Jump to content

BEN ATATÜRK İLKELERİNE GERİ DÖNÜYORUM


Recommended Posts

Unnamed, Ateizmi tanımla.

Ateizmin islam ve müslümanlara olan bakışını tanımla (kendi fikrince)

Bunları bir ilan et.

Ondan sonra ateist olarak geç ortaya fikir savunmaya.

Hatta bunları açıkladığında ne olduğun, neye nasıl baktığın, Atatürk ve dönemine yaklaşımın da otomaitk olarak yansır.

Sen ilk önce ateizm anlayışını ve kendi ateizminin islama bakışını anlat.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 396
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

[

Görüşlerimizin doğruluğuna inanıyor olmamız, onları dayatma hakkına sahip olduğumuz anlamına gelmez. Aksi halde, dinciler de kendi görüşlerini bize dayattıklarında itiraz etmeye hakkımız kalmaz. Ülkeyi laikler ile dincilerin savaş alanı haline getirmek de hiçbirimize hiçbir şey kazandırmaz. İki düşman kesim haline gelmek yerine, asgari müşterek olan demokrasi ve insan haklarında buluşmayı hedeflememiz gerekiyor. Bu tür bir perspektif gücünü haklılığından ve doğruluğundan alır. Dincileri durduracak yegane sağlıklı yol da budur. Zaten ordunun darbe yaptığı da yok, yapacağı da. Yapacak olsa şimdiye on defa yapardı.

[

Lafa bak lafa.. Görüşlerimin doğruluğuna inanıyor olmam, onları dayatma hakkı vermezmiş bana. Yoksa dinciden ne farkım kalırmış?

Bak sana başlık adıyla uyumlu bir alıntıyla cevap vereyim.

"Biz ilhamımızı gökten ve gaipten değil, doğrudan doğruya hayattan almış bulunuyoruz." M. Kemal. ATATÜRK

Bizim görüşlerimiz bizzat gerçeklerden, bilimden kaynak alır.

O halde dinciyle bir tutulmamalı, dayatma olarak nitelenmemelidir.

Bu cehaletle, bu eziklikle, bu güvensizlikle mi siz bu ülkeyi dinciden kurtaracaksınız?

Sen daha doğrularına güvenmiyor, onları dincininkiyle eşit görüyorsun.

Mustafa Kemal'e diktatör denmesi, işte doğruluğundan emin olduğu gerçekleri hiç düşünmeden, korkmadan, çekinmeden hayata geçirebilmesi sonucu dincinin yapıştırdığı yaftanın ta kendisidir.

Yazıklar olsun size ki bugün kalkıp onu dincilerin ağzıyla, üç kuruşluk bilgiye ve hatta zekaya sahip olmadan eleştirdiğinizi sanıyorsunuz.

Yazıklar olsun...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Unnamed, Ateizmi tanımla.

Ateizmin islam ve müslümanlara olan bakışını tanımla (kendi fikrince)

Bunları bir ilan et.

Ondan sonra ateist olarak geç ortaya fikir savunmaya.

Hatta bunları açıkladığında ne olduğun, neye nasıl baktığın, Atatürk ve dönemine yaklaşımın da otomaitk olarak yansır.

Sen ilk önce ateizm anlayışını ve kendi ateizminin islama bakışını anlat.

Durun adamı sıkıştırmayın ben önce şu günümüz dünyasını sordum. Çok seviyorum bu söylemi yapanları ; Günümüz dünyası şartlarına uymuyor. :)

Şu şartlar nedir bir öğrenelim.

tarihinde Titus Andronicus tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Sen bu satırları yazmadan önce hemen üstüne hangi ibareyi koymuştun:

Atatürk İlkelerine Geri Dönüyoum

Sonra da altına ne yazmıştın?

".... Günümüz dünyasında demokrasiyi dışlayan, askeri yönetimci ya da tek partici bir zihniyeti savunmak mümkün değil."

