Jump to content

Din Allah'ın Oluncaya Kadar Savaşın!


Recommended Posts

Gördüğünüz gibi İslamiyet istediğiniz inanca sahip olmakta özgürlük tanıyor. Ama bazıları ikna odalarında, inanç hürrüyetine saldırarak Müslümanlara hiç de bu hakkı tanımıyor.

Sizin kendi inancınızı aklamak için daha kötü olduğunu iddia ettiğiniz başka toplumları örnek vermeye ihtiyaç duymanız oldukça düşündürücü. Bu durum tıpkı her şeyi İsrail'den ve Amerika'dan bilen, kendi kusurlarını onarmak ve kendini de o eleştirdikleri kadar güçlü hale getirmeye çalışmak yerine sadece hayıflanan ve sitem eden yurdum insanının aynısısınız. Tabi kimse inanç ve düşünce hürriyetine doğrudan aykırı olan ikna odaları v.b. gibi şeyleri savunmamalıdır. Ama düşmanların kötü olması sizi iyi yapmaya yetmez.

Size dininiz İslam başta olmak üzere diğer dinlerin ve inanç sistemlerinin gerçek kökenini araştırmanızı öneririm.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 47
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Birisi burada geniş zaman, gelecek zaman demiş..

Arkadaşım, "Din allahın oluncaya kadar", "Fitne ortadan kalkıncaya kadar" ifadeleri geçmiş zamanda mı?

Hala islamdan başka dinler ve dinsizlik mevcut olduğu için bu ifadeler geçerli değil mi?!

Kıvırmanın da adabı vardır..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sizin kendi inancınızı aklamak için daha kötü olduğunu iddia ettiğiniz başka toplumları örnek vermeye ihtiyaç duymanız oldukça düşündürücü. Bu durum tıpkı her şeyi İsrail'den ve Amerika'dan bilen, kendi kusurlarını onarmak ve kendini de o eleştirdikleri kadar güçlü hale getirmeye çalışmak yerine sadece hayıflanan ve sitem eden yurdum insanının aynısısınız. Tabi kimse inanç ve düşünce hürriyetine doğrudan aykırı olan ikna odaları v.b. gibi şeyleri savunmamalıdır. Ama düşmanların kötü olması sizi iyi yapmaya yetmez.

Size dininiz İslam başta olmak üzere diğer dinlerin ve inanç sistemlerinin gerçek kökenini araştırmanızı öneririm.

Bende sana ön yargılarını kırıp islam tarihini araştırmanı tavsiye ederim.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Osmanlı 1000 yıl kadar İslam'ın kılıcı ve şeyhülislamı oldu, Arabistan yarımadası savaşla ele geçirildikten sonra görev artık Osmanlı'nındır. Osmanlı'nın kızıl elma'sı hareketini bu ayetten alır, ayet aslında çok açıktır.

Kızıl elma, "Allah'ın dinini yaymak için dünyada tek gayri müslim kalmayıncaya kadar savaşmak" demektir. Anlaşılmayan bir yer var mı? Bunun anlaşıldığı şekilde uygulandığını bilmeyen var mı peki?

Aslında saldırganlık yanlış anlaşılmış da İslam'a mal edilmiş olabilir mi bilmiyorum. Bildiğim şey aslında İslam'ın nasıl yayıldığı ve nerede durduğudur. Ayetler ilk bakışta nasıl anlaşıyorsa odur, zaten çoğunluk da ulemaya sormaz, ulema da çoğunluğu nasıl yönlendirmek isterse öyle yorumlar zaten.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Valla kuranda eksiklik yokda anlayamayan arkadaşlarda bir eksiklik var sanırım.Açıklamasını yapıyoruz tatmin olmuyorsunuz bizde daha detaya iniyoruz anlatmak için doğal olarak bu seferde yok ben ben bu detaylarada inanmam diyorsunuz :)

Daha ne edek kardeş

Yahu açıklamasını Kur'an yapamıyorsa eksiktir bunun başka ne açıklaması olabilir.

