Jump to content

"Yanılmışım Tanrı Varmış"


Recommended Posts

Yani biz bildikçe Tanrı'nın varlığı daha da kesinlik kazanıyor?

Çünkü bilinmezler artıyor mu demek istiyorsunuz?

Her yeni araştırma yeni soruları bereberinde getirir.

Ama Tanrı'nın varlığı daha belirli olmaz.

Bilinmeyende aranmaz Tanrı...

Bilinenlerde aranır.

Çünkü aradığınız herşeyin bilinmeyenlerde olması olasılığı vardır.

Siz Tanrı'yı olasılıklarda arıyorsunuz....

Varlığı ve doğrulukları kesin olarak bilinen olgularda değil..

Ne kadar zavallı bir durumda olduğunuzu göremiyorsunuz bile..

Yok hacı zavallı filan değiliz.

Bizde bilmenin peşindeyiz. Ama bilebileceklerimizin peşindeyiz.

Bilmediğimizin arkasına düşmeyiz.

Tanrı gayb (bilinemez) ın varlığıdır.

Bildiğimiz ise budur. O yüzden biz Tanrıyı aramıyoruz, onu bulduğumuzu/hissettiğimizi iddia ediyoruz.

Ama siz hiçbir zaman doğrulanamayacak/yanlışlanamayacak bir varlık için kesin yoktur diyorsunuz.

Hemde bilmeden!!!

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 152
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

bu başlıkta felsefe yapalım tamam da dawkinsi hidayete erdiren ben değilim :huh:

konu dönüp dolaşıp dinlerdeki tanrıyı ispatlamaya geliyor :blink:

tamam ben de inanan biriyim ama senin cahil yobaz gibi davranıp aa tanrıı var dediiii diye arşimetin buldum buldum demesi gibi yapman tuhaf

Link to post
Sitelerde Paylaş

Baal,

Bilim hem bilmeyle iş yapar diyoruz, hemde belkilerle birşeyler söylemeye çalışıyoruz.

Belki diyebileceğimiz herşey bir öngörüdür, bilgi değil.

Biz sadece gördüklerimiz ve bildiklerimiz ile bunun arkasında biri olmalıdır diyoruz.

Yani ben öyle dedim ve kabul ettim.

Ben Bill Gates benimle iletişim kurmazsa asla bu pc yi kullanmam diyorum.

Onun bilgisi bana ulaştıktan sonra iletişim beklemem.

Çok göz önünde şeylerle ve akılla ulaşabiliyorum ben bu üstün zekaya.

Onları zaten yazıyorum.

Mesela başka bir başlıkta canlılık vs tesadüfle oluşmuş dedi bir arkadaş.

Bende sordum. Madem herşey tesadüf ile başladı ve şu örneği verdim.

Dünya şartlarında her zaman iki hidrojen bir oksijen ile birleşince su oluyor. Bu değişmezdir artık.

Tesadüfle başlayan sürecin nasıl bu kadar keskin kanunları olabiliyor?

Mesela en çok düşündüğüm şeylerden biriydi bu O YOK, İNANMIYORUM dediğim zamanlarda. :)

Sen inançlarınada bilgi muamelesi yapıyorsun.

İnançlar bilgiler üzerine dayandırılarak kurulur ama kendileri bilimsel bilgi değildir.

Bill Gates'in var olduğu ,computer teknolojisinin gelişimine imza attığı bilimsel bir gerçektir. İnanç değildir.

Pc kullanman için Bill Gates'in senle özel iletişim kurmasına gerek yoktur. Çünkü Gates'in seni yargılamak, kaderini tayin etmek ve cezalandırmak gibi bir misyonu yoktur.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bergüzar güzel başlık..

Ateistlerin seni aşağılamasına izin vermen(buna çok kızıyorum) dışında olumlu işler de yapıyorsun demek, bravo B)

Fakat hitap ettiklerin, malzeme pek kaliteli değil bergüzar :ph34r:

Baksana şuraya:

Maksatlı olarak yaratmak,yargılamak ,yönetmek gibi kavramları kuşanmamış bu varlığa 'Tanrı 'diyebiliriz çünkü sonsuzdur

Eğer zeka sahibi bir tanrı varoluşun arkasında olsaydı.

Bizimle iletişim kurmasını beklememiz yanlış olmazdı.

Yani zeka/bilinç sahibi olacak fakat amaçlı yaratma ve yargılamadan uzak duracak sonra da iletişime geçecek :)

Paşam "yedirsin içirsin, gezdirsin eğlendirsin ama ne işime karışsın, ne bana hesap sorsun" falan diyor :)

Yani "Tanrı" tanımı/tanımlamasından çok keyfinin emrinde bir köle tasavvur ediyor..

