Jump to content

Evrensel-insan Zihniyeti


Recommended Posts

Fenomen ve Bilimsellik/Bilissellik

Ortada sonsuz, sinirsiz ve daimi bir fenomen var, buna insanoglu fenomeni de dahil; cunku insanoglu her fenomen gibi, kendi fenomenini de gozlemliyor. Insanoglu bu fenomene, gozlemi, duyusal ve duyumsal algisi, ve her turlu bilgisi (bilimsel, bilissel, kavramsal, ifadesel, dilsel, felsefi, inancsal, ideolojik, dogrusal, gecerli, kalici, mutlak, kesin, degismez, degisken v.s.) ile bu fenomene epistemolojik bir sinir ve son veriyor.

Bunun bilimsel ve bilissel olani olgu. Iste bilimsellik ve bilissellik, diger bilgilerden ve sinirlama ve sonlamalardan YANLISLANABILIRLIK, YENILENEBILIRLIK VE DEGISIM olarak farklilasiyor.

Iste bu farklilasma, fenomeni sinirsiz, sonsuz ve daimi kildigi gibi; gozlemi, bilgiyi ve algiyi da sinirsiz ve sonsuz ve de daimi kiliyor.

Tek fark fenomenin bu sinirsizligi, sonsuzlugu ve daimiligi KESINTISIZ, gozlemin, alginin ve bilginin sinirsizligi, sonsuzlugu ve daimiligi KESINTILI. Iste bu kesintiyi veren de bilimsel ve bilissel olarak olgu ve gecerlilik; kesintiyi kaldiran da bunun gozlem ile yanlislanabilirligi.

Iste bilimsel ve bilissel fark bu KESINTININ GECERLILIGI dir. Diger her turlu bilgi de, bu KESINTI KALICIDIR. Yani mutlaktir, sonludur, kesindir, degismezdir v.s.

Metafizikci ve varliksal materyalistler/nesnel gercekciler, idealistler/oznel gercekciler ve pozitivistler/isimciler; kesintinin gecerliligini algilayamazlar. Cunku kesintiyi kalici kilarlar. Iste epistemolojinin bil kokeni ile, metafizigin var, ol ve inan kokeni farki da tam budur.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 3 weeks later...
  • İleti 67
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Inancsal-Bilissel Determinizm-Kararlilik/Belirlilik

Dunya genelinde ingilizce kokenli bir kavram olarak kullanilan determination/determinizm'in Turkce en uygun ve tutarli esanlamlilari; kararlilik ve belirliliktir.

Burada iki turlu yanlis algi vardir. Birinci yanlis algi, ozgur irade ile kararlilik/belirliligin karsi karsiya getirilmesi ve birinin digerine karsi olarak sadece birine indirgenmesidir.

Ikinci yanlis algi ise ozgur iradedeki "ozgur" algisindadir. Buradaki "ozgur" algisi liberal temelli degil, free temelli "serbest" anlamindadir.

Buradaki serbestlik, kisinin dusunce ve davranisindaki herhangibir kararinda ve belirliligindeki yanasimin tamamen kendi kendilik bilinci ile olmasi ve kendi disinda baska bir yerden etki zorlama, mudahele v.s. yasamadan yaptigini kendi bilinc ve farkindaliginda yapmasidir. Yani kisi serbest olarak dusunme ve davranma durumundadir ve bunun kararliligini ve belirliligini sergilemektedir.

Iste basta bu sekildeki bir algi kararlilik/belirliligin ozgur irade ile celismedigini aksine; buradaki serbestligin zaten kararlilik ve belirlilik ile ortaya kondugunu gostermektir.

Insanoglu turu biri eger kendilik bilisselligine numenal yeti kullanim ve paylasimi olarak erismemis ise; dogal zihniyetin bunyesinde gosterdigi kararliligi ve belirliligi; gorunurde kendi gosterimi olarak gozlem verse de; geri planda onun beynine degil; onun inancina, ideolojisine ve ozgur irade karsiti indirgemeci bilincaltisartlanmisliginin alisilagelmis dusunce ve davranisina dayandigi algilanir.

