Jump to content

Türk Ateistler Neden Rahatsız?


Recommended Posts

Ben bu konuda pante ile aynı fikirdeyim. Bu işler kademe kademe olur. Belli bir taban zorlaması gerekir. Bunun için de fikirlerin daha geniş çevrelere yayılmış olması gerekir.

Bunun yanında elbet örgüt de gerekir.

Benim itirazım örgütün şekli ile alakalı.

Bu bir dernek olmak zorunda değil. Zahmetli bir iştir de zaten dernek işleri.

Bu konu hakkında bir başka başlıkta görüşlerimi cigi'ye bildirmiştim sanırım. Benim sunduğum alternarif, yayın organı çevresinde bir örgütlenme modelidir. Bu, bir çekirdek olur. Derneğe giden yol bu şekilde açılır. Dernek kurulabilir mi, kurulamaz mı ancak o zaman daha net anlaşılır.

Gelenek Dergisi çevresi sonradan partileşti, TKP'yi kurdu.

Türksolu Dergisi çevresi önce dernek kurdu, sonra da partileşti.

Dev-Yol çevresi sadece yayın çıkardı, ama yüz binlerce örgütlü insanı vardı. Ne parti kurdu, ne dernek!

Hatta tüm 68 hareketi, yayınla bu işe başladı.

O yüzden benim önerim yayın-örgüt şeklinde bir model.

Kişilerden önce bize örgüt lazım.

Yasal koşullar bize örgütlenme hakkı vermiyor.

İnternet ortamında neden bu zamana kadar güçlü merkezi bir örgütlenme yaratılamamış.

Bu konu ile ilgiili mutlaka girişimler olmuştur.

Ama neden başarısız kalınmıştır?

Geçmişte bu tecrübelere sahip olan arkadaşların tekrar bir birlik için mücadeleye güçleri ve umutları var mı?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 372
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Posted Images

Bu konu ile ilgili ciddi bir girişim hiçbir zaman olmadı sevgili ipucu.

Ama göndermelerini anladım.

Biz, din merkezli kurulacak bir örgütten yanayızdır. Öncelikleri başka olan gruplarla bir araya gelmemiz o yüzden pek mümkün görünmüyor.

Ama bu bir kan davası değildir neticede. Önceliklerini din merkezine oturtan herkesle tekrar görüşülebilir.

Onun için ışık görmek lazım tabii :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bak şimdi, sayın köroğlu arkadaş..

Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama

Madde 216 -

(1) Halkın sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge bakımından farklı özelliklere sahip bir kesimini, diğer bir kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik eden kimse, bu nedenle kamu güvenliği açısından açık ve yakın bir tehlikenin ortaya çıkması halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Halkın bir kesimini, sosyal sınıf, ırk, din, mezhep, cinsiyet veya bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılayan kişi, altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(3) Halkın bir kesiminin benimsediği dinî değerleri alenen aşağılayan kişi, fiilin kamu barışını bozmaya elverişli olması hâlinde, altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Siz, yasa dışı işler yapmayı planlamaktasınız. Ben şahsım adına, bunu takip ediyorum. Böyle bir girişimde bulunduğunuz an, hangi şehirde olduğunuzu öğrenip, ilgili mercilere- savcılıklara, gerekli suç duyurusunda bulunacağım.

Anlaşıldımı, sayın polyanna.

Yukarida yazilanlar ateistler, diger inanclilar ve dinsizler icin de gecerli.Yasalar toplumun bütününü kapsar sadece sünni müslümanlari degil. Okudugunu dahi anlamayan hukuk fukarasi beyinlere bir seyler anlatmak aciklamak zorunda degiliz/ degilim...Elinden geleni ardina koymayacaksin

Hukuktan zerre kadar anlamadigi nasil belli oluyor...

...kafa cuvalin icinden tek bir gözenekten disariya baktigi icin astigi yasalarin sadece sunni müslümanlari korudugunu saniyor.

Vaah vah vaaaah.

Türkiye'ye geldigim zaman senin Hurma Cumhuriyetin bakalim bana bir sey yapabilecek mi?

Ya sen?

Biraz sey ister...

:lol:

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hiç birşey sanıyoruz. O halde telaşlanmana gerek yok hehe

Sanmiyorum.

Canli hayatta da gerceklerle karsilacaginizi düsündükce canlariniz aciyor sanki etleriniz cekiliyor gibi oluyor. Onun icin burada kivranip sizlaniyorunuz.

"Müslümanlar neden rahatsiz" bir basligi olsa kimin ne yazdigini dahi okumam.

He he heeeeeee.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 2 weeks later...

özgür olmuş olsa idik 5 vakit emre itaat edilirdi,adam istesede izin vermiyor patroncağızları!

bu en küçük bi örnek,çokça çoğaltabilirim,en rahat müslüman ülke türkiye demelisin bence!

müslümanlığın cımbızla çekilip istenilen kısımlarına uyan türkiye

5 vakit emir nerdeymiş acaba ben göremiyorum..

bir de başkasının inacına saldırırsınız ..

bence sen meçhule cımbızla çekilmeyen taraflara da uyup recm hakkı içim eylem yapabilirsin..

Link to post
Sitelerde Paylaş
gerçekte öyle bir topluluk yok ama belki ilerde olur.

Gerçekte öyle bir topluluk var ama "Türk ateistleri" diye sınırlandırıldığında yok denecek, önemsenmeyecek kadar azınlıklar.

Ama bunu "Türkiye non-teistleri" olarak genişlettiğimizde örgütlü olmasa da geniş bir potansiyel var.

Yeterince bilinçli ya da yetersiz bilinçteki bireylerden oluşan bu topluluğun niteliği İslam'a ya da başka bir dine gönülden bağlı olmaması.

Bu topluluğun dile getiremediği rahatsızlığı; her türlü özgürlük talebinin tartışıldığı kamuoyunda kendi özgürlüklerinin konuşulup tartışılmaması.

Topluluğun niceliği Ortodokslardan, Katoliklerden ve diğer azınlıklardan çok daha fazla olmasına rağmen onlar gibi gündeme gelemiyorlar.

Bir Ruhban okulunun açılması konusu yıllardır tartışılmakta ama dindışı insanların din tahakkümü altında ezilmelerinin lafı bile edilemiyor.

İnanç özgürlüğü, dilediği dine inanmak olarak algılanıyor, inanmama özgürlüğü bu kapsamda düşünülmüyor dahi.