Aslında ateist olarak bütün bu saçmalamalarından önce, neden maksatlı yaratma ve yargılama/yönetme iradesinin tanrılığa engel olduğunu söylemesi lazım ama kafa o kadarına basmıyor tabi ^_^

Bunların en zekisi hacı, onun da hali ortada :lol:

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yani zeka/bilinç sahibi olacak fakat amaçlı yaratma ve yargılamadan uzak duracak sonra da iletişime geçecek :)

Hayır..

eğer bilinç sahibi ,amaçlı yaratan ve yargılayan bir varlık ise bizimle birebir iletişime geçmesini beklemek hakkımızdır.

bir tanrıya öylesi yakışırdı.

doğrusuda o olurdu.

Çünkü iddianıza göre işin ucunda bir yargılanma durumu var.

Oysa bize kabul ettirilmeye çalışılan tanrının krallığı öyle bir krallık ki,kralın kendisinin ne gören var ne de duyan.

Suudi kralı bir gece anzısın buhar olup uçsa, sizce hala krallığı devam eder miydi?

herkes o varmış gbi davranıp, o hüküm vermiş gibi kabul eder miydi.?

Paşam "yedirsin içirsin, gezdirsin eğlendirsin ama ne işime karışsın, ne bana hesap sorsun" falan diyor :)

Yani "Tanrı" tanımı/tanımlamasından çok keyfinin emrinde bir köle tasavvur ediyor..

Sonsuzluğu dolduran varoluşa kaynaklık eden bir temel var olmalı diyoruz.

ama bu temelin bilinçli yaratıcı,yönetici, yargılayıcı olduğuna ilişkin bilimsel bir bilgi yok diyoruz.

sözlerimizden bir köle istediğimiz sonucunu nasıl çıkarıyorsun?

Aslında ateist olarak bütün bu saçmalamalarından önce, neden maksatlı yaratma ve yargılama/yönetme iradesinin tanrılığa engel olduğunu söylemesi lazım ama kafa o kadarına basmıyor tabi ^_^

maksatlı yaratma ,yönetme ,yargılama iradesine sahip tanrısal bir varlığın,

neden var olamayacağına ilişkin bir engel bulma mecburiyetinde değilim.

öyle bir tanrının olmadığını rahatlıkla ileri sürebilirim çünkü varlığına ilişkin bilimsel hiçbir kanıt yok.

Zaten olmayan birşeyin, neden herhangi bir vasfı taşıyamayacağının rasyonel tartışması yapılamaz.

Fakat sizin vardır diyebilmeniz için o vasıftaki bir tanrıyı bize kanıtlamanız gerekir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

bu başlıkta felsefe yapalım tamam da dawkinsi hidayete erdiren ben değilim

konu dönüp dolaşıp dinlerdeki tanrıyı ispatlamaya geliyor

tamam ben de inanan biriyim ama senin cahil yobaz gibi davranıp aa tanrıı var dediiii diye arşimetin buldum buldum demesi gibi yapman tuhaf

queen,

Bari başlığa asılan yazıları okusaydın önce bunun Dawkins değil, Flew olduğunu görürdün.

Sonra kimse dinlerdeki Tanrı modelini ispatlamaya çalışmıyor, hele ben. Gayet açıkca yazdım başlıkta neyi konuşmak istediğimi.

Ve ben bir cahil yobaz gibi davransaydım mokunda boncuk bulmuş gibi davranırdım. Ama adamın neden inandığına dair felsefe ve bilime atıfta bulunan argümanlarını buraya getirerek bunlarında genel ateist soruları olduğunu bildiğimden bunları konuşalım istedim.

Yani tuhaf olan bir bakış varsa oda senin bakışın.

Sen inançlarınada bilgi muamelesi yapıyorsun.

İnançlar bilgiler üzerine dayandırılarak kurulur ama kendileri bilimsel bilgi değildir.

Bill Gates'in var olduğu ,computer teknolojisinin gelişimine imza attığı bilimsel bir gerçektir. İnanç değildir.

Pc kullanman için Bill Gates'in senle özel iletişim kurmasına gerek yoktur. Çünkü Gates'in seni yargılamak, kaderini tayin etmek ve cezalandırmak gibi bir misyonu yoktur.

Ben inançlarıma bilgi muamalesi yapmıyorum.

Bildiğimin herşeyin kaynağını aklımla kavrayabildiğim için bir Tanrıya işaret ediyor diyorum. Bu benim ateistlerden daha akıllı olduğum anlamına gelmiyor.Sadece aklımı daha başka türlü işlettiğimin göstergesidir.

Ve temeline Tanrıyı oturttuğum her bilgi bilimsel bilgidir. Sen inanç deyince onlar salt inanca dayalı hülyalar olmuyor.

Bill Gates bir bilgisayar sistemi üretmiştir. Ama sana bunu ilk kez bir bedel karşılığı vermiştir, hibe etmemiştir. Ama hayat hepimize birer güzel hediyedir. Bill Gates zaten bu yarışa 1-0 yenik başlıyor.