Sonucta dogal zihniyetin determinizminde, zaten insanoglu bilinc ve farkindaligi yer almadigindan kisi goruntusu ile ortaya konan determinizm, kisinin ozgur iradesi degil; aksine kendini yonlendiren ve yoneten numenal yeti degerlerinin yonlendirim ve yaptirimidir.

Genelde bu tip kendilik bilisselliginden yoksun, determinizm; metafizigin varliksal ve fizik otesi ve de etigin her turlu numenal yeti degerlerinde ideolojik inanncsal bir dogru olarak yansir.

Nihilizm ile ortaya cikan kendilik bilincinin turselligi icermeyen, ben, bencilik, bencillik, bananecilik ve bireycilik temelli ve ozgur irade icerimli determinizmi ise, sadece egosal, akilci ve duygusal temeldedir. Yani kisi bir yerde kendine kisilik ve kimlik degeri yaptigi numenal yeti veri ve tabularini ya kendince dislamis, ya kendince anlam ve iceriklendirerk, kendiher turlu bireyci cikari adina sahiplenmis ve sabitlemistir.

Tursellikten yoksun bu ben temelli bilinc ve farkindalik bireyci akilciligin egosal ve akilci sadece kendi cikarini gozeten bir tezahurudur.

Burada inancsal determinizm ile mukayese edildiginde birinin ayni deger temelinde degeri, digerinin ayni deger temelinde kendi birinin cikarini dile getirdigini algilayabiliriz.

Buradan da kendilik bilisselliginden yoksun, inancsal determinizm ile tursel bilissellikten yoksun ben bilincinin ayni degeri ya deger ya da birey cikarinda ortaya koydugu gorulur.

Bilissel determinizxm de ise; hem ozgur irade varligi hem kendilik bilisselligi varligi bireyi sosyo-psikolojik temelde ve yasam ve iliskideki karsilikli alis veriste tursel anlam ve icerikte dusunce ve davranisa iter. Bata bu temeldeki bilisselligin kararliligi inancsal ve bireyci determinizm acisindan noncognitive bir algi verir.

Bilissel determinizmin bir yonu de bilimsel ve bilgisel temeldeki yanasimdir. Hem olgusal gecerliligin gozlemsel yanlislanabilirlige kadar ki determinizmini tasir, hem bu determinizmin yanlislanabilirligi temelinde ozgur iradeyi getirir, hem de gozlemsel yanlislanabilirlige belirliginin gecerliliginin mutlak olmadigi algisini verir.

Inancsal determinizm, kisiyi aklinin ic ve dis savasimina ustelik kendi varligi olmadan koyarken, benci determinizm, kisiyi turune yonelik bir ustunluk egosuna sartlandirir.

Bilissel determinizmin tursel butunlugu ile bilimsel determinizmin gecerlilik ve yanlislanabilirliligi de; numenal insanlasma yolunda hem bireyi ozgur iradeli olarak gelistirir, yeniler; hem de bilimi metafizigin o mutlakci, kesinlikci, tekci, ilkci akilciliginin inancindan korur.

Tum bu aciklamalar isiginda hem determination/determinizmin ozgur iradeye ters dusmedigi, yani "ya o ya oteki" tercih zorlamasini icermedigi; hem de numenal insanlik temelli bilimsel ve tursel determinizmin; inanbcsal ve birsel determinizmin sahipli, sabit, cikarci ve kendilik bilisselligi ve turselligi tasimayan yonunu algilamak ve kisinin kendi devrimci sorgulamasi ile kendine numenal insanligi kazandirmasini saglamasinin onu acilmis olur.

Link to post
Sitelerde Paylaş

evrensel-insan'mış !

Bu senin saçmalıklarını baştan sona kaç kişi okuyor merak ediyorum doğrusu

Hastasın sen !

En kısa zamanda bir psikiyatriste görün derim !

Uzun , saçma ve gereksiz yazılarınla da forumu meşgul etme !

Neden sen neden bu kadar rahatsiz oldun, gocundugun nedir ve sen kimsin?

En azindan senden bir sonraki mesaji okursan herkesin senin gibi bilgi ve dusunce fakiri olmasdigini ve beynini bilincalti alisilagelmisligiyle sartlamadigini fark edersin, tabi algilayabilirsen.

