Jump to content

CUMHURİYET BAYRAMI'MIZ KUTLU OLSUN!


Recommended Posts

Gücünüzü orduda ve askeri gövde gösterilerinde aramanız bile sizdeki faşizan yönelimin bir itirafı gibi duruyor.

Kendi askerini ezdiğin şovlarınla sadece erleri kendi devletinden nefret ettiriyorsun.

Aslında iyi birşey ama can yakmaya ne gerek var?

Çok meraklıysanız şovlara, gönüllü olup siz yapın, niye istemeyeni zorluyorsunuz?

Birinci cumhuriyet artık emperyalizmin ihtiyaçlarına eskisi kadar cevap veremiyor. Bu yüzden ikinci kat çıkılıyor üzerinde. Ne birincisi ne ikincisi, yaşasın emekçi cumhuriyeti diyeyim bari ben de. Bizim cumhuriyetimizde lider kültü, heykel fetişizmi, anıtlaştırılmış kabirler ve askeri gövde gösterileri olmayacak. Sense müritliğe devam et.

Askerler şuandaki Akp den nefret etsinler zaten.

Etmezlerse suç.

Akp ülkemizi sattı.

Askerlerimiz ülkemiz için canını bile veriyor neden gücünü göstermek için gövde gösterisi yapmak onları rahatsız etsin bilakis mutlular.

O sizin kendi uydurmanızdan başka şey değil.

Kimsin nesin bilmiyorum ama ABD nin yatakcısı Akpci zihniyet taşıyora benzeiyorsun.

tarihinde difficulty tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 75
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Askeriyede herşey şovdur, izlenim bırakmaya dönüktür. Kadrajı kaldır, devletin kendi askerine nasıl eziyet ettiğini, erlerin rütbelilerin hizmetçiliğini yaptığını görürsün. Ama ciddi bir kitle bunlara gözünü yumar. Çünkü orduya ''cumhuriyetin bekçiliği'', ''laikliğin kalesi'' v.b. sıfatlar atfetmişlerdir. Herşey onlar çocuklarını ve bayraklarını alıp geleneksel ibadetlerini yapmak için tören alanlarını doldurduklarında göğüsleri kabarsın, gözleri boyansın diyedir. Aklınızı seveyim sizin...

Neyse...

Demokrasisiz burjuva cumhuriyetinizin bayramı kutlu olsun!

Çağdaş görüntümüz bozulmasın da ne olursa olsun nasılsa.

Askerlik yapilan yerler ayni degildir bunu bilmen gerekir.Asker oldugun yere bakarak her askerlik yapilan yerin askerlerin ve askerligin ayni oldugunu söylemen hatadir.

Yaz buraya nerde ve hangi birlikte askerlik yaptigini diger birliklerle ve yapilan askerlikle karsilastirayim.

Yazicimisin, ahcimisin, caycimisin, terzimisin, posta erimisin, soförmüsün, ordu evinde garsonmusun, temizlikcimisin,yemekhane sorumlusu bahriyelimisin, havacimisin, belinde 20 tane sarjör mermisi el bombalari, C3 TNT patlayicilari, makinali tüfegi ve sirtinda 40 kilo ihtiyac cantasi olan dag komandosumusun, Kep mi takmaktasin siyah mavi bordo bere mi?

Nesin?

Link to post
Sitelerde Paylaş

atanın anıtında saygılı bir milim saygısızlık içeren hareketten uzak bir edayla çelenk bırakma,saatlerce taşa bakıp duygu kabarması halet-i ruhiyesinde olma,sonra bir stada gidip genç bile değil çocukların steplerini,danslarını,komedilerini,izleme,gülme,mutlu olma,sonrada cumhuriyetçiyim diye bir rahat nefes alma,bu değil mi cumhuriyet..

sizler anca şarkılarla,balonlarla,çiceklerle,zıplamalarla,danslarla cumhuriyeti kutlar ve o yüzünü görüp halen ayakta uyursunuz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sen ne anlarsın silahın değerinden, maneviyatından. Laf olsun diye söylenmez o sözler insandan daha değerli olduğu zamanlar olmuştur silahın. Ahde vefadır. Bu kafayla anlamanı beklemez tabi ki kimse.

Sen ve taburda ki erler öküzse, ıq ortalaması 70 civarındaysa küfür de edilir, eğitim de yaptırılır.