"Hiçbir fitne kalmayıncaya ve din bütünüyle Allah'ın oluncaya kadar onlarla savaşın" (Enfal, 39)

Ayette, ehl-i imana iki hedef gösterilmiştir:

1- Fitnenin kökünü kazımak.

2- Allah'ın dinini hakim kılmak.

"Hiçbir fitne kalmayıncaya kadar" ehl-i küfürle savaşmak, genel bir dünya barışını hedef olarak gösterir. Her türlü fitneye son vermek, sulh ve sükûneti sağlamak, Müslümanlar için varılması gereken bir hedeftir. Öyle ki, dünyanın uzak bir köşesinde gayr-i Müslim bir devlet, bir başka gayr-i Müslim devlete zulmetse, Müslüman devletler bu fitneye müdahale etmeli, haddi aşanlara hadlerini bildirmelidir.

Cihadın bu ulvî gayesine, şu ayet işaret eder:

"Size ne oluyor ki, 'Ya Rabbena, halkı zalim olan şu memleketten bizi çıkar. Bize, tarafından bir sahip gönder. Bize katından bir yardımcı yolla!' diyen mazlum erkek-kadın ve çocuklar için Allah yolunda savaşmıyorsunuz?" (Nisa, 75)

"Dinin bütünüyle Allah'ın olması" hedefi ise, beşerin beşere kulluktan kurtulup, sadece Allah'a kul olmasını temin gayesine yöneliktir. Kur'an-ı Kerîm, Yahudî ve Hıristiyanlardan bahsederken, "Onlar, âlimlerini ve rahiplerini Allah'tan başka Rab'ler edindiler" der. (Tevbe, 31) Şüphesiz, herhangi birini Rab edinmek için, ona "Rab" namını vermiş olmak şart değildir. Üstteki ayeti açıklayan hadiste belirtildiği gibi, Allah'ın hükümlerini bırakıp rahiplerin helal kıldığını helal, haram kıldığını da haram kabul etmek, onları Rab edinmek demektir. (Tirmizi, Tefsir, 9-10)

İslâm hür bir ortamda tebliğ edilebilmeli, bu dine girmek isteyenlere engel olunmamalı ve bu dini yaşamak isteyen her fert, serbestçe yaşayabilmeli, kimse dininden dolayı fitneye düşürülmemeli, ezaya maruz kalmamalıdır.

İşte cihad, bu hürriyetleri sağlamak ve bu hususta ortaya çıkan engelleri aşmak içindir. Önündeki engeller kaldırıldığında, bütün insanlığın koşarak gireceği tek İlâhi din, İslam olacaktır.

Şüphesiz, "dinin bütünüyle Allah'ın olması", başka dinlere hayat hakkı tanımamak, o dinlerin mensuplarını zorla İslâm'a sokmak anlamında değildir. Tatbikatta da böyle olmamıştır. Hz. Peygamber devrinden günümüze kadar, İslâm devletleri bünyesinde başka din mensupları rahat bir şekilde yaşamışlardır. Gerek ülkemizde gerekse diğer İslam ülkelerindeki aynı durum günümüzde de değişmemiştir.

Dikkat edersen fitne için ayrıca emir var.Yani İslam'ın tebliğine mani olmak isteyenlerle(fitne) savaşmak zaten emredilmiş sonra ''ve'' bağlacıyla ''din Allah için oluncaya kadar savaşın'' denilmiş.Bunların ikisi ayrı emirler bunu anlamanız gerek önce.Ayetten ''İslam'ı dünyaya hakim kılmak için savaşmak'' anlamından başka hiçbir anlam çıkmamaktadır.Gerisi sizin yorumlarınızdır,kıvırma çabalarınızdır ki bizi ilgilendiren tek şey ayetin anlattığıdır.