Atatürk ilkeleri bunlardan ibaret değildiyse neden sadece bunları yazdın o zaman? (Gevheri)

Yaw salakların kralı, söylediğim şey şundan ibaretti. Atatürk döneminde tek partililik özelliği de gösteren bir süreç yaşandı. Bu otoriteryan bir süreçti. Başka türden otoriteryan süreçler de vardır; askeri darbeler böyledir örneğin. Nitekim Atatürkçü olduğunu söyleyen insanlardan bazıları bunu da savunuyor. Oysa bunlar, yani gerek Atatürk'ünkü gibi gerekse başka türlü demokrasi dışı yöntemler, günümüz dünyası için artık terk edilmesi gereken yöntemlerdir. Evet söylediğim şey sadece bu. Böyle diyerek Atatürk'ün sahsını darbecilikle suçluyor değilim. Tek parti rejimini Atatürkçülükle eşitliyor da değilim. Bunun sadece özelliklerinden biri olduğunun altını çizmişim ve bunun yanlış olduğunu düşündüğümü belirtmişim. Burada Atatürk'e indirgediğim birşey yok. Ama sen beyinsiz bir hayvan olduğun için hala salak salak konuşup kıt anlayışını açık ediyorsun.

S.ktir git artık başımdan rezil yaratık. Senin gibi bir salak için yeterince vakit öldürdüm.

Hay o hasta beynine tüküreyim senin emi utanmaz yavşak seni!

Sana oturup, Atatürk Dönemin'de bile tüm olumsuzluklara rağmen çok partili rejim denemelerinin yaşandığını, Atatürk'ün en büyük hayalinin demokratik, laik, aydın yurttaşlardan oluşan, çağdaş bir üşlke yaratmak olduğunu, Atatürkçülüğün tek parti diktası ya da militarizm olmadığını; bunların hiçbininr Atatürk Döneminin karakteristiklerinden olmadığını nasıl anlatabiliriz?

Sayfalar dolusu yazsak da senin o bok çukuruna benzeyen bozuk beyninin bunları algılama şansı var mı?

Eyy inek.

Bütün bunları ds geçtik. Başlığın sahibi Hacı, yani senin alıntılayıp da tartışmaya neden olan herzeleri yemene neden olan "Atatük ilkelerine dönüyorum" diyen adam bile askeri diktayı mı savunmuş bu başlıkta?

Bak bakalım Hacı ne demiş:

"Ama artık bu mümkün değil. Çünkü TC çok büyüdü.. Ordu tek başına bu ülkeyi idare edemez.

Bunu bilen Erdoğan gemi azıya aldı gidiyor."

Sen başlığı okumadın mı?

Hacı'nın bu satırlarını okumadın mı?

Adam, askeriyeden umudunuz kesmiş ve böyle yazmış. Ardından da şimdi ne yapmayı düşünüyorsunuz demiş.

İşi gücü bırakıp tüm başlığı sana yeniden mi anlatalım ey koca inek!

Ne utanmaz, ne arlanmaz bir pislikmişsin sen be.

tarihinde Gevheri tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Turkiyede buyuk sehirlere seriat falan gelmez bos yere paranoya yapiyorsunuz. Kucuk anadolu illeri ve kasabalari dersen oralar zaten toplumsal yapisi itibariyle mecburen seriati yasiyor. Seriat demek polislerin basi acik kadin avlamasi demek degildir

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yahu adamın düşüncelerinde frekans bozukluğu var.

Kimse göremiyor mu bu üçkağıdı benden başka?