Bu sorunun yaşanmasında rejimin ve siyasilerin suçu, üniversitelerin ve akademisyenlerin sorumsuzluğu ile medyanın aymazlığı büyük rol oynuyor.

Rejimin suçu; laikliği göstermelik uygulaması ve devlet eliyle dinin pompalanması, buna karşın din karşıtı düşüncelere ortam sağlanmaması.

Üniversite ve akademisyenler de bilimsel sorumluluklarını rejimin anlayışına teslim olarak çiğnediler. Bu konuda hiç ses vermediler. Evrim teorisini bile çekingen işlediler. Halbuki panel, forum ve konferanslarıyla toplumda tabu olan dini tartışabilir, bu tartışmalarla toplumu yıllar içinde din karşıtı söylemlere alıştırabilirdi. Ama hep "En hassas konu" olarak görüldü ve o nedenle de dindışı potansiyelin özgürlüğü "olmasa da olur" görüldü.

Hiç bir şeyden korkmadıklarını iddia eden medyanın kalemşörleri de en aykırı konulara girdiler ama bu konulara yürekleri yetmedi. " Dine, dindarlara saygı" palavrasına sığındılar. Bu konulara girebilen yürekli 1-2 yazarı da susturmak için bu palavrayı kullandılar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu röportaja yapılan yorumlardan bazıları

En günceli en üstte olacak sırayla yapıştırıyorum.

saltas4/12/2010

19:59

...

olmadığı iddia edilen bir şeyin ispatı olmaz diye bir şey yok.mesela şu odada televizyon yok derseniz ve odanın hepsini görüp gösterebilirseniz yokluğu ispat etmiş olursunuz. Bir köy muhtarsız olmaz. Bir iğne ustasız olmaz sahipsiz olamaz. Bir harf katipsiz olamaz, biliyorsun. Nasıl oluyor ki:Nihayet derecede MUNTAZAM şu memleket Hakimsiz olur?

Nejat Ali Coşkun3/12/2010

13:37

Kanıt.

İnanıyorum ve kanıt sunmayı üstlendim.20'ci yüzyılın sismik araştırma keşfini,jeofizik bilimi şöyle açıklıyor "kıtaların üstüne oturduğu sıradağlar,matrix mağma içinde,jeopod(jeolojik ayak) adı verilen,tabanı yerkabuğu altında ve tepesi yerin merkezi olan yoğun çekirdek mağmaya bağlantılı,yoğun mağmadan oluşmuş konik bağlantılarla fixe (sabitlenme,durağanlaşma) olmuşlardır.Bu nedenle ana kara parçaları,durağan sayılabilecek bir yavaşlıkta(yılda 2-6 m. arası bir hızla) hareket edebilmektedirler.".14 yüzyıl önce de(yani orta çağda),bir kitapta şöyle yazmış"siz dağları sabit sanırsınız,halbuki onlar,gökteki bulutlar misali hareketlidirler,onları kazıklarla(kazık nedir bilen-gören varmı? Ucu konik bir şekilde sivriltilmiş tahta parçasıdır,yoksa günümüzde yaygın bir şekilde insanın insana attığı madikten bahsedilmiyor) sizin için sabitledik.İşte bizim kanıtlarımız,hala inanmazmısınız?".Düne kadar kimsenin bilmediği bu gerçeği,ortaçağda bir kitap nasıl yazabiliyor?Biraz düşünüverelim,o herşeyi düşündüğümüzü sandığımız aklımızla...Evet,ortada bilimsel bir ispatla birebir örtüşen ortaçağda yazılı bir kitap var,bir de aksini iddia eden düşünce ürünleri var.Deyin bakalım şimdi bana,hangisine inanalım? Dedemin bıyığına mı? Yoksa nenemin sakalına mı?

moumou2/12/2010

23:14

Ispat

Tanrinin varligini kanitlamak onun oldugunu iddia edenlerin sorunudur. Olmayan bir seyin kaniti da olmaz. Ben eger odada yesil basli bir canavar oldugunu iddia ediyorsam, kanitlamak zorundayim, karsimdaki yoklugunu ispat etmek zorunda degildir. Akli selim bu degil mi?

ozerdek2/12/2010

21:29

Rahatsız olan aslında Türk ateistler değil, müslüman ateistler!

Hangisi daha rahattır? Müslüman bir ateist mi yoksa hristiyan bir ateist mi?! Bu soru (kasıtlı olarak) belirgin "oksimoron"lar içeriyor, ama abes bir soru değil. Ve yanıtı da bence, şu sorunun yanıtı ile aynı: Hangi dini benimsemiş ülkelerde "laiklik" kavramına pratikte daha çok itibar ediliyor/edilebiliyor? ("Bir ülke bir dini benimser mi, benimsemeli mi?", bu ayrı bir konu ve soru, pratikte maalesef benimsiyor veya kendini benimsemiş bir durumda buluyor. Bu konuda söylenecek çok şey var.) Daha önce de bir yorum olarak yazdığım ve çok sevdiğim şu cümlecik ile bitireyim: "Elhamdülillah agnostiğim". NOT: Daha önce net olarak anlaşılsın diye "elhamdülillah ateistim" diye yazmıştım. Çok fark eder mi!

İtaatsiz2/12/2010

20:52

Dawkins.net acilsin

Galiba Gecen yildi, Radikal'de bir arastirma yayinlandi. 'herhangi bir dine inaniyorum' diyenler %87 cikmisti. Buradan 'herhangi bir dine inanmayanlar'in, yani dinsizlerin oraninin %13 oldugu sonucuna vardim ben. Ayni arastirmada 'bir yaraticinin olduguna inaniyorum' diyenler %94 idi. Bunu da 'bir yaraticiya inanan, ama dine inanmayanlar', yani deistler %7 diye yorumladim. %6 ise yaraticiya da inanmiyor (ateist), ya da emin degil (agnostik). Dinsizlik (deizm, agnostisizm, ateizm) siyasi bir durus degil. Her siyasi gorusten dinsiz var. Ama bir sosyal grup. Ve baski altinda. Turkiye'deki dinsizler (ateist, agnostik ve deistler) seslerini daha cok cikarip haklarini korumalilar. Dawkins.net ateizm propagandasini Ingilizce yapan bir site. Buna bile tahammul gosteremeyen bir toplum demokrasi kuramaz. Baska konularda agzinizla kus tutsaniz bile Dawkins.net kapali kaldigi surece demokrat oldugunuza kimseyi inandiramazsiniz. Sitenin gobeginde bir Turk bayragi var, uzerinde kocaman 'Turkiye'de yasakli' yazisi. Bunu goren en dindar katolik bile (Muhtemelen Tony Blair dahil) icten ice 'pabucumun demokratlari' diyor, Turkiye icin. AB icindeki anti-turklere koz vermekten baska ise de yaramiyor o yasak. Buradan baslanabilir ses cikarmaya.

