Jump to content

Hukuk alanında yardım


Recommended Posts

Arkadaşlar bir kaç konuda hukukçu mentalitesine ihtiyacım var...

Ben genel olarak Kuran'ın hem Türkiye Anayasasını hem de uluslararası yasaları ihlal ettiği iddiasındayım.

Bu iddiamı da dayandırdığım nokta Kurandaki diğer inanç gruplarını niteleyen kategorize eden ve hakaret eden ayetler.

Yani kafir, diğer din mensupları, ateistler, dinsizler gibi gruplara yönelik hakaret ve saldırılar.

Ben bunu dava etmek istiyorum.

İşte bu bağlamda iddiamı ve taleplerimi şekillendirme adına bilgisi olan varsa hukukçu bir arkadaşın görüşüne ihtiyacım var.

Ne talep edilebilir ki?

Toplatılması?

Sansürlenmesi?

tarihinde Ateist Bakış tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 51
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Site olarak ilerisi için düşündüğüm etkinliklerden biri bu benim.

Tabi maksat sansür yaptırmak, yasakçıklık yapmak falan değil ama bize uygulanan çifte standardı insanların gözünün önüne sermek.

HY olur olmadık gerekçelerle önüne geleni mahkemeye veriyor. Hoşuna gitmeyen her kitabı, yayıncısını ve yazarını falan dava ediyor.

Hukuk sistemini kuklası gibi kullanıyor, ya da kullanmaya çalışıyor.

Biz ise sus pus oturuyoruz, asıl haksızlığa uğrayan bizler olmamıza rağmen.

Toplumda sesi soluğu doğru dürüst çıkmayan ve ateist olduğunu ulu orta açıklamaya bile çekinenler bizleriz, ama "dini değerlere hakaret" gibi ithamların muhattabı yapılmak istenen ve hedef biri bulununca dava edilenler de bizleriz.

Halbuki, özellikle ceza yasasının 216. maddesi gibi bizim muhattabımız yapılmaya çalışılan maddeler, tam tersi bizim karşımızdakilere uygulanması gereken maddelerdir.

Orada toplumun belirli kesiminin dini değerlerini aşağılamak ve din ve inanç gibi gerekçelerle toplumun belli bir kesimine karşı kin ve düşmanlığa teşvik etmek diye tanımlı bir suç var.

Bu bizim yaptığımız değil, tam tersi bize yapılan birşey.

Asıl dinciler sürekli ateizme ve ateistlere sövüp duruyorlar. Ateizmin dünyada terörizm dahil her türlü sapıklığın ve rezilliğin sebebi olduğunu falan iddia edip duruyorlar.

Kutsal kitapları bize sövüp duruyor, hatta alenen inançsızların öldürülmesini buyuruyor.

Bundan ala "kin ve düşmanlığa teşvik" mi olur.

Elbette bu kitap, yayıncıları, vs dava edilebilir ve şikayetlerimizin haklılığı hukuk önünde çok açık olmasına rağmen, malum sebeplerle bu yönde karar veremeyecekleri için ortaya çok ilginç bir durum çıkar. Sansasyon olur, olay medyada yer alır, vs.

Böylece dikkat çekilebilir.

Benzer şekilde HY de ateistlere ve ateizme hakaret ettiği için dava edilebilir. Adamın bütüm kitapları ve sitelerinde bol bol malzeme var dava etmede kullanılabilecek.

Kısacası, çok şey yapılabilir ama her şeyin bir zamanı ve sırası var.

Ayrıca gözü kara insanlar lazım. Bu işlerle şahsen ilgilenecek, basın önünde demeç verecek falan insanlar lazım. O da işin birbaşka zor kısmı.

Ama olmayacak şeyler değil bunlar. Hatta olması sadece bir zaman meselesi diyebilirim.

Zamanı gelince bu tür birşeyi organize etmek istiyorum zaten.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Siz kimsinizki, Kuranı kerimi mahkemeye vereceksiniz. Bu cesareti nerden alıyorsunuz?