Başkasından anlamaz çünkü o hıyarlar.

Silahın bizden daha değerli olması sadece olağanüstü durumlar için değil(ki zaten olağanüstü bir durum yaşamıyoruz, ülkemiz işgal altında falan değil) sıradan eğitimde bile söyleniyor. Bunun adı askerin/insanın askeriyede beş kuruşluk değerinin olmamasıdır. Komutanların gözünde silah erden daha kıymetli. Bunu eleştireceğin yerde bahane üretmek için yırtınan faşistin tekiymişsin. Kahraman ordumuz muhabbeti yaparken birden erlere öküz demişsin. Foseptik çukuru kılıklı ağzını kapalı tutarsan iyi olur; zira hakaret edebilen sadece sen değilsin. Fikrin varsa yaz, yoksa defol git!

O törenlere ancak o şekilde adam akıllı çıkılır.

"Arkadaşlar lütfen hizzaları koruyun, kollar tam kalksın hadi canlarım benim" falan mı demelerini bekliyodun.

Epey hayal kırıklığına uğramış olmalısın.

Hizaya sokma muhabbeti bir kere saçma sapan birşey. Savaş anında hizaya gelmeyi mi düşüneceğiz? Böyle eğitim verildiği için erler Doğuda keklik gibi avlanıyor. Eğitimin, disiplinin tek amacı askeri robotlaştırmak. Disiplin demek, sürekli emre itaat demek. Savaş için yapılıyor olsa profesyonel asker kullanılırdı; bunca disiplinin hedefi devletin kendi milletini şekillendirmesi, boyun eğdirmesidir. Askeriyedeki en saçma sapan şeylere bile itaat ettiriyorlar ki sivil hayatta kimse hakkını aramasın, ''Höt!'' denince otorite karşısında hizaya gelinsin. Sen de alkış tutuyorsun. Toplumun koyunlaştırılması askeriyede zirve yapıyor. Dünyanın hiçbir yerinde ''çağdaşlık'' otoriteye sorgusuz itaat ve bu kadar militarize biçimde tanımlanmaz. Bizdeki Atatürkçü tayfa kendini çağdaş sanıyor ama pek çok konuda yobazlarla aynı seviyedeler.

Biz törenlerde habeş bozması bir ordu görmek istemiyoruz bu kadar basit.

Anlayana gayet layıkıylada yaptırılır o provalar.

Anlamayana ise burnundan getirilir.

Sen kimsin de birşeyleri milletin burnundan getirme hakkını kendinde görüyorsun?! Kendini ne sanıyorsun sen hasta herif! Ben senin gözünün keyfi için soğukta saçma sapan eğitimler yapmaya, sinirimi bozmaya, eziyet çekmeye mecbur muyum? Kendinde bu hakkı nereden buluyorsun!

Zaten savaş anında kim hizasını kontrol etmeyi düşünür ki? En iyi savaşan ordular düzensiz, gerilla veya milis tarzı ordulardır. Küba Devriminden Vietnam savaşına, Irak'taki işgale direnişe kadar bu böyle. Düzenli ordular hemen dağılıp anlaşırlar; direnenler ise halkın içinden çıkan, savunma amacı taşıyan, düzensiz ve çok merkezli, yerel inisiyatifli gerilla birlikleridir. En iyi ordu gönüllülerden oluşan ordudur. Gönülsüz, zorla askere alınmış insanlardan oluşan bir ordu zaten daha baştan kaybetmiştir. Bunu bile düşünemeyecek haldesin.

tarihinde Görkem tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Askerlerimiz ülkemiz için canını bile veriyor neden gücünü göstermek için gövde gösterisi yapmak onları rahatsız etsin bilakis mutlular.

Askere gitmediğin belli. Erlerin askeriyede STV'nin ucuz asker dizilerindeki gibi bir sıcaklık, dayanışma ve adanmışlık içinde yaşadığını sanıyor olmalısın. Bu sadece senin gibi faşoların hayal dünyasında böyle. Sabahtan akşama kadar çay servisi yapıp tuvalet temizliyorum ben. Bazı arkadaşlar komutan karılarının servis şoförlüğünü bile yapıyor. Bildiğin hizmetçi, besleme, hatta köle gibiyiz burada. Hakkımızı arama ya da bir konuda itiraz etme şansımız ise zaten yok. Askeri hapishaneler berbat çünkü. Disco denen yerler var. Orada resmen işkence yapılıyor. Burada hukuk yok. Senin gibiler gerçeğe gözünü yumduğu için.

