Jump to content

Adanalılara


Recommended Posts

Adanalı ayrı yazılmaz.Başlıktaki imla hatası düzeltilsin.:p

Adana'ya gitmedim ama gitmeyi istediğim yerlerden birisi.

Adliyesi ve asayiş olayları pek bir karışık oluyor gerçi ama olsun güzel bir yerse görmek isterim.Burdan Adanalılara duyuru :p

tarihinde Galileo100 tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Adana da Adanalılar da çok ilginç..

Adana deyince aklıma gelen ilk şey küfür. Kızdıkları kişinin hemen Allah'ına küfrederler.

Adana, nev-i şahsına munhâsır bir kent. Ya da Adanalılar öyle.

Hacı bu videoyu çok beğenecektir.:)

Eline sağlık Sevgili Cigi.

Forumda Adanalılar vardır herhalde...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Adanalı olmak kolay değildir arkadaşlar....

Adanalılar yaz aylarında çok cefa çekerler... ve geceleri çektikleri cefaların sefasını sürerler.

Güneş battıktan biraz sonra sokakları doldurur cefakar Adanalılar...

Gece yarısına kadar eğlenirler...

Bindokuzyüz elli ve altmışlı yillarda Adana, Çoğu arnavut kaldırımı döşeli dar caddelerle, en hafif bir yağmurda bile çamura batan, alt yapıdan yoksun, bakımsız sokaklardan oluşmuş, küçük bir şehirdi. Ancak şehrin tamamı yoksul ve bakımsız değildi. Zenginlerin oturduğu mahallelerde, her iki yakasında klimalı, arslan heykelleri ile dekore edilmiş bakımlı bahçeli, görkemli mermer evlerin yer aldığı geniş, asfalt caddeler de vardı. Bağlar, bahçeler ve geniş tarlalar, şehrin bitiminden hemen sonra başlar, her yöne doğru göz alabildiğine uzanırdı. Şehrin hemen her köşesine çok sayıda açık hava sinemaları, bahçe lokantalar, çalgılı gazinolar ve açık hava barları serpiştirilmişti. Güneşin batışını sabırsızlıkla bekleyen Adanalılar akşamı ve geceyi kutlamak üzere büyük bir şölenle sokaklara dökülür, eğlence yerlerini doldurarak, gece yarılarina kadar yer, içer ve doyasıya eğlenirlerdi. Adanalılar için gece hayatı, özellikle yaz aylarında, içtikleri su, soluduklari hava kadar doğal ve gerekliydi.

Hali vakti yerinde olan yerli halk, haziran ortalarında yaylalara çıkmaya başlar ve bütün yazı orada geçirirlerdi. Çoğu kere erkekler ya geride kalırlar, ya da işyerlerine arada bir dönerlerdi. O zamanlar en yakın yayla bile nerdeyse bir günlük uzaklıktaydı. Kamyon ve otobüsler, dönüp, bükülerek yılan gibi kıvrılan ve bu arada giderek yükselen dar, şose yolları inleye inleye tırmanırlar, çoğu kere ancak günün geç saatlerinde hedeflerine ulaşabilirlerdi.

Şehirde kalanlar, geceyi genellikle damlarda geçirirlerdi. Yiyecek ve içeceklerini oraya taşırlar ve bir kaç aile bir araya gelerek, hem sohbet ederler hem yemeklerini yerlerdi. Çiftler, kurduklari cibinliklerde uyurlar, yıldızların altinda sevişirler, önemli aile sorunlarını orada tartışırlardı. Sıcak Adana gecelerinde damlardan taşan fısıltılar sokakları doldurur, arada bir uzaklarda atılan naralar, büyük evlerden ve çıkmaz sokaklardan yankılar yaparak, görünmez bir sis gibi mahallelerin üstüne inerdi.

Bunlar benim yaşadığım yıllarda Adana hayatından kısa izlenimler...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Adanalı ayrı yazılmaz.Başlıktaki imla hatası düzeltilsin.:p

Uyarin icin tesekkür ederim Galileo, imla hatasi düzeltilmis.

Eline sağlık Sevgili Cigi.

Forumda Adanalılar vardır herhalde...

01 Adana'dan basladik IFeelGood kardesim. :)

Kozan'da festival acilisinda bize kasalarla turuncgillerden getirdiler ve "buyrun yiyin kurbanlar yiyemezseniz mallara veririh" dediler.

Istedigimiz kadar yiyebilecigimizi utanmamamizi ima ediyorlardi.Sanki utanacak birisi varmis gibi.

Turuncgillerin fazla yenilmeyecegini o gün Kozan'da ögrendim. :)

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...