Jump to content

piri reis


Recommended Posts

Piri Reis'in 1528'de çizdiği ikinci haritasından günümüze kadar gelen parça ise, büyük bir dünya haritasının kuzeybatı köşesi olup, Atlas Okyanusu'nun kuzeyini, Kuzey ve Orta Amerika'nın yeni keşfedilmiş kıyılarını, ayrıca Grönland'dan Florida'ya uzanan kıyı şeridini ihtiva eder. Adalar ve kıyılar, son keşiflere dayalı olarak daha doğru çizilmiştir. Keşfedilmemiş yerler ise, beyaz bırakılarak çizilememiştir. İlk haritaya göre daha büyük ölçekli ve gelişmiş olan ikinci harita, teknik olarak da o dönemin en ileri ve mükemmel harita örneğidir. On yedinci yüzyılda yapılmış olan J. Schoener ve Münster'in dünya haritalarından çok daha sağlıklıdır.

Piri Reis'in çizmiş olduğu haritalarla ilgili Batı'da yapılan araştırmaların ilki, 1952'de gerçekleştirildi. Amerikalı harita uzmanı Mallery tarafından yapılan bu araştırmada şaşırtıcı bir sonuçla karşılaşıldı: Kitab-ı Bahriye'deki Akdeniz haritasındaki teferruat doğruydu fakat yerinde değildi. Sanki haritayı çizen, dünyanın yuvarlak olduğunu biliyordu. O dönem için bunun imkânsız olduğunu düşünen araştırmacı, bu defa Amerikan Deniz Kuvvetleri Hidrografi Bölümü'ne başvurdu. Haritalar burada küre geometrisine göre yapılmış son dünya haritalarıyla karşılaştırıldı ve tamamıyla doğru çıktı. Üstelik bu bilgi, sadece Akdeniz için değil, Kuzey ve Güney Amerika için de doğruydu. Bir başka deyişle, Piri Reis dünyanın yuvarlak olmasının yanında, küre şeklinde olduğunu da biliyordu. Çünkü haritalar küre geometrisine uygun olarak çizilmişti. Harita uzmanı Linehan'ın bu tespitleri, 16. yüzyılda bu doğrulukta bir dünya haritasının nasıl çizilebildiği konusunda yürütülen araştırmaları daha da sırlı hâle getirdi. Çünkü, hem Amerika kıyıları, hem de Kanada'daki göl ve dağlar bütünüyle doğru çizilmişti. Bunun üzerine 1956'da Georgetown Üniversitesi Piri Reis'in haritacılığı üzerine bir açık oturum düzenledi. Toplantıya bu defa, önsözü daha önce Einstein tarafından kaleme alınmış olan "Yeryüzünün Kayan Kabuğu" adlı incelemenin yazarı Prof. Charles Hapgood ve matematikçi Richard Strachan gibi dönemin ünlü harita uzmanları da katıldı. Bu iki bilim adamı, söz konusu haritaları daha sonraki yıllarda uydularla çekilen yeryüzü resimleriyle tekrar karşılaştırınca daha şaşırtıcı bir neticeye vardılar: 16. yüzyılda çizilen haritalarla 20. yüzyıl uydu fotoğrafları birbirini tutuyordu.

Bu ölçüde tevafuk, konuyla ilgili olanları şaşırtmaya devam etmekte ve şu soruları sordurmaktadır: O dönemin imkân ve teknikleriyle bu bilgiler nasıl elde edilmiş, gözlemler nasıl gerçekleştirilmişti? Amerika'ya bizzat gitmediği tahmin edilen Piri Reis, bu bilgileri nasıl ve üstelik bu kadar doğru şekilde kâğıda dökebilmişti?

alıntıdır

tarihinde kolonya tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 93
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Muhtemelen...............

Hatta büyük bir olaslıkla.....

Piri Reis haritaları sahtekarlıktır.

Aksi düşünülemez..

HACI

Ortada bir harita var.

