Jump to content

Tanrının Varolma Olasılığı


Recommended Posts

Kuantum fiziği yine de bir Tanrı'nın varlığını istatistiksel olarak saptamaz.

Bunun ilinç bir nedeni vardır.

O neden olmasaydı kuantum fiziğine göre bile bir Tanrı boşlukta ortaya çıkabilirdi....

O nedenin ne olduğunu biliyor musunuz?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 312
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Kuantum fiziği yine de bir Tanrı'nın varlığını istatistiksel olarak saptamaz.

Bunun ilinç bir nedeni vardır.

O neden olmasaydı kuantum fiziğine göre bile bir Tanrı boşlukta ortaya çıkabilirdi....

O nedenin ne olduğunu biliyor musunuz?

Gıcık bir soru sordum.. Sizleri yormayım. Ben cevap vereyim.

Çok basit bir nedeni var bu sorunun..

Çünkü kuantum fiziği Tanrı'dır.

Evren için iki yaratıcıya gerek yoktur. Biri yeter.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ortaya argümanlarını koyamadığın takdirde seninki de bir inanç olacak.

Dedim ya, ha dinin yobazı, ha ateistin farketmiyor.

Tanrının varolma olasılığını sıfıra yakın gören ateisti bile teistlikle suçlayabilen taş fırın ateisti sıfır ihtimalin gerekçelerini ortaya koyamıyorsa hisleriyle hareket ediyor, tanrının olamayacağına inanıyor demektir.

Böylesi bir ateist olmaktansa sıradan bir agnostik olmak çok daha tutarlıdır.

Ne demiş Ludwig: "Üzerinde konuşamayacağımız şeyler konusunda susmalı!"

Sen de ortaya bir argüman koyamıyorsan eğer agnsotiği, negatif ateisti, nonteisti suçlamaya kalkma.

Yapabiliyorsan ateistlik bilincine sahip olup da bunu kötüye kullananlar hakkında konuş. Parayı tanrı edinenler hakkında konuş.

Bari ateistliğin bir işe yarasın. :)

Sen sıfır ihtimali anlasan zaten ateist olurdun.

Ne dediğinin fakrında mısın sen?

Sen bir panteistsin.

Senin bu başlıktaki durumun "Bana biri beyaz olmayı anlatsın" diyen siyah afrikalı gibi (veya tam tersi, ırkçılık algılanmasın)

Sen beyaz olmadıkça beyaz olmayı anlayamazsın.

..........

tarihinde IFeelGood tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Bir tanrının varolabilmesi fiziken, aklen, mantıken imkansızdır!

Böyle bir olasılık yoktur.

Alintida olan düsünceye katilmaktayim.

Imkansiz olmadigini söyleyenler bilimin her dalini kullanip kanitlasinlar...

Buyrun bilim emrinize amade. :)

Karanlik bir odada karsima ejderha filan cikma olasiligi da yoktur.Eger ejdarha varsa o dangalagi oraya getirip elbet bir koyan veya bilinen nedenleri vardir.Yani orda olmasini aciklayabilecek bilimsel verilere aninda ulasiriz.

Beyinlerin ürettigi hayal ürünlerinin var olma olasiligi olmaz.Bu konuda önce deistler panteistler ve diger farkli tanrilara inananlar hayal ürünü tek bir tanri yaratmalari konusunda anlasmalari gerekmez mi?

Dinlere karsi birlikte mücadele etme konusunda IFeelGood'un düsüncelerine katilmaktayim. Zaten simdiye kadar bir cok nonteist arkadasimizla birlikte calismalar yapip gönül birligi etmisizdir.

Kimsenin neye inandigi taptigi ateistleri ilgilendirmez ilgilendirmemeli fakat nonteistlerde bu konuda ateistlerle ugrasmamalidirlar diye düsünüyorum....Bizleri tek ilgilendiren konu su anda laik ülkelerin yasalarinda azda olsa teizm iceren, onlara diger farkliliklara karsi ayricalik taniyan maddelerin terimlerin kaldirilmasi ve ateistlerin nonteistlerin eist hak ve özgürlüklere kavusmasidir.

