Jump to content

KARL MARX


Recommended Posts

Hacı yine altından kalkamayacağı işlere girişmiş.

Sen kim! Marks kim!

Nasıl tanıtacağın zaten ilk iki iletinde sırıtıp duruyor.

Fakir olsa suç. (bir baltaya sap olamamış kabilinden)

Zengin olsa (burjuva), yine suç, çünkü kendisi burjuvalara karşı bir felsefe geliştirmiş.

Dur bakalım nasıl devam edecek. Öyle görünüyor ki yatak odasına kadar girecek. Marksizme ait linklerin verildiği iletiyi tebliğ diye tavanarasına at. Yerine Marks'ın özel yaşamını ortaya dökeceğin bir başlık aç. Seninki tebliğ olmasın, kişiliğe saldırı olmasın!

Nacizane tavsiyem bir iki kitabını oku da öyle devam et. Yoksa kötü madara olursun.

Bir de put veya peygamber benzetmesi var ki evlere şenlik. Kimse Marksa peygamber gibi sarılmıyor. Sarılsaydı bir sürü farklı görüş ve uygulama ortaya çıkmazdı. Ama Marks'a ve Marksizme düşmanlık, kin ve saldırıda farklı görüşler yok. Mübarekler sanki Cumhurbaşkanlığı senfoni orkestrası.

Bu türden saldırılar bile Marks'ın ne denli haklı, ne denli birilerinin tekerleğine çomak sokuyor olduğunun göstergeleridir.

Sevgiler.

Zaten biraz da senin gibi zirzoplar yüzünden Marx yeterince anlaşılmıyor.

Sorun en azından kısmen sizsiniz. Siz sapık, aptal, değersiz Marksistlersiniz.

Size de sıra gelecek. Siz de Hacı'dan nasibinizi alacaksınız.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 115
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Senin gibi sapık, aptal ve kapitalizm yalakalarından nasip almak bizim için onurdur. Asıl övgü alsak durup düşünürdük. Nerede hata yapıyoruz? diye.

Hemen de üstüne alınmışsın.. Sapık ve aptal nitelendirmeleri seni de kapsamına alıyor mu bilmem ama hedefim yalnız sen değilsin.

Siz derken seni kastetmedim. Hepinizi kastettim.

Buradaki iddialara itiraz edip tartışaya katılanlar elbette gereken cevabı alacaktır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Herhangibir konuda bir kisiyi "suclamak" dusuncenin ne oldugunu ve algisal farkliliklari algilayamamak ile mumkundur.

Bugun emperyalist zihniyet, Marx'tan tam bir asir sonra Marx'izmin mirasini kendi insandisi veinsanlikdisi cikarlasrina alet ederek, 19. yuzyildan kalma her turlu insanlik iceren kavrami kendi gucu ve otoritesi temelinde anlamlandirmak, mesru ve mubah kilmak ile kalmamis; emperyalizmin antisini de bunyesine katarak; bu zihniyetin getirdigi savaslara dunyayi alet etmistir. Guc ve otorite savasinin temeli olan bireyci akilciligi kendine siar ilan ederek; emperyalizmin kendi ic savasindan her turlu cikari kendi lehine cevirmekle kalmamis, toplumlarin gozunde de "koruyucu/kollayici kahraman" olma oyununu surdurmustur.

SSCB'nin Afganistan'a saldirisi ile baslayan bu surec; bugun emperyalist zihniyetin hem insanlikdisini korukleyen hem de koruyan goruntusune sahiptir.

"Ulkelerin kaderlerinin tayini" Afganistan saldirisi ile "ulkelerin kaderini ben cizerim" e donusmus ve bundan dunya cografi ve toplumsal olarak her turlu insanlikdisi payini almistir ve almaktadir.

Aslinda butun bunlarin temeli, fenomenal bakis acisinin bir urunudur. Insanoglunu bir fenomen olarak degerlendiren emperyalist zihniyet, sadece bu fenomeni yonetmek, yonlendirmek, kontrol etmek, teslim almak, caresiz birakmak siarini her turlu insanlikdisini mubah ve mesru kilarak uygulamistir ve uygulamaktadir.