Bu haritanın sahte olduğuna dair en ufak bir dedikodu bile yok.

Bilim adamları ciddi ciddi haritayı inceliyorlar.

Ve sen kalkmış bu harita sahtedir diyorsun.

Eğer söylediğin doğru ise dedikodudur, hayır yanlış ise iftiradır.

Bir bilim adamı elinde hiç bir şey olmadan hüküm vermez.

Sizin elinizde ne var da böylesine kesin bir hüküm verdiniz...

Hüküm vermesi yetmemiş birde emir vermiş.

"Aksi düşünülemez, düşünen boynu vurula!"

Bazen senin bilim adamı değilde, bir soytarı olduğunu düşünüyorum Hacı!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu bilgi Eric von Daniken adlı ne idüğü belirsiz bir adamın Tanrıların Arabaları adlı kitabında var bildiğim kadarıyla. Üşenmeyen birisi Google Earth veya benzeri bir programdan bir screenshot alır. Google Earth de izometrik perspektif kullanıyor olacak. Sonra da piri reisin haritasını bir editör vasıtasıyla bu resmin üstüne yeni bir katman olarak koyup hizalayacak ve opaklığı %50 lere düşürerek transparan hale getirecek. O zaman uydu fotoğrafları ile piri reisin haritası birebir uyuyor mu görülür.

Dediğim gibi üşenmeyecek biri denesin sonucu da bizle paylaşsın.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu ölçüde tevafuk, konuyla ilgili olanları şaşırtmaya devam etmekte ...

tevafuk.... yerim senin tevafuğunu.. :lol: :lol: Feto şaklabanı gelmiş siteye...

wikipedi'yi açıyoruz.... Kristof kolomb a bakıyoruz... ne diyor..

"1492'de Atlantik Okyanusu'nu aşarak Kuzey Amerika'ya ulaşmıştır". 1492'de batıya giderek doğudaki Hindistan'a ulaşmaya çalışmış biri sizce dunyanın yuvarlak ve hatta kure biçiminde olduğunu düşünüyor olabilir mi?!

Dünyanın yuvarlak oldugu MÖ 3. yüzyılda ispatlanmış, ekvatorun çevresi de bu yöntemle hesaplanmıştır.

Cahil cühelaların bilmemesi tevafuk! Cahil cühela tevafuğu...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Dünyanın yuvarlaklığını Magellan ispatlamıştır.

Ondan önce dünyanın yuvarlak olması gerektiği bir kaç kişi tarafıdan ileri sürülmüş ancak kanıtlanamamıştır.

En azından kanıtlandığına dair bir belge yok elimizde...

Link to post
Sitelerde Paylaş
Dünyanın yuvarlaklığını Magellan ispatlamıştır.

Ondan önce dünyanın yuvarlak olması gerektiği bir kaç kişi tarafıdan ileri sürülmüş ancak kanıtlanamamıştır.

En azından kanıtlandığına dair bir belge yok elimizde...

Milattan önce, yunanlı bir filozof(ismini daha sonra veririm) Atina ile İskenderiye arası mesafeyi hesaplamıştır, peki bunu nasıl yapmış dersin?

Link to post
Sitelerde Paylaş
Piri Reis'in 1528'de çizdiği ikinci haritasından günümüze kadar gelen parça ise, büyük bir dünya haritasının kuzeybatı köşesi olup, Atlas Okyanusu'nun kuzeyini, Kuzey ve Orta Amerika'nın yeni keşfedilmiş kıyılarını, ayrıca Grönland'dan Florida'ya uzanan kıyı şeridini ihtiva eder. Adalar ve kıyılar, son keşiflere dayalı olarak daha doğru çizilmiştir. Keşfedilmemiş yerler ise, beyaz bırakılarak çizilememiştir. İlk haritaya göre daha büyük ölçekli ve gelişmiş olan ikinci harita, teknik olarak da o dönemin en ileri ve mükemmel harita örneğidir. On yedinci yüzyılda yapılmış olan J. Schoener ve Münster'in dünya haritalarından çok daha sağlıklıdır.