Kimsin nesin bilmiyorum ama ABD nin yatakcısı Akpci zihniyet taşıyora benzeiyorsun

Sen sanırım benden okkalı bir küfür duymak istiyorsun. Zekasız herif, hangi lafımdan bu sonuca ulaştın?! Okuduğunu anlama özürlünün tekisin. Şu an askerdeyim, yaşadığımı ve gördüğümü yazıyorum, AKP iktidarda üstelik. Onun iktidarı diye askeriyenin hukuksuzluğu değişmemiş, o da bu düzen üzerine kurmuş iktidarını. Orduyu eleştirdik diye otomatikman AKP'ci mi olduk? Ben bu sitenin eskilerindenim. Buradaki en baba kemalist liberallerle bir olup marksistlere saldırırken ben liberallerle mücadele ediyordum. Orduyu da eleştiririm AKP'yi de. Senin gibi iki kötü arasında bir tercih yapmam; ütopik de bulunsam doğru bildiğimin peşinden giderim. Orduyu eleştiren herkes AKP'ci mi olacak? Ne kadar dar bir bakış açısı bu. At gözlüğü takmışsın beynine. Yazık...

tarihinde Görkem tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Görkem arkadasin askerlik konusunda yalan söylemekte ve bol kepceden sallayip atma oldugunu düsünüyorum...Hatta erkek degil kadin oldugunu tahmin etmekteyim.

Askerlik yan gelip yatma yeri degildir.

RTE

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kendini inandırdığın tabular ve dogmalara ters bir gerçeklik görünce gözlerini kuvvetle yum ve gerçeğe küfretmeye devam et Cigi. Ama böyle yaptın diye gerçek değişmeyecektir, bunu unutma.

Bazen dincilerden hiç farkınız kalmıyor hakikaten. Bir dini bırak bir başkasına geç.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kendini inandırdığın tabular ve dogmalara ters bir gerçeklik görünce gözlerini kuvvetle yum ve gerçeğe küfretmeye devam et Cigi. Ama böyle yaptın diye gerçek değişmeyecektir, bunu unutma.

Bazen dincilerden hiç farkınız kalmıyor hakikaten. Bir dini bırak bir başkasına geç.

Bos bos sallama miss Görkem, tabularin dogmalarin kirintisi ile isim olmaz.Karsina alip yaftalamaya calistigin kisinin ateistlige hic bulasma istersen tepe taklak ucurumdan asagi yuvarlanirsin.Sen beni TD sitesinin dindar yasantilari olan cemaat yalakalari sanal ateistlerden birimi sandin canim benim?

Hangi gercege küfür ettim veya ediyorum söyler misin?

Nasil bir yerde nerde ve hangi birlikte askerlik yaptigini sordum pas gectin...Yazsana asker efendi gercekleri neden yazmiyorsun?

Aklinizca her konuda sallayip sacmalayacaksiniz ve herkeste sacmalarinizi yutmaya mecbur olacak öyle mi? Iste sen ve senin gibilerin sanal maceralarinin özü...

Düzgünce sorulmus bir soruya dahi yanit veremiyorsun ama ellerinin ikiside camur dolu beklemektesin ve ilk firsatta sap sup önüne gelene sallamaktasin.Yemezler canim askerlik konusunda duvara toslamis oldugunu belirteyim...Sen dökülmeye basla bak nelerle karsilacaksin.

Hadi bekliyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Nasil bir yerde nerde ve hangi birlikte askerlik yaptigini sordum pas gectin...Yazsana asker efendi gercekleri neden yazmiyorsun?

Küçük bir araştırmayla neredeyse herkesin böyle anıları olduğunu okuyabilirsin. Burjuva Gazetelerindeki köşe yazarları bile anlatıyor bazen. Ben bildiğim ve yakın arkadaşlarımdan duyup şahit olduklarımdan örnek vereyim. Çanakkale'deki kara kuvvetleri birliği böyle örneğin. İskenderun ve Bartın'daki deniz kuvvetleri askerleri de. Keza Ankara'daki akar yakıt depo komutanlığı askerleri de anlattıklarımı yaşıyorlar. Kimle konuşsam aynı şeyi duyuyorum, istisnası çıkmadı daha, herkes benim yaşadıklarımı yaşıyor.