Birden korkutmayacaksın, yavaş yavaş döveceksinki zevk versin. Vatandaş siyaset felsefesinin S 'sini bilmediği yazılarından belli, üç beş taraf köşe yazısı okumuş dünyayı analiz etmeye kalıkıyor.Yavaş tavaş. :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Turkiyede buyuk sehirlere seriat falan gelmez bos yere paranoya yapiyorsunuz. Kucuk anadolu illeri ve kasabalari dersen oralar zaten toplumsal yapisi itibariyle mecburen seriati yasiyor. Seriat demek polislerin basi acik kadin avlamasi demek degildir

Tarih sahnesinde Şeriatle yönetilen bir devlet olmadı benim şu satırları yazdığım ana kadar. Buna Emeviler ve Osmanlıda dahildir. Biraz araştıralım öğrenelim lütfen, değilmi ama. :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Birden korkutmayacaksın, yavaş yavaş döveceksinki zevk versin. Vatandaş siyaset felsefesinin S 'sini bilmediği yazılarından belli, üç beş taraf köşe yazısı okumuş dünyayı analiz etmeye kalıkıyor.Yavaş tavaş. :)

:)

Ben açıkçası buradaki yazdıklarını detaylı irdelemedim.

Diğer başka başlıkta anladım.

:)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tarih sahnesinde Şeriatle yönetilen bir devlet olmadı benim şu satırları yazdığım ana kadar. Buna Emeviler ve Osmanlıda dahildir. Biraz araştıralım öğrenelim lütfen, değilmi ama. :)

Eh, col kabilesini yonetmek yada kontrol altinda tutmak adina yazilmis seylerin buyuk devletleri yonetmede yetersiz olmasi dogaldir. Gunumuzde de suudi arabistan ve Iran disinda ciddi ciddi seriat ceza hukukunu uygukayan ulke yok zaten. Bizde en kotu ne olabilir diye dusunuyorum, erkeklere istege bagli cok evlilik hakki verilebilir, zina suc kabul edilebilir ne biliyim, Ramazanda acikta yiyenlere karakollarda kotu muamele olabilir. Bundan fazlasi olmaz nedir bunca tantana

Link to post
Sitelerde Paylaş

Turkiyede buyuk sehirlere seriat falan gelmez bos yere paranoya yapiyorsunuz. Kucuk anadolu illeri ve kasabalari dersen oralar zaten toplumsal yapisi itibariyle mecburen seriati yasiyor. Seriat demek polislerin basi acik kadin avlamasi demek degildir

Şeriat nedir?

(Artık işi gücü bıraktık anlama özürlülere ilkokul düzeyinde temel bilgiler dersi veriyoruz anasını satayım iyi mi...)

Şeriat İslam hukukudur Jadı hanımefendi.

Yani çağdaş, evrensel hukuk normları yerine İslam hukukunun uygulanması demektir.

Yani, senin anlayabileceğin biçimde daha da basitleştirerek yazacak olursak, laik hukuk sistemi yerine, yani Atatürk'ün anayasası yerine İslamı hüküm ve esasların devlet yönetiminde uygulanması denektir.

Ve bizim İslamcı hükümetimiz de tam olarak bunu yapmaya çalışıyor.

Yıllardır önündeki engelleri temizlemek için uğraştı.

Askeri susturdu, laiklik yanlısı askerleri içeri tıktı.

Görevini dürüstçe yapan savcıları da hapse gönderdi.

Gazeteciler bile bundan nasibini aldı.

Hepsi suçsuz yere hapse tıkıldılar.

Artık önlerinde bir engel kalmadı.

Basın-yayın-medya zaten kendilerinin.

Anayasayı istedikleri gibi değiştirebilirler.

Sizin gibi aklı evveller uyurken onlar emin adımlarla hedeflerine yürüyorlar.

Anladın mı?

Hayır. Tabii ki anlamadın.

Şimdi hemen yanıt verecek ve bana anlamadığını kanıtlayacaksın.

Adım gibi eminim bundan :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Turkiyede buyuk sehirlere seriat falan gelmez bos yere paranoya yapiyorsunuz. Kucuk anadolu illeri ve kasabalari dersen oralar zaten toplumsal yapisi itibariyle mecburen seriati yasiyor. Seriat demek polislerin basi acik kadin avlamasi demek degildir

Balkanlardan gelen soğuk ve yağışlı hava dalgası mı bu Blair Cadısı?

Şeriat geldi mi dogmalı kafalardaki yorumlama gücünü serbest bırakırsın işte.