Ve sen Gatesden satın aldığın işlemi bozarsan sana yenisini para ile verecek, yine hibe etmeyecek. Ama sen rızık kaynağıyım diyen Tanrıya yok bile desen o sana rızkını vermeye devam ediyor, zira bu onun sözü/vaadidir. Vaadinden caymıyor. Elbet senin gökten kafana ekmek düşürmüyor ama senin karnını doyurmak için süreçler/sebepler ile senin o lokmaya ulaşmanın yolunu gösteriyor.

Eğer senin son argümanın Tanrı için tutarlı olsaydı bugün seni çoktan yok etmesi gerekirdi. Çünkü o hani sözde cezalandırıcı ya. :)

Tanrıyı kimseyi cezalandırmaz. Sen kendin yapıp ettiklerinle yüzleşirsin ama diyorum ya konu geleneğin doğru/yanlış kabulü ile dayatılan Tanrı-lar modeli değil bu başlığın konusu.

Varlığın arkasında bilinçli-üstün akıllı bir bilinç var mıdır, yok mudur?

Bu önermeyi kabul etmeden bunun adil mi değil mi olduğunu tartışamayız. Tartışma yöntemine uygun değil, tamamen spekülasyon üzerine tartışma geliştirmekten başka bir anlam ifade etmez çünkü.

Bergüzar güzel başlık..

Teşekkürler Simo. Geçmişi biraz kurcalarsan bunun gibi vardır birkaç tane güzel başlık ama hemen cennet ve cehennem algısı ile yada gelenek dini ile sabote edilmiştir çoğu.

Ateistlerin seni aşağılamasına izin vermen(buna çok kızıyorum) dışında olumlu işler de yapıyorsun demek, bravo B)

Ben onlara izin vermiyorum. Lakin bir zamanlar dürüstlük ve netlik adına ortaya söylediğim bazı gerçekler gelenek algısını kemikleştirmiş ateist güruh içinde hakaret ve aşağılama malzemesi olarak kullanılmıştır.

Bu anlamda yeri gelmişken bende hacıyı anayım. Bazen kızıyorum onlara müslüman türk ateistleri diyor. Ama esas aşağıladığı burada din değil, geleneğin etkisinde kalmış yobaz duruş. Tabi hacı ateist olduğundan bir taş ile beş taş vurma sevdasında olduğundan müslümanda diyor onlara.

Sonrada bana hakaret edenler cici, ben kaka ve troll yaftası ile yaftalanıp bir dönem dondurucuya tıkılıyorum, zorla.

Fakat hitap ettiklerin, malzeme pek kaliteli değil bergüzar :ph34r:

Baksana şuraya:

Bazen doğru şeylerde söylüyorlar satır aralarında, ben onların üzerinden tartışıyorum. Bu anlamda ve aslında hiçbir anlamda insan ayırmadığımdan belki buna fırsat veriyormuşum gibi görünüyor. Neyse...

Yani zeka/bilinç sahibi olacak fakat amaçlı yaratma ve yargılamadan uzak duracak sonra da iletişime geçecek :)

Paşam "yedirsin içirsin, gezdirsin eğlendirsin ama ne işime karışsın, ne bana hesap sorsun" falan diyor :)

Yani "Tanrı" tanımı/tanımlamasından çok keyfinin emrinde bir köle tasavvur ediyor..

Aslında ateist olarak bütün bu saçmalamalarından önce, neden maksatlı yaratma ve yargılama/yönetme iradesinin tanrılığa engel olduğunu söylemesi lazım ama kafa o kadarına basmıyor tabi ^_^

Baal in bu söylediklerine ilişkin Bill Gates in sistemi bozunca ona yenisini bedel karşılığı vereceğini söyledim. Burada Gates'e de kızması gerek. Bakalım kızacak mı?

Sistemi bozarsan yenisini kullanmamın elbet bir bedeli olacaktır diyor kısaca Gates.

Tanrı ne diyor. Eşyayı yanlış/amacı dışında kullanırsan nimete nankörlük edersin ve kötülük problemi doğar.

Ateşi yakınca ısınırsın, doyarsın, aydınlanırsın. Bunlar iyidir.

Ama ateşe elini sokarsan, yanar. Bunu illede kitapla ve elçiyle bile demesine gerek yok ama o yinede merhametinden diyor, bize kıyamadığından.

Ama göz göre belki ateş beni yakmaz diye elini sokanada müdahale etmiyor.

İşte ipler burada kopuyor.

Madem bu Tanrı çok güçlü benim ateşe elimi sokacağımı bile bile niye bana engel olmadı diye sormaya başlıyor.

Verilecek en güzel cevap şudur.

Oldu.