Kac kisai okudugunu da hic merak etme, cunku dudagin ucuklar. Yalniz senin gibiler degil; beyni hala birseyler alabilenler, bilincaltini zorlayanlar vebilgi ve dusunceden kacmayanlar, korkmayanlar okuyor. Sadece okumakla kalmiyor, kendi sitelerine alinti olarak tasiyor.

O yuzden sinek viziltilarina ve bilgi dusunce icermeyen mesajlara asil bu siyede yer yok. Sadece kendi kendinin bilgisiz ve dusuncesizligini desifre etmekten baska bir ise yaramiyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu ne dostum kafam karıştırdı, imla kurallarını çeviriyoruz ve aşırı derece anlamlı kelime kullanarak her kelimeyi düşünüyoruz neredeyse, birini refleksle algılayalım. Ben imzanı defalarca okuyup anlayabilmiş değilim.

Yani, neresini algilayamadiysan, sorabilirsin. Ben lakabimin zihniyetine ait olan mesajlari bu baslikta ve kendi beyin duzeyimin bilgisi ile yaziyorum. Algilanamiyan yer neresi ise, sorabilirsin.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Herkes cahil bilgisiz ,evrensel bir numara :D

Yalnız ,Ateistbakışın ilk iletisi sıradan bir eleştiriydi ,sataşma bile değildi........,

Konu muhaliflik temelli elestiri ve satasma degil; bilgi ve dusunce iceren katki, ve elestiri.

Bir seye sirf muhaliflik ederek ve bir aciklama getirmeyerek karsi cikmak ile satasmanin pek farki yoktur. Ikisi de bilgi ve dusunce icermez.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Konu muhaliflik temelli elestiri ve satasma degil; bilgi ve dusunce iceren katki, ve elestiri.

Bir seye sirf muhaliflik ederek ve bir aciklama getirmeyerek karsi cikmak ile satasmanin pek farki yoktur. Ikisi de bilgi ve dusunce icermez.

Bir şeyin bilgi içermesi için önce anlaşılır olması gerek ama .Peki senin en azından bu başlıkta yazdıkların kimin niye ilgilendirsin ,yahu en azından insanların anlayacağı tarzda akademik dil kulllanmadan yaz.Hatta akademik de değil ,senin iletilerinin kategorisi yok ,bak tek ben değil pek çok kişi tarzını eleştiriyor ,en azından anlaşılır şekilde ilet inandıklarını.

Anlatamayan sensin ,bırak elaleme anlayışsız demeyi yahu

tarihinde Mahidevran tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Bir şeyin bilgi içermesi için önce anlaşılır olması gerek ama .Peki senin en azından bu başlıkta yazdıkların kimin niye ilgilendirsin ,yahu en azından insanların anlayacağı tarzda akademik dil kulllanmadan yaz.Hatta akademik de değil ,senin iletilerinin kategorisi yok ,bak tek ben değil pek çok kişi tarzını eleştiriyor ,en azından anlaşılır şekilde ilet inandıklarını.

Anlatamayan sensin ,bırak elaleme anlayışsız demeyi yahu

Evet aynen oyle. Benim lakabimin bilhassa bu baslikta dile getirdigi mesajlar, ya senin dile getirdigin gibi tepki ceker ve satasima ugrar, ya da taktir alir gelen soru ve katkilar ile anlam ve icerigi detaylanir ve genisler.

Beni de ilgilendiren ikinci kisimdir. Cunku onlar sayesinde dile gelen kavram ya da konu daha cok detaylanir ve algilanir.

Butun burada yazilanlar ne sana ne de baskasina yonelik degil; sadece bu site kitlesinin okuruna ve yanitina yonelik. Her bir uye de kendi insiyatifine sahiptir.

Zaten ben bu baslikta dile getirdiklerimi dile getirirken, senin gibi ilk sinifa giren yazarlari goz onune alarak dile getiriyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Insanoglunun Kavramsal Bilgisi ve Epistemolojik Alternatifsizlik

Yukaridaki basligi algilamak icin bazi ornekler verecegiz.

