Jump to content

tanrı nasıl olmalı...


Recommended Posts

tanrı kötü mü...

açıkçası bazen çevremizde gördüğümüz duyduğumuz olaylar bize bunu düşündürtüyor...

tabi bu durumda bu olayların tanrı tarafından yapıldığını yada tamamen onun kontrolunde gerçekleştiğini baştan kabul ediyoruz demek ki...

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 363
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

yakup sana kızamıyorum ben...

akıcı ve içten yazıyorsun...

seviyeyi çok düşürmüyorsun...

heyecanını satırlarına güzelce yansıtabiliyorsun...

delikanlılık seziliyor iletilerinde...

ama...

felsefi bir şeyler yazısıyoruz şurada...

bu kadar heyecenlanmana gerek yok bence...

Yok be, niye heyecanlanacakmışım ki Kireçciğim.

Süper Zenci ile müslümanların inandığı Allah’ı kıyaslayarak tıpkı senin gibi ben de biraz felsefe yapmaya çalıştım naçizane.

Kireçciğim, bakma son zamanlarda sana çok fazla takıldığıma. Bana göre sen buradaki müslümanların belki de en iyi niyetlisisin. Her ne kadar inanmasak da bizleri arasıra cennete atman hoşumuza gitmiyor değil hani. Bazen oradaki onlarca huriyi düşündükçe acaba inansam mı diye düşünmekten kendimi alamıyorum. :)

Ama ne yalan söyleyeyim, bazen müslüman olup olmadığın konusunda şüphedeyim açıkçası. Kaldı ki bunu sadece ben değil, birçokları düşünüyor. Belki de dinden çoktan çıktın, belki de hala arayıştasın, kimbilir belki de bir karar arefesindesin, bilemiyorum.

Neticede din konusunda hangi anlayışta olursan ol gördüğüm kadarıyla sen burada kimsenin kalbini kırmadın, kimseye de kötü bir söz söylemedin.

Biz bazen birilerinin sergilediği ısrarlı absürdlüklere dayanamayıp öfkeleniyor, istemediğimiz şeyleri söyleyebiliyoruz. Ama senin yaptığını hiç görmedim ben.

Hani iletilerimde delikanlılık sezmişsin ya, işte sana delikanlı sözü, daha doğrusu asla saf değil ama, elinden geldiğince dürüst olmaya çalışan bir insanın sözü: Evet, sen bir yorumcu-yazar olarak birçoğumuzdan bazen daha olgun davranışlara sahip birisisin.

-------------------

Tanrıyı eğer insanlar yarattı ise, ki öyledir zaten ve biz tüm ateistler de böyle olduğunu düşünürüz, onun değerlendirilmesi de ister istemez ‘insana has’ olacaktır Kireç.

Felsefe de insana has değil mi?

Arkadaşlarımızın birçoğu zaten buna, yani Tanrıların insan beyninin ürünü olmasına vurgu yaptığı için aynı şeyleri tekrarlamak istemiyorum.

Diyeceğim şu ki, buradaki tüm sorunun, tartışmaların, hatta bazen de kanlı bıçaklı olmanın kaynağında teistin düşünme mekanizması ile ateistinkinin farklı olması yatıyor.

Açayım biraz burayı:

Ateist ( çok çok çok düşük bir ihtimalle, hani ne bileyim bir anlık da olsa Tanrının var olabilmesi ihtimali karşısında bile ) 'korkmadan ve özgürce' düşünebiliyor. Teist ise ( hangi dinin inanırı olursa olsun ) öyle değil. Adamın bir kere kafası serbest değil. Ona göre ille de bir ‘yaratan’ olacak, olmalı. Mutlaka olmalı. Ateist ise bunu gereksiz bulur. Bulur, çünkü araştırmıştır ve bilir ki hepsi de ‘kafadan doğma’dır, sıradan beyin ürünü bir uyduruk yani.

Ya düşünsene filmleri Kireç. O filmlerin bir de metin yazarı vardır bilirsin. Adam konuşturur hayal gücünü. Biz de o filmleri ağzı açık izleriz. Hoşumuza gitmişse vay be deriz. Mesela Cüneyt Arkın bir okla, evet sadece bir okla sekiz Bizanslıyı yere devirir coşarız. Kadir İnanır mesela, kendisine doğrultulmuş ve ateşlenmeye hazır silahı sanki 'ver o elindeki su tabancasını leen' der gibi uzanır alır. Polat Alemdar gider, Türk askerinin başına geçirilen çuvalın intikamını çıkarır gelir. Daha neler neler...