''Başka dinlere hayat hakkı tanımamak'' anlamında değildir demişsin,peki başka dinlere hayat hakkı tanınırsa din nasıl ''sadece Allah için'' olabilecek söyler misin?Dediğim gibi cümle çok açıktır eğer sizin lafı dolandırdığınız gibi olosaydı Allah sadece ''fitne yokoluncaya kadar savaşın'' der geçerdi.O cümleden başka bir anlam çıkmaz ne kadar zorlarsanız zorlayın.Bunu ne rivayetler kurtarabilir ne de başka birşey çünkü ayet yoruma kapalı,muhkemdir.

tarihinde Dark Prince tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

müslüman kardeşlerimiz haklı aslında sevgili arkadaşlar.

kuranın evrensel mesajı 'savaşma seviş'tir.

Ahzâb(*) Sûresi 37 . Ayet:

Hani sen Allah’ın kendisine nimet verdiği, senin de iyilikte bulunduğun kimseye, “Eşini nikahında tut ve Allah’tan sakın” diyordun. İçinde, Allah’ın ortaya çıkaracağı bir şeyi gizliyor ve insanlardan çekiniyordun. Oysa kendisinden çekinmene Allah daha layıktı. Zeyd eşinden yana isteğini yerine getirince, onu seninle evlendirdik ki, eşlerinden yana isteklerini yerine getirdiklerinde, evlatlıklarının eşleriyle evlenmeleri konusunda mü’minlere bir zorluk olmasın. Allah’ın emri mutlaka yerine getirilmiştir.6

bu ayet muhammede zeydin karısını ayartmak için indirilmiştir. gerekçesi de ilginç: müslümanlardan biri üvey oğlunun karısıyla evlenmek isterse ona zorluk çıkmasın. kaç milyarda bir böyle bir durum yaşanmıştır tahmin edin bakalım. böyle bir ayet karşısında ebu cehillerin bile midesi bulanmıştır emin olun.

tarihinde keyy tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Gördüğünüz gibi İslamiyet istediğiniz inanca sahip olmakta özgürlük tanıyor. Ama bazıları ikna odalarında, inanç hürrüyetine saldırarak Müslümanlara hiç de bu hakkı tanımıyor.

tabi yahu, ne özgürlük ama..

mesela kadınlara öyle bir özgürlük tanıyorki islam dediğin şey,

o özgürlük sayesinde kadı/yargı/hukuk/şeriat önünde;

kadının sözü erkeğe nazaran pek güvenilir sayılmıyor (:

islamın tanıdığı özgürlükler saymakla bitmez..

oysa kısaca "biat etmek - itaat etmek" özgürlüğüdür tek tanıdığı..

aslında itaat etme özgürlüğü tanıdığı bile tartışılır,

çünkü itaat etmeyene bi ton tehdit var islamda (:

tarihinde murat-tlv tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Bende sana ön yargılarını kırıp islam tarihini araştırmanı tavsiye ederim.

islam tarihi anlatılırken genelde Mekke dönemi anlatılıp müslümanların ezilmişlik duyguları okşanır. alttan alta kin dozu verilir.

öte yandan mesela hayber kalesinde teslim olmalarına rağmen müslüman olmayan erkeklerin nasıl doğrandığı ve eşlerine nasıl el konulduğuna pek değinilmez.

böyle anlattığımızda bu sefer de efendim o zamanın şartları cart curt filan.

ben de diyorum ki peygamberler kendi dönemlerinin şartlarına işlerine gelince uyuyorlar da iş üvey oğlun karısına el koymaya gelince neden o dönemin şartlarına uyup böyle bir adilikten vazgeçmiyorlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Dikkat edersen fitne için ayrıca emir var.Yani İslam'ın tebliğine mani olmak isteyenlerle(fitne) savaşmak zaten emredilmiş sonra ''ve'' bağlacıyla ''din Allah için oluncaya kadar savaşın'' denilmiş.Bunların ikisi ayrı emirler bunu anlamanız gerek önce.Ayetten ''İslam'ı dünyaya hakim kılmak için savaşmak'' anlamından başka hiçbir anlam çıkmamaktadır.Gerisi sizin yorumlarınızdır,kıvırma çabalarınızdır ki bizi ilgilendiren tek şey ayetin anlattığıdır.

