Jump to content

Cumhuriyet Gazetesi'nde Ateistforum'la Yapılan Röportajlar, Medyada Ateistforum


Recommended Posts

Ateistlere sanal dünyada da yer yok

Ateizm Tanrı inançsızlığı yönüyle biliniyor. Oysa başlı başına dünya görüşü ve tüm ateistler her konuda aynı fikirde değil. Ateizmin geçmişten bugüne yolculuğunu ve ateistler hakkındaki tabulaştırmanın sonuçlarını ve sanal âlemde yaşadıklarını ateizm.org yöneticisi Aydın Türk'le konuştuk.

Türkiye'deki önemli tabulardan biri ateizm. Elbette bunun faturası da ateistlere çıkıyor. En çok da ateizmle ilgili organizasyon çabalarında. Büyük ölçüde internet üzerinden yürüyen Türk ateizm hareketleri hakkında ateizm.org sitesinin yöneticisi Aydın Türk'le konuştuk. Kendisi şu an yurt dışında yaşıyor ve ateistlerin sırf Türkiye'de değil dünyanın birçok yerinde kabul görmediğini söylüyor.

-Ateizmin ortaya çıkışıyla ilgili kısa bir özet geçebilir misiniz?

-Ateizm terimi 16. yüzyılda kullanılmaya başlanmış olmasına rağmen, Tanrı ya da Tanrıların olmayabileceği fikri, teizmin kendisi kadar eskidir.

Ateizmin açık kabulü ancak 18. yüzyıldan sonra yaygınlaşmıştır fakat felsefi açıdan ateist fikirlerin Asya ve Avrupada filizlenmeye başlayışı İsadan Önce 6. yüzyılı bulur.

-Siz çocukluktan itibaren tanrı kavramıyla nasıl tanıştınız ve buna yönelik şartlanmalardan nasıl sıyrıldınız?

-Tanrı kavramı toplumun ve kültürün o kadar ayrılmaz bir parçası ki, ilk olarak nasıl tanıştığımı hatırlamıyorum bile. Tek hatırladığım Tanrının olduğu fikrinin hiç sorgulanmadığı. Lisede oluşmaya başlayan şüphelerin olgunlaşıp yerini net bir ateizme bırkaması üniversite yıllarıma denk gelir. Ateizmimi perçinleyen olay, Kuran'ın türkçe tercümesini dikkatli bir şekilde baştan sona okumam oldu. Bana göre bu kitabın ilahi olmadığı, çok eski zamanların bakış açısını ve dünya görüşünü yansıttığı çok açıktır.

Bu yüzden insanlara Kuran'ı okumalarını internette biz ateistler öneriyoruz daha çok. Bakın islamcılar o kadar önermez insanlara Kuran'ı okumalarını. Hatta caydırmaya yönelik yorumlara daha çok rastlanır. "Çok derindir, herkes anlamaz" derler, "abdestsizken dokunulmaz, yüksek bir yere asılmalıdır" gibi başka psikolojik engeller de koyarlar.

-Tanrıya yönelik şartlanmalar bizim bakış açımızı ne derecede etkiliyor. Evrenle ilgili sorularda neleri kaçırıyoruz?

-En çok dikkatimi çeken, insanların farklı dinlerin ya da felsefi düşüncelerin bakış açılarının bir seçenek olabileceğinin bile farkında olmamaları. Çok sorulan "ya varsa" sorusu tamamen dünya üzerindeki farklı binlerce dinin ve inanç sisteminin bir alternatif yerine bile konulmamasına dayanıyor. Ortada sadece iki seçenek varmış gibi davranırlar. Ya bizim bakış açımız, ya da kendi inançları.

-Türkiye'de ateistlere pek iyi gözle bakılmadığı gerçek. Bugüne kadar ateist hareket Türkiye'de nasıl bir yol izledi ve bundan sonra ne gibi çalışmalar yapacaksınız?

-Türkiye'de Turan Dursun ve İlhan Arsel gibi birkaç isim dışında açık ve net bir ateizmden bahsetmek zor. Onlarınki de felsefi ateizmden çok, İslam dininin eleştirisi düzeyinde kalmış fikirlerdir. Konunun bilimsel ve felsefi boyutuyla da ilgilenen, aktif ve nispeten organize bir harekete ise sadece internette rastlanmaktadır. İnternet ilk yaygınlaşmaya başladığından beri, insanların isimsiz ve özgürce yazabilecekleri, fikir beyan edebilecekleri sanal ortam, toplumda açıkça konuşulması zor olan bu tür fikirlerin özgürce tartışılabilmesine imkan sağlamıştır.

"Ateistforum"da sıkça ateist dernek ya da ateist dergi gibi fikirler getirilip tartışılmasına rağmen, sonunda genellikle henüz bu tür projeler için erken olduğu sonucuna ulaşılmakta ve bu tür fikirler hayata geçirilmemektedir.