Türkiye'yi kastedmiyorum.Önce laik demokartik hukuk ülkesi olmasi gerekmekte. :)

Link to post
Sitelerde Paylaş
İnsan aklının hayal edebileceği herşey ama herşey bilimin konusudur ve bilimsel bir gözle akılcı bir biçimde açıklanabilir!

Bu bağlamda tanrılar da bilimsel bir gözle incelenebilir ve nasıl var edildikleri mantıklı bir çerçevede açıklanabilir.

İlk cümle doğru...

İnsan aklının hayal edebileceği herşey bilimin konusu olabilir ve öyledir de.

Teorik olarak bir Tanrı'nın varlığı da bunlar arasındadır..

Bilim Tanrı'yı açıklamaya çalışır elbette. Tanrı'nın varlığını akılla ve delillerle açıklamaya çalışır.

Her bilinmezde Tanrı kavramı mutlaka devreye girer. Tanrı kavramsız doğası bilinmeyen bilimsel bir olgu yoktur.

Bu kavramdan bahsedilmesine bile gerek yoktur. Zeminde durur Tanrı kavramı.

Ama onu devreye sokmak bir türlü mümkün olmaz.

Bu nedenden ikinci cümle hatalı. Çünkü Tanrı'nın bile bilimin ilgi alanına girmesine rağmen bilim kendi yöntemleri ile Tanrı'yı veya tanrıları bilimsel olarak inceleyemez.

Çünkü onları inceleyecek yöntemlerden yoksundur.

Bu nedenden eğer bir olgunun nedeni bilinmiyorsa, nedeni henüz bilinmiyor denir ve geçilir.

Nedeni ilahidir denmez.

Çünkü ilahi nedenler de diğer nedenler gibi bilinmeyen nedenlerdir.

Bilinmeyen nedenler arasından birine nedensiz bir öncelik tanımak bilimsel bir davranış değildir.

Aslında bilimin Tanrı ile ilgilenmesinin bir şekli daha vardır.

Bilim dinlerin Tanrısı ile değil belki ama, yaratılışı sağlayan bir enerji ile çok yakından ilgilenir.

Kuantum fiziğinde boşluk o yaratıcıyı simgeler. Boşlukta diğer enerjilere ve maddeye dönüşebilen gizemli bir enerji vardır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sen sıfır ihtimali anlasan zaten ateist olurdun.

Ne dediğinin fakrında mısın sen?

Sen bir panteistsin.

Senin bu başlıktaki durumun "Bana biri beyaz olmayı anlatsın" diyen siyah afrikalı gibi (veya tam tersi, ırkçılık algılanmasın)

Sen beyaz olmadıkça beyaz olmayı anlayamazsın.

O odun kafan izin vermez buna.

Demek ki sen müslümanın müslümana müslümanlık taslaması gibi ancak ateistlere ateistlik taslayabiliyorsun.

Asıl ........bu.

Sanki ateistlik asil soydan geliyor. Ateistliğe sanki belirli nitelikteki insanlar sahip olabiliyor.

Öyle teizme, deizme, panteizme dahil olanların ateizmi anlaması mümkün değil.

Çok yobazca bir yaklaşım bu.

Aynı gericilerin "Kur'an'ı anlayabilmek için imanla okumak gerekir" demesi gibi.

Sorulara yanıt veremeyince, ortaya geçerli bir argüman koyamayınca; yanıt sadeleştirirsek şu olmuş:

"Ateist olmayan ateizmi algılayamaz." İmza: Ateist Bakış

Kibirin böylesi görülmemiş.

Bu ciddi bir hastalık.

Ve bu başlık asıl hastanın nonteistler değil, Ateist Bakış olduğunu göstermiş oldu.

Başka söze gerek kalmadı.

tarihinde IFeelGood tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Demek ki sen müslümanın müslümana müslümanlık taslaması gibi ancak ateistlere ateistlik taslayabiliyorsun.

Asıl odunluk bu.

Sanki ateistlik asil soydan geliyor. Ateistliğe sanki belirli nitelikteki insanlar sahip olabiliyor.

Öyle teizme, deizme, panteizme dahil olanların ateizmi anlaması mümkün değil.

Çok yobazca bir yaklaşım bu.

Aynı gericilerin "Kur'an'ı anlayabilmek için imanla okumak gerekir" demesi gibi.