''Başka dinlere hayat hakkı tanımamak'' anlamında değildir demişsin,peki başka dinlere hayat hakkı tanınırsa din nasıl ''sadece Allah için'' olabilecek söyler misin?Dediğim gibi cümle çok açıktır eğer sizin lafı dolandırdığınız gibi olosaydı Allah sadece ''fitne yokoluncaya kadar savaşın'' der geçerdi.O cümleden başka bir anlam çıkmaz ne kadar zorlarsanız zorlayın.Bunu ne rivayetler kurtarabilir ne de başka birşey çünkü ayet yoruma kapalı,muhkemdir.

dinin Allah'ın olmasından kasıt şirk düzeninin, ateist (dinsiz) düzenin ortadan kalkması ve şeriat hakimiyetini anlayabiliriz. neden? çünkü dinde zorlama yok, dileyen inkar eder, dileyen iman eder. savaş halindeki müşrikler öldürüldüğü halde müslümanlardan aman dileyen müşriğe dokunulmuyor müslümanların yanına gelip islamı öğrenebiliyor ve sonra da yerine kadar emin bir şekilde bırakılıyor. dahası başka dinlere hürriyet hakkının olduğunu ehli kitabın iislam hakimiyetini kabul edip vergisini verdikten sonra onlarla savaşılmayacağı, kestiklerinin yenilebileceği, kkadınlarıyla evlenilebileceğinden anlayabilirsiniz. fakat müşriklerin ne kestikleri yenebiliyor, ne de kadınları aalınabiliyor. (buradan müslümanların kadın delisi olmadıkları sonucu da çıkarılabilir. uçkurun düşünen pek ala sserbest bırakabilirdi) tevbe 5 ayetinin sonunda namazı kılar ve zekatı verirlerse serbest bırakın diye bir ifade geçiyor. burada ilk bakışta dinde zorlama olduğu anlamı çıkartılabilir ama dinde zorlama olmadığını, dileyenin inkar edebileceğini, isteyen müşriğe eman verilip islam ı öğrenmesi ve dilediğinde istediği yere kadar eman verilmesi düşünülürse buradaki ifadeden namaz ve zekatın mutlak bir şart olmadığı yani "serbest bırakılmaları için namaz ve zekat şarttır" değil "(savaştan) kendi istekleriyle tevbe edip namaz kılan ve zekat veren yani bizden (müslüman) olurlarsa artık onlar serbesttirler, esir edilemez ve öldürülemezler." anlaşılabilir. zira maide 34 ayetinde de tevbe edenlere herhangi bir ceza uygulanmayacağından bahsediliyor.

özetle

savaş halinde yakalananlar öldürülür. ancak eman isteyene eman verilir ve dini istediği şekilde dinler ve sonra da dilediği yere kadar eman içinde bırakılır. sadece savaştan tevbe edip müslüman olan yani ayette belirtildiği üzere kendi isteğiyle namaz ve zekat yapanlar serbesttir. bunun dışında namaz ve zekat yapmasalar dahi sadece savaştan tebve eedenlerlerin serbest olacağı anlaşılabilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bakalım Bakara 193. ayet hakkında Kurtubi ne diyor;

193- Fitne kalmayıncaya ve din yalnız Allah'ın oluncaya kadar on­larla savaşın. Eğer vazgeçerlerse artık zalimlerden başkasına düşmanlık yoktur.