Bunların en zekisi hacı, onun da hali ortada :lol:

Evet, onun bir Tanrısı var. Heisenbergin belirsizlik ilkesi. Seviyorum ben onun Tanrısını üstelik. :)

Selam ederim.

Simo, ha bu arada ihtiyar nerelerde. :D

Hayır..

eğer bilinç sahibi ,amaçlı yaratan ve yargılayan bir varlık ise bizimle birebir iletişime geçmesini beklemek hakkımızdır.

bir tanrıya öylesi yakışırdı.

doğrusuda o olurdu.

Çünkü iddianıza göre işin ucunda bir yargılanma durumu var.

Oysa bize kabul ettirilmeye çalışılan tanrının krallığı öyle bir krallık ki,kralın kendisinin ne gören var ne de duyan.

Suudi kralı bir gece anzısın buhar olup uçsa, sizce hala krallığı devam eder miydi?

herkes o varmış gbi davranıp, o hüküm vermiş gibi kabul eder miydi.?

Sonsuzluğu dolduran varoluşa kaynaklık eden bir temel var olmalı diyoruz.

ama bu temelin bilinçli yaratıcı,yönetici, yargılayıcı olduğuna ilişkin bilimsel bir bilgi yok diyoruz.

sözlerimizden bir köle istediğimiz sonucunu nasıl çıkarıyorsun?

maksatlı yaratma ,yönetme ,yargılama iradesine sahip tanrısal bir varlığın,

neden var olamayacağına ilişkin bir engel bulma mecburiyetinde değilim.

öyle bir tanrının olmadığını rahatlıkla ileri sürebilirim çünkü varlığına ilişkin bilimsel hiçbir kanıt yok.

Zaten olmayan birşeyin, neden herhangi bir vasfı taşıyamayacağının rasyonel tartışması yapılamaz.

Fakat sizin vardır diyebilmeniz için o vasıftaki bir tanrıyı bize kanıtlamanız gerekir.

Biz Tanrı vardır diye iddia etmiyoruz, önce bu söylemden bir vazgeçin.

Biz bir Tanrının olduğuna, hayatın kaynağı olduğuna hayatı algılamadaki bilgi ile materyal ile, öğrendiklerimiz ile bu Tanrının varlığını ve birliğini kabul ediyoruz diyoruz.

Ve biz Tanrıyı modellerken elbet bize ulaşan vahiy dediğimiz işaretlerle onun neye benzediğini anlamaya çalışıyoruz. Ama o diyor işte ben yarattığım hiçbirşeye benzemem.

Onun yarattığı birşeyin dışında biz birşey bilemeyeceğimize göre nedir, ne değildir nasıl bir empati yapıp size bilimsel kanıt sunmamızı bekliyorsunuzki?

Biz bilimsel olarak Tanrıyı bulduk demiyoruz. Biz bir Tanrının varlığına ve birliğine inanıyoruz diyoruz.

Buraya kadar anlaştıysak diğer dediklerin bağlamında yukarıda zaten birşeyler söylemiştim. Üzerine şunları ilave edebilirim ancak.

Seninle iletişime geçmediği senin söylemin. Ama o çok basit örneklerle seninle iletişime geçtiğini söylüyor.

En sevdiğim ayet, bal arısına vahyettim diyor. Sen hiç halay çeken bal arısı gördün mü? :) Göremezsin. Çünkü ona vahyetmiş, ne demiş? Senin işin bal yapmak, sen bal yapacaksın demiş.

Ademe de vahyetmiş yani insan cinsine. Adam ol demiş. İyi ol, ahlaklı ol, dürüst ol, erdemli ol, adaletli ol demiş. Benim yolum, bana ulaşım bu yaptıkların ile paralel gelişir ve sen beni zaten bulursun, ben o yol üzerindeyim demiş.

Sen beni tanı ama yeryüzünde kafana göre takıl diyen bir Tanrı modeli gördünmü bugüne kadar insanın ürettiği. Belki deizmin Tanrısı o alana girer ama o bile tam olarak girmez.

Sebepler beraberindeki sonuçları paralel şekilde işletir.

Ve bu değişmez evren/doğa yasaları dediğimiz Tanrının yasalırıdır.

Yemek yersen karnın doyar, mesanen idrarla dolarsa çişin gelir gibi çok basit örnekler verebilirim. Fazlasını zaten biliyorsun. Okuyorsun.

Yani özetle Tanrının varlığına ne kadar bilimsel bir kanıt yoksa, yokluğunada o kadar bilimsel kanıt yoktur.

Çünkü Tanrı bilimin (maddenin) konusu değildirde bu yüzden.

Tanrı ancak bilme süreci ile başlar ve kişinin akıl yürütmesi ile varlığı veya yokluğu kabul edilir.

Sonrası kabul, yanin sizin deyiminizle inançtır.

Biz varlığına inanırız, siz ise yokluğuna.