Aslinda ilginctir. Idealizmin insanoglunu tanriya kul etmesini, materyalizm insanoglunu kendine fenomenal bir kole etmeye donusturmustur.

Bu da numenal yeti degerlerinin hic bir zaman insanoglunda aranmadigini ve insanoglunun "ben hakliyim, dogruyum, pesimden gel" cagrisina uyacagi zihniyetini getirmistir.

Gerci materyalistlerin, insanoglunu maddeye esdeger kilmasi ile bu "arkamdan gelin" cagrisi gayet guzel ortusmekte, insanogluna verilen deger yerine gore bir etik degerin ve fenomenal degerin de gerisine dusmektedir. Yasamin sadece bu degerler ugruna harcanabilecegi de ayni dogal zihniyetin urunudur.

Eee, Churchill, bosuna "bir damla petrol, bir damlainsan kanindan daha degerlidir" dememis! Iste insanoglunu fenomen olarak gormenin ve diger fenomenler ile degil ozdes, geride degerlendirmenin ve her turlu numenal yeti degerine peskes cekmenin temeli de bu maddesel bakis acisina dayanir.

Kisaca tanrisal ve maddesel bakis acisi, ayni akilciligin birer farkli gibi gorunen, ama; sonucta insanlikdisiliktan baska bir sey saglamayan yuzudur. O yuzden de idealizm ile materyalizm akilciligin insanogluna veremedigi degerde ve insanoglu varligini bilinc ve farkindaliga cikarmamakta birlesir. Biri esya yapar savastirir, oteki kul yapar savastirir. Al birini vur otekine!

Iste bu insanoglunun kendine yasattigi sorununu ve cilesini ancak varliksal savasimdan kurtulusu ve bilgisellige yonelisi kurtaracaktir. Cunku insanoglunca aklin algisi insanogluna varliksal bir deger bicmez.

Insanoglunun belirleyici ve belirtici alternatifsiz tek faktor oldugunu algilatmaz. Emperyalist zihniyet bunun bilinc ve farkinda olarak bu varliksal temelde insanoglunu her yonuyle bilimsel ve dogal kisveler ve politikalar ve kullanimlar eliyle kendine teslim almakta ve caresiz birakmaktadir.

Bu da 21. yuzyilda insanoglunun "kendi kaderini kendi tayin etmesi" ve kendi sorununu kendine yasatmasi demektir. Ta ki uyanana, bilinclenene ve farkina varana kadar. Bunu saglayacak olan da fenomenal degil, numenal devrimdir.

Insanoglunun bakis acisini fenomenden insanoglu olarak numenal yetisine yoneltme ve bunun bilinc ve farkina varma algisidir.

Sonucta bilimsel olarak gozlem veren fenomeni kendi de dahil gozlemleyen insanoglu ve onun numenal yetisidir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Zaten biraz da senin gibi zirzoplar yüzünden Marx yeterince anlaşılmıyor.

Marks'ı yeterince anlatmaya çalışana bak.

Bir yandan Marks'ın kapitalist topluma kazandırdıklarını dile getir. Peşinden de "o söylediği için olmadı. kapitalistler bu hakları verdi" gibi kapitalizm yalakalığına devam et.

Üstelik dünya güllük gülistanlık da değil. Nerede bir savaş ve kan varsa arkasında ABD var. Sovyetler dağıldıktan sonra iyice gemi azıya aldı. Böyle giderse bir üçüncü dünya savaşı ufukta görünüyor. Çamur atacağınız sosyalist ülke de kalmadı ki bahane yaratasınız.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Marx insanlığa yukarda değindiğimiz olumlu mirasın yanı sıra, sonuçları korkunç olan bir miras daha bırakmıştır.

Aslında o miras Marx'ın bıraktığı mirasın bazı sapık diktatörlerin elinde yozlaştırılmasından başka bir şey değildir.

Çeşitli şekillerde uygulanan komünizm, Stalinizm, jenoistler, SSCB'nin ortaya çıkışı, proleter diktatörlüğü, özel mülk sahibi olmanın ve özgürlüklerin ortadan kaldırılması gibi...