Insanoglunu yeryuzunde olmadigi bir tarihsel zamani mesela dinazorlar devrini dusunelim. Ya da gunumuzde insanoglunun mevcut olmadigi bir ortam dusunelim.

Simdi boyle bir ortama A diyelim. Bu A algi olarak hem bu ortamdaki farkli parcalar hem de onlarin toplamidir. Cunku bu ortamda ortaya bir fark, parca, butun v.s. ayrimini koyacak bir numenal yeti yoktur.

Simdi bu ortama insanoglunu dahil edelim. Burada insanoglu numenal yeti sahibi oldugundan kendine bu ortam hem farklari ile birlikte, hem bir butun olarak gozlem verecektir.

Insanoglu da numenal yetisi sayesinde bu gozlemi algilayacaktir. Iste bu algi vara donusecek ve algilanan her ne ise ona kavram verilecek ve bu kavram uzerine kavram verilen ile ozdeslesecek ve bu ozdeslesme insanoglu adina yansitilacaktir.

Iste bu yansiyanin yansitmaya donusmesinden sonra A ortami tamamen turev kazanarak, degiserek, donuserek ve baskalasarak B olacaktir.

Bu B ortami artik A degil, Insanoglu eliyle, adina, icin, ve ait olarak ve bir monolog halinde yani A ortaminin sadece goruntu vermesi temelinde insanoglunun bir eseridir.

Buraya kadar iki sey henuz aciklanmamistir. Birincisi insanoglunun kendisi. Ikincisi insanoglunun en buyuk karsitligi olan beyninin iki farkli yapisinin iki farkli ve biribirine karsit algisi.

Once birinciye gelelim. Insanoglu A ortamina girdiginde ve A ortamini her turlu kendi yetileriyle B ye turevlerken; bu arada A ortaminda bulunan ve ayna diye insanoglu tarafindan adlanan fenomende kendisini de gorur ve kendisini de A ortaminda B'ye donusturur. Iste buradaki insanoglunun donusturdugu A ortamindaki diger herseyden bir farki yoktur. Isin acisi ne bunlari dondurenin ne de kendini dondurenin kendi oldugun da farkinda ve bilincinde degildir.

Iste boylece insanoglunun da dahil oldugu A ortami tamamen turevleserek ve degisim, donusum ve baskalasim gecirerek B olmustur. Yani A vari B olmusluguna degismistir. Iste var olmak, varlik, varolusun hikayesi. Yani A varinin B olusumu. Tabiki kendi farkinda ve bilincinde olmadan insanoglu eliyle ve monologuyla.

Simdi buradan iki farkli algiya gelelim. A ortaminda kendi dahil insanogluna fenomenal gozlem veren her bir A B ye somut, nesnel, dissal, gorunussel, fiziksel, maddesel genel ve ozel olarak donusmustur.

Simdi soyle bir sey dusunelim. Insanoglu bu A ortaminda kendine gozlem verenleri B ye donustururken; Birde gozlem vermeyen yalniz duyumsal/akilci, hissel, sezgisel olarak insanoglu bu A ortaminda yansi almaktadir. Bu yansi gozlem vermeyen bir yansidir fakat bu yansiyi veren A ortamidir. Diyelim korku, endise, v.s. ya da dusunce olarak "bunlari buraya kim koydu, bunlar buraya kendileri gelemez, o zaman bir koyan var" temelli tanri. "bunlar nasil boyle oldu, bunlar kendi kendine boyle olamaz. O zaman bunlari bir tasarlayan var" temelli akilli tasarimci. "bunlar burda ne yapiyor, bunlarin mutlaka bir amaci gayesi var" temelli teleoloji Iste bu sekilde aklin urettigi ve fenomenal bir gozlem vermeyen yaratimlar, yani soyut, ozneye ait, oze ait, icsel, zihinsel, dusunsel genel ve ozelk olarak A ortamindan gelen fakat bir gozlem vermeyen tamamen insanoglunun zihin urunu olan ve A ortamini B yapan degerler, veriler ve tabular, inanclar, kutsallar, ideolojiler, etik v.s. Tabi buna insanoglunun kendi ile ilgili olanlari da ekleyebiliriz.

Simdiye kadar A ortamimiz; iki farkli B ye donustu. Somut B ve soyut B.

