Jump to content

Sömürü Kavramı


Recommended Posts

Senin sorunun kapitalizm dışında bir şey tahayyül edememen. Değil bir evi, bir kibrit çöpünü bile alırsın. Miras nedir? Sosyal adaletsizliğin başlıca sebebidir. Kapitalist sistemin yürümesinin temel taşlarından birisidir; ama bu şu an için konumuz değil. Öncelikle daha geriye gitmem gerekiyor.

Diyelim ki varolan toplumsal sistemlerin köküne dinamit yerleştirdik. Teknoloji ve sanayi de yok diye farzedelim. Toprakla geçimimizi sağlıyoruz. 7 milyar insana bölüştürüyoruz toprağı. Ne yapacaksın pardon? Buğdayını satarak 'the world is mine' triplerine mi gireceksin?

Sen mülkiyeti temellendirebileceğini iddia ettin. Temellendirmekten kastım da bunun ahlaki/etik ve işe yarar bir şey olduğunu kanıtlamandır. En baştan başlamanı bekliyorum, örnekler üzerinden gitmeni değil.

Zorbalıkla aldıktan sonra kibrit çöpünü de alırsın tabi.

O alımın, o el koymanın hak olduğunu koy ortaya önce.

Ya da verdiğim örnekteki kazancın sömürü olduğunu göster.

7 milyar insana yetecek toprak varsa bölüştürürsün elbette.

Üretim planlarını yaptırır, kooperatiflerini kurdurtur, ürününü değerlendirirsin.

Ama verimli çalışıp da daha fazla kazanmayı hakedenin hakkını yiyemez, mal-mülk ve yaşam kalitesine engel olamazsın.

Bunu yaptığında adı faşizm olur. Sosyallikle ilgisi olmaz.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 62
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

İki senedir iktisat okuyorum birkez bile sömürü kavramı geçmedi gestep.

Ders kitaplarında tabi ki sömürü ifadesi geçmez.

Sömürü ifadesinin geçmesi demek, sömürü düzenini kabul etmek ve değiştirilmesi gerektiğini öngörmek demektir.

Bunu YÖK mü isteyecek, bakanlık mı isteyecek, liberal-muhafazakarların çoğunlukta olduğu öğretim üyeleri mi isteyecek?

Bizim okuduğumuz dönemde de sömürü ifadesi kitapta geçmiyordu ama hocamız Erol Manisalı şakır şakır sömürüyü anlatıyordu.

Ayrıca sömürü sözcüğünün ders kitaplarında geçmemesi, sömürünün olmadığı anlamı taşımaz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sömürü elbette ki var, ders kitaplarında geçmemesi de oldukça doğal. Sönmürü kavramı geçmediği gibi kısacık da olsa kapitalizmin alternatifleri bile (sosyalizm) anlatılmıyor. Birkaç cümleyle geçiştiriliyor o da yalan yanlış

Bunlara göre sosyalim herşeyin devlete ait olduğu bir sistemdi geçmişte,sscb çöktüğü için sosyalim de çökmüş oluyor. (einstein öldü o zaman izafiyet de çöker bu mantıkla :lol: )

Link to post
Sitelerde Paylaş

Pante konuyu boş yere sağa sola çekiyorsun.

Bir önceki mesajımda da belirttiğim gibi.

Bize mülkiyetin ortaya çıkışını ve bunun etik/meşru temellere dayandığını göster.

Bunu iddia ettin, senden bunu bekliyorum.

etik yani meşru temellere dayandırmak...

oo bunu bende merakla bekliyorum...

etik temel nedir...

meşruiyeti neye göre belirliyecez...

bence buradan sonra iş belirsizleşir...

Link to post
Sitelerde Paylaş

etik yani meşru temellere dayandırmak...

oo bunu bende merakla bekliyorum...

etik temel nedir...

meşruiyeti neye göre belirliyecez...

bence buradan sonra iş belirsizleşir...