İşte aynen böyle; birileri yazıyor, birileri de oynuyor. Biz de ağzımız açık bu naftalinli filmleri seyredip duruyoruz. Daha doğrusu bizler değil de hani, sizin inanır kesimler.

---------------

Farkında mısın Kireç, buraya gelen yeni üyelerin ilk sorduğu soru genellikle şöyle oluyor:

- Ya varsa?

Evet, çoğunlukla sorun da işte buradan, daha doğrusu bu mantaliteden çıkıyor ve ardından da çatışma başlıyor.

Sonra teist devam ediyor konuşmasına:

- Tamam, sizin dediğiniz olsun; Allah yok, yaratan yok, imtihan yok, ahiret yok. Benim kaybedeceğim ne var? Hiçbir şey… Ama ya varsa hapı yuttunuz siz.

Kireççiğim şimdi iki dakika ve lütfen elini yüreğine koyarak bu durumu dürüstçe analiz et. Hiç böyle kurnazca ve sadece menfaat ilişkisine dayalı Allah inancı olur mu? Ne iğrenç bir mantalitedir bu biliyor musun. Adam demek istiyor ki ‘aslında ben de şüphedeyim ama, tedbir gereği inanıyor görünüyorum.’’

Sonra da başlıyor bir yığın argümanlar üreterek hayali Tanrıyı ispatlamaya. Bazen de öyle oluyor ki ateistten okuyup öğrendiği argümanı ters yüz ederek ateiste karşı kullanmaya kalkışıyor. Bunun adı bilirsin 'tereciye tere satmak'tır.

Bir Tanrı olsa bile, her şeyi yaratan bir Tanrı hani, böylesi şark kurnazı menfaatçi birisini cennete sokabilir mi sence? Ödüllendirebilir mi? Ben ki yanılabilen bir insan olarak bunu çirkin buluyorsam Tanrı nasıl çirkin bulmaz?

Düşün bir an, sen üst düzey mevkide birisisin ve senin altındaki diğeri de senden çıkarlanmak için habire sana riyakarca yağcılık yapıyor. Ve sen bunun farkındasın. Ve biliyorsun ki bu ahlaksız kurnaz yağcı senden çıkarlanamayacağını sezdiği anda seni gerekirse arkandan vurma tiynetini de gösterir. Onun yaptığı sahtekarca riyakarlıklarına bel bağlar mısın?

''Efendim Tanrı kötü de olabilir'' diyebilirsin. Hani felsefe yapıyoruz ya… :)

Diyebilirsin tamam da bir ateist olarak ben de diyorum ki iyi veya kötü, bir kere benim Tanrıya ihtiyacım yok kardeşim. Yok yok yok.

Varsa eğer ve ‘keyfi davranma’ sevdalıysa, ki mevcut tek Tanrılı dinlerde Tanrı zaten öyledir, ben ağzımla kuş dahi tutsam tüm çabalarım zaten boşa gidecek öyle değil mi Kireç? Her şey onun keyfine kalmış öyle ya. O halde ne diye kasa kasa bir yaşama kendimi mahkum edeceğim ki. Neticede o iyi olmak zorunda değil madem, sonuçta her şeyi de keyfi; o halde ben de keyfime bakar, kafama göre keyfi takılırım öyle değil mi ama.

Bu sözlerim üzerine belki de şöyle diyebilirsin: Ama bir tanrı inancı insanları kötü fiiller işlemekten alıkoyar ve alıkoyabilir.

Kanun var, nizam var, toplumsal bazı değerler var, görgü var, evrensel değerler var. Kısacası bu konuda da Tanrıya ihtiyacı yok insanoğlunun dostum. Dinlerin hakim olmadığı onlarca ülke var. Noluyor bu ülkelere, batıyorlar mı? Hayır tam tersi; birçoğu gayet mutlu, müreffeh bir halde yaşıyor.

Neyse Kireçciğim, yorumum Köroğlu Destanı’na dönmeden burada noktalayayım.

Bizlere yaptığın bu 'müslüman eziyeti'nden dolayı da sana kul hakkımı helal ediyorum. Hadi iyisin. Sevildiğini bil kertenkele. :)

tarihinde Yakup tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

yakup kardeşime şimdilik sadece eyvallah diyorum...

iletisindeki hususları inşallah bir ara irdeleriz...

