Jump to content

Son politik gelişmeler


Recommended Posts

Hoşgeldin CultureClub.

Söylediğin gibi, inanılmaz yargı skandalları yaşanıyor.Cemaat veya diğer güçler AKP i aştı mı diye düşünmeden edemiyorum.İşler Akp nin kontrolünden çıkıyor sanki.

Evet,Bülent Arınç bu gün Mustafa Balbay serbest bırakılsın demiştir.Ancak artık gidişat AKP'nin kontrolünden çıkmıştır.

Bundan sonrası kaostur.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 89
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Peki, memleketin yüzde ellisinin (bu günlerde belki de daha fazlasının) bunlara oy verdiğini, bu yüzde ellinin bunları taparcasına sevdiğini ve yapılanları koşulsuz doğru kabul edip destekledikleri gerçeğini bu başlıkta nereye koyacaksınız?

O dönemde de Padişah halkın önemli bölümü tarafından seviliyor ve destekleniyordu. Buna rağmen Mustafa Kemal ve arkadaşları yandaş toplamayı başarabildiyse, biz de yapabilmeliyiz.

Durum o zamana göre çok daha iyi şu anda. Çünkü en azından ülke askeri işgal altında değil.

Ayrıca, medya ve haberleşme imkanları da çok gelişmiş durumda. Çok sayıda kişiye ulaşmak o zamana göre daha kolay.

Bu yüzden bu imkanları kullanmalıyız.

Halk desteğini kaybedip de buna rağmen gücü bırakmak istemezlerse, diktatörlükleri tescillenmiş olur. O durumda tutunmaları da zorlaşır.

Şu anda hala tepede olmalarının temel sebebi insanların bunların içyüzünü görmemeleri, görememeleri.

Bunu görmelerini sağlayabilirsek, belki destek azalır. Zor bir iş, ama denemekten başka çare yok.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bunlar eski Padişahçı zihniyetin uzantısıdır. Cumhuriyetin ilk dönemlerinde çok partili yönetime geçiş denemelerinin ilk ikisi isyanla sonuçlanmıştır bilindiği gibi. İşte o isyanları çıkaranların (ki silah zoruyla bastırılmıştır o isyanlar) uzantısı ve günümüzdeki temsilcisidir bunlar.

Türk ordusuna ve Atatürk'ün partisi CHP'ye daha o zamanlardan kalma kinleri vardır.

O zamanki Said Nursi'lerden gelen Nurculuk, o akımdan kopup kendine has bir çizgi edinmiş Fethullah'çılığa ulaşmıştır günümüzde.

Bilindiği gibi Fehhullah Gülen ve cemaati zaten ülkedeki tüm polis örgütünü kontol etmekte ve yönetmektedir.

Polis örgütünü kendi özel orduları gibi kullanmaktalar.

Son 1-2 yıldaki darbelerle yargıyı da bağımsızlıktan çıkarıp tüm önemli yargı mevkilerine kendi elemanlarını getirdikten sonra, eyleme geçip bunu önce Orduyu, sonra da laiklik ve Cumhuriyet'i yıpratmak için kullanacakları açıktı.

Nitekim de bunları sırayla yapıyorlar.

Orduyu zaten yıprattılar.

Anayasada gerekli değişiklikleri yapıp laikliğin de zedelenmesini sağlamadan ve kendi seçilmelerini garantiye alacak seçim sistemi ve benzeri değişiklikleri yasalara yerleştirip oturtma imkanı bulamadan bizlerin eyleme geçmesi gerekmektedir.

Bu diktatörlük kök salmadan, daha henüz kuruluş aşamasındayken kendisiyle mücadele edilmelidir.

İnsanlara bunların kimler olduğu, o çoğu kişinin uyuyarak dinlediği İnkılap Tarihi derslerinde anlatılanların bugün de cerayan etmekte olduğu, bugünün AKP'si ve Fethullah'çılarının, Cumhuriyet tarihinde çarpışılan ve defalarca yenilgiye uğratılan gericilerin günümüzdeki uzantıları olduğu insanlara anlatılmalıdır.

Belki o zaman olan biteni biraz daha iyi görmeyi başarabilirler.

Türkiye'de genel güç başından beri bu iki eğilim arasında oldu. Bir tarafta CHP ve laikler, ilericiler, Cumhuriyetçiler, bir tarafta ise Padişahçılar, Osmanlıcılar, Nurcular ve gericiler.

Şu anda da birşey değişmiş değil.