Mesela şöyle belirlenebilir. Bu iş cidden emek eksenli mi ortaya çıktı? Yoksa birinin, bir kabilenin ya da bir toplumun zorbalığıyla mı?

Bunların hepsini geçiyorum. İnsan hayvani ihtiyaçlarını temin etmek adına kullandığı bir şeye hangi hak ile sahip olabiliyor?

Tanrı falan mı bağışlamış ya da ona ait olduğunu gösteren bir tapu mu var?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Pante konuyu boş yere sağa sola çekiyorsun.

Bir önceki mesajımda da belirttiğim gibi.

Bize mülkiyetin ortaya çıkışını ve bunun etik/meşru temellere dayandığını göster.

Bunu iddia ettin, senden bunu bekliyorum.

Örnek verdim işte. Ama yanıt veremedin bir türlü.

O örneği sen tarihin bilinmeyen ilk dönemlerine, tarım toplumuna geçişe indirgeyebilirsin.

Birileri ekip biçerken, diğerleri yatmışsa ve o ekip biçerek daha çok çalışmış olan bol ürüne sahip olmuşsa bu onun hakkıdır.

O bol ürünler sayesinde mülke sahip olması da hakkıdır.

Haksız olan bundan sonraki büyüme aşamasıdır. Artık kendisi yetersiz olup başkalarını ya da edindiği köleleri çalıştırınca daha hızlı büyümüş ve çok daha fazla mülke sahip olmuştur.

Ben 1. aşamada sağlanan mülke karşı değilim. Onda sömürü yok.

Ama 2. aşamada sömürü ortaya çıkmıştır.

Ve doğrusu başkalarının yanında çalışanların kendi topraklarını işletmesidir.

Bunu fabrikalara dönüştürerek düşündüğümüzde de bir patrona değil, kendilerine çalışmalarıdır. Bu sayede edindikleri mülk de haklarıdır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Örnek verdim işte. Ama yanıt veremedin bir türlü.

O örneği sen tarihin bilinmeyen ilk dönemlerine, tarım toplumuna geçişe indirgeyebilirsin.

Birileri ekip biçerken, diğerleri yatmışsa ve o ekip biçerek daha çok çalışmış olan bol ürüne sahip olmuşsa bu onun hakkıdır.

O bol ürünler sayesinde mülke sahip olması da hakkıdır.

Pante Allahını seversen bi bırak ya.

Bir elma satıp iki elma aldım, zengin oldum gibi anlatıyorsun.

Ya hu savaşlar, zorbalıklar bunlara hiç değinmeyecek misin?

Sanki dünya toprakları ilk nüfusa eşit biçimde paylaştırıldı.

Ki öyle olsa bile karnını doyurmak için toprakta bitki yetiştirmek insanı nasıl toprak sahibi yapıyor? Ne hakkı? Bu hakkı ona kim veriyor ya hu? :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Mesela şöyle belirlenebilir. Bu iş cidden emek eksenli mi ortaya çıktı? Yoksa birinin, bir kabilenin ya da bir toplumun zorbalığıyla mı?

Bunların hepsini geçiyorum. İnsan hayvani ihtiyaçlarını temin etmek adına kullandığı bir şeye hangi hak ile sahip olabiliyor?

Tanrı falan mı bağışlamış ya da ona ait olduğunu gösteren bir tapu mu var?

zorbalık ta da baya bir emek gerekiyor...

zaten zorbalar sahip oldukları şeylere bileğimin hakkıyla kazandım kanımı canımı riske ettım feda ettim de öyle haketim demezler mi...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Pante Allahını seversen bi bırak ya.

Bir elma satıp iki elma aldım, zengin oldum gibi anlatıyorsun.

Ya hu savaşlar, zorbalıklar bunlara hiç değinmeyecek misin?

Sanki dünya toprakları ilk nüfusa eşit biçimde paylaştırıldı.