<br style="line-height: 17px; ">

m.esenceli2/12/2010

17:47

Asıl sorun kendisini bir başkası üzerinden ifade etmeye çalışmak.

İnsan yaratıcıya veya dine inanmıyor olabilir, ancak karşısındakilerin yanlış ve çirkin yaptığını belirterek kendisini ifade etmeye çalıştığında karşıdakini kışkırttığının farkında bile olmuyor. Bu durumun tam tersi de mümkün inançsızlar üzerinden inancını ifade etmek karşıdakini savunmaya geçmeye yöneltiyor. Bunun yerine yalnızca kendi düşünce ve davranışlarını ifade ederek, bu sayede nasıl mutlu olduğunu anlatmanın toplumsal yaşam ve olumlu ilişkiler için daha yapıcı olacağını düşünüyorum. Görüşlerinin birbirinin tezi, antitezi yerine farklı uygulama ve düşünceler olduğu düşünülebilir.

simurg20002/12/2010

17:5

Dini bütünler

Burayı ateistler basmış denince nasıl algılanır? Tam da habere örnek gösterilecek bir söz olur. Ama tersi yapılınca yani dini bütünler basmış denince bu normal görünüyor. İnsan kendini hep merkez alarak bakmak zorunda mıdır. Tartışma ve Dayatma burada başlar. Başkalarının düşünce inaçlarını tartışabilir, eleştirebilirsiniz, ama dışlama ötekileştirme yapmaya kalkarsanız aynı ötekileştirmenin muhatabı olursunuz. Seçimlermiz bize yetmez birde başkaları bizim gibi olmadıkları için aşağılar küçük görürüz. Buradan sonra tartışma düşünce dünyasından çıkar başka mecralara gider.

syevu2/12/2010

15:53

Ateist olmak zor olsa gerek

Elimizde neden ve nasıl varız sorusuna mevcut bulunan cevaplar içinde hala en mantıklısı yaradılış teorisidir. Elimizde bulunan tek ilahlı dinler arasında, felsefi olarak en mantıklı olanı da İslamdır. İslamı yaşaması biraz zordur. Kimse günde beş kez ayağını yıkamak istemez. Hele başörtüsü kolay bir şey değildir. Ancak uygulayanları hayatını düzene sokan bir çok problemden uzak tutan kuralları vardır. İnsan için belirlenmiş hedefler ve yolar vardır. Ve sonuçta vaat edilmiş cennet vardır. Hz. Ebu Bekir'in sözü çok akıllıca. ''Öbür tarafta yokluk hiç bir zararım yok ancak cennet ve cehennem varsa ben kardayım sen ise büyük zarardasın. '' İçinde bir çok tutarsızlığı barındıran ateizme inanmak da yaşamak da zor olsa gerek. Şu anda çocuklarımıza evrim teorisi anlatılıyor. Ancak istediğimiz dini eğitim yasak. Pozitivizm, sekülerizm ballandıra ballandıra anlatılıyor. Ateist de dindar müslüman da baskı altında. Neye inanırsak inanalım birlikte yaşamaya çalışalım.

cakonidis2/12/2010

15:41

Hadi hayırlısı

Her yeri olduğu gibi Radikal'i de dinibütünler basmış, hadi hayırlısı...

thinkerbell2/12/2010

14:40

Neden ateistim, sorunlarım ne? Ortam bulmuşken içimi döktüm, yetmedi ama uzunca oldu...

Biz ailecek ateistiz. Ateist olma zorlaması yok ancak küçüklüğümden beri dinlerin öne sürdüğü yaratıcı fikri ve yaratıcının takip edilmesi gereken bazı kurallarının olması bana mantıksız gelmiştir. Hiçbir zaman da bir ulu güce sığınma ihtiyacı duymadım. Çok küçükken geceleri uyumadan önce dua ederdim. Sonra bunun kendimi iyi hissettirmediğine karar verip bıraktım. Çok küçük yaşlardan beri dinozorlar, uzay, tarih, doğa bilimleri ilgi alanımdaydı. Bunları okudukça, Kuran ve İncil'i güzel hikaye kitapları olmaktan öte bir yere koymam güçleşti. Hele Kuran'ın dili, 15 yaşındayken okuduğumda kadınları konumlandırdığı yer açısından beni çok rahatsız etmişti. Pagan kültürlerine olan ilgim ve tek tanrılı dinlerin nasıl kadının ikincilleştirilmesinde önemli bir rol oynadıklarını görmem de ateist olmam da çok etkili olmuştur. Hatta Tevrat'tan da eski Manieizm gibi dinlerde de cennet-cehennem olgusunun ve yaratım sürecinin sonra gelen kitaplı dinlerle aynılığı, pek ala peygamberlerin de bu kültürleri öğrenip üzerlerine ekledikleri ile dinleri yarattıklarını düşünmeme neden olmuştur. Çok klişe bir tabir ama dini reddetmekle birlikte yaratıcı bir gücün olması fikrini, imkansızlığına rağmen, kanıtlanmamış olduğu için bütünüyle reddediyor değilim. Ancak eğer varsa benim kafamdaki yaratıcı beni sürekli izleyip benden bir karşılık bekleyen bir varlık olamaz. Ancak, bir yorumcunun yazdığı gibi inanç özellikle ölüm, hastalık gibi acılarla baş ederken insanlara çok yardımcı olabiliyor. Ben bunu hayatımda ilk bana yakın kişiyi kaybettiğimde anladım. Dediğim gibi ailede kimse ölümden sonra yaşama, cennette kavuşacağımıza vs. inanmıyor. Böyle olunca dedemin ölmesi, onun artık yok olduğu anlamına geliyordu. Özellikle 23 yaşındaki erkek kardeşimin bunu kabullenmesi çok zor oldu. Bir gün varsın, ertesi gün yoksun diye uzunca süre kendine gelemedi. Ama sonuçta bunun doğanın döngüsü olduğunu, biz insanların kendimizi çok fazla önemsediğimiz için, diğer canlılar için problem olmayan yok olma fikrini kabullenmekte güçlük çektiğimizi, bunun için de dine sığındığımız sonucuna vardı. Yok olma fikrini zor da olsa kabullendi. Benim içinse seni sevenler yaşadığı sürece hala varsın demektir. Dedemi sevdiğim sürece o hep bizimle olacak. Keşke başka bir gerçeklikte buluşacağımıza inanıyor olsaydım derim bazen, bu da beni daha az ateist yapmaz, daha çok insan yapar. Ben ateist olduğumu lisedeki sınıfımın ortası dahil olmak üzere bir çok sosyal çevrede açıklamaktan çekinmedim. Ancak gidip nüfus cüzdanımdaki din hanesini değiştirmeye ya da televizyona çıkıp bu konuda konuşmaya cesaret edemem. Ne yazıkki ülkemizde ateist olduğunuzu çoğu yerde saklamak zorundasınız. Ben bunu saklamak zorunda olmadığım ve özgürce tartışabildiğim bir sosyal çevreye sahip olduğum için en azından özel hayatım açısından şanslıyım. İşte Türkiye'de başörtüsüne özgürlüğü savunan bir ateist olmama rağmen, din ve vicdan hürriyetini benim gibi ateistleri de içine alır şekilde anladıklarından şüpheliyim dindar kesimin. Ben her ne kadar inanmasam da ve Hitchens gibi dinlerin dünyada bir çok kıyıma neden olduğuna inansam da bireylerin inançlarına saygı duyuyorum. Ama aynı saygıyı ve hoşgörüyü görememek beni endişelendiriyor. Sonra laiklik ilkesine sığınıyoruz çünkü biz ateistlere yaşam hakkı tanıyan tek yer orası. Ama adımız laikçi, elitist, endişeli modern vs. oluyor. Endişeleriniz yersiz deniyor. Türkiye'nin %95'i müslüman deniyor, peki benim gibi, ailem gibi kağıt üzerinde müslüman görünüp de ateist olanların nüfus içindeki oranını bilebiliyor muyuz? Biz azınlık mıyız, ne büyüklükte bir azınlığız bunu dahi bilemiyoruz. Yok sayılıyoruz, korkumuzdan çıkıp da bize uygun politikalar üretilmesini dahi isteyemiyoruz. Yine çıkış noktalarının iyi niyetli olduğuna da inansam din adına yapılan savaşlarda tarih boyunca kaç milyon insan öldü, öldürüldü? Müslümanlar çağrı filmini izlerler, bize yapılmış haksızlıklar der, mazlum olurlar. Haçlı seferlerini hatırlarlar sonra. Biz Madımak'ı hatırlarız. Afrika, Güney Amerika oraya giden misyonerlerin yeri geldiğinde öldürerek onlara dayattıkları ve bütün toplum dinamiklerini bozan dinleri ve bunların yarattıkları sorunları yaşamaktadırlar bugün. 9/11'den sonra müslüman olmak terörist olmakla eş tutulur oldu dünyanın dört bir yanında. Avrupa tarihinin emperyal işgaller sonrası yerli halklara yapılanlar dışında, Avrupa topraklarında gerçekleşmiş iki büyük soykırımından biri cadı avlarıdır. Özünde pagan inanışlarını sürdüren kişiler sistemli bir şekilde yakılmıştır. Sonra da ırkçılık ile birleştirilerek sistemli bir şekilde Yahudiler ortadan kaldırılmak istenmiştir. Dinlerin dünyanın dört bir yanında yarattıkları sorunlara ve bir ateist olarak kitlelerden korkmama rağmen, bireylerin dini inançlarını kucaklamaya hazırım. Peki inançlı kimseler kendi inançlarını reddedenleri ya da aynı şeyin bir başka versiyonuna inananları kucaklamaya ne kadar hazırlar? İnanç ve görüşler kitleleri bir arada tutma, yaftalama, kışkırtma yolu olmaktan çıkıp da gerçekten bireysel özgürlüklere dönüşecek mi sorusu 21. yüzyıl insanının en büyük sınavı olacaktır diye düşünüyorum.

<br style="line-height: 17px; "><br style="line-height: 17px; ">

simurg20002/12/2010

14:24

Kutsal ineğimiz bilim hakkında

Türkiyede ateistlerin olumsuz olmasının temeli ateist bir anlaşyışın kendi dışındakileri yobaz ve gerici olarak itham etmesi. Bir yorumcunun insanlığın tüm bilgi birikimini ateistlerin malı haline getirmesi bunun en güzel örneği. Cebir'in ve modern matematiğin mimarları islamın ilk dönemlerindeki müslüman bilim adamlarının çalışmaları ile olmuştur. Pozitivist tek doğrucu kafa dinleri neden eleştirir ki. Günümüzde bir bilim adamı uzayın sonsuzluğu karşında kendince bir yaratıcının olduğunu düşünemez mi? Noktayı pozivistler koymuş ve bitmişmidir. Bilimi kendi mülkü olarak görme nasıl bir ruh halidir. Modern bilim ayrıca kapatilist üretimin motorudur. Eski filozoflar önceden tanımlı bir amaç için araştırma yapmamışlar. Modern bilimin etikle ciddi sorunları var.

Nejat Ali Coşkun2/12/2010

14:0

Hiç Sanmam.

Mahalle baskısımı azaltıyormuş ateist sayısını? Hiç sanmam.Eğer doğru olsaydı etki=tepki kuralına göre,tam tersine sayısal artışla sonuçlanırdı.Mahalle baskısı,dini, maşa olarak kullananlara karşı tepkinin artışına yol açıyor.Dine karşı değil...Değerlendirme yaparken kendine yontan,çarpıtma uzmanlığı,sanat halini almış,besbelli.

alistair2/12/2010

13:40

Tam olarak neye inanıyoruz, neyi reddediyoruz?

Objektif ve geniş perspektifte insanlık tarihine bakıldığında tüm dinlerin, aslında o temel soruya, yani "neden varız" sorusuna cevap vermek üzere, geliştirildiği net biçimde görülüyor. Birbirinden uzak farklı coğrafyalarda verilen cevaplar insanı kendinden daha güçlü bir yaratıcı fikrine ulaştırmış. Sosyal hayatın oluşmasına paralel, bir arada yaşamayı kolaylaştıracak, düzenleyecek kurallar, kaideler, ödüller ve cezalar, henüz bu kanıtlanmayan yaratıcı üzerinden yapılmaya başlayınca kurumsallaşma kaçınılmaz olmuş. Geçmişten gelenler bir kaç noktada toplanarak yazıya geçmiş ve kutsallaştırılmış. Ama işin garibi, insanlar artık o ilk büyük soruyu merak etmez olmuş, cevabının verildiği kabul edilmiş. Öyle ki bir zamanlar toplum hayatını düzenleyen metinler, yeni insanın ihtiyaçlarını karşılamadığı görülüp başta hukuk olmak üzere her alanda daha sistematik ve bilimsel yaklaşımlar benimsense de kutsal olana dokunulmamış. Hatta bizzat devletler tarafından korunmuş, kollanmış. Çünkü yerine koyacakları bir şey yok. İnsanların bir sabah uyanıp, inandıkları veya inanırmış gibi göründükleri şeyin atalarımızın bulmaya çalıştığı cevaplardan ibaret olduğunu ama kesinlik taşımadığını anlamaları devlet yönetenler için kabus olur. Din merakı öldürüyor, hak ve adalet arzusunu başka dünyaya bırakıyor.... Tıpkı umudu bir sonraki haftaya bırakan şans oyunları gibi, tıpkı hiç bir yere ait olmayanı ateşli bir aidiyet duygusuyla bir tarafa iten futbol (taraftarlığı) gibi, tıpkı başka biri yapan uyuşturucu gibi. Karamsarlığa kapılmıyorum, çünkü bu dünya nereye gitmesi gerekiyorsa oraya gidiyor. Yani dinler ve onların verdiği cevaplar da insan aklının ürünü ve bu sürecin bir parçası. Belki kurumsallaşmış haliyle dönemin izlerini taşıyan kural ve kaidelerini bir gün unutacağız ama asıl özünü ve hareket noktasını oluşturan "bir yaratıcı" fikri yabana atılmamalı. Binlerce yıldır ortak aklın ürettiği henüz kanıtlanmamış bir fikir olarak bakılmalı.

Zemin polat2/12/2010

13:31

Bilimin Ateistliği ve İnsan

Bilim İnsanlığın gelişiminde, çağ atlatan buluşları ile,Sistem ile insan arasında somut bir olmazsa olmazıdır!Yaşamımızda vazgeçilmez şeyler bilimin öngörüleriyle hayat bulmuştur.Kuralıklarında Dinsel denklemlerden çok Fiziğin ,Matamatiğin.Feninin kurallarındaki karmaşık denklerimden hareket eder.En muhafazakar, din ulamaları dahi bu Ataist buluşlardan faydalanmayı hiç sakınca görmez.Birçok Kapitalist üretimlerinin sorumluların dan Bilimsel verileri mesleğinin kuralı görmüş, birçok insan Allahla arasına ya bir çizgi koymuş,yada buna ihtiyaç dahi duymamıştır.Türkiyede bir çok insan Ateizmi Koministlerle bağlantı kurar.Temelinde doğrudur.Marxsizmin öngörülerini kavramak için, birçok kalıpları kafada yıkmak gerek.Ama benim haksız gördüğüm bir konu varki buda cehaletin kitle probagandasına bağlamak gerek! Gerçek kapitalistler ve onların önemli teknokratlarıda Ateistir! Kariyerindeki bilgi birikimi onun hurafelerden,inançlardan kendini soyutlamıştır.Aradığı cevabı hayatta orada bulamıyacağına inanır! İnsanlık tarihini 5000 yıla sığdıran bi Genesiz elmacığı hangi bilim adamını ikna edebilir.Anodoluda 12 Bin yıllık uygarlık kalıntılarına hangi inançlı bir Arkeolok cevap vere bilir.Din Soyut izafi,felsefi tartışmaları sever! Somutun gelişimde akılla ölçüldüğü ortamda felsefik soyut varsayımlar ,yanlızca varsayımda kalır.Gerçek üstücülük onun silahıdır.Bilinmez,Elle hisedilme,Görülmez.Hemen cevap olarak bilinen havada öyledir! cevabı gibi gına getiren açılımları dinlemek sıkıcı olur.Bilimi ilim oportonizmi ile yeni şeyler söylediklerini sanırsınız! Bir ara öyle yere varırki ,Ne İncil ne Tevrat, Nede Kuran kalır! Bilinmedik bir x Tanrı oluverir. Bundan 50 yıl önce big ben yokken başka argümantlar sunarlardı.Bilim Adamları Big Beni ( Evrenin başlangıç noktası )bulununca ,buseferde Allah tanımı orda başladı.Ondan önce si ve sonrası polomiklerinde çok güzel bir söz vardır. Çok hoşuma gider aktarmak istiyorum! Önce si sonrası ( Bik ben ) ne olur ise olsun somut bir veridir.Vucudumun oluşunun temel taşıdır.Ama aklımın onu bulması tanrı kavramını bukadar baside indiriyorsa, orda onunda bir sınıra sahip olduğunu gösteriyor! Ozaman oda sınırsız, Tanrı sırrı buharlaşıp evrenin dipsiz kuyusunda yeni evrenlere yol alıyordur!Genel araştırmalara baktığımızda Avrupada ateistlerin temel geçmişlerine baktıklarında ,çoğunun Ailesi Katolik ,yada Protestan fundemetalist bir çizgi çizmesi. Yani dini bilgilerinin eksik olması mümkün değil.Bizden bir farkları Ölümle tehtit edilmemeleri! Sekülaritel sistem kafalarda net olmasısı.Yobazların bizde Laikliği kullanma oprtonistliğine ihtiyaç dahi duymuyorlar! Ayrıca Her Ateistin kominist olmadığının bilincindedirler.Faşist Ateistlerin gerçekliği bunun ispatıdır

TuTasTemre2/12/2010

13:16

İğneyi kendimize batırmalıyız

Çuvaldız nüans kısmıdır.Avrupayı dolaşın bütün ateistler HÜMANİST SEKÜLERdir. Başörtüsü konusunda meselâ Fransa ve İsveç'te önde hep tanrıtanımazlar yer alır, Müslümanlara destek çıkarlar. Türkiye ateistleri ekseriyye salt pozitif jakoben ateisttir.Tanrıtanımazlıklarını başklarının inancına tasallut olmak suretiyle koruyabileceklerini sanarlar ki konuşulan sitelere girseniz sanki ateizmin yek bir gayesi var hepsi hastalıklı din düşmanıymışçasına.Oysa tanrıtanımazlık bir inanç seçimidir başörtülülerin de haklarını eğer eziliyorlarsa savunmalıdır.

<br style="line-height: 17px; ">

HISEYN2/12/2010

12:55

BASKI ALTINDAYIZ!!

Ben türk değilim(haberde türk ateistler dendiği için söylüyorum)ama uzun zamandır dini inancım yok ve şahsi gözlemlerimizden yola çıkarak büyük bir baskı altında olduğumuzu söyleyebilirim.Batıdaki ateist eylemleri falan gördüğümde de imrenerek bakıyorum açıkcası.Sonuçta ben atesit olduğumu yalnızca aileme açıklayabildim.Arada uçurum var yani!!

Nizami2/12/2010

12:42

İnanmak, inanmayanlara hakaret midir?

İslam ülkelerinde ateistlerin halinden en iyi aleviler anlar, panteistler anlar. Bu ülkede tanrıya inanıp da dinlerin ve peygamberlerin uydurma olduğunu düşünen hatta bunu bilimsel olarak kanıtlayabilen insanlar görüşlerini özgürce açıklayamıyorlarsa ateistler bu olmayan özgürlükten hiç yararlanamıyorlar demektir. Ateistforum'dan Hacı'nın ve Turan Dursun'dan Dilaver'in görüşlerine katılıyorum. Özellikle Hacı'nın "Eşcinselim demek, ateistim demekten çok daha kolay" örneği durumu gayet güzel vurgulamış. Düşünün ki inanıyorum demek serbest ama inanmıyorum demek inananlara hakaret olarak kabul ediliyor ve bunu demiş olanlar inananları tahrik etmiş sayılıyor. İşte Madımak katliamı örneği. Aziz Nesin'in tek söylediği "Ben inanmıyorum" dur. Kaldı ki, inanmayanlar neden inanmadıklarını da açıklayabilmelidir. "Ben peygamberlere ve kitaplara inanmıyorum" diyene "Neden inanmıyorsun?" sorusunun yanıtı özgürce verilebilmelidir. Bu yapıldığında "Vay kafir! Kutsallarımıza hakaret ediyorsun." diyen bir zihniyetin ve "katli vacip!" diye fetva veren dinciliğin demokraside yeri olmamalıdır. Asıl ortadan kaldırılması gereken bu ilkel, çağdışı, insanlık dışı zihniyettir. O zihniyet egemen olduğu sürece farklı inanç ve görüşlere yaşam hakkı tanımayacaktır. Halbuki İnsan Hakları Evrensel beyannamesi bunu suç sayar. Başörtüsü nedir ki? Asıl sağlanması gereken özgürlük budur ve Türkiye bu konuda dünyanın en geri ülkelerinden biridir.

hüseyin isabey2/12/2010

12:39

Sosyalizm ateistlik degildir..

Bazi bilim adamlari ateizmi sosyalist olmayala es anlamli olarak görüyor.Bu tez halklarin-toplumlarin sosyalizme olan inancini zayiflati ,hata ezilen toplumlarin tek kurtulus umudu olmasi gereken olan sosyalizm onlar icin "tehlikeli bir öcü"olarak algilamasini sagladi.Sosyal yasamin kendisi sosyal varlik olan insanin vazgecilmezidir.Fakat bilimcilik adina hareket edenler kalipci düsünceleriyle toplumu bu degerli vazgecilmez olan yasam tarzindan uzak tutular.Topluma yapilabilecek en büyük kötülügü sosyaliz=dinsizlik adina yaptilar.Tanrilara yada herhangi bir dine inanmamak her bireyin özgür düsüncesiyle ilintilidir.Ben hic bir dine inanmayan biri olarak bunu götürüp sosyalizme baglayanlari anlamis degilim,demeki bilimciligin kendiside bir dindir.Yoksa bu düsünce bu kadar insanlarda sürekli kendisini tekrarlamazdi.Bu noktadan hareketle bilimciligin de bir din oldugunu düsünüyorum.Bilimcilik toplumlarin dogal yasamina karsi onu rededen dolaysiyla ezilen toplumlarin bin yilarin emegini görmezden gelen,sadece kapitalist moderniteye göre olgulari yorumlayan bir dindir.

hrh2/12/2010

12:33

ne din, nede dinsizlik hicbir kotuyu iyi insan edemez

kotuluk insanin "insani" bir niteligidir inancli veya inacsiz olusuyla alakasi yoktur. ne din, nede dinsizlik hicbir kotuyu iyi insan edemez, edememistir.. ayni sekilde iyi bir insan dine yoneldiginde kotuluge basvuracaktir anlamini tasimaz. En gecerli din, insan sevgisi ve hosgoru niteligidir.

BulutMart2/12/2010

12:32

ipsos

İpsos un araştırmasında Turkiyedeki oranlar bence pek gerceği yansıtmıyor..heralde cihangir ve nişantaşı civarında yaptılar araştırmalarını..

<b; ">

kanatcan2/12/2010

12:28

ATEİZİM VE ÇARESİZLİK MAKAMI

Bir ateist dostum vardı. İsmail dostum tam bir aetisti tanrıya ve dine asla inanmazdı kendince fikir ve düşünceleride.... Bir gün bu arkadaşımın kızı (GENÇ) kansere yakalanır hiç beklemediği bir acıyla karşıkarşıya kalır çaresizdir.Elinden hiç bir şey gelmez doktordan doktora koşuşturur.Hemen ve behemal iyileşmsi için uğraşverir durur.Tedavide olur sonuçta ancak bu acılı ve çaresiz günlerinde sığındığı ve yardım beklediği başka bir makamda vardı TANRI yani ALLAH hep ona dua ettiğini söylerdi kendisi bile inanmıyordu buna..Ama elini açıp tanrıdan kızına yardım etmesi için dua etmlişti...Demek istedğiim o ki insanlar başı sıkıştığında çaresiz kalmdığında sığındıkları tek makam allah makamıdır.Tospembe günlerinde asla tanımadıkları inkar ettikleri ve inanmadıkları makam...Demekki tanrı çaresizliğin sığınağıdır onlar için. Bir gaybe bir meçhüle inanmak zorunda hisseder insan kendini böyle durumlarda

fluent2/12/2010

12:4

onla yada onsuz

daha iyi yada daha kötü demek çok cahilce olur, kimisi bir dayanağa bir desteğe ihtiyaç duyar kimisi duymaz suçlamak anlamsız o kötülüğü yapacak adam dinsiz olsada yapar dinli olsada yapar sistem bu yüzden var onu korumak gözetmek yeterli ne ateist dindara saygısızlık yapabilsin nede dindar ateiste. eşit mesafe önemli

taskindnz2/12/2010

11:58

Sosyal insan ve gruplaşma!