Piri Reis'in çizmiş olduğu haritalarla ilgili Batı'da yapılan araştırmaların ilki, 1952'de gerçekleştirildi. Amerikalı harita uzmanı Mallery tarafından yapılan bu araştırmada şaşırtıcı bir sonuçla karşılaşıldı: Kitab-ı Bahriye'deki Akdeniz haritasındaki teferruat doğruydu fakat yerinde değildi. Sanki haritayı çizen, dünyanın yuvarlak olduğunu biliyordu. O dönem için bunun imkânsız olduğunu düşünen araştırmacı, bu defa Amerikan Deniz Kuvvetleri Hidrografi Bölümü'ne başvurdu. Haritalar burada küre geometrisine göre yapılmış son dünya haritalarıyla karşılaştırıldı ve tamamıyla doğru çıktı. Üstelik bu bilgi, sadece Akdeniz için değil, Kuzey ve Güney Amerika için de doğruydu. Bir başka deyişle, Piri Reis dünyanın yuvarlak olmasının yanında, küre şeklinde olduğunu da biliyordu. Çünkü haritalar küre geometrisine uygun olarak çizilmişti. Harita uzmanı Linehan'ın bu tespitleri, 16. yüzyılda bu doğrulukta bir dünya haritasının nasıl çizilebildiği konusunda yürütülen araştırmaları daha da sırlı hâle getirdi. Çünkü, hem Amerika kıyıları, hem de Kanada'daki göl ve dağlar bütünüyle doğru çizilmişti. Bunun üzerine 1956'da Georgetown Üniversitesi Piri Reis'in haritacılığı üzerine bir açık oturum düzenledi. Toplantıya bu defa, önsözü daha önce Einstein tarafından kaleme alınmış olan "Yeryüzünün Kayan Kabuğu" adlı incelemenin yazarı Prof. Charles Hapgood ve matematikçi Richard Strachan gibi dönemin ünlü harita uzmanları da katıldı. Bu iki bilim adamı, söz konusu haritaları daha sonraki yıllarda uydularla çekilen yeryüzü resimleriyle tekrar karşılaştırınca daha şaşırtıcı bir neticeye vardılar: 16. yüzyılda çizilen haritalarla 20. yüzyıl uydu fotoğrafları birbirini tutuyordu.

Bu ölçüde tevafuk, konuyla ilgili olanları şaşırtmaya devam etmekte ve şu soruları sordurmaktadır: O dönemin imkân ve teknikleriyle bu bilgiler nasıl elde edilmiş, gözlemler nasıl gerçekleştirilmişti? Amerika'ya bizzat gitmediği tahmin edilen Piri Reis, bu bilgileri nasıl ve üstelik bu kadar doğru şekilde kâğıda dökebilmişti?

alıntıdır

açıkki bu harita biryelerden kopya çünkü birinsan hiç gitmediği yerlerin haritasını nasıl çizebilir ortada bir gerçek var bu haritayı piri reis çizmişte olsa şuan amerika ve dünyanın büyük bir bölümünü avrupalılar keşfetip sömürgeleştirdiler bu benim için en acı gerçek hal böyle olunca ister antarktikayı göstersin ister avusturalyayı oralar türkün olamdıkdan sonra bir kağıt parçasının ne önemi var

tarihinde Osiris tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Milattan önce, yunanlı bir filozof(ismini daha sonra veririm) Atina ile İskenderiye arası mesafeyi hesaplamıştır, peki bunu nasıl yapmış dersin?

Ben düyanın yuvarlaklığı ilk kez magellan tarafından ortaya atıldı demedimki, ilk kez magellan tarafından kanıtlandı dedim.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Ben düyanın yuvarlaklığı ilk kez magellan tarafından ortaya atıldı demedimki, ilk kez magellan tarafından kanıtlandı dedim.