O gücün neye ne karar vereceğinin garantisi yoktur.

Çünkü o gücün bilgi ile işi yoktur

Allah denen bir kahramanı memnun etmeye çalışırlar.

O Allah denen kahramanı da nasıl konuşturacaklarını bilemezsin.

Her durumda facia yaşanır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Eh, col kabilesini yonetmek yada kontrol altinda tutmak adina yazilmis seylerin buyuk devletleri yonetmede yetersiz olmasi dogaldir. Gunumuzde de suudi arabistan ve Iran disinda ciddi ciddi seriat ceza hukukunu uygukayan ulke yok zaten. Bizde en kotu ne olabilir diye dusunuyorum, erkeklere istege bagli cok evlilik hakki verilebilir, zina suc kabul edilebilir ne biliyim, Ramazanda acikta yiyenlere karakollarda kotu muamele olabilir. Bundan fazlasi olmaz nedir bunca tantana

Bunların hepsi boş ve gereksiz konular, askermiş, tek partiymiş, şeriatmış , kılmış , tüymüş, neşenin kepek sorunuymuş , olay tamamen duygusal.

Öncelikle Yeni dünya düzenini analiz edecez ki, Kemalizm veya Atatürkçülük adı verilen sistemin ne işe yaradığını köklerini görücez. Nihayetinde atatürk bunları kafasından uydurup uydurup yazmadı.

Ama bu seviyeye henüz TC sınırları içerisinde henüz ulaşamadım, List diyorum millet haaaa diyor.

Yeni düzenin bir çok ayağı vardır ki bunlardan biri Ontolojik olarak etnik yapıların körüklenmesidir, Tc nin yaşadığı sorunda budur.

tarihinde Titus Andronicus tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Başlık adı yanlıştı öncelikle.

"Atatürk ilkelerine dönmek" diye başlamak büyük yanlış. Atatürk ilkeleri zaten son derece canlı, gelişmeye ve geliştirmeye son derece açık, daima ileriyi hedefleyen aydınlık ilkelerdir.

Bu başlıkta yapılması gereken Atatürk ilkelerini tartışmak olmamalıydı. O ilkeleri tartışabilecek en küçük bir lükse sahip olmadığımız gibi, deli gibi korumak zorundayız. O ilkeler yüzlerce yıl sonrasına da uygulanabilir temel ilkelerdir.

Bu başlığı kapatıyorum. Bir yığın küfürle dolmuş ki onları temizleyebileceğimi de hiç sanmıyorum. O kadar çok ki..

Çok daha önce kapatmalı, Atatürk'ün bilgisiz, cahil veya art niyetli insanlarla durduk yerde tartışılmasına göz yummamalıydık.

Hacı'nın amacı muhtemelen Atatürk'ü tartışmak değil, onun adıyla anılan ilkeleri ve o ilkelerin ülkemiz için bugün çok daha önemli olduğunu vurgulamak, hatırlatmaktı.

Başlık kilitleniyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 5 years later...
  • haci unlocked this Başlık

Hepsini okumadım. İlk mesajla ilgili şöyle bir şey var:

- Ben Avrupa'da olsam solcu takılırdım. Polise düşmanlık duyardım, cumhuriyet ilkelerinin zaten 1 asırdır sağlam olduğu yerde cumhuriyet düşmanlığı yapar, toplumsal adalete, sosyalizme, anarşizme, daha fazla sosyal devlete, daha çok sağlık reformu, öğrenci hakları ve özgürlüğe gidilmesi yönünde (sosyalist olduğum için) burjuva devrimi ürünü cumhuriyetçiliğe sürekli muhalefet olurdum.

Burada Polise/askere çok bir şey diyemiyorsun: Hepsi kelle koltukta geziyorlar zaten.

Cumhuriyeti pek eleştiremiyorsun, çünkü milletin yarısı anlamamış "cumhuriyet kaldırsak mı acaba?" filan diyorlar.

Düşünüp düşünüp, geçmişte yaşanan onca şiddet olayına rağmen, yine kendini cumhuriyetçilerin yanında buluyorsun.