Ki öyle olsa bile karnını doyurmak için toprakta bitki yetiştirmek insanı nasıl toprak sahibi yapıyor? Ne hakkı? Bu hakkı ona kim veriyor ya hu? :)

Zorbalıkla, savaşla, yağmayla mülk edinenler yüzünden, çalışarak emeğiyle mülk edinenleri yok mu sayacağız?

Asıl eleştirilmesi gereken emeğiyle sahip olunanlara, hiçbir emek sarfetmeden zorbalıkla el konulmasıdır.

Sen sanki bütün mülkler zorbalıkla-hırsızlıkla elde edilmiş gibi düşünüyorsun ki yanlıştır.

Adalet, zorbalığı ve sömürüyü ortadan kaldırarak sadece emeğinin hakkına sahip olunmasını sağlamaktır.

Sense zorbalar ve sömürgenleri ortadan kaldırmak yerine, tümüyle hakkı ortadan kaldırmayı savunuyorsun.

Bu durumda çalışanı da, çalışmayanı da, az çalışanı da aynı kefeye koyup hepsine en düşük yaşam kalitesini layık görmüş oluyorsun.

Toprak ekenin, su kullananındır!

Kimse benim ektiğim-biçtiğim toprağa gelip de "ben de burayı ekeceğim" diyemez. O toprakta yetişen ürünleri kullanamaz.

5 dönüm ya da 15 dönüm farketmez. Ben sürer, ben eker, ben sular, ben biçer, ben hasat eder, ben satarım.

O tarlada kullandığım traktör benimdir. Benim iznim olmadan bir başkası gelip traktörümü alamaz. Arabama, evime giremez.

Evdeki elektronik cihazlar, beyaz eşyalar benim mülkümdür.

Aksini iddia edebilmek ve mülkiyetsizliği savunabilmek için buna açıklama getirebilmelisin.

Ama getiremezsin.

Sen ancak yüzlerce dönüm tarlaları olanlar için, birkaç köye sahip olanlar için, onlarca fabrikaya, yalılara yatlara sahip olanları açıklayabilirsin.

Ve ancak onlar için bir sınırlama talebin tartışılabilir-değerlendirilebilir değerde olabilir.

Emekle kazanılan mülkiyete sosyalizm-anarşizm adı altında adaletsizce tavır alınamaz.

Böyle düşünenler ve bu düşüncelerini uygulamaya kalkanlar bunun için kaybettiler ve sosyalizmi sevdiremediler, haklı gördüremediler.

Bu tür abuk düşünceler sosyalizme değil, kapitalizme hizmet eder ve "Dağdaki keçine bile el koyacaklar" diyerek insanları sosyalizmden soğutmanın propagandasını sağlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

pante bir kişi başkasını smürmeden ne kadar zengin olabilir...

bunun sence üst sınırı nedir...

bir rakam verebilir misin...

mesela bir milyon dolardan fazla zenginliği olanlar sömürücüdür diyebilir miyiz...

Bu göreceli bir durum.

Kimi insan vardır ki 1 milyon dolardan fazlasını bile hakkıyla kazanmış olabilir.

Çünkü işin içine teknolojik keşifler de girer. İhtisası yüksek olan ve büyük firmalarda yüksek maaşlarda çalışanlar var.

Aylığı 20-30 bin dolar olan bir genel müdür bu mevkide 15-20 sene çalıştığında bu rakamlara rahatlıkla ulaşabilir.

Ama bunları istisna olarak görürsek, bana göre tarım, ticaret ya da sanayide bir insan kendi kazandığı ücretle veya yanında sömürmeden işçi çalıştırdığında 1 milyon doları bulması çok zor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Toprak ekenin, su kullananındır!

Kimse benim ektiğim-biçtiğim toprağa gelip de "ben de burayı ekeceğim" diyemez. O toprakta yetişen ürünleri kullanamaz.

Yeter kardeşim, senin bu solcu sloganlarından içimize fenalık geldi.

Slogan atmak istiyorsan, bağırmak istiyorsan 9 aralıkta Ankara adliyesinin önüne gidersin.

