Genco 0 Nisan 19, 2011 gönderildi Raporla Share Nisan 19, 2011 gönderildi (düzenlendi) zaten bizi hayvanlardan ayıran yegane özellik akıl ve mantık değilmidir.bir aklını ve mantığını kullanmak var ve iki ona esir olmak var. sana şu kadar söyliyeyim senin özlemini duyduğun ve rüyalarına giren yaşamı ben yaşadım .evet komünist bir ülke inançsız bir ideoloji evrim kitapları ve tarihi. git başkasına anlat yalanlarını. akıl ve mantıktanm sözediyorsun ben zaten allahı onlar sayesinde buldum ama içinde kaybolmadım.ama inanki öyle bir ahlaki çöküş, öyle zorbalıllar ve şiddet olduki.ama insanlar tek çarelerinin allaha sığınmakta buldular. topun merminin karşısında, askeri ideolojinin ve komitenin karşısında sadece inançlı ve iradeli insanlar hayatta kalabildi.gerisi sindirildi ve köle edildi. sana kuranı kerim gibi masal gelen bu anlattıklarımı ben bizzat kendim yaşadım ve tanığım .sakın bana evrimden inançsız bir ideolojiden bahsetme.kendi vatan toprakları içinde kendi sınırları içinde kaybıolmuş koca bir ulus gördüm ben. ne sesi ne varlığı belli olan bir ulus. evinde kitaptan veya bilgisayarından veya arkadaş çevresinden özentiyle öürendiğin bu inansızlığı ben yaşadım. evinde kitaptan veya bilgisayarından veya arkadaş çevresinden özentiyle öürendiğin bu inansızlığı ben yaşadım. dediğin kısım beni çok güldürdü. Ben ateist olduğumda arkadaş çevrem beni dışladı. Şu savaş olayına gelirsek insanlar bir tanrıya sığındı. Çünkü herkes ölümden korkuyordu. Hepsi de sizin tanrınıza sığınmadı abartma o kadar. iğer dinlere inananlar da vardı. Allah'a inananların çoğunlukta olması Osmanlı Devletinin halkının büyük çoğunluğunun müslüman olmasından kaynaklanıyordu. Seninkileri doğru kabul etmek daha akılsızca. Akıl ve mantık eğer süper zeka değilsen bilgisiz çok işe yaramaz. Ama eğer azıcık bilgin varsa ve akıl ile mantığını doğru kullanabiliyorsan dinlerin tanrısının olmadığını anlarsın. Eğer bir yaratıcıya inanmak istiyorsan deist ol. Tanrının ispat yükümlülüğü deistin omuzlarındadır. Uydurma şeylerden bahseden dindar insanların değil. Sen kuyuyu kullanmamışsın. Sen kuyuya düşmüşsün. Sen git duanı et ben senin yerine düşünürüm. Eşitlikçi bir insanın kadınları erkeklerle eşit tutmayan bir dini seçmesi çok saçma. Komünistleri aşağılamaktan daha saçma bir şey yoktur. Komünist değilim ama adamlar eşitlik istiyor. Bunda haksız bir şey görmüyorum. Bu arada savaşı çıkaranlar komünistler değillerdir. Gericiler komünizme savaş açmışlardır. (komünist olmamın sebebi benim farklı düşüncelerimin olması, dünya üzerinde bulunan ideolojilerden daha farklı bir ideolojiyi düşünüyorum. Belki benim gibi düşünenler de vardır.). Benim özlemini duyduğum dünya bugüne kadar hiç yaşanmadı. Ama benimkinin olması için ölecekse varsın benimki olmasın. Ama gerici ve dinsel safsatalar yönetimlerin olmaması için direnmeliyiz. Konu iyiden iyiye kaydı. Eğer çok istersen hodri meydan da bunun üzerine başka bir zaman(Ben yaz tatiline girdikten sonra müsaitim) tartışırız. Ama bu mesaj bu konudaki son mesajımdır. Nisan 19, 2011 tarihinde MrAtheistPhilosopher tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