-Da ben normal koşullarda sosyalistim, Yani cumhuriyet ilkelerini ve devrimlerini gerekli bulan, fakat bunların da ilerletilmesi gerektiğini düşünen insanlardanım.

Tabi insanların Tofaş arabasının arkasına tüm camı kaplayan bozkurt resmi koyup "Reis dedin mi biter" yazıları yazdıkları ülkede, hem cumhuriyet ilkelerinin anlatılması sorunu olduğunu anlıyorsun, Hem de adam daha onu anlar mı, onu bile tam kestiremiyorsun.

- Ben cumhuriyet ilkelerini savunuyorum. Ama ülke siyasetinden buna rağmen uzaklaştığımı hissediyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İşte böyleee,

                   Sevgili Hacım,bazan gızdırıyon bizi emme,şu ATATÜRKCÜLÜGÜN  yokmu,gerçekten seni bize çok sevdiriyür.

                  Almanyada çalıştığım fabrikada bir Alman genç vardı,Türktarihine , TÜRKLERE hayrandı helede ATİLLAYA hayrandı.Birgün sordum ona,senin bu ATİLLA hayranlığın nerden kaynaklanıyor?Dediki Atilla 500,000 kişilik orduyla Almanya üzerinden Atlarıyla,Filleriyle,muntazam giysileriyle geçerken biz Almanların bir bez önlerinde bir bezde arkalarında kaçıp ağaçlara tırmanıyorduk.Biz Avrupalılarda bir söz vardır,EGER  YEMYEŞİL  BİR  ARAZi yola dönüşmüşse anlayinki ordan ATİLLANIN  ordusu geçmiştir.

              Gencin adını  biz Türkler işcileri Atilla koymuştuk.

              Alman tarihleri,hiçbir Türk hakanını pek önemsemezlerde , enfazla önem verilen Türk önderide ATILLADIR.

             Atatürke dönelim: 

Unesco ve BM kararı : 1981'in Atatürk Yılı olarak Kutlanması

Genel & Güncel Konular
 
 
Arkadaşlar Merhaba ,
Bu kadar rezil rüsva edilen koskaca Türkiye Cumhuriyeti devleti bakalım bir zamanlar Dünya gözünde Nasılmış ?
 
UNESCO RESOLUTION
on the
ATATURK CENTENNIAL
 
In 1981, the centennial of Atatürk's birth, the memory of Atatürk was honored by the United Nations and UNESCO by declaring it The Atatürk Year in the World and adopting the Resolution on the Atatürk Centennial as follows:

"Convinced that personalities who worked for understanding and cooperation between nations and international peace will be examples for future generations,
"Recalling that the hundredth anniversaryof the birth of Mustafa Kemal Atatürk, founder of the Turkish Republic, will be celebrated in 1981,

"Knowing that he was an exceptional reformer in all fields relevant to the competence of UNESCO,

"Recognizing in particular that he was the leader of the first struggle given against colonialism and imperialism,

"Recalling that he was the remarkable promoter of the sense of understanding between peoples and durable peace between the nations of the world and that he worked all his life for the development of harmony and cooperation between peoples without distinction of color, religion and race,

"It is decided that UNESCO should colloborate in 1981 with the Turkish Government on both intellectual and technical plans for an international colloquium with the aim of acquainting the world with the various aspects of the personality and deeds of Atatürk whose objective was to promote world peace, international understanding and respect for human rights."

ÇEVİRİSİ

UNESCOnun, Atatürkün 1981 yılındaki 100. Doğum Yıldönümü dolayısıyla aldığı kararların dayandığı gerekçeler, Atatürkün Ulusal Mücadele ve Çağdaşlaşma Lideri olmak evrensel niteliklerini ortaya koymakta ve dayandığı gerekçelerle, Atatürkü yetiştirmiş bir ulusun mensubu olarak, hepimize kıvanç vermektedir.

