Ateist Kadınlar ve İslam

[NovembeR_ 0]

Bence ateist kadınlar dünyanın en cesur kadınlarıdır.

Çünkü ateizm hiç bir çıkar vermiyor insana, onu koruyan gözetleyen bir tanrı vermiyor, onu ödüllendirecek bir tanrı vermiyor.

Mantığı sayesinde bu psikolojik çözümlerden vazgeçebilen terkedebilen bir kadın takdir edilecek kadındır.

[darq_en!qma 0]

Bence ateist kadınlar dünyanın en cesur kadınlarıdır.

Çünkü ateizm hiç bir çıkar vermiyor insana, onu koruyan gözetleyen bir tanrı vermiyor, onu ödüllendirecek bir tanrı vermiyor.

Mantığı sayesinde bu psikolojik çözümlerden vazgeçebilen terkedebilen bir kadın takdir edilecek kadındır.

katılıyorum.

[Slania 0]

Kalplerini yarıp içine baktınız da mı vicdanlarının olmadığını gördünüz?

Vicdanı kalpte mi arıyorsun? Üzgünüm ama kalbin görevi kanı pompalayıp vücuda yaymak.

Evet bazı insanlar vicdanlarının sesine kulak vermeye vermeye vicdanları da susmuştur. Ama kulak verince yavaş yavaş vicdanları uyanır. Nadir de olsa bu tarz örnekler mevcut.

Bediüzzaman ile aynı koğuşta yatan dört kişinin katili olan Mehmet ismindeki bir şahıs, kısa surede Kur'an'ı okumayı öğrendi, son yirmi iki sureyi ezberledi ve mahpuslara imamlık yapmaya başladı. Daha sonra bediüzzamana etrafı saran karıncaları öldürmenin caiz olup olmadığını soracak vicdani seviyeye gelmiştir.[kaynak: Şahiner, Son Şahitler, Süleyman Hünkar maddesi, c.II, s.268-273)

Vicdan ile Allah korkusunu karıştırıyorsun...

Ben karıncalara günah olduğu için değil onların yaşamına saygım olduğu ve gerçekten merhametli bir insan olduğum için zarar vermiyorum.

[TiltedHorizon 0]

Starbucks başka başlıklarda kabul ettiremediğin şeyleri bu başlığa tartışma olarak taşıma!

Saçma sapan teoremler üretme; hem ateist olan hemde ataerkil olan bir toplum örneği var mı?

Varsa hemen söyle.

Ataerkillik sadece dinci ülkelerde türeyebilen bir durumdur.

En fazla da monoteist ülkelerde.

Çünkü çocuklukdan beri gördükleri örnek narsist-faşist-diktatör bir tanrı örneğidir.

Bu yüzden her zaman bu ülkelerde din uygulansada uygulanmasada, hakim olsada olmasada güçlü alfa erkek egemendir, onun hiç bir şeyi sorgulanmaz, ona muhalefetde edilmez...

Herkese Merhaba,

Foruma yeni üye oldum. Bu konu beni bir süredir düşündüren bir konuydu ve tüm mesajları olmasa da bir çoğunu okuyabildim. Bir süredir, özellikle ülkemizde, kadınların neden din konusunda, konu başlığını yazan üyenin belirttiği şekilde, yaşamını idame ettirdiğini merak etmekteyim. Elbette insanlar, çevrelerinde gözlemledikleri şeyler, insanlar, olaylar, durumlar neticesinde bir takım geçici sonuçlara varır ve bu doğrultuda yorum yapar. Bu yüzden belki katılmayanlar olabilir. Yorumum, naçizane gözlem ve tecrübelerime dayandığı için "benim söylediğim doğrudur" gibi komik bir iddiam yok. Her türlü çürütülmeyi memnuniyetle karşılarım. Ufkum genişler. Üye olmaktaki amacım da biraz buydu. Bu, tüm mesajlarım için de geçerli olacaktır elbette.