-Bugüne kadar gerek şahsi gerekse siteyle ilgili olarak ateist olmanız sebebiyle yaşadığınız baskılar nelerdir?

-Şahsi olarak bir problem yaşamadım. Gerek Türkiye'de yaşadığım yıllarda çevremdeki insanların tepkileri, gerekse yakın çevremden gördüğüm tepkiler olumsuz değildi. Fakat siteyle ilgili olarak çok problem yaşadık. Bunların en yaygını, hacker'ların sanal dünyadaki dijital saldırılarıdır. Zamanla bu problemlerle başa çıkmayı öğrendik.

Hazırlıklı olmadığımız problem, mahkeme yoluyla resmi site kapatma ve engelleme eylemleriydi. Malumunuz, Türkiye’nin sicili internet sansürleri konusunda pek iyi değil. Bu konudan en çok payını alan siteler arasındaysa ateist içerikliler var. Özellikle Adnan Oktar ve ekibi bu konuda neredeyse internette bir savaş açtılar. Uyguladıkları yöntem genellikle sözkonusu sitede kendi şahısları adına hakaret bulunduğu ithamıyla mahkemeye başvurmak ve kendilerine sempati duyan savcı ve hâkimler yoluyla ihtiyati tedbir kararları çıkartmak.

Fakat genelde söz konusu siteler amatörce kurulmuş olduğundan ve site sahibi hem ateist bir sitenin temsilcisi olarak gözler önüne çıkmak, hem de avukat tutup bu işlere para harcamak istemediği için siteler kapalı kalmaktadır.

Ateizm.org'un ilk kapatıldığında bizim başımıza gelen de o olmuştu. Sitenin kapatılması konusunda internette uluslararası düzeyde bu konuya dikkat çekmeyi başardık. Bu yüzden farklı bir adresten devam ettiğimiz yayınımızın ikinci kapatılmasından önce, bu sefer Adnan Oktar'ın avukatından bulunduğunu iddia ettikleri hakaretlerin kaldırılması konusunda resmi bir talep aldık. Fakat bahsettikleri mesajların sitenin neresinde bulunduğunu bilmediğimiz için kendilerinden link istedik. "Forumumuzun hangi sayfasında bu ifadelerin yer aldığını bildirirseniz, hakaret olduğuna hemfikir olursak kaldırırız" dedik. Linkleri bildireceklerine dair cevap yazdılar ama bildirmediler. Kısa süre sonra da o yeni domain adresimizin de engellendiğine tanık olduk.

-Sizce insanların bu kadar dine ve tanrı kavramına bağlı olmasının sebebi nedir?

-Bunun sebebi bana göre dinin birleştirici ve cemaat oluşturucu bir rolü olmasıdır. İnsanlar yaşadıkları topluma ve topluluğa olan bir aidiyet duygusunu din yoluyla yaşıyorlar ve dinler bu konuda çok başarılı. İnsanlar da zaten genellikle bilimsel ve mantıksal akıl yürütmeler sebebiyle değil, çevrelerindekilere uyma güdüleri sebebiyle dinlere inanmaktadırlar.

Deniz Ülkütekin

26.12.2010

Cumhuriyet

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 91
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Bence bu büyük cesaret ve saygı duyulması gereken bir hareket, bu kişinin yurtdışında yaşayan yöneticilerden seçilmiş olması da gayet güzel olmuş.

Az da olsa onların daha güvenli bir ortamda olduklarını söylemek mümkün.

Ama yine de tüm yazarlar ve yöneticiler dikkatli olmak zorundalar, biz bu dincilerle birlikte yaşıyoruz ve tüm hayatımızı mahfetmeleri tek bir parmak hareketine bakar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

PDF olarak link var;

http://www.cumhuriyet.com.tr/?im=em&em=cu/cudergi/w/d00.html

ama üyelik istiyormus!?

SAYGILAR

Cumhuriyet'i internette okumak için abonelik gerekiyor Sevgili Rochader.

Dosyayı bize yarın email ile yollayacak gazete, kısa süre sonra da Cumhuriyet Portal'da yer alacak zaten. Link o zaman işe yarar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bence bu yayın bizi ve ateizmi tanıtmada çok yetersiz.

Evet doktor bey ya -.-

ben de uzun birşey zannediyordum , hiç değinilmemiş .

Sanki kaale alınmayacak kadar ufak bir konu . o kadar marka reklamları ya da salak salak magazin haberleri konulmuş 'pazar' ekine( tamam konulsun da ) ama bu röportaja bir sayfa bile ayırılmamış :(

Link to post
Sitelerde Paylaş

Radikal gazetesi gibi bunlar da kısaltmışlar röportajı. Başka sorular da vardı ve yukarıdaki sorulara verilen cevapların bazıları daha uzundu. Ama Cumhuriyet yine de Radikal'e göre çok daha iyi bir iş çıkarmış ve röportajın hiç olmazsa çoğunu yayınlamış.

