Jump to content

Müslümanken aldığınız aferinler...


Recommended Posts

Bundan 7 sene önce bahar döneminin sonlarında ortaokulda fen bilimleri dersindeydik. :)

Ders konusu canlılığın ortaya çıkışı hakkındaki teorilerdi, hoca teker teker teorileri yazdı (tabiiki "yaratılış gerçeği" en sondaydı, anladın sen onu)

Herkesin gözlerindeki o meraklı bakışları görmüştüm, bütün sınıf sessizdi, bunlar hakkında hiçbirşey bilmedikleri belliydi, büyük ihtimalle hocanın yaradılış hakkındaki vaizlerini ve mucizevi hikayelerini dinleyip inanç tazelemeye hazırlanıyorlardı. Ben hocanın hiçbirşey anlatmasına izin vermeden, sorduğu her soruya daha önceden izlediğim hy eserlerindeki bilgilerimle yaratılış gerçeğine kadar olan tüm teorileri çürütmüştüm, sonrada etkileyici bir konuşmayla evrim teorisini yıkmıştım, cümlemi tam bitirdim zil çalmıştı, herkes beni alkışlamıştı.. :lol:

Küçüklüğümden beri hep bilimadamı olmak istemişimdir, millet derslerini çalışıp 5 almaya bakarken ben sırf merak ettiğim için ansiklopedilerden bigbang uzay mekikleri, uydular gibi konuları okurdum. Okulda yılbaşı zamanında bana alınan hediyeler değişmezdi; hesap makinesi, hediye verecek kişiye göre bilim çocuk, sızıntı(!) gibi dergiler...

Şimdi ise iki senelik uzakten eğitim programında okuyan, aynı zamanda sigortasız sırf işi öğrenmek amacıyla günde 12 saat çalışan bir agnostiğim... <_<

Senin hikayen ne?

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bundan 7 sene önce bahar döneminin sonlarında ortaokulda fen bilimleri dersindeydik. :)

Ders konusu canlılığın ortaya çıkışı hakkındaki teorilerdi, hoca teker teker teorileri yazdı (tabiiki "yaratılış gerçeği" en sondaydı, anladın sen onu)

Herkesin gözlerindeki o meraklı bakışları görmüştüm, bütün sınıf sessizdi, bunlar hakkında hiçbirşey bilmedikleri belliydi, büyük ihtimalle hocanın yaradılış hakkındaki vaizlerini ve mucizevi hikayelerini dinleyip inanç tazelemeye hazırlanıyorlardı. Ben hocanın hiçbirşey anlatmasına izin vermeden, sorduğu her soruya daha önceden izlediğim hy eserlerindeki bilgilerimle yaratılış gerçeğine kadar olan tüm teorileri çürütmüştüm, sonrada etkileyici bir konuşmayla evrim teorisini yıkmıştım, cümlemi tam bitirdim zil çalmıştı, herkes beni alkışlamıştı.. :lol:

Küçüklüğümden beri hep bilimadamı olmak istemişimdir, millet derslerini çalışıp 5 almaya bakarken ben sırf merak ettiğim için ansiklopedilerden bigbang uzay mekikleri, uydular gibi konuları okurdum. Okulda yılbaşı zamanında bana alınan hediyeler değişmezdi; hesap makinesi, hediye verecek kişiye göre bilim çocuk, sızıntı(!) gibi dergiler...

Şimdi ise iki senelik uzakten eğitim programında okuyan, aynı zamanda sigortasız sırf işi öğrenmek amacıyla günde 12 saat çalışan bir agnostiğim... <_<

Senin hikayen ne?

İnsanın ne okuduğu ve kendini nasıl yetiştirdiği çok önemli..

Ana babanın ve ailenin katkıları da çok önemli.

Bulunduğun çevre de çok önemli.

Ayrıca arkadaşların ve konu komşun da çok çok önemli. Belki de onlar diğerlerinden daha önemli.

Senin başlangıcın şanssız.. Çok parlak bir çocuk olduğunu sanıyorum.

Okuyup öğrenme hırsın yanlış bir mecraya yönlendirilmiş.