Bu buyruğa dair açıklamalarımızı iki başlık halinde sunacağız:

1- Kâfirlerle Savaş Emri:

Yüce Allah'ın: ".. onlarla savaşın" buyruğu bunu neshedici buyruk ola­rak görenlerin görüşüne göre; her yerde her müşrike karşı savaşmak emri­ni vermektedir. Bu âyetin neshedici olmadığını kabul edenlere göre ise ma­na yüce Allah'ın, haklarında: "Sizinle savaşanlarla... savaşın" diye buyur­duğu kimselerle savaşınız, demektir. Ancak birinci görüş daha üstün bir gö­rüştür. Bu da kâfirlerin savaşa başlamaları şartına bağlı olmaksızın mutlak ola­rak savaşma emridir. Bunun delili ise yüce Allah'ın: "Ve din yalnız Allah'ın oluncaya kadar" buyruğudur.

Ayrıca Peygamber (sav) da şöyle buyurmuştur: "Ben insanlarla la ilahe il­lallah deyinceye kadar savaşmakla emrolundum."

İşte bu âyet-i kerime ve hadis-i şerif savaşmanın sebebinin küfür olduğu­nu ortaya koymaktadır. Çünkü yüce Allah bu âyet-i kerimede "fitne kalmayıncaya" diye buyurmaktadır. Burada fitne, küfür demektir. Buna göre sa­vaşın nihaî hedefi küfrün olmaması diye gösterilmiştir. Bu da açıkça anlaşı­lan bir husustur.

İbn Abbas, Katade, er-Rabi', es-Süddî ve başkaları şöyle demektedir: Bu âyet-i kerimede fitne şirk ve ona bağlı olarak mü'minlere (müşriklerin) ver­dikleri eziyettir. Fitne aslında denemek ve sınamak demektir. Kaliteli olup olmadığının açıkça anlaşılması için gümüşün ateşe sokulmasını ifade etmek üzere kullanılır. Yüce Allah'ın izniyle bunun ifade edebildiği anlamlara da­ir açıklamalar ileride gelecektir.

2- Eğer Küfürden Vazgeçerlerse:

"Eğer" ya bir önceki âyet-i kerimede geçtiği üzere İslâm'a girmekle ve­ya ileride Tevbe Sûresi'nde açıklanacağı üzere (9/29. âyette) Kitap ehli hak­kında cizye ödemek suretiyle "vazgeçerlerse, artık zalimlerden başkası­na düşmanlık yoktur." Belirtilen şekillerde vazgeçmedikleri takdirde on­larla savaşılır. İşte sözü geçen zalimler bunlardır ve bunlardan başkasına da düşmanlık yapılmaz.

Zalimlere yapılanlara "düşmanlık" denilmesinin sebebi, onların düşman­lıklarının cezası olması bakımındandır. Çünkü zulüm düşmanlığı da ihtiva e-der. O bakımdan düşmanlığın cezası burada düşmanlık diye adlandırılmış­tır. Yüce Allah'ın şu buyruğunda olduğu gibi: "Bir kötülüğün cezası bir kö­tülüktür." (eş-Şûrâ, 42/40)

Zalimler ise konu ile ilgili iki te'vilden birisine göre fiilen savaşa başlayan­lardır, ikinci te'vile göre ise küfür üzre kalmaya ve fitneyi sürdürmeye devam eden kimselerdir.

Ne kadar zorlarsanız zorlayın ayet açık keşke Allah yoruma yer bırakacak ayetler indirseydi hep değil mi?

tarihinde Dark Prince tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Guest kafakoparan

Savaş illa öldürmek demek değildir. Psikolojik savaş, hukuki savaş, ahlaki savaş ve ilmi savaş vardır. Bu ayet bunların tamamını kapsar. Ama sadece birini anlayan idraksız zihinler olduğu için, islamı terörist ilan ederler böyle. Acınası...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Savaş illa öldürmek demek değildir. Psikolojik savaş, hukuki savaş, ahlaki savaş ve ilmi savaş vardır. Bu ayet bunların tamamını kapsar. Ama sadece birini anlayan idraksız zihinler olduğu için, islamı terörist ilan ederler böyle. Acınası...