Siz haddinizi aşmayın. Zaten aşamazsınız, kanunlar sizi engellemeye yeter.

Allahın kitabı ise, bazı insanların karakterlerini açık açık belirtir. Ama bir laf var. Lafı üzerine alınan alınır. Herkes kendini çok iyi bilir..

tarihinde Yolcu_34 tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Burada konu onun bunun kim olduğu veya mahşeridir cennetidir cehennemidir değil.

Konu açık.

Aptal mısınız ki anlayamıyorsunuz?

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Beyannamesi ve Anayasalardaki maddelere göre hiç kimse inancından dolayı ayrımcılığa veya aşağılamaya tabi tutulamaz.

Kuran inançtan dolayı ayrımcılığa ve aşağılamaya tabi tutuyor insanları.

Bu bir suçtur.

Beni ve buradaki konuyu islamın ebedi hayatı ilgilendirmiyor.

Buradaki konu belli.

Müslümanlar her zaman ki gibi abu subuk ve aptalca konuşmaları bırakabilirler.

Not: Moderatörlerden herhangi biri bu tartışmayı temizlerse sevinirim.

Not2: Sadece ateistler başlığına da taşıyabilirsiniz.

tarihinde Ateist Bakış tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Böyle bir dava açmak hukuken mümkün müdür, ya da hangi yasal haklar bu davayı şekillendirir, neler kullanılabilir ben de bilmiyorum. Emsali var mı, onu da bilmiyorum.

Ancak bu tür girişimler bana göre ateistlere zarar verir. Hem hangi bir dini mahkemeye vereceksiniz?

İnanmadığınız bir masalı mahkemeye vermek çok saçma olmaz mı?

Bizim sorunumuz inanırlarla olmalı. Onlar bir ateisti dava edebiliyorsa düşüncelerinden ve onları ifade etme biçiminden, biz de bireysel olarak onları mahkemeye verebiliriz. Yasalar aynı oranda bizden yana. Onun dini düşünceleri nedeniyle bizim düşünce ve ifade biçimimizi beğenmeyip şikayet etme hakkı varsa, biz de onun bu özgürlüğe müdahale, baskı vb. yöntemlerle kurmaya çalıştığı tahakkümle ilgili davalar açabiliriz.

Şantaj, tehdit, taciz vb. içerikli davalar olabilir bunlar.

Benim bir kadın sapığım var mesela forumdan. Şimdilerde kocama musallat oldu, onu bulmuş, sürekli beni şikayet ediyor, açık açık da tehdit savuruyor. Tümü de ateist olmamla ilgili.

HY'yi neden kimse mahkemeye vermiyor mesela?

İnsanları resmen dava üstüne dava açıp yıldırmak taktiğini kullanan bu adama karşı neden kimse çıkıp da "taciz" nedeniyle dava açmıyor?

Kur'an saçmalığını değil, ifade özgürlüğüne müdahale eden faşist dindarları dava etmek lazım.

Yasalar şimdi onlardan yana göründüğü ve ateist olmak zaten zorlu bir şey olduğu, ateistler de sürekli kendilerini savunan ezikler gibi davrandığı için kimse bu ayrıntılarla ilgilenmiyor. Hepimiz bu hatayı yapıyoruz.

Bu rezil insanlar bu foruma gelip ateistlere "düşkün, içine şeytan kaçmış zavallı" gibi davranabiliyor mesela..

Aslında zavallı olduklarından öyle eminler ki. Ateistin kendine ve düşüncelerine duyduğu güven ve sır bu nedenden ötürü sahip oldukları güç, kendilerinin nasıl da zavallı olduğunu hatırlatıyor onlara.

Başedemedikleri, ezildikleri için böyle davranıyor, mahkemelere vermekle tehdit ediyorlar.

Tanır diye bir şey yoksa, gönderdiği iddia edilen o metinler de yok. Dolayısıyla mahkemeye verilecek muhatap bu metinler olamaz, olmamalı da. Kırmızı Başlıklı Kız'daki kurtu mahkemeye vermekten farksız bu.