Kaldı ki, söylediklerimin ciddiye alınması için ille de bütün ülkede yaşanması mı gerekiyor? Bir tane birlikte bile yaşanıyor olsa sorundur ve eleştirilmesi gerekir. Özellikle kısa dönem askerlik yapanlarla konuş, herkes askerlik anısı diye nasıl hizmetçilik yaptığını anlatacaktır.

Sen askerlik yapmadın galiba?

tarihinde Görkem tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Sayın Fredie ;

Ordumuzu yok edince (zaten yok oldu) sosyalizm gelecek mi ? :)

Anayasa referandumunu boykot ederek sosyalizm gelecek mi peki ?

Devrimler bölünerek mi birlik olarak mı kazanılır sizce?

Refarandumun sonucu hayır çıksa nolacaktı diye soracaksınız ama bunu asla bilemiyeceğiz işte.....

tarihinde şahika tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Ordu yok olsa sosyalizm gelmez ama özgürleşiriz biraz daha. Az bir kazanım olmazdı doğrusu. Aylardır bu eziyeti çekmiyor olurdum. Üstelik sosyalizm aniden gelen birşey değildir. Özgürleşme ve kendimizi gerçekleştirme alanlarımız arttıkça sosyalizm gelir.

Boykot, nihai adım değil ama güzel bir ilk adım olurdu.

Devrimler birlik olarak kazanılır ama düşman da net biçimde tanımlanmalıdır. Kendi basit özgürlüklerini bile talep etmeyen, burjuva devletin ordusuna bağlılık hisseden kitleler devrim yapamazlar. Bırak devrimi, en basit bir hak arama mücadelesine bile girişmezler. Nitekim girişmiyorlar da. Avrupa'da, Kuzey Afrika'da, Suriye'de, hatta sistemin kalbinin attığı Wall Street'te bile insanlar sokağa dökülüyor; bizde tık yok. Sadece dincisinden değil Atatürkçüsünden de tık yok. Niye? Kafalarımızdaki efendilerimiz yüzünden. İtaat kültürümüz yüzünden. Dine itaat, cemaat şeyhine itaat, değilse Atana itaat, komutanına itaat, devletine itaat. Sonuç: Koyun geldik koyun gidiyoruz. :)

tarihinde Görkem tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Ordu yok olsa sosyalizm gelmez ama özgürleşiriz biraz daha. Az bir kazanım olmazdı doğrusu. Aylardır bu eziyeti çekmiyor olurdum. Üstelik sosyalizm aniden gelen birşey değildir. Özgürleşme ve kendimizi gerçekleştirme alanlarımız arttıkça sosyalizm gelir.

Boykot, nihai adım değil ama güzel bir ilk adım olurdu.

Devrimler birlik olarak kazanılır ama düşman da net biçimde tanımlanmalıdır. Kendi basit özgürlüklerini bile talep etmeyen, burjuva devletin ordusuna bağlılık hisseden kitleler devrim yapamazlar. Bırak devrimi, en basit bir hak arama mücadelesine bile girişmezler. Nitekim girişmiyorlar da. Avrupa'da, Kuzey Afrika'da, Suriye'de, hatta sistemin kalbinin attığı Wall Street'te bile insanlar sokağa dökülüyor; bizde tık yok. Sadece dincisinden değil Atatürkçüsünden de tık yok. Niye? Kafalarımızdaki efendilerimiz yüzünden. İtaat kültürümüz yüzünden. Dine itaat, cemaat şeyhine itaat, değilse Atana itaat, komutanına itaat, devletine itaat. Sonuç: Koyun geldik koyun gidiyoruz. :)

Ah şu Atatürk yok mu ahhhhhh...

Bizde devrim çoktan yapıldı ama millet kendi derdinde...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Küçük bir araştırmayla neredeyse herkesin böyle anıları olduğunu okuyabilirsin. Burjuva Gazetelerindeki köşe yazarları bile anlatıyor bazen. Ben bildiğim ve yakın arkadaşlarımdan duyup şahit olduklarımdan örnek vereyim. Çanakkale'deki kara kuvvetleri birliği böyle örneğin. İskenderun ve Bartın'daki deniz kuvvetleri askerleri de. Keza Ankara'daki akar yakıt depo komutanlığı askerleri de anlattıklarımı yaşıyorlar. Kimle konuşsam aynı şeyi duyuyorum, istisnası çıkmadı daha, herkes benim yaşadıklarımı yaşıyor.