Marx gerçekten büyük bir sosyal reformcu olsa da, içinde yaşayan saf, hatta aptal diyebileceğimiz bir devrimci ruhundan kendini arındırmasını bilememiştir.

Yine de kötü niyetli bir sahtekar değildir Marx. İyi niyetine rağmen düşünceleri, kötü niyetli pisliklere malzeme oluşturabilmiştir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Marx'ın hatalarına değineceğiz. Ama daha önce Marksizmle ilgili en büyük soruna kısaca değinmekte yarar görüyorum.

Marksizmle ilgili en büyük sorun, topluma empoze edilen sistemin, toplumun insanlığından daha önemli olduğunun telkin edilmesidir.

Bu temel hatayı ne Marx görebilmiştir, ne de Marksistler...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Marks'ı yeterince anlatmaya çalışana bak.

Bir yandan Marks'ın kapitalist topluma kazandırdıklarını dile getir. Peşinden de "o söylediği için olmadı. kapitalistler bu hakları verdi" gibi kapitalizm yalakalığına devam et.

Üstelik dünya güllük gülistanlık da değil. Nerede bir savaş ve kan varsa arkasında ABD var. Sovyetler dağıldıktan sonra iyice gemi azıya aldı. Böyle giderse bir üçüncü dünya savaşı ufukta görünüyor. Çamur atacağınız sosyalist ülke de kalmadı ki bahane yaratasınız.

Benim sana tavsiyem bu şekilde negatif yorumlar yazacağına, klavyeni Marx'ı ve Marksizmi savunan değerli iletiler yazmak için kullanmandır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yukaridaki algiyi gorebilmek icin, once insanoglunu madde ile ozdeslestirme akilciligindan vaz gecmek gerekir. Cunku maddenin insanlik degeri yoktur, sadece insanoglunun insanlik degeri vardir. Maddenin degeri, etik, politik, ideolojik, ekonomik v.s. temelli cikara, ayrimciliga guc ve otoriteye ve de sahiplenilip, sabitlemeye dayanir. Fenomenal algida da insanlik yoktur. Toplum bir madde yiginidir ve bu yigin yonlendirilir. Din yasami olum ile takas ederken, madde yasami ideoloji ile takas eder.

Insanlik sadece ve epistemolojik olarak bir numenal yeti algisi, bilgisi ve degeridir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yukaridaki algiyi gorebilmek icin, once insanoglunu madde ile ozdeslestirme akilciligindan vaz gecmek gerekir.

Insanlik sadece ve epistemolojik olarak bir numenal yeti algisi, bilgisi ve degeridir.

Evrensel-insan, üzülerek söylüyorum ki bu yazdıkların antroposentrisizmin doruklarında olduğunu gösteriyor. :) Numenal yeti maddenin bir davranışıdır. İnsanın yapısında maddenin dışında bir şey bulunmaz.

Anlıyorum. Belki bu şekilde düşünerek kendini olduğundan daha değerli kılmak hoşuna gidiyor ama gerçeklerle bağdaşmıyor bu söylediklerin. Biyolojiyle açıkça çelişiyorsun.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evrensel-insan, üzülerek söylüyorum ki bu yazdıkların antroposentrisizmin doruklarında olduğunu gösteriyor. :) Numenal yeti maddenin bir davranışıdır. İnsanın yapısında maddenin dışında bir şey bulunmaz.

Anlıyorum. Belki bu şekilde düşünerek kendini olduğundan daha değerli kılmak hoşuna gidiyor ama gerçeklerle bağdaşmıyor bu söylediklerin. Biyolojiyle açıkça çelişiyorsun.

Hayir efendim benim senin gibi ikinci cumlendeki egosal tatminlerine ihtiyacim yok. Insanoglu ucludur madde, dusunce ve kavram. Bu ozellikte sadece epistemolojik olarak insanogluna aittir. Ustelik insanoglu kavrami ile vardir. Asil senin indirgemeci ve monist bakis acin sorundur. Cunku beyin olmadan dusunce olmaz, dusunce olmadan kavram olmaz ve kavram olmadan hic birisi olmaz. Insanoglu dile getirimi ile belirleyici ve belirtici faktordur. Madde de bir insanoglu kavramidir, bilgidir ve turevdir.