Simdiye kadar bu donusumde insanoglu da yerf aldi. Somut ozellikleri B ve soyut ozellikleri B

Bunun icin insanoglu vucudunu, beynini ve numenal yetisini kullandi.

Ayrica iki seyi de yaratti Kavram ve bilgi.

Iste herhangibir insanoglunun bulunmadigi A ortamini B yapmak icin insanoglunun kendi de bu B ye dahil olmak uzere, insanoglu turunden baska bir canli/cansiz/guc fenomen/numen yoktur ve epistemolojik olarak insanoglu alternatifsizdir.

Iste A ortamini kendi algi, kavram, ozdeslestirme ve yansitmasinin bilgisi ve kavrami ile B ye donusturerek olusturan ve var kilan insanoglunun gozlemi ve akilciliginin gozlem vermesi bilimselligi olgusalligi; insanoglunun akilciligi, sezgisi, duyumu v.s. temelli olusturdugu ve var kildigi da ideolojisini, inancini, dogrusunu, gercegini olusturur.

Iste bunlarin birlikteligi ve insanoglunun bir arada yasamasi da duzeni, sistemi kurum ve kuruluslari olusturur.

Konuya yanit gelirse daha da detaylandirilabilir. Ya da algilama adina sorular ve katkilar dusunce ve bilgi olarak eklenirse; konu daha da detayli algilanabilir.

Bu yazilani algilamak; kendilik bilinc ve farkindaligi gerektirir.

Sonucta buradaki olan dogal zihniyet sorunu ve onun algilanmasi ise insanoglu temelli bakis acisi gerektirir.

Insanoglu temelli bakis acisinin ortaya koydugu numenal insanlasamamayi algilamak ise birey bilinci ve tursel bilinc gerektirir.

Bunlardan sonra da numenal temelli devrimci sorgulama baslar. Bu da tamamen bireysel bir sorgulama ve yasam ve iliskiden gelen sorgulatma algisidir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Konuyu birazdaha aciklama adina soyle bir sey ekleyebiliriz.

Beyindekileri hafiza olarak kullanma ve bilincaltisartlanmisligi;

Diyelim bir gun sehirden cok uzak bir yere gittiniz. Orada sizden baska bir insanoglu yok. Buradaki gozleminiz, sizden daha once burada bulunan ve A dan B ye donusturulmus gozlem veren her turlu fenomeni beyninizin hafizasindaki kavramsal bilgi ile algilarsiniz. Mesela Dag'a bakip onu C ye donusturmezsiniz. Duydugunuz sezinin korku oldugunu algilarsiniz v.s.

Diyelim bu ortamda hic hafizanizda olmayan bir fenomen size gozlem verdi. Buradaki ilk alginiz ona bir kavram vermek olur. Cunku bilgiyi kavramsiz turetemezsiniz. Dolayisiyle burada siz daha once yansitilmis B yi tekrar yansitirsiniz. Bu arada yeni B lere donusturerek, ya da hafizanizda olmayan bir B yi C yaparak. Tabi daha sonra onu daha once kavramlastirildigini ogrenirseniz, tekrar hafizaniza onu ogrendiginiz sekli ile nakledersiniz.

Buradaki soyutlar bilincaltinin sartlanmisliginda degisim de gosterir. Mesela Tanriyi hafizanizda olumlu olarak tutarsaniz. "Su cicegin guzelligine bak, tanri ovmus de yaratmis" diyebilirsiniz.

Kisaca hafizanizda ve bilincalti sartlanmisliginizda yer etmis bir sekilde numenal yetinizi kullanirsiniz.

Iste tartismalar da zaten insanoglu sayisinin bir ortamda ikiye cikmasi ile baslar. Cunku ortada artik bir dialog vardir ve bu dialogda da mono bir determinizm ve egosal/akilsal duygusal bir yanasim vardir. Yani bilincaltinizda yer etmis ya da hafizanizda yer etmis seylerin disinda ikinci insanoglundan farkli seyler algilarsaniz; otomatikman savunu devreye girer ve kendi "dogrulugunuzu/hakliliginizi" v.s. ortaya koymaya calisirsiniz. Aynisini diger kisi de yapar. Boylece tartisma da baslamis olur.

