Jump to content

Yaşamın başlangıcı açıklanırsa ...


Yaşamın başlangıcı açıklanırsa ...  

45 oy

You do not have permission to vote in this poll, or see the poll results. Please sign in or register to vote in this poll.

Recommended Posts

Bu forumda Tanrının var olup olmadığı ana konu.

Doğaüstü, bilinçli bir Tanrı'nın varlığına inanlara bir sorum var:

Yaşamın (ilk hücreler vs) bir Tanrıya gerek kalmadan, tamamen maddi (fiziksel, kimyasal ...) bir süreç sonunda ortaya çıktığı kanıtlanırsa (hiç bir şüphe'ye yer bırakmayacak şekilde kanıtlandığını farzediyoruz),

Tanrıya olan inancınızdan vazgeçer misiniz?

Açıklama:

deist: bir tanrıya (ya da tanrılara) inanan, dinlere inanmayan.

agnostik: belki var, kanıtlanamaz diyen

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 50
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Sayın ateshbey bu sizin kişisel görüşünüz olsa gerek. Çünkü eminim bu gibi tartışmalar asırlardan beri sürüyor ve ne dünyanın güneş etrafında döndüğü gerçeği ne de öküzün boynuzları üzerinde olmadığımız gerçeği milyarı aşkın insanın kafasındaki düşünceleri değişiremedi. Din olgusunun bilimle kesişen bir tarafının olmadığını, bilim ne söylerse söylesin diretilebildiği noktaya kadar diretilip, diretilemediği anda ise bilmi dine uydurma çabaları göze çarpıyor. İnanç eski çağlarda üstlendiği misyonu yitirmiştir bence. Yani artık varlığı ve hayatı açıklama fonksiyonunu tamamen kaybetmiş doğrudan doğruya bir saplantı halini almıştır. Hele hele toplumlarda egemek sınıfın insanlar üzerinde bu saplantıdan istifade ederek tahakküm kurma çabası varken inançların bilimsel gerçeklerle yok edilebileceğini pek düşünmüyorum. Sosyal anlamda bir dönüşüm şart.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Kesinlikle inancım sonlanır...

Evren ve hayat kendiliğinden oluşmuşsa Tanrı konu mankenliğinden başka ne işe yarar? Olsa ne Olmasa ne?

Şuanki bilimsel veriler ışığında tanrıdan bahsedecekseniz; sadece ve sadece, mevcut olan Goldilocks değerlerini 0.07'ye ayarlayıp, sonra da geri çekilerek olacakları izleyen bir tanrıdan başka bir varsayım yapamazsınız.

Gerisi kendiliğinden oluşmuştur çünkü.. He; hidrojenin, şuan gördüğünüz bütün maddelerin ana kaynağı olduğu kesindir. Ve evrende bulunan maddelerin şuanki yapılarında bulunabilmesi ve dolayısıyla canlılığa imkan verebilecek düzeyde olmasının sebebi Goldilocks değerleridir. Eğer bu değerler biraz farklı olsaydı, evren yine olurdu ama maddenin yapısı değişeceğinden kesinlikle şuanki durum oluşmazdı. Muhtemelen canlılıkta oluşmazdı. Ama Goldilocks değerleri o düzeyde, ve sonuçta biz buradaysak canlılıkta oluşmuş demektir.

Şu kesin olarak kanıtlanmıştır ki; canlılık değişim gösterir.. Ve kesin olarak kanıtlanmıştır ki; hala bir çok gezegen oluşmakta ve yok olmaktadır. Bunlardan eminim ki bazılarında canlılık başlangıcı mevcut.. Hatta canlılığın son bulduğu gezegenler bile olabilir. Evren, bizim dünyamızdan 10 milyar yıl önce mevcuttu. Üstelik bu mevcudiyetin süreksiz olduğunu iddia edemeyiz. Eğer kendi içine kapanıp tekrar genişleyen bir evren modeli mevcutsa; bu evren ezeli ve de ebedi süreden beri mevcut olabilir.