Sorulara yanıt veremeyince, ortaya geçerli bir argüman koyamayınca; yanıt sadeleştirirsek şu olmuş:

"Ateist olmayan ateizmi algılayamaz." İmza: Ateist Bakış

Kibirin böylesi görülmemiş.

Bu ciddi bir hastalık.

Ve bu başlık asıl hastanın nonteistler değil, Ateist Bakış olduğunu göstermiş oldu.

Başka söze gerek kalmadı.

Evet!

Asıl hasta benim.

:)

Sizler gerçekten komiksiniz.

Kamera şakası gibi.

Dipnot.

(İsteyen okusun, konuyla akasızdır)

Ayrıca buradaki diğerlerine mesaj vermek istiyorum.

Beni burada terörist, acımasız, gaddar, cani, her halt beklenir gibi göstermeye çalışıyorlar.

Bu ben değilim.

Ben sadece ve sadece Bilincin ortamı Doğru algılanması konusunda hassasım ve tolerans göstermem.

Haliyle burada da sürekli ortamın algılanmasının çarpıtılması konuları döndüğünden bu hassaslık ve toleranssızlık yüzünden sürekli bir mücadele içindeyim.

Bunu da aleyhe çevirip ne kadar olumsuzluk varsa yükleniyor.

Yok öyle bir şey arkadaşlar.

Bu adamlar gerçekliği manüple eden adamlar.

Algı Teröristleri.

Bunlarla başka şekilde mücadele olmuyor.

Herşeyi bozuyorlar.

İstisnasız Herşeyi.

Bir bilimsel çalışma oluyor, hepsi piranalar gibi o çalışmaya üşüşüp kendilerince ısırık alıyorlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Aynı gericilerin "Kur'an'ı anlayabilmek için imanla okumak gerekir" demesi gibi.

Sorulara yanıt veremeyince, ortaya geçerli bir argüman koyamayınca; yanıt sadeleştirirsek şu olmuş:

"Ateist olmayan ateizmi algılayamaz." İmza: Ateist Bakış

Güzel benzetme.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ateizmi anlasan zaten ateist olursun ve öylece de kalırsın.

Geri dönüşü yok.

Şu ifadenin sek kibir olduğunu hakikaten göremiyorsunuz.

Bu dünyada yıllarca ateist yaşayıp, görüş değiştiren sayısız insan var, nasıl geri dönüşü olmaz? Bu kadar mı gerçeğe gözü kapalı yaşar bir insan?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Şu ifadenin sek kibir olduğunu hakikaten göremiyorsunuz.

Bu dünyada yıllarca ateist yaşayıp, görüş değiştiren sayısız insan var, nasıl geri dönüşü olmaz? Bu kadar mı gerçeğe gözü kapalı yaşar bir insan?

Bu dünyada ateist gibi yaşayıp teist olan çok insan var gerçekten.

Ama onların ateizmi kendilerinden menkuldür. Çoğu kere günahkar yaşam ateist yaşam olarak nitelendirilir.

Ateizm inanç bazında evrimin son basamağıdır. Uç inançtır.

Başka türlü olması da mümkün değildir.

Her uç gibi, sürüden kopma eğilimdedir. Hatta genişçe bir yelpaze oluşturan inançdan kopmuştur.

İnanç bazında teizm ile bütün ilişkilerini kesmiştir ateizm.

Teizm ile hiçbir ortak paydası kalmamıştır.

Ateist olduktan sonra bilinen bir geriye dönüş mekanizması yoktur.

Tabii gerçek bir ateist olduktan sonra..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu başlığın bir üzerinden geçelim.

Başlıkta dönen konular:

1- Tanrının var olma olasılığı

Yoktur çünkü bu bir simülasyon ürünüdür.

Şu anda bilinen iki tane ortam var.

Bunlardan birisi İçinde bulunduğumuz Evren.

İkincisi de canlıların içinde bulunan simülasyonlar (insan hariç hepsi aynen içinde bulunduğu ortamı kopyalar, ancak insan aktif şekilde tasarımlar yapar, örneğin bir elbise hayal etmeniz gibi, kafanızdan üç boyutlu ve isterseniz belirli özelliklerine zoom yapabileceğiniz elbise tasarlanır, ancak o elbise yoktur, birinci ortamda zerre ögesi yoktur, kafanızın içindedir. işte tanrı böyle bir tasarım ürünüdür. bu nedenle yoktur. olasılıksızdır.)