Tartismanin temeli en az iki insanogludur.

Halbuki devrimci sorgulama da; kisinin kendi kendi ile kendi hafiza ve bilincaltinda yerlesmisleri kendisinin kendi adina sorgulamasi vardir. Yani tartisma icerdedir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

insanlık konusu açılmış, askerde düşünebilyormusunuz herkese iyilikler ve güzellikler öğretilsin savaşçı ruha aykırı hatta zayıf olarak nitelendirilir, acaba sürekli iyilik iyilik diyen adam korkak olabilir mi? gerçekten vardır elbette öyle insanlar ama ne bileyim aklıma geldi...

Çünkü insanlık iyilikseverlik zenginler yaşasın sen seyret göz dikme gibi oluyor ancak iş savaşa geldimi Aslanlarım saldırın, 20 leş var der ve düşmana insan muamelesi yapmayız elbette yapmamalıyızda çünkü bu savaşçı ruhu zedeler.....işin garip tarafı kendin için ailen için gidipte banka soysan bu adilik olur ama ırağa girelim petrol lazım desek kimse umursamaz ki faydası gene zenginlere olacağı halde..

Yani işine gelmedi mi iyilik sevap vicdan bak cehenneme, işine geldi mi katli vacip sevap aslanım saldır şehit cennete:)

tarihinde internettin_hoca tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Burada B den ziyade A ortamini cok iyi algilamak gerekir.

Cunku A ortami metafizik ile epistemolojik bakis acilari farkidir.

Epistemolojik olarak A ortami sadece ve sadece insanogluna gozlem ve yansi veren bir ortamdir. Burada A ortaminin onemi; insanogluna kazandirdiklari ya da yeti kullanimi olarak beynini fonksiyona koyma ortamidir.

Bu bilinen bir sekilde magaradan cikan bir monad'in acik dunya yi gordugunde kafasindaki !? isaretini dogurmasi ve burada isaretin de var anlamina gelmis olmasidir. Iste bu var ondan sonra bir duyusal ve duyumsal algi cesidi olarak beyni numenal yeti fonksiyonuna yonlendirendir.

Unutulmamasi gereken A ortami olmazsa, ve var kilinmazsa; ne bir gozlem, ne bir algi, ne bir kav ram, ne bir kavramsal ozdeslestirme, ne yansditma ve ne de bilgi soz konusudur.

Iste burada yukarida sayilanlarin ikilemi ortaya cikar; Birincisi bunlari insanogluna ileten A ortami ve bunlari kendi numenal yetisi ile B'ye donusturen, A nin turevini ortaya koyan v.s. insanoglu turu. Iste bu ikisi olmadan zaten B mumkun degildir. Iste dinazorlar devri ile ya da insanoglunun olmadigi bir ortam ile insanoglunun oldugu ortam farki da b udur.

Burada isin ilginci dogal zihniyet ile kendi numenal yetisini yapilandirilmis ol,an insanoglunun bundan habersiz, bilincsiz ve farkindasiz olmasidir.

Iste bu noncognitivizmdir, metafizigin varliksal ve indirgemeci/determinist tartismasi.

Eger insanoglu kendi temelli kendiulik bilinc ve farkindaligina varsa; zaten boyle bir indirgemeci/determinist bir zihniyete girmez.

Cunku kendi fenomenal varliginin A yi B ye donusturup yeni bir ortam olusturdugunu algilar.

Boylece A nin ne oldugu tartismasi da biter. Cunku A insanoglunun kendi dahil, Bye donusturdugu ve A yi B olarak degistirdigidir.

Boylece artik insanoglunun varliginda A dan soz edilemez, cunku A vari B olmustur. Iste bu temelde A nin ne oldugunu indirgemeci/determinist metafizik/varliksal tartismak bilissel noncognitivizmdir.

Cunku tartisan tartismayi B olusumu olarak yapmakta ve artik Bnin olusumunu saglayan A vari B ile kesiserek ortadan kaybolmaktadir. Cunku insanoglu A yi algiladigi an artik A degil; B vardir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Daha net ve acik bir algilanabilir kilinacagini dsunerek Y bilgisini, evrensel-insan zihniyetinin yanlamasi, disa yanlamasi ve yanina koymasi temelinde dogal zihniyette kesismis ve ic ice gecmis bu uclemin gozlemini verelim.