PearlyGates 0 Nisan 19, 2011 gönderildi Raporla Share Nisan 19, 2011 gönderildi doğru insanlar 1400 sene evvel hayvani zakaya sahiptiler değilmi.akılları ve iradeleri yoktu.ancak kendi karınlarını doyurup mağaralarına çakilip uyumaya becerebiliyorlardı.günümüzde nasılarablar, yatlar, katlar, bilgisayarlar uçaklar, vs. eeeeeeeeeee bunlar ne işe yarıyor daha güzel uyumamız daha güzel yemekler pişirmemiz daha rahat etmemiz için.gene ucu bizlere dukundu. sen varya kendini 1400 sene evvel yaşamış bir adfamdan daha akıllı olarak görüyorsun ama yanılıyorsun.o adam hayvan kürkünden elbise yapmayı becerebiliyorsa, o adam hokkanın içinde mürekkebi kullanarak yazı yazmayı becerebiliyorsa o adam ticaret yapabiliyorsa, o adam o çoö şartlarında hayatta kalabiliyorsa inanki senden daha akıllı becerikli,yetenekli ve akılını daha fazla kullanıyor demektir.bugün bilimin be teknolojin varsa onların buldukları kaleme alıp yazdıkları olmasaydı senin tarihin ve geçmişin bilem olmayacaktı.kendini amma akıllı sanıyorsunya. Sorunlumusun sen? Ben nerede demişim onlardan daha akıllıyım.Ben 1400 yıl öncesiyle ilgilenmiyorum bile.Banane nasıl yaşamışlarsa yaşamışlar.Ama geçti bitti gitti.Yıl 2011 ama sen hala kıçını taşla siliyorsan, evrensel görgü kurallarından bi habersen, odun gibi yaşıyorsan ben birşey yapamam.Muhammed'in nasıl yemek yediği, kıçını neyle sildiği, günde kaç kere sex yaptığı, kaç karısı olduğu ve bunları hangi sıklıkla becerdiği benim hayatımda örnek alacağım davranışlar değil. Ben kendi doğrularıma göre yaşıyorum.Bak beyin bedava, hammalığa gerek yok kullan onu.Canım peygamberim benim için düşünmüş, doğrusu buymuş deme sen düşünüp kendi doğrularını bul. Link to post Sitelerde Paylaş
katalan 0 Eylül 11, 2012 gönderildi Raporla Share Eylül 11, 2012 gönderildi Şimdi de biraz bu başlığı okuyun forumu kirletmeye çalışan arkadaşlar, bilginiz artsın Link to post Sitelerde Paylaş
eyvahcubbeli 0 Eylül 11, 2012 gönderildi Raporla Share Eylül 11, 2012 gönderildi Ey müminler ifadesi mantık bilimiyle çelişir. Yani ikiye ayrılması lazım Kuranın. Birinci kısım müslüman olmadan önce islamı tanıtan ve islama davet eden kısım İkinci kısım da islamın içine girdikten sonraki direktifler kısmı. Zaten öyle. Ayetler mekki ve medeni diye ayrılır. Bunu çocuklar bilir ateler bilmez. Link to post Sitelerde Paylaş
eyvahcubbeli 0 Eylül 11, 2012 gönderildi Raporla Share Eylül 11, 2012 gönderildi 1/6+1/6+2/3+1/8 > 1 olduğundan mirası paylaştıramazsın. Alviye metoduyla paylaştırırsın. Link to post Sitelerde Paylaş
katalan 0 Eylül 11, 2012 gönderildi Raporla Share Eylül 11, 2012 gönderildi Alviye metoduyla paylaştırırsın. Yaparsın ama Allah ın sözü gerçekleşmez. Onun verdiği oranları tutturamamış olursun. Allah ın bilememiş mi düzgün oran vermeyi? Ömer kadar aklı yok muymuş? Link to post Sitelerde Paylaş