Tek değişen şey, Ordunun eski antidemokratik alışkanlıklarından sıyrılmaya çalışmasıdır. Aralarında elbette hala darbe yanlıları var, ama Ordu eskisi gibi darbe yapmaya hevesli ve buna kolay yanaşacak bir ordu değil. Bu bir bakıma iyi birşey. Ama bunun bedelini kötü ödüyoruz.

Çünkü laikliğin korunması konusunda Ordu'yu arkasına almaya alışmış Atatürkçü kesim, Ordunun gücü ve yaptırımı kesilince sudan çıkmış balığa döndü.

Fethullah'çıların ve diğer kesimin uzun zaman öncesine dayalı bir örgütlenmeleri var.

Atatürkçülerin ise böyle bir örgütlenmesi yok. Buna bir ihtiyaç duyulmamış.

Onun için sapır sapır dökülüyor Atatürkçüler.

Fethullahçıların örgütlenmelerine benzer ve rakip bir sivil örgütlenmenin çoktan ortaya çıkması gerekirdi. Bu konuda çok geç kalınmıştır. Şu aşamada yapılacak bir örgütlenmenin ise faydası olur mu belirsiz. Ama geç de olsa bu denenmelidir. Bunun başka bir çaresi yok.

Yoksa ülke elden gitti, gidiyor.

Bunları 5-10 yıl önce söyleyenlere paranoyaksın diyorlardı.

Ama AKP'nin ülkeyi 5-10 yılda getirdiği yere bakın. Demokrasiden neredeyse eser kalmadı. Üstü örtülü bir diktatörlük halini aldık.

Paranoyaklık dedikleri belki de ileri görüşlülüktü.

Şeriat tehlikesi denince insanlar hep Suudi Arabistan'dakine benzer bir şeriatın kastedildiğini zannettiler ve bunu abartılı buldular.

Halbuki dinler çağlar içinde değişir. Günümüzde Türk toplumunda yaşanan islam, eskiden yaşanan islamla aynı değil.

Kitabı falan aynı ama uygulamaları aynı değil.

İnsanlar kutsal kitaplarında neler olduğundan bile habersiz. Kendilerine gösterilip gözlerine sokulduğunda şoke oluyorlar.

Çünkü yaşadıkları din farklı bir din şu anda.

Bu dinde (bugün yaşadıkları dinde) belki 4 kadınla evlenme veya kadının şahitliğinin erkeğinkinin yarısı olması, vs tarzı şeyler yok ama, her dinin özünde bulunan totaliterlik eğilimi ve antidemokratlık var.

Zaten dinlerde ve dinsel yönetimde tehlikeli olan bu yöndür.

Bunun ise değişmiş bir tarafı yok.

Dolayısıyla, hep insanların uyarılıp durulduğu o şeriat tehlikesi, eski şeriat şeklinde değil, AKP'nin getirdiği, günümüze uyarlanmış, çağdaş bir teoratik diktatörlük şeklinde cereyan edecektir ve hatta artık etmeye başlamıştır bile denebilir.

Herkes gözünü açmalıdır.

Bunlar zor zamanlar ve herkese çok iş düşüyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Eldeki diğer kitle sindirilmiş kuvayı milliye ruhlu kitledir.Ataları ,hainlikten asılmayan tam tersi,özgürlüğümüz için can veren kitle..Bu kitlenin diğer beyinsiz kitleyi adam etmesi gerekiyor....Bunu kim yapacak merak ediyorum........

ben senin vermek istediğin üstü kapalı mesajı anladım galiba, şu fotomontajla mesajını görselleştirelim :)

ordugoreve75652.jpg

tarihinde hafız reloaded tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Ordu 1980 darbesinde solu kırıp ezdiği için bu günlere gelindi zaten.Ordu bir daha darbe yapamaz,ülke ve dünya konjonktürü bunu gerektiriyor.Ordu darbe için çok geç kalmıştır.

Ordu artık nefes almasının bitmesine az kalana kadar teslim olmamış kalelere sarılmak zorundadır.

Ordu Atatürk'ü ezberlemiş ama Atatürk kim bilmemektedir,tıpkı Türkiye müslümanlarının islamı ezberlemeleri ama gerçek ,şer-i islamın ne olduğunu bilmemeleri ile aynı durumdadır.

Atatürk inançsızdı,evrim hakkında 80 yıl önce yazdıkları bile bu günün çoğu biyoloji öğretmeninin bildiklerinden ötedir.

Orduya güvenimiz yoktur,ordu yazdıklarımızı izlemedi,bu günlere geldi.Onları daha kötü günler bekliyor.

Evren Pandora'nın kutusunu açmıştır..islam..

tarihinde Culture Club tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Yasadigimiz su donemde, ordu en son saldirilacak kurumdur. Iste aydin kesimin ve solun bir bolumunun bu tutumu sayesinde bu herifler tepemize cikmayi basardilar.