Hukuken mümkünse bile verimsiz, yararsız hatta ateistleri küçük düşürücü bir yöntem olur bu.

Fazla basit.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sevgili ateist bakış, şu haberi baştan sona okumanı öneririm. Adamlar bilirkişi olarak kimleri almışlar ve aihm kararı ile ilgili bir alıntı da yapılmış. Ne kadar doğru, kendilerine yontmuşlardır belki bilmiyorum.

http://www.tumgazeteler.com/?a=2681453&cache=1

Hukuk sistemi kendi toplumunun dışına zor çıkar, çıktığında devrim yapılmış oluyor zaten.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sevgili ateist bakış, şu haberi baştan sona okumanı öneririm. Adamlar bilirkişi olarak kimleri almışlar ve aihm kararı ile ilgili bir alıntı da yapılmış. Ne kadar doğru, kendilerine yontmuşlardır belki bilmiyorum.

http://www.tumgazete...2681453&cache=1

Hukuk sistemi kendi toplumunun dışına zor çıkar, çıktığında devrim yapılmış oluyor zaten.

İyi de arkadaşım yasaklanmadı ki tanrı yanılgısı kitabı.

Beni esas şaşırtan savcının iddianamesi.

Bölücü terör örgütleri de din denilen değere saldırırmış

Din çok önemliymiş

Dinsiz toplum yokolurmuş vb gibi ifadeler.

Devlet adına dava mı açıyor yoksa cuma hutbesi mi veriyor belli değil.

Tanrı yanılgısı kitabı yasaklanmadı.

Ayrıca Bilirkişi uygulaması yanlış yapılmış.

Hiç davanın tarafı bir oluşumdan bilirkişi istenir mi yahu? :)

Adam dine hakaret diyor, sonra tutup ilahiyat profesöründen bilirkişi raporu istiyor.

2008 tarihli bu olaylar.

Herhalde hakim görmüş olacak ki bu usulsüzlüğü uygulatmamış.

Beni esas şaşırtan başka nokta da savcıların taraf olması.

Mesela bu savcı. Acayip taraf olmuş. Sonuçta görevi de bu. Suç duyurusunu kabul ettiyse adam sonuna kadar arkasında.

Kuran aleyhine böyle bir dava açıldığında bunun gibi canı gönülden taraf olan bir savcı bulmak mümün mü?

Sonuçta suç duyurusu usuluyle dava açılabilir. Kuran aleyhine kimi muhatap alıp da kime dava açılabilir ki başka? Selimiye camii'ni mi muhatap alayım? :)

Tabii ki suç duyurusu yöntemiyle savcıyı taraf etme en makul yöntem.

Sorun da burada başlıyor.

Öyle savcı var mı? :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

:)

Yasaklanmaması dert değil ki, sen savcının nasıl çalıştığına bakmışsın, esas nokta da o.

Kurana dava açmak da kutsala hakaret toplumu kışkırtma bilmem ne diye başka bir dava konusu olur. Bu savcılarla.

Link to post
Sitelerde Paylaş

bi ton ileti yazmışsın ama hala dinin fonksiyonunu anlamamışsın sanki,

din koyun üretir,sonra hem sömürür hem güder...

bu düzende dava için dilekçe yazacak ne avukat , ne de davayı kabul edecek hakim bulursun..

üzerine de sürüsüne bereket düşman sahibi olursun..

din düşmanı damgası yiyip kendin de mahkemelerde sürünürsün o da ayrı bi mevzu olur...tabi canlı kalabilirsen..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hiç davanın tarafı bir oluşumdan bilirkişi istenir mi yahu? :)

Adam dine hakaret diyor, sonra tutup ilahiyat profesöründen bilirkişi raporu istiyor.

2008 tarihli bu olaylar.

O daha iyi.. Yani 2008'i mumla arayacağız.

Senin Diyanet'e verilen görev ve yetkilerden haberin yok galiba.

Diyanet artık dine uygun bulmadığı her yeri ve her şeyi mahkeme edebilecek. Ve tabii din konusunda yetkin en üst kurum kendisi olduğu için de kararı o verecek.