Mesajından alıntı yaptığım üyenin, ters mantık kurduğunu düşünüyorum. (Eleştirim, eleştirdiği kişinin düşüncesini savunduğum anlamına gelmemelidir. Söz konusu kişinin, daha önce ne tarz düşünceleri savunduğunu da bilmiyorum.) Özellikle "Ataerkillik sadece dinci ülkelerde türeyebilen bir durumdur." cümlesi bana her şeyin tam tersten ele alındığı fikrini veriyor. Günümüz koşullarını değerlendirdiğimde, "endüstriyel dinler" olarak nitelendirdiğim 3 dinin de (şayet bir atesitseniz ve dinlerin insan yapımı olduğunu düşünüyorsanız) erkekler tarafından üretildiğini, bunun için de ataerkil bir topluma ihtiyaç olduğunu kabul edersek, ataerkilliğin din yüzünden değil, dinlerin mevcut hallerinin ataerkillik yüzünden oluştuğunu görmek zor olmayacaktır. Hayatta kalmayı başaran dinler (hatta futbolda olduğu gibi, nispeten başlangıcından daha ileri gitmiş olan "3 büyükler" benzetmesi de yapılabilir) şayet, anaerkil toplumların bir ürünü olsaydı, netice çok farklı olurdu. Çünkü hiç bir ırk, cinsiyet, azınlık vs. tabir yerindeyse "kendi ayağına sıkacak" bir dini üretip yaygınlaştırmaz, bilakis, kim güç sahibiyse (ve dolayısı ile bu gücü kaybetmekten korkuyorsa) bu gücü koruma altına alacak bir sistem üretmeye odaklanır (bknz. günümüz siyasetinin medya, yargı gibi organları, iktidarın yerini kuvvetlendirecek doğrultuda biçimlendirmesi). İnançlıların, "dünyanın, insanların yaşayabileceği bir ortam halinde var olma ihtimali o kadar düşük ki, bunu ancak bir yaratıcı ile açıklayabiliriz" tezine karşı, dünyanın bize göre şekillenmediğini, bizim, dünya koşullarına göre evrim geçirerek, dünyada yaşamaya uygun hale geldiğimizi düşündüğüm gibi, ataerkilliğin de dinin bir sonucu olmadığını, dinin, ataerkilliği idame ettirebilmek için üretilmiş bir gereç olduğunu düşünüyorum. Toplumların, günümüze kadar nasıl ataerkil kaldığını, dinden aldığı yardım ile açıklayabilsek de, başta neden ataerkil olarak meydana geldiği konusu sanırım antropoloji ve sosyolojinin alanlarına giriyor.

Sayın üyenin tezine karşı ileri sürebileceğim bir başka şey ise, doğada grup, klan, kabile vs. şeklinde yaşayan hayvanlarda, ataerkillik veya anaerkilliğin, haberleri bile olmadığı dinden tamamen bağımsız olarak varolmasıdır. Misal, geçen gün Nat. Geo. kanalında, benekli sırtlanların anaerkil olduğunu, yine benzer bir programda, Hindistan'da yaşayan bir cins makak maymunlarının ataerkil olduğunu öğrendim. Makak maymunlarının, dini inanışları yüzünden ataerkil olduklarını ileri süremeyeceğimiz gibi benekli sırtlanların da anaerkil olmalarını, dini inanışlarına bağlayamayız. Bazı türler, dinden bağımsız olarak, yaşam koşullarına göre ataerkil, bazıları da anaerkil süregelmiştir. İnsanlar, mevcut tabloya göre, ataerkil süregelmiş olanlar kategorisinde gözüküyor. Özetle, inançsız olan varlıklarda da ataerkillik veya anaerkillik kavramları mevcuttur. İnançsız oldukları için eşitlikçi olmaları zaruriyeti yoktur.

"Çünkü çocuklukdan beri gördükleri örnek narsist-faşist-diktatör bir tanrı örneğidir." Tarihte, tek tanrılı dinlerden önce de bir çok yönetici vardı elbet. Bunların her birini narsist-faşist-diktatör olarak nitelendirmek doğru olur mu bilemiyorum ancak toplumlarda (kadın liderleri yok sayamasak ta istisna olduklarını kabul edersek) erkek liderler, tanrılardan önce de mevcuttu. Hatta daha ileri gidip şunu söyleyebiliriz, tanrıdan önce kabile reisi vardı. Kaldı ki, bir dini veya ideolojiyi yaymak için bir lidere gereksinim olacaktır her zaman.

Hepimiz doğduğumuz anda kıyafetsiz olduğumuz gibi dinsizsek, ilk toplu yaşam biriminin de aynı kanuna tabi olduğunu var sayalım, o zaman ataerkilliğin dinden önce geldiğini, dolayısı ile dinin ataerkil bir toplumda (atesit + ataerkil bir toplumda) türediğini, bunun tersinin olmadığını görürüz. Bir kaba su boşaltırsanız kap dolar, kap dolu olduğu için içine su akar demek bariz bir yanılgıdır.

Katılabileceğim bir nokta şu olurdu; günümüzde, insan algısı, muhakeme yeteneği, etik ve ahlak anlayışı öyle bir seviyeye gelmiştir ki, bu saniyeden itibaren dinden arınabilirsek, insani değerlerin peri masallarından, kutsal hurafelerden bağımsız olduğunu farkedebilirsek, yeniden ataerkil bir topluma dönmez, eşitlikçi bir toplum kurardık.

Konuya dönersem, erkek icadı dinlerin ablukaya aldığı hayatın içinde "kadın isyancı" aramak mantıksız gelmiyor. Ancak, toplumsal reflekslerden ötürü bir erkeğin de tercihlerini ve inançlarını açıkça belirtmeye çekindiği düzenden henüz uzaklaşamamış olduğumuzu hatırlamakta yarar var (özellikle şimdi içine girdiğimiz malum ayda). Toplumsal refleksleri de günümüzde şekillendiren şeyin altında büyük ölçüde dinin yattığı konusunda bir çok insan hem fikir olacaktır sanıyorum.. Eğer bir kadın, uygun (ancak günümüzde müstesna) şartlarda yaşayıp olgunlaştıktan sonra, doğru sebeplerden ötürü, temkinli ve bilinçli bir şekilde, kendi düşüncelerini de her zaman sorgulamaya açık tutarak başka düşünce ve inançları sorgulayabiliyorsa, bunu her kadının yapamaması için hiç bir sebep yok. Yazımın başında, dinin erkek icadı olması gerektiğini belirtmemin sebebi de bu. Erkek, sahip olduğunu düşündüğü gücünü korumak isityorsa, kadının (insanın) en güçlü yönünü, sorgulama kabiliyetini törpüler ("kutsal kitaplar" belki de bunun için var). Bunun neticesinde, neden kadınlar dine karşı beklediğimiz kadar tepkili değil diye merak ederiz. İyi akşamlar.

[KuşkusuzAteist 0]

bizim toplumda cahil kapalı kadınlar(yanlış anlaşılmasın kastettiğim eve kapanıp başkalarının düşüncesine boyun eğen kapalı kadınlar) genelde "Kapalı olmak zorundayım, niye millete gösteriş yapayım ki, ben namuslu bir kadınım, elalem arkamdan konuşur, kocama bağlıyım ona hizmet ediyorum" gibi savunmalarda bulunur aslında bu düşüncelerin arkasında yoğun bi inanç gereksinimi yatmaktadır bence bu yüzden böyle düşünen her Türk kadını özgür düşünmekten mahrum kalacaktır, dolayısı ile Ateizm, Deizm vb. görüşler ile hiçbir zaman tanışamayacaktır.

Temmuz 20, 2012 tarihinde KuşkusuzAteist tarafından düzenlendi

[MiriM 0]

Belki müslüman kadınlar sizden daha akıllı ve sadık oldugundandır.

[alavarez 0]

Kadınları hep başkaldıran boyun eğmeyi sevmeyen varlıklar olarak tanıdık ama konu islama gelince bu böyle olmuyor ne yazık ki.Bu da erkek baskısından kaynaklanıyor diye düşünüyorum.Bir diğer unsur da kadının yetişme tarzı.Çoğu müslüman erkek cumaya hobi olsun diye gidiyor.Pek çok kişi tanıyorum cumaya gidip eve geldikten sonra Allah'a küfreden...

Erkekler din konusunda daha umursamaz,daha özgür.Cumaya gittikten sonra ya da namaz kıldıktan sonra içmeye giderler misal.Ama dinine bağlı müslüman bir kadında bu olayı görmek imkansızdır.Babam cumaya gider akşama da bira içer,saçmalığın daniskası.Arkadaşımın babası imam hatip mezunu ama alkolik.

Kadınların inançlarını değiştirme konusunda erkeklerden daha korkak olduğu apaçık ortada...

[NovembeR_ 0]

@ TiltedHorizon

Güzel tespitler.

Bende zaten "ataerkillik dinin olduğu yerde hayat bulur" demek istemiştim.

Ama "türeyebilir" deyince o mu ondan çıktı muhabbetine dönmüş olay.

Bence sosyologların konusu bence hangisinin hengisinden çıktığının hiç bir önemi yok.

Bana göre birinin olduğu yerde diğeri kolaylıkla hayat bulur.

Toplum konusuna gelince kendi türümüzü kasdetmiştim.

Din denen dogmayı, geliştiremeyip, uygulayamayacak kadar bilinç ve zeka düzeyi yetersiz canlılar değil

[MiriM 0]

Kadınlar iffetlerine ve namuslarına daha sadık ve duskundur.