Ordu bu kadar kotu ise, nasil oluyor da gericilerin bir numarali hedefi haline geliyor?

Ordu 1980 darbesinde sol'u ezmedi; komunist hareketi ezdi. Bugun donup baktigimizda pek de yanlis bir hareket olmadigi ortada. Ordunun hassas oldugu iki konu vardir; biri komunizm digeri de irtica. Bunlara karsi olan birinin ordunun karsisinda olmasi mantikli degildir.

Pandoranin kutusunu Evren acmadi. Onu acan sevgili halkimizdir; halkimiz 70'li yillarin baslarinda, MSP diye bir partiyi ortaya cikarmis ve kisa bir sure icinde de onu iktidara kadar tasimistir. 1980 darbesi komunizm tehlikesine oldugu kadar, irticaya karsi da yapilmis bir darbedir. Hatta yanilmiyorsam Haydar Saltuk (donemin Genelkurmay II. baskani), gericilerin Konya mitinginin bardagi tasiran son damla oldugunu soylemistir.

Kenan Evren, cok fazla olmasa da, dini inanci olan biriydi. O donemde basta olmasi biraz sanssizlik. Yine'de halka kuran filan okumasi, Diyanet Islerinin kurulmasina benzer bir amac tasiyordu. Yani, halki o acayip nurcularin, tarikatlarin vs. rotasindan cikarip biraz daha zararsiz bir dini cizgiye cekmeye calisiyordu. Bu halk ateist yapilamayacagina gore, bu ehven-i ser bir yaklasimdi.

Ordu'nun darbe yapacak gucunun kalmadigi konusunda sana katiliyorum.

Hatta ordu darbe yapabilecek bile olsa bu tercih edilecek bir yol olmamali. Ancak, Mantik'in son derece guzel ozetledigi bu kosullarda, bence ordunun karsisinda degil yaninda olmaliyiz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sevgili Mantık.

Dediklerine aynen katılıyorum. Atatürk'ün silah arkadaşı bir dedenin torunu olarak gidişatın bu olduğunu 10 sene hatta 20 sene öncesinden gördük ve dedik ki gidişat budur. Ama anlatamadık.

Artık Türkiye'de demokratik bir rejim olduğu söylenemez. Bugün baktım da şöyle yazılanlara, en yalaka liboş yazarın bile jetonu düşmüş görünüyor. RTE ve ekibi her zamanki yüzsüzlükleriyle 'tutuksuz yargılanmalılar' falan diyerek güya 'saf iyilik meleği'ni oynuyorlar, ağızlara bir parmak bal çalıyorlar. Klasik iki ileri bir geri mehter yürüyüşü. Üzerlerindeki baskı arttıkça masum rolünü üstlenecekler. Vatandaşlar! Aldanmayın, master planları bellidir. Sonra beklenmedik yerden bir darbe daha vuracaklar, güçlerinin yettiği yere kadar gidecek bu pis oyun. Formül budur, hep bu oldu ve bu olacak.

Tek umut giderek kötüleşen ekonomik durumun halkı rahatsız edecek boyutlara ulaşması. İşte bundan çok korkuyorlar:

Ankara's economic miracle collapses

Bazen düşünüyorum da bu millet desteğimize layık mı emin değilim. Orangutanlara laf anlatmak bile daha kolay olabilir diye düşünüyorum. Ama kafası çalışan bir %20 var, aralarında dostlar, saygı duyduğum insanlar var, onlar için belki değer.

Yurt içinde ve dışında yazacağız, çizeceğiz, susmayacağız. Dayanışma içinde olacağız. Kolları sıvayın.

tarihinde Aragon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Çünkü laikliğin korunması konusunda Ordu'yu arkasına almaya alışmış Atatürkçü kesim, Ordunun gücü ve yaptırımı kesilince sudan çıkmış balığa döndü.

durum kötü fakat bu cümle sanırım açıklıyor sebebini.. zamanında Atatürkçü kesim askerin zorbalığına dayanmak yerine laikliğin ne kadar gerekli bir şey olduğunu yapıcı bir şekilde anlatsalardı durum bu hale gelmeyebilirdi..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ordu 1980 darbesinde sol'u ezmedi; komunist hareketi ezdi. Bugun donup baktigimizda pek de yanlis bir hareket olmadigi ortada.

savunduğunuz ordu ile bu gün eleştirdiğiniz kesim aynı yere çalışıyor birini yerden yere vururken diğerinine neden gıkınız çıkmaz acaba...

tarihinde equus tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

savunduğunuz ordu ile bu gün eleştirdiğiniz kesim aynı yere çalışıyor birini yerden yere vururken diğerinine neden gıkınız çıkmaz acaba...