Burada en basta insanoglunu almamiz gerekiyor. Cunku A ortamini da ortaya var !? ile koyan, B olusumunu da A ortamini degistirerek ortaya koyan C yani insanoglu turu biridir.

Burada insanoglu turu ve birinin ikilemi, yani C=A+B

Cunku C olarak insanoglu hem A ortamini varlamis hem de bu ortami B olarak olusturmustur. Iste bu varlama ve olusturma da kendi turu ve biri de vardir.

A-C eliyle Varlanmis ve B ye olusmustur.

B-C eliyle ortaya konmustur.

Burada algi olarak A ve B birbirine karsittir. B kendi icinde soyut/somut karsitidir.

A da C'nin gozledigi, C'ye gozlem veren olarak ikilemdir.

Iste burada C nin kendilik bilinci, dogal zihniyette bulunmaz. Bu acidan da C A ortaminin bir parcasi olarak ustelik B bildirici, belirtici ve belirleyici yonu algilanmadan A da birakilir.

Iste buradaki her turlu metafizik, varliksal indirgemecilik ve determinizm C olarak B verileriyle, A yi tartisir. Sanki A yi B verileri, ve C olmadan ortaya koyabilecek gibi.

Istelik bunu yaparken de bunu yapan kendisinin C oldugunun ve B verisine sahip oldugunun bilinc ve farkinda degildir.

Iste bu da bize bilimin bilimsel olarak A yi degil; A nin gozlemi olan B yi ortaya koydugu ve yapilandirmaci epistemoloji olarak ta; B yi ortaya koyanin C oldugu ve C nin B yi yapilandirdigi ortaya cikar.

Kisaca C yok ise, ne A vari, yansisi ve gozlemi ne de B algisi, kavrami ve bilgisi mumkun degildir. Bu da zaten A iler B birlikteligini ortaya koyanin C oldugunu bize algilatir. Ustelik bu C hem A gibi gozlem verir, hem B gibi de gozlem alir. Iste o yuzden de C dir. Ustelik C ligi epistemolojik olarak alternatifsizdir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

insanlık konusu açılmış, askerde düşünebilyormusunuz herkese iyilikler ve güzellikler öğretilsin savaşçı ruha aykırı hatta zayıf olarak nitelendirilir, acaba sürekli iyilik iyilik diyen adam korkak olabilir mi? gerçekten vardır elbette öyle insanlar ama ne bileyim aklıma geldi...

Çünkü insanlık iyilikseverlik zenginler yaşasın sen seyret göz dikme gibi oluyor ancak iş savaşa geldimi Aslanlarım saldırın, 20 leş var der ve düşmana insan muamelesi yapmayız elbette yapmamalıyızda çünkü bu savaşçı ruhu zedeler.....işin garip tarafı kendin için ailen için gidipte banka soysan bu adilik olur ama ırağa girelim petrol lazım desek kimse umursamaz ki faydası gene zenginlere olacağı halde..

Yani işine gelmedi mi iyilik sevap vicdan bak cehenneme, işine geldi mi katli vacip sevap aslanım saldır şehit cennete:)

Iste aklin ic ve dis celiskisi ve cikarci egosal yanasimi da buradadir. Insanogluna verilen her turlu zarari olum dahil; kendince aklina inandirarak v e ideoloji vererek dogrular.

Mesela bir etik ugruna olmeyi/oldurmeyi

Bir savasta olmeyi/oldurmeyi

Bir torede/dinde ideolojide olmeyi/oldurmeyi

Kalem kirarak olmeyi oldurmeyi

Politik/ekonomik cikar icin olmeyi/oldurmeyi v.s. mubah ve mesru kilar.

Bunun disinda kalan bir suru cesitteki oldurmeyi de; kendince serial killer, cinayet v.s. diye adlandirarak suc sayar ve ceza verir.

Iste insanoglu aklinin bu her konu ve kavramdaki ikircimli cifte standartli dusunce ve davranisi aklin inandigi dogrular temelindedir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...