İnternet sitesi kapatabilecek. "Hatalı" veya "yanlış dini bilgi veriyorlar diyecek, sonra da kapattıracak.

Şeriat geliyor diyoruz, bu adamlar her şeyi sinsice değiştirdi diyoruz, kimse anlamıyor.

Orada mısın Ateist Bakış?

Atı alan Üsküdar'ı geçti...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yeni yasaya göre 5651 sayılı Yasa’da izlenen usulden farklı bir usul göze göze çarpıyor. Buna göre, söz konusu içeriğe erişimin engellenmesi kararı Diyanet İşleri Başkanlığı talebi üzerine hukuk mahkemeleri tarafından verilecek ve Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’nın res’en erişim engelleme yetkisi olmayacak.

Öte yandan, dini eleştiriler veya muhalif fikirler de kolayca “dini metinlerin hatalı aktarımı” olarak yorumlanıp kolaylıkla kapatmaya gerekçe yapılacak.

DİYANET'E 5'İNCİ FIKRADA ŞU GÖREVLER VERİLİYOR:

a) İslam dininin temel bilgi kaynaklarını ve metodolojisini, tarihî tecrübesini ve güncel talep ve ihtiyaçları dikkate alarak dinî konularda karar vermek, görüş bildirmek ve dinî soruları cevaplandırmak.

b ) Dinî konularda telif, tercüme, inceleme ve araştırmalar yapmak, yaptırmak, ihtiyaç duyduğu konularda inceleme ve araştırma grupları oluşturmak, bu hususta yurt içi veya yurt dışındaki uzman kişi ve kuruluşlardan yararlanmak, gerektiğinde bu alanlarda hizmet satın almak ve sonuçlarını Başkanlığa sunmak.

c) Yurt içinde ve yurt dışında İslam dinine mensup farklı dinî yorum çevrelerini, dinî-sosyal teşekkülleri ve geleneksel dinî-kültürel oluşumları incelemek, değerlendirmek, bu konularda ilmî ve istişari toplantılar, konferanslar düzenlemek ve çalışmalar yapmak.

ç) Yurt içinde ve yurt dışında İslam dini ile ilgili gelişmeleri, dinî, ilmî faaliyetleri, neşriyatı ve dinî propaganda mahiyetindeki çalışmaları takip etmek, bunları değerlendirmek ve sonucu Başkanlığa sunmak.

d) Başkanlıkça incelenmek üzere havale edilen basılı, sesli ve görüntülü eserleri dini bakımdan inceleyerek yayınlanıp yayınlanamayacağına karar vermek.

e) Özel kişi veya kuruluşlarca incelenmesi talep edilen dinî yayınları bedeli karşılığında incelemek ve mütalaa vermek.

f) Din Şûrası düzenlenmesi ile ilgili çalışmaları yürütmek.

g) Başkan tarafından verilen diğer konularda çalışma yapmak ve görüş bildirmek.

6'ncı maddede de şu ifade yer alıyor: "Beşinci fıkra kapsamına giren yayının internet ortamında yapılması halinde, Başkanlığın müracaatı üzerine, sulh hukuk mahkemesi bu yayınla ilgili olarak erişimin engellenmesi kararı verir. Bu kararın bir örneği gereği yapılmak üzere Telekomünikasyon İletişim Başkanlığına gönderilir."

Buna göre artık Diyanet mahkemeye gittiği durumda site kapatılmasını isteyecek. Ancak, mahkeme görüş almak isterse tekrar Diyanet'e başvurmak zorunda. Çünkü, Türkiye'de dini konularda Diyanet'ten başka üst kurum bulunmuyor.

http://haber.mynet.com/detay/guncel/diyanet-de-site-kapatabilecek/521884

Link to post
Sitelerde Paylaş

Şimdi gerççekten bu konuda demokratik ve laik bir ülkede yaşadığımızı hayal edelim.

ve sen böyle bir dava açmak istesen bile;

Eserin sahibi ile eserin yayanların durumları farklıdır.