Bu hesaplama yöntemi bir kanıt değil midir?

Yanılıyorsunuz... Dünyanın yuvarlak olduğuna, dönemin cahillerine dahi kanıtlayan macellandır. Zira, bahsettiğim kanıtı yorumlayabilmek için matematik ve trigonometri bilgisi gerektirir. Tıpkı, Dünya'nın, Güneş'in veya insanın evrenin merkezinde olmadığını anlayabilmek için olduğu gibi.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bu hesaplama yöntemi bir kanıt değil midir?

Yanılıyorsunuz... Dünyanın yuvarlak olduğuna, dönemin cahillerine dahi kanıtlayan macellandır. Zira, bahsettiğim kanıtı yorumlayabilmek için matematik ve trigonometri bilgisi gerektirir. Tıpkı, Dünya'nın, Güneş'in veya insanın evrenin merkezinde olmadığını anlayabilmek için olduğu gibi.

Matematik bilimsel bir kanıt aracı değildir. Sadece doğrulama aracıdır...

Mesela Sicim Teorisinin her türlü matematiksel alt yapısı hazır, tüm iddiaları matematiksel olarak formülize edilebiliyor ve öngörülen sonuçlara bu formüller yolu ile ulaşılabiliyor... Ama hala teori olarak Big-Bang'in çok çok gerisinde bir teoridir.

tarihinde AteshBey tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Matematik bilimsel bir kanıt aracı değildir. Sadece doğrulama aracıdır...

:) Vayy, güzel... demek bunu söyleyebilecek bilgi birikime gelebildiniz(?)..

.

Peki bunu anlayarak mı söylüyorsunuz, yoksa birilerini mi tekrarlıyorsunuz... bakalım:

Bigbang'i kanıtlayanları bir zahmet sıralayabilir misiniz?

Link to post
Sitelerde Paylaş
:) Vayy, güzel... demek bunu söyleyebilecek bilgi birikime gelebildiniz(?)..

.

Peki bunu anlayarak mı söylüyorsunuz, yoksa birilerini mi tekrarlıyorsunuz... bakalım:

Bigbang'i kanıtlayanları bir zahmet sıralayabilir misiniz?

Sınava mı tabi tutuluyoruz..

Siz beni birebir inançları doğrultusunda düşünen aksini sürekli reddeden basit bir teist olarak görüyorsunuz galiba...

En sizin kadar ateizm, evrim ve evren hakkında kitap okumuşluğum vardır.

Hala daha okumaya devam ediyorum..

Hatta bu konularda tesitlerinde yazdığı tek bir kitabı okumuş değilim. (Behe hariç)

Behe'yi okumamın sebebi evrime olan eleştirilerini öğrenmektir...

Herneyse sınava geçelim artık...

İlk kanıtlayan Edwin HUBBLE'dır... Dopler etkisinin rasathanesinde gözlemlemiş... Gözlemlediği 45 galaksiden 43 ünün yaydığı ışığın tayfının kırmızıya kaydığını gözlemlemiştir. Bunun ön görüsüde Einstein'in genel görelilik kuramıdır... Fakat Einstein evrenin genişlediğini reddetmiş ve formullerine bir sabit eklemiştir. Daha sonra bunu hayatının en büyük hatası olduğunu kabul edip formüllerinden kaldırmıştır.

İkinci kanıt ise Goerge GAMOW tarafından ön görülmüş, Arno PENZIAS ve Robert WiLSON tarafından tesadüfen keşfedilmiştir. (mikrodalga fon radyasyonu)

Link to post
Sitelerde Paylaş
Sınava mı tabi tutuluyoruz..

Tabii ki hayır, ne haddime?

Bu şekilde düşündüyseniz özür dilerim. Bu yanlış anlaşılma nedeniyle sözlerimin nedenini açıklayayım.