Hiç aramızda fark yok bu anlamda yani.

Selam.

Link to post
Sitelerde Paylaş

biliyorum flew olduğunu..sen onu değil dawkinsi erdirdin zaten..o başlık zıvanadan çıkmıştı..

vahiy konusunda ise sanki bilimsel temeli varmış gibi konuşuyorsun ..

Ha diğer Dawkins başlığını diyorsun, anladım.

Adam bilinmeyen bir güce işaret ediyor, uzaylılar diyor. :)

Sen uzaylıları doğru mu kabul ettin orda?

Vahiy konusunun zaten bilimsel temeli olur mu, kuran arapların anayasasıdır dimi?

Unutmuşum.

Neyse sen takıl kafana göre.

Link to post
Sitelerde Paylaş

karşındaki insanın neyi ne amaçla söylediğini bildiğin halde malzeme çıkarıp duruyorsun....

Ya ne malzemesi. Tartışacaksan tartışalım. Konuyu yani.

Altını doldurmadan sürekli şöyle böyle yazman bir anlam ifade etmiyor benim için.

tarihinde BERGÜZAR006 tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

işte ben de onu diyorum madem ifade etmiyor yazmasın olur biter ben takılırım kafama göre :blink:

sen ateistlerin tanrı fikrine sıcak bakmasalar da bakanlara sıcak bakmalarını istiyorsun.inanan birinin bunu istemesi normal tabi ama senin eleştirilmenin asıl nedeni tanrı konusunda araya hep bilimi katman..

tarihinde queenofhearts tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

işte ben de onu diyorum madem ifade etmiyor yazmasın olur biter ben takılırım kafama göre :blink:

sen ateistlerin tanrı fikrine sıcak bakmasalar da bakanlara sıcak bakmalarını istiyorsun.inanan birinin bunu istemesi normal tabi ama senin eleştirilmenin asıl nedeni tanrı konusunda araya hep bilimi katman..

Senin inanma biçimin bana uymadığı için böyle konuşuyorsun. İşte tamda bunu diyorum.

Tanrının nesnel şekli/nevi vs bilimin konusu değildir.

Biz bilim diye yani ben Tanrının eylemlerine diyorum.

Bunu bir anlasan. :)

Ben ateistler Tanrı fikrine sıcak baksınlar diye de yazmıyorum burada.

Onlarla aynı süreçten geçtiğim için, itiraz noktalırını çok iyi bildiğim için ve nasıl döndüğümüde bildiğim için yazıyorum burada.

Bunu da bil diye yazıyorum. :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

eğer bilinç sahibi ,amaçlı yaratan ve yargılayan bir varlık ise bizimle birebir iletişime geçmesini beklemek hakkımızdır.

bir tanrıya öylesi yakışırdı.

"Tanrı sizinle zaten kutsal metinler ve peygamberler aracılığıyla iletişime geçiyor" demeyeceğim primitif ateist dostum, daha zor bir soru soracağım: Tanrı'ya neyin yakışıp neyin yakışmayacağına nasıl karar veriyorsun? "Şu Tanrı'ya yakışır, bu yakışmaz" dedikten sonra hala "ben Tanrı fikrini reddediyorum" nasıl diyebiliyorsun yaw sen :lol:

Hem neden birebir?

Birebir ilişkiye geçmeden sonra inanma inanmama durumu olabilir mi akıllım B)

Sen Peygamberlerin inançla sınandığını yada vazifelerinin inanmak olduğunu hiç duydun mu?

Birebir iletişime geçildikten sonra inanmama gibi bir durum söz konusu olabilir mi, bu iletişimden sonra varlığın kabulüne inanç denebilir mi?

Ben size boşuna primitif demiyorum değil mi B)

Sonsuzluğu dolduran varoluşa kaynaklık eden bir temel var olmalı diyoruz.

ama bu temelin bilinçli yaratıcı,yönetici, yargılayıcı olduğuna ilişkin bilimsel bir bilgi yok diyoruz.

Primitif dostum, bilimsel bilginin yokluğu ne zamandan bu yana varlığın yokluğuna kesin delil oldu?

Mesela DNA'nın varlığı onun keşfiyle mi başladı :lol:

Ayrıca tırnak içinde "bilimsel bilgi" bu konuda yegane bilgi kaynağı mı?

Felsefe diye bir şey var hiç adını duydun mu, ne işe yarıyor acaba :D

sözlerimizden bir köle istediğimiz sonucunu nasıl çıkarıyorsun?

Bilinç sahibi bilgi sahibi olacak ve yaratacak, hayatı ve içindeki nimetleri bahşedecek ama ne yönetecek, nede "bu kadar ekmeğe olması kereken köfte nerede?" diye sormayacak yargılamayacak!