eyvahcubbeli 0 Eylül 11, 2012 gönderildi Raporla Share Eylül 11, 2012 gönderildi Benim kişisel favorim Zülkareyn'in Güneş'i bir balçığa batarken görmesidir... KEHF 86 "Güneşin battığı yere varınca, onu siyah balçıklı bir su gözesinde batar (gibi) buldu. Orada (kâfir) bir kavim gördü. Ey Zülkarneyn! Ya (onları) cezalandırırsın ya da haklarında iyilik yolunu tutarsın dedik." 86- (Gide gide) güneşin battığı yere ulaşınca, güneşi, sıcak ve kara balçıklı bir gözede batıyor buldu. Orada bir kavme rastladı. Biz, Zülkalneyn'c: "Ey Zülkarncyn, onları ya cezalandırırsın veya onlar hakkında iyi davranırsın" dedik. Âyet-i Kerimede, Züîkarneyn'in, güneşin kara balçıklı bir gözeye battığını gördüğü zikredilmektedir. Âyet-i Kerime, güneşin gerçekten bir şeye battığını değil, Zülkameyn'in, güneşi batarken görme şeklini tasvir etmektedir. Bir insan deniz kenarında durup güneşin batışını seyrettiğinde onu, denizin içine batıyormuş gibi görür. İşte Zülkameyn'in durumu da bunun gibidir. Link to post Sitelerde Paylaş
sağduyu 0 Eylül 11, 2012 gönderildi Raporla Share Eylül 11, 2012 gönderildi Alviye metoduyla paylaştırırsın. Ömer'in metodu. Ömer'in kafası Allah'inkinden yani Muhammed'inkinden daha iyi çalışıyormuş. Link to post Sitelerde Paylaş
eyvahcubbeli 0 Eylül 11, 2012 gönderildi Raporla Share Eylül 11, 2012 gönderildi Yaparsın ama Allah ın sözü gerçekleşmez. Onun verdiği oranları tutturamamış olursun. Allah ın bilememiş mi düzgün oran vermeyi? Ömer kadar aklı yok muymuş? Allah bize yol gösterir ve saksıyı çalıştırmamızı ister. Saksı yoksa neylesin mabud. Link to post Sitelerde Paylaş
eyvahcubbeli 0 Eylül 11, 2012 gönderildi Raporla Share Eylül 11, 2012 gönderildi Yıldızların en yakın gökte olması,güneş ve ayın sonraki her gökte olması biraz astronomiye ters.Dünya'ya en yakın olan yıldızlar değildir. Ayet getir. Link to post Sitelerde Paylaş
katalan 0 Eylül 11, 2012 gönderildi Raporla Share Eylül 11, 2012 gönderildi Allah bize yol gösterir ve saksıyı çalıştırmamızı ister. Saksı yoksa neylesin mabud. Saksısı olmayan ya da Ömer kadar olmayan tanrıyı biz neyleyelim? Link to post Sitelerde Paylaş
sağduyu 0 Eylül 11, 2012 gönderildi Raporla Share Eylül 11, 2012 gönderildi 86- (Gide gide) güneşin battığı yere ulaşınca, güneşi, sıcak ve kara balçıklı bir gözede batıyor buldu. Orada bir kavme rastladı. Biz, Zülkalneyn'c: "Ey Zülkarncyn, onları ya cezalandırırsın veya onlar hakkında iyi davranırsın" dedik. Âyet-i Kerimede, Züîkarneyn'in, güneşin kara balçıklı bir gözeye battığını gördüğü zikredilmektedir. Âyet-i Kerime, güneşin gerçekten bir şeye battığını değil, Zülkameyn'in, güneşi batarken görme şeklini tasvir etmektedir. Bir insan deniz kenarında durup güneşin batışını seyrettiğinde onu, denizin içine batıyormuş gibi görür. İşte Zülkameyn'in durumu da bunun gibidir. Ayette tasvir falan yok, sadece Muhammed'in hayal gücü var, iyi masal anlatıyormuş zamanında. Link to post Sitelerde Paylaş