Eğer düşünen ve de insan gibi hükmeden bir tanrının varlığı konuşulacaksa (biz buna akıllı tasarımcı diyelim) ; insanın ve de evrenin neden olduğu sorulardan daha büyük soruların cevabını gerektirir: Kendisi nasıl oluşmuştur.. Kendisi kadar herşeye hükmedebilen ve de yaratan bir tanrı, hangi şartlar altında ve nasıl oluşmuştur? Eğer bir tanrıysa, kendi kendine oluşması gerekir. Nedeni olmaması gerekir. Dolayısıyla kendi içinde bir paradokstur tanrı.. Sözde, herşeye bir başlangıç biçmeye çalışan insanın soruların cevap vermiştir; ama, iş kendisine gelince; tanrı kavramını savunacak kişiyi her türlü rezil duruma sokmuştur. Kaldı ki; tamamen hayali bir varlıktır. Maddi ve de somut değildir.Hiçbir gerçekliği mevcut değildir.

Öte yandan, evrenin insan için yaratıldığını savunmak; evren ve de dünyanın milyar yıllık tarihleri baz alındığında ve insanın tarihiyle kıyaslandığında, yapılabilecek en anlamsız şey olacaktır. Şu bir gerçek ki; evren, insan için yoktur. Zaten bizim uydurduklarımızdan başka, bunun da bir belgesi yoktur. Elimizdekiler ise, belgeden çok hurafe niteliğindedir.

Ama merak etmeyin ateshbey.. Bilim; nasıl dünyanın yuvarlak olduğunu, öküzün boynuzunda dönmediği ya da bütün evrenden ibaret olmadığını kanıtladıysa.. Varolmuş bütün tanrı türlerini tarihe gömdüyse.. Tek tanrılı inanç sistemini de "tamamen" tarihe gömeceği gibi; sizin merak ettiğiniz soruların cevabını da verecektir. Zaten tek tanrılı inanç sistemi çoktan tarihe gömülmüştür; ancak zamana ihtiyacı vardır.

Veriler önünüze geldiğinde; bilime ne kadar inanırsınız, bundan ne kadar tatmin olursunuz bilemem.. Daha geçen gün milliyette gördüm; sözde efsane olan ve de yokuş yukarı olarak gözüken yoldan arabaların yokuş yukarı çıkıyor olması meselesi..

Aslında durumun tamamen bir göz yanılması olduğu ortaya çıktı.. Kaldı ki; bundan daha doğal birşey olamaz.. Ama haberin yorumlarını okudum; şok oldum. İnsanımız buna bile inanmıyor. İlla ki hurafeye inanacak.. Bukadar çaresiz bu insanlar.. Bilimadamını suçluyorlar.. Gerçekleri göz göre göre inkar ediyorlar.. Çünkü yıllardır inandıkları, bu sayede inançlarını güçlendirdikleri bir hurafeleri daha yıkıldı.. Hala görmüyor musunuz? Bunu zamanın da Muhammed söylemişti.. Şimdi ben söylüyorum: Hala inkar mı ediyorsunuz?

Dolayısıyla, sizin vermiş olduğunuz söz bana boş geliyor. Çünkü şuan izlemekte olduğunuz din kanallarını ne siz değiştireceksiniz; ne de onlar farklı bir yorum yapacak.. Farklı bir yorum duyduğunuz zaman da; bunun tamamen islama karşı hazırlanmış bir komplo olduğunu düşünecek, forumlarda ve de kameralarda feryat figan edeceksiniz. Bilim adamlarını dinsizlikle ve de imansızlıkla suçlayacaksınız. İslam düşmanı olmakla suçlayacaksınız. Bu yayınları yapan ve de kitap olarak yayınlayan kuruluşları dava edecek; dininize hakaret edildiğini söyleyerek mağdur politikasını sürdüreceksiniz.. Şuan yaptığınız gibi..

Dolayısıyla; sizin bizimle anlaşma gibi bir lüksünüz yok.. Bizim bilimimiz ve de gerçekliğimiz, sizi eze biçe yola getirecektir. Siz kabul etsenizde, etmesenizde.. Din adına yapılan kıyımlar, barbarlıklar ortadadır. Çoktan son kullanma tarihi geçmiş kurallar olarak ortadadır. Bunların, değil herşeyin yaratıcısı olan tanrıdan emir olarak gelmesi; aklı başında olan bir insanın ağzından çıkması bile imkansızdır.

