Hz. Muhammed'in Evlilik Hayatı

[BOSS 0]

" ...Zeyd, o kadından alakasını kesince biz onu sana zevce (eş) yaptık ki, mü'minlere evlatlıklarının kendilerinden alakalarını kestikleri (boşadıkları) zevcelerini almakta bir müşkülat olmasın Allah'ın emri yerine gelecektir" (el-Ahzab, 38/37) ayetinde hem Hz Zeyd'in ismi geçmekte hem de bunun hikmeti açıklanmaktadır.

Hz Zeyd Peygamberimizin azadlı kölesidir ve islamı kabul eden ilk sahabilerdendir Peygamberimiz onu evlatlığı olduğunu ilan etmişti ve toplumda herkes onu Peygamberimizin oğlu olarak görmekteydi Ancak daha sonra gelenbu ayet ile bu yasaklanmış ve bundan sonra Zeyd kendi babasının ismiyle çağrılmıştır

Böyle önemli bir konuda olayın yanlış anlaşılmaması ve Hz Zeyd'in boşadığı Hz Zeyneb'in Hz. Muhammed'le evelenmesinin bir sakıncasının bulunmadığının belirtilmesi için, ismin açıkça belli olması gerekliydi Yoksa farklı yorumlara neden olabilirdi İşte Hz Zeyd'in boşadığı kadınla Peygamber Efendimizin evlenmesinin helal olduğunun açıkça belli olması için Hz Zeydi'in ismi de açıkça geçmiştir.

Tekrar hatırlatıyorum;

1- Köleyle hür kimseyi aynı seviyede tutmak için evlatlığının karısı ile evlenmenin ne alakası var?

2- Evlatlık alıp onu öz evlat gibi yetiştirmenin insanlığa veya bize ne zararı var?

3- Evlatlık alıp onu öz evlat gibi görmemenin faydası nedir?

4- Birde bunu bir ayet olarak yazsa yetmezmiydi?

Eğer bu sorularıma adam gibi cevap vermeyeceksen geveleyip durma.

Sadece sorulara odaklan elli sefer sordurtma aynı soruları!

[AteTürk 0]

BOSS ugrasma adamin balatalar siyirmis patinaj yapip duruyor, dur birde ben deneyeyim belki anlar.

Evlatligin öz evlat gibi görulmesi cok mu kötu bir seydir? Bugunun normal hukuk sisteminde ortada bir vasiyet yoksa öz evlatla ayni hukuka sahiptir, ayrica öz evlat gibi görmek daha adil ve tanrisal bir davranis olmaz miydi ki MHMD'in tanrisi hooopp ne oluyor o üvey diye hatirlatmak geregi duymus?

Hadi duymus karisini bosatip MHMD ile evlendirmek icin ayetler bile indirmis o kadar hayirli bir is yapmis ki simdiye kadar bu isi tekrar eden bir tek insan evladi cikmamis dunya da madem sunnet niye bir tek örnegi yok tarihte?

Kivirmadan calkalamadan cevap veremeyeceksen hic uzatma.

[Protagoras 0]

Tartışma güzel gidiyor bende tanrı açısından şöyle bir açılım yapayım.

Ben muhammed olsam tanrı benimle birebir konuşsa bu tür paranormal bir olay karşısında değil.

Onlarca kadın ve cariyeye sahip olup onlarla birlikte olmayı aklımı kaçırır ereksiyon bile olamam.

[searcher1 0]

Tuer gibilerinin beyninin nasıl çalıştığını anlamak mümkün değil. Bu nasıl bir beyin yıkanmasıdır veya nasıl bir akıl tutulmasıdır, hayret doğrusu. Muhammed'in yaptıklarını sıradan birisi yapsa o kişiye söylemedikleri sözü bırakmazlar, hele bir ellerine geçirseler adamı linç bile ederler ama bu gibi kişiler için, din veya Muhammed dedin mi akan sular duruyor. Muhammed'in bir düzineye yakın kadınla aynı zaman diliminde evli olması bile aslında her aklı başında insanın Muhammed'in nasıl bir insan olduğu hakkında fikir vermesi gerek ama neredeee. Hani su geçirmez saatler vardır, suya atsan bile içine su geçmez, bunlarda akıl, mantık, sağduyu ve vicdan geçirmez olmuşlar.