2- Bilinç rahatsızlığı diye yapılan niteleme.

Yıukarıda anlattığım gibi iki ortam vardır.

Evren ve Canlıların içindeki simülasyon ortamı.

Diğer canlılarda bu simülasyonlar Veri akışına kendilerinden tasarım katmadıkları için aynıdır. Birinci ortam teknik algılanır.

İnsanlarda ise tasarım vardır.

İnsan bilinci yani ben dediğiniz o kompleks yapı, işte bu simülasyonla ayakta durur.

Simülasyonda arıza olması durumunda buna bozukluk deriz.

Nitekim insanlara bakarsanız, hemen hemen neredeyse hepsi kendi iç dünasında tasarladığını birinci ana ortam olan evrendeki gerçeklikte arama peşindedir veya var olduğunu kabul eder.

Bu basit bir şey değil.

Koskoca tomografi makinesinin yanlış tarama yapması gibi bir şey.

İşte bu bilinçler bu yüzden arızalıdır.

3- Argümansızlık.

Simülasyonla tasarım yaparak ürün ortaya koyan bilinçler, birinci ortamda MADDE ve türevlerinin yaygın davranışı olan RASTGELE OLUŞUM GÖSTERME'nin kendi simüle ettikleri sanal ürünlere de uygulanabileceğini iddia ederler.

Olması muhtemel, olasılığı vardır, olamayacağını ispatla diyerek iç ortamlarında tek tek veya grup halinde tasarladıkları simülasyonları birinci ortama evrene sunmaya kalkarlar.

Kendilerindeki ürün ne dokunulabilir, ne ölçülebilir, ne tespit edilebilir olduğundan, kendilerinin bu ısrarlı ve hastalıklı davranışlarıyla sundukları argümanlar, aklı başında biri tarafından üretilen MATERYALİST argümanlarca durdurulamaz.

Kendileri de bunu argümansızlık olarak nitelerler ve davranışlarına devam ederler ve bilinç rahatsızlıkları da sona erdirelemediğinden bu kısır döngü sürer gider.

tarihinde Birinci Tekil Şahis tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu dünyada ateist gibi yaşayıp teist olan çok insan var gerçekten.

Ama onların ateizmi kendilerinden menkuldür.

..................

Ateist olduktan sonra bilinen bir geriye dönüş mekanizması yoktur.

Tabii gerçek bir ateist olduktan sonra..

Bu sadece senin fikrin.

Gerçek hayatta tanıdığım hiç bir atesitte böyle bir görüş yok, epeyce de tanırım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kuantum fiziğine göre herşey olasılıkla ifade edilir Nesimi kardeşim.

Yeterince beklersen boşlukta bir buzdolabı kendiliğinden ortaya çıkabilir.

Bu size garip gelebilir ama kuantum fiziği garip bir fizik türüdür.

Kuantum fiziğinin olasılık kuramlarından sıklıkla yararlandığı doğrudur elbette.

Ama bu garip fizik türünün, boşlukta aniden bir buzdolabı ya da TV ortaya çıkması olasılığını hesaplamakta kullanıldığını ilk defa senden duyuyorum sevgili hemşehrim.

Boşlukta gerçekleşecek bir false vakum sonucu ortaya bir buzdolabı çıkabilir diyecek kadar işi ileri götürme Hacı.

Kuantum fiziği bize herşeyin mümkün olduğunu da söylemez ayrıca.

Sadece klasik fizik kuralları dışında incelenmesi gereken bir dünyanın kapılarını aralar ve insan sağduyusunu sıkı bir sorguya çeker.

Bundan da insan sağduyusunun ilkel ve özürlü olduğu gerçeğine ulaşılır ki bu kazanım tanrı gibi safsatalara olasılık biçmek şöyle dursun güvenilir sandığımız bilgilerin bile ince bir elemeden geçirilmesi gerekliliğine vurgu yapar ve böylece bir iddianın geçerli olabilmesinin kıstaslarını çok daha katı bir temele oturtur.

Yani; farketmeden de olsa hatalı yorumladığın parçacık fiziğinden agostiklere mama yerine kocaman bir sopa çıkar ancak.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İşte size bu iddianızı kanıtlayacak ortam.