Kaldı ki, söylediklerimin ciddiye alınması için ille de bütün ülkede yaşanması mı gerekiyor? Bir tane birlikte bile yaşanıyor olsa sorundur ve eleştirilmesi gerekir. Özellikle kısa dönem askerlik yapanlarla konuş, herkes askerlik anısı diye nasıl hizmetçilik yaptığını anlatacaktır.

Sen askerlik yapmadın galiba?

Miss Görkem desteksiz atip salladin altindan kalkamiyorsun.Sen asker filan degilsin. Kadinlari ne zamandan beri askerlige almaktalar?

Askerlik konusunda duvara tosladin diyorum "sen askerlik yapmadin galiba" diye gecistirmeye calismaktasin.

Nerde ve hangi birlikte oldugunu neden yazamadin?

Hadi yaz bak nelerle karsilacaksin.Cuvallarla sacmaliklari devsirip asirma bilgilerle derleyip yazmaktasin.

Burjuva gazeteleriymis...Türkiye'de hic bir zaman burjuva olmadigini dahi bilmeden parasi olupta rahat yasayanlari burjuva saniyor garibim. :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sana pek çok birlik adı verdim. yetmiyor mu? Benim birliğimi ne yapacaksın? Ziyarete mi geleceksin? Alla alla ya!.. Önce isim istedin, verince de ''Sen erkek değilsin ki'' edebiyatına sarıldın. Hata bendeki seni adam yerine koymuş muhatap alıyorum. Zaten askere giden herkes ne yaşadığını biliyor. Örneğe ne gerek vardı? Neyse... Şimdi birliğime dönmem gerekiyor. 18:30'da teslim olmam gerekiyor.

tarihinde Görkem tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Sana pek çok birlik adı verdim. yetmiyor mu? Benim birliğimi ne yapacaksın? Ziyarete mi geleceksin? Alla alla ya!.. Önce isim istedin, verince de ''Sen erkek değilsin ki'' edebiyatına sarıldın. Hata bendeki seni adam yerine koymuş muhatap alıyorum. Zaten askere giden herkes ne yaşadığını biliyor. Örneğe ne gerek vardı? Neyse... Şimdi birliğime dönmem gerekiyor. 18:30'da teslim olmam gerekiyor.

Hani nerde birliginin ismi? Psiko hastasi oldugun nasilda belli...Hangi iletide birliginin ismini yazmisin?

Kizim benim Cumartesi günü saat 18.30 a kadar ne izini bu böyle? :lol:

Sanirim 18.30 da baska bir sekilde birisine teslim olacaksin onu askerlikle karistirmaktasin.Yaz yaz biraz daha bir seyler yaz askerlik hakkinda. :lol:

Hastanin birisin sen anladin mi?Hasta...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Silahın bizden daha değerli olması sadece olağanüstü durumlar için değil(ki zaten olağanüstü bir durum yaşamıyoruz, ülkemiz işgal altında falan değil) sıradan eğitimde bile söyleniyor. Bunun adı askerin/insanın askeriyede beş kuruşluk değerinin olmamasıdır. Komutanların gözünde silah erden daha kıymetli. Bunu eleştireceğin yerde bahane üretmek için yırtınan faşistin tekiymişsin. Kahraman ordumuz muhabbeti yaparken birden erlere öküz demişsin. Foseptik çukuru kılıklı ağzını kapalı tutarsan iyi olur; zira hakaret edebilen sadece sen değilsin. Fikrin varsa yaz, yoksa defol git!

Hizaya sokma muhabbeti bir kere saçma sapan birşey. Savaş anında hizaya gelmeyi mi düşüneceğiz? Böyle eğitim verildiği için erler Doğuda keklik gibi avlanıyor. Eğitimin, disiplinin tek amacı askeri robotlaştırmak. Disiplin demek, sürekli emre itaat demek. Savaş için yapılıyor olsa profesyonel asker kullanılırdı; bunca disiplinin hedefi devletin kendi milletini şekillendirmesi, boyun eğdirmesidir. Askeriyedeki en saçma sapan şeylere bile itaat ettiriyorlar ki sivil hayatta kimse hakkını aramasın, ''Höt!'' denince otorite karşısında hizaya gelinsin. Sen de alkış tutuyorsun. Toplumun koyunlaştırılması askeriyede zirve yapıyor. Dünyanın hiçbir yerinde ''çağdaşlık'' otoriteye sorgusuz itaat ve bu kadar militarize biçimde tanımlanmaz. Bizdeki Atatürkçü tayfa kendini çağdaş sanıyor ama pek çok konuda yobazlarla aynı seviyedeler.