Yahu bir insan bu kadar mı korkak ve kişiliksiz olur, 1400 sene evvel yaşamış birinin tehditlerinden bu kadar mı tırsar? Akıl alır gibi değil. Bir tanrı olsa, ne diye insanları kendisine inanmadı diye cehennemde yaksın ki? Böyle birşeye inanmak akıl ve mantık işi mi yahu?

[ozgurbeyin 0]

bu konuda en iyi çalışma sevgili sodomo'nunkidir aşağıdaki linkten okunabilir

http://toplumvetarih.blogcu.com/muhammed-in-zevceleri-veya-peygamberin-haremi-2/3454598

[Pante 0]

bu konuda en iyi çalışma sevgili sodomo'nunkidir aşağıdaki linkten okunabilir

http://toplumvetarih...aremi-2/3454598

Sevgili Özgür_Beyin;

"Toplum ve Tarih" sitesi Sodomo'nun değil, Safa Kaçmaz'ın.

Bu arada Sodomo'dan haberin var mı? Yazıyor mu? Yazıyorsa hangi nickle yazıyor?

[ozgurbeyin 0]

Sevgili Özgür_Beyin;

"Toplum ve Tarih" sitesi Sodomo'nun değil, Safa Kaçmaz'ın.

Bu arada Sodomo'dan haberin var mı? Yazıyor mu? Yazıyorsa hangi nickle yazıyor?

sevgili pante olmadığını biliyorum. safa kaçmaz sodomonun yazısını isimsiz alıntılamış .bende oraya, zaten gördüğümde sodomonun hakkını teslim etmek için mesaj yazmışım .bu herhalde gözünden kaçmış.

yazı sodomonun site sefa kaçmazın.

sodomoyla hiçbir bilgim ve irtibatım yok pante

Mayıs 22, 2011 tarihinde ozgurbeyin tarafından düzenlendi

[Satsuma54 0]

" ...Zeyd, o kadından alakasını kesince biz onu sana zevce (eş) yaptık ki, mü'minlere evlatlıklarının kendilerinden alakalarını kestikleri (boşadıkları) zevcelerini almakta bir müşkülat olmasın Allah'ın emri yerine gelecektir" (el-Ahzab, 38/37) ayetinde hem Hz Zeyd'in ismi geçmekte hem de bunun hikmeti açıklanmaktadır.

Hz Zeyd Peygamberimizin azadlı kölesidir ve islamı kabul eden ilk sahabilerdendir Peygamberimiz onu evlatlığı olduğunu ilan etmişti ve toplumda herkes onu Peygamberimizin oğlu olarak görmekteydi Ancak daha sonra gelenbu ayet ile bu yasaklanmış ve bundan sonra Zeyd kendi babasının ismiyle çağrılmıştır

Böyle önemli bir konuda olayın yanlış anlaşılmaması ve Hz Zeyd'in boşadığı Hz Zeyneb'in Hz. Muhammed'le evelenmesinin bir sakıncasının bulunmadığının belirtilmesi için, ismin açıkça belli olması gerekliydi Yoksa farklı yorumlara neden olabilirdi İşte Hz Zeyd'in boşadığı kadınla Peygamber Efendimizin evlenmesinin helal olduğunun açıkça belli olması için Hz Zeydi'in ismi de açıkça geçmiştir.

Bin dereden su getirerek haklı çıkarmaya çalıştığın olay, tam bir rezilliktir. Bak neden?

1) Kaç mümin, "Vay, biz neden evlatlıklarımızın karılarıyla evlenemiyoruz?" diyerek krizlere giriyormuş?

2) Bu 'çözüm' Muhammed'den başka kime yaramış? Başka kim veya kimler evlatlığının karısını boşatarak kendine karı olarak almış? İsim ver.

3) Bu evlilik hangi sorunu çözmüş? Hangi akrabalık bağını kurmuş? (Zeynep zaten halasının kızı değil mi, daha ne akrabalığı kuracak?)