Cin, peri, melek vs. dinsel örneklere sığınmadan koyun argümanlarınızı ortaya.

Neden olası değil?

Benim kanıtlamakla yükümlü olduğumu da nereden çıkardın?

Kanıtlayacak olan sensin ben değilim.

Ben Tanrı var demiyorum ki kanıt sunmam gereksin.

Hiçbir şeye sığınmıyorum.

Tanrının cinden ya da periden farkı nedir?

Senin tanrın olması mı onu şahsına münhasır kılan?

Tanrı ya da tanrıların olası olamaması önünde bir evrensel kanun mu var? Nedir bu mani?

Sadece kuru bir söz ile "tanrı fikri bilimdışıdır" deyip geçecek misiniz?

Dinlerin tanrıları ve uydurdukları masallar için bilimdışılık ifadesi itibar görür de yalın bir tanrı için hangi bilimdışılılıktan bahsedeceğiz?

Bari şunu söyleyin de hak verilir olsun:

"Tanrı denen varlığın yaratıcılığı olmadıktan sonra, herşeyi gören, herşeyi bilen niteliklere sahip olmadıktan sonra, ölümden sonra ceza ve mükafatı olmadıktan sonra, öyle varlık olsa ne olur olmasa ne olur:"

Bu soruyu sen kendine sormalısın.

Niçin olanca akıl dışılığına karşın daha tanımını bile yapamadığın bir tanrıda ısrar ediyorsun.

Yok olmadı, tanımı "tanrı evrendir" şeklinde değiştiriyorsan evrenin vasıflarını niçin ille de tanrı gibi gösteriyorsun?

İlle de birşeylere tanrı demek zorunda mısın?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu nedenden ikinci cümle hatalı. Çünkü Tanrı'nın bile bilimin ilgi alanına girmesine rağmen bilim kendi yöntemleri ile Tanrı'yı veya tanrıları bilimsel olarak inceleyemez.

Çünkü onları inceleyecek yöntemlerden yoksundur.

Bilim tanrıları, cinleri, perileri, büyücüleri, kahinleri vs nasıl inceleyebiliyorsa öyle inceler.

Bunu yaparken elbette bu zırvaların iddialarını doğru kabul ederek yola çıkmaz.

Bu fantezilerin insan imgeleminde nasıl yaratıldıklarını inceler; insan toplumlarının yaşam tarzı ve kültürel birikimi ile bu yaratıların özellikleri arasında bağlantılar kurar.

Metafizik yaratıları psikolojik, sosyolojik ve tarihsel veri ve bulgular ışığında araştırır.

Bunların insanlar tarafından nasıl yaratıldıklarını açıklamaya çalışır.

Ve başarır da.

Neyi tartışıyorsun benimle daha?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu sadece senin fikrin.

Gerçek hayatta tanıdığım hiç bir atesitte böyle bir görüş yok, epeyce de tanırım.

Ayrıca ateistken teizme dönen insanların varlığı neyin delilidir?

Bu bir Tanrı'ya mı işaret eder de gelip gelip bunu söylüyorsunuz.

Aklı yerinde sağlıklı bir ateist Tanrı inancına dönmez. Eğer dönmüşse ya zaten ateist filan değildir ve ateistçilik oynuyordur, ya da akıl sağlığını yitirmiştir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Benim kanıtlamakla yükümlü olduğumu da nereden çıkardın?

Kanıtlayacak olan sensin ben değilim.

Ben Tanrı var demiyorum ki kanıt sunmam gereksin.

Başlık yazımda açıkladım ama belli ki dikkatle okumamışsın.

Eğer negatif bir atesit olsaydın bu gerekçeye sığınabilirdin.

Ama sen tanrının olma ihtimalinin sıfır olduğunu, kesinlikle mümkün olamayacağını söylüyorsun.

Yani agnostisizmin "Tanrının varlığı ya da yokluğu bilinemez, kanıtlanamaz" tezine karşı çıkıyor, "Ben biliyorum, tanrı yoktur, olması da zaten mümkün değildir" diyorsun.

O nedenle nasıl bildiğini, neye dayanarak bu kesin yargıya vardığını açıklayabilmen gerekli.

Bunu açıklayamadıkça senin ateizmin de bir inançtan öteye gitmeyecektir.