şimdi tanrı nasıl olmalı konusundaki fantezilerimize devam edelim izin verirseniz...

tanı güçlü olmalı arkadaş...

neden...

güçsüz bir tanrıyı kim takar...

hımm...

dimi...

Link to post
Sitelerde Paylaş

tanrı ne kadar güçlü olmalı...

onun gücünün maksimum değeri konusunda pek bir fikir yürütemeyiz sanırım...

yani belki sonsuz belki sonsuza yakın bir değerde olabilir...

ama onun sahip olması gereken minimum gücü hakkında daha fazla bir şeyler söyleyebiliriz...

o en güçlü olmalıdır...

ondan daha güçlü herhangi bir şey olmamalıdır...

bizim algılayabildiğimiz evrendeki en büyük güç gerektiren şeyi yapabilmelidir mesela...

evrende en büyük güç gerektiren olay nedir...

bunu bilimadamları çok daha iyi bilirler...

aramızda bilimle uğraşan arkadaşlarında mutlaka bu konuda fikirleri olabilir...

benim bildiğim...

evreni genişleten güç en büyük güçtür...

yani evrendeki bütün yıldızların galaksilerin biribirine karşı uyguladığı çekim gücüne karşı koyup onları sürekli birbirinden uzaklaştırabilecek bir güç...

bunun hesaplaması yapılabilir belki...

işte bu hesap sonunda ortaya yaklaşık bir rakamsal değer çıkar...

işte tanrı olabilecek zatın en az bu rakam kadar gücü olmalıdır efendim...

yani bu rakamdan aşağısı tanrı olmaya yetmez...

önce bu rakamı bilen varsa onu öğrenmek lazım...

tabi bundan daha fazla güç gerektiren bir şey varsa onunda ne olduğunu ve değerini bulmamız lazım...

Link to post
Sitelerde Paylaş

tanrı ne kadar güçlü olmalı...

onun gücünün maksimum değeri konusunda pek bir fikir yürütemeyiz sanırım...

yani belki sonsuz belki sonsuza yakın bir değerde olabilir...

ama onun sahip olması gereken minimum gücü hakkında daha fazla bir şeyler söyleyebiliriz...

o en güçlü olmalıdır...

ondan daha güçlü herhangi bir şey olmamalıdır...

bizim algılayabildiğimiz evrendeki en büyük güç gerektiren şeyi yapabilmelidir mesela...

evrende en büyük güç gerektiren olay nedir...

bunu bilimadamları çok daha iyi bilirler...

aramızda bilimle uğraşan arkadaşlarında mutlaka bu konuda fikirleri olabilir...

benim bildiğim...

evreni genişleten güç en büyük güçtür...

yani evrendeki bütün yıldızların galaksilerin biribirine karşı uyguladığı çekim gücüne karşı koyup onları sürekli birbirinden uzaklaştırabilecek bir güç...

bunun hesaplaması yapılabilir belki...

işte bu hesap sonunda ortaya yaklaşık bir rakamsal değer çıkar...

işte tanrı olabilecek zatın en az bu rakam kadar gücü olmalıdır efendim...

yani bu rakamdan aşağısı tanrı olmaya yetmez...

önce bu rakamı bilen varsa onu öğrenmek lazım...

tabi bundan daha fazla güç gerektiren bir şey varsa onunda ne olduğunu ve değerini bulmamız lazım...

Tanrına sınırmı koyuyorsun..

İbrahimin tanrısı senin tanrıyı yer...

Hatta ağzında gargara yapıp geri tükürür..

Güzel bir çalışma yapıyorsun...Devamını bekliyoruz..

Link to post
Sitelerde Paylaş

kireç tanrı geleceği bilmek zorunda mıdır sence??böyle bir şey dediğini hatırlıyorum ben daha önce..yani geleceği bilmek zorunda değildir demiştin diye hatırlıyorum..

tanrı bilgili olmalıdır...

bilgisiz bir tanrıyı ne yapalım...

ne sorsan bilmiyor...

daha önce de dediğimiz gibi...

böyle bir tanrı yok olan ilgisiz olan güçsüz olan bir tanrı gibidir...

yani üzerinde düşünüp konuşmaya değmez...

peki tanrı neleri bilmelidir...

bunu araştıralım...

bilgi varlıklara ilişkindir...

yani var olan şeylerin özelliklerine dayalı bir şeydir...

yani tanrı var olan şeyleri bilmelidir...

bilgi bir anlamda hafızadır...

hafıza gittimi tüm bilgiler uçar gider...

hafıza da geçmişe aittir...

yani bilgi geçmişe aittir...

geleceğe ait bilgi olamaz...

bu arada tanrının hafızasının da olması gerektiğini bulduk heralde...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tanrına sınırmı koyuyorsun..

