Jump to content

Canlı Türü Çeşidi Neden Son Derece Yüksek?


Recommended Posts

http://www.ateistforum.org/index.php?showtopic=45536&st=0

Canlı türü sayısı neden son derece yüksek başlığı altında tür sayısının yüksek olup olmadığını ne biliyoruz şeklinde absürd iddialara da yer verildi.

Bu soruyu biraz değiştirip yeni bir soru ile karşınıza çıkmak istiyorum...

Canlı türü çeşidi neden son derece yüksek....

Dünyada son derece çeşitli, bazıları son derece garip milyonlarca canlı türü var.

Neden?

Bu müthiş tür çeşidi zenginliğini nasıl bir evrimsel mekanizma ile açıklayabilirsiniz?

Doğal seçilim bu zenginliği açıklayabilir mi?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 52
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Bence doğal seçilim yeterli açıklama... adalarda izole ispinoz populasyonlarının adaların florasına göre renk ve gaga formu değişiklikleri gösterdikleri oldukça eski bir olgu (ama şimdi referans koyamayacağım kusura bakmayın). Oldukça kısa zaman dilimlerinde ve yakın habitatlarda bile bu kadar hızlı fenotipik değişiklikler ortaya çıkabiliyor. Mutasyonlar her daim oluyor. Bunların hayatla uyumsuz olanları daha embryo veya fetus döneminde elimine oluyor. Genotipte olup fenotipte gözlenmeyen yüzlerce mutasyondan onlarcası şu veya bu çevresel şarta cevap verebilip ileri nesillere aktarılabiliyor. Belki Cambrien patlama dediğimiz ve ilkel türleri ortaya çıkaran dönemde mutasyonları tetikleyen fiziksel (radyasyon artışı? ) veya kimyasal değişiklikler olmuş olabilir.Ya da (tamamen spekulatif ) DNA aslında lego gibi çoklu çözümlere açık bir yapı ve çoğu zaman da kapatılan genler DNA yapısının dışına atılmayıp "dormant" olarak kalıyor bazen de tekrar aktifleşebiliyor. Bu sonsuz plastisite bence tür çeşitliliğini açıklamaya yeterlidir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Dünyada okunan / okunmuş kitap sayısı neden bu kadar yüksek?

Çünkü yazı yazmak için 29 harfimiz var ve bu kadar harf ile olası sayısız kitap yazılabilir.Bunların içinden anlamlı, duygulu, okunabilir ve beğenilebilir kitapları sayarsanız yine de neredeyse sonsuz sayıda kitap çıkar. Dünyadaki türler işte bu kitaplar, kimi silindi unutuldu, kimi de okunuyor hala.

DNA alfabesi çok daha küçüktür, 4 harften oluşur. Kopyalanma ve mutasyon yazılabilir tüm kitapları tanımlar, doğal seçilim de anlamlı olanları seçer.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bunun nedeni mutasyonlar olmasın.

Yukarıda da yazıldığı gibi ortaya çıkan mutasyonların doğal seçilimle seçilmesi ortaya birçok canlı türünün çıkmasına neden olmuştur.

Bir de Kambriyan devrinde neden bir canlı türü patlaması olmuştur?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Doğal seçilim, doğa şartlarının canlıyı sınırlamasıdır. Canlının yaşam savaşı içinde uymak zorunda olduğu şartlardır. Eğer bu şartlar sürekli aynı kalsa idi. Canlı çeşitliliği de bu değişmezlik içinde bir sınıra gelir dayanırdı. Ancak hem doğa şartları sürekli değişmekte, hem de canlı, sürekli mutasyonlarla yeni versiyonlara zemin hazırlamaktadır. Belli zaman aralıklarında belli sayıda tür bulunması bu iki değişkenin ortak bileşkesi anlamına gelir. Aynı doğa şartları belki daha fazla canlı çeşitlemesine olanak tanıyabilir. Ancak canlı değişim versiyonları ve olasılıkları yetersiz kaldığı için, mevcut çeşitlilik ile tablo tamamlanmaktadır.

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bilakis, dogal secilim cesitliligi azaltici bir faktordur.