Oyuzden bana yanit vereceksen, bilimsel bilgisel ve bilissel yanit vereceksin, varliksal degil. Cunku insanoglu varligi kendi varligi dahil, her turlu varligi gozlemler ve gozlemini ortaya koyar, bilimsel olan da budur.

Madde de insanogluna gozlem veren bir fenomendir. Insanoglu maddeye gozlem vermez. Dolayisiyle insanoglunun cift yonlulugu kavramsal yansir. Hem kendine gozlem verir, hem de kendi gozlemini alir ve kavramsal olarak dile getirir.

Insanoglu kavrami disinda bir sey dile getirsene. Ya da antropo tarafindan ortaya konmayan bir sey soylesene, yalniz unutma soyleyecek olan sende maalesef bir antroposun.

tarihinde evrensel-insan tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Hayir efendim benim senin gibi ikinci cumlendeki egosal tatminlerine ihtiyacim yok. Insanoglu ucludur madde, dusunce ve kavram. Bu ozellikte sadece epistemolojik olarak insanogluna aittir. Ustelik insanoglu kavrami ile vardir. Asil senin indirgemeci ve monist bakis acin sorundur.

Oyuzden bana yanit vereceksen, bilimsel ilgisel ve bilissel yanit vereceksin, varliksal degil. Cunku insanoglu varligi kendi varligi dahil, her turlu varligi gozlemler ve gozlemini ortaya koyar, bilimsel olan da budur.

Seni sinirlendiren birşeyler mi oldu da bizim haberimiz yok. Bak yine aynı şeyi yapmışsın. Ben sana nazikçe yazdığım halde benim bakış açıma sorunlu demişsin.

Bunları neye dayarak söylüyorsun? Karşında sanki ders öğrettin bir ilkokul çocuğu varmış gibi bir sürü dogmayı alt alta sıralamışsın.

Yahu insanoğlunun üçlü olduğunu ben kabul etmiyorum. Bu senin kişisel görüşün. Bilimi saptırman hiç de hoş karşılanamaz haberin olsun.

Papağan gibi aynı cümleleri eskiden de söylüyordun şimdi de söylüyorsun. Felsefeyi sabit ve dogmalarla örülü bir yer haline getirmisşin.

İnsanoğlu yok efendim üçlüymüş. Madde, düşünce ve kavram. Sahi ya bu düşünceler beyindeki kimyasal ve maddesel reaksiyonlar değil miydi?

Cunku beyin olmadan dusunce olmaz, dusunce olmadan kavram olmaz ve kavram olmadan hic birisi olmaz.

Şu her yerde sıralağın döngünün başlangıcı yanlış. Madde olmadan beyin olmaz. Beyin hayvanlara ait, evrimsel gelişim sonrasında ortaya çıkmış bir organdır. Organlar hücrelerden, onlar da atomlardan oluşur.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Seni sinirlendiren birşeyler mi oldu da bizim haberimiz yok. Bak yine aynı şeyi yapmışsın. Ben sana nazikçe yazdığım halde benim bakış açıma sorunlu demişsin.

Bunları neye dayarak söylüyorsun? Karşında sanki ders öğrettin bir ilkokul çocuğu varmış gibi bir sürü dogmayı alt alta sıralamışsın.

Yahu insanoğlunun üçlü olduğunu ben kabul etmiyorum. Bu senin kişisel görüşün. Bilimi saptırman hiç de hoş karşılanamaz haberin olsun.

Papağan gibi aynı cümleleri eskiden de söylüyordun şimdi de söylüyorsun. Felsefeyi sabit ve dogmalarla örülü bir yer haline getirmisşin.

İnsanoğlu yok efendim üçlüymüş. Madde, düşünce ve kavram. Sahi ya bu düşünceler beyindeki kimyasal ve maddesel reaksiyonlar değil miydi?