İsteyen ihtiyacı için toprağı eksin, suyu kullansın, bu bir mecburiyettir; ama toprak niye ekene ait su niye kullanana aitmiş?

Bunların aidiyeti nasıl kazandığını bir zahmet bana dede korkut masalları anlatmadan açıkla.

Çünkü ancak slogan atıyorsun.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yeter kardeşim, senin bu solcu sloganlarından içimize fenalık geldi.

Slogan atmak istiyorsan, bağırmak istiyorsan 9 aralıkta Ankara adliyesinin önüne gidersin.

İsteyen ihtiyacı için toprağı eksin, suyu kullansın, bu bir mecburiyettir; ama toprak niye ekene ait su niye kullanana aitmiş?

Bunların aidiyeti nasıl kazandığını bir zahmet bana dede korkut masalları anlatmadan açıkla.

Çünkü ancak slogan atıyorsun.

Castor, sen de sürekli lagaluga yapıyorsun!

Ortaya koyabildiğin tek bir somut fikir yok.

"Kim vermiş ona o suyu, toprağı" safsatasıyla bir yere varamazsın.

Balıkçının teknesi, çiftçinin tarlası, celebin davarı, esnafın dükkanı, zanaatkarın tezgahı kendisinindir.

Asıl "mülkiyeti kaldırıyoruz" zırvasıyla onların elinden bu ekmek teknelerini almaktır masal olan.

Uğraşacaksan onların alın teriyle kazandıkları mülküyle değil, soygun düzeni egemenlerinin sömürüyle gaspettiği mülklerle uğraş. Hadi bakıym naş!! :D

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sevgili gestep.

Kapitalist işleyiş içersinde, kâr'ın kaynağını araştırabilirsen, bunun çalışanların emeğindem çalınmış olduğunu görebilirsin. Tabi göremeyince adına ne dersen de.

Hırsız, kapkaçcı, dolandırıcı vs. akşam üzeri çalıp kaçtıklarını evde masanın üzerine yığdığı zaman, "işte günlük hasılatım" diyebilir. Mert hırsız icraatlarını anlatırken de doğal olarak hırsızlıklarını anlatır.

Bu sitede kapitalistin karının nereden ve nasıl kaynaklandığına ilişkin pek çok başlık ve pek çok tartışma var. İlla Marks'tan, Engels'ten, Lenin'den kitaplar okuman şart değil. Siteyi biraz araştır yararlanacağını göreceksin.

Bilmemek ayıp değil, öğrenmemek ayıptır.

Sevgiler.

Dostum okuduğumuzu anlıyoruz değil mi?

Bence konuyu baştan bi' oku, neden bahsettiğimi yine anlamazsan Marks, Engels ve Lenin'i okumanın neden şart olduğunu anlarsın.

Bir de utanmadan "siteyi biraz araştır" diyebilmişsin, sen araştır zeki arkadaşım, hem de biraz değil bayağı araştır.

tarihinde gestep tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

İki senedir iktisat okuyorum birkez bile sömürü kavramı geçmedi gestep.

Bana hak verdin yani, allah razı olsun.

Yoksa sen de anlamadın mı ne dediğimi?

Okuyun dostlar, ne demişim okuyun.

Sonra da Pante adlı arkadaşa anlatın, o sömürü'nün kapitalizmin inceleme alanında olduğu iddia ediyor.

Hay alla görüyorsun değil mi, bunlar seni anlamadığını iddia ediyor.

Daha beni anlayamıyorlar, komik de mi?

Ateizmi ateistlerden kurtarmak gerek önce.

Bu ne cehalet.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bana hak verdin yani, allah razı olsun.

Yoksa sen de anlamadın mı ne dediğimi?

Okuyun dostlar, ne demişim okuyun.

Sonra da Pante adlı arkadaşa anlatın, o sömürü'nün kapitalizmin inceleme alanında olduğu iddia ediyor.

Hay alla görüyorsun değil mi, bunlar seni anlamadığını iddia ediyor.