Özet olarak 'Cahiliye' adeti diye aşağıladığınız 'evlatlığın karısıyla evlenmeme' kuralı, tam tersine son derece asil ve insanlığa yaraşır bir kuraldır.

[bilelimogrenelim 0]

alakasız ve "evlatlık" terimi üzerine not olarak;

evlatlık alma verme gibi bir kurum, düzen, uygulama islam'da yoktur, olduğu dönem vardır, tıpkı namazsız, örtüsüz geçiş dönemleri olduğu gibi,

kaldırılmıştır,

müslümanlar birilerine bakabilir, okutur, sadakasını verir ama evlatlık almazlar, alsa da neseb bir evlat gibi olmaz, adına da evlatlık denmez, namahremdir, deriz, namahrem hukuğu, kuralları ne ise ona uyarız.

Bu iyi bir şey midir?

O dönemde bölgede yaşayan Hristiyanlarda, Musevilerde, İslam öncesi Araplarda evlatlık kurumu var, izinsiz evlenme, miras edinme, mal edinme gibi hakları oluyor, evlatlık aileden biri olur ve hukuğu buna göre düzenlenirdi.

Müslümanlıkta öyle değil, yetimlere yardım edilebilir, ama hukuğu yok, güvencesi yok, kölelik devam ediryor, evlatlık olma, aileden olma şansları yok. Müslüman olmayanların hiçbir hakları yok,et

Evlatlık kurumunun kaldırılması kulluk ve kölelik düzeninin inşası içindi, müslümanlığın güçlendiği totaliter dönemin göstergesi.

[Pante 0]

sevgili pante olmadığını biliyorum. safa kaçmaz sodomonun yazısını isimsiz alıntılamış .bende oraya, zaten gördüğümde sodomonun hakkını teslim etmek için mesaj yazmışım .bu herhalde gözünden kaçmış.

yazı sodomonun site sefa kaçmazın.

sodomoyla hiçbir bilgim ve irtibatım yok pante

Bunu bilmiyordum.

Bak sen şu Safa Kaçmaz'a.

Çok ayıp etmiş.

Gerçi benim de birçok yazım sitelerde dolaşıyor, hiç umursamıyorum, varsın yazsınlar.

Sodomo'yu özledik yahu. Arasıra takip ediyordur muhakkak ama yazmayı bıraktı demek ki.

[yahya 0]

Hz. Muhammed'in birden fazla kadınla evlenmesine,çok evliliğin o dönemin sosyal sisteminin bir parçasi olduğu ve birçok ahlaki, sosyal ve iktisadi sorunlarin çözümünde gerekli bir olgu oldugu düşünülmeden,tenkitler yöneltilmistir.

Hz.Muhammed'in kadın düşkünü bir şehvetperest oldugu şeklindeki iddialara karsi, Hz. Muhammed'in niçin çok evlendiğinin sebeplerini anlatarak savunan bir çok reddiyeler yazilmiş ve bu konuda değişik araştırmalarda cevaplar verilmiştir. Onun çok evliligini sırf Müslüman müellifler değil, aynı zamanda bazı insaflı müsteşrikler de savunmuşlar ve cevaplar vermişlerdir. Bunlardan birisi olan Cariyle söyle demektedir:

"O, 25 yaşında iken kendisinden 15 yas büyük olan bir kadınla evlendi ve onunla 25 yil ömür sürdü. Kadınlara rağbet etmedi. Birden bire huyunu karakterini ve davranışını değiştirip nasıl kadın düşkünü olabilir ki? Buna ben kendi hesabıma inanmam ".

Gerçekten de 25 yasında iken evlendiği ve kendisinden 15 yas büyük olan, Hz.Hatice ile 50 yaşına kadar yaşayan Hz. Muhammed, 50 yaşında iken yaşıtı olan Sevde ile evlenmiş ve çok evliliklerine 53 yaşindan sonra başlamıştır. Evlendiği hanımlardan biri hariç tümü, ya dul ya da önceki evliliklerinden çocukları olan kadınlardır. Bu da, evliliğin ana saikinin "şehvet" olmadığını göstermektedir.