eyvahcubbeli 0 Eylül 11, 2012 gönderildi Raporla Share Eylül 11, 2012 gönderildi Ayette tasvir falan yok, Nerden biliyorsun? Link to post Sitelerde Paylaş
katalan 0 Eylül 11, 2012 gönderildi Raporla Share Eylül 11, 2012 gönderildi Ayetten, özellikle devam eden ayetleri okursan Muhammed garibimin dünyayı nasıl algıladığını daha da net görürsün. Güneş doğarken doğduğu yerdeki kavmin niye sipere ihtiyacı olduğunu düşüüüüüüüüüüüüüün Kehf 90- Sonunda güneşin doğduğu yere kadar ulaştı ve onu (güneşi), kendileri için bir siper kılmadığımız bir kavim üzerine doğmakta iken buldu. Link to post Sitelerde Paylaş
sağduyu 0 Eylül 11, 2012 gönderildi Raporla Share Eylül 11, 2012 gönderildi Nerden biliyorsun? Ayette yazıyor ya. Okuduğunu anlama sorunun mu var? Link to post Sitelerde Paylaş
eyvahcubbeli 0 Eylül 11, 2012 gönderildi Raporla Share Eylül 11, 2012 gönderildi Ayetten, özellikle devam eden ayetleri okursan Muhammed garibimin dünyayı nasıl algıladığını daha da net görürsün. Güneş doğarken doğduğu yerdeki kavmin niye sipere ihtiyacı olduğunu düşüüüüüüüüüüüüüün Kehf 90- Sonunda güneşin doğduğu yere kadar ulaştı ve onu (güneşi), kendileri için bir siper kılmadığımız bir kavim üzerine doğmakta iken buldu. 90- (Gide gide) Güneşin doğduğu yere ulaşınca güneşi, kendilerine ondan koruyacak bir şey vermediğimiz bir kavim üzerine doğuyor gördü. Sonra Zülkarneyn yine, kendisine verilen imkânları kullanarak yoluna devam etti. Bu sefer güneşin doğduğu yere ulaştı. Güneşi bir kavmin üzerine doğuyor gördü. Biz o kavme, kendilerini güneşten koruyacak, dağ, ağaç v.b. herhangi bir şey vermemiştik. Katade diyor ki: "Bunlar, üzerine bina kurulamayan bir yerde bulunuyorlardı. Güneşin doğduğu zaman dehlizlere giriyorlar, güneş üzerlerinden uzaklaşınca da çıkıp rızıklannı tedarik ediyorlardı". Âyet-i Kerimede Zülkarneyn'in, güneşin doğduğu yere ulaştığı zikredilmektedir. Bu ifade de, Zülkarneyn'in, güneşi doğarken görmesini tasvir etmektedir. Yoksa güneşin, girdiği herhangi bir yerden çıkarak görünmesi sözkonusu değildir. Âyet-i Kerimede zikredilen kavim hakkında Sa'd b. Cübeyr şöyle demiştir: "Bunlar, kızılderili, kısa boylu olan, mağaralarda yaşayan, umumiyetle balık yiyen bir kavimdi". Katade bunların elbisesiz yaşayan zenciler olduklarını söylemiştir. Hasan-ı Basrî ise bunların, dehlizlerde, bataklıklarda ve sularda yaşayan, yaşadıkları yerlerde ev yapma imkânı olmayan bir kavim olduklarını söylemektedir. Link to post Sitelerde Paylaş