Köşeye sıkıştınız. Bilimin henüz doldurmadığı boşluklara tanrı diyorsunuz.. Ama zamanınız azaldı.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Açıkça konuşmak gerekirse eğer teist olsaydım şimdi zaten ve aklı ve mantığı bir kenara atmam gerekeceğinden her koşulda inancıma devam ederdim. Derdim ki o zaman. Allah Bilim yasaları ile hareket ediyor. Ve Adem'e tüm isimleri öğrettiği gibi insanlara bu bilgisini öğretti. İnanmak isteyen ineğe de tapıyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

"başka" deyince açıklayın yazıyor:

zaten yaşamın başlangıcı bu kısıtlı materyalist bakış açısıyla çözülemeyecek. İşin içine süpersicimleri ve boyutları katmadan yani...

Eğer bunları kattıktan sonra çözülürse, yani:

yaşamın başlangıcı bilimsel olarak açıklanırsa,

ateistlerin Tanrı'ya olan inançsızlığı devam eder mi?

yani olaya tersten bakıyorum. Baştaki sorunun benle alakası yok. Asıl sizin benim sorumla alakanız var....................

tarihinde templet tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
"başka" deyince açıklayın yazıyor:

zaten yaşamın başlangıcı bu kısıtlı materyalist bakış açısıyla çözülemeyecek. İşin içine süpersicimleri ve boyutları katmadan yani...

Eğer bunları kattıktan sonra çözülürse, yani:

yaşamın başlangıcı bilimsel olarak çözülürse

ateist materyalistlerin Tanrı'ya olan inancı değişir mi?

yani olaya tersten bakıyorum. Baştaki sorunun benle alakası yok. Asıl sizin benim sorumla alakanız var....................

Yani,

Tanrının varlığı kanıtlanırsa, ateistler Tanrı var der mi? diyorsunuz?

Bana Tanrı'nın varlığını kanıtlayın, "tamam varmış" derim.

Salak mıyım ben?

Bu konuda bir anket açabilirsiniz.

Bakalım ateistler ne diyecek.

.

Link to post
Sitelerde Paylaş
"başka" deyince açıklayın yazıyor:

zaten yaşamın başlangıcı bu kısıtlı materyalist bakış açısıyla çözülemeyecek. İşin içine süpersicimleri ve boyutları katmadan yani...

Eğer bunları kattıktan sonra çözülürse, yani:

yaşamın başlangıcı bilimsel olarak açıklanırsa,

ateistlerin Tanrı'ya olan inançsızlığı devam eder mi?

yani olaya tersten bakıyorum. Baştaki sorunun benle alakası yok. Asıl sizin benim sorumla alakanız var....................

Materyalizmin ne demek olduğunu biliyor musunuz?

Link to post
Sitelerde Paylaş
Yani,

Tanrının varlığı kanıtlanırsa, ateistler Tanrı var der mi? diyorsunuz?

hayır, yaşamın başlangıcı bilimsel olarak açıklanırsa, ateistlerin Tanrı'ya olan inançsızlığı devam eder mi? diyorum. İkisi tamamen farklı.

Bana Tanrı'nın varlığını kanıtlayın, "tamam varmış" derim.

Salak mıyım ben?

Bu konuda bir anket açabilirsiniz.

Bakalım ateistler ne diyecek.

anket açamam, çünkü soru o kadar basit olmaz. Bence Tanrının varlığı tam olarak kanıtlanamayacak ama öyle öyle bilimsel veriler ortaya konacak ki, var dedirtecek. (hy'msı "örümcek mucizesi"nden bahsetmiyorum. Elle tutulur kozmolojik ve mikro kozmolojik bulgular. Bir kere "Tanrı anlayışı" değişecek.

hem "tanrı kanıtlansa inanır mısınız ateistler?" türü anketler çok açıldı.....

tarihinde templet tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

"kısıtlı materyalist görüş" dediğim şeyde, bulguları ileri sıçratacak bir çekiş noktası yoktur. salt deneyler gözlemlerle hareket ederler. bilimin güvenliği için bu yolu takdir etmiyor değilim.

amma.... bilimde devrim, sıçrama yapanlar kabul etseler ya da etmeseler de çılgın-idealist noktalardan motive olurlar. (bunun istisnası Bohr var yanılmıyorsam, kuantum konusunda kendi bulduğu şeye o da şaşırmış..)

işte bu ulaşılabilecek ve motive olabilecek en çılgın çekir noktası BENCE Tanrıdır. Bu benim görüşüm bunu tartışmıycam. (buna da örnek Faraday'ı verebilirim.)