Ve bir anda kendini hiç beklemediğin ve ummadığın, tabii ki istemediğin bir ortamda bulmuşsun.

Çocukluk ve erken gençlik döneminde bir iki yıl çok büyük fark ettirir.

Sen o önemli zamanlarda yanlış bilgilere yönelmişsin.

Üzüldüğümü itiraf ediyorum..

Ben mahallede İslam'ın en iyi bilen çocuktum.

Ama anne ve babam matemtikçi idi.

Annem Müslüman olmasına rağmen bana efsane öğretmedi.

İslam tarihi öğrendim. İslami'ı öğrendim.

Ateist olan babamdan fizik ve matematik öğrendikten sonra dünya görüşüm değişti.

Ama yine de liseyi bitirene kadar bir Müslüman gibi düşünüyordum.

Din ve hurafeler benim yaşamımı zedelemedi.

Onların gerçek yaşamı simgelemediklerini genç yaşımda öğrendim.

Siz biraz geç kalmışsınız.

Ama kötümser olmanız için bir neden yok..

Önünüzde bütün bir ömür var..

Umarım aradığınızı bulursunuz bu ömürde.

Ama önce ne aradığınızı bilmeniz gerekiyor..

Size başarılar.

HACI

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bundan 7 sene önce bahar döneminin sonlarında ortaokulda fen bilimleri dersindeydik. :)

Ders konusu canlılığın ortaya çıkışı hakkındaki teorilerdi, hoca teker teker teorileri yazdı (tabiiki "yaratılış gerçeği" en sondaydı, anladın sen onu)

Herkesin gözlerindeki o meraklı bakışları görmüştüm, bütün sınıf sessizdi, bunlar hakkında hiçbirşey bilmedikleri belliydi, büyük ihtimalle hocanın yaradılış hakkındaki vaizlerini ve mucizevi hikayelerini dinleyip inanç tazelemeye hazırlanıyorlardı. Ben hocanın hiçbirşey anlatmasına izin vermeden, sorduğu her soruya daha önceden izlediğim hy eserlerindeki bilgilerimle yaratılış gerçeğine kadar olan tüm teorileri çürütmüştüm, sonrada etkileyici bir konuşmayla evrim teorisini yıkmıştım, cümlemi tam bitirdim zil çalmıştı, herkes beni alkışlamıştı.. :lol:

Küçüklüğümden beri hep bilimadamı olmak istemişimdir, millet derslerini çalışıp 5 almaya bakarken ben sırf merak ettiğim için ansiklopedilerden bigbang uzay mekikleri, uydular gibi konuları okurdum. Okulda yılbaşı zamanında bana alınan hediyeler değişmezdi; hesap makinesi, hediye verecek kişiye göre bilim çocuk, sızıntı(!) gibi dergiler...

Şimdi ise iki senelik uzakten eğitim programında okuyan, aynı zamanda sigortasız sırf işi öğrenmek amacıyla günde 12 saat çalışan bir agnostiğim... <_<

Senin hikayen ne?

benzer şeyi ben de yapardım dostum.lise yıllarında okuduğum harun yahya kitaplarının gazıyla biyoloji hocamla sık sık tartışırdırdım.hatta tartışmalar çoğunlukla dersin kaynamasına sebep olurdu.arkadaşlar ders yapmak istemediklerinde,yada başka bi dersin sınavına falan çalışmak istediklerinde beni dürterler,hadi itiraz et de tartışma çıksın,kaynatın şu dersi derlerdi.bir iki arkadaş da ban destek verince o ders gümbürtüye giderdi.

öyle inanmıştım ki o zırvlaara,hocayı bile bastırdığımı sanıyordum.hatta sınıftakilerin ekseri de inançlı oldukları için,ben hocayı onların gözünde de madara ediyordum.

şimdi çok gülüyorum kendime.ve de kızıyorum.çocukluk işte. :blink::blink:

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bende ufakkken hep maymundan geldik sanırdım meşhur resim vardır bilmem bilirmisiniz aşama aşama insana dönüşen maymun o gözümün önüne gelirdi.

Aklım ermeye başladıkça leylek maymun vs hikayelerinin inanılacak şeyler olmadığını anladım hatta bi sefer hocaya peki hocam maymun nasıl oldu diye sormuştum bilim adamı edasıyla.