Iyi misin? Savundugum orduyla elestirdigim kesim birbirlerini bogazlamak uzereler. Ayni yere calistiklari icin mi duzinelerle general icerde?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Burada yargılanması gereken yargıyı yürütmeye bağlayıp istediği kararları çıkartan, laik anayasayı yok eden, muhalefete, eleştiriye tahammülü olmayan, yalnızca kahraman türk askerini değil yüze yakın gazeteciyi toplama kamplarına tıkacak kadar gözü dönmüş, hainleşmiş, iktidarda kalabilmek için sorumsuzca borç alıp yakında memleketi iflas ettirecek olan, milletini değil ümmetini seven, en büyük hazineniz olan demokrasiyi sizden çalmış olan bir yönetim. Daha bunu göremiyorsanız ben ne diyeyim. Bırakın orduyu morduyu. Bu herifler dışında herkese bok attınız. Yeter artık. Ağzınızı açıp da bunlar diktatörlük kurdu demeye diliniz varmıyor. Hayret bir şey yahu. Eğer herkes böyle düşünüyorsa bu olay bitmiştir, herşeye müstahaksınız.

tarihinde Aragon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Iyi misin? Savundugum orduyla elestirdigim kesim birbirlerini bogazlamak uzereler. Ayni yere calistiklari icin mi duzinelerle general icerde?

1980 darbesinde diyorsun dönüp baktığımızda pekde yalnış değil felan diyorsun ya.. onlar diyorum kimin desteğiyle darbe yaptılar..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Burada yargılanması gereken yargıyı yürütmeye bağlayıp istediği kararları çıkartan, laik anayasayı yok eden, muhalefete, eleştiriye tahammülü olmayan, yalnızca kahraman türk askerini değil yüze yakın gazeteciyi toplama kamplarına tıkacak kadar gözü dönmüş, hainleşmiş, iktidarda kalabilmek için sorumsuzca borç alıp yakında memleketi iflas ettirecek olan, milletini değil ümmetini seven, en büyük hazineniz olan demokrasiyi sizden çalmış olan bir yönetim. Daha bunu göremiyorsanız ben ne diyeyim. Bırakın orduyu morduyu. Bu herifler dışında herkese bok attınız. Yeter artık. Ağzınızı açıp da bunlar diktatörlük kurdu demeye diliniz varmıyor. Hayret bir şey yahu. Eğer herkes böyle düşünüyorsa bu olay bitmiştir, herşeye müstahaksınız.

tek umut ekonomik durumun halkı rahatsız edecek duruma ulaşması diyosun ya, bende eğer tek umut buysa bir bok olmaz boş yere umut bağlanmasın diyorum. bunu bi düşün sitem edeceğine..

dediklerine karşı değilim fakat bir tarafı eleştirirken, diğer tarafı gereksiz yere yüceltmenin manası yok..

Link to post
Sitelerde Paylaş

1980 darbesinde diyorsun dönüp baktığımızda pekde yalnış değil felan diyorsun ya.. onlar diyorum kimin desteğiyle darbe yaptılar..

Amerika'yi kastediyorsun herhalde.

Amerika dun destekledigi adami (bzk. Saddam, Osama) bugun asar. Amerika'nin dis politikalari kendi cikarlari dogrultusunda zaman icinde 180 derece degisebilir.

Bu degisimler icinde, bir kutuptan oteki kutuba giderken, bir noktada benimle ayni seyi savunuyor hale de gelebilir. Oyle oldu diye kendi savundugum seyden mi vazgeceyim. Onemli olan Amerika'nin ne istedigi degil. Onemli olan bizim ne istedigimiz.

Su ulkede su anda birincil problem nedir? Iste sevgili Mantik'in yazisi; gericiler, din tuccarlari, cemaat, irtica ve islamo-fasist devlet. Iste savasilmasi gereken bunlardir. Ama ne oluyor; konu her acildiginda laf donup dolasip ordunun ne kadar tu kaka oldugundan, ta 12 Eylul darbesine kadar dayaniyor.

Iste benim itiraz ettigim nokta bu: Hedefi sasirmayalim. Hedefimiz ne ordu, ne 12 Eylul, ne de Kenan Evren.

Bugun, ordu'nun cogunlugunu hala Ataturk'cu bir cizgide olduguna inanmak istiyorum. Zaten iktidarin tutumu da bunu dogruluyor. Bu durumda, mucadelede orduyla ayni safta olmak beni rahatsiz etmiyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Amerika'yi kastediyorsun herhalde.