Link to post
Sitelerde Paylaş
"kısıtlı materyalist görüş" dediğim şeyde, bulguları ileri sıçratacak bir çekiş noktası yoktur. salt deneyler gözlemlerle hareket ederler. bilimin güvenliği için bu yolu takdir etmiyor değilim.

amma.... bilimde devrim, sıçrama yapanlar kabul etseler ya da etmeseler de çılgın-idealist noktalardan motive olurlar. (bunun istisnası Bohr var yanılmıyorsam, kuantum konusunda kendi bulduğu şeye o da şaşırmış..)

işte bu ulaşılabilecek ve motive olabilecek en çılgın çekir noktası BENCE Tanrıdır. Bu benim görüşüm bunu tartışmıycam. (buna da örnek Faraday'ı verebilirim.)

Anladım. Siz idealizmin anlamını bilmiyorsunuz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

ideolojik kalıpları neden bu kadar önemsiyorsun. ben onlara ideologların belirlediği felsefi terimler olarak değil latince kökenli kelimeler olarak bakıyorum...

ayrıca görüşlerimin yanlış olduğunu kanıtlamak için illa bir terimin anlamını bilmiyor olmam icap ediyorsa, öyle olsun. söylediklerime karşıt bir görüş olmadığından "sitenin ateist hegamonyası"nın bi şekilde üste çıkması gerek...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Rica ederim öyle bir niyetim yok. Sadece kusurlu bir tespit gözüme çarptı ve muhalif olma hakkımı kimden alacağımı bilemedim. Kusura bakmayın.

Sizin sıradışı kabul ettiğiniz ve mistik anlamlar yüklediğiniz şeyler idealist (!) bilim insanlarının uçuk kaçık hayalleriyle birden bire ortaya atıverdikleri şeyler değildir. Bilimsel pek çok birikimden kuvvet alarak ortaya atılmış ve yine doğruluğu üzerine de pek çok tartışma, deney, gözlem yapılmış şeylerdir. Ve inanın kabul edilenin en az 10 misli kadar hayalgücü yüksek insanın beyninden çıkmış fikir tozlu raflarda birer anı olmaktan öteye gidememişlerdir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
aynştayn'ın lafı var ya: din olmadan bilim topaldır, bilim olmadan din kördür. (Science without religion is lame, religion without science is blind.)

işte onu materyalizm ve idealizm için söylemek lazım aslında... birbirlerini tamamlamalılar. Aslında demek istediğimin toparlaması bu...

"Din" olayından ne anladığına bağlı.

Einstein'ın, tek tanrılı dinlere, kişiselleşmiş, bilinçli bir Tanrıya inanmadığı da açık.

Benim dinim "İnsan Hakları Evrensel Bildirisi".

.

Link to post
Sitelerde Paylaş
"kısıtlı materyalist görüş" dediğim şeyde, bulguları ileri sıçratacak bir çekiş noktası yoktur. salt deneyler gözlemlerle hareket ederler. bilimin güvenliği için bu yolu takdir etmiyor değilim.

amma.... bilimde devrim, sıçrama yapanlar kabul etseler ya da etmeseler de çılgın-idealist noktalardan motive olurlar. (bunun istisnası Bohr var yanılmıyorsam, kuantum konusunda kendi bulduğu şeye o da şaşırmış..)

işte bu ulaşılabilecek ve motive olabilecek en çılgın çekir noktası BENCE Tanrıdır. Bu benim görüşüm bunu tartışmıycam. (buna da örnek Faraday'ı verebilirim.)

Ne yani.

(Olduysa) BigBang'ı açıklamaya çalışmak, doğaüstü güçleri işin içine katmadan Evreni, doğayı açıklamaya çalışmak bir çekiş noktası değil mi?

Sizce,

"ol dedi oldu" kavramını kabullenmek mi bir çekiş noktası?

Yerçekimi kafamızı dünyanın merkezine doğru çekiyor, kendilerini bırakanların kafası çöl kumuna saplanıyor.

Bu mu çekiş noktanız?

Çöl kumu.

(İslamı kastetmiyorum 3 dinin çıktığı yer de çöldür).

.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...