkın deli danaya dönüşmesi...oldu mu aşk sana vürüs?

Oldu oldu.

***

Dedim size, başlık da konu da on numara.

:)

tarihinde hubbez tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

böyle bir durum söz konusu değil,Dante'nin dönemin politikacılarından olduğunu unutmamak gerek.

Dante'yi önemli kılan eskiye dair bilgileri merak etmesi ve latince ile yunanca ya hakim olmasıdır zaten Dante'nin asıl önemi de Rönesans ile anlaşılır bu da batı dünyasının antik yunan eserlerine ve edebiyatına yönelmesi ile olur,ayrıca o dönemde halk dili ile yazılmış olması önemli bir ayrıntı olması da gayet açıklayıcıdır.

dante ilk hümanist yazarlardandı avrupada öyle biliyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...