Sizin profil resminize baktığımda nedense beni bir gülme krizi alıyor. Sözleriniz ve resim barış elini uzatmış, ama nickiniz ''kafa koparan'' . İlginç geldiğini söylemek istedim sadece :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Savaş illa öldürmek demek değildir. Psikolojik savaş, hukuki savaş, ahlaki savaş ve ilmi savaş vardır. Bu ayet bunların tamamını kapsar. Ama sadece birini anlayan idraksız zihinler olduğu için, islamı terörist ilan ederler böyle. Acınası...

Yahu bana inanmayanı öldür diyor Allah daha ne gerekli terör için?

tarihinde Dark Prince tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

iki cihan serveri muhammedin tartışmayı yürüten müslüman arkadaş kadar iyi niyyetli olmadına eminim:

araf 179:Andolsun biz, cinler ve insanlardan, kalpleri olup da bunlarla anlamayan, gözleri olup da bunlarla görmeyen, kulakları olup da bunlarla işitmeyen birçoklarını cehennem için var ettik. İşte bunlar hayvanlar gibi, hatta daha da aşağıdadırlar. İşte bunlar gafillerin ta kendileridir.

tartışmayı yürütürken lütfen genel çerçeveyi dikkate alın. yukarıdaki ayet müslüman olmayanlar için muhammedin hoşgörüsüne güzel bir örnektir. diğer ayetleri yorumlarken bunu da ön lopta hazır tutun.

tarihinde keyy tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Yahu bana inanmayanı öldür diyor Allah daha ne gerekli terör için?

Tekrar okumanı tavsiye ederim:

Şimdi sizin meseleniz ne onu anlamadım. Yani İslamiyet'le ilgili herşeyi kabul ettiniz, bu ayetler aklınıza geldi ve bunu mu soruyorsunuz? Yoksa inanmamak için kendinizce bahaneler mi uyduruyorsunuz. Ülke hukukları, ültimatomlar vb hakkında ne kadar bilgi sahibisiniz. Kaç kere savaşa girdiniz? Önce buraya bakmamız lazım.

Bugün Amerika'nın halen Haçlı Seferlerini devam ettirdiğini Bush kendi ağzıyla söyledi. Yahudiler hergeçen gün Filistin'de bir Müslümanı öldürüyor. Ayrıca sizin de ateist olduğunu söylediğinizi M. Kemal bugün binlerce Müslümanı İstiklal Mahkemelerinde öldürdü. Bu ayet inmeden önce de indikten sonra da Mekkedeki müşrikler ısrarla Müslümanlarla savaştı. Fatih Sultan Mehmet İstanbul'a girdiği zaman Hristiyanları öldürmedi, Çanakkale Savaşındaki kahraman askerler (İslam ruhuyla kavrulmuş askerler) kendilerine esir düşen askerleri öldürmedi. Ne çabuk unuttunuz Anzaklı Ömer'i. Peki Çanakkaleden dönen askerlerden bazılarına ne yapıldı. Ödül olarak idam edildi. Hem de sadece sarık taktığı için. Düşman ordusuyla korkusuz savaşan askerler, ingiliz mandasını kabul etmekle suçlandı. Olayları iyi okuyalım. Bu bir savaş ayetidir. Ama İslam düşmanlarına karşı bir savaş. Kendi düşüncesini savunanlara karşı değil. Yoksa arşivlerden Yunan bir papazın Osmanlı'nın hakimiyetine girme isteğini okuyamazdık.