Eserin sahibi Allah ise inanmadığın varlığı nasıl dava edeceksin?

Eserin yayınlayanları dava edeceksen ülkede senden faklı düşünen herkesi dava etmen gerekir.

Bu durum da söz edilen yazılar "düşünce özgürlüğü" dürde.

Yani Laik bir ülkede süper zencinin varlığına inanmakta Allaha inanmakta özgürlüktür.

Bunun eserini yaymak veya yazmakda düşünce özgürlüğüdür.

Bu eserlere göre kanun şekillendirmekte zaten laiklik değildir.

Sorun şu ki biz artık soft islam devrimi ile kaportası laik motoru islami bir ülke halini aldık.

Dolayısı ile kaportanın janjanına aldanıp bu gibi çıkışlar motor tarafından mutlaka tecevüzcülüğe denk hadımlık gibi tepki görecektir.

Zaten mevcut davaları görüyorsun berberekon vs yani sence bu ülke hukuklamı yönetiliyor da dava vs diyorsun?

Arkadaşlar bir kaç konuda hukukçu mentalitesine ihtiyacım var...

Ben genel olarak Kuran'ın hem Türkiye Anayasasını hem de uluslararası yasaları ihlal ettiği iddiasındayım.

Bu iddiamı da dayandırdığım nokta Kurandaki diğer inanç gruplarını niteleyen kategorize eden ve hakaret eden ayetler.

Yani kafir, diğer din mensupları, ateistler, dinsizler gibi gruplara yönelik hakaret ve saldırılar.

Ben bunu dava etmek istiyorum.

İşte bu bağlamda iddiamı ve taleplerimi şekillendirme adına bilgisi olan varsa hukukçu bir arkadaşın görüşüne ihtiyacım var.

Ne talep edilebilir ki?

Toplatılması?

Sansürlenmesi?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sokak sokak çatışma olursa sokak dolusu polis var. İyi günümüzde bile işçilere neler yaptıklarını görmüşsünü<dür. Adamlar Şişli'deki binadan burunları bile çıkarmamışlardı, polis buna rağmen canlarına okudu.

Bak bu son günlerde bir parti daha düzenlediler askere. Hepsini içeri aldılar. Halka da darbe yalanları uydurup yanlarına çektiler. Uzun süredir yapıyorlar bunu zaten.

Dışarıda kalan birkaç riskli asker vardı, onları da hallettiler.

Şimdi Tayyip ordudan "irtica" nedeniyle atılmış subayları geri alıyor. Polis zaten onların.

Anayasayı daha korkunç bir hale getirecekler, din devleti yapacaklar burayı.

Ordudan hala çekinceleri varmış demek ki, onu yüzde yüz bitirmek istediler. Tek engel ordu idi.

Halk bu adamları seviyor. Hırsızı, arsızı, faşizmi seviyor. Adam analarına küfür ediyor "helal olsun" diyorlar.. Din kısmı da ayrı.

Çatışma falan olmaz, olsa da kolayca hallederler.

Bir süre böyle gider bu. Daha ileride ne olur bilmem.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Halk bu adamları seviyor. Hırsızı, arsızı, faşizmi seviyor. Adam analarına küfür ediyor "helal olsun" diyorlar.. Din kısmı da ayrı.

Bu durumda yine en mantıklı hareket Ateist Bakış'ınki oluyor.

Neden uğraşalım ki "Her Millet Hak Ettiği Şekilde Yönetilir"

Bizim bir tane hayatımız var..Ve o bu abuk ülkede, beyinsiz islamcılarla geçirilecek kadar değersiz değil.

Ateist Bakış geç bile kalmış...

tarihinde -Secret- tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Esasen planlar 15-20 yıl sonrası için,

Bunlar daha başlangıç...

Sokak sokak çatışma olursa sokak dolusu polis var. İyi günümüzde bile işçilere neler yaptıklarını görmüşsünüdür. Adamlar Şişli'deki binadan burunları bile çıkarmamışlardı, polis buna rağmen canlarına okudu.