Gördün mü nereden çıkarıyorum..

maksatlı yaratma ,yönetme ,yargılama iradesine sahip tanrısal bir varlığın,

neden var olamayacağına ilişkin bir engel bulma mecburiyetinde değilim.

Hahaha :lol:

"Maksatlı olarak yaratmak,yargılamak ,yönetmek gibi kavramları kuşanmamış bu varlığa 'Tanrı 'diyebiliriz" diyeceksin ama bunu neden diyebileceğin ve aksini neden söyleyemeyeceğini ortaya koymaya mecbur olmayacaksın!

Vışşş!

Ahlakınızın kaynağını ortaya koymak zorunda olmadığınız gibi mi :D

Primitifliğe bakınız!

-Maksatlı olarak yaratmak, yargılamak, yönetmek gibi kavramları kuşanmamış bu varlığa Tanrı diyebiliriz.

-Neden?

-Yaw diyebiliriz işte. Ayrıca maksatlı olarak yaratmak, yargılamak, yönetmek gibi kavramları kuşanmış bu varlığa da Tanrı diyemeyiz.

-O niye?

-Diyemeyiz yaw, benim keyfim öyle istiyo var mı dicen!

Bu ne ilkellik yaw :lol:

Zaten olmayan birşeyin, neden herhangi bir vasfı taşıyamayacağının rasyonel tartışması yapılamaz.

"Olmadığını" söylediğin varlığın "nasıl olması gerektiği" konusunda "maksatlı olarak yaratmayacak, yargılamayacak, yönetmeyecek" diye tartışma yapıyorsun ama akıllım :lol:

Bu nasıl oluyor?

Primitizm ile :lol:

tarihinde Simo Hayha tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu anlamda yeri gelmişken bende hacıyı anayım. Bazen kızıyorum onlara müslüman türk ateistleri diyor.

Hacın bunu ne zamandan bu yana söylüyor?

Gerçeği suratına vurduğunda küfür ve hakaret etmek dışında hiç bir şey yapamadığı ihtiyar ona ve diğerlerine Ahlak başlığında sopa attığından bu yana..

İhtiyar bunlara aslında kendilerinin, ateizmin materyalizmin malı sandıkları iyi özelliklerin İslam kökenli olduğunu gösterdi, hacın da buradaki iyiyi kötü yapıp hakaret etmek için diğerlerine karşı bu söylemi kullanmaya başladı.

Başlığını kilitlemişler, orada ihtiyarın derin izleri vardı bunu söyledim de!

Adam silkeledi bunları, kasmaya başladılar "nasıl ateist olunur, biz neyiz, ne söylüyoruz neye inanıp neyi reddediyoruz" falan :D

O bunları silkelemeden önce belli ki bu konulara hiç kafa yormamış bunlar..

Simo, ha bu arada ihtiyar nerelerde. :D

Doğrusu aylar sonra bunları nasıl hırpalıyor acaba merakıyla buraya geldim ama gördüm ki yazmamış.

Bilmiyorum, buraları okuyorsa yazmasını isterim doğrusu..

Bu primitiflere yardım etmek lazım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

"Tanrı sizinle zaten kutsal metinler ve peygamberler aracılığıyla iletişime geçiyor" demeyeceğim primitif ateist dostum, daha zor bir soru soracağım: Tanrı'ya neyin yakışıp neyin yakışmayacağına nasıl karar veriyorsun? "Şu Tanrı'ya yakışır, bu yakışmaz" dedikten sonra hala "ben Tanrı fikrini reddediyorum" nasıl diyebiliyorsun yaw sen :lol:

Hem neden birebir?

Birebir ilişkiye geçmeden sonra inanma inanmama durumu olabilir mi akıllım B)

Sen Peygamberlerin inançla sınandığını yada vazifelerinin inanmak olduğunu hiç duydun mu?

Birebir iletişime geçildikten sonra inanmama gibi bir durum söz konusu olabilir mi, bu iletişimden sonra varlığın kabulüne inanç denebilir mi?

Ben size boşuna primitif demiyorum değil mi B)

Primitif dostum, bilimsel bilginin yokluğu ne zamandan bu yana varlığın yokluğuna kesin delil oldu?

Mesela DNA'nın varlığı onun keşfiyle mi başladı :lol:

Ayrıca tırnak içinde "bilimsel bilgi" bu konuda yegane bilgi kaynağı mı?

Felsefe diye bir şey var hiç adını duydun mu, ne işe yarıyor acaba :D

Bilinç sahibi bilgi sahibi olacak ve yaratacak, hayatı ve içindeki nimetleri bahşedecek ama ne yönetecek, nede "bu kadar ekmeğe olması kereken köfte nerede?" diye sormayacak yargılamayacak!

Gördün mü nereden çıkarıyorum..