İbrahimin tanrısı senin tanrıyı yer...

Hatta ağzında gargara yapıp geri tükürür..

Güzel bir çalışma yapıyorsun...Devamını bekliyoruz..

tanrının sınırıları olmalı mıdır...

bunu derken neyi kasdediyoruz...

yani her istediğini hiç bir sınırlama olmadan yapan biri mi...

bu anlamda ise tanrı kontolsuz bir güç gibi duruyor...

kontolsüz güç ise güç değildir...

bilakis bir güçsüzlük sayılır...

tanrı kendini kontol edebilmelidir...

doğaldır ki bu bir takım sınırlamalar gerektirir...

Link to post
Sitelerde Paylaş

:huh:

kireç geleceği bilmeyen tanrının benden ne farkı var

olmasın öle tanrı inanmam yahu...

geleceği bilen tanrıyla daha çok sorunumuz olur...

yaptığımız ve yapacağımız her şeyi bilen bir tanrı var ise...

yapacaklarımız belirlidir değişmez...

sonu belli bir filmin aktörleri gibi oluruz...

bu da bizim fonksiyonumuzu sıfırlar...

anlamsız birer kukla oluruz...

hayatın ve ölümün bir anlamı kalmaz...

asıl böyle bir tanrıya inanamamak lazım...

yani geleceği bilen ve belirleyen...

Link to post
Sitelerde Paylaş

tanrının sınırıları olmalı mıdır...

bunu derken neyi kasdediyoruz...

yani her istediğini hiç bir sınırlama olmadan yapan biri mi...

bu anlamda ise tanrı kontolsuz bir güç gibi duruyor...

kontolsüz güç ise güç değildir...

bilakis bir güçsüzlük sayılır...

tanrı kendini kontol edebilmelidir...

doğaldır ki bu bir takım sınırlamalar gerektirir...

Tanrın aşkın olmalı..

Hep onu tamamen kavradım..Sınırlarını kapsadım dediğin anda onu tekrar kaybetmelisin..

Yahudilerin tanrısı gibi olmalı..

Sınırlarını olan birisi tanrı olabilirmi?

Çünkü artık o herşeye hükmedemiyordur..Sınırları ona hükmediyordur..

Sınırları olan bir tanrının üzerinde bir tanrı daha olur yoksa..

Yani senin tanrının üzerinde bir tanrı daha yaratılabilir mesela..

Link to post
Sitelerde Paylaş

geleceği bilen tanrıyla daha çok sorunumuz olur...

yaptığımız ve yapacağımız her şeyi bilen bir tanrı var ise...

yapacaklarımız belirlidir değişmez...

sonu belli bir filmin aktörleri gibi oluruz...

bu da bizim fonksiyonumuzu sıfırlar...

anlamsız birer kukla oluruz...

hayatın ve ölümün bir anlamı kalmaz...

asıl böyle bir tanrıya inanamamak lazım...

yani geleceği bilen ve belirleyen...

deist misin sen öyle gibisin gerçi ben de deistik inanırım ama bir tanrı herşeyi bilmeli herşeyi ile inanmalıyız yoksa anlamı yok asıl o zaman

ben korktuğumdan değil vicdanen inanıyorum mesela korkacak olan aptal olan hiç sorgulamazdı

baştan

hayatın sırrını kim biliyor ki kireç kimse bilemez işte vahiy alanlar ayrı bir kategori onlar ermiş :D :D

zaten kader varsa bizim sonu belli aktörler olduğumuzu kabul edicez hem kader var hem irademiz bana saçma geliyor birini seçicez artık

Link to post
Sitelerde Paylaş
zaten kader varsa bizim sonu belli aktörler olduğumuzu kabul edicez hem kader var hem irademiz bana saçma geliyor birini seçicez artık

Her insanın bir ışık ve o ışığın aydınlatabileceği bir alan olduğunu düşünün. Kader size verilmiş bir alandır, bir daire, dışına çıkamazsınız fakat o alanı ne kadar aydınlatabileceğiniz ya da karanlıkta bırakabileceğiniz sizin elinizdedir.