Ayni tur iki populasyonu, birbirinden izole edersek, ayni cerve sartlarinda bile olsalar bir sure sonra farklilik gostermeye baslayacaklardir.

Ayni dili konusan, farkli yerlerde yasayan insanlarin zaman icinde birbirini anlayamayacak duruma gelmesi de iyi bir ornek olabilir buna.

Bu acidan bilelimogrenelim'e katiliyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bilakis, dogal secilim cesitliligi azaltici bir faktordur.

Ayni tur iki populasyonu, birbirinden izole edersek, ayni cerve sartlarinda bile olsalar bir sure sonra farklilik gostermeye baslayacaklardir.

Ayni dili konusan, farkli yerlerde yasayan insanlarin zaman icinde birbirini anlayamayacak duruma gelmesi de iyi bir ornek olabilir buna.

Bu acidan bilelimogrenelim'e katiliyorum.

Sevgili bilirkişi izolasyonun çeşitliliği artırdığını anlatıyorsun.

Verdiğin örnek tam tersi bir örnek.

İzolasyonun türü yok etmesi sözkonusu olsaydı haklı olabilirdin.

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Doğadaki çeşitlilik canlılardaki çeşitliliği arttırıcı bir faktördür. Yaşamı devam ettirmek ancak maddelerin ve kaynakların döngüsüne bağlıdır, karbon çevrimi, azot, su çevrimi buna örnektir.

Canlıların cömertce geri dönüşümsüz olarak kullanabildiği tek kaynak güneş enerjisidir, pratikte çoktur, sınırsız ve tükenmezdir, hepimizin harcadığı enerjinin kaynağı güneştir.

Gezegen eğer hiç değişmeyen 10 cm yüksekliğinde sudan oluşsaydı, o zaman tek bir canlı türü olur ve çevrim durduğunda da ölürdü. Besin zincirinde bu çevrimlerin her boşluğunu dolduran canlılar mevcuttur, bu da evrim için bir zorunluluktur. Yaşamdakalım için uzun vadede bunun gerçekleşmesi şarttır, çünkü en çok zincirin kırılmasına kadar yaşayabilirsiniz

Link to post
Sitelerde Paylaş

İyi de doğal seçilim türlerin çeşitliliğinden sorumlu değil ki.

Doğal seçilimin bütün yaptığı türlerin çeşitliliğine sınır koymak.

Herşey doğal seçilime terkederseniz türlerin çeşitliliği artmaz. Azalır.

Tek umut mutasyonda. Mutasyonların rastgele olması türlerin çeşitliliğinden sorumlu olabilir diye düşünüyorsunuz.

Haklısınız da..

Ama sorun yine doğal seçilime takılıp kalıyor. Doğal seçilim seçiyor ve tür çeşidini azaltıyor.

Bu durumda nasıl oluyor da dünyada bu kadar çeşitli tür ortaya çıkabiliyor?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bence bir hayat enerjisi var ve bu enerji evrendeki tüm maddeleri kullanarak ortaya çıkmaya çalışıyor. Bilinçsizce var olmaya çalışıyor.

Bu nedenle mutasyonlar rastgele gibi gözükse de ben ilerde evrimin ve türleşmenin bu itici gücünün keşfedileceğine inanıyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bence bir hayat enerjisi var ve bu enerji evrendeki tüm maddeleri kullanarak ortaya çıkmaya çalışıyor. Bilinçsizce var olmaya çalışıyor.

Bu nedenle mutasyonlar rastgele gibi gözükse de ben ilerde evrimin ve türleşmenin bu itici gücünün keşfedileceğine inanıyorum.

Biyolojik bir enerji var tabii.. Canlılarla ilgili bir enerji ama yalnız cansız maddelerin manüple ettiği bir enerji bu.

Canlılar ortamdan kullanabilecekleri biyolojik enerjiyi (maddeyi) alıyorlar.. Onunla yaşıyorlar ve arta kalan daha az biyolojik enerjiyi (maddeyi) atık olarak çevreye atıyorlar.

Biyolojik enerji gizemli ve bilinmeyen bir enerji değil.

Çoğu kere bu enerji bir diğer canlı..

Bir canlı diğer bir canlıyı yiyor ve yaşıyor.