27 Kasım 1978 Tarihli UNESCO Genel Kurulunun kararında:

UNESCO Genel Konferansı; Uluslararası anlayış işbirliği ve barış yolunda çalışmış üstün kişilerin gelecek kuşaklar için örnek olacakları inancıyla, Türkiye Cumhuriyetinin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürkün doğumunun 100. Yıldönümünde, 1981 yılında anılacağını hatırlatarak,

UNESCOnun ilgilendiği tüm alanlarda olağanüstü bir reformcu olduğunu göz önünde tutarak, özellikle sömürgecilik ve emperyalizme karşı en önce açılan savaşların ilk liderlerinden biri olduğunu kabul ederek,

Dünya ulusları arasında karşılıklı anlayışın, sürekli barışın kurulması için çalışmalarının olağanüstü bir örnek olduğunu ve tüm yaşamı boyunca insanlar arasında hiçbir renk, din ve ırk ayrımını gözetmeden, bir uyum ve işbirliği çağının doğacağına olan inancını anımsatarak, eylemlerini her zaman barış uluslar arası anlayış ve insan haklarına saygı yönünden yapmış olan

Türkiye Cumhuriyetinin Kurucusu Atatürkün kişiliğini ve eserinin çeşitli yönlerini ortaya çıkarmak üzere, 1980 yılında yapılacak sempozyum hazırlıkları için Türk Hükümeti ile UNESCOnun işbirliği yapmasına karar verilmiştir.

unesco.jpg

"Durmak yok yola devam" sloganı ile durmaksızın ülkeyi felakete sürükleyen şuan ki iktidarın aşağıdaki yaptıklarının takdirini sizlere bırakıyorum,-
Ermeni Katillerden Özür dileyen hainlere ses çıkaramayan
- Ab tarafından dayatılan Gurur, Onur ve Şeref kıran şeylere kayıtsız şartsız itaat
- Mustafa Kemal ATATÜRK'e sahip çıkamamak
- Çanakkale Şehit bölgesinde 200 Dönümlük alanı 50 Milyon Dolara Yeni Zelandalılara satıyorlar (Mayıs 2009'da)
- 301.maddeyi işlevsizleştirdiler "Türklüğe Sövmek" serbet

TÜRK MİLLETİ diyemeyen Recep Tayyip Erdoğan'ın yeni söylemi "TÜRKİYELİ VATANDAŞLIĞI" yazıklar olsun

- TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ diyemeyen Tayyip Erdoğanın yeni söylemi " Silahlı Kuvvetler"

- Atatürk : "Köylü Milletin efendisidir "
Recep tayyip den çiftçiye : "Ananıda al git LAN"

- Atatürk : "Şehitler Bir ulusun milli Onurudur Şerefidir"
Recep tayyip: Şehit cenazesine gidip milletin ağlamaklı seslerini duyamam

- Atatürk : Ordu, Türk ordusu. İşte bütün milletin göğsünü itimat, gurur duygularıyla kabartan şanlı ad. (1937)
-Recep tayyip : Askerlik Yan Gelip Yatma Yeri Değildir

-Yer Kocatepe cami : Şehit Yakınlarından Tayyipe : Bu asker yatmadı vatanını satmadı :
               Birleşmiş milletlerde Atatürkün oylanacağını duyan Belçıka delegesi,böyle saçmalıkmı olur der.Sonra araştırma yapar ,Atatürkün nasıl bir kişiliğe sahap olduğu hakkında.Atatürk için öyle yazılarla karşılaşırki hayretler içinde kalır.Oylama günü gelince,İLK  SIRAYI  KAPMAYA  ÇALIŞIR.Sorarlar,yahu sen geçenlerde buna karşıydın ,bugün noldu sana?Yanıtı şöyle olur.O zaman tanımadan konuşmuşum,şimdi  ise Atatürkü tüm yanlarıyla tanıyorum.O bir dâhiymiş.
            Evet,Atatürkü beyenmeyenler ınsanlıktan nasıplanamayanlardır.
Dedeniz
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...