Bak bu son günlerde bir parti daha düzenlediler askere. Hepsini içeri aldılar. Halka da darbe yalanları uydurup yanlarına çektiler. Uzun süredir yapıyorlar bunu zaten.

Dışarıda kalan birkaç riskli asker vardı, onları da hallettiler.

Şimdi Tayyip ordudan "irtica" nedeniyle atılmış subayları geri alıyor. Polis zaten onların.

Anayasayı daha korkunç bir hale getirecekler, din devleti yapacaklar burayı.

Ordudan hala çekinceleri varmış demek ki, onu yüzde yüz bitirmek istediler. Tek engel ordu idi.

Halk bu adamları seviyor. Hırsızı, arsızı, faşizmi seviyor. Adam analarına küfür ediyor "helal olsun" diyorlar.. Din kısmı da ayrı.

Çatışma falan olmaz, olsa da kolayca hallederler.

Bir süre böyle gider bu. Daha ileride ne olur bilmem.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Haklısın osarici. Seçimlerden sonra şu anayasa bir değişsin, ondan sonra tamamen rahatlayacaklar. E haklılar.. Halk tam yetki verdi referandumda, yeni seçimi de zaten alacaklar. Ülkenin sözde aydınları bile bu adamları özgürlük savaşçısı ilan etmiş, yargıyı ellerine vermiş, neden yapmasınlar?

Amaçları, niyetleri, her şeyleri açıktı zaten. Yirmi sene önce açıklamaya başlamışlardı televizyonlarda, mitinglerde. Adamlar bağıra bağıra geldi aslında.

Özür dilerim moralini bozduğum için epitaph ama Diyanet'e verilen korkunç yetkiler bunlarla sınırlı değil. Sadece bu konuyu işleyen (Diyanet'e verilen yetkiler, onların hükumetten talepleri) bir başlık açmıştık, orada epeyce yazmıştık aslında. Diyanet çok önemli bunlar için. Başkanı bile alelacele değiştirdiler Atatürkçü olduğu ve bunları sevmediği için. Diyanet Başkanı ki dindarın en büyüğüdür, o bile yaranamadı bunlara.

Secret, Ateist Bakış'ın kendi kararıdır tabii. Biz de onun yaptığını yapacağız iki yıl sonra.

Bu ülkede çocuk büyütülmez artık. Eğitim zaten rezaletti, şimdi hepten bitti. Din eğitimi ilkokul 1. sınıfa düşüyor, liselerde daha da ağırlaştırılıyor, ayrıca ek ders olarak ayrıca sunuluyor. Zorunlu din dersi saati zaten sessizce artırılmıştı, şimdi bir de ek ders adı altında zorlayacaklar.

Bunlar da Diyanet'in kararları. Hükumet ise uygulamaya koyuyor.

Çok daha beterleri var, onlar da kadınları hedef alıyor.

Hepsi yavaş yavaş hayata geçiriliyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Arkadaşlar bir kaç konuda hukukçu mentalitesine ihtiyacım var...

Ben genel olarak Kuran'ın hem Türkiye Anayasasını hem de uluslararası yasaları ihlal ettiği iddiasındayım.

Bu iddiamı da dayandırdığım nokta Kurandaki diğer inanç gruplarını niteleyen kategorize eden ve hakaret eden ayetler.

Yani kafir, diğer din mensupları, ateistler, dinsizler gibi gruplara yönelik hakaret ve saldırılar.

Ben bunu dava etmek istiyorum.

İşte bu bağlamda iddiamı ve taleplerimi şekillendirme adına bilgisi olan varsa hukukçu bir arkadaşın görüşüne ihtiyacım var.

Ne talep edilebilir ki?

Toplatılması?

Sansürlenmesi?

İyi de Kur'an'ı dava edebilmek için onun anayasa olması gerekir. Ya da bir takım yasalarla ülkede yaşamı etkilemesi gerekir.

Fiktif ve kurgu bilmsel yapıtlar, fanteziler, ütopik iddialar ve spekülasyonlar içeriklerinden dolayı dava edilemezler..

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...