Ayrıca bu ayet bir terör ayetidir diyen arkadaşıma. Terör, mazlumları, silahsızları, kadınları ve çocukları öldürmektir. Bu terörü en güzel Tunceli (Dersim) katliamında sizin düşüncenizde olan insanlar gösterdi. Oysa bu dördünün öldürülmeyeceği İslam'ın bir kuralıdır. Kesinlikle çiğnenemez. Hiç bir Müslüman da buna teşebbüs bile etmez.İslam asla teröre izin vermez. Ama eli silahlı insanlarla yapılan savaş da terör olarak addedilemez. (Ha bana El-Kaide'nin yaptıklarını söylemeyin. Onlar hiç bir zaman İslamiyeti temsil etmeye layık insanlar değiller.)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bende bu soruyu bir türlü anlamıyorum;

Yani İslamiyet'le ilgili herşeyi kabul ettiniz, bu ayetler aklınıza geldi ve bunu mu soruyorsunuz? Yoksa inanmamak için kendinizce bahaneler mi uyduruyorsunuz

Çok saçma bir soru bence.Yahu inanmıyoruz,toplumu zehirlediğini düşünüyoruz üstüne birde bizleri aşağılayınca bu dini tabiki eleştririz arkadaş.Bence böyle sorulardan ziyade eleştri konularına odaklansanız hiç fena olmaz,binlerce neden var.

Bugün Amerika'nın halen Haçlı Seferlerini devam ettirdiğini Bush kendi ağzıyla söyledi. Yahudiler hergeçen gün Filistin'de bir Müslümanı öldürüyor. Ayrıca sizin de ateist olduğunu söylediğinizi M. Kemal bugün binlerce Müslümanı İstiklal Mahkemelerinde öldürdü. Bu ayet inmeden önce de indikten sonra da Mekkedeki müşrikler ısrarla Müslümanlarla savaştı. Fatih Sultan Mehmet İstanbul'a girdiği zaman Hristiyanları öldürmedi, Çanakkale Savaşındaki kahraman askerler (İslam ruhuyla kavrulmuş askerler) kendilerine esir düşen askerleri öldürmedi. Ne çabuk unuttunuz Anzaklı Ömer'i. Peki Çanakkaleden dönen askerlerden bazılarına ne yapıldı. Ödül olarak idam edildi. Hem de sadece sarık taktığı için. Düşman ordusuyla korkusuz savaşan askerler, ingiliz mandasını kabul etmekle suçlandı. Olayları iyi okuyalım. Bu bir savaş ayetidir. Ama İslam düşmanlarına karşı bir savaş. Kendi düşüncesini savunanlara karşı değil. Yoksa arşivlerden Yunan bir papazın Osmanlı'nın hakimiyetine girme isteğini okuyamazdık.

Bu karşılaştırma işi de çok saçma!Bize ne dinsizlerin ne yaptıklarından biz her pisliğe karşıyız lakin siz sübyancılığı bile din ile meşrulaştırmaya çalışıyorsunuz,dinde yeri var diye üstün ahlak olarak göstermeye çalışıyorsunuz.

Osmanlı'nın ne yaptığı önemli değil önemli olan sadece bu ayetlerdir.Sen Osmanlı'nın o kadar toprağı çiçeklerle ve şarkılarla mı aldığını sanıyorsun?İşte din budur ne kadar mantıksızlık var ise itina ile mantıklı gösterir.Yavuz'un kaç Alevi'yi katlettiğinden haberin var mı?Neyse siyasi konulara girmeyelim benim bu konularda ne yeterli bilgim var ne de konu dışına çıkılmasına onayım.

İslam düşmanlarına karşı karşı da ''dinin Allah'ın olması'' ne demektir,ayeti anlamıyorsanız Kurtubi'den tefsir verdim onu bari okuyun!

Tabiki yav İslam'a göre kadınlar ve çocklar öldürülemez,İslam'a göre kadınlar sex kölesi çocuklar da iş kölesi yapılır!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Malesef ayetin savunulası bir yanı yok.

Dikkatli okunursa müslümanlara kendinizi savunun demiyor insanlara saldırılmasını yani kötülüğü emrediyor.

sadece savunma iyi bir satreteji değildir...

eğer saldırıya yetecek güç var ve daha hızlı ve kesin sonuç alınacaksa saldırı daha iyidir...

en iyi savunma saldırıdır...

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...