Hahaha :lol:

"Maksatlı olarak yaratmak,yargılamak ,yönetmek gibi kavramları kuşanmamış bu varlığa 'Tanrı 'diyebiliriz" diyeceksin ama bunu neden diyebileceğin ve aksini neden söyleyemeyeceğini ortaya koymaya mecbur olmayacaksın!

Vışşş!

Ahlakınızın kaynağını ortaya koymak zorunda olmadığınız gibi mi :D

Primitifliğe bakınız!

Bu ne ilkellik yaw :lol:

"Olmadığını" söylediğin varlığın "nasıl olması gerektiği" konusunda "maksatlı olarak yaratmayacak, yargılamayacak, yönetmeyecek" diye tartışma yapıyorsun ama akıllım :lol:

Bu nasıl oluyor?

Primitizm ile :lol:

Simo inançlarının saçmalığını ve boşluğunu hissediyorsun demek..

O yüzden buralardasın..

Ahlak konusunda insanlara yetecek kadar bilgi verdiğimi sanıyorum ama anlayacak kafa yok sende.

Gördüğüm kadarıyla ahlak konusunda kimse fazla birşey bilmiyor..

Bir ben çözmüşüm.

Müslümanın ilmide ancak kendi çapları kadar.. Yağmur nasıl yağar, Allah yağdırır. Gemi nasıl yüzer , Allah yüzdürür. Canlılar nasıl büyür , Allah büyütür..Ahlak nasıl olur, Allah verir, öğretir..İşte islamdaki hikmet..

Şunun heryeri hikmet olsa ne olur. Neye yarar, nasıl bir aklı tatmin eder..Bilmiyorum ama ben beş para vermem..Zaten bu hikmetle hiçbir değerli birşey ortaya çıkmamıştır.

Bilimin dışında çok değerli! ve iman edilmesi gerekli bilgiler vardır dünyada bir dünya..Oooooo Ooooo dünyadaki efsaneler, ,inançlar, düşünceler saymakla bitmez heralde.

Bunlardan hangisinden dolayı cezalandırılıp veya mükafatlanacağız acaba..Dünyadaki bu kadar çok inançlardan, efsanelerden hangisinden dolayı yargılanacağız acaba. Herkes kendi inancının kendini kurtaracağını ve gerçeğin kendisinin ki olduğuna inanıyor. İnançların çoğuda zaten atalardan yeni nesillere geçer.

Simo ama bende binlerce inançtan sadece seninkine inanıyorum..

Diğerlerini miktir et sadece biz hurilerinen alamanmı veremenmi.

Diğerlerine ver gazı ver ateşi. Cızır cızır.

Oh oh amman, yandan, olmadı baştan.

Bizim allah süper diğer ibnelerin varya..

Yemişim bilimsel düşünceyi,

Dünyada herkes bilimin ve tekniğin bilgilerinde hemfikir olur gerçi..

Yani mesela dünyanın heryerinde herkes, arabaya ve onun fonksiyonlarında hemfikirdir ve inanır..

Ama bilim harici işler ve bilgiler konusunda..Uuuuuuuuuuu

Sayısız inanç vardır..

Ebelerimizden, dedelerimizden öğrendiğimiz.

Ama hep dedim yine diyorum..

Diğerleri varya hepsi cuup cehennemin dibini boylayacak.

Tek bizimki doğru..

Valla bak inan bana ..Birde yemin ediyom sana..

Link to post
Sitelerde Paylaş

"Tanrı sizinle zaten kutsal metinler ve peygamberler aracılığıyla iletişime geçiyor" demeyeceğim primitif ateist dostum, daha zor bir soru soracağım: Tanrı'ya neyin yakışıp neyin yakışmayacağına nasıl karar veriyorsun? "Şu Tanrı'ya yakışır, bu yakışmaz" dedikten sonra hala "ben Tanrı fikrini reddediyorum" nasıl diyebiliyorsun yaw sen :lol:

Hem neden birebir?

Birebir ilişkiye geçmeden sonra inanma inanmama durumu olabilir mi akıllım B)

Sen Peygamberlerin inançla sınandığını yada vazifelerinin inanmak olduğunu hiç duydun mu?

Birebir iletişime geçildikten sonra inanmama gibi bir durum söz konusu olabilir mi, bu iletişimden sonra varlığın kabulüne inanç denebilir mi?

Ben size boşuna primitif demiyorum değil mi B)

'sınav gereği' argumanını müslüman,hristiyan ve yahudi teistler kullanamaz.

Çünkü meşhur Adem peygamber hikayesi ortadadır.

Hem tanrıyla birebir görüşmüştür, hemde sınava tabi tutulmuştur.

Primitif dostum, bilimsel bilginin yokluğu ne zamandan bu yana varlığın yokluğuna kesin delil oldu?

Somut varlıklardan bahsediyorsak bilimsel bilgi güvenebileceğimiz tek kaynaktır.

Hakkında hiçbir bilimsel bilgi edinilemeyen, somut bir varlık gösteremezsin.