Solucan olayını öğrenince zaten orda kapandı mevzu.

Yahu buna akıl erdirmek mümkün değil,mutlak boşluk olan bi ortamda durup dururken açıklanamayacak seberlerden cansız bi nesne meydana geliyor, daha sonra o nesne canlanıyor, o canlıdan dünya ve içindekiler ve evren oluşuyor.Herşey kendi kendine,mümkün değil buna inanamam.Ateistler hepiniz gerçekten delisiniz böyle bişeye nasıl inanıyorsunuz.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bende ufakkken hep maymundan geldik sanırdım meşhur resim vardır bilmem bilirmisiniz aşama aşama insana dönüşen maymun o gözümün önüne gelirdi.

Aklım ermeye başladıkça leylek maymun vs hikayelerinin inanılacak şeyler olmadığını anladım hatta bi sefer hocaya peki hocam maymun nasıl oldu diye sormuştum bilim adamı edasıyla.

Solucan olayını öğrenince zaten orda kapandı mevzu.

Yahu buna akıl erdirmek mümkün değil,mutlak boşluk olan bi ortamda durup dururken açıklanamayacak seberlerden cansız bi nesne meydana geliyor, daha sonra o nesne canlanıyor, o canlıdan dünya ve içindekiler ve evren oluşuyor.Herşey kendi kendine,mümkün değil buna inanamam.Ateistler hepiniz gerçekten delisiniz böyle bişeye nasıl inanıyorsunuz.

muhammedin putunun tanrı olabileceğine inanman seni bizden çok daha ileri bi vaka haline getiriyor. :blink:

Link to post
Sitelerde Paylaş

Malesef gerçek dünyada çocukken hayal ettiğimiz ve olmak istediğimiz insan olamıyoruz çoğumuz. Ben de fizik bilimine karşı meraklıydım. Einstein gibi bir fizikçi olmak isterdim hep. Ancak mümkün olmadı ve sanırım da olmayacak.

Türkiye'de genç nüfusun fazla olmasından dolayı da iş hayatı büyük bir sıkıntı. Ve yapılan ağır işlerin maddi bir getirisi de pek bulunmuyor. Ben de kendime fazla vakit ayıramıyorum. Ancak öğrenme arzum hiç bitmedi ve vakit yaratıp yeni birşeyler öğrenmeye çalışıyorum.

Ben insanın birşeyler öğrenebilmesi için illa bir okulda ders görmesi gerektiğine inanmıyorum. Bilgisayar programcılığını merak ettiğim bir dönemde internetten indirdiğim visual basic kaynakları benim visual basic öğrenemm için yeterli oldu. Şimdi program yazabilir bir seviyeye geldim. Ağabeyimin eczanesi için bir veresiye takip programı dahi yazdım.

Bir fizikçi olmak için fizik bölümünden mezun olmak mı gerekir? Ya da bir matematikçi olmak için. Ya da biyolojiyi iyi bilmek için? Dışarıdaki fen öğretmenlerinden daha çok şey bildiğini söyleyebilirim. Hatta doçentlik yapan araştırma görevlilerinden bile. Hatırlıyorum üniversitede fizik dersimize giren doçent, uzay mekiklerinde kütleçekimin olmamasının nedenini uzayda çekimin neredeyse 0 olmasına bağlamıştı. Koskoca doçent merkezkaç kuvveti ile çekim kuvvetinin dengede olduğunu, bu nedenle de mekiklerde yerçekiminin hissedilmediğini bilmiyordu.

Bir matematikçinin anıları adlı tübitakın bir kitabı var. Bir matematikçi olmak için Oxford a gitmek geerkli değil. Dünyanın unuttuğu bir adada matematikle ilgili olmak ve buna eğilmek yeterli bu kitapta yazan hikayeye göre.

Bilimle uğraşmak mutlaka bir buluş yapmak anlamına gelmez. Öğrenmek yeterlidir. Ölmeden önce herşeyin teorisi çözülür, evren anlaşılabilir ve sonra da ben onu öğrenebilirsem benim için yeterli olacaktır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...