Şu her yerde sıralağın döngünün başlangıcı yanlış. Madde olmadan beyin olmaz. Beyin hayvanlara ait, evrimsel gelişim sonrasında ortaya çıkmış bir organdır. Organlar hücrelerden, onlar da atomlardan oluşur.

Iste sorun da burada. Kendi yazdiklarinin icerigini goremiyor ve algilayamiyor, ancak benimkilerini goruyorsun. Neden sen bana kendince "akil verirken" normal oluyor da, ben ayni seyi yapinca "anarmal" oluyor.

Neden sen materyalizminde israrli olurken "normal" oluyor da, ben epistemoloji de olurken "anarmal" oluyor?

Oyuzden once baskalarinin degil, kendi yazdiklarinin algisina bilinc ve farkina varacaksin.

Umarim, anlasilmistir.

The questioningman lakapli yazarin bilgi icermeyen iletileri ile ugrasiyorum, zaten. Lutfen sende aynisini yapma. Yazilanlar ile ilgili bilgin varsa dile getir. Baskasi ile degil, kendi yazdiklarin ile "ugras", olur mu?

Beyin numenal yetisi olan bir fenomendir. Beyin fenomeni ve onun numenal yetisinin birlesiminden kavram dogar. Baska bir fenomenin bilinen boyle bir ozelligi epistemolojik olarak yoktur. En gelismis, belirleyici, belirtici beyin fenomeni de insanoglundadir ve tum numenal yeti ve onun dogurdugu kavram da bizlerinde uyesui oldugu insanogluna aittir.

tarihinde evrensel-insan tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Marx'ın ortaya koydukları değil de kişiliği mi tartışılacak şimdi de! İsterse piç olsun, bu bizi ilgilendirmez, ama ortaya koyduğu felsefe ve sosyolojik çözümlemeler üzerinden değil de kişiliği üzerinden gidip belden aşağı vurmak hacı'nın zeka seviyesini ortaya koyuyor.

Marx dediğiniz adam dünya toplumlarının son 100 yılında gerçekleştirdiği ya da gerçekleştirmeye çalıştığı bir çok hareketin kaynağı, teorisyeni. Öyle yabana atılacak biri değil. Aptal olmaya devam etmek istiyorsanız, hiç çekinmeyin.

tarihinde Seytan tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Marx'ın ortaya koydukları değil de kişiliği mi tartışılacak şimdi de! İsterse piç olsun, bu bizi ilgilendirmez, ama ortaya koyduğu felsefe ve sosyolojik çözümlemeler üzerinden değil de kişiliği üzerinden gidip belden aşağı vurmak hacı'nın zeka seviyesini ortaya koyuyor.

Marx dediğiniz adam dünya toplumlarının son 100 yılında gerçekleştirdiği ya da gerçekleştirmeye çalıştığı bir çok hareketin kaynağı, teorisyeni. Öyle yabana atılacak biri değil. Aptal olmaya devam etmek istiyorsanız, hiç çekinmeyin.

Asıl aptallığı yapan sen olmayasın. Tabii senin gibi diğer aptallarla birliktesin.

Biz kimsenin sizin yaptığınız gibi bir ilah düzeyine yükseltilmesine razı değiliz. Bizim gözümüzde herkes duyarlı, zayıf ve nahif insandır.

İnsan oğlu insandır.

Marx'a tapan senin gibi meczuplar için ne denir bilmiyorum. Onlar zayıf ve nahif olmaktan öte sapıklardır herhalde.

Sen tapmana devam et.. Biz de eleştirilerimize devam edelim.

Yerimizi bilelim..

Yazılanları beğenmiyorsan, Marx'ı savunursun. Böyle boş laflarla bizi meşgul etmezsin.

Savunamayacaksan da susarsın.. Pislik yapmana izin vermeyeceğiz burada. Adam gibi yazamayacaksan, defolur gidersin.