Sen kimsin de birşeyleri milletin burnundan getirme hakkını kendinde görüyorsun?! Kendini ne sanıyorsun sen hasta herif! Ben senin gözünün keyfi için soğukta saçma sapan eğitimler yapmaya, sinirimi bozmaya, eziyet çekmeye mecbur muyum? Kendinde bu hakkı nereden buluyorsun!

Zaten savaş anında kim hizasını kontrol etmeyi düşünür ki? En iyi savaşan ordular düzensiz, gerilla veya milis tarzı ordulardır. Küba Devriminden Vietnam savaşına, Irak'taki işgale direnişe kadar bu böyle. Düzenli ordular hemen dağılıp anlaşırlar; direnenler ise halkın içinden çıkan, savunma amacı taşıyan, düzensiz ve çok merkezli, yerel inisiyatifli gerilla birlikleridir. En iyi ordu gönüllülerden oluşan ordudur. Gönülsüz, zorla askere alınmış insanlardan oluşan bir ordu zaten daha baştan kaybetmiştir. Bunu bile düşünemeyecek haldesin.

Ne kadar boş laflar ne kadar boşş. Sen bu yarı gelişmiş beyninle hizzadan savaştan falan bahsetmeye devam et.

Devam ette askerlik ile ilgili neler bildiğin ortaya çıksın.

Ağzımı açtırma, benim kaç sene askerlik yaptığımı bilsen, neler gördüğümü bilsen kuyruklarını bacaklarının arasına alır tıpış tıpış uzarsın.

Ne askerliğin felsefesini bilir, ne de amacını bilirsin. Boş teneke gibi tınn tınnnn sesler çıkarıyorsun.

Bu memlekette tek askerlik yapan sen değilsin. Çocuk gibi şikayetçi olma, mızmızlanma.

Bu ülkenin her vatandaşı bu görevi seve seve yerine getirmek zorunda.

Gerekirse soğukta da beklersin, sıcakta da beklersin, tuvalete oturamayacak duruma gelene kadar eğitim de yaparsın...

Sen bebeyken gece anan baban rahat uyusun diye nasıl başkaları askerlik yaptıysa. Sen şimdi aynı sorumluluğu üstlenmek ZORUNDASIN.

Ama savaş mı var şimdi yeaa... diye bir mızmızlanma olamaz, kabul edilemez.

Askerdeyken bir silahtan daha değerli değilsin. Savaşmış barışmış bu böyle.

Ağlayıp sızlanmayı kes askerlik demokrasinin yaşandığı bir kurum değil, demokrasiyi yaşatan kurumdur.

İTAAT edeceksin, bunun kuralı budur oyun bozanlık yapamazsın. Beğenmiyorsan kaçaydın askerlikten, senin ağız kokunu çekecek değil kimse.

Bireysellik yoktur askeriyede topluluk vardır. Alttan alttan emekçiyim ben emekçi mesajı verirken bunu hiç düşünmüyorsun heralde. Hani komüniteryandık??

İstersen bölüğünün en parlak askeri ol, bölüğünün ortalamasından daha fazla olamazsın.

Herkes seve seve yaparsa üzerine düşen vazifeyi kimsenin burnundan gelmez.

"Zaten savaş anında kim hizasını kontrol etmeyi düşünür ki? En iyi savaşan ordular düzensiz, gerilla veya milis tarzı ordulardır."

Vahh canıım yesinler seni yesinler, zeka küpü maşallah.

Bak bunu biz hiç düşünememiştik. Şimdi kafama takıldı işte sahi bizim neden düzenli ordumuz var ki. Lağvedelim gitsin hepsini boş yere devasa bütçeler ayırıyomuşuz baksana.

Sen bu kafayla varya baltaya sap olmayı geç. Baltaya sap olma adayı odun bile olamazsın.