Nesnel değilde, sürekli olarak öznel yorumlar kullandığınız kanaatinde olduğum için, ben de bilimsel kanıt konseptini ezbere söylüyorsunuz gibi bir izlenim oluştu; Bu nedenle sözlerinizi irdeleme yoluna gittim.

Şimdi, biraz şeytanın avukatlığını yapalım:

İlk kanıtlayan Edwin HUBBLE'dır... Dopler etkisinin rasathanesinde gözlemlemiş... Gözlemlediği 45 galaksiden 43 ünün yaydığı ışığın tayfının kırmızıya kaydığını gözlemlemiştir.

Bu kesin olarak bigbang'i kanıtlar mı, yoksa yanına bir artı konmasına mı neden olur?

Bu uzaklaşma, sadece bir patlamayla mı açıklanabilir?

Bu uzaklaşmanın evrenin her yerinde olduğunu söyleyebilir miyiz?

Sadece kendi gözlemlediğimiz bölge içerisinde bir uzaklaşma olduğunu nasıl dışlayabiliriz?

Bunun ön görüsüde Einstein'in genel görelilik kuramıdır... Fakat Einstein evrenin genişlediğini reddetmiş ve formullerine bir sabit eklemiştir. Daha sonra bunu hayatının en büyük hatası olduğunu kabul edip formüllerinden kaldırmıştır.

"Matematik sadece doğrulama aracıdır"a ne oldu?

İkinci kanıt ise Goerge GAMOW tarafından ön görülmüş, Arno PENZIAS ve Robert WiLSON tarafından tesadüfen keşfedilmiştir. (mikrodalga fon radyasyonu)

Bunu biraz daha açabilir misiniz?

Radyasyonu biliyorum, sadece sizin bunu kanıt olarak nasıl sunacağınızla ilgileniyorum.

Şunu söylemeliyim, burada bigbang tartışma konusu değil, burada bigbang'in kanıtlarının yorumlama biçimi tartışma konusu... yani kanıt konseptinin kendisi.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Matematik bilimsel bir kanıt aracı değildir. Sadece doğrulama aracıdır...

Mesela Sicim Teorisinin her türlü matematiksel alt yapısı hazır, tüm iddiaları matematiksel olarak formülize edilebiliyor ve öngörülen sonuçlara bu formüller yolu ile ulaşılabiliyor... Ama hala teori olarak Big-Bang'in çok çok gerisinde bir teoridir.

:) Vayy, güzel... demek bunu söyleyebilecek bilgi birikime gelebildiniz(?)..

Matematik bir dildir, ifadedir. Kısaca ne bir kanıttır, ne de doğrulamadır. Sizin ifadeleriniz doğayla örtüşürse doğrulanmış olur. Burada ifadeniz önemlidir. Bunu bir elmayla da yapabilirsiniz.

Selamlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Ortada bir harita var.

Bu haritanın sahte olduğuna dair en ufak bir dedikodu bile yok.

Bilim adamları ciddi ciddi haritayı inceliyorlar.

Ve sen kalkmış bu harita sahtedir diyorsun.

Eğer söylediğin doğru ise dedikodudur, hayır yanlış ise iftiradır.

Bir bilim adamı elinde hiç bir şey olmadan hüküm vermez.

Sizin elinizde ne var da böylesine kesin bir hüküm verdiniz...

Hüküm vermesi yetmemiş birde emir vermiş.

"Aksi düşünülemez, düşünen boynu vurula!"

Bazen senin bilim adamı değilde, bir soytarı olduğunu düşünüyorum Hacı!

Ortadaki haritanın ne zaman çizildiği belli değil.

Antartika'nın varlığından bile haberdar olunmadığı bir zamanda Antartika'nın ayrıntılı ve doğru bir haritasının çizilmesine inananların aklına şaşarım.

Bu haberin doğru olması için Allah'ın var olması ve Piri Reis'in kulağına bir şeyler fısıldamış olması gerekmektedir.

Allah varsa Piri Reis'in haritası gerçektir.

Yoksa sahtedir..

HACI

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...