Hz. Muhammed'in çok evlenmesinde, siyasi amaçların ağırlıkta olduğu ortadır. Örneğin, Hz. Aişe ve Hz. Hafsa ile evlenerek, Hz. Ebubekir ve Hz.Ömer'le ilişkilerini güçlendirmiştir. Beni Mahzum'dan Ümmü Seleme ile evlenerek, Islam'a en büyük düşmanlığı yapan Ebu Cehil'in kabilesinin düşmanlığını önlemiştir. Ümmü Habibe ile evlenerek, Mekke lideri olan babasi Ebu Süfyan'la ilişkilerini yumuşatmaya çalışmış, bir daha savaşta kendisinin karşısına çıkmamasını sağlamıştır. Benî Nadir liderinin kızı Safiyye ile evlenerek Yahudilerin düsmanligini azaltırken, Benî Mustalik'in liderinin kızı Cüveyriye ile evlenerek de, bu kabilenin Islam'a girmesini sağlamıştır. Meymune, ile evlenerek Meymune'nin kız kardeşinin evli oldugu ünlü kabile lideriyle bacanak olmuş ve onlarla yakınlık sağlamıştır. Zeynep b. Cahş'la evliliğini, bir Cahiliyye adetini yıkmak için Allah istemiş ve Kur'an'da bu konuyla ilgili ayetler indirmiştir. Diğer hanımı Zeynep binti Huzeyme ise, Hevazin'in çok güçlü bir kabilesine mensuptur.

Kısaca zikrettiğimiz bu politik sebeplerin bile onun evliliginin "sehvetiyle ilgili

olmadığını göstermeye yeteceği kanaatindeyim.

Ben zamaninda ayni hadiseyi asagi yukari bu sekliyle (itici gelmemesi adina Muhammedin kadin duskunlugunu karistirmadan, sadece mal mulk ve politik cikar icin evlendigini) anlattigimda, Musluman arkadaslar inanmamisti. Inanmis olsalardi, bu dini birakacaklarina eminim. Simdi ise bir Musluman cikmis ayni tezleri savunuyor. Ironiye bakarmisiniz.

Daha hicbir cevaba bakmadan, su kadariyla zaten rezillik pacadan akar vaziyette. Hatta yetmemis aciklamaya calistikca dahada sivamis. Su mesaj, asil sorunun Islamiyetin anlasilma yada yorumlanma seklinin degil, birebir Islam muessesesinin kendisi oldugunu cok guzel bir sekilde gosteriyor. Bu arkadas yazmaya devam etmeli.

[tolonbey 0]

İİşte böyleee,

Arkadaşlar,o ahlaklıları övenler,o ahlakta olanlardır.

Onların eşşegi kancıktır.

Onların ayranı karadır.

Onlara laf anlatamazsınız.

Ahlahtan hiç ara vermeden anlatırlar.

Ama yapılan ahlaksızlıkları kiteplerinden acıp okuyun.

Evlatlıgın karısına göz koyuyor.

Hemen ayat geliyür,bege zorluh olmasın deye.

Arkadaşının (Ebubekirin)6 yaşında kızıyla nikehleniyür.

Niye,çocuh Ayşayla Islamı yayacahmış..

Ulan sizin Allahda

Sizin peygamberde

Sizi kendilerine benzetmişler.

Ayşe 27 yaşında degil 18 yaşında dul kalmıştır.

Sizin çoh GUCUMAN Allahsa kıskanç Mehemmedine bir ayat postalıyor ecele terefinden.

Mehemmedin garıları evlenemez.

Niye evlenemiyürler.

Onlar ınsan degilmi onların içinde ERKEKLE birlik olma istegi yohm u??

Arap 3 kagıtcılarını burda bize anlatıp durma,

biz onları

kiteplerinden

yaşantılarından

ne olduhlarını çoh iyi biliyürüz.

Islamın, hırıstıyan ve Yahudilerin ayahlları altında PESTİLE dönmeside tüm gerçekleri gün yüzüne çıharıyorda.

Anlamah için kelleye degül kafaya sahap olmah gerek.