Hiçbir şeye sığınmıyorum.

Tanrının cinden ya da periden farkı nedir?

Senin tanrın olması mı onu şahsına münhasır kılan?

Metafizik uydurmalara sığınıyorsun.

Panteizmin tanrısı maddidir, metafizik uydurmalarla ilgisi yoktur.

Bu soruyu sen kendine sormalısın.

Niçin olanca akıl dışılığına karşın daha tanımını bile yapamadığın bir tanrıda ısrar ediyorsun.

Yok olmadı, tanımı "tanrı evrendir" şeklinde değiştiriyorsan evrenin vasıflarını niçin ille de tanrı gibi gösteriyorsun?

İlle de birşeylere tanrı demek zorunda mısın?

Bunun yanıtını veremem.

Sadece egzoterik bilgileri paylaşabilirim.

Ezoterikleri bana kalsın. :D

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tanrının var olma olasılığını incelemek için önce söz konusu teori yada varlığa dair verinin ( tanrı ) niteliklerinin belirtilmesi gerekiyor .

Diyelim ki bu "tanrı" dab kastedilen şey yoktan var eden herhangi bir tür varlık .

Böyle bir varlık şu an için kesinlikle yoktur .

bBilim açısından bu kesinlik , başka galaksilerin ( samanyolu dışında ) bilinmediği bir dönemdeki gibi bir bilinmezliğe yani o olgu hakkındaki en ufak bir veriye sahip olmaksızın bir verisizlikle verilen bir kanıya bakar .

Veri yoksa bilgi yoktur . Gelecekte olabilr mi olamaz mı o konu hakkında bilim birşey söyleyemez . Teoride de bulunamaz . Çünkü elinde teoride bulunabillecek , olasılık verebilecek en ufak bir veri yok .

bilimin geçmişinden bu yana çözülemeyn sorular belirli zaman aralıklarıyla çözülebilmektedir . Ancak çözmek içinde önce soruyu oluşturmak lazım .

Örnek soru : Yer çekimi nedir ?

Yer çekimine dair bir veri vardı . çoktan beri . Hava ya atılan nesnenin şekline ve kütlesine bağlı şekilde bir ivme kazanarak tekrar yer seviyesine düşmesi .

Şimdi tanrının var olma olasılığını tartışanlara soruyorum . Elinizde bu olasılığın var olabileceğini destekleyecek bir veri var mı ?

Bilinemezlik mi ? bilinemezlik bilim literatüründa herhangi bir veri olarak geçmiyor . Kusura bakmayın .

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kuantum fiziğinin olasılık kuramlarından sıklıkla yararlandığı doğrudur elbette.

Ama bu garip fizik türünün, boşlukta aniden bir buzdolabı ya da TV ortaya çıkması olasılığını hesaplamakta kullanıldığını ilk defa senden duyuyorum sevgili hemşehrim.

Boşlukta gerçekleşecek bir false vakum sonucu ortaya bir buzdolabı çıkabilir diyecek kadar işi ileri götürme Hacı.

Kuantum fiziği bize herşeyin mümkün olduğunu da söylemez ayrıca.

Sadece klasik fizik kuralları dışında incelenmesi gereken bir dünyanın kapılarını aralar ve insan sağduyusunu sıkı bir sorguya çeker.

Bundan da insan sağduyusunun ilkel ve özürlü olduğu gerçeğine ulaşılır ki bu kazanım tanrı gibi safsatalara olasılık biçmek şöyle dursun güvenilir sandığımız bilgilerin bile ince bir elemeden geçirilmesi gerekliliğine vurgu yapar ve böylece bir iddianın geçerli olabilmesinin kıstaslarını çok daha katı bir temele oturtur.

Yani; farketmeden de olsa hatalı yorumladığın parçacık fiziğinden agostiklere mama yerine kocaman bir sopa çıkar ancak.

İnan bana bu bana ait bir iddia değil... Bende bu iddiayı ortaya atacak bilimsel cesaret yok.

Ünlü kuantum fizikçilerinin birinden okudum. Kimden okuduğumu hatırlamıyorum ama bulabilirim.

Feynman olabilir.

Evet. Kuantum fiziği yobazlara çok malzeme veriyor. Ondan da mı sorumlu olacağız şimdi..

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...