Canlılar ancak biyolojik enerjiyi kullanabiliyorlar. Bazı bakteriler inorganik metal ve tuzları da enerji olarak kullanabiliyorlasa da bu ender bir olay.

Ve onlar bile biyolojik enerjiyi ayrıca kullanıyorlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Öyle görünüyor ki, bu tartışma tavuk-yumurta tartışmasına dönüşecek.

Anibal'ın formülünü hatırladım şimdi.

Fenotip= Genotip + Çevre

Sevgiler.

O formül sıkıntı vermeye başladı artık sevgili Drekinci..

İnsan biraz yenilik ve değişiklik istiyor.

Biraz da farklı düşüncelere yer vermeliyiz.

Farklı ama yine de en azından eskisi kadar bilimsel olmalı ayrıca..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Valla sevgili hacı benim gönlüm, canlıdan genotipten yana. Daha önceki tartışmalarımızda bu yönde fikir beyan ettim hep. Canlı yaşamda kalmak için bir yandan çevreye adapte olmaya çalışıyor, diğer yandan da çevreyi değiştiriyor. Çevrenin herhangi bir amacı yok (seleksiyon gibi) ancak canlının yaşamda kalma amacı ve stratejisi var.

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Haci;

Birak turu, ayni tur icinde bile farkliliklar vardir. Oyuzden bir seyin, ayniligi ve farkliligi,neyi ayni aldigina baglidir.

Oyuzden bir seyin her turlu cesitliligi,bilimsel ve bilissel olarak, neyi on kabul ve taban olarak aldigina baglidir.

Oyuzden,m taban olarak benzerlik ve fark algisi degisir.

Mesela, canli turunun tabani nedir? cansiz'a karsilik midir?

Iste bu temelde de, bir seyin cok (ben yuksegi cok olarak algiladim) ve az olmasinin olcutu nedir?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Haci;

Birak turu, ayni tur icinde bile farkliliklar vardir. Oyuzden bir seyin, ayniligi ve farkliligi,neyi ayni aldigina baglidir.

Oyuzden bir seyin her turlu cesitliligi,bilimsel ve bilissel olarak, neyi on kabul ve taban olarak aldigina baglidir.

Oyuzden,m taban olarak benzerlik ve fark algisi degisir.

Mesela, canli turunun tabani nedir? cansiz'a karsilik midir?

Iste bu temelde de, bir seyin cok (ben yuksegi cok olarak algiladim) ve az olmasinin olcutu nedir?

Eğer bir kıyaslama mümkün değilse, azlığın veya çokluğun ölçütü kendisi ile veya içinde yaşadığı ortamla ilgilidir.

Dünyda 7 milyar insan var.

Bu sayı çok mu yoksa az mı? Ya da olması gereken bir sayı mı?

Bunu nasıl saptarsan, tür çeşitlerinin az mı yoksa çok mu olduğunu da öyle saptarsın...

Başka bir gezegende tür sayısı az veya çok olabilir.

Ama o sayı o gezegenin sorunudur.

Bizim gezegende türlerin inanılmaz çeşitliliği bizle ilgilidir.

Biraz biyoloji bilen tür sayısı ve çeşidinin zenginliği karşısında hayranlığını veya şaşkınlığını belirtmeden edemez.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Haci;

Bu sayı çok mu yoksa az mı? Ya da olması gereken bir sayı mı?

Bunu nasıl saptarsan, tür çeşitlerinin az mı yoksa çok mu olduğunu da öyle saptarsın... -haci-

Bu sayi degiskendir. Sen neye gore ve nasil "azligini/coklugunu" saptiyorsun?

Ben türlerin dağılımına, şekline, özelliklerine bakıyorum. Yetmez mi?

Bakacağınız yeri iyi bilirseniz durumu anlarsınız.

Biyolojinin cahili iseniz hiçbir şey anlamayabilirsiniz..

Bir hayvanat bahçesine gidince yeterince tür çeşidi gördüğünüzü düşünüyorsanız da hiçbirşey anlamazsınız.

Bir yerde cehalet iyi bir şey.. Saymak zahmetine bile katlanmazsınız... Ne güzel..

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...