Daha beni anlayamıyorlar, komik de mi?

Ateizmi ateistlerden kurtarmak gerek önce.

Bu ne cehalet.

Kapitalizmi savunanlar, kendilerine kapitalist bile demiyorlar. Liberalle, liberiteryanla kamufle ediyorlar.

Kalkıp da sömürüden mi bahsedeceklerdi?!!

Sömürünün olmadığı iddiasını kapitalistlerin bahsetmediğiyle kanıtlama dangalaklığı da çok komik.

-Sömürü diye bir şey yok?

-Neden yok?

-Çünkü kapitalizm bu kavramdan bahsetmiyor.

Yersen!

Yemezsen cahil oluyorsun. Hay senin aklına!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kapitalizmi savunanlar, kendilerine kapitalist bile demiyorlar. Liberalle, liberiteryanla kamufle ediyorlar.

Kalkıp da sömürüden mi bahsedeceklerdi?!!

Sömürünün olmadığı iddiasını kapitalistlerin bahsetmediğiyle kanıtlama dangalaklığı da çok komik.

-Sömürü diye bir şey yok?

-Neden yok?

-Çünkü kapitalizm bu kavramdan bahsetmiyor.

Yersen!

Yemezsen cahil oluyorsun. Hay senin aklına!

Arkadaşım konuyu takip etmiyorsun herhalde.

Belki de edemiyorsundur, sağlık olsun.

Hemen özetleyeyim de sevaba gireyim sayende :)

Olay şöyle;

hem kapitalist sistemin içinde kalıp hem de sömürüden bahsedemezsin.

Yani hem kapitalizmin "faziletlerinden" dem vurup hem de "beni sömürüyo bu adamlar" diye zırlama hakkın yok.

Kimse ama kimse kapitalist sistemin sömürü diye bir problemi olduğunu iddia edemez, edenler ya ahlaksız ya da beyinsizdir. Kapitalist sistemin sorunu kârsızlıktır, bu da benim size kıyağım olsun.

O vakit eski bir hikayeyi hatırlamanın tam vakti;

Yalnız İki Sınıf Vardır:

Proletarya ve Burjuvazi.

Birine karşı olan öbürüyle beraberdir.

tarihinde gestep tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Arkadaşım konuyu takip etmiyorsun herhalde.

Belki de edemiyorsundur, sağlık olsun.

Hemen özetleyeyim de sevaba gireyim sayende :)

Olay şöyle;

hem kapitalist sistemin içinde kalıp hem de sömürüden bahsedemezsin.

Yani hem kapitalizmin "faziletlerinden" dem vurup hem de "beni sömürüyo bu adamlar" diye zırlama hakkın yok.

Kimse ama kimse kapitalist sistemin sömürü diye bir problemi olduğunu iddia edemez, edenler ya ahlaksız ya da beyinsizdir. Kapitalist sistemin sorunu kârsızlıktır, bu da benim size kıyağım olsun.

O vakit eski bir hikayeyi hatırlamanın tam vakti;

Yalnız İki Sınıf Vardır:

Proletarya ve Burjuvazi.

Birine karşı olan öbürüyle beraberdir.

"Konuyu takip etmiyorsun herhalde" dedikten sonra özet olarak sunduğun şeyle dalganı mı geçiyorsun sen!

Yoksa salakları mı oynuyorsun?!

Asıl ahlaksız ya da beyinsiz olan kapitalist sistemde sömürü olmadığını iddia edendir.

Kıyakmış! "Sömürü yokmuş da kârsızlık sorunu var"mış! Külahıma anlat sen onu..

İki sınıf var doğru.

Bir tarafta emekçi sınıfı, diğer tarafta sermaye sınıfı.

Emekçi taraftayız ve sermayenin sömürüsüne karşıyız.

Emekçilerin oluşturacağı sistem de, kapitalist sistemin içinde yer almayacak merak etme.

Kapitalizmin fazileti batsın!

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...