Cumhuriyet gazetesinden beklenen de oydu zaten.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Mesela Tanrı ile ilgili şartlanmalarla ilgili olarak başka şeyler de söylemiştim. Onları çıkartmışlar. Bir de ceza kanununun 216. maddesinin bize uygulanma çabaları ile ilgili yorumlar yapmıştım ama devam eden bir dava ile ilgili olduğu için olsa gerek, onları da çıkartmışlar.

Bu ikisine üzülürüm. Çıkarttıkları diğer kısımlar çok önemli değil.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Türkçe bir Ateistforum olarak bizim eksikliğimiz ateizmi, ansiklopedik ve bilimsel tanımına sadık kalarak tanımlamaya çalışmada israr etmemizdir.

Ayrıca bu hatalı bir yaklaşımdır da.

Çünkü toplumların malı olmaya başlayan diğer bütün kavramlar gibi, ateizm de sürekli olarak kılıfını zorlayan ve içinde yayıldığı toplumun sosyal ve kültürel altyapısına uygun olarak gelişen, büyüyen ve bu arada metamorfoza uğrayan bir eğilimdir.

Ateistforumu kuranlar ve yönetenler onun bu şekilde büyüyüp dikkatleri üzerine çekeceğini ve Türkiye'de İslam'ın yönetimi ele geçirip ülkeyi orta çağın karanlığına iteceğini tahmin etmemişlerdir.

Ateistforum'un ilkeleri, amacı, politik görüşü, dünya görüşü, felsefesi yoktur.

Bu demektir ki ateistforumu yönetenler ve orada yazanlar arasında ateizm dışında, ortak bir payda yoktur.

Ve ilginç olarak ateizm ve onunla ilgili temel sorunlar konusunda da ortak bir payda yoktur.

Daha da ötesi ateizmin pratik tanımında ve uygulanmasında bile kesin bir uyuşmazlık söz konusudur.

Arada bir hacklenen ve çeşitli saldırılara maruz kalan böyle bir forumun 10 yıl parçalanmadan devam etmesini ben bir mucizeye bağlıyorum.

O mucizenin de forumun sürekli bir saldırı altında olmasında aramak gerektiğini düşünüyorum.

Bu amaçsiz, ilkesiz, herhangi bir felsefi, politik, sosyal görüşü olmayan forumun bu kadar uzun zaman varlığını sürdürmesini başka türlü açıklamak çok zor.

Ateistforum'un hala var olmasının nedeni, onun varlığının inada binmiş olmasıdır.

Başka bir deyişle Ateistforum özgün ilkelerinden, belli bir amacı olduğundan, savunduğu politik ve sosyal görüşlerinden dolayı var değil..

Varlığını sürdürmede inat eden bir yönetime sahip olduğu için hala var.

Bütün bunların değişmesinin zamanı geldiğini düşünüyorum.

Ateistform bu şekilde ilkesiz ve amaçsız devam edemez. Etmemeli...

Bu konularda ateistler farklı düşünebilirler.

Ama bir araya gelip örgütlenmek istiyorlarsa, aralarında paylaştıkları ortak bir payda bulmaları gerekir.

Ateistler bu konularda çeşitli ve çok farklı düşüncelere sahip olabilirler.

Ama ateistforum'un öyle bir lüksü yoktur. Atesitforum, diğer örgütler gibi, ancak belli değerleri paylaşanların kurduğu bir örgüt olmalıdır.

Yani Ateistforu'un bazı spesifik ilkeleri, amacı, sosyal ve poltik görüşleri, temel felsefesi olmak zorundadır.

Dolayısıyla Ateistforum o görüşleri paylaşan ve savunanların yöneteceği bir örgüt olmalıdır.

Bu zorunluk Ateistforum'da yazanları bağlamaz. Onlar istedikleri tür ateizmi veya teizmi savunmakta özgürdürler.

Bu zorunluk Ateistforum yönetimini bağlar.

Bu düşünceler ışığında diyebiliriz ki Ateistforum genel kavramda ateizm konusunu ele almak ve onlar aracılığı ile kendisine bir takım ilkeler ve amaç edinmek zorundadır.

Bu konu bu forumda şimdiye kadar hiçbir zaman tartışılmadı.

Türk ateizminin bu forumda ve bu forumun basına yaptığı açıklamalardaki tanımına uymadığını bu konudaki tecrübelerimizden yararlanarak, çok iyi biliyoruz.

Ayrıca Türk ateizminin diğer ülkelerin ateizminden de çok farklı olduğunun bilincindeyiz.

Bunların çeşitli nedenleri var. Bu nedenlere ayrıca değineceğiz.