Hadı yallah.

Arkadaşım Suudı Arabistanda Amarıkalılara 8 yıl dohtorluh yaptı.

Onların ne MAL olduhlarını anlatmıştı bana.

Onada gerek yoh.

Açın kıtabınız kur,anı okuyun.

Basta Ahzab 37 yi.

Ne diyür Mehemmedin Kureyşin Allahı.

Ben senin içinde Zeydın garısına ilgin olduğunu biliyordum.Ama sen halktan korktuğundan Zeydın garısına olan isteginden dolayı,onunla evlenmek istemeni söylemekden gorhdun.

Ne gorhuyorsun onlardan,onlardan degil BENDEN gorh.

Benımde sen olduğumu bilmeyen ECİZLERE istedigini yapabülürsün.

Ağaya herşey serbest.

Sen (yeni ben) herşeyde serbestsin.

Benim Mehemmedim birşeyde garar verdimi ,bahşa kimsenin tek laf etmeye hakkı yohtur.

Elleri galdırıp TESLİM olcen.

Gerisi onun bilecegi iştir.

Şansına.

İmze Allah ,yeni söz aramızda kimseye söylemeyin,Mehemmedin TAAAAAA kendisi.

Diyürlerki Allahtan gorhun.

Önce Mehemmediniz gorsun Yüce güce İftireden.

Sonra siz.

Sonra gelip bize maval ohuyun.

Putperestler galhmışlar bizi DİNLERİNE gonuh ediyorlar.

Gidin len,BİZİM PUTPERESLERLE işimiz yohdur.

YÜCEGÜCÜ garı tücceri yapanlarla ne işimiz olarkı.

Bir güç var elbette.

Emmeeee bu güç,kureyşın El-Ilahı , Ellahi , Allahı degil.

Kendinizi boşuna yormayın.

Tolonbeg

Mayıs 24, 2011 tarihinde tolonbey tarafından düzenlendi

[sebû 0]

3) Bu evlilik hangi sorunu çözmüş? Hangi akrabalık bağını kurmuş? (Zeynep zaten halasının kızı değil mi, daha ne akrabalığı kuracak?)

Muhammed Zeynep'i halasının kızı olmasına rağmen uzaktan akraba olarak görüyordu. Bu evlilikle daha yakın bir akrabalık bağı kurmuş oldu. Hem de bir hayli yakın.

[zerath 0]

Gerçi benim de birçok yazım sitelerde dolaşıyor, hiç umursamıyorum, varsın yazsınlar.

İyi birşey bence pante tabi seni kaynak göstermiyorlarsa ayıp ediyorlar ama güzel çalışmaların var.

Fazladan bir kaç kişiye daha ulaşmak bir bilincin oluşması açısından yararlı diye düşünüyorum

[live 0]

Bu iyi bir şey midir?

O dönemde bölgede yaşayan Hristiyanlarda, Musevilerde, İslam öncesi Araplarda evlatlık kurumu var, izinsiz evlenme, miras edinme, mal edinme gibi hakları oluyor, evlatlık aileden biri olur ve hukuğu buna göre düzenlenirdi.

Müslümanlıkta öyle değil, yetimlere yardım edilebilir, ama hukuğu yok, güvencesi yok, kölelik devam ediryor, evlatlık olma, aileden olma şansları yok. Müslüman olmayanların hiçbir hakları yok,et

Evlatlık kurumunun kaldırılması kulluk ve kölelik düzeninin inşası içindi, müslümanlığın güçlendiği totaliter dönemin göstergesi.

bu iyi birşeydir, bu kötü birşeydir, bu şöyle böyle birşeydir diyerek yazmadım,

bir vazife, misyon dürtüsü diyelim, üstte evlatlık terimi çok anılmış ve de müslümanlar arasında da görülüyor olup, buna binaen islam'da bu uygulama yoktur'u ifade etmekti sadece,

neden müslüman olmayanların hiç bir hakkı yoktur diyorsunuz ki?