Tanrı nasıl olmalı fikri daha henüz olmamış, büyümemiş fikirlerin soracağı soru. O zamanlar nasıl düşünür, neler kurardım anlatırım...

Tanrı nasıl olmalı fikrinden önce her insanın bir Tanrı olduğu ve nasıl olması gerektiği asıl sormamız gereken soru.

Kavgası, eleştirileri, ben bilirimleri ile elinden gelenin ve elinde olanın ne kadarını yapıyor, ne kadar merhamet sahibi insanoğlu.

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

deist misin sen öyle gibisin gerçi ben de deistik inanırım ama bir tanrı herşeyi bilmeli herşeyi ile inanmalıyız yoksa anlamı yok asıl o zaman

ben korktuğumdan değil vicdanen inanıyorum mesela korkacak olan aptal olan hiç sorgulamazdı

baştan

hayatın sırrını kim biliyor ki kireç kimse bilemez işte vahiy alanlar ayrı bir kategori onlar ermiş :D :D

zaten kader varsa bizim sonu belli aktörler olduğumuzu kabul edicez hem kader var hem irademiz bana saçma geliyor birini seçicez artık

bilmek belirlemek demektir...

geleceği bilen onu belirlemiş olur...

belirlenen şey değiştirilemez...

eğer değiştirilebiliyorsa baştan bilinmemiş olur...

eğer baştan biliyorsa tanrı geleceği onu değiştiremez...

geleceği değiştiremeyen bir tanrının da artık bir fonksiyoru kalmaz...

ona dua etmenin de bir anlamı olmaz...

böyle fonksiyonu olmayan bir tanrı yok gibidir...

yani tanrının geleceği ne bilmesi ne de belirliyor olması gerekmez...

o da bizler gibi işin sonunu merak ediyor olmalı...

tarihinde kirec tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

şimdi tanrı nasıl olmalı konusundaki fantezilerimize devam edelim izin verirseniz...

tanı güçlü olmalı arkadaş...

neden...

güçsüz bir tanrıyı kim takar...

hımm...

dimi...

Evet fantazilerimize limit koymayalım kireçciğim.

Mesela bana göre de tanrı güçlü kuvvetli,kodumu oturtan cinsten,kol ,bacak ve göğüs kasları adeta taş gibi ,yakışıklı,karizmatik ,en az Muhammed kadar karısı olan ataerkil bir adam olmalı.

8 Tane meleğin tahtında taşıdığı bir adama yakışır bir görüntüye sahip olmalı ama değil mi?

600 lü senelerin arap çölleri kreasyonuna uygun casual bir şalvarla tamamladığı hakim yakalı beyaz keten gömleğinin içinde yanık bir ten var fantazilerimde....

Aksesuar olarak kafasında sarık,elinde tespih olduğu halde,tek kaşı kalkık ,yüzünde cool ve bilmiş bir edayla yukarıdan bizleri kesiyor...

Bunca her şeye kadirliğe yakışıklı ve çekici olmazsa olmaz....

Link to post
Sitelerde Paylaş

Her insanın bir ışık ve o ışığın aydınlatabileceği bir alan olduğunu düşünün. Kader size verilmiş bir alandır, bir daire, dışına çıkamazsınız fakat o alanı ne kadar aydınlatabileceğiniz ya da karanlıkta bırakabileceğiniz sizin elinizdedir.

Tanrı nasıl olmalı fikri daha henüz olmamış, büyümemiş fikirlerin soracağı soru. O zamanlar nasıl düşünür, neler kurardım anlatırım...

Tanrı nasıl olmalı fikrinden önce her insanın bir Tanrı olduğu ve nasıl olması gerektiği asıl sormamız gereken soru.

Kavgası, eleştirileri, ben bilirimleri ile elinden gelenin ve elinde olanın ne kadarını yapıyor, ne kadar merhamet sahibi insanoğlu.

Sevgiler.

soruyu ben değil kireç sordu benist

o da zaten fikir alışverişi için açmış başlığı zaten onun tanrısı yerine oturmuş

ki tanrı insanın vicdanındadır zaten ben hep böyle düşünürüm

kader dairesinde her istediğimizi yapamayız işte bizim dışımızda bir durum bu

bu kader konusu çok karışık anladım diyen babayiğit var mı acaba

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...