"Maksatlı olarak yaratmak,yargılamak ,yönetmek gibi kavramları kuşanmamış bu varlığa 'Tanrı 'diyebiliriz" diyeceksin ama bunu neden diyebileceğin ve aksini neden söyleyemeyeceğini ortaya koymaya mecbur olmayacaksın!

Neden diyebileceğimi yazmıştım. '''...tanrı diyebiliriz.Çünkü sonsuzdur.'' şeklinde yazmıştım.

Bu evrenin dışında var olan ve belkide direk sonsuza kadar uzayan, belkide zincirleme şeklinde ama sonuçta yine sonsuza uzayan birşeylerin var olduğunu düşünüyorsam.

Sonsuzluk kavramını kabul ediyorum demektir.

Hepsini bir arada düşündüğümüzde bu aynı zamanda mekan olarak sonsuzluğuda ifade eder

Bu sonsuzluğun içinde evrene/evrenlere dönüşüp değişen temel bir enerji olması mecburdur.

O halde sonsuz bir enerjiyide kabul ediyorum demektir.

çizdiğim çerçeve içindeki 'sonsuzluk' yaşadığımız evrene göre metafiziktir.

Çünkü içinde yaşadığımız evrenin fiziğine göre herşey sonludur.

dolayısıyla mekan ve enerji açısından bu sonsuzluğa 'tanrı' diyebiliriz.

ama ona maksatlı yaratan,yöneten,yargılayan bir tanrı diyemeyiz.

çünkü öyle davrandığına ilişkin bilimsel bir ispatlama yok.

Ama siz öyle olduğunu iddia ediyorsanız .İspatlamak mecburiyetide size ait olur.

tarihinde BAAL tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

ama ona maksatlı yaratan,yöneten,yargılayan bir tanrı diyemeyiz.

çünkü öyle davrandığına ilişkin bilimsel bir ispatlama yok.

Ama siz öyle olduğunu iddia ediyorsanız .İspatlamak mecburiyetide size ait olur.

Diğerlerine biraz değineceğim ama şuraya birşey demek istiyorum.

Eğer patolojik bir sorunu yoksa, sen bir annenin öz çocuğunu öldürdükten sonra diskoya gidip eğlenebileceğini iddia edebilir misin?

Edemezsin.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Diğerlerine biraz değineceğim ama şuraya birşey demek istiyorum.

Eğer patolojik bir sorunu yoksa, sen bir annenin öz çocuğunu öldürdükten sonra diskoya gidip eğlenebileceğini iddia edebilir misin?

Edemezsin.

yanılmıyorsam örnekteki anne tanrıya, öldürülen çocukta evrene ve yani bizlere tekabül ediyor.

eğer doğru anladıysam ''...evrenin ortaya çıkmasına sebep olan varlık onu kendi haline terk etmeyecektir.'' demek istediğine yoruyorum.

bu düşüncenin eleştireceğim tarafı evreni ortaya çıkaran 'sebebe' kendi kafana göre bir kişileştirme yüklüyor olman.

bir insan davranışını alıp,

evreni ortaya çıkaran olgu da böyle davranmalı diyemezsin.

sonsuzluğun nasıl birşey olduğunu bilebiliyor musun?

bir bilinci olduğuna nasıl karar veriyorsun?

İçinde yaşadığımız evrenin dışına dair hiçbir bilimsel bilgimiz yok.

ancak mantığa dayanarak sonsuz bir şeyin olması gerektiğini söylüyoruz.

Aslında ne olduğuna dair en ufak bir bilgimiz yok.

Hal böyleyken evrenin dışında ,evreni yaratan bir bilincin olduğunu nasıl söyleyebiliyorsunuz.?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hayır baal öyle demiyorum.

Sen dedin ya.

ama ona maksatlı yaratan,yöneten,yargılayan bir tanrı diyemeyiz.

çünkü öyle davrandığına ilişkin bilimsel bir ispatlama yok.

Bende diyorumki insanın yaptığı eylemden sonra vicdan denen mekanizmada yaptığı eylemle doğru orantılı hissi/düşünüşü/duygusu paralellik arzeder.

Buda Tanrının yöneten ve yargılayan bir Tanrı olduğunu/olacağını gösteriyor diyorum.

O yüzdende patolojik bir sorunu yok ise ve çocuğunu öldüren bir anne diskoya gidip dans eder mi diye sordum sana?

...evrenin ortaya çıkmasına sebep olan varlık onu kendi haline terk etmeyecektir

Ayrıca tam olarak böyle de demiyorum. Diyorumki:

Kendi var ettiği bir sistem için değerler sistemi oluşturmayan bir varlık Tanrı olamaz, öyle bir varlığın olması düşünülemez, hatta o varlık hiçlikten daha beterdir diyorum.

tarihinde -BERGÜZAR- tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...