bilmem hangi devletin anayasasında türklerin hakları var mı? kapsayan kanun, hukuk illaki var, islam ve müslüman hukuğundan bahsediyor isek, müslümanlardan bahis etmeli değil miyiz öncelikle, ama yine de gayri müslim hukuğu yoktur de diyemezsiniz,

islamda emir ve yasakların çok basit olarak belli bir uslubu, bir karakteri vardır, emir ve yasaklardan çok "neden"leri ile alakadarız, yani iknamız oradan geliyor aslında,

aile vurgusu nedir, nedendir, yabancı biri neden ailenin bir ferdi olmaz, olamaz, namahrem terimi burada yerini nasıl alır, açı nedir,

şimdi en başa sarıp izaha başlasam luzumsuz olacak, kabul eden, ikna olup, tatmin olup kabul etmiyor ise zaten sorun var, islam içi olduğu şüpheli, evlatlık alınıp alınmaması durumunu kabul edebilmem için benim üstte dediğim emir ve yasakların genel uslubuna, nedenleri bakmam ve anlamam yeterli, genel, sarsılmaz, reddedilemez temel bir sistem ve mantıklar vardır, alakalı olarak böyle emir ve yasaklar ile kullar yönlendirilmiştir,

yetimlik ve kölelik kurumunu burada neden beraber andık ben anlamadım, bir yetim evlat sıfatı ile aileye giremez ise toplumun kölesi mi olur?

yetimler için bir güvence, bir hukuk yoktur diyemezsiniz, hukuğu da güvencesi de bizce oldukça sağlam olarak mevcuttur,

evlatlık kurumunun kaldırılması zaten bir çok uygulamada da varlığını gördüğümüz ve vurgusu abartılı bir şekilde yapılan nesil, neslin karışmaması ve insan fıtratındaki yapısı oldukça karmaşık ve sınırsız olan hissiyatın sıhhatli olarak aile fertlerine sevki veya sıhatsiz olanına meyli bizce engellemektir ve bu nisbeten bir yetimin evlat olmasından daha ehemmiyetli oluyor.

karışık oldu sanki, örneklesem şimdi durumu, yeri mi acaba,

burada noktalamak en iyisi sanırım.

Mayıs 24, 2011 tarihinde tehabb tarafından düzenlendi

[kitapkurdu82 0]

Hz. Ayşe Hz Muhammed ile dokuz yıl evli kalmışlardı. Hz. Muhammed'in vefatı esnasında ise 27 yaşında idi. Hz Muhammed'ten sonra da 48 yıl yaşamış ve hicri 58. yılda ve 74 yaşında vefat etmiştir. Sondan başa doğru gidersek 74 ten 48 i çıkartıp kalandan da evli olduğu yılı çıkartınca evlendiği yaşı bulmuş oluruz. 74 – 48 = 26; 26 – 9 = 17 kalır ki yaklaşık 17 veya 18 yaşında evlendiği gerçeği ortaya çıkar. YANİ 9 DEĞİL.'!

Siz Müslümanlar utanmadan nasıl bu kadar kolay yalan söyleyebiliyorsunuz. Ayşe'nin hicr 58 öldüğünde 74 yaşında olduğunu söyleyen kaynağın nerede? Bari biraz utanın ya... İnsanları kandırmaktan vazgeçin...

Öncelikle Hz. Aişe’nin vefatı sırasında kaç yaşında öldüğünü tespit edebilirsek evlendiği esnadaki yaşını tespit etmek kolaylaşacaktır. Daha öncede aktardığımız gibi tarihçiler Hz. Aişe’nin H. 58 yılında 66 yaşında vefat ettiğini kabul etmektedirler. Buna göre eğer H.58 de Hz. Aişe 66 yaşında vefat ettiyse, Hicret sırasında 8 yaşında ve evlendiği sırada H. I. yılda 9 yaşında olacaktır.(66–58=8, 8+1=9)

Doç Dr. Mehmet Azimli - İslami Araştırmalar dergisi, Hz. Aişe'nin Evlilik Yaşı Tartışmalarında Savunmacı Tarihçiliğin Çıkmazı - Cilt 16, Sayı 1/2003 - http://www.islamiarastirmalar.com/upload/pdf/036edbdb22c0215.pdf