Bizi rahatsız etme.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Marx'ın neyini savunayım zırtapoz! Ortaya ne gibi bir bilimsel argüman koymuşsun da ben karşıt görüş sunayım buna karşı? Kendi deyiminle bir Türk Müslüman Ateistisin ve adamın hayatından bahsediyorsun. Marx dediğin adam bir flozoftur ve tartışılacaksa onun görüşleri üzerinden tartışılır.

Görüşlerine bulaşırsan rezil olacağının farkındasın, bu yüzden işi polemiğe dökmeye başladın. Buyur Marx'ın felsefesini tartışmaya başlayalım. Bu başlıkta rezil olacaksın hacı. Tarih ve bilimsel tezler senin işkembeden sallamalarınla mahkum edilmiyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Marx'ın neyini savunayım zırtapoz! Ortaya ne gibi bir bilimsel argüman koymuşsun da ben karşıt görüş sunayım buna karşı? Kendi deyiminle bir Türk Müslüman Ateistisin ve adamın hayatından bahsediyorsun. Marx dediğin adam bir flozoftur ve tartışılacaksa onun görüşleri üzerinden tartışılır.

Görüşlerine bulaşırsan rezil olacağının farkındasın, bu yüzden işi polemiğe dökmeye başladın. Buyur Marx'ın felsefesini tartışmaya başlayalım. Bu başlıkta rezil olacaksın hacı. Tarih ve bilimsel tezler senin işkembeden sallamalarınla mahkum edilmiyor.

Sana ne denir bilmiyorum. Ortaya atılan bazı argümanlar var. Onları cevaplayarak başlayabilirsin.

Marx'ın görüşlerini tartışıyoruz burada.

Biz kimsenin görüşlerinden rahatsız olmayız.

Kendine güveniyorsan tartışırsın. Umarım kaçıp gitmezsin.

Kullanacağın usluba aynen karşılık vereceğim.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Marx insanlığa yukarda değindiğimiz olumlu mirasın yanı sıra, sonuçları korkunç olan bir miras daha bırakmıştır.

Aslında o miras Marx'ın bıraktığı mirasın bazı sapık diktatörlerin elinde yozlaştırılmasından başka bir şey değildir.

Çeşitli şekillerde uygulanan komünizm, Stalinizm, jenoistler, SSCB'nin ortaya çıkışı, proleter diktatörlüğü, özel mülk sahibi olmanın ve özgürlüklerin ortadan kaldırılması gibi...

Marx gerçekten büyük bir sosyal reformcu olsa da, içinde yaşayan saf, hatta aptal diyebileceğimiz bir devrimci ruhundan kendini arındırmasını bilememiştir.

Yine de kötü niyetli bir sahtekar değildir Marx. İyi niyetine rağmen düşünceleri, kötü niyetli pisliklere malzeme oluşturabilmiştir.

Baktım elle tutulur, gözle görülür tek argümanın bu, bu da tam anlamıyla bir rezalet. Çünkü Marx'ın söyledikleriyle hiç alakası yok, birilerinin yanlış anlaşılması üzerinden gidiyor.

Marx ne demiştir?

Toplumların sürecini diyalektik bir tarzda ortaya koymuş ve uzlaşmaz sınıfsal çıkarların mücadelesini, toplumsal evrimi ortaya koymuştur. Efendi-köle, lord-serf ve burjuva-işçi... Burjuva sınıfı fransada iktidarı yıkıp kendi siyasal ideolojisini nasıl getirmişse, işçi sınıfının da en sonunda sistemi parçalayacağını ve buradan sınıfsız topluma ulaşılacağını iddia ediyor.

Şimdi bize söyle sen bu tespitin neresine katılmıyorsun?

Efendi-köle arasındaki ilişkinin tespitine mi katılmıyorsun?

Lord ve serf arasındaki ilişkinin türüne mi itiraz ediyorsun?

Burjuva sınıfının aygıtı parçalaması konusuna mı itirazın var?

Yoksa işçi sınıfının kalibresiz olduğu için aynı işi yapamayacağını mı düşünüyorsun?