cehane27 0 Eylül 11, 2012 gönderildi Raporla Share Eylül 11, 2012 gönderildi (düzenlendi) muhammet,büyük iskender'i peygamber yapmış. indus nehri kıyısında biten seferinden sonra iskender'in bazı komutanları afganistan-pakistan civarında bir devlet kuruyorlar. o devlet budizm'i devlet dini haline getirip insanlığın başına bela ediyor. yani budizm'i iskender tayfası kurmuş. onlar bile iskender'i peygamber yapalım dememişler. ve 200 sene önce yaşamış buda adlı bir garibanın öğretilerini edinmişler. belki de islam da öyleydi. yeni kurulan bir devlet (örn. abbasiler)200 yıl önce yaşamış muhammet adında bir garibanı kurtarıcı seçtiler. Eylül 11, 2012 tarihinde cehane27 tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
katalan 0 Eylül 11, 2012 gönderildi Raporla Share Eylül 11, 2012 gönderildi Cübbeli, masalları boşver ve Allah ın sözüne iman et. Bu konuyla ilgili yazdığım kısa bir yazı ve konunun işlendiği başlık aşağıda -------------------------------------------------------------------- Dostum, Sence buradaki siperin ne olduğunu anlatacak bir mümin arkadaş bulacak mıyız? Bu arada sözünün arkasında duran arkadaşı hala bekliyoruz Siper konusu nereden çıkmış? İşte şuradan çıkmış Güneşin doğduğu bir yer yoktur. Güneş her daim ışıldar ama sen dünyayı döşek gibi düz sanırsan akşamları balçığa batırırsın, gün doğarken de diri ve doğruğu yerdekileri çok sıkıntıya sokacak şekilde sıcak sanırsın. Böyle sandığın için de siper falan sayıklarsın Öğlen vakti siperden bahsetse biraz anlayacağım ama o zaman bahsetmiyor, çünkü foto olsa daha kolay açıklarım. Düz dünya anlayışının gereği olarak güneş dünyanın kıyısından doğuyor batıyor. Dünyaya en yaklaştığı zamanlarda batış ve doğuş zamanı. Batarken sorun yok, güneş yorgun secdeye gidiyor ama doğarken diri... Yazık o kavme böyle diri ve yakın güneşle sipersiz/perdesiz şekilde başbaşa kalmışlar http://www.ateistforum.org/index.php?showtopic=51492 Link to post Sitelerde Paylaş
eyvahcubbeli 0 Eylül 11, 2012 gönderildi Raporla Share Eylül 11, 2012 gönderildi Cübbeli, masalları boşver ve Allah ın sözüne iman et. İmanımız tamdır Elhamdulillah. Amellerim ise berbat. Link to post Sitelerde Paylaş
katalan 0 Eylül 11, 2012 gönderildi Raporla Share Eylül 11, 2012 gönderildi Buyur hadisli cevap verelim belki küfürden vazgeçersin ------------------------------------- Kutsal kitaplardaki düz dünya anlayışı Kuran dan bir ayet Sonunda güneşin battığı yere kadar ulaştı ve onu kara çamurlu bir gözede batmakta buldu, yanında bir kavim gördü. Dedik ki: "Ey Zu'l-Karneyn, (istiyorsan onları) ya azaba uğratırsın veya içlerinde güzelliği (geçerli ilke) edinirsin." (Kehf Suresi, 86) Destekleyen hadis “Güneş geceleri nereye gidiyor?” sorusuna Peygamber’in cevabı: “Arş’ın altında secde yapmaya gider; bu maksatla izin ister, kendisine izin verilir. Secde edip kabul edilmeyeceği, izin isteyip izin verilmeyeceği zamanın (kıyametin) gelmesi yakındır. O vakit kendisine: ”Geldiğin yere dön!” denir. Böylece battığı yerden doğar.” (Buhari, Tefsir Ya-sin 1, Bed’ul-Halk 4, Tevhid 22,23, Müslim, İman 250, (159), Tirmizi, Tefsir, Ya-sin, 4225) Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts