Jump to content

Türban Serbestisi Türkiyede sonun başlangıcıdır..


Recommended Posts

Herkese merhaba

Kafaya örtülen bir bez parçasının bir ülkeyi bitirebileceğini düşünmek çok abartı görülebilir. Ama durum gayet ciddidir.

Her nasıl oluyorsa, baş örtüsü takmak ÖZGÜRLÜK kavramı ile iç içe kullanılıyor. Başını örtme ÖZGÜRLÜĞÜ deniyor. Diğer kızlar mini etek giymekte ne kadar özgürse bizde başımızı örtmekte o kadar özgür olmak istiyoruz... Kulağa ne kadar makul geliyor.. İyide başörtüsü bir tercih değildirki. Bir bayan sabah okula giderken ne giyeceğine KENDİSİ karar verir, mini etekmi giyecek pantolonmu kendisi seçer, işte bu bir tercihtir, bir özgürlüktür. Başörtüsü ise bir dogmadır, bir yaptırımdır. Tercih değildir. Başka bir gücün emrettiği bir zorlamadır. Aradaki fark çok önemlidir. Bir eğitim kurumu KENDİSİNE EMREDİLDİĞİ İÇİN bir kıyafeti kullanan birine müsade edemez, etmemelidir.

Şimdi gelelim olayın vehametine.

Ülkemizde artık ''sol'' kesim dahi başörtüsü serbestisine sıcak bakmaktadır. Ateistlerin bile bir kısmıd okullarda ÖZGÜRLÜK adına insanların istediğini giyebileceğini düşünmekte. Bunun oluşturacağı felaketi sırf ÖZGÜRLÜK kelimesinin büyüsüyle unutmaktalar.

Şu an okullarda, devlet dairelerinde, Başörtüsü takmak istemeyen ve bu yasak sayesinde takmaktan kurtulan pekçok bayan olduğuna inanıyorum. Serbest olması halinde korkunç bir gelecek bu insanları beklemektedir.Ülkemizin her köşesi izmir istanbul gibi yarı liberal değil malesef. iç anadoluda karadenizde doğuda sokakta başı kapalı gezmek zrunda olan ve okula gittiğinde yasak sayesinde başını açan ve bu halinden memnun olan bir çok bayan olduğunu biliyorum. bir kaçıyla bizzat ben aynı okulda okudum. okul çıkışı mahalle ve aile baskısı yüzünden istemedende olsa tekrar kapanmak zorunda kalıyorlardı. yani onların özgürlüğünün tek yeri okullardı.

Eğer bu yasak kalkarsa yavaş yavaş bütün bayanlar başörtüsü tamak zorunda kalacak.. bazı illerdeki öğrencileri saymazsak. Bu yasak bahaneleriydi ve artık başlarını örtmemeleri için kullandıkları tek bahanede ellerinden gitmiş olacak. Bu türkiye için geri dönüzlmez bir tutsaklığın başlangıcıdır. Gayette ciddidir. Sakın bu olayı KIYAFET ÖZGÜRLÜĞÜ olarak düşünmeyesiniz.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 153
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

başörtüsü serbest değil mecbur olmlıdır...

örtmeyenler okuyamamalı memur olamamalıdır...

gerçek demokrasi ve cumhuriyetcilik budur..

Kireç'e katılıyorum.

Karanlık tüm koyuluğuyla iyice çökmeli bu ülkenin üstüne.

Dinci üzerindeki o kuzu postunu atıp tüm korkunçluğuyla canavar dişlerini bir güzel göstermeli halka.

Şimdiki mahalle baskısı nedir ki; günlük sokak infazları olmalı, erkekler oruç tutmuyor binamaz geziyor diye yetmiş yerinden bıçaklanmalı, kadınlara başını iyi örtmemiş diye sokak ortasında 'vurun kahpe'ye yapılmalı, her köşe başında onlarca eli tesbihli maganda yobaz, topluma günlük dinsel ayar çekmeli bence.

Kısacası her yönüyle din Allah'ın oluncaya kadar savaşılmalı.

Dibe çökmeli gemi iyice, dibe.

Basındaki Özgürlükçülerimiz Avrupa ve Amerika'daki malikanelerinde evlatlarıyla huzur içerisinde rahat rahat yaşarken, sokaktaki özgürlükçülerimiz de geçmişte o her Allah'ın günü su taşıdıkları Hacı Baba Tekkesi'nde bir imamın poposuna baka baka namaz mı kılarlar yoksa fantazi mi yaparlar, orası da kendi özgür tercihlerine kalmış.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Akp ile türkiye'De cok seyler değişti..

Başörtüsü sorunuda bunlardan biri..

Onların yaptığı okullardaki türbanı serbest yapıp özgürlüğü savunmak..

Ama bunun amacının özgürlüğü getirmek olmadığını herkez biliyor..

Dinin toplum üzerinde ki etkisini arttırmak istiyorlar..

Eğer başarırlarsa durum vahim

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu ülkede yapmak istemediği halde toplum baskısı yüzünden ibadet eden, dindar görünen tonla insan var. özellikle başörtüsü takan kızlar. bu kızlar senelerdir yasağı bahane ederek takmıyor cve doya doya özgürlüklerini yaşıyorlar. laf edenede biz ne yapalım takmak yasak diyebiliyorlar. ama bu serbest bırakılırsa artık bahaneleri kalmayacak. ve istemedende olsa takmak zorunda kalacaklar. özellikle karadeniz ve doğuda. Bu çok ciddi bir sorun değilmidir?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben buna katılmıyorum. Şu ana kadar başörtüsüne yasak olması ile müslümanların kafirler bize baskı yapıyor davası haklı görüldü ve ezilenin tarafında yer alan türk milleti sayesinde bugün dinciler aşırı güçlüler. Bu başörtüsü muhabbetinin uzaması ve çözüme kavuşturulmaması ise dincilerin ekmeğine yağ sürmektir. Başörtüsü işinin halledilmesiyle dincilerin ellerindeki koz da ortadan kalkacaktır ama dansözlükte sınır tanımayan dinciler bu sefer başka konuları gündeme alacaklardır.

Kısacaası arabistan, afganistan olmak isteyen kişileri hiç bir şekilde engelleyemeyiz. kurunun yanında yaşta yanacak gibi geliyor bu konularda karamsarım.

Türkiye bi afganistan, ırak, arabistan olmaz sanırım

Link to post
Sitelerde Paylaş

uyanık olun azcık abilerim ablalarım..

bu ampül kafalar: "stadyumlarda kadın/çocuk bedava girsin" ayağına,

"haremlik/selamlık" uygulamasını hayata geçiriyorlar..

"irtica geliyor" çığırtkanlığı felan yapmıyorum ben..

ama bu bir gerçek..

nasıl bir gerçek peki ?

bedava maç bileti <<< rüşveti ile kazanılan bir taviz bu onlar adına..

kulüpler kontenjan ayırıyor bu uygulama için federasyonla işbirliği halinde..

ayrılan kontenjana da bedava biletle girecek olan

"kadın ve 16 yaş altı çocuklar" için "ayrı bir trübün" olacak stadyumlarda..

böylece salt kadın ve çocuklardan oluşmuş bir "haremlik" trübünü de hayata geçirilmiş olacak..

maça giriş bedava olunca, tasarruf felan ayağına inceden inceden alışacaksınız bu duruma..

yada sevgilinizin/eşinizin maç biletini parayla satın alıp normal trübünde izleyeceksiniz.. (önceki gibi)

illa stadyum örneği de şart değil tabi...

orta anadoluda mesela,

toplu taşıma araçlarına kadınların yanında oturan erkek gördünüz mü hiç mesela ?

Link to post
Sitelerde Paylaş

kemalistler delirdi demekten başka birşey yazamayacağım

başlığı açana sorsan "solcu" olduğunu iddia eder muhtemelen "faşist" olduğunun farkında dahi olmadan

gerçekten delirdiniz, akp sizi delirtti

iyi de etti aslına bakarsan

bizim oralarda bir laf vardır "ak göt kara göt yayla yokuşunda belli olur" diye

akp sayesinde anladık kim solcu kim demokrat, kim faşist

en azından bu işe yaradı akp turnusolu...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Gerçek anlamda laik bir ülke olsaydık bunları tartışıyor olmazdık.

Ne bu bez parçasının takılması bir tehdit olarak görülürdü nede takılmaması dindarlara baskı yapıldığı şeklinde yorumlanabilirdi.

Herkes kendi işinde gücünde olurdu.

Kurucu ideolojilerimizin yarım yamalak benimsenmesi, birçoğunun yarı yolda bırakılması böyle bir toplum yarattı(artık tarih derslerinden de çıkardık).

Kim ne derse desin ister turnusol deyin ister faşist bu bez parçasının bizi soktuğu yol tehlikelidir.

Bir Afganistan, İran olmayız herhalde demeyin, oluruz.

Kurbağa misali.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Gerçek anlamda laik bir ülke olsaydık bunları tartışıyor olmazdık.

Ne bu bez parçasının takılması bir tehdit olarak görülürdü nede takılmaması dindarlara baskı yapıldığı şeklinde yorumlanabilirdi.

Herkes kendi işinde gücünde olurdu.

Kurucu ideolojilerimizin yarım yamalak benimsenmesi, birçoğunun yarı yolda bırakılması böyle bir toplum yarattı(artık tarih derslerinden de çıkardık).

Kim ne derse desin ister turnusol deyin ister faşist bu bez parçasının bizi soktuğu yol tehlikelidir.

Bir Afganistan, İran olmayız herhalde demeyin, oluruz.

Kurbağa misali.

tam da istediğim gibi bir "kemalist" cevap yazmış, arasam bulamazdım

"kurucu ideolojilerimizin yarım yamalak benimsenmesi"

yazdıklarını okuyan her mantıklı insan şu sonucu çıkarır : eğer kurucu ideolojimiz (kemalizmi kastediyorsun sanırım) yarım yamalak değil de tam uygulansaydı biz bugün bu sorunlarla (türban gibi) uğraşıyor olmazdık çünkü tüm kadınların başını açmayı başarmış olurduk ama başaramadık bazı "cahil halk" başını açmadı...

bu yüzden (yani tüm kadınların başını açmayı beceremediğimiz için) afganistan ya da iran olabiliriz...

paradoksun farkında olmaman komik: "iran zorla kadınların başını örttüğü için iran"

diyorsan ki biz de kadınların başını "zorla" açalım...

şimdi anladın mı senin kafanın içindeki çelişkiyi

anahtar sözcük: "zorla"

"türban" sözcüğü bile 12 eylül ürünüdür, İhsan Doğramacı dallamasının başı "köylü usülü" (hani bazı dansöz siyasetçilerin her fırsatta dile getirdiği "benim de annemin başı örtülü ama şöyle bağlardı dediği bağlama şekli) bağlı kızlar "medeni üniversiteye" uymuyor diye "yarattığı" bir bağlama şeklidir ve bu bağlama şeklini "iranda bile" göremezsin ve bunu yaratan 12 eylül cuntasıdır...

bu hastalıktan kurtulun artık yoksa meyhane köşelerinde "atatürk 10 sene daha yaşasaydı" geyiğiyle ömrünüzü tüketirsiniz

saygılar...

Link to post
Sitelerde Paylaş

tam da istediğim gibi bir "kemalist" cevap yazmış, arasam bulamazdım

"kurucu ideolojilerimizin yarım yamalak benimsenmesi"

yazdıklarını okuyan her mantıklı insan şu sonucu çıkarır : eğer kurucu ideolojimiz (kemalizmi kastediyorsun sanırım) yarım yamalak değil de tam uygulansaydı biz bugün bu sorunlarla (türban gibi) uğraşıyor olmazdık çünkü tüm kadınların başını açmayı başarmış olurduk ama başaramadık bazı "cahil halk" başını açmadı...

bu yüzden (yani tüm kadınların başını açmayı beceremediğimiz için) afganistan ya da iran olabiliriz...

paradoksun farkında olmaman komik: "iran zorla kadınların başını örttüğü için iran"

diyorsan ki biz de kadınların başını "zorla" açalım...

şimdi anladın mı senin kafanın içindeki çelişkiyi

anahtar sözcük: "zorla"

"türban" sözcüğü bile 12 eylül ürünüdür, İhsan Doğramacı dallamasının başı "köylü usülü" (hani bazı dansöz siyasetçilerin her fırsatta dile getirdiği "benim de annemin başı örtülü ama şöyle bağlardı dediği bağlama şekli) bağlı kızlar "medeni üniversiteye" uymuyor diye "yarattığı" bir bağlama şeklidir ve bu bağlama şeklini "iranda bile" göremezsin ve bunu yaratan 12 eylül cuntasıdır...

bu hastalıktan kurtulun artık yoksa meyhane köşelerinde "atatürk 10 sene daha yaşasaydı" geyiğiyle ömrünüzü tüketirsiniz

saygılar...

kadinlarin kapanmaya zorlanmadigi, insanlarin oruc tutmadigi icin dovulmedigi, ateizmin sapiklikla bir sayilmadigi, isteyenin dine inanmama ozgurlugu oldugu, kimsenin cocukluktan itibaren din icin kafasinin yikanmadigi -mahalle baskisi da dahil- gun turbanin serbest birakilmasina destek verecegim, soz...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bunların hepsi zırva, senden de başka bir şey beklenemezdi zaten.

Ama dua edelim ki doğru olsun.

Keşke tribünde harem/selamlık uygulaması olsa, ne güzel olurdu.

Ulan aranızdan bir dürüst de çıkıp demiyor ki hepimiz abazan, maganda, gördüyü karıya kıza sürekli sarkıntılık eden hıyar adamlarız.

Tecavüz gırla, sokakta mini etekli yürüyemiyor, ülke apachi dolu.

Bir de sanki çok medeni insanlarmışsınız gibi kalkıp eleştiriyorsun.

O kadınları sizin aranıza soksunlar da 'hakem ananı a... s...' vs. diye tezahürat yapın durun.

Tacizler de cabası.

özellikle başörtüsü takan kızlar. bu kızlar senelerdir yasağı bahane ederek takmıyor cve doya doya özgürlüklerini yaşıyorlar.

Siz hastasınız, artık söyleyecek başka söz bulamıyorum. Adamlar bas bas bağırıyorlar bezimize izin verin diye.

TV'de sokakta beynimizi s.kmedikleri yer kalmadı.

Türbandan içimize fenalık geldi, kusar gibi oluyoruz artık.

Sen de çıkıp doya doya özgürlüklerini yaşıyorlardı diyorsun.

Allahını seversen okuldaki bir türbanlıya dikkat et.

Sınıfın kapısından çıkar çıkmaz yaptığı ilk iş kafasına toplu iğneyi geçirmek oluyor.

Açlıktan susuzluktan ölse umrunda değil.

Toplu iğne daha önemli.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kuşkusuz hiç kimsenin hiç bir şeyi tasvip etme, doğru bulma zorunluluğu yok. Ama tasvip etmemek başka, hayat hakkı tanımamak bambaşka.

Cidden anlam veremiyorum oldukça garip 50 gr.lık türban yüzünden eğitim hakkından mahrum bırakılıyor mahrum bırakan zihniyeti destekleyenlerde özgürlük kadın hakkı her gün hemen hemen her gün feminist kadın örgütleri türkiye'de kadına yönelik baskı, şiddet, taciz ve tecavüz olgularına dair karşı duruş sergiliyor.

Kılık kıyafet devrimi hala tamamlanmamış , özgürlügü yaymalıyız tüm biriylere

hele kii eğitim ve ögretimin önüne gecerse ,bizlerin gelişmişlik ve daha çağdaş yarınlara ulaşmamız mümkün olamaz .,.,.

çağdaşlık ve özgürlük , bireyin rahatı ve egitimdekii hakkını daha rahat ifade etmesidir ?

Nerede kılık kayafet özgürlüğü,nerede eğitim hakkı nerede ??

kişilik haklar gereğide hukuksal anlamda bir karşılığı yok .

Öyleyse neden başkası adına karar verme gereksiniminde kendimizi mecbur

hissetiriyoruz

Din ve vicdan hürriyetimiz inanç ve düşünceyi ifade özgürlüğümüz anayasa teminatı altındayken inançlarımız sorgulanıyor, yargılanıyor, yok sayılıyor. Suç İşleniyor!..

Yanlış mı?

Ön çok gündeme gelen konu Türban ve başörtününü farklarına öyle bir fark yok tabi ki. ^_^

Hem teoride hem pratikte.Sanki türban olmayan örtü biçimlerine sahip olanların yaşam alanları kısıtlanmıyormuş gibi.üniversitelerde her türlü politik tavır sergilemek insanlardan alkış alırken neden bu insanların ki iddia ediyorum yüzde doksanının böyle bir amacı yok bu hakkı engelleniyor.

Başörütüsü ile türban arasındaki fark sadece bağlanış şeklidir. Ki bu da belli bir amaca bağlı olarak yapılmaz. bağlanış şekline anlam yükleyenler art niyetli olup olayı bambaşka alanlara taşımaktadırlar.

Bu anlam yükleyenlerin çoğunun da bir türbanlı/başörtülü ile tanışıklığı da yoktur. Zaten herhangi birini yakından tanısa bu söylenen sözlerin ne kadar saçma olduğunu anlarlar.

Başörtüsü türban arasında bir fark var ise ve sırf bağlanış şekli yüzünden öğrenciler okula alınmıyorsa, başörtüsü! gibi örtündükleri durumda okulun kapısından içeri girebilmeliler öyle değil mi? veya ailelerinden gördükleri geleneksel şekilde yazma takarak ki binbir türlü takılış şekli vardır... ama yoook o şekilde girmeye hakkı olduğu halde o da kabul edilmeyip bir şekilde kılıfı hazırlanır. hatta varacağı nokta bir çok kişinin de dilinden düşürmediği “baş örtme bir gelenektir” diyip, daha da ileri giderek “dini değildir” demeye kadar ilerler...

Türban laikliğe aykırıdır diyen zihniyete soruyorum ben başımı açıp girince laikliği tehdit etmiyorum da aynı ben, aynı beyinle başı kapalı girince laikliği tehdit eden bir unsur oluyorum bu ne saçmalık ya.

Üniversiteye türbanlı girmek gömlek, kot pantolon, spor ayakkabı vs. nin girmesi kadar normal olan durum. meğer ne kadar da kızların saçlarını-başlarını görme meraklısı insan varmış da haberimiz yokmuş. bir de onlar girerse diğer kızların dinî anlayışları sorgulanır şeklinde yeni bir anlayış beliriverdi-ki ömrümde böyle saçma bir gerekçe de görmedim. başörtüsü Allahın emri zaten, başörtüsü takmayan müslüman kız bunun böyle olduğunu o kızlar üniversiteye girse de girmese de biliyor; yok müslüman değilse zaten onun sorgulayacak/sorgulanacak bir yanı da yok ki.

O kadar mantıksız ki üniversitelere türbanın girmesini istememek, insan ne diyeceğini bilemiyor. mesela denmiş ki liselere inecek türban. yani uyuşturcu için kullanılır bu laf genelde.. o kadar mı korkunç geliyor ya nedir yani alt tarafı bir bez parçası karşı olanların bu şekilde bakması lazım.

Üniversiteye türban/başörtüsü takan insanların girmesini istemeyen kişi ben özgürüm demesin sakın! özgür insanlara hakarettir bu.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Türban siyasî simgedir!.. Türkiye’de dinci kadrolaşma var!.. Laiklik tehlikede!”

KRAVAT DA, HIRVAT SİMGESİ!

Alın size, bir örnek... Ankara’daki Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu toplantısında, CHP’li demiş ki;

“Türban, irticaî ve ideolojik bir simgedir!.. Ve Lübnan’dan ithal edilmiştir!”

Eee, ne yapacağız şimdi?..

“Başörtülerinden vazgeçelim!”

Öyle ya;

Hem “irticaî simge”, hem de “Lübnan’dan ithal!”

Hayır, bu “yüzeysel” bakışa karşı, kalkıp da, “dinî, ilmî ve fikrî” bir cevap vermeye çalışacak değilim!..

Bu “dandik” görüşe karşı, sadece “mantık”la cevap vereceğim!..

“Öyle değil” ama, farzedelim ki, başörtüsü bir “gericilik simgesi” ve aynı zamanda “Lübnan’dan ithal”dir!..

Peki, sormazlar mı insana:

“Boynunuza bağladığınız kravat neyin simgesidir ve hangi ülkeden ithal edilmiştir?”

Bilmiyor olabilirsiniz, söyleyeyim:

Bugün “kravat” diye boynunuza taktığınız o “boyun bağı”nın geçmişi 1635’e dayanır!.. Yani, “371 yıl öncesi”nin bir ürünüdür!.. “İrtica” mı dediniz, alın size irtica!..

Gelelim “ithal” meselesine... Biliyor musunuz , o “kravat” var ya, “Hırvatistan’dan ithal”dir!.. Evet, ilk takanlar, “Hırvat askerleri”dir!..

Hatta, “Milattan Önce”, yani bundan “2300 yıl önce” de, Çinli askerlerin “kravat” taktığı söylenir!..

Eee, ne yapacağız şimdi?..

Üniversiteleri ele alırsak, aynı fikirde erkek öğrencileri okula alıp kız öğrencileri başörtüsü takmayı tercih ettiği için almamak cinsiyet ayrımıdır. devrim,sosyalizm, anarşi diyen bağıran kızları okula alıp başörtüsünü siyasi simge kabul edip sesi soluğu çıkmayan kızları okula almamak siyasi ayrımcılık ve bir nevi kadrolaşmadır. laik cumhuriyet tüm milletin hangi dinden olursa olsun dinini rahatca yaşamasını taahüt etmekle birlikte devlet yönetiminde verilen kararların din kurallarından bağımsız olacağını bu sayede tüm insanlara eşit hakların verileceğini garantiler. halkın yaşamına yasaklar ve sınırlar koymak yerine onları özgürleştirir. bu yasak demokratik,laik, sosyal ve hukuk ilkelerinin hiçbiri ile örtüşmez aksine hepsi ile çelişir. insanları din,dil,ırk,renk, cinsiyet yada kıyafet tercihlerine göre ayırmak hiç bir şekilde akademik karaktere yakışmaz. ülkede yaşayan insanların haklarına ve eşitliğine bariz gölge düşürür. bir gün mayo giyemezsiniz denecek olursa ne kadar tepki göstereceksek, şu an o kadar tepki gösterilmesi gereken hadisedir. ülkenin tüm insanlarına eşit özgürlükler vermedikçe hiçbirimiz vicdanen özgür değiliz. başörtüsü takma isteyen kızların tercihlerini hiçe saymak ve onları toplumun dışına itme çabasıdır. o yada bu sebepten siyasi çatışmalar yüzünden kızlara zarar vermektir.

Lütfen türbanlılar okula girmesin diyen bağnazlar bana insan haklarından kadın haklarından söz etmesin.

Din di değil mi cinsiyet ayrımı yapan dindi değil mi kadını ikinci sınıf vatandaş yapan dindi değil mi kadını eve kapatan dindi değil mi kadını sadece ev hanımı yapan???

Yazıklar olsun insanlığın böyle düşünenlerine!Din değil cinsiyet ayrımı yapan (böyle düşünmeyenleri tenzih ederek) sizlersiniz.

Kadını eve kapayanlarda sizlersiniz.Çalışmasına müsade etmeyende siz ve sizin zihniyetiniz.

Bu yasak vahşiliğin ve despotluğun dik alasıdır. dinde böyle bir zorunluluk yokmuş ya da birilerinin zoruyla bayanlar örtünüyorlarmış.. Hey Allahım gülsem mi ağlasam mı bakın buraya lütfen

Dayatmandan ötürü açılınca bir başkasının dayatmasından ötürü başını örtmüş olmasından ne farkı kalacak?

Madem onu baskıyla örtenler var o baskıyı yapanlara savaş açsana kadından ne istiyorsun? chp nin ve kemalistlerin modernist bayanları da güya kadın haklarını koruyorlar ve onları özgürleştiriyorlar. başörtüsü yasağını uygulayanların tahakkümlerine sığınıp allah razı olsun başımızı açarak bizi özgürleştirdiniz diyen gördünüz mü?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Basörtüsü serbestisini savunanlar sürekli mini etege atifta bulunuyorlar o serbestse basörtüsüde serbest olmali falan filan, sorarim size Anadulu da veya Istanbulun Fatihinde Sultanbeyinde ve benzeri bircok yobaz semtinde mini etekle bir kadin gezebilirmi, yasayabilirmi? 1 günde afaroz ederler, bu müslümanlar tuhaf yaratiklar ve fasistce duygular besliyorlar kendisi gibi olmayana mahalle baskisinin allahini uygularlar birde cikip mazlum edasiyla nara atarlar.

Daha gecenlerde sort giyen bir kiz otobüste dövüldü istanbulda.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İsteyen istediğini giysin yahu size ne, gerçekten demokrasiyi algılamış hak ve özgürlükleri kavramış biri, şort giyen kızın dövülmesine, başörtüsü takmak gibi saçma sapan bir yasağa karşı çıkar, doğrusuda budur, çocuk gibi "siz şort giyen kızı dövdünüz, siz başörtüsü yasağını savunuyorsunuz solcu değil faşitsizin" şaçma sapan tartışmalar bunlar, isteyen istediğini giysin bu ülkede, hayret bir şey yahu 50 senedir aynı şeyleri tartışıyoruz bıkmadık valla...

tarihinde influenza tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...