Türk ateizmi İslam'ın dümen suyunda ilerleyen bir eğilimdir.

Önce ondan kurtulmaya çalışmalıyız.

Bunun da kolay olduğunu sanıyorsanız, yanılıyorsunuz.

Cumhuriyet'le yapılan bu röportaj bile bizim henüz İslam'ın dümen suyundan ayrılmadığımızın kanıtıdır.

Ben kötünün iyisi kavramına inanmıyorum. Kötü kötüdür.

Bir insan ya ateisttir, ya değildir.

Ben ikisi arasında bir insanın ateistliğini kabul etmiyorum.

Bence o İslam'a hizmet eden bir münafıktır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Türkiye'de ateizmi default pozisyon olarak düşünen ateistler var.

Onların çoğu edilgen türde ateist.

Öyle ateist olunmaz arkadaşlar..

İçinde en ufak bir kuşkusu olan ateist olamaz.

Ateizmi bir yaşam tarzı yapmayan ateist olamaz.

İlkeleri, amacı, etik ve moral değerleri olmayan insan ateist olamaz.

Ateizmi her türlü saldırılara karşı savunma gücüne sahip olmayan ateist olamaz.

Başka türlü inanamadığı ve kuşkuları olduğu için bir insan ateist olamaz.

Ateizm default pozisyon değildir.

Ateizm kötünün iyisi de değildir. Göreli bir kavram da değildir.

Absolüdür.

Ya ateistsinizdir, ya da değilsinizdir.

İkisinin arası olmaz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hacının üzerinde durmak istediği konu önemli. Ateizmin olmazsa olmaz temellerini ortaya koymak şart.

Herkesin (farkında olsun veya olmasın) bir dünya görüşü vardır. Evreni, dünyayı, toplumu ve insanı değerlendirme kriterleri, bakış açıları vardır.Dinler bu dünya görüşlerinin idealizm ayağını oluşturur.

İdealizm, objektif idealizm ve subjektif idealizm olarak iki ana dala ayrılır. Objektif idealizm evrenin var oluşunu objektif olarak kabul eder ancak bunun bir idea tarafından tasarlanıp yaratıldığını iddia eder. Tek tanrılı dinler buna örnektir. Subjektif idealizm objenin varlığını sujeye endeksler. suje (ben) olmadan obje yoktur der. Berkeley idealizmi ve tasavvuf bu tür düşünceyı temsil eder.

Bir diğer ana kol da materyalizmdir (Naturalizm de denilmektedir). Materyalizm Objeyi (evren, dünya, toplum ve ben) yani maddeyi sujenin önüne koyar. Suje, maddenin bir ürünüdür. Canlılığın geldiği son aşamalarda insan bilinci ve düşünceleridir. Tabi materyalizm de kendi içinde alt dallara ayrılır. Kaba materyalizm, diyalektik materyalizm, tarihi materyalizm vs.

Lafı biraz açıktan aldım ki meramımı rahat anlatayım diye.

Eğer inananların, idealistlerin dünya görüşüne tümden karşı çıkar, tepki gösterirseniz, aynı tepkiye maruz kalırsınız. Tepkisel olarak sizlere hak vermiş olsalar da yerine doyurucu bir dünya görüşü ikame etmezseniz onları boşlukta bırakırsınız. Ve her zaman çocukluktan beri şartlandırılmış dünya görüşüne, yani idealizme geri dönmesine engel olamazsınız. İdealizmin yerine, bilimsel materyalist bir dünya görüşü koymak gerektiğini söylemek istiyorum. E bunun için de materyalizmi bilmek ve öğrenmek gerek. Materyalizmi iyi bilmeyen zaten iyi bir ateist olamaz. Tepkisel ateizm, tanrıya tepkisel olarak karşı çıkış, özünde idealizmin bir türüdür. Tanrıyı muhatap alır ama yarattığı evreni beğenmez ve seni tanımıyorum der. A dinine savaş açar ama B dinine dokunmaz. Dinlere savaş açar ama pek çok doğaüstü yaratıklara inanır. vs vs.

Ateistlerin ortak bileşkesi materyalizm, diyalektik ve tarihi materyalizmdir.

Dinlere karşı çıkmanın en iyi ve doğru yolu, dindarlara diyalektik ve tarihi materyalizmi öğretmektir.

Ateistforumun girişine iğnelemek gerekir.

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İstiyorsanız Akit Gazetesi ile de röportaj yapabilirsiniz?

Bence çok bomba olur

İki tane birbirine zıt düşünen kuruluşun buluşmasını hayal bile edemiyorum

Arkadaşlar siz düşünebiliyor musunuz?

Hacı gene sıkmaya başlamış

Ateizmi dine çevirmiş de haberi bile yok adamın

tarihinde sabri tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...