Marx'ın ardıllarının ne yaptığı Marx'ı bağlamaz. Nietzsche'yi de Alman faşizmine ilham kaynağı olmakla suçladılar. Şimdi bu iddiayı da kaale alıp ayrıntılı olarak tartışacak mıyız yani?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Baktım elle tutulur, gözle görülür tek argümanın bu, bu da tam anlamıyla bir rezalet. Çünkü Marx'ın söyledikleriyle hiç alakası yok, birilerinin yanlış anlaşılması üzerinden gidiyor.

Marx ne demiştir?

Toplumların sürecini diyalektik bir tarzda ortaya koymuş ve uzlaşmaz sınıfsal çıkarların mücadelesini, toplumsal evrimi ortaya koymuştur. Efendi-köle, lord-serf ve burjuva-işçi... Burjuva sınıfı fransada iktidarı yıkıp kendi siyasal ideolojisini nasıl getirmişse, işçi sınıfının da en sonunda sistemi parçalayacağını ve buradan sınıfsız topluma ulaşılacağını iddia ediyor.

Şimdi bize söyle sen bu tespitin neresine katılmıyorsun?

Efendi-köle arasındaki ilişkinin tespitine mi katılmıyorsun?

Lord ve serf arasındaki ilişkinin türüne mi itiraz ediyorsun?

Burjuva sınıfının aygıtı parçalaması konusuna mı itirazın var?

Yoksa işçi sınıfının kalibresiz olduğu için aynı işi yapamayacağını mı düşünüyorsun?

Marx'ın ardıllarının ne yaptığı Marx'ı bağlamaz. Nietzsche'yi de Alman faşizmine ilham kaynağı olmakla suçladılar. Şimdi bu iddiayı da kaale alıp ayrıntılı olarak tartışacak mıyız yani?

Yani sosyalist bir toplumda devlet ortadan kalkacak. Bu Marx'ın iddialarından biridir ve doğru değildir.

Marx bu inanışını devletin bir sınıfın diğerini baskı altına almaya alet olduğu iddiası üzerine kurmuştur.

Bu durumda sınıfsız bir toplumda devlete ihtiyaç yoktur ve devlet aradan çekilecektir.

Bu görüş pratikte uygulanmamıştır.

SSCB'i kadar kuvvetli, müdahaleci, ezen, kötüleyen, aşağılayan bir hükümet iş başına gelmemiştir.

Marx'ın komünist ülkelerinde devletin yok olacağı görüşü yanlış olmaktan öte, sapıktır.

Marx insan faktörünü dikkate almamıştır. İnsan olmadan toplum olmaz, sınıf olmaz.

İnsan olunca da devlet olmadan olmaz. Çünkü suç işleyen insanlar da vardır, üzerlerinde suç işlenen insanlar da.

Ancak onların dışında bir kuvvet bunu önleyecek ve suçluları cezalandıracaktır.

Hiçbir sosyalist toplumda Marrksın iddia etiği gibi, devletin yok olması mümkün değildir.

Bu iddia bir saçmalıktır. Zırvadır. Ütopi bile olamayacak kadar aşırı bir fantezidir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Marx'ın ardıllarının ne yaptığı Marx'ı bağlamaz. Nietzsche'yi de Alman faşizmine ilham kaynağı olmakla suçladılar. Şimdi bu iddiayı da kaale alıp ayrıntılı olarak tartışacak mıyız yani?

Bu iddia Marx için geçerli değil.

Marx ve Nietzsche bu konuda çok farklı iki örnek. Bir elma ise diğeri armut.

Marx bir çözüm sunuyor. Sorunu görüyor ve bir çözüm sunuyor.

Nietzsche ise çözüm falan sunmuyor. Durum açıklaması yapıyor. Dediklerinin uygulanması Nietzsche'nin amacı değil.

Marx'ın ise amacı o. Marx eylem adamı. Nietzsche ise düşünce adamı. Aralarında büyük bir fark var.

Marksistler Marx'ın öngördüklerini uyguluyorlar. Yanlış uygulamaları mümkün değil. Marx'ın görüşleri meydanda.

SSCB'inde daha devlet yok olmadan rejim yok oldu. Yaşayamadı. Dayanamadı bu saçmalığa..

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...