Amerika dun destekledigi adami (bzk. Saddam, Osama) bugun asar. Amerika'nin dis politikalari kendi cikarlari dogrultusunda zaman icinde 180 derece degisebilir.

Bu degisimler icinde, bir kutuptan oteki kutuba giderken, bir noktada benimle ayni seyi savunuyor hale de gelebilir. Oyle oldu diye kendi savundugum seyden mi vazgeceyim. Onemli olan Amerika'nin ne istedigi degil. Onemli olan bizim ne istedigimiz.

Su ulkede su anda birincil problem nedir? Iste sevgili Mantik'in yazisi; gericiler, din tuccarlari, cemaat, irtica ve islamo-fasist devlet. Iste savasilmasi gereken bunlardir. Ama ne oluyor; konu her acildiginda laf donup dolasip ordunun ne kadar tu kaka oldugundan, ta 12 Eylul darbesine kadar dayaniyor.

Iste benim itiraz ettigim nokta bu: Hedefi sasirmayalim. Hedefimiz ne ordu, ne 12 Eylul, ne de Kenan Evren.

Bugun, ordu'nun cogunlugunu hala Ataturk'cu bir cizgide olduguna inanmak istiyorum. Zaten iktidarin tutumu da bunu dogruluyor. Bu durumda, mucadelede orduyla ayni safta olmak beni rahatsiz etmiyor.

simdi öncelikle 12 eylülü sen açtın...

evet Abd bu gün beyaz dedine yarın siyah der fakat gerçek renk gri olabilir aynen dediğin gibi 180 değil 360 da döner.. fakat bu gün yaşananlar bu açı değişiminin sonuçlari sanki.. Abd nin çıkarları bir döneme aynı şey olabilir, kesişebilir.. haklı olabilirsin ama bu gün onlarda aynısı diyor.. bu doğru söyledikleri anlamına gelmiyor ama diğeri içinde geçerli :)

laiklik çok gerekli birşey zaten bunda hem fikiriz Mantık'ın yazısı yalnış şeyler değil zaten bunda da hem fikiriz, yazısında çok doğru bir tespit daha var ama göremiyorsunuz.. laiklik iyi ama silahlar bekçiliğini yaptı yıllarca ve direk postayı koydu karşı kişilere.. yapıcı olmak yerine yıkıcı olundu.. bende diyorum ki bu gün bunun bedeli aci bir şekilde ödeniyor..

ingilizce biliyosan şu atasözü üzerine düşün: "You can lead a horse to water, but you can't make it drink" ama bu sözün birde kullanılmayan devamı var: "but you can make it thirsty"

tarihinde equus tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Tarih sosyal sınıf mücadelelerinin tarihidir. İktidarlar da bu mücadelelere göre şekillenir.

Mevcut iktidarları, onların uygulamalarını beğenmiyorsanız. Yerine konulacak bir iktidarın; Sınıfsal tabanını, uygulamalarına ilişkin plan, proje ve programlarını. Bu programı yaşama geçirebilecek bir örgütlenme şeklini, tüzüğünü vs ortaya koymak gerek.

Mantık'ın yaklaşımı mevcut iktidarı işbaşından uzaklaştıralım da nasıl ve kimler tarafından olursa olsun gibi bir yaklaşım.

Önce biz kimiz? Kendi kimliğimizi dört başı mamur tanımlamalıyız. Hangi sosyal sınıfları yanımıza alıp. Hangi sosyal değişim ve dönüşümleri öngörüyoruz. En temel sınıfsal çelişkileri, üretim ve paylaşım ilişkilerini, yabancı sermayeye, özelleştirmeye, bağımsızlığa, demokrasiye, kürt ve etnik köken sorunlarına, ulusal devlet veya üniter devlet konularına bakış açılarımızı nelerdir. bu ve benzeri konuları netleştirmeden. Bir adım ileri atmak mümkün değildir.

Kişilerin, liderlerin etrafında değil. Plan ve programların etrafında birleşmek gerek.

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

demoktratik ülkelerde yönetimin değişmesinin yolu yöntemi bellidir...

oyunun kuralı nasılsa öyle oynanır...

yönetimi eleştiriyorsanız topluma kendinizi inandıracaksınız onu ikna edecesiniz ve size yetki vermesini isteyeceksiniz...

eğer size yetki verirse o zaman daha doğrusunu uygulayarak gösterirsiniz...

başka yolu yok...

eğer başka yollara tevessül ederseniz oyundan atılırsınız...

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...