Cunku erkek talep eden kadın ise her zaman talep edilendir. Bu doganın kanunudur.

Ortadaki AR damarı korunması için kadın daha cok iffetli ve dikkatli davranmalıdır.

Allah C.C. Rahman a inanıp sonra onu inkar etmek ne kadar büyük bir iffetsizlik sadakatsizlik ve namussuzluksa

İşte o kadınlar o denli büyük namuslarına duskun oldugundan bunlara pek ihtiyac duymuyorlar..

[NovembeR_ 0]

Kadınlar iffetlerine ve namuslarına daha sadık ve duskundur.

Cunku erkek talep eden kadın ise her zaman talep edilendir. Bu doganın kanunudur.

Ortadaki AR damarı korunması için kadın daha cok iffetli ve dikkatli davranmalıdır.

Allah C.C. Rahman a inanıp sonra onu inkar etmek ne kadar büyük bir iffetsizlik sadakatsizlik ve namussuzluksa

İşte o kadınlar o denli büyük namuslarına duskun oldugundan bunlara pek ihtiyac duymuyorlar..

Mirim sana türbanlı gizli çekimleri koyayım mı buraya?

Allah cc o kadar çok seviyorlarki ahlaklarına ve genital bölgelerine yansımış

Çakma film değil yeni harbiden gizli çekim, harbiden müslüman, harbiden örtülü ve kocasını boynuz manyağı yapıyor.

[MiriM 0]

Mirim sana türbanlı gizli çekimleri koyayım mı buraya?

Allah cc o kadar çok seviyorlarki ahlaklarına ve genital bölgelerine yansımış

Çakma film değil yeni harbiden gizli çekim, harbiden müslüman, harbiden örtülü ve kocasını boynuz manyağı yapıyor.

Bakış acınızı 1 kutunun içine hapsetmişsiniz.

Peki örnek vereyim size.

Sizin tabirinizle 1000tane adamın olusturdugu 1 topluluk var.

İçleriden sadece 1 tane adam öldürdü diye geri kalan 999 kişiyle birlikte 1 hapishaneye doldurmakmı lazım bunları.

[NovembeR_ 0]

Bakış açımı bir yere hapsettiğim yok zeki arkadaşım.

Ben bir çürük elma var diye tamamına yamamam!

Ama sen tam tersini yapıyorsun.

Bir tane iyi elmadan çıkıp bütün müslümanları sütten çıkmış ak kaşık ve ahlak sultanları ilan ediyorsun!

AHLAK DİNDEN ALINMAZ!

O iletide bunu anlatmaya çalıştım sana, anlayabilene...

[Audaz 0]

Evet erkek ateist sayısı kadın ateist sayısından daha fazla.Ben ilk başta Türkiyedeki ateist kadınlara bakış açısının olumsuz olması ve toplumsal baskı yüzünden böyledir diye düşündüm ancak İsveç , Norveç , Almanya , Fransa gibi ülkelerin istatistiklerine baktığımdada ordaki kadın ateist oranı toplam ateistlerin %30'una yaklaşamıyor

[Cercis Hz Circis 0]

Beyin çok enerji yakıyor diye kullanmıyor Türk kadınları. O yüzden islamdan gelen her kahırı ve zilleti sineye çekiyorlar. Temmuz'un 35 derece sıcaklığında sıkmabaş türban takan milyonlarca kadın var Türkiye'de. Aynı kadınlar seboreiki önlesin diye Pfizer vitamin serumları, saç dökülmesini önlesin diye Aldactone, saç kökü iltihabını iyileştirsin diye Rogaine kullanmaktan da geri durmuyorlar. Türbanlı kadınların dünyasında böyle bir theatrical hüzün vardır. İslamda evimizin duvarına resim asmak caiz midir diye Nihat Hatipoğlu'na soru sorulduğunda, verilen cevabı tiftifleyerek ondan başka bir soru cümlesi kurabilen bu kadınlar, konu islamın gerçekliğini sorgulamak olduğunda asla islamdan şüphelenme güdülerini çalıştırmıyorlar ve fazla enerji yakmasın diye kullanmadıkları beyinlerine suspended sinyali göndererek şüphelenme güdüsünü askıya alıyorlar. Sonra ağlayıp zırlayıp kös-kös oturuyorlar.

[malta erigi 0]

On 23.05.2012 at 19:52, Slania said:

Vicdanı kalpte mi arıyorsun? Üzgünüm ama kalbin görevi kanı pompalayıp vücuda yaymak.

 

Cok guzel laf sokmus