Link to post
Sitelerde Paylaş

“20-21 Aralık 1918 gecesi, Mustafa Kemal ile Ali Fuat Paşa yatacaklarına yakın şöyle bir konuşma yaptılar:

Ali Fuat Paşa:

-Paşam, hazır yalnızız, biraz da siyasi hedeflerimizin neler olacağını konuşalım.

Mustafa Kemal:

-Eğer hatırlıyorsunuz, şimdi konuşmamızı arzuladığınız siyasi hedeflerimiz çok daha evvel, ta 1907 yıllarında –meşrutiyetten de önce- İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin Selanik’teki gizli umumi merkezinde -maalesef o istenilmeyen fikirlerimizdir ki, bugün üzerinde durulmaması gereken ve artık ahvalin tatbikini zaruri ve mecburi kıldığı hedeflerimiz olmuştur.

O zamanlar, biz o hedeflere kendi irademizle varabilecektik. Bugün ise, bunları düşmanlarımıza zorla kabul ettirmek mecburiyetindeyiz.

Ali Fuat Paşa:

-Evet, Paşam, aradan on bir, on iki yıl gibi uzun bir zaman geçmiş olmasına rağmen, onların birer birer nelerden ibaret olduğunu hatırladım.

Mustafa Kemal:

-Belli bazı tadiller ile onlar bugünün misak-ı millisi olamaz mı? Yalnız, bir farkla; mücadelemizde muvaffak olacağımız güne kadar (hilafet ve saltanat makamı) bize yardımcı olsa bile, biz milli hakimiyet esaslarından (1293-1876) da olduğu gibi saltanat makamı namına hiçbir fedakarlık yapamayız. Bilakis, İngiltere’de olduğu gibi saltanat makamı tamamiyle temsili bir hüviyet iktisap eder. Fakat, o makamı işgal eden zati yakınen tanıyorum. Nefsine çok düşkün olduğu için düşmanlarımız tarafına geçeceğinden eminim. Böyle bir vaziyette de milletin artık, hain bir hükümdarı başında tutmayacağına kaniim.

Ali Fuat Paşa:

-O zaman Türk devleti demokratik bir Cumhuriyet olacak, demektir.

Mustafa Kemal:

-Evet, ama, muvaffakiyet gününe kadar bu fikir, birlik namına gizli kalmalıdır. Nasıl olsa, o, birgün ihanetini açığa vuracaktır.

(Hasan İzettin Dinamo, Kutsal İsyan, Cilt 1. S, 234)

----------

Evet...

Milli kurtuluş savaşının planlarını daha Samsun’a çıkmadan İstanbul’da planlayan Mustafa Kemal Atatürk, yakın dostu 20. Kolordu Komutanı Ali Fuat Paşa ile İstanbul Şişli’deki evinde böyle bir konuşma gerçekleştirdi.

Cumhuriyet fikrini ta 1900’lü yılların başından beri taşıyan Mustafa Kemal, silah arkadaşlarıyla emperyal devletleri mağlup ederek kurduğu Cumhuriyet, bugün 88. yaşını her şeye rağmen kutluyor.

“Yeni Osmanlıcılık” diye ortaya çıkanların, saltanatın son döneminde emperyal işgal kuvvetlerine nasıl işbirliği yaptığını tarih ortaya koydu.

Bunu anlamak istemeyen ya da anladığı halde bilerek devam eden Yeni Osmanlıcılığın bayraktarları, emperyalizme karşı verilen milli kurtuluş savaşının tarihinden öğrenecekleri çok şey var. Bunu anlatan en iyi çalışmalardan biri de Hasan İzzettin Dinamo’nun “Kutsal İsyan-Milli Kurtuluş Savaşının Gerçek Hikayesi” kitabıdır.

“Özgürlük benim karakterimdir” diyen Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet bugün 88. yaşını kutluyor.

Odatv olarak tüm Türkiye’nin Cumhuriyet Bayramı’nı kutluyor, Mustafa Kemal Atatürk ve düşün arkadaşlarını saygıyla anıyoruz.

88. yaşın kutlu olsun Cumhuriyet!

Odatv

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sen bu kafayla varya baltaya sap olmayı geç. Baltaya sap olma adayı odun bile olamazsın.

Kardesim bu hasta kadinin biridir ne erkek, ne asker nede askerlikten anlar. :)

Sanalda hoplayip ziplayarak eglenmeye calismakta.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...