Sadece önemli bir noktaya değinmek istıyorum. Basitçe insanlar sosyal alanda iki güdüyle hareket ederler. Birincisi kendilerine benzeyenlerle gruplaşma eğilimi, ikincisi ise kendine benzemeyeni benzetme suretiyle grubunu genişletme eğilimidir. Bu hem yaşam alanımızı genişletir hem de kolay diyaloga girmemizi sağlar kısacası mutlu ve sağlıklı insan modellerinden biridir. İnsanlar bu konuda fanatikleşmedikçe bir problem olduğunu düşünmüyorum çünkü herkes herkesle arkadaş olmak zorunda değildir. Fakat kati suretle kendimize benzemeyenin ve benzemek istemeyenin yaşam alanına tecavüz edemeyiz. Bunu sağlamada gruplaşmanın doğası önemlidir. Eğer gruplaşma dışlayıcı ve kesin çerçeveli bir ideal üzerine oluşursa zaten doğası gereği fanatikliğe götürür doğal olarak düşmanlar, ötekiler yaratır. Dinin bazı görünğüleri bunun örneklerinden sadece biridir yalnız seküler kesimin de kendini tehlikede hissettiğinde değerlerini koruma konusunda dindarlar kadar fanatik olduğunu görmezden gelemeyiz. Burada öz olanın soyut değerler sistemini korumak değil de bir statunun bekçiliği olduğu gerçeğini de göz ardı etmemeliyiz. Sebep her ne olursa gruplaşmalar sadece daha kapsayıcı ve farklılığı zenginlik olarak alan bir arka planda var olursa zararsız mutluluk kümeleri olarak kalır...

mu2/12/2010

11:57

Dinlerin cenaze namazina dogru

Batida, gectigimiz yuzyillarda bilim ve dinin catismasi sonucu din hep geri adim atmak ve daha onceleri konu almaktan cekinmedigi hatta temelini olusturan - dunyanin ve evrenin olusumu gibi- alanlardan elini etegini cekmek zorunda kaldi. Bunun onemli orneklerinden biri Darwin' in kilise tarafindan lanetlenerek basladigi seruvenine, gectigimiz yillarda Papa' nin "iade-i itibar"i ile devam etmesi, "dunyanin yaratilisi" ile ilgili hikayelerin somut gercekmis gibi kabul edilmesinden, metaforik hikayeler olmaya gerilemesi yine papa' nin fizikcilerden buyuk patlamadan oncesi ile ilgili spekulasyon yapilmamasini rica etmesi... Bu geri cekilme tabii olarak tum tek tanrili dinler icin gecerli, zira temel konularda dinlerin argumanlari ortak. Buna ragmen bunun toplumlara yansimasi o kadar hizli olamadi. Genel olarak bati deyince yekpare bir butunmus gibi konusulagidiyor ancak, Kanada, ABD, Ada Avrupasi, Iskandinavlar ve Kita Avrupasi toplumlarinda tanri inancinin ele alinisi farklilik gosterir. Ornegin ABD' de "din somurusu" hemen hemen bizdeki kadarken Ada Avrupasi' nda orgutlu tanri inanci -yani dindarlar-yaridan az, tanri inanci olanlarin cogu da arada agnostiklige kayar. Ozel olarak adada son derece omurgali ve entelektuel duzeyi yuksek bir sekilde bir "ateizm dalgasi" gelmektedir ki ornegin Papa' nin Birlesik Krallik' a son ziyaretinde "burasi artik Hristiyan degerlere sahip bir ulke olmaktan cikti" gibi birsey soylemesine neden olmus, Atesitler de gereken cevabi duzeyli ve omurgali bir sekilde vermistir. Bizdeki durum ise mukeye kabul etmez: Zaten tek tanrili dinlere inananlar esit degilken, ateistlerin ayni haklara! sahip oldugunu soylemek biraz abes olur ( gunde 5 kere "tanri bir aldatmacadir" diye anons yapin inanmiyorsaniz! Hadi tamam 1 kere olsun... Hadi tamam ezan hoparlor olmadan okunsun...Hic biri olmadi degil mi?). Diger taraftan "Adnan Hoca" cilarin silme safsata dolu yayinlari/siteleri acikken RichardDawkins.net v.b. sitelerin kapali olmasi propaganda esitsizliginin en hafif! gostergesi.

simurg20002/12/2010

11:14

Kuzey Kore ve Tanrı

Hitchens'in Tanrıyı Kuzey Kore ile özdeşleştirmesi ilginç. Diktatörler ile özdeşleştirse yine tamam diyeceğim. ABD gibi nükler silahı geliştiren, yayan, kullanan bir ülke ortada ike neden Kuzey Kore. Batı tanrı öldürüp yerine geçmek için çok uğraştı ama bir türlü beceremedi. Din'nin kötü olması insan ile ilgili bir durumdur. İnsan iktidar kavgasına her türlü şeyi alet edebilir. ABD'nin ırakı işgalini haçlı seferi olarak göstermesi tamamen kendi toplumun desteğini almak için. Burada dinin suçu ne? Eskiden kominist avlayanlar bugün müslüman avına çıkmış. Burada islamın suçu ne. İslam inancı ile müslümanların inaçları çoğu kez örtüşmez. Gariptir ama örtüşmez. Öyleki üç halifeyi ve peygamber torununu katledenler görünürde müslümandı. Osmanlı sultanlarıda, İran şahlarıda, bugünün modern devletleride insanların dini inaçlarını tepe tepe kullanmıştır, kullanıyorlar. Burada dinin suçu ne? Ateistlere gelince şu soru çok önemli. Ateistler diğer dinlerin kutsalına saldırıda bulunuyorlar mı? Bana ne kadar saçma gelse hindistanda ineklere tapanlara hakaret edemem, dalga geçemem. Bu ilkeyi herkes uyguluyor mu?

palenke2/12/2010

10:44

ölcü

insanlari degerlendirirken ölcüyü inanan yada inanmiyan diye ayiramayiz cünkü insanin inancli yada ateist olmasi o insani ne cok iyi bir insan nede cok kötü bir insan yapar,bu degerler kisinin özelidir,herkes inancini yada inancsizligini icinde yasamali,yasam alaninda her ikisininde hic bir rolü olmamali,evrensel degerlerden nasibini almadiktan sonra zaten iki grupta sinifta kalmis demektir.

.

tarihinde Ateist Bakış tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 2 weeks later...

Geçen hafta hükümet tarafından kapatılan bir ateist mizah forumu var. Buradan sizden destek istemeye geldim.

Türkiye'nin en büyük ateist mizah forumu baskılarla mücadele etmeye çalışıyor;

http://www.babasayfa.com/forum/anketler-oylamaclar/inanc-yonelimi-anketi-t3217-60.html

Bakın ne kadar ateistiz. Çok mağduruz. 25 kardeşiz tek göz odalı evde yaşıyoruz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Türkiye'de yasayan Türk ateistlerin geneli hayatlarindan memnunlar rahatsizliklari filan da yok...

...rahatsiz olanlar baska ülkelerde yasayan Türk ateistler.

Türk'müsün, "evet Türk'üm" diyorum ama ne oldugumda belli degil tam bir Anadolu mozagi...

...karisimda her cesit irk bulunmakta.Kafatasi irkcilar benim gibilere "etnik döküntü" diyorlar...

E deve genide var.

Fakat ekmegini yedigim suyunu ictigim ana yurdum icin karinca kararinca bir seyler yapmaya calisiyorum.

Acaba ben salak miyim?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Geçen hafta hükümet tarafından kapatılan bir ateist mizah forumu var. Buradan sizden destek istemeye geldim.

Türkiye'nin en büyük ateist mizah forumu baskılarla mücadele etmeye çalışıyor;

http://www.babasayfa...i-t3217-60.html

Bakın ne kadar ateistiz. Çok mağduruz. 25 kardeşiz tek göz odalı evde yaşıyoruz.

orda mizahın, m'si bile yok.. yeni kayıt olana bile küfür ediliyor.. hükümet kapattıysa iyi yapmış.. ateizmle küfürün bağdaştırılması yanlış.. 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Türkiye'de yasayan Türk ateistlerin geneli hayatlarindan memnunlar rahatsizliklari filan da yok...

...rahatsiz olanlar baska ülkelerde yasayan Türk ateistler.

Türk'müsün, "evet Türk'üm" diyorum ama ne oldugumda belli degil tam bir Anadolu mozagi...

...karisimda her cesit irk bulunmakta.Kafatasi irkcilar benim gibilere "etnik döküntü" diyorlar...

E deve genide var.

Fakat ekmegini yedigim suyunu ictigim ana yurdum icin karinca kararinca bir seyler yapmaya calisiyorum.

Acaba ben salak miyim?

türk görünce japon taklidi falan yapmalısınm cigi,belki onurunu kurtarırsın :D

valla ben bu ülkeye ait herkesi bizden görüyorum ben normal olanım sen de öylesin

ama biliyosun dışarda ülkeyi karalamadan modern ve demokrat da olunmuyor..

Link to post
Sitelerde Paylaş

ama biliyosun dışarda ülkeyi karalamadan modern ve demokrat da olunmuyor..

Ülkemi asla karalamam fakat bizim insanlarimiz bilinen gercekleri yani sorunlari masaya yatirip tartisip cözüm üretmemekteler.Sorunlari görmezden gelerek halinin altina süpüre süpüre ülkemizde yasamak iyice zorlasti diye düsünüyorum.

En azindan yasadigim ülkede olan hak ve özgürlüklerin insanlarimiz tarafindan bilmelerini onlarinda yasamalarini arzu ediyorum.Halbu ki yasadigim ülkede ve diger AB ülkelerinde de elestirdigimiz bir cok problemler bulunmakta. Benim durumumda olan arkadaslarimin cogunun ayni duygular icinde olduklarini tahmin etmekteyim.

Bizler iki arada bir derede kalmis, Türkiye'de Alamanci, yasadigimiz ülkelerde (pasaportlarimiz olsa dahi) yabanci olarak algilanan insanlariz.

Türkiye'de dinlerden, dogmalardan, irkciliktan vaz gecilmesi gerekiyor.Üniter yapimizi bozamiyorlar.O zaman birlikte huzur icinde yasamanin ortak paydalarini tartisip konusmak gerekir...

...kavga etmenin, birbirini bogazlamanin firsatlarini degil.

Bizler yasayip görerek edindigimiz bilgilerimizi tecrübelerimizi insanlarimiza aktarma cabasi icindeyiz.Fakat bunu yaparken cok zorlandigimizi düsünüyorum.

Cikinlarimizi sirtlarimiza vurup ciktik bir kere yola, geri dönmek yok.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bir Türk ateist olarak neden rahatsızmolduğumu ben de paylaşmak isterim. Dinden rahatsız değilim çünkü hiç ilgimi bile çekmiyor. Fakat dinin insanların iç dünyalarından çıkmasına rahatsızım. Sorunların başlama eşiği orası bence.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bir Türk ateist olarak neden rahatsızmolduğumu ben de paylaşmak isterim. Dinden rahatsız değilim çünkü hiç ilgimi bile çekmiyor. Fakat dinin insanların iç dünyalarından çıkmasına rahatsızım. Sorunların başlama eşiği orası bence.

Sen dinden rahatsızsın Victoria.

İnsanın iç dünyasında olan din değildir. Özgür inancıdır.

Dışa çıkıp da toplu ayine, toplumsal harekete, kurumlaşmaya, yayılmaya ve baskıya dönüştüğünde adı din olur zaten.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sen dinden rahatsızsın Victoria.

İnsanın iç dünyasında olan din değildir. Özgür inancıdır.

Dışa çıkıp da toplu ayine, toplumsal harekete, kurumlaşmaya, yayılmaya ve baskıya dönüştüğünde adı din olur zaten.

O da doğru, hiç bu açıdan bakmamıştım. Ama bireysel